5—VAKIT 1 NISAN 1934 (TEŞKİ UMUMI HARPTE cimimmumumuzın TEŞKİLÂTI MAHSUSA Ea an il HN VAKIT'ın Yeni Tefrikası Makedonya üçüne mücadele .. Bakmız bu yardım nasıl Türkiyeyi edecek takım Yazan: A. MiL Sikletler iştirak 14 Bu mücadelenin mefküreli lunda Galatasaray Terbiyei niye klübü salonunda tır, nacaktır. Tartı saat 17 de bulacaktır. Yaptığını küçük gören adam Ar dünyayı ve haline koyan dönüp durup dinlenip ncma sana: tarafı 3 üncü ik başka Sinema sahtedir, © Sinemalardaki elektrik ücretleri Ticaret odası, elektrik ücretlerinde © tenzilâtta bulunulması hususunda lâzım a makamlar nezdinde yorlar. Bir gün ka gs bu Meler yapmağa mecbur kalırsi e müdürlüğü kr ağ ila si sı- lacek ve sinirlenec: ie Fahri'yi ben müdüre Said tanıt» Yemek bahsinde Fahri ona demiş ki: > Her Yenieklen yemelisiniz, yalnız Sk yemeyi Şimdi “am başka doktora inan- Mayor, > Si yerde onu söylüyor: cekie açlıktan, kansızlıktan öldüre- i m üre, bu: gövde beslenmek is- Fahd izin alalı, oturup güzelce daha çok Selâmi izzet Gelecek talebe Milk Türk Talebe Birliği söyleyince de — Ben şiellciimi: üçte birini ye- im, diyor. Yiyecek, içecek dolu bir başım: da, bizim müdür, neşelenir, lek söyler ve elinin kesiği iğ yerde ne bulursa, siler, süpürü: Müdür, akyl ve yahut bi- rine bir iyilik etmek i; Kaşı Fm tk bir akşam yemeğine çağırır, zi de karısma akşam merke an durdu, Kaldık, Bizim müdürü sevmiyeh ima vi lurlar, Ben ise İm kadını Gekilmeğ ve sevimsiz bul- muyorum. Az çok okumuş, lâkırdısı bol, üredi Sd temiz bir hanımdır, Yaşı otuz beş olmalı, Ev kadını, emeği anası ol- rrmiş, genç görün- mekten, alani boyanmaktan kur- 1 karısmı Vasilef Bu katil sesi ya tarafına hükümeti ünü, adamların çetelerini ve onlara bindirerek Bulga- © ti nol rma Sev- Ve Petriç'te Kendisinden çok bahsettiğimiz çete alı- göze kapı- neşretmeşine müsaade © Tunmuştu. Makedonya muhtariyetini isti- üzerine gidip lere nalık taslar: raya herkesi de güldürür. ı kimseler onunla teklifsiz konuşurlar, şakalaşırlar, dansederler, Bu gece yemekte, Fahri ile beni iki yanına aldı, lisede okuyan oğluyla, yeni yetişen ve babasma çok benziyen kızını da bizim yanımıza otorttu. Bizden biraz sonra yemek odasına gelen yeğeni Melek Hanımı da karşısına aldı. Bu elek Hanım, yirmi yaşlarında kadar, uzun boylu, yakışıklı, penbe beniz- yim, sanki biraz çocuksu. ” (Devamı Çocukla» rin mekteplerinde iki kızıl hastası olmuş. Melek Hanım anası hasta imiş, İstan» bula bei Başı dönüyormuş. Me- karışmca Fahri büsbütün mel Bu kız gir güzel kız- söz yok, Ancak lardan biri, ona ne bile- var)