2 — VAKIT Balkan misakı sulh lehinde 70 | 13 ŞUBAT 1934 milyonluk bir cephe yapmıştır Bulgarlar, misak yüzünden Yugoslavlara kız mışlar ! Ulaş taraftı 1 inci sayfada) konferanslarda çetin müzakere- leri£ muvaffakıyetle neticelen- mesinden sonra görülen derin bir sükân geldi. Romen hariciye nazırı M. Titü- lesko gününü güzel havadan isti- fade ederek gezmekle geçirdi. Hariciye vekilimiz Tevfik Rüş- tü bey öğleye kadar istirahattan sopra saat'birde M. Papanasta- Ta siyon syada bir otomobil gezintisi ak saat 17 de M. Maksimo- sun hususi çıy davetine icabet etti. Çayda M. Titüleskoda vardı. Hariciye vekilimiz saat 18,30 da M. Maksimosun evinden çıka- rak Sovyet sefiri (OM. Dofçiyana indei ziyaret etti ve akşım da İn- giliz selaretinde ( İngiltere sefiri M, Vaterlo tarafından şereflerine verilen ziyafotte buludu. oBu zi- yafette M. Maksimos ve M. Titü- lesko da davetliydiler. Hariciye vekilimiz yarm İtal- ya sefiri tarafından sefarette öğ- İe yemeğine davetlidirler. Yarın saat 16 da buradaki Sov- | yet sefiri hariciye vekilimizle be- raber çay içemk üzere kendilerini otelde ziyarete gelecektir. Misakın metni "Balkanlarda sulhun daha ziyade kuv- vetlenmesine yardım etmek istiyen, Briand — Kellog misakınm tanzimine ve milletler cemiyeti heyeti umumiyesi- rin buna müteallik kararlarına hakim ol- muş olan anlaşma ve uzlaşma rihniyeti ile müteharrik bulunan, muahede ve mukavelelere müstenit elyevm mevcut taahhütlere risyeti ve Balkanlarda ülke, itibariyle halen teessüs etmiş © nizamın muhafazasmı temine kati surette azmet- miş olan haşmetli Romanya kralı bar- retleri, Yunan relsicümhuru hazretleri, Türkiye Reisicümhuru (Hazretleri ve haşmetlü (O Yugoslavya kral hazretleri Balkan itilâfı misakı akdine karar ver- mişler ve bu hususta: Yunan reisicümburu, hariciye nazı- rı M. Maksimos hazretlerini Haşmetlâ Romanya kralı, hariciye na- zır M. Titüleskö hazretlerini, Türkiye Reisicümkuru, hariciye ve- kili Tevfik Rüştü Beyefendi hazretlerini, Hâşmetlü Yüuzoslavya kralı, hariciye nazırı M. Yevtiç hazretlerini, Kendilerinin fevkalâde mürahhasları olarak tayin etmişlerdir. Bu fevkalâde murahhaslar, usulüne tevfikan muvafık surette tanzim edilmiş olduğu görülen selâhiyetnamelerini tea-| ti ettikten sonra aşağıdaki ahkâm hak- kında mutabik kalmışlardır: MADDE i — Yunanistan, Romariya, Türkiye ve Yugoslavya, Balkanlardaki bütün hudutlarımın emniyetini müteka- bilen tekeffül ederler. MADDE 2 — Yüksek âkit taraflar, işbu jtilâiname ile tayin edilen şekildeki menfaatlerine dokunabilecek (ihtimaller karşısında alınacak olan tedbirler üzerin» de görüşülüp anlaşmayı taahhüt eder- ler. Yüksek âkit taraflar, işbu itilâf imza etmemiş olan diğer herhangi bir Balkan memleketine karşı aralarında mü tekabilen ve evelce haber vermek$izin hiç bir siyasi hareket ve teşebbüse giriş- memeği ve diğer herhangi bir Balkan meroleketine kargı diğer &kit târafların muvafakati olmaksızın hiç bir siyasi mü. Melldiyet altma çirmemeği (taahhüt e- derler, MADDE 1 — İşbu deyletler arasında imza edilir itilâfname Âkit edilmez .; meriyete girecek ve mümkün olduğu ka-| dar süratle tasdik olunacaktır. İşbu isilâfname her Balkan memicke- tine açık olup, o memleketin (iştiraki âkit taraflarca mükait bir tetkike mevzu jteşkil edecek ve diğer imza edenler mu- tabakatlerini bildirir bildirmez işbu işti- Tak keyfiyeti hükmiyet kesbedecektir. Mezkür fevkalâde murahhaslar tas- dikan lilmesi işbu âkitnameyi imza et mişlerdir. Dört nüsha olarak Atinada tanzim e- dilmiş ve âkit taraflardan her birine birer tane tövdi olunmuştur... Bulgar başvekili ne diyor? Sofya, 12 (A.A.) — Başvekil 'M. Muşanof Plevnede dün söyle- | diği nutuktan Balkın misakı hak- | kında demiştir ki: “Bulgaristanm siyaseti o bütün i komşulariyle sulh ve anlaşma si- İ yasetidir. o Bulgaristan © Bunun i müsbet delillerini vermektedir. i o Ankara ziyaretleri ve bunu ta- kip eden Belgrat ve Bükreş ziya- | retleri ve nihayet Atinada girişi” len müzakereler Bulgaristanın bu siyaseti istediğini ve bu siyasete değişmeksizin devam edeceğini | ispat eylemiştir. & Buna daha Zi- * yade kuvvet vermek için de engel olan bütün muallak (o meselelerin halledilmesini istemiştir. Mezkür İ meselelerin halline girişmek husu- İ sunda selâhiyettar makamlar nez: | dinde hüsnü kabul ve o müsareat bulduk. Bu siyaset Bılkanlar sulhiyle i alâkadar olan büyük devletler! tarafından iyice takdir edildi. Ge- ne bu siyaset zihniyetile Bulgaris- tanın komşularmı ademi tecavüz | misıkları aktine âmâde bulundu- | İ ğundan haberdar etti, Bu suret- le Bulgaristan hükümeti komşula- ! rının hudutlarını zorla değiştirme- | ği düşünmediğini bir kere daha ispat etmiştir. Maamafih komşularımız Bal kanlarda arazi statüsünün temi. nat altında bulundurmağa matuf bir iltifat akdini tercih ettiler. Bu misaka, iştirak etmek için değil, fakat şulh ve hattı hareke- timizi milletler cemiyeti misakını uydurmak arzusunun saikiyle iş- tirak etmedik. Milletler cemiyeti misakı ne (Bulgaristanın nede Balkan devletlerinin o eseri değil fakat onu imzalayan bütün dev- letlerin eseridir. Fakat hareketi- miz bu devletlerin selâhiyettar makamatınca da haklı olarak tak dir edilmektedir. o Bu makamat, Bulgaristanm hattı hareketinin milli şerefine uyduğunu ve Bul- gar milletinin o kadar arzu ettiği | Avrupa teşriki mesaisini ve sul- hun tarsinini istihdaf (oedenher dığını kat'iyen beyan etmektedir, | Misakın akdinden sonra, dört; devlet mümessilleri (| tarafından | söylenen nutukları okumakla bil- hassa bahtiyar oldum. OM. Mek- simosun © nutkundaki Hesiode'a |tiyenlere açıktır. Muahedenamenin hiçitün devletlerin mavafakati ait şu fıkra çok yerinde ve doğru- dur. “Ey fikir, oâdalet düşün ve cebrüşiddeti ebediyen unut,, İşte bu, Bulgaristanm zihniyetidir. Mumtaz devlet adamı M. Titü- ileskonun Balkanların istikbalin- siir > hümik eti den bahsederken hudutların ya- vaş yavaş kıymetten düşerek mad diyetlerini kat'i surette kaybettik- lerini ve bugünkü yatanlarımızın bir tek büyük vatan haline gele- rek her birimizin kendi memleke- tine karşı olan muhabbetinin mu- hassalas'nı üzerinde toplayacağı için hepimiz için dıha aziz ve in- sapi bir aile ocağı haline gelece- ğini tahayyül eden sözleri ne ka- dar insani ve alicenabanedir. Fakat M. Titüleşkonun nüva- zişkâr ve müphem lisanlı misak- lar ve biribirine karışarak tahay- ülleri size bir şey mi verdiği yok sa sizden bir şey mi aldığı daima belli olmıyan aliceniplrklar o de rece biribirine karışıyor ki bunla» rın temayülleri © size bir şey mi verdiği yoksa sizden bir şeymi al- dığı daima belli olmıyor. Milletler cemiyeti o misakı iyi düşünülmüş bir vesikadır. Bu mi- sakı yaratmış olanlar ne aldıkla- İ rm ve ne verdiklerini açıkça bili- yorlardı ve bu misaka atfen ken- dilerine düşeni talep edenler içti- mai âdalete (hizmet etmekte ve , bu âdaleti teyit eylemektedirler . Müteakiben M. Muşinof Bul- garistanın takip etmekte olduğu sulh ve anlaşma siyasetinin lâye- tegayyer olduğunu katiyâtle teyit | etmiş ve demiştir ki: “Bu siyaset bütün Bulgar mille- tinin o siyasetidir. £ Bulgaristan, Balkın misakma iştirak etmemiş olmakla beraber bu siyasete de- vam edecek ve bu siyasetin değiş- mediğinin delillerini her gün kom şularma verebilecektir. M.Titüleskonun beyanatı Atina, 12 (A.A) — M: Titüles- ko Anadolu ajansının Balkan hu- susi muhabirine şu beyanatta bu- lunmuştur: e E — Muahedename, ( Kendimiz için İvdcüde getirebileceğimiz en kuvvetli sulh ve sikalarındandır. Bunu yapanla. rn gayesi, imzalarını koymut olan mil. letleri, dünyanın üzerine gölemüş bulu. Ban umumi buhrandan çıkamağa medar olucak yegâne çare olan sulh işinde çalış. mağa vakfı nefsedebilmeleri isin onları hudutlarını ait ardan kurtarmak. br. İnsanlar kaderi, ölmek değil ya şamaklır. İnzanların meşealesi, çalış mak olmalı, harp çıkarsak (bir takım taharriyatta bulunmak olmamalıdır. Bir harbin önüne geçmek İçİn ortaya çıkacak herhangi bir mutsarıza İasavvuratını şayet icra mevkiine koyduğu © takdirde kendisinin mahvr: iniaç edecek (o çok yüksek bir kuvvet Karşımda kalacağı açıkça ve tam zamanında anlatmaktan daha iyi hiç bir ş0Y olamaz. Bu, taha fuzu ve gayri mütaarrız olması lâzım ge- len hakiki emniyet telâkkisidir. o Eğer tenkile ihtiyaç hissedecek olursa bundan, vaki tedbirlerin kifayetsizliği anlaşılır. Çok şükür Atinn misakının imzasından melhuz değildir. Balkan milletleri ara- sında açıkça çok kuvvetli tesanüt bağla- rı vücude getirilmiştir. Bu tesanüdün kuvvetli olması için onun inhisaret olma- masına dikkat edilmiştir. Muahedemiz, onun abkümin: halisane kabul etmek is- İzmirde Yangın iki kişinin ölümile neticelendi İzmir, 12 (ALA) 161 çeşme lik caddesinde yanan küçük yıldız otelinin enkazı arasında Tirenin Selâhattin köyü muhtarı Mehmet efendinin cesedi Mehmet efendi bir iş için İzmire gelmişti. Yangında öteldiki yatan- ları kaldırmak içinçalışan şoför Fuat efendi de aldığı yara ve ya- nıkların tesiriyle hastanede vefat İ etmiştir. İki kişinin yanmasiyle e- İ hemmiyet kesbeden bu yangmda, j başkalarının da yanıp yanmadığı- | hr anlamak için enkazın hafriyatr- na devam edilmektedir. İm İbrahim Tali Bey tekzip ediyor Ankara, 12 (A.A.) — İstanbul mebusu İbrahim Tali Bey gön- derdiği bir telgrafnamâde gazete- lerin yanlış neşriyatı üzerine her taraftan telgraf ve mektup almak- ta olduğunu bildirmekte ve hâva- #eareserausanasann, ler beslemekte © söylemek tıpkı soğuktan tahaffuz etmek maksadiy- le arkasına bir manto giydiğinden dolayı bir adamı fetatcüane (omakiatlar o per- verde etmekle itham etmek kadar sağ- madır. Fakat Balkan anlaşma misakı, bu mi- sakı imza cimiş olanlar arasında ve onlarla iltihaklarını yürekten ümit et mekte olduğumuz mustakbel âkitleri n- rasında ihdas etmiş olduğu menafi işti. rakiyle bor sahada Balkanlılaf aratindeki münasebatın inkişafına esas teşkil etme- si İöip'eder. “Balkan devlet edamlarını vazifesi, bu İşi sarfı gayretle başarmak» tır. Memleketimizin hepsinin de (fazla İ hüsnü niyetle ve biraz gayretle bu mah- sulât ve emtea diğer memleketlerde mah- reçler bulabilir. Eğer menafiin müteka- bilen işimize yarıyacak bir surette tan- zimine — ki bu elimizdedir — uzun bir müşterek mazinin semeresi o olan fikri temayüllerimizin aynini ilâve edecek ©- lursak mantıkan şu neticeye vasıl olu- ruz: Atina muahedenamesi, emniyet için bir vusul noktası ve fakat Balkanlıların müşterek hayatı için bir hareket nokta” sedir, Balkan itilâfr ile küçük itilâf arasin daki münasebetlerin ne olabileceği hak” kında sorulan #üale cevaben M, Titüles- ko şöyle demiştir: — İlki itilâf, biribirinden ayrı şeyler- dir, Fakat gayeleri yekdiğerinin ayni- dir. Bu gayede hali hazırdaki hudutla- rı muhafaza etmektedir. Romen matbuatının mütalâaları Bükreş, 12 (A.A.) — Bütün Rumen İmatbuatı, Balkan © Misak; İmütalenlar neşretmektedir. Bu mütale- İaların hepsi de siyasi ve yarı resmi ma» ihafilin misakın mana ve şümulü hak- İkındaki düşüncelerini kastettirmektedir. İ Gazeteler bu mâsakın, muahedename- jlerin yeniden tetkiki lehindeki harekete karşı bir cevap teşkil etmekte olduğunu İve, hudutların emniyetini zaman altıma !C maddesi ile, bilhassa Balkan hudut- i hangi bir teşebbüs hilâfında ol: İyeri Balkan milletleri için böyle bir hal (larına karşı her hangi bir tecavüz vuku tehlikesini bertaraf etmiş ve misakı im- 'za etmiş devletlerden mürekkep müşte: rek bir vücude getirmiş | bulunduğunu yazmaktadırlar. Fazla olarak, o misakı iza etmiş olmıyan bir devletin Balkan blokuna ilühakı, bu boka dahil olan bü- olmaksızın bir devlet aleyhine müteveccih olmadığı-|muteber olmıyacaktır. vu söylemeğe hacet yoktur. Terif ikti- tahaffuzi müdafaa tedbirleri bir'küçük itilâf arasındaki müşabeheti kay- bir kimse lehin-'detmekte ve İran hududundan itibaren de yapılır. herhangi bir tek bir parola ek istediğimiz. muahedelerin yeniden tetkiki aleyhinde, -İparolası ile hareket eden 70 milyonluk zasi, kimse aleyhinde harbe karşı Nihayet gazeteler, yeni o misak ile yani, sulh lehinde ve bulunmuştur. | mahsulâtr ve emteası vardır. Ufak bir, hakkında | 23 Şubatta Haikevlerinin sayısı 79 zu buluyor Ankara, 12 (A.A.) —C.H. fır. kası kâtibi umumiliğinden tebliğ olunmuştur: 1 — Halkevlerinin ilk açılma sının yıldönümü olan 19 şubatı ta- kip eden 23 şubat 1934 cuma günü İ Amasya, Beyazıt, Bergama, Bitlis, Düzce, Elâziz, Erzurum, Iğdır, Kula, Maraş, Mardin, Milâs, Mu- | danya, Muş, Sandıklı, Siirt, Silvan, | Ünye, Ürgüp, Ödemiş, Uşak, Ur- | fa ve Uzunköprüde 24 halkevi açi- lacaktır, Bununla memleketimiz- de büyük bir kültür müessesesi o- | lan helkevlerinin miktarı 79 olu- ! yor. 2 — Yeni açılan halkevleri ve evvelce açılanlarm yıldönümleri büyük merasimle kutlulanacaktır. Merasim 23 şubat 1934 cuma gü- nü saat 14 te başlıyacaktır. disin aslı olmadığının ilânını iste- EEE AAA nee, pl yazmaktadırlar. Bulgar gazetelerinde tefsirler Sofya, 12 (A..A.) — Balkan misakının metni malâm olmakla beraber resmi Bulgar mahafili, gayet büyük bir izelümiyet göster- mektedir. Bilâkis gazeteler, bü misaka bir ,sokmakaleler tahsjs etmektedir; « En ziyade tesir hasıl etmiş olân madde, akit devletlerinin her han- gi bir devletle diğer (o vaziülimza devletlerin muvafakatleri olmaksı- zin siyasi müzakereye girişme meği teahhüt etmekte olduklarını natık olan maddedir. ” Gazetelerin o mutalealarından, misakı imza etmiş olduğundan do- layı Yugoslavyaya karşı asla infi- al hissedilmemekte olduğunu da © anlaşılıyor, Çünkü Yugoslavyanın buna mecbur olduğunu söylüyor > X lar. , Demokratiçeski Sgovoz o ga- zetesinde M. Liyapçef, o misakın müddetinin tespit edilmemiş oldu- ğunu ve diğer taraftan bu misakın arazi istatütosundan bahsetmeksi- zin yalnız hudutların emniyetini i tekeffül etmekte bulunduğunu kay dettikten sonra hali hazırda misak İ hakkında sarih bir mutales derme İ yan etmek mümkün olduğunu ve | filerince bu misakın güçlükle elde edilmiş bir itilâf olduğunu çünkü metninde bir noktai nazar ve de vamlı anlaşma fikdanı görülmek- te bulunduğunu yazmaktadırlar. Eski muhacirlerden ve çiftçi mebuslardan M. Thodoroff “Plad- ne,, gazetesinde misaltın ebedi ve âcil bir tehlike teşkil edecek kadar sağlam olmadığını yazmaktadır.. Bulgaristanın bütün kuvevtleri şe- niyetlere dayanan ve kiyasetle ida- re olunan bir siyaset takibine ma- tuf kalmalıdır. Hattâ bizzat vuku- at, ona Yugoslavya ile mukarenet yolunu gösteriyor. Belgrad, 12 (Avala ajansı) — Hariciye nazırı M. Yevtiç dün ak- şam saat 21 de Atinadan dönmüş” tür. İstasyonda hariciye nezareti erkânı ve diğer bir cok zevat tara» fından karşılanmıştır. i