U A sevdiği gencin, hasta oldu- e / Yy 5 * li r 5 B : zik Hikaye : 79 YANYMANUNMANNMAMANMALMNLN ze Gömülen Aşk İN Yazan : Nezahat Hasan Bu havayı şimdi daha çok sevi- havam; dinden geçti, Uyanacağım Salça bah çoktan olmuştu. İlk | yorum, ölüm.... O benim Mn by Bilkâr çıktı, onunla | yalnız onun telleri üzerinde do - Miz, Zaman konuştuk, Kahval | laşan yay, onu idare eden parmak tık, #€ne Bilkârla birlikte yap - ! lar bu akşam çok cansız... Balkon: | 0 da ilk dinlediğim şece one coş - Zünden sonra Bilkâr beni bir | kun, o ne canlı idi. Fakat şimdi bu Day yha yalnız — bırakmadı. | hasta parmaklar onu canlandır - erime gün geliyor, bir kaç saat mak için kuvvet bulamıyor... Sev- hi kalıyordu. Fakat günler, mek sevilmek... Sevilmemek... Ni- UN geçtikçe hastalığım derin | hayet hepsi bir bedbahtlık Diz » #vlenmemizden ne umul » | (O Hastalığım gittikçe derinleşi - yedekler bekliyen — zavallı | yor, artık son günlerimi yaşadığı - b acıyordum. Acaba Onu| mr Oktay da biliyor, hissediyor... Mya bilecek miyim? Gittik -| Gece, gündüz bir dakika yanım - LN “şen bu melün hastalıkla | dan ayrılmıyor. Onun yeşil gözle- di, T ümitsizim... İ rini, son dakikalarımda, doya, do- ! un akşam Oktaym israrı üzeri | Sülük, hazırlandım, onunla e indik.. yn tenha bir köşesinde o - NN len okşiyarak beyaz in iniltilerini hafif rüz »| IK, "a sert teranelerini dinledik.. Mgervelki o tufan geceşini ha- Li O ne gece idi!,, Gözleri- bağa, saadetine şüphe ka » Vey Iğrma yegâne sebep olan B,. Un geceyi isyanla andım.. ei parçaladı. Ke - izi, ik öksürüklerime - sahilden hş bir sada mukabele etti. Be- Sayi ilim dudaklarımdan Tena, zaman bir parça kanr,çok Maç oturan enginlere dalarak ii » hafi ıslık çalan Oktaydan eş im. O dakika onun dizleri - | mart perişan hasta başımı koy Bap, “na kızıl dudakları arasın - img sesi ölüm havasına çe - Ye uzun, uzun ıslıkla ölüm | i çalarak, onun dizlerinde ti 1 ak ölmek arzuları, kalbi - Oku, 'Bmca yaktı. Fakat o zavallı ya seyrediyorum. Onun aşkını, me zarıma kadar götürüyorum. Yata- | ğımda bestelediğm mavi sular şar kısını,. ona hayatımdan son bir hatıra olarak uzattım.. Onun no - tasını çıkarmak için kendi kendi - me uğraştım. Fakat kuvvetsiz par- maklarım, onu piyanomda bir ke- re olsun çalmaktan mahrum kaldı. Fakat, Ayseli sevenler ondan ken- dilerine son bir hatıra kalan mavi | sular şarkısını her zaman çalacak- lar, onun ruhunu hoş edip mezarı- nı tazeliyecekler.. Oktaya yalvar dım. Bu şarkıyı bir kere kemanın- da tesrübe et... Oktay odanın bir köşesinde asılı duran kemanı aldı, ve bu son arzumu yaptı. Onu tek - rar, tekrar çaldı.. çaldı... hıçkıra - i rak, isyan ederek çaldı... : Artık herşey bitti, hatıratıme * lâve edecek ne var? (Devamı var) &. Otomobillerin muayenesi Belediye yeni bir esas kabul et- miştir. Simdiye kadar belediye mü hendisleri yalnız o otomobillerin makine kısımlarını muayene eder- ler, bozuk olanlar hakkında ceza yazarlardı. Halbuki bazı müşte - riler otomobillerden mühim bir! kısmının camlarının bozuk oldu - ğunu, kışın camların açılıp kapan | bildiği halde hâlâ sonsuz bir 'p, .< Yasıyordu. Onu bu güzel day i zehirlemek o pis o mikropla İN yk istemem, Oktay, o! oy sin, 'n gözlerimi ebediyete ğrken arkada bıraktığım, on- “ye doyamadığım mavi sular o - #4 aletin, Deniz yıldızı genç bah- madığını ve bu yüzden nezle, grip li Ayetin ka bettkten sonra, Bibi hastalkların çoğaldığını iddin ları "| ediyorlar. | « Onun mayi sularını daha sevecek, hayatını onlar üzerin Ha rien her zaman Ayselin & mı bir gelin gibi çelenkliye- ak Belediye, bundan sonra otomo- billerin yalnız makinelerinin mu - ayenelerini değil, cam ve saire gi- bi noksanlarını tetkk edecektir. Bazı şoförlerin elinde biri eski, diğeri yeni iki otomobil olduğun dan gece piyasaya eski makineler çıkarılmaktadır. Bu makinelerden bir dakika bir saniye olsun, u ezen, öldüren, şu tesir- kurtulsam, bilmem biraz fe - ç 'an ruhum azaptan kurtula - ka Nihayet onunla şurada ne ; beraber kalacaktım; Hiç de Ki, evet hiç... Bundan sonra Künüm, hı ikam, ölüme | kam değilmi sem ai ven ne bırakmamak için geceleri piya» | Ül, sada işliyen otomobilleri de sıkı! İı Yarı 5 a Beya eğilme Büsgi i bir muayeneye tabi tutacaktır. Aarzularımın emellerimin ni | — Aş ** hepsi bir sır ve ebedi değil | b Maha isyan ediyorum, niçin aki enler mes'ut olamıyor Ya - Nan, Dea günahını çekiyo - a ilk sevdiğim, ilk! Mak, ğüm, nihayet mes'ut ol. Kin, ebediyen baş, başa yaşamak Sin ben andığım o, zavallıyı ni- Tüm, en kıskandın?.. Hıçkırıyo taya, uşak bir el saçlarımı ok- Kırtasiye için Ankara 9 — Müvazenei umumi ye dahilindeki dairelerin kırtasiye ihtiyaçlarının tedarikine dair olan kanuna müzeyyel lâyiha maliye ve bütçe encümenlerinden (o geçerek heyeti umumiyeye sevkolunmuş - tur. Bulâyihaya göre Maliye Vekâ - letince mübayaa olunan bilümum kırtasiye ve tabi levazımının mali- yet fiatlarına ve nakil ve idare i masrafı karşılığı olarak © yapilan zamlardan hakiki sarfiyata göre önünde, ikimiz de gayri hâsıl olacak tasarrufat ve mena -! ek. Gene o ses ge- fiden bir buçuk milyon lirası bu! -E an sesi ölüm havasını ça. | işlere mahsus olmak üzere müte - > Takat çok ağır, çok hazin!. | davil sermaye ittihaz edilecektir. b. a miz, AYsel yavaş, yavaş gidelim Kiye kadar çok ağır geldik. to “e / oluyor. i dir. bir kısmının bir çok noksanları ve | p, ee ali GE ii bozuklukları olduğu görülüyor. | laç ea a Belediye piyasada bozuk maki - | Çiçekçilik Artık Avrupaya muhtaç olmuyoruz Son hir kaç içinde hükü fid muştur, ümle nelerdenberi memleki edilmekte olan ve $ yı geçen koparıl fidan, tuhum ve çiçe soğ seneden beri hariçten gelmem dir. Bunlar tamamen memleket içinde yetiştirilmektedir, Dün, met #mizde ilk fen -| ni çicekç çalışarak va- si bir mü an Lütfi Arif | Bey bir muharririmize şu izahatı | vermiş — Dört, beş senedenberi çiçek- çilik ve fidancılık memleketimiz - de çok canlı olarak ilerlemektedir. Bu inkişafa gerek hükümet lara- fından gösterilen yardım, gerekse Türk müteşebbisler tarafından te- is olunan bahçeler ve fidanlıklar sebep olmuştur. Her sene Avru -! padan sürat ve tayyare postaları ile ithal edile gelmiş olan Avrupa çiçekleri, bu müteşebbislerin çi - çek ve fidan ziraatine teşvik et - miştir. Meselâ Avrupadan ancak on iki kuruşa mal edilebilen bir karan - fili bugün memleketimizde cinsi | ve evsafı itibariyle Avrupa nevin- den aşağı kalmıyan mikdar ve nis bette olarak kırk paraya mal et - mek mümkün olmuştur. Keza güller dabi yirmi kuruşa mal edi- lirken bugün en iyi bir gülü yerli olarak iki kuruşa maletmek kabil Çiçekler içinde posta ile kabili nakil olanların hepsi bugün mem- lekette mebzulen yetiştirilmekte - Bundan on beş sene evvel üç dört bahçeye inhisar eden bu sanat bu .. | başkadır. keri sistemlerine göre yardımcı ! imiz meseleler var. —5 — VAKIT İl B. teşrin 1953 we SilâhsızlanmaveCenevre Muharriri : Musolini nın hukuk müsaviliği (o tanındığı zaman hukuken 933 te dörler mu- ahedesi imzalandığı zaman filen (Baş tarafı 1 İnci sayıfamızda) devletler de büyük kara, deniz ve | hava kuvvetlerine (o maliktirler.! Bundan dolayı meselenin ehem - miyeti her devlet nazarında başka mevcutlu. Şimdi, Almanyaya karşı bir ay rılık tezi müdafaa etmek ve di « ğer taraftan —psikolojik bakım «- dan değilse— başkalarınIn endi - şelerini hesaba katmamak dur. Bu çifte engeli (oaşmak için, ben öyle denildiği gibi tam bir uz- | laşma projesi vermedim; mahdut, fakat pratik bir neticeye varmak maksadı ile bir sıra telkinler yap- tım. Bu telkinler Roma ile Cenevre de faal diplomatik okonuşmalara Umumiyetle devletler, kendi as telâkki ettikleri silâhların bırakil ver masında yumuşak davranmışlar , fakat bunun aksinde uzlaşmaz bir tavır takınmışlardır. İngilterenin deniz silâhlarını kara silâhlarından ayrı bir gözle görmesi açık ve mantıkidir. Bun- dan başka, tamamiyle askeri ka - rakterde meselelerin yanında, a5 mevzu olmuştur. Bunlar, eğer kerlikten önce ve sonraki tesek -| her tarafı şüpheli (o ve emniyetsiz küller; muhtelif talimler, koloni! bir hale koyan “içtimai, âmilin askerleri gibi marginal diyeceği - | temini mümkün olursa bir itilâfa sevkedebilecektir. | Fransanın, sabit ve müteharrik askerlik (ordusunu ve milletinin ahlâkı ve an'anesi gibi masuniye- ni temin edecek kudretli eleman ları zaten vardır. O elemanlar ki, bir hücuma uğradığı zaman onun ! davetine derhal koşacaktır. Böy - le bir halde, ayrıca Lokarno akitle ri sahneye gireceklerdir. Bütün bunlar meseleyi ağırlaş > tırmaktadır. Belki de (mesele çok üniversel olarak ortaya atıl * mıştır. Bir umumi silâhsızlanma i uzlaşmasına varılmak istenmiştir; halbuki silâhsızlanmaktan bah - setmemek, silâhların azaltılmasın dan ve müvazenelendirilmesinden | bahsetmek lâzımdır. Zira, bu azaltmanın bir haddi vardır; hiç bir devlet, ağır tehli- kelere maruz kalmadan bu hudu- du aşamaz. Silâhsızlanma konfe- | ransı, belki başka türlü olmadı - ğı için, Milletler cemiyetine bağ -| , anmakla, bu müessesenin presti - | jinin eksilip artmasının hâdisele - | rinin akışına tesir etmesi aşikâr - dır. Şu yirmi ay zarfında, Milletler cemiyetinin prestiji sert: darbe - ler yemiştir. ( Diğerleri arasında Japonya gitmiştir. Bu devletin tavır ve hareketi, bir uzlaşmaya varıldığı takdirde de bir meçhul Hitlercilerin her zaman müna - sip ve uygun olmıyan tezahürleri- ne rağmen, Almanya, 17 mayısta, başvekil vasıtasiyle resmi ve mu - tantan bir surette söylemiştir. Bel. kide tamir kabul etmez (felâket demek olan muharebeyi düşüne » mez. Nazizm, askeri maceraları düşü nemiyecek kadar (iç politika ile meşguldür. Dörtler muahedesine tevfikan da, moral karakterde en geller aşılmak suretiyle Alman ve Fransız tezleri arasında bir öz an laşmasına, dolayısiyle bir ilk si » lâbsızlanma uzlaşmasına varıla « i bilir; bu uzlaşma, bütün dünyaya şamil bir uzlaşma zemini olmama- günkü ihtiyacı ancak otuzu müte- caviz çiçek bahçesi ve fidanlığı temin etmektedir. Tesis edilmiş olan bu bahçeler- de her nevi ve her iklimin nebat- larını bulmak mümkündür. Bahçecilik hayatı İstanbulun muhtelif semtlerinde büyük bir u- yanıklık göstermiştir. ne kadar gayet sönük bir vaziyet- te olan çiçek merakı son zaman- larda yeniden artmış ve en küçük bir aile bile evinde, pençeresinde balkonunda bir kaç çiçek fidanı bulundurmak hevesine düşmüştür. Bu sanatin inkişafında, bilhassa hükümet dairelerinde, belediyeler de, hastanelerde yapılmakta olan olmuştur. Kesilmiş çiçek ithali hakkında hükümetçe (konulan memnuiyet memlekette bir çok sanatkârların yetiştirdikleri mah- sujlerin kıymetlenmesine hizmet etmiştir. Belediyenin yeni yapıları On beş sesi halinde kalmaktadır. Fakat gerek bu ve gerek ma - | kaleyi uzatmamak için kaydetme- diğimiz diğer sebepler, çalışmala- İr, fakat güç ve uzun yolun bir ; merhalesini işaret etmelidir. Meselenin bütün ağırlığını ve nazikliğini kavramak için gay- rım mahdut veya madum neticele- de; yâni rini izaha yetmez. | konferans tarafından az veya çok Eğer siyasi ve içtimai bir baş - | kibarca örtülecek iflâsı da göz ö - ka unsur, milletler ve devletler &- İnünde tutmak lâzımdır. İ rasında biribirlerini oanlama ve! O gün, milletler cemiyeti, ame- karşılıklı emniyet unsuru mevcut | li olarak mevcudiyetini nihayete olsaydı, her şeye rağmen hedefe | erdirmiş olacaktır; devletler ara - varmak mümkün olurdu. Bu yok- | sında yeni gruplaşmalar vücut bu tur; ve olmadığını saklamak al - Jacaktır; anlitezler derhal keskin datıcı olur. bir hal alaacktır; ve Avrupanın Muahedeleri muhafaza mek yi dünyanın tarihinde sosyal ka- R ağ rakterde müthiş meçhullerle dolu isteyenlerle muahedeleri iktiham Hdd; Kel zi etmiş olanlar arasında müsait bir e başlıyacaktır. haleti ruhiye yoktur. Silâhsızlan ma meselesinde yenen devletler i sebepler vaz'etmişlerdir; — zira, Versay muahedesi, yenilmiş dev - İetler için silâhsızlanmayı tacil et- | mişti. Yenen devletler, böyle bir silâhsızlanmayı kendileri de tah- hakkuk ettireceklerdi. ri müsait faraziyyeleri rılacaktır. Gaz fiyatları Son gün'erde gaz fiatlarında yükseklik görülmüştür. Belediye fiatların beden yükseldiğini tah « kika başlamıştır. rn Belediye yapacağı işler için bir program hazırlamaktadır. Belediye gelecek sene Haseki hastanesinde bir pavyon, Zincirli- kuyuda asri bir mezarlık, konser - vatuvar binası yaptırmağa (karar vermişti, Bu inşaatın hiç birine he nüz başlanmağa imkân bulunama- mıştır. Belediye, bunlardan evvelâ kon servatuar binasını inşa ettirmek is- tiyor. o Şayet bu sene buna imkân bulunamazsa gelecek seneki bütçe ile bu sene başlanamıyacak olan bu inşaat yapılmadan diğerlerine başlanmıyacaktır. ". Bu hususta mutantan vaitlerde bulunmuşlardı. Bütün bunlar ol » mamıştır. Bazı devletler, Avrupa da vücude gelen yeni vaziyetler dolayısiyle bunun artık olamıya - cağını söylüyorlar. Fakat, ayni Izamanda, Almanya milletler ce - | miyetine alınmış, cemiyet içinde daimi bir mevkie sahip olmuştur. Onunla Lokarno muahedesi imza- lanmıştır; sonra, 1932 birinci kâ - nunda Almanyanın hukuk müsa- viliği tanınmış, daha sonra dörtler muahedesi imzalanmıştır. Ticaret odaları istatistiğe göre Türkiyede 120 tis caret odası vardır. takalarında olup bir çoklarında da ayrıca ticarte ve zahire borsa- sı da mevcuttur. ——e— Üzüm, incir (içinde Hamburg piyasasında Tür | üzüm ve incirleri ile afyonları bir Yeni vaziyet 1932 de Almanya- tereffü göstermiştir. Ticaret odasınm hazırladığı bir Gelen haberlere göre son hafta © İşte bunun için, her şeye rağ - men, bir anlaşma neticesine va » Bu odalar muhtelif ticaret mn |