Sayıfa 8 — o —— Mütercimi : Zongeldak meb'usu Halil A Alâkasızlık şüphenin zıddı değil, bilâ-' i L E Tefrika: kis nihai bir tezahürüdür Usanç herkesçe malüm olan be- | ediniz: Derhal sükünet bulur; bir şeri bir halettir ki, ruhun bazan | az tazyik ediniz: Hiçbir iz bırak- meşekkatli ve cazibesiz bir çalış - hâsıl olan sıkıntısından veya s0l- gunluğundan ibarettir, Maamafih malül olmıyan olgun ve dolgun ruhlar için, usanç, bir tebessüm bir söz veya bir güneş parıltısı gi- bi pek ehemmiyetsiz (sebeplerle zail olan bir arızadır; diğer bir usanç vardır ki evvelkinden çok büyük ve çok derindir. Birkaç saniye devam etmekle kalmaz ve ruhu yalnız haricen kaplayıp bı « rakmaz bilâkis onun derinlikleri ne kadar nüfuz eder: Usancın bu türlüsüne boşluğumuz ve za - vallılığımız sebep olur. Eğer bu, dini bir duyguya mukarin olur - sa, bütün bütün tehlikesiz değil se de, şifayap olabilir. Fakat e - ğer, şüphe ile müterafık olursa ruh için olduğu kadar dimağ için de menhus ve meş'umdur. Boş - luktan doğar ve onunla beslenir; ümitsizdir ve telâfisine imkân yoktur. Bu da şüphe gibi bidayet- te ezvak ve huzuzatla destekle - nir bu devrede tatlı ve lezzetli bir dermansızlık hakimdir. Ruh, gelişi güzel bir halde, hayatın | boş fezalarında uçar durur. Esa - sen ruhun — bazı noktalarda “namütenahi,, liğe (benziyen bu buhar ve esrar dolu mesafelerde başı boş dolaşmaktan hoşlandığı muhakkaktır, Bitkinliğinin ve za- vallılığının üzerinde bir (O takım hayaller kurar; zanneder ki rüya görmek yaşamaktır ve istemek i- nanmaktır. Bu uyuşuklukta iken — tıpkı rüyada olduğu gibi — her şeyde esrarlı bir güzellik gö- rür; fakat bu hayaller çarçabuk kaybolur, bütün bu şeylerin ku - runtudan ve namütenahi zannet - İ tiğinin de hiçten ibaret olduğunu anlamakta gecikmez; bu vaziyet karşısında heyecanlanır; cemi - yetten kaçar, inzivaya çekilir; o - rada da rahat duramaz, insanları arar, kendini arar; fakat bula - maz: Tekrar kaçar. Artık onun nazarında ilim, çalışma, zeyk ve her şey tükenmiştir. Hevesin ver- diği huzursuzluğu, merak ve he- lecanı gidermek için tekrar zevk ve sefaya dalar. Fakat “Faust, un dediği gibi, zevk ve sefa için- de de hevesin ıstırabını o çeker, Orta çağlarda husulü (mümkün olmıyan bir emel peşinde koşan hulyacılar (1) vardı; meçhulü ko valaya kovalaya can verdiler. Fakat bunlar, hiç olmazsa “Ha - yal,, lerini mezarlarına götürdü * ler ve yollarına devam ederken birkaç faydalı hakikat elde ede - bildiler. Halbuki usanç, huzur ve rahatı selbeden akim bir hasta - kıktır; hareket eder, fakat mahsul vermez. Bir zaman gelir ki her nesne ve her kimesne hiddet ve gazabı tahrik eder olur; artık nö- bet “isyan,, nındır. İnsan için tabii olan bir isyan fikri vardır ki fertlerin ve cemi - yetlerin sabavet çağlarında inki - şaf eder. Bu fikri az çok tatmin (1) Hasa madevleri oluna tahvil için "davayıkül,, ve “iksiri azim, Kuramakla eğ raşan clkimyacılara işaret ediyor. Bunlar her h6 kadar aradıkları: bulsmadılaran da tarıt ve fosfor gibi zirkeç znddoyi keşfe. &p beşeriynle tanıtmıys muvaffak olmuş - lardır, Mütercim i madan geçer. Bazan iyi ve fayda- madan, bazan da hareketsizlikten | lıdır. Bilhassa vatanperverlik, di- nİ duygu, samimi hürriyet sevgi - si gibi yüksek temayüllerden mülhem olursa.. Fakat dimağ yorgunluğunun, hayattan usan - manın, inanış yokluğunun ve ih - tiraslardan mütevellit kör heye - canların mahsulü olan isyan fikri derin, öldürücü ve unmaz bir 1s - tıraptır. Muayyen birkaç nesneye taarruz etmekle kalmaz, her şeyi ve bilhassa en temiz ve en necip şeyler birer taarruz mevzuudur: Kanun, hak, emir, tedbir gibi şeylere tahammül (edemez. Her şeyi yıkmıya âşıktır. Fakat ni - çin? Hiç; sırf yıkmış olmak için.. Şeytani bir rol oynamış olmaktan adeta gururlanır. e Harekâtının şeytanca telâkkilere mazhar ol » ması kadar kendisini memnun e - decek hiçbir şey yoktur. Nihayet bu sert ve acaip rolden, bu mağ - rur fakat bitkin o çabalamadan yorgun düşer. Artık omağlüptur, kaçıyor, nefsinden bile © şüphesi var. Bundan sonra, öç alacak tek bir çaresi kalıyor: İstihza.. “İstihza,, hamakati tezyif eden akıl ve hikmetin mahsulü ise ha - yır ve menfaat vasıtası olabilir; bu “Sokrat,, ve “Paskal,, gibi ha- kimlerin istihzasıdır. Fakat di - ğer bir istihza vardır ki kuru ve donuktur, fenalıktan ve fesat ka - rıştırmaktan hoşlanır. Bir istihza ki, gülmek nedir bilmez; en te - miz maksatlara taarruz eder; en muazzam ve en sefil heveslere ka- pılır, İstihzanın bu türlüsü, za - manımızın en bellibaşlı hususiyet lerinden biridir. Bu zamanda de- gil midir ki, en meşhur yıkıcılar» dan birinin — yeni bir mabut te- lâkki ettiği — “istihza,, için ilâ - hiler tertip ve terennüm ettiğini gördük? “Şüphe,, “istihza,, nın a- cı çiçeğine kadar her şeyin tadımı denedikten sonra o ruhun intihar etmekten veya şehvete dalmak - tan başka gidecek yolu kalmaz. Bu devrede gurur ve haysiyet na- mına zerre kadar bir şey muhafa- za edebilenler ölümü tercih eder. ler; bu sermayeyi tüketenlerse al- tına ve fazilet riyakârlığına esir olur giderler. Büyük bir kısım ruhları kaplı» Yan ve hemen hemen zamanımı: za mahsus olan fenalıkların kısa ve sathi bir tasvirini yapmış bus lumuyoruz, Vakıa bu fenalıkların günden güne azalıp şiddetlerinin kaybolduğunu görmekteyiz. Fa- kat aldanmamalı; çünkü alâkasız lık, şüphenin zıddı değil, bilâkis nihat bir tezahürüdür. “Sıtma ve baygınlık ârazına hayat dene- mez. Gerçi bu asrın ilk yarısında ruhları sarsan duyuş ve (dönüş hummaları geçti, fakat bunların yerine daha kaba ve onlar kadar tehlikeli bir takım yeni hummalar kaim oldu: Maddi ve şehvani il | tiras hümmaları.. Şimdi de bu fenalıkların, za - manımızın aile müessesesi üze - rindeki tesirlerini ve o insanların kalbinde tabii olarak mevcut olan fena temayülleri ne dereceye ka- dar şiddetlendirdiklerini tetkik 8 delim: “Şüphe,, her şey gibi aile- yi de sardı ve dini, içtimai ve ah- bütün mefhuumların i VAKTT Dünkü içtima Halkevi içtimai muavenet, neşriyat şubeleri Halkevi idare heyeti dün bir ietima aktederek Istanbul Halk evinin senelik bütçesi ve faaliyet programini hâzırlamıştır. Buna nazaren 932.933 senesi zarfında Halkevi bilhassa ictimai muave- net şubesi ile neşriyat şubesine fazla ehemmiyet vermektedir. kısımlara ayrılmıştır. Halkevi ietimai muavenet şu- besi bu tahsisat ile yüksek mek- teplere devam etmekte olan talebeye mahsus olmak üzere bir yurt açacaktır. Neşriyat şu- besi ise aylık bir mecmuadan mada halkın fikirlerini tenvir için bir çok bruşurler ve bilği kitapları neşrederek bedava ola- rak dağıtacaktır. Halkevinin köycülük şubesi Halkevi köycülük şubesi bu perşembe günü öğleden sonra saat beşte evin içtima salonunda bir çay ziyafeti tertip etmiştir. Bu ziyafete köycülük şubesine kaydı olan bütün âza davet edilmiştir. Köycülük mefküresi için çalışmak isteyen herkes de bu çay ziyafetine davetsiz olarak gelebilecektir. Çay ziyafetinde evvelâ köycü- lük şubesinin faaliyetinden bah: sedilecek ve faal şekilde çalış- mak isteyen arkadaşlar da birer vazife alacaktır. .Bundan.sonra-köycülük komi- tesi âzasından Şüküle Nihal ha” nım en son yazmış olduğu “Köy- lü kızına,, namındaki şirini oku- yacak ve bir hanım tarafından köylü şarkıları tegaoni edilecek ve ayrıca bir heyet tarafından da köy havaları çalınacaktır. Limanda bir kaza Feshane fabrikasında çalışan amele Kenan ile Halit dün ak- şam sandalla köprüye gelirlerken sandal Unkapanı açıklarında rüzgârın şiddetinden devrilmiş, ameleler denize düşmüş ise de kurtulmuşlardır. Yeni Ekmek Narhı Istanbul Belediyesinden : Teş- rinisaninin on altıncı çarşamba gününden itibaren ekmek sekiz kuruş on para francala on üç kuruştur. Saanen Gara AA AMAR AE BERARERERALA | ederek onu keyfi ve itibari bir u- İ yuşma ve süs kabilinden bir nevi serbest birleşme derekesine dü - şürdü, Şüphesiz bütün çıplaklık - larile izah edilen bu safsatalar, zannedildiği kadar çok taraftar kazanamadılar. Esasen ailenin harimine en büyük fenalıkları nü- fuz ettiren âmil, “Şüphe,, nin dü- şünülmüş ve muayyen bir kaide - ye tâbi tutulmuş şekli (o değildir. Çünkü bu iğfalkâr (o mütalealar, kaba hücumlar ve bunların mah- sulü olan delice ve zirzopça usul- ler, sevkitabiiye, o hissiselime o kadar zıt şeylerdir ki ciddi mu - vaffakıyetler kazanmaları ve fi - kirlerin derinliklerine nüfuz et - meleri mümkün değildir. Kadın - lara veya erkeklere ortaklaşa sa- hip olmak iddiaları gibi hakika - ten saçma olan bir takım nazari- yeleri muhakeme terazisine vur - mak bile gülünçtür. (Devamı var) Bütçenin mühim bir kısmı bu | 15 Teşrinisani 12X same sausammma 000 sane sane eme rARA nr seen bana EAA ERA Koca Lortlar kamara temelinden yıkılmaktad! .. a ii esi Dünyanın en muhafazakâr müesses Lortlar kamarası ıslah edilecek 7/8 Lorttan ancak 150 Lort kalacak Londra, 9 ıHususi) — Ingilte- | re hükümeti Lortlar kamarasını | ıslah etmek için mühim bir pro- je bazırlamaktadır. Bu proje mucibince Lortlardan 600 zü ka- maradan çıkarılacak ve kama- raya iştirak hakkını kaybedecek» ler. Yalnız bunlara bir maaş tahsis olunacaktır. Bu 600 Lort atıldıktan sonra ingiltere Lortlar kamarası, bir âyan meclisi ma- biyetinde olacaktır. Şimdiye ka- dar Avam kamarası azası, ziya- retçilerin ber türlüsü, Lortlar kamarasına giremezlerdi. Yeni ıslahattan sonra bunlar oraya gi- rebileceklerdir. Bu ıslahat lortlar meclisi âzası ile Avam Kamarası âzasından müteşekkil bir heyet tarafından yapılan esaslı tetkikat neticesin- de hükümete teklif olunmuştur. Yeni Lortlar kamarası bütçeyi müzakere edecek, Avam kama- rasının mukarreratına karşı veto hakkını kullanacak kanun teklif edecektir. Güpe gündüz Maskeli bir h Langada bir eyi soymnş, kaçmıştı ama.. Polis müdüriyeti ikinci şube sırkat masası memurları çok kurnaz bir hırsızı ele geçirmiş- lerdir. Bu hırsızm adı Suattır. Hırsız dört gün evvel Langada oturan tabur kâtiplerinden Ars- lan beyin evine divardan atla- mak suretile girmiş, orada kimse bulunmadığını görünce yukarı kata çıkmıştır. Suat üst kat oda- larını dolaşmış, yükte hafif bul- duğu şeyleri, bilhassa kıymetli mücevher ve elmasları cebine doldurmuştur. Suat bahçeye at- ladığı zaman cebinden çıkardığı siyah eldivenleri eline geçirmiş ve yüzünede tanınmamak için siyah bir maske takmıştır. Suat tam üst kattan inerken merdiven başında Arslan beyin validesi Emine hanımla karşılaşmış, geri dönerek üst kat pencerelerden kehdisini bahçeye atarak kaç- mıştır. Emine banım gündüz yüzü örtülü bırsızı görünce evvelâ korkmuş, sonra işi anlayarak feryat etmişse de Suât kaçmağa muvaffak olmuştur. ikinci şube memurları yaptıkları esaslı araş- tırma neticesinde bu kurnaz bır- sızı dün yakalamışlardır. Tütün kaçakçılarının muhakemesi İzmit civarında köyden köye atla kaçak tütün götürdükleri sırada müsademe neticesinde yakalandıkları noktasından adli- yedeki ibisas mahkemesinde Ah- met ve Harun isimlerinde iki kişinin dün mubakemelerine ba- kılmıştır. istinabe suretile bazı ifadelerin alınması için, muhakeme başka güne bırakılmıştır. : : Bu ıslabatın tatbiki ile terenin en muhafazakâr teşekkülü de temelinden “ miş olacaktır. Halihazırda lord kamara$!'ği âzadan müteşekkildir. 663 ü lordluğu miras almış kimselerdi. Yeni tatbik olunduktan sonra ! kamarası yalnız 320 âzadaf şekkül edecektir. Bunların lord unvanını haiz olanlW# tayin olunacak, 150 silorti#. başka zevattan seçilecektir. ride kalan yirmi âza kral danı ile iki baş piskopot piskopos olacaktır, Hariçten seçilecek 150 vilâyetler intihap edecektir. lar meclisine erkeklerle lar da seçilebilecektir Lortlara mensup olacak âza mevcut 731 lort tarafi seçilecektir. Yeni meclis teşekkül sonra on iki sene müddetle lışacak, her dört senede dörtte biri değişecektir. Devriâle Alman tayyarecinin gö! 5” lerine dair beyanat! İl Fridrichshafen, 14 (A. # Bir deniz tayyaresi ile de' seyahatini yapmış olan ilk “4 rupalı tayyareci Von Alman ve ecnebi matbusti messillerine beyanatta bulu tayyaresinin Sylt adasından treal'a 36 saatte gitmiş ol© nu, bunun istikbalde yab muntazam hava servisleri pep büyük bir ehemmiyeti cağını ve Montreal'de buns © büyük bir alâka gösteril” söylemiştir. Bu alâka, bu servisin bi Deroit'ya kadar uzatılmssi mali dolayısile artmaktadı” / Seferlerin ikinci kısmı, dada hava seferlerinin tetkike ( hasredilmiştir. Amerikanın şark sahilinde” | nadadaa geçmek suretile Okyanusa doğru yarılacak Di yolu pek ziyace kısaltacak / Bu şerait, Kanadada * GÜ l pe? ei deniz tayyareleri için saittir. Zira orada inile€ çok göller vardır. Halbuki 2 ya inilecek sahalar pk“ Bir ihbar v© yi” tehdit Üsküdarlı Mustafa kap” Galata rıhtımında Dig vesinde otürurken iç€! ce kendilerinin k tıklarını ihbar ettiği Hüseyin girmişti” mal ile Hüseyi tabani çekerek | gif adamdan Kemal Hüseyin kamasını tafa kaplanın üzerine atı ölümle tehdit etmişlerdi Mustafa kaptan o sıradi giren polisin sayesinde © kurtulmuştur... j 4 " luk lk | |