Sayıfa 14 KÜÇÜK HİKÂYE erasasermesasanarsssaraneanan s0 aaauae saaa, Ceza ve Cürüm Nevyorkun 78 inci caddesinde “bir dev binanın 46 ıncı katında 354 numaralı odadayız.. İki kişi karşılıklı oturmuşlar, birer püro tüttürüyorlar, ve konuşuyorlar.. © Bu adamlar Türkçe konuşuyor “olar, ve daha yaşlıcası anlatıyor: — Bütün delail ve zevahir a- © leyhimde idi.. En son defa olarak — seni, benimle görmüşlerdi.. Ya- rım saat sonra, kanlı ceketini ça- > klıklar arasında bulmuşlar, son- a in kenarına kadara sürük- vücut izi de meydana lar. Ne dedimse dinletti- İ in Temyiz ettim, uğraş- “tem, olmadı. Tuttuğum avukatlar “ise , şahit olmadığı ve itiraf da etmediğim için idamdan beni an- © cak kurtarabildiler.. On beş sene- © ye mahküm oldum.. > Evet, bunu sonradan ben de öğrendim. Buradaki Sivaslılar söylüyorlardı.. © Yaşlı adam bu sözler karşısın- da kendisini zor tuttu. Sakin yap- 'mağa çalıştığı fakat titriyen bir sesle sordu: Anlat bakalım Vehap.. Na- yaptın bu işi?. Vehap denilen adam, karşısın- | odakinin gözlerinin içine baka- rak: i — Nasıl oldu ise oldu, dedi, © şimdi bunları bırakalım.. o Sana , karşı ne kadar suçlu olduğumu biliyorum.. On beş sene benim — yüzümden yattın.. Fakat bu esna- da ben burada ikimiz için çalış” © tem ve bugün üç yüz bin dolarlık — bir servetim var.. Bu paranın ya- rısı senindir.. İşte çeki de hazır- — ladım.. Bilmem borcumu bunun- la ödemiş olur muyum.. © Vehap cebinden çıkardığı çeki © masanın üzerinde duran bir ga- — zetenin üzerine koydu.. Bu gaze- de eski harflerle yazılmış on beş ne evvelki tarihli bir (VAKIT) Çek tesadüfen, büyük harflerle yazılmış şu serlâvhanın üzerine — konulmuştu: “Çocukluk arkadaşı Vehabı öldüren Sivaslı Demir on beş seneye mahküm edildi.,, Demir Efendi, dalgın gözlerle © çeke, ve çekin altından görünen - yazılara bir müddet baktı.. Sonra başını hafifçe sallıyarak: — Hayır, Vehap, dedi, hayır... © Bu para senindir. Senin borcun © bana budeğil., Biliyorum, bana © On beş sene hapishanele çektik- lerimi ödeyemezsin.. Fakat niçin buraya gelip, beni hapse attıkla - rını öğrendiğin zaman bir telgraf çekmedin, veya bir mektup © ya- © zarak sağ olduğunu bildirmedin.? Vehap boğuk bir sesle; — Namusum, dedi, mahvolur- du.. Ne şerait içinde buraya kaç- tığımı biliyordun?. Anam, babam kahırlarından ölürlerdi.. Demir ağa kalkmıştı, tirtir titriyor: — Ya, diye bağrıyordu, benim namusumu düşünmedin mi?. Ken di namusunu kurtarmak: için, be- nim sade hayatımı değil, namu- su mu da berbat etmeğe nasıl ce- saret ettin?... Odada büyük bir süküt oldu .. Sonra Demir Efendi sakin fakat emreden bir sesle: — İşte sen bana namusumu borçlusun. İki gün sonra, bir va- pur var... Ona bineceğiz.. İstan- bula döneceğiz ve orada, alenen hâkimin huzurunda ve benim l kemesinde, bana namusumu ia- | de edsceksin.. a.a — Hâkim bey, beni tanıdınız mı?. Cinayet mahkemesi hıncahmç | dolu.. O gün büyük bir dava gö-i rülecek.. İşte hâkimler yerlerine i oturmuş, ve mübaşire “çağır!, | diye emir veriyor. | Fakat bir adam, kolundan bir | başkasını sürükliyerek (o hâkimin ! karşısına geçiyor, ve haykıra” rak soruyor: — Hâkim bey, beni mı?. Büyük bir kargaşalık.. Hâkim bu adamı deli zannediyor. Fa- kat biraz dikkat edince, tanıdık bir sima.. Adam anlatıyor: — Ben Sivaslı Demir. Bundan tam on altı sene evvel arkadaşım Vehabı öldürdüğüm için on beş seneye mahküm ettiğiniz Demir.. Demir, kendini tutamıyor, göz- lerinden yaşlar boşanarak, hıçkı- rıyor ve haykırarak sözlerini ta- mamlıyor: — Evet, katil Demir.. Arka- daş katili. Fakat ben katil deği- lim reis bey ve arkadaşımı öldür- medim.. İşte... Kendisi burada. Salonda, ve hâkimler arasında büyük bir heyecan.. Reis pek iyi anlıyamamıştır.. Soruyor : — Ne diyorsun?. — Şunu diyorum.. Beni öldür- düm diye mahküm ettiğiniz Ve- hap işte bu adamdır.. Onu ara- dım, buldum.. Nevyorkta buldum ve sözlerimi ispat için buraya ge- tirdim.. Kendisine sorunuz. Vehap, solgun yüzü ile, hâki- me bakarak: — Reis bey, diye söze başlı- yor, bundan on yedi sene vevel son defa olarak arkadaşım Demir tanıdınız Ne yapayım diye mütereddit İ- dim. Bir aralık kendisine açacak oldum, fakat sustum, sonra, De- mir benden ayrılarak kahveye gitti. Derhal bir karar vermek mecburiyetinde Oidim. Düşün- düm.. Şu çareyi buldum.. Ceketi- mi çıkaracak, bir kenara atacak- tım, sonra bir cinayete kurba git- tiğimi hissettirmek için de, nehir kenarına kadar sürüklenecek, sonra da kalkıp kimseye görün - memeğe çalışarak Amerikaya ka- çacaktım.. Nitekim muvaffak da oldum.. Kaçtım.. Orada zengin ol dum... Hâkim, bu muhakemenin safa- hatını hatırlıyordu.. Demirin mü- temadiyen “ben katil değilim!,, | diye çırpındığını, şimdi gözleri - nin önüne getiriyordu.. (Demek onu nahak yere mahküm etmiş- lerdi... — Peki, arkadaşınızın burada mahküm olduğunu haber almadı- nız mı?, — Aldım, fakat bir türlü cesa- İ ret edip, hakikati yazamadım .... Anam, babam, ailem bu namus- suzluğa dayanamazlardı.. Hem ben artık Amerikada bir Türk o- larak değil, bir Amerikalı olarak ... VAKIT (Hergün birBulmaca Yukardan aşağı : 1 Boşta gezen. 3— Balık hapishanesi, 4— Zaman. 5 Keder, 56 Büyük bir Türn Soldan sağa : 1 Türk bayrağının rümuzu, — E- fendi mukabili. 2 Binecek şey. 3— Nota işareti, 4 Beyaz. öğ Nota işareti a Hergün bir bulmaca Bugünden itibaren hergün bir bulmaca meşredeceğiz. Bu Lulmacalar 10 tane olunca bul- macaları halledenler on kulma- cayı birden bize gönderecekler- dir. 10 Tanesini doğru olarak balledenlerden beş kariimize bi- rer kutu pösküvit, 10 kariimize birer paket çikolata, 10 karii- mize de birer kitap vereceğiz. Nasıl bulacaksınız ? Yukarıda bir çok boşlar var- dır. Bu boşlara izabattaki çekle göre birer harf bulacaksınız. Bu da iki vaziyettedir. Birisi yukarıdan aşağıya doğru oku- nur. Diğeri de soldan sağa doğ- ru okunur. Her banede birer numara vardır. Bir misal yapalım. “Yukardan aşağı,, kısmını ele alalım, I— Boşta gezen.. diyor. Boşta gezen manâsını ifade eden ve beş harlten ibaret olan bir kelime © bulacaksınız. Harfleri boş hanelere birer birer yaza- caksınız. İkinci, üçüncü hanesi bu şekilde sırası ile dolacaktır. Soldan sağa olan kısma ge- lince, bunun da bir çok bumâ- raları var. İ Numaradan başlı- yalım, Bir numara Türk bayra- ei boş ne ei harfli bir kelimeyi de bulacak- sınız. Böylece haneleri doldura- rak manâsımı çıkaracaksınız. Mühim Ziraat mektebinden mezun ve tecrübe görmüş bir efendiye ihtiyaç vardır. Galatada Perşembe pazar Aslan ban altıncı kat No 5 müracsat edilsin (5069) Dr. İhsan Semi Siemens Istafilokok aşısı Stafilokoklardan mütevellit ( Ergen- lik, kan çıbanı. koltuk alti çıbanı, arpacık ) ve bütün cile hastalıklara karşı pek tesirli bir aşıdır. ümit etmediği ve müdahaleye va- kit kalmıyan bir hâdise oldu... Demir Efendi, cebinden çıkardı- ğı tabancasını Vehabın şakağına dayadı, ateş etti.. Salon ayağa kalkmış, heyecan- dan boğuluyozdu.. (Fakat kimse bir şey söylemeğe cesaret edemi- yordu... Birdenbire, Demir Efen- dinin vakur sesi duyoldu: — Hâkim efendi, beni bundan on beş sene evvel, şu yerde yatan adamı öldüdüğüm için mahküm etmiş idiniz, ceza vermiştiniz... Halbuki ben o zaman bu cürmü işlememiştim.. Buna rağmen ce- zamı ce'etim.. Şimdide cürmü ya- ve Velson ismi ile yaşıyordum ... Orada da bütün hayatım alt üst olacaktı... pryorum.. Hoşça kalınız.. Ve kimse müdahale etmeden, Demir Efendi, ağır adımlarla mahkemeyi terketti, gitti... 30 Teşrin'evvel 1932 n Türkiye ziraat bankası idare meclisinden: Türkiye ziraat bankası umumi heyeti sureti adiyede olarak ikin ci teşrin ayının 30 uncu gününe tesadüf eden çarşamba saat 14te Ankara banka merkezi binasında top'anacaktır. Murahhas beyefendilerin zikredilen gün ve saatte teşrif buyur” maları rica olusur. Müzakerat ruznamesi aşağıda yazı'ıdır: 1 — Türkiye ziraat banka ının 1931 hesap seresi muamelâtı hak- kında idare mecl'si ve murakip röporlarının okunması, 2 — 1931 senesi bilânço, kâru zarar (o hesap'arının tasdiki ve idare meclisi âzasının ibrası, 3 — 1931 murakiplerinin Tcret'erinin tayini ve 1933 senesi için 2 murakipve 2 yedek murakip inlihabı, 4 — Müddetleri bilen ifare mcelsi fzası yerine âza intihabı. Türkiye ziraat bankes;beyeti umumiye murahbaslarının isimleri berveçhi atidir: Adana Afyon Aksaray Amasya Ankara Avtalya Artivin Aydın Bahkesir Fayezit Bilecik Po'u Eurdur Bursa Cebe'ükerekel: Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarıbekir Edirne Elâziz Erzircan Erzurum Eskişehir Gaziaymlap Giresun Gümüşhane Silifke Isparta Istarkul İzmir Kers Kastemoru Kayseri Kırklareli Kurşebir Kocaeli Konya Kütahya Malatya Man'sa Maraş Mardin Mersin Muğla Muş Niğde Ordu Rize Samsun Sirt Sinop Sıvas Şalinkardkiksi; Tekirdağ Tokat Trabzon Urfa Van Yozgat Zonguldak Nafia vekili Hilmi - meb'us Zamir ve Ali beyler, Meb'us Ali, Cema', asuat Kemal beyler. Meb'us Süreyya bey. Ankara ticaret bo'sası reisi Salih Sabri bey. Meb'us Rifat, Şakir, sabık meb'us ilsan beyler. Meb'us Numan ve Rasih beyler. Meb'us Mehmet Ali bey. Meb'us Aslan, doktor Mazhar ve Fuat beyler. Reis Kâzım Paşa Hazretleri, Meb'us Ihsan bey. Meb'us Hayrettin bey. Meb'us Emin Cemal ve Şükrü beyler. Meb'us Mustafa Şeref bey, Meb'us Rafet, Emin Fikri ve Rü,lü beyler. Meb'us Ibrahim bey, Pe'ediye re'si Veli Namık, Ziraat odası reisi Nazim, Ezinecden Yahya Sezai keyler, Maliye vekili Abdülhalik bey. Meb'us Ismet ve Mustafa beyler, Meb'us Yusuf Ziya, Necip Ali, doktor Kâzım B.ler Meb'us Zülfi bey, Meb'us Faik ve Şeref beyler. Divanı mubesebat omümeyizlerinden Nuri bey, Meb'us Abdülhak Psy, Aziz ve Asım Beyler. Meb'us Emin Bey. Meb'us Kılıç Ali ve Nuri Beyler. Web'us Nuri B. ve Ihsan Paşa. Meb'us Hasan Fehmi Bey. Meb'us Hafız Emin B, Meb'us Mükerrem ve Kemal Turan Beyler. İnbisarlar vekili Ali Rana, Meb'us Ziyaettin, Selâh Cimcoz Beyler. Meb'us Matımut Esat, Osrarzade Hamdi ve Kâ- Mehmet mil Üeyler. Mek'us Baha Tali Bey, Mel'us Taksin, Tekirdağı meb'usu Cemil ve An- kara meb'usu Halit Beyler. Meb'us Reşit Pey. Meb'us Şevket Bey. » Meb'us Lütfi Müfit Bey. Meb'us Ali ve zürradan Moralı zade Mustafa Reşit Bey. Meb'us Kâzım Hüsnü, lafa Beyler. Kâtibi umumi meb'us Recep, ve Hakkı Beyler. Başvekil Ismet Paşa Hazretleri. Meb'us Refik, Turgut ve Kâni Peyler. Meb'us Mitat B. Meb'us Abdurrezzak B. Meb'uu Süleyman Fikri ve Hamdi Eeyler, Hüseyin Avni ve Nuri Beyler, Meb'us Kılıç oğlu Hakkı B. Meb'us Halit &. Meb'us Recai ve Şevket Beyler. Meb'us Esat B. Meb'us Emin Etem ve Asım Beyler. Siirtli Ekrem B. Meb'us recep Zühtü B. Meb'us Rahmi ve Abdülmuttalip Beyler Meb'us Ismail B. Meb'us Cemil va Faik Beyler. Meb'us Mustafa ve Süreyya Beyler. Meb'us Daniş ve tüccardan Kırzade Şevki bevler. Tevfik Fikret ve Mus meb'us İbrahim Meb'us Ali Saip B. : Meb'us Hakkı B. Meb'us Avni ve Hamdi Beyler. Meb'us Celâl Sahir ve Ravm Besler.