Yarınki nushamız 12 Sayfadır Mütenevvi münder'ca' 1S inci Yıl * Sayı : 5235 . Dünya “Yaşindan itibaren e İğ if gs teiliz Casusu Dünya güzeli Keriman Hanım ve onun doğup büyüdüğü ki nelerimizden, büyük anna- Kay, izden dinlediğimiz masallar Mig dünya güzelini hayali- iran © canlaridırmak için çok ça- dap Mizdır. Fakat bu güzel o ka- Mage eldir ki bunu dünya üze- © bulmak mümkün değildir. de Yaşar; Keriman Halis H. Tü, seneyi hakikat yaptı. Bize yı , masallarında yaşiyan dün- kazelni bir efsane değil, bir Med olduğunu, hem de ara- haki ve içimizde yaşıyan bir Bil olduğunu gösterdi. May büyük annelerimiz yer © inmiş bu dünya güzelinin | si karşısında ne düşünüyor- ia an ırkrmızın içinde çıkan vi Ya güzelini hakiki çehre- “Söil, onu hakikaten efsaneyi “lat Yapan bir tılsım remzi Bu, Lörüyorum. *f,, aten son bir kaç asırlar bir 8ibi dalgalandı. Ve bu ef- anlaya gönüllerimizde yaşar, IZda yaşar, saf ve temiz tij AN sinesinde gizli bir ateş Tüy Dar ve yaşar oldu. “inde, #kınm pek uzak mazi- Bari bahsetmiyoruz. O mazi Tüy a doludur. o Anadolu siyasi ve içtimai haya” tri yay kaf ve inhitat emare- bile, ii li başladıktan sonra ü ili, fırsat buldukça bu tin harikalarına ta- 1 EE di nie Halk Fırkası — B S$n; li iç aharririmiz Mehmet Asım İran Ahat intibalarına ait Yiamndağ bugün 6 ma masallarda efsanevi bir | bir diğer Dünya güzeli : ISTANBUL rih şahit olmuştur. En dermansız ve en bitkin gö- ründüğü zamanlar, bilmem bir Kanize, bir Plevne, Erzurum, A- ziziye kahramanlığı tarihe akse- der. Ve asalet ve necabetle dolu bu kahramanlık tabloları ancak büyük ve derin bir milletin ese- ri olabilir. Osmanlı imparatorluğunun en karanlık günlerinde Türkler ara- sında yaşamış, hakikati gören ec- nebiler Türkün büyük meziyetle- rini teslim ve ilân etmişler ve bu- nu bir vazife bilmişlerdir. Bu yüksek meziyetlere rağmen Ana- dolu Türklerinin niçin medeniyet sahasında geri kalmış olduğunu izah etmek isteyenler, bunu Tür- kün kendinde değil, yani onun ruhi ve uzvi bünyesinin kifayet- sizliğinde değil, çeşit çeşit tarihi p | sebepler altında kabul etmiş ol- şik bir arkın büyük tarihi | dukları bir takım müesseselerde bulabilirler: Din, hükümet şekli, hukuki müesseseler v.s. gibi... Ne vakit kuvvetli bir irade Türkün hakiki mevcudiyetinin tezahür edebilmesine imkân ha- zırlamışsa ve bunu teshil ve teş- vik etmişse orada Türk uzviyeti- nin ve ruhiyetinin bütün mezi- yetleri bulut altından kurtulan güneş gibi parlamıştır. Yakın bir tarihin Anafartalar harikası da bunun bariz bir de- lilidir, Hatır ve hayale gelmiyen tahrip vasıtalarile İstanbul yolu- nu zorlıyan düşmanlar, orada Türk dehasının bir timsali, Bü- yük Gazinin arkasında çelik (o mukavemetini buldular; çarptılar, fakat çarpıldılar; Ça- N. A | Alttarafı 2 inci sayfamızda | Türkün | 1932 < (8 inlay) Tahrir telefonu: 24379 <> Çok meraklı Tefriko Sayısı 5 Kuruş i NEDEN? .. eşe Müsamereden Müsamereye DOLAŞIYOR Dünya güzeli Keriman Halis Hanım müsabakaların yapıldığı Spa şehrinden Oşstand ve Dovile gitmiştir. Bu iki şehir de Avru- panın en zengin ve en büyük de- niz banyolarını ihtiva etmekte- dir. Keriman Haliş Hanım bu şe- hirlerde şerefine verilecek müva- merelerde bulunduktan O sonra Parise gidecek, orada da bir kaç gün kalacaktır, Keriman Hanımın şehrimize ne vakıt geleceği henüz belli de- ğildir. Fakat on beş günden evvel buraya gelemiyeceği anlaşılmak- tadır. Tezahürat ve hediyeler Dünya güzelini memleketine döndüğü vakit karşılamak üzere büyük tezahürat (yapılacaktır. Kadınlar birliğinin tertip edeceği merasimden başka bazı müesse- seler de kraliçeye verilmek üze- | re hediyeler hazırlamaktadırlar. Ayrıca İstanbul şehri namına Ke- riman Hansma'güzel bir halı he“ diye edilecektir. 1933 dünya güzellik müsaba- kalarınm İstanbulda yapılması hakkında Avrupada bir cereyan uyandığı haber verilmektedir. Güzellik müsabakalarını tertip e- denlerden M. de Waleff bu fik- rin güzel ve muvafık olduğunu gelecek sene güzellerin İstanbul- da toplanmalarını temin için im- kân ve fırsat bulunabileceğini söylemiştir. Diğer taraftan dünya güzelliği olmadığı takdirde hiç olmazsa Avrupa güzelinin intihabı için gelecek sene yeni ayrılacak gü- zellerin İstanbulda toplanmaları teklif edilmiştir. Evlenecek mi ? Türk güzelinin dünya kıraliçe- liğini kazanması her yerde mü- kâleme mevzuunu teşkil etmekte- dir. Bu arada dünya güezlinin yakında evlenip evlenmiyeceği de merak edilmektedir. Keriman Hanımın büyük an- nesi bu suale şöyle cevap veri- | İ ceğiz. Ada gibi, Florya gibi güzel yerlere rağbet yok? Çünkü A KD, V Yukarıda bir Ada vapuru ve Adada müşteri bekliyerek pinekliyen vesaiti nakliye .. Aşağıda Kalamış ve Moda gibi yakın sahilleri dold Hiç cuma ve pazar günleri | İstanbul civarındaki eğlence yer lerine giden nakil (o vasıtalarına dikkat ettiniz mi? Dikkat etti - nizse ve biraz hafızanızı kurca- larsanız derhal farkında olmuş- sunuzdur ki bir sene evveline nazaran Ada gibi, Florya gibi, yor: — Bizim en büyük arzularımız- dan biri kızımızın iyi bir izdivaç yapmasıdır. İyi ahlâkli bir genç- le evlendirmeği düşünüyoruz. Zenginlik aradığımız yok. Fakat herhalde ailemiz içine alacağı- mız genci titiz bir itina ile seçe- Kerimanı ötedenberi çok isti- yorlardı. Fakat biz yirmi yaşına gelmesini bekliyorduk. Dünya güzeli olunca iş değişti. Zaten Keriman da Avrupaya giderken anriesine şöyle demiş: “ — Aman anne! Evvelce ben pek kapalı idim, Şimdi bu müsa- bakayı kazanınca herkes beni ta- nıdı. Adim çıkmadan beni ilk is- teyene verin!,, uranlardan bir kısmı ... Altınkum gibi İstanbulun bir çok güzel gezinti yerlerine gidenler azalıyör. Buna mukabil Kalamış, Moda gibi yerlere gidenler çoğa» lıyor. Bunun sebebi birincilerin yakın, diğerlerinin uzak olma- sı değil, birincilere gitmek için verilecek paraların ikincilerin i « ki misli olmasıdır. Her şey ucuzladı, yalnız yi - yecek içecek değil, yol parasını indirmesi icap eden kömür de u- <uzladı. Fakat nakil masrafları olduğu gibi, demir atmış duru « yor. Beş sene evvel neyse, bugün de o dur. Halbuki her şey ucuz- i ladığı gibi para azalmış, buh « | ran çoğalmıştır. Herkes üç kuru- şu, beş kuruşu © aramaktadır. Halbuki bizim vapur ve şimendi- fer idarelerimiz bu cihetleri hiç düşünmek istemiyor, bir kere — kömür fiatlarının arttığını | ileri sürerek — artan bilet ücretlerini indirmek cihetine yanaşmıyor - lar. Şirketihayriyâ ve şimöndiferler Meselâ Şirketihayriyeye (ve Rumeli şimendiferine (o bakınız, on beş dakikalık Üsküdar iske- leşine gidip gelmek için 26 ku - ruş tediyesine mecbursunuz, bir Florya seferi adam başına 62 ku- ruşa bakar. Bu fiat kömürün 30 i 40 lira olduğu zaman da böyle — Eyvah, cüzdanımın yerinde yeller esiyor, galiba çarptırdım. — Belki evde unutmuşsundur. — Daha fena söyledin ya, Yankesiciler çalsa tekrar ele geçmek ümidi var, Fakat maazallah karımın eline geçtis€em idi, bu gün kömür 8 — 10)ira . dır, gene ayni fiatı görüyoruz, Ve bu yüzdendir ki, bir kaç se « ne evvel dolup boşalan Florya bu sene pek tenha kalmıştır. Ge- ne bu yüzdendir ki canım Boğa- ziçinin şen, şakrak sahilleri her sene daha derin bir hüzne ve bi- kesliğe dalmaktadır. Seyrisefalne gelince .. Vakıa Seyrisefain bu şirket « lerle kıyas kabul etmiyecek ka - dar ucuzdur. Fakat Seyrisefnin de Ada seferlerini kaybediyor, (Lütfen sayıfayı çeviriniz)