İ A A YA e — 4 — VAKITI Ağustos 1932 L. Adliye Haberleri “| Şoförün yüzünü kesen kadın! Gülzar ağır ceza mahkemesinde Dava bir cerh davasıdır. Ale- | ti cerh bir usturadır. Fakat, bu defa maznun mevkiinde bir er- kek değil, genç bir kadın oturu- yor. Davacı yerinde de bir erk - kek.. Ekseriyetle kadını davacı, erkeği maznun mevkiinde gör * | miye alışan sâmilerin bakışların. da bir yadırganış var. Suçlu ka- dın Külizar ismini taşıyor. Yü- zünü ustura ile kestiği adam $o- för Rıza efendidir. Dava birinci cezada görülü- yormuş, mahkeme tatil bulum duğu için muhakeme ağır ceza- ya intikal etmiş, Rıza efendi, davasını bir defa da ağır cezada anlattı, ve dedi ki: — Köprü başında duruyordum o gün 10 vapuru ile müşterim gelecekti. Onu bekliyordum. Hiç beklemediğim zamanda bu kadın geldi. Başıma dikildi. El Terini kalçalarına koydü, çıkıştı: — Ulan velet, sen benim aley himde lâkrrdı ediyormuşsun ha? Reis bey, bu kadınla eskiden ta- vumz vardır. Ama, allah söylüyorum, ardımdan bir tü lâf etmiş değilim.. “Senin aleyhinde lâkırdı söy- Jiyer yek.. Git işine!.. dedim...,, Büsbütün çelâllendi.. Vay sen misin bunu söyliyen.. o Küfrün, tehdidin bini bir para.. Derken efendim; birdenbire: “Kırarım arahanın camını çerçe- vesini!,, demesin mi!,, Baktım iş İenaya. varıyer.. Kadın kısmıdır, yapa” mı yapar. İndim araba - dan. Hafifçe itiverdim göğsün - den.. Nasıl oldu, ne oldu bilmi - yorum... Birden sol yüzümün s1z- ladığını duydum. Sonra bir kan boşandı.. Avucunda ustura giz - liymiş, bunu kaşla göz. ara - sında sallayıvermiş.. Yüzümü ke- ser kesmezde orada bulunan bir açık otomobilin yanına gitti: — Şoför çek!.. Diye haykırıverdi. Amma en - selediler..,, Şahitler evvelce birinci ceza- da dinlenilmişti. Dün iddia ma- kamı #uçlu “kadının 456 ıncı madde ile cezalandırılmasını is- tedi. Bu maddeye göre Güliza - rın bir aydan bir seneye kadar hapsolunması lâzımdı. Reis Gü- lizarm bir diyeceği olup olmadı- oğmı sordu. Kadm cevap verdi; © —Şimdi bir diyeceğim yok.. müdafaamı vekilim yapacak.. Haftaya bir gün tayin edin reis © bey. © © Mühakeme ağustosun yirmi birine bırakıldı. Kundura vetütün çalmış Gebzede çarşı içinde kundu- racı Faikin üç çift kundurasmı, Tütüncü Ali efendinin tütünleri- ni çalmaktan suçlu Fahri dün a- ğır cezada muhakeme ve mah - küm edildi. Mahkemenin bu hük müne göre Fahri tevkifi tarihin- den itibaren üç ay hapis yata - cak ve bu kadar müddet emni - Yeti umumiye nezareti altında bulundurulacaktır. iki serserilik davası Dün ağır ceza mahkemesi, haklarmda “Mazannai su,, esha- bından kaydile zabıt tutulan ser serilikten suçlu iki kişinin mu - hakemesini gördü. Bunlardan bi rincisi Salâhattin ismini taşıyor- | du. Temiz, şık bir elbisesi var. Saçlarını yan ve muntazam ta - ramış, okunan kararnameden “Sıçan,, namile maruf bir yan- kesici olduğunu öğreniyoruz., Beş defa mahküm olmuş, maişe- tini yankesicilikle temin ediyor » muş, son defa, iki üç gün evvel şehrimize gelen İtalyan seyyah - larınm birinin altın saatini ça » larken yakalanmış. Reis soruyor: — Sana Sıçan mı derler? — Evet efendim.. — İşin gücün nedir? — Askere gitmezden evvel kahvecilik ederdim.. Tezkere al- dıktan sonra bir iş tutamadım daha.. — Ama. bak, Beyoğlunda bir seyyahın altın saatini çalar - ken yakalanmışsın.. — Kat'iyyen reis bey.. Reis zabıt kâtibine emir ver - di. Saati çalınmak tehlikesine maruz kalan İtalyan seyyahının polise verdiği ifade okundu. Sey yah şöyle diyor: “— Tokatlıyan yanındaki so- kakta otemabile binmek © üzere idim. Kalabalıktı. Bir aralık pantalonumun ön cebinde bulu - nan altın saatimin kordonunun çekildiğini hissettim. Biraz son- ra gizlice yanıma uzanan bu yabancının elini yakaladım.,, Maznun, bu ifadeyi bir isnat telâkki ediyor ve masumiyetinde ısrar ediyordu: — Kat'iyyen reis bey.. Varsa şahitler dinlensin!.. İddia makamı ceza istedi. Ve neticede, mahkeme hükmünü tef him etti; , Suçlu Salâhattinin, serseri | mizamnamesinin 11 inci madde- sine tevfikan, ve polis müdiriye ti tarafından tensip edilecek ma halle gönderilmek üzere üç ay nefye, geneo nizamnamenin 15 inci maddesi mucibince ceza müddetini bitirdikten sonra altı ay emniyeti umumiye nezareti altında bulundurulmasına karar verildi. İkinci suçlu Arnavut Mustafa dır. Kararnameye göre bu da sabıkalı ve tanınmış yankesici - lerdendir. Kendi ifadesine göre sekiz sene evveline ait bir sabı- kası varmış, Bursada bir dükân- dan para çalmış, amma, geçmiş zaman, kaç para çaldığını bir türlü hatırlıyamıyor. Mustafa, za bıtanm dediği gibi serseri olma i tinde zam icra edilmesi dığını iddia ve “Papas köprüsüm | de,, ahçılık yaptığında ısrar etti. Mahkeme, suçlunun ahçılık edip etmediğinin mahalli karakoldan sorulmasına karar verdi. Kâbede hırsızlık Yapan adam! Abdüssettar, idam edildi Hicazda çıkan Ümmülkura ga- zetesinin yazdığına göre, Efganlı Abdülkadir oğlu oAbdüssetter isminde birisi Kâbede hırsız'ık yaparken cürmümeşhut halinde yakalanmıştır. Arapça bilmiyen bu adam, evvelâ Haceriesvetten bir parça kırmış, sonrada zem- zem kuyusunun yanındaki gümüş merdivenlerden bir kısmını kopar- mıştır, Hırsızın muhakemesi ya- pılmıştır, Efganca bilen iki ter- cüman vasıtasile hırsız isticvap edilmiştir. Hırsız, bunları teber- rüken kopardığım söylemiştir. Hırsızın idamına karar verilmiş B idam hükmü infaz olunmuş Ticaret Ve Iktısat Benzin fiatlarında ibtikâr Benzin fiatlarında tereffü ol- madığı hakkında ticaret odası ta rafından verilen raporun ticaret müdürlüğünce tetkikine başlan - mıştır. Cihan piyasasında tahavvül olmadığı halde memleketimizde benzin fiatlarını yükseltmek bir ihtikâr telâkki edilmiştir. Bu ha- rekete sebep olanlar ticaret mü- dürlüğünce tesbit edilmiye baş - lanmıştır, bunlar mahkemeye ve rileceklerdir. Ticaret odasına yazılmayan utak esnaf Ufak esnafın ticaret odasrma kaydedilmeleri için evvelce ve- rilen mühlet dün akşam nihayet bulmuş ve bu mühlet yeniden temdit edilmemiştir. Her ne ka- dar dün akşama kadar binlerce esnaf odaya kaydedilmişlerse de henüz sicilli ticarete geçmi - yen daha binlerce esnaf bulundu ğu anlaşılmaktadır. Ticaret odası meclisi bu gün- lerde bir içtima aktederek bu gi- bilerin ceza alınarak mı kayıt - larına devam edilmesi icap ede- ceğine, yoksa yeniden bir müh - let verilmesi mi daha muvafık olacağına dair bir karar verecek tir. Macaristanla tcarT haber mübadelesi Macaristanda © Konkardiya neşriyat müessesesi ticaret odasi na müracaatla ticari haberlerin mübadelesini teklif etmiştir. Bu müessesenin idaresinde bulunan 4 gazetenin buraya getirtilip e hemmiyetleri hakkında bir fikit edinilmesi, bundan sonra bu hü- susta kat'i bir karar verilmesi muvafık görülmüştür. Petrol fiatları bahalılaşacak Ticaret odasma gelen malü - mata göre, önümüzdeki teşrini - evel ayından itibaren cihan pet- rol fiatlarında yüzde 25 nispe * karar- laştırılmıştır. Bu karara Ruslârım da iştirak edebilmesi için fevka- lâde gayret sarfedilmektedir. Suriç Yoldaş gene Tekzip ediyor Bulgaristanda çıkan Utro ga- zetesinin başmuharriri M. Tanef, Sovyet Rusyanın Türkiye se - firi Suriç yoldaşın Bulgaristanı ziyareti esnasında kendisile gö- rüşmüştü. Mösyö Tanef bu mü- nasebetle bir seri makale neşret- miş, bu makalede Suriç yoldaşa atfettiği bir çok sözler, Sovyet Rusya Türkiye sefiri tarafından tekzip edilmişti. Bu sefer de, Mösyö Tanef gazetesinde, gene bir makale neşretmiş, Suriç yol- daşın Sofya katedralindeki infi- lâka ait, beyanatta bulunduğunu yazmıştır. Suriç yoldaştan aldığımız bir tezkerede, sefir cenapları bu hu- susta şunları bildirmektedir: — Mösyö Tanefin gazetesin- de benimle yaptığı müsahabe es nasında, Sofya (O katedralindeki infilâka ait beyanatta bulundu- Zumu yazmış. Bunu bana haber verdiler. Müsahabemiz devam et tiği müddetçe kimsenin bu mev- zua temas etmediğini kat'iyetle beyan ve tekzip ederim, kiple meşgul oldu. Maksadı onun GObi çöllerinde” Türkçeye çeviren. ÖMER RIZA —45 — Yazın. SVEN HEDİN mz s9 Z nım en büyük vilâyetine hükümran olan bu otokrat, barün kadderatrmıza hakimdi ve Lop Norun anahtarı onun elin e m bu adam doktor Norinin istediği yere gi gini söyledi a EL op-Nor Seyyar gö! © Geçen fasılda Lop - Norun son zamanki tarihçesini kaydi tim. Biz mareşal Yangın müsaadesini aldıktan sonra Lop peşinden koşmak imkânme elde ettik. Doktor Norin ilk kerra”” nı mümkün süratle hazırlıyacak ve Kuruk dağda Singer köyü. den nehrin, yani Kum deryanın kenara ilerliyecekti. TariBi * Kınçe derya 1600 sene sonra tekrar bu yatağa dönmüştü. Nor in ilk vazifesi yeniden canlanan nehrin haritasını yapmak! | bime Doktor Norin birkaç gün içinde hazırlandı. Ve nisan!” | inci günü Singer köyünden hareket etti, Çok geçmeden dağ #ilesi görünmüş ve on kilometre mesafeden Kum Derya gör çarpmıştı. Yeniden canlanan nehir, bembeyaz çölün ortası? mavi bir serit gibiydi. Norin nehri Lon Lonun şimal, şimmali #5, kiye doğru 220 takip etmiş, onunla kıyılarındaki Si lerin, bataklıkların haritasını yapmış, ve nehrin tam benim yi evvel gösterdiğim yolu takip ettiğini ispat etmişti. Nehir 1 50 metre genişliğinde idi. Suyunun Ni saniyede 200 mikâb kadardı. Lolanın imalinde Kum dene ie” Zal ağ yor ve eski şehrin şimalinden 20 kilometrede Onun 50 metr8 & nişliğinde olan bir kolu akıyordu. Lolanın şimali çöller ve lıklardân ibaret olduğu için Norin daha ileri gidemedi. Kum Deryanın kıyılarında geniş saz tarlaları peyda olm tu. Yeni ağaşlar bitiye'rei, Nehir, nebat tohumlarını çöle gölü neki ve onlurd » leştirmekte idi. Yabaği domuzlar aral yeniden sürüyor, kurtlar ceylânların, tavşanların peşinde koi yor, kaz ve ördekler mavi göllerde yüzüyor, leylekler, tura bal a yem arıyor. Sig Çöl sanlanmıştı. Nebatat ve hayvanat çöle dönmüş ve 08 tı asırdanberi metruk sahaya yerleşmişti. İmsaalez da acaba” zaman buraya dönecekler ye kum nehrinin b Ki mamur edecekler, Lon Lon gene zamanla yeni hayata td Lop Norda yaz çok erken başlıyor. Onun için Neri daki filesi ve hayvanlari Yaz hâğaratndan pek fazla imara” gigi lardı; Norin Kum deryamnı bütün uzunluğunca takip ile di GOBİ ÇÖLLERİNDE 2 90 mea GOBİ ÇÖLÜEMİNDE zZ ederek Lop Noru kendi haline bırakmış, yaz tetkikatını Ki dağa hasretmiş ve burada madeni kömür devrine takadd”” eden buz devrine ait izler bulmuştu. e s.Norin 1930 Subatında tekrar Kum nehrine avdet ed keşfiyatma devam etti. Kendisi benim eski rehberim deve 8 w Abdürrahimi de bulmuştu. Abdurrahimin evi, yeni tetkikatın çö rargâhı idi. Norin otüz sene evvelki hatıratı birlikte yaşamak beni de bulunduğu Singere davet etmişti. > Norinle çalışan arkadaşlarımızdan biri heyett! Doktor Nils Ambolt idi. Bunların ikisi Şubatın iyi) dokuzu! Kuruk dağdaki Kurabncılıktan hareket ederek Kum pehrifi, cenubuna doğru gitmişler, Nils burada havai rasatlar yapm sahanın tul hattını tesbit etmişlerdi. Bundan başka bunlar beyi tayin içinde tecrübeler, miknatısi müşahedeler, Trig9 metrio ar, cevvi rasatlar yapmışlar. Onlara Varontink” da yardım etmişti. Norinin bu pek az kâtiplerden ve kısmen hiç tanın yerlerdeki topografya ve coğrafya tetkikleri, son derece m i gi meldi, Onunla Nils tarafmdan yapılan harita her haritaya !* tir. ç Bunlar Martm beşinde Yiney Pen'e hareket ederek ve of, da Şarktan 90 hat tulüne kadar yani Lon Lonun şimal ş: Köye, i e kadar tetkiklerini teşmil etmişlerdi. Mi 29 Eylül 1930 tarihli raporda Norin bu seyahatin tafsilâtıni gi in, Tarim nehrini Kâşgârm şarkına kadar takip ©” ve bize şark Türkleri hakkında pek kıymetli malümat pair Bunlardan behsetmeden mukaddem Lop Nor bahsini aç mamlıyalım. Norine göre glâsiyeler devrinde bütün Tarim. hif Zası muazzam bir göl, yahut arazi ile muhat bir deniz, yani &« ak denizdi. Tarihi Lop Nor bu'muazzâm denizin en son deri Norin Kuruk dağın cenup eteklerinde bü muazzam Tarim zinin şimal sehillerini gösteren bir hal bulmuş. * Bu hattı pis ederek haritasma koymuştur. Sahil hattı, taraça şeklinde Lori” yıdır. Su depozitoları şarka doğru azalıyor, fakat ;Lon şimal ve şimali garbisinde su depozitleri yoktur. Norin, mus” Tarim gölünün, şimal şark sahillerinin son glâsiyeler dee Lon Lonun şimal ve garbinda olduğunu, bu gölün, medi ş Bahri Hazer kadar geniş olduğunu, onun şark tarafında #8 bataklık halinde bulunduğunu tespit etti. ” 2 es Garba doğru, şimal sahil hattı teşevvüşe uğramakta * Nd takım açıklıklar hasıl olmaktadır. Bunlar Tin Şandan Tari” ” lüne akan nehirlerin aktıkları sahalardır, A pati Masar dağdan Kâşgârm şarkına doğru, eski sahil 44” cenup cenubu şarki istikametinde Tokla Makon çölünün © 7 e Tasi allel hil battım şark doi , 'arim gölünün cenup sal ttını şar mk ag mame ar tie