— 8 — VAKIT3! Temmuz 1932 Bol Paçalı Pijamalar... Evvelee erkekler arasında bol paçalı pantolonlar giymek, ho- vardalığa, cesarete, kabadayılığa delilet ederdi. Ve birisinin pa- çası ne kadar bol olursa, bu me- ziyetleri “Eğer buna meziyet de- mek caizse» de o kadar fazlaydı. Bu moda, şinidi kadınlara geç- miştir. Plâjlarda kadınlar, bol paçalı pijamalar giyiyorlar, şu farkla ki, bu pijamaların paça- ları ne kadar bol olursa, onu giyeni, maküsen mütenas'p o'a- rak, o nisbette zaif gösteriyor, yani, şişmanlığını kaybettiriyor. Istanbul plâjlarında bu sene, Geçen senelere nisbetle daha fazla pijamalar var. Fakat geçen seneler renkli, iri çiçekli “desen,, lerle yapılan ! pijamalar, bu sene düz renklere yerlerini bırakmışlardır. Ve hâ- kim olan renk daha ziyade be- Tefrika No. 60 — Gene komedyacılığa baş- ladınız. İstar etmeyiniz. Japonyalı kapıyı açtı; — Durucuz itti. rica ederim, bir lâhza durunuz. Size bir şey soracağım. Beni birakmıyacağı- mzı kaç defa vadetmiştiniz. Bu vadinizi unuttunuz mu ? — O vakıt bunu mümkün zan- ediyordum. Şimdi her şey değiş- ti, — Değişen ne ?.. — Rica ederim tekrar başla” ! mayınız. Tagami bastadır, başı | ağrıyor. Size bunu Büyükadada da anlattım. Viyanaya kaçmanız, beni aldatmanız, yalanlarınız be- ni sizden soğuttu. Artık size gü- venemiyeceğim. — Yalanlarım mı itti? Oh ne me küçük ve değersiz yalan- Ar e ölem e çe İşte sire iki plaj kostümü | birisi pijamalı birisi mayoln. Hangisini ter- cih ediyorsu- mp7? Tereddüt eminiz değil mi? Doğusu bunda “pek haklısınız. Çün“ kü ba iki kız ayn: şahisur ve — sevimli yıldız Marjori Rimg'dir. Bet. ki danlers- MZ. Plâjdayım. Flüryada, nisbeten ucuz bir tarafta soyunduktan sonra, zenginlerin en nihayette olan köşesine gidiyorum. Tanı- dıklardan meşbur bir doktor da orada. Yanına, şemsiyesinin al- tına davet ediyor ve konşuyoruz. Pijamalardan konuşuyoruz : — Doktor, diyorum, bu pija- malar hoşunuza gidiyor mu? — Çok... Hele “bol paçaları ile ayaklarında kanatları var, ve eski deniz kızlarının aksine ola- rak, suların üzerinden, arkala- unda köpüklü bir iz bırakma- dan meredeyse kayarak uçup | gidecekler zannediyorum, ve bu bana, tatlı bir heyecan veriyor. Evet.. kadınlar, pijamalarla, ta- bii hallerinden daha... daba.. kelimeyi bulamadım, daha ha- vai - fakat bu kelimeyi mecazi mavasına almayınız - oluyorlar. Siz ne dersiniz ? Alm. Rube janski yle. mi sanırsınız ? Kaşlarını hayretle o kaldırdı. Başını salladı. Ve acı acı dedi ki: Akşam madam mösyöyü pen- çerede bekler. Mösyö işinden yorgun gelir. Ovakit madam şi- | kâyete başlar: Bugün hiç sokağa | çıkmadım, Sizsz dişarıda işimne! | Bakınız, sizi düşünmekten ren- İ gim soldu!,, Ovakit mösyö, ma- damı teselli için zahmetini unu tur. Ona acır kendini'de eğlence- den mahrum eder; birgün bekle. nilmediği bir sırapa eve gelir, ona: « madam evde yok, zaten her gün sokağa çıkar, akşam olunca döner,,, diye haber verir- ler. Meğerse madam saf gözleri, tath sesile yalan söyliyormuş! Bir küçük yalan mösyönün aşkı m öldürdü. Sizin kalbiniz kara... KADIN Kadının medeniyetimizi yaratmaktaki rolü | Feminizm Yalnız Bir Safhadır! Kadınlık cinsiyetin değil, liyakatin her i$i€ hâkim olmasını istiyor Yemeği ilk pişiren kadın, yememek için ilk inat eden de erkek Amerikanın tanınmış kuvvetli tarihçilerinden Mrs. Mary Beard kadının medeniyetimizi yarat- maktaki rolü hakkında mühim ve 'etraflı bir eser neşretmiştir. Şimdiye kadar hâkim olan telâk- kiye göre medeniyet daha fazla erkek eseri, erkek icadıdır. Er- kekler bu telâkkiyi kadınlara kabul ettirmek için epice uğ- raşmışlar, kadınlar da onların te- siri altında kalarak bunları ka- bul etmişlerdi. Müellif bu büyük hatayı tashih etmek ve kadının ta barbarlık devrinden bugüne kadar medeniyete ifa ettiği hiz- meti tebarüz ettirmek için tari- .hin yeniden yazılmasına taraftar- dır ve eserini bu maksatla yaz- mıştır. Bütün tarihi bir cilde sığdıra- rak, iptidai insandan bu zamana kadar kadının tarihteki rolünü izah etmek, şüphesiz, kolay bir iş değildir. Fakat müellif bu işi başarmıştır. Iktidai cemiyette erkek avlan- makla meşgul olurdu. Kadın, ziraati keşfederek, evi kurarak erkeği avcılıktan kurtardı. Ka- bile ananelerine göre yemeği ilk pişiren kadın, ve pişmiş ye- meği yememek için inat göste- ren erkekti. Nebatatın şifai has- salarını ilk anlıyan ve ilk keşfe- bem seviyorum hem de sevmiyo- rum, Benim güzele ve mütenasibe bir za'fım vardır. Pijamalar bel- den itibaren adetâ bir nevi ayaklı peştemal gibi indikleri için çok defa bu tenasüp kayboluyor. Fakat bazahda çirkin ve âdeta birer muteriza şeklini almış bacak-| ları kapatmak suretile bu hatası- nı tamir ediyorsa da nede olsa.. — Öyle ama azizim, Yeni pis Jamaların dekolteleri, sizi tatmin etmiyor mu? — Azizim döktor, ben kadın- lara düşmanım. Ve “Dost başa, düşman ayağa bakarmış,, dedik- eri gibi, daima onların ayakla- rile meşgulüm. Tagami'nin cildi. sarıdır, kalbi beyaz ve temizdir, iş işden geçli, Artık bunları birakalım. Tagami ile son geçirdiğiniz saat- i lerde tath olmağa bakınız. Hiç | olmazsa onda iyibir hatıra bıra- kırsınız. Küçük elile Nataşa'nın solmuş | yanağını okşadı ve çıktı, merdi- venden inerken bağırdı; — Çıkıyor musunuz ? Kadın cevap verdi; — Geliyorum. Yalnız kalınca asabi bir halde vaziyetini bülâsa etti. Fakir, seyabatin (pahalılığı, mahvolmuş istikbal bunların bep- si uydurulmuş şeylerdi. Artık Tagami ona itimat etmiyordu. Doğruluğunu, sadakatini nasıl ispat etmeli? Zaman kalmamıştı. Japonyalı vapura binerse iş işten geçmiş olacaktı. Fikirler kafa- sında çarpışıyor, bogazlaşıyor, biribirine karışıyordu. Fakat i i | | | İ ! mücedditlere tesadüf- edilir. den kadındı. Kumaş namına bir şeyi ilk dokuyan ve dokuduğu gene kadındı. Medeniyetin doğ- masile erkekler tarih yazmiya başladıkları zaman kadın ihmal olundu. Fakat bu hareket hak- sızlıktı. Eski Yunanistanda kadın er kekler üzerinde tesir yaptıktan başka memleketin fikir haya- tında da büyük bir mevki kazanmışlardı. Menag'us'un anlalışına göre eski omubarrirlerin © yazılarında yetmiş altı kadın filosufun eser- lerinden bahsolunuyordu. Bu ka- dınların © yazıları o Menagiusun devrinde okunmakta idi. O hal- de kadın, eski oYunanistanın fikir hayatında kuvvetli bir mevki sahibi idi, Romada, Kadınlar, bugünkü Amerikada oldukları gibi, ser- best idiler. Roma imperatorlu- ğunun sukut ve lereddisi mani olmasaydı, Roma kadınları er- keklere müsavi derecede yaşı- yabileceklerdi. Roma tarihi yük- sek ve iyi kadınların isimlerile doludur. Roma kadınları impe- ratorluklar yarattıkları gibi bun- ları yıkmışlar, fakat bununla da kalmıyarak kendi hesaplarina iş hayatına atılmışlar, ve icabında, beğenmedikleri “kocaları boşa: mışlardır. Kurunu vustada birçok kadın keşifler, ilmi tetkikleri kumaşı süsleyen, muhakkak ki | rasiler, ihtilâllarda kadın Sy Bu ani tebeddül anlaşılmıya: tak bir şeydi. Viyana hadisesini affetmiş, hatta kadının uğruna istikbalini tehlikeye sokmuştu. Halbuki şimdi küçücük, mini mini bir yalan için ondan ayrıl mıya karar vermişti. Tagami bu ayrılıştan asla meyus gözükme- yordu. İşine gidiyor, gözleri se- vinçle parlıyor, Uyemaçla könü- şurken gülüyor. Fakat Nataşa ile konuştuğu zaman ona yol | verirmiş gibi sıkıntılı bir tavırla | “ Mösyönün aşkı öldü!,, diyor- du, İlk günlerin kararsızlığı yerine şimdi kadının kalbinde müthiş bir şüphe uyanmıştı. N: paha- sına olursa olsun Japonyalının vapura binememesi lâzımdı. Bu | suretle onu inandırabilmek için i zaman kazanacaktı, Dimağında birçok tuhaf fikirler | bir tek noktada düğümleniyordu: Onu alıkoymalı! Nataşa bunu ler uyandıracaktır, İ temin için ET E Asri dünyayı vücude vii ifa etmiştir. Müellife vadide Jan Dark, Mary# ze, Kelin. Elizabet Kd lerinde biçbir erkekten geli Ad mazlar, Kristof Kl rikayı keşfetmesini t mn kraliçesi idi- w rikayı medenileştirmek da kadınlar erkekler hit” de çalıştılar. Ronesans ” wi tinde kadınların da hissesi f Navarlı Margörit Ronesar” / şatmıştır. Maria Ayen ii kizinci asrın ortalarında vi bir riyaziyatçı, filesof vE hukukunun müdafii idi. Ayni asrın sonlarında Y” y madam Bierry, kıymetli gi? yetişinastı. Maria Donne | yg Polonyada tıp ve cerahat “ nuyordu. Eleonor Ömer Entomolojinin . ilk rindendir. o İssaniyetçi > lar arasında madam yi madam Rolandın isimlerini detmek kâfi, ihtilalci kadir yorsunuz OVeraFigner ile sel Luxenberg bunların en mi 4! mel numuneleridir. A: bi verilen ihtira beratları ka bir çok ibtiralarını göst Halihazıda Amerikada iş olan kadınlar on milyonda” Ma ladır, Amerikada grevleri y edenlerin başında kadınl8” lunuyor. | Bunların hepsi doğru a neticene ? iğ Mister Beard'a göre eğ kadılık için son süz di İ Feminizim yalnız bir safi | Kadılığın hedefi cinsiyetin ge” liyakatin her işte hakim gö) sıdır. Kadın. bu serme meğe hazırdır. İnsanlar 4 a cinsiyet ibtilâfı kalkmalıdıt. yö yatın zevk ve mesudiyeti bs ( iki cins de birdir. Aşk, zevk < zellik iki cinsin münaseb pi” bağlıdır. Mister Beard'ın bu eseri, | | sa kadınlar arasında derin vi? versin de sandıkları mi yakn Japonyalı merdivenden in 1 itiversin de bacağımı ha” g* Ayağın üzerine bir kaynar su mu döksün? Doktor Serejadan hafif yi zehir yahut afyon alarak a yo? mu yüttursun? O vakit kalktıktan sonra uyanır. vaktile yardım ettiği d | dört Rusa Japonyalıyı e bir yerde hapis mi ma Neticede onu teselli pr ihtimamla bakacak, onu”. mıyacaktı, Japonyalı kadını" df disini ne kadar sevdiğini yer runa neler yapabileceğini bilmiyordu. A Son gecelerini takat 4 kusuz geçiriyorlardı. adeta birbirinden baş (