25 Temmuz 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 5

Tarla Kuşu ! fansızlar namına çalışan bir ingiliz .,, , Kadınının maceraları Pres gazetesi Rişar namile asly Sin, unvanile Fra bik, ŞaPan İngiliz Mis eği, Saam diker dn in Ek iye Marka 19165 senem tamlan ve * Namına cs. er Krompton mâlömat vermek» Desi lag Eksoresin Pariş mubabiri Büpegı, Sahsederken şu sözleri söy ba le- Fransanın <p parlak casuş- iş, sanda ol are yeli an Mister Kromp- tünmiye izli mü- A er kalamar, kanl, İli bi lm vesaiki aşırır, koca ede Ya ateş verecek de- Yayir, echizatı haiz bastonlar Mare ağlarım gizli yollarından “ b s#eyyahatler e yapar, Bevatfal, Mümasii bir çoklarım dedi. yg etle başarır bir ka- ba, 16 da Fransız karargâ- a, ri altında idi, tin a içi Mmübim muvaffakiyet- Nida Yaa biri Almanyanın İspan- Koh ahriye mütahassısı Baron Müng ile son derece samimi ti, Sebetler tesis etmesi idi. iç, © Vazifesi Ispanya sahil tabi yaklaşacak Alman tahtel- nu thin ihtiyaçların temin a lakaşu, Ispanyadaki Alman on, İ€ münasebet tesis ettikten Myo, onlara sadakatle hizmet Hayy 0 gibi hareket etmiş, bip © Üzerine Von Krobn onu Krali müessesesine yerleş « “Tarlaküşünun aynası,, di, taşıyan müessesenin, Al iy, ebekes bin merkezi gibi Uy “Ssesede, Mister Krompton- Agir emediği bir tek oda vardı. da, nların en gizli sırları bura- a MİL Mister Krom ton bu oda- ay anl girdiğini şu şekilde an- di, gün mantar pişirdim ve min sonra kendimi zehir- h , 9 gibi yaparak öleye beri- ua, tam ve gizli odanın kapı- in ek mecnünane bir kı, , Vörle içeri atıldım. Von Kro- ran bir takım adamlarla bi, “yordu. Duvarda Fransanın Wp, Aritası asılı idi ve üzerinde ola yah noktalar vardı. Bu İli gr tahtelbahir istasyonları Bay bakiş kâfi idi. Von Krohın ları beni ayıltmıya ve kur- y ya çalıştılar. Beni ayıltmı- i Salışanlardan biri Almanların Aly inde olan bir İspanyol idi. nların bu odadaki Tetrikg a w.) ROZ Nuvar /) ww erken Kelyopi bana dedi ki: " Misi dilenciler manzaranın zevki ağu iVçorlar değil mi? Her yaz İs A, elden buraya gelirler, tatil zama burada geçirirler. Soren; O Neyle geçinirler? e, piszan çalışırlar. bazın da çalar liç, Oranın nereden geldiğini kim Dİ hiz,“ eseld siz zenginsinir, Serveti - in, ele kazanmış olduğunuz ma- liye tum. Hakikaten param nereden değiz r? Viyanada Ştrausdan aldım ng Mi? Ben de başka nevide bir di- Sing Bu sefillerle aramdaki fark Oak değil. N oldı “ dönerken Kalyopinin dikiş Müge re öğrendim, bundan sonra & Mei One diktirmeyi vadettim, ider çok sevindi. Genç kız bir 4, Li ile yakında eskiden | kalma teni de kilisesinz ziyaret edecekmiş davet etti, Kabul eitim, i Mister Krompton malüm olduğundan ve on tedbir alındığından bu 7s: Ispanyolun sırrı faş ettiği zanne- dilerek kurşuna dizilmişti. Tarla kuşu daha sonra Von Krohn'ın kasasını açarak plân- ları, ajanlarının isimlerini ve bü- tün vesikalarını aşırmış ve bu- suretle Fransız umumi kargâhına pek büyük hizmetler ifa etwsişti, Fakat Almanlar, bu kadından sonuna kadar şüphe etmeyerek ona yığın yığın paralar vermiş ve daba garibi kendisi mükem- mel Amanca bildiği ünide Al manca bilmediğini söylediği için Almanlar ondan şüpbe etmemiş oda şüphe uyandıracak her Bât- gi bir harekette bulunmamıştır. Halihazırda mister Krompton Paris cvarında münzev: yaşar makta Dün gece Şiddetli bir kasırga oldu Havaların günlerden beri gay- ri tabii ve tahammülü gayri ka- bil denilebilecek bir. sıcaklık- la devam ettiği malumdur. Bu kadar sıcaklığın bir aksülamelle karşılaşması beklenilmekte idi. Netekim dün gece, saat 11-12 arasında hava birden bozmuş, şiddetli bir kasırga, şehirde tozu dumana karıştırmış, bâvanin si- cak devam ettiğine güvenerek gece açık bırakılan bir çok ev- lerin pencereleri bu kasırganin tesirile kırılmıştır. Hava, birdenbire his edilir de- Yazan; janski Mtj akşam soat ondan evvel gel - mez, Bu genç kızlarla yapacağım g& zinli üzün müddet kapalı kalmaktan gerilen asabımı dinlendirecek. 1 Ertesi Pazar Tagami gittikten sonra dik'işçi Kalyopi, Nataşa ile Sofya isminde on altı yaşında bir Rum kızını Adalar arasında işleyen vapura götürdü. Kalabalık vardı. Maamafih &ş kadın üst güvertede oluracak bir yer bul dular. Nataşa sabah havasını, mavi denizin, beyaz elbiseler giymi şen geveze Rum kızının tesirile neşelendi. Ciddi, o mahviyetkâr, itaatli tavrını bıraktı. İçini kemiren sev- dayı biran dımağından çıkardı. Sevinçle kendisini hudutsuz uf- Va a & i Takvim — Pazartesi Salı ii 25 Temmuz 26 Temmuz 21 Rebiülevvel 22 Rebi. evvel Gün doğuşu 449 4.50 Gün batışı 19,39 1937 Sabah “namazı 1 3,10 oe * işa 1290 hindi » 1617 16417 Akşam » 1932 1932 Yatı * 9(97 21,05 imsak * 243 244 Yum geçen 3 Öbür (0 yol Yılın kalan GESİ 164 HAVA — Büzün hara az bulutu olacak, rözgir ekseriyetle Lujastan esecektir. Dünkü sıcaklık en fazja 33, e ez 21 de- Tece idi, RADYO — PANE pm 1STANDUL, — 11-19 Grameton, 1980 20 BöVKİR Hanım işlirakile Al İ 20—9030 Yesari Asım Be ranga saz, Anadolu babe: 21—22 Safiye Hanim, Ticaret borsası haberler VİYANA (517,23 my — 13,90 konser, 13,40 pl8k, 15 künser, 18 konser, 20,40 könsor, 21 30 musiki, 23,15 dans, Orkestra, BÜKREŞ (994,2 m) — 13 plâk, 14 plâk! 18 jnz, 18,10 jaz, 20/40 plâk, 21 Oda imusi- kisi, 2145 Balalayka konseri, 22,05 oda mı sikisi ROMA (441,2 m) —— 18,89 plâk, 14 seks tet, 18,30 orkestra, 21 plâk, 21,45 miki, BUDAPEŞTE (590,5 m) — 1015 melon orkestrası, 10,05 kanser, 18 konser, 19,45 çi- gan orkestrası, 21,05 klâsik musiki, 23 çi - gan musikisi OSLO (1071,4) 19 könser, 2130 konser, 22,10 -siyast haberler, 2115 konser, MOSKOVA (1304 my — 13 haber, 14 € debiyat, 15,10 mümtki, 17,10 musiki, 13,10 maüsikl, 10,10 milziz, 20,10 milaik, 22,50 ba ber, VARŞOVA (1411 se) — 18,45 plAk, 14.35 plâk, 16,10 pitir, 18,40 plâk, 18 konser, 10,20 dans, 21 plâk, 73,45 dans, KÖNİGVÜSTER HAVZEN (1885 m) — 1 Şimnastik, TAS muslid, 15 konser, IT konser, 21 Frankfurttan pak, 2145 must. ki, 22.10 orkestra konseri, 23,40 rmtssiki, PARİS n) — 29 kitâbiyat, 20,20 musiki, 21 31,40 “buber. Yarın VİYANA (E172'm.y 185) Konser, 33,40 Pihk, 18 İİĞS0A, 1600 rl e tögünbü, fı Piyen, 23,50 Dana parçaları, BÜKNEŞ (394,2'm) — İ3 P1hk, 14 Plak, 18 Hafif Ytomen musüklat, 10,10 Konser “0,40. PlAk, 21 Romön müniklei, 31,45 (Tarla, 22,15 Orkestra, ROMA (441,3 m.) —'1330 Pk, Si Mu- siki, 18,30 Şarkı, 18,48 Orkestra konseri, 21,445) Musiki, 28 Konaer, BUDAPEŞTE (550,5 vw.) — 19 Askeri mu- #iki, 1215 Çocuklar için, 1805 Serfonlk or- kestra, 17 Konâkr, 18,30 Kanmır, 29 Çiyan musikisi, 21 Konser, 22'Taj. OSLO (10714 m.) — 19,45 Harmonik kon- seri, 20,30 Musiki, 21 Orkesirm, 22 Konser we piyano kanseri, 28,15 Tagannd, MOSKOVA (1004 m.) —- 13 Mater, 15,10) Musiki, 1540 Hava raporu, 1710 Musiki, 1810 Musiki, 49,10 Müsiki, 2910 Murki, 22,55 Roter Piatz.. VARŞOVA (041) m.) — 1345 Plak, 14,85 Plak, 16,10 Piâk, 10,40 Plâk, 18 Senfonik konser, 19,20 Dans, 2i Konser, 27 Konser, 23 Düns, 23,50 Dans. KÖNİGVÖSTERHAVZEN çiâi m) — 7 Jimnastik, 715 Musiki 18 Konser, 15 Kon- #r, 17,30 Konser, 18.55 Piyano konseri, 21,45. Musiki, 28,40 Konser, PARİS (1725 m.) — 7.45 Jimnastik, 245 Musiki, 18 Musiki, 20 v 05 , ka attı. Suya âtılmak, yanında kilere sarılıp öpmek, olanca kuv- vetile | bağırarak yetebildiği kadar koşmak isti- yordu. Kadının biri bir mendile ça- ğanozlar doldurmuştu. Bu çağa- nozlardan biri mendilden çıkara yanındaki kadının arkasına tır- manmağa başladı. Bu kadın yü- zü sivilcelerle dolu, uzun burun- lu, hain bakışlı bir şeydi, Nataşa hayvanın tırmanmıya başladığını görmüştü. Hayvanın yavaş yavaş tırmanmasını takip ediyor, kadınım bâlâ farkına varr mamış olmasına şaşıyordu, Hayvan ağır ağır ilerledi yakaya gelince İ boynunu gıcıkladı. ihtiyar kadın buynu gıdıklandıkca | sinirleniyor umuzlarını Kaldırıyor, kaşlarını çatıyor, gözlerini şüpheli bakışla” rla döndürüyordu. OÇağanozun ısıracağı sırada elini buynuna gütürdü. Soğuk ve dikenli kabuğa s.| evvel o'saydı “dosandı. O vakit müthiş bacaklarının | — 5— VAKİL 25 Temmuz 1937 —— Veni olimpiyadların, Amerika da Los Anjelos şehrinde başla- mak üzere olduğu malümdur. gelen haberlere göre bu müsa- bakalar seyirci ve heycan mok- tai nazarından evveliki senelerde olduğu gibi pek parlak geçmiye- cektir. Bu noktayi mevzuu babs edenler bundan bir kaç sene bütün Amerika heyecanla alt üst olordu, diyor- lar. Fakat şimdi ve hakikat böyle deği'dir. Musakalar Ame- rikalıları pek az meşgul etmek- tedir. Bunun birisi bir taraftan olim- i Kümes hayvanları Yetiştirme Cemiyetinde , Arı ve kümes hayvanları ye- tiştirme cemiyeti Istanbul mer- kezi idare heyeti intihabati dün yapılmıştır. Erenköy tavuk bahçesi ve ta- vuk mecmuası sahibi Ratip Ta- bir tavuk besleyicilerden ve mira- lay mütekaidi Servet ve tayyare piyango müdür muavini Hâmit Beyler yeni idare heyetine se- çilmişlerdir. Verilen malümala göre cemi- yelin İstanbul merkezi üç sene evvel kurulmuş ve o zaman mü- essislerden - M. Nurettin B. reis seçilmişti... Heyeti o umumiyenin geren seneki idare heyeti inti- habı ise müess s'erce şayanı ka- bul görülmemişti. Cemiyet ni- zamn#mesi idare heyetlerini an cak müessesler seçer şeklinde tefsir edilerek müessisler de bir şube idere heyeti seçmişler, bu- nun Üjerine her iki taraf umumi merkeze müracaat etmişler fakat bir sene zarfında bir ecvap ala- mamışlardır. Bu sene müesislerden kimse mevcut olmadığından bu ikilik ortadan kalkmış ve Nurettin bey umumi heyeti içtimaa çağırmıştır. Bu içtmada seçilen idare heyeti nece Nurettin bey itiraz etmiştir. Senelik kongre mahiyetinde olan bu içtimada besabat hakkında raporuu verilmemiş olduğundan bir hayli münakaşalar olmuştur. Yeni idare heyetinden vaziyete hakim olmasını ve bayırı işler örmesini temenni edilmek İr sü rette bağırdı. Nataşa kendini tutamıyarak güldü. Yo'culardan biri çağanu:u tuttu. Hayvan, -ar- kaaşlarının yanına iade edildi. Bu ssyahatta her şey eğlence'i ve barikulade idi. Bir lâhza gözlerinin önüne Vi- yana ve Türk bududu geldi, Bu hatıra çabucak silindi, Nyan- seven doktoru da batırasile s2- lâmladı. Şimdi memnundu. Onları uzun müddet düşünemezdi, Adam sende.. Hepsini yakın- da görecekti. Nyanya, süt kızı- Dın Högo Ştravs'tan aldığı pa- ranın bir kısmına konmuştu. O para ile istediği gibi yaşıyordu. Ölekilere gelince beiki bepsi de Nataşa'yı unulmuş'ardı. Vapur Heyheliadaya yanaştı, Küçük adanın tepxs ndeki ma- nasfira kadar giden yol dik ve İ yokuşlu idi, Büyük bir çam or- İ du, piyat oyunlarının reisicümhur in- ya'yı, Şörtik'i, Roz Nuar'ı, onu | zevki kalmadı Los Anjelos Olimpiyadının sönük geçeceği anlaşılmaktadır | tihabı zamanına tesadüf elmiş | olmasıdır. Cümhuriyet fırkası ta- raftarlarile demokrat fırkası ta- raftarları kendi namzetlerini ka- zandırmak için büyük propagan- da faaliyeti sarfediyorlar. Adeta bir fırka diğer fırkayı mahvet- mek için çalışıyor. Tabii bu ka- dar şiddetli bir mücâdele içinde olimpiyat oyunları çok kimseyi alâkadar etmiyor. Bununla berabeAmerikalıların Los Anjelosdaki olimpiyat oyun- larına karşı lâkayıt kalmasında diğer bir sebep daba vardır. Bu sebep de bütün memleketi istilâ eden iktisadi ve mali bubrandır. i Los Anjelos Amerikanın garp mıntakasında olduğundan Nev- york, Büston, Şikago, Filâdelfiya gibi Garptaki büyük şehirlerden buraya gitmek için hiç olmazsa (200 dolar) Dört yüz Türk lirası- İ yol parası sarfetmek icap ediyor. | Bugünkü vaziyette ise bu parayı birçok Amerikalılar göze alamı- yor. Denilebilir ki; iktısadi buhra- nın tesiri ile Amerikalıların spo- ra karşı olan ahvali ruhiyesi bi- le tebeddül etmek üzeredir. Bu da şayan dikkat noktalardan biridir. Umumiyetle artık Ame- göslermiyorlar. Bundan beş.'altı" sene evvel futbol ve atletizm Amerika gençliğini çıldırtacak derecede heyecana sevkederdi. Yaşlılar ise tenis ve golf oyun- larına şiddetli inbimak ederdi. Bugün spor Amerikalılar için bir ihtiras olmaktan çıkmıştır. Ev- velce spor meraklısı olan Ame- rika gençleri şimdi kütüphane- lere devam etmektedir. Amerika gençlerine bu tahavvülün sebebi sorulunca bunlar hadiseyi şu su- retle izah ediyorlar: — Biz meklepten çıktıklan sonra hayatımızı nasıl kazanabileceğimizi düşünüyoruz. Dünya büyük müşküldt içinde!,, Cevabını veriyorlar, Görülüyorki iktisadi ve malt sebepler yavaş yavaş milletlerin ahvali rubiyelerini bile değişti- riyor. manından geçiyordu. Üç arkadaş adam akıllı acık- mışlardı Sofya paketleri hafifletmeyi teklif etti, bir gölgeliğe oturdu- lar. S'yah zeytin, salam, meyva yediler. Sonra M-nastira doğrü tırmanmıya başladılar, Nihayet yüzleri kızarmış, tere batmış bir halde nefes nefis tepeye var- dılar. Hava, güneş banyosu, çam kokusu onları adeta mestetmişti, Vardıkları yer papassız bir manas'ır enkazı idi. Bu enkaz arasında münzevi bir rahip otu- rüyor, yari yıkık mihrapta muay- yen zamanlarda kendi kendisine ibadet ediyordu. Bina büyük değildi. yüksek ve kalın duvarlarının te- pelarinde demir parmaklıklı maz- gallar görülüyordu, üzeri yosun tutmuş pembe kirem terle örtülü idi. kurası bir mabetlen ziyade bir istihkâm ankazını andırıyor» Çatlamış (öltmediz. i rikahlar spora karşı eski alâkayı « YATTA Şe TN