v Küçük ilânlarımızdan istifade ediniz “Vâkıt,, ın küçük Ilânları görü nür ve çok okunur Yârınkı sayımızda m mm mmm Yangından “ Alınacak ders Nişantaşı civarında Muradiye ma-; hallesinde çıkan yangın birkaç saat| İçinde yüze yakın o ev ve dükkânı kül Ye könrür haline getirdi. Yangının se bebi elektrik ne demek olduğunu bil- Mmiyen bir hizmetçinin eline (elektrik Üüsünü vermek ve onu evde yalnız bi- Takmak gibi bir kaytsızlıktan mı ileri gelmiştir? Yoksa bu işin içinde şu ve- ya bu şekilde bir kast eseri mi vardır? Bu cihetler yangının (ilk zuhüruna Bebep olmak itibarile şüphesiz ehem- miti haizdir. Fakat dünkü elim hadi- #ede asıl mühim olan şey ateşin ilk zahüruna ait sebepten ziyade her tai raftan en mükemmel itfaiye (o teşkilâ- tı yetiştikten sonra da yangının saati lerce söndürülememesidir. Ferdi kusurlar, ailevi ihmaller, İç- timai noksanlar her vakit her yerde olabilir. Bu kusurlar, bu ihmaller, bu noksanlar yüzünden bir evde bir yangın çıkabilir. Bu ihtimalin önüne geçmek çok zaman mümkün değildir. Binaenaleyh bir şehir halkı için asıl ehenrmiyet verilecek cihet her me su retle bir tarafta çıkan yangınm en az Yârar ile bastırılmasıdır. Bir ( sehir belediyesinin ve şehir itfaiyesinin va- zifesi de budur. ! Manlefes dün Beyoğlu, o Üsküdar, Bakırköy (ve deniz itfaiyeleri yan- Zın yerine biraz O teehhlirle de olsa yetiştikleri halde ateşin önüne geçile-' memiştir, - Bunun sebebi itfaiye kuv- vetlerinin felâket mıntakasındaki ter-| kos musluklarında o su bulamamaları olarak gösteriliyor. "Terkos şirketi müdürü M. Kastel- xodiln . matbaamıza telefon oetmiş- tir. bu susuzluk iddiasının doğru ol- madiğını söylemiştir. Terkos şirketi şimdiye kadar hiç bir kusurunu itiraf tumasatyiğe Onun işin M, Kastolna. nun susuzluk mn a dn de. mes'uliyetten kurtulmak gâyretine hamlolunabilir. Yalnız bütün mes'uliyeti, öyle zan- ediyoruz ki, terkos şirketine hamlet mek de doğru değildir. Çünkü yangın; yerinde su bulamamak bugün ilk defa! vaki olmuyor. Denilebilir ki yangın- larm yüzde yirmisinde sü bulunsa bile Yüzde sekseninde bulunamıyor. Nite kim evelki günkü yangında da böyle olmuştur. Yangın hakkında verilen malümat- tan öğreniyoruz ki eğer ilfaiye heyet- leri yetiştiği zaman su bulunsaydı a- teşin önüne süratle geçilebilecekti, fa- kat yine bu malümattan şunu da anlı Yoruz ki itfaiye heyeti yetiştiği vakit terkos musluklarında su olmadığı ve “ civarda başka su depoları da bulu- Bamıyacağı anlaşrim anlaşılmaz der- hal tahrip bombaları kullanılmış olsay dr da yine ateş tevessü etmeksizin sön- dürülebilecekti. Ateş dört saatten fazla sürmüş, bu müddet zarfında itfaiye heyeti müte- Madiyen şurada, burada su aramak- la vakit geçirmiş, hatta Beşiktaş ta- rafından denize kadar hortum uzatıl- Miş, bununla beraber İstenildiği dere- (Alt tarafı 2 inci sayıfamızda) Mehmet Asım Kıymetli bir hatıra Gazi Hz. mitiral- yöz başında — Sinci sayılada — rede birleştirilecek) — 3 üncü sayıfada— İ ——— e — Zinci sayıfada — 14 üncü Yıl «Sayı: 4876 Idare yeri: İstanbul, Ankara ca. Vakıt Yurdu CUMA 7 Ağustos (8 inci ay) 1931 m mm m e m m — — —. humun hatırası için,, —— Telefon: (İdare) 24370 — (Yazı işleri) 24971 Sayısı 5 Kuruş Spor sayıfası Dünkü hazin (Vakıtlın tefrikası merasim ai —— ———- - 0.4 Tava oaımla Geknediiği “-" | yaziyet, yanının yuku sir fında ciddi bir tahkikat yapıl- ması lüzumunu ispat ediyor Evelki gün Nişantaşında Muradiye, mahallesinde fabrikatör Haşim beyin evinden çıkan yangınin zuhuru tarzı henüz lâyikile tevazzuh (etmemiştir. Hatta bu vuzuhsuzluk - işin içinde bir ui kast bulunması ihtimalini bile şüp heli göstermektedir. Yeni memişti Onun bütün yaptığı fur baş haham . Jo'azarin İyere birakmış ve ko, gitmiş. Bu Elcazarı baş hahamlığa sırada ya elektrik-ütüsünün faykalâ-Jibaretti. de kızarak yanındaki eşyayı ve döşe“ linin bir kontak yapmış olmasından dolayı yangın zuhur etmiş na imkân yoktu. Onlara göre kı İki hafta evvel Bulgaristanda bir kaza neticesinde düşen tay- yarenin kıymetli pilotu İhya be- in cenaze merasimi dün saat on beis Fatih parkında tayyare şehitleri abidesinde ypılmıştır. Merasimde tayyare zabitleri- miz Yeşilköy tayyare mektebi müdürü Faik bey, tayyare ce- miyeti reisi Hasan Fehmi bey, Sidna tayyare şitketi müdürü M. Düpontil ve daha bir çok #evat ile birlikte makinist mek- tebinden 50 talebe hazır bulun- muşlardır. Yeşil köy makinist mektebi müdürü Osman bey bir hitabe söylemiş Avni bey kısaca ihya deyin tercümei halini anlatınış ve aziz şehidin ruhunu taziz için toplananlara teşekkür ederek sur zünü bitirmiştir. Bundan sonra üzeri bayraklar süslü ki el, zeri ; mabile kadar aöürülmiş Fark camisinde. namaz; - kılındıktan sonra Edirnekapı “dışındaki şe- hitler mezarlığına. defnedilmiştir kıymetli tayyarecinin mezarma tayyare cemiyeti, Türk tayyare zabitleri şebrimizde Oo bulunan Amerikalı tayyareciler Sidna tay» yare şirketi ile Sidna girkatemii çalışan. pılotlar namına beş tane çelenk konulmuştur. Amerikalı rayame gön- derdikleri | çelenkte şu cümleler yazılı idi. “Kahraman Türk tayyarecisi meslektaşımız ihya bey mer- ru olduğu tahkike muhtaçtm. Filha bu hareketine mukabil, asama getirdikleri Mame âşim beyin yangma sebep olduğun- dan bahsedilen hizmetçisi ele geşmef”“ mlağin gelişini, miş bulunuyordu, Tabij hiç bir kimse Ni tarafından istievabı da | yapılmamış yangın çıktığı sırada hiç kimse yok idi se hakikati anlamak ancak bu hizmet çinin ele geçmesi va isticvap edilmesi ile mümkün olacak demekti. Bunun: la berâber yangının elektrik o ütüsün-! den çıktığı rivayeti hizmetçinin — ele 'xeçmesinden ve İsticvap olunmasından! evel intişar etti, O halde bu rivayeti çıkaran kimdir? Yoksa yangın işinin) içinde bir kast eseri var da'ba rivayet İo kasti örtmek İçin ortaya (atılm bir propaganda midır? Eğer bu işte bir rsa mes'ulü) lin olabilir? Hazin Terin eyi dok bin liraya, içindeki eşya da üç bin li. raya sigorta edilmiş Vakıa bul knvvetlerinder. at kalfası gelerek yanyana olan İki €- vine talip olduğunu, fakat bu ev) satmıyacağını cevap olarak söylediği Mİ, bunun üzerine bu adamın: — Hanım, evlerini satmağa (o bak. meri böyle bırakmazlar, Yak: Eyi Dediğini bir gazeteciye İfade etmesi şayanı dikkattir. Bu vaziyet yangını M. Troçki pi Tüzumunu ispat etmektedir. katı şu şekilde naklediyor: a a Kazandığım muvaffakıyette bana ait hiss, if bir Gö: Tik olmamdan mütevellittir , Eş e mize gelmiye muvaffak olan tayyarecilerin seyahatleri ve al- dıklari neticeler Avrupa matbua- tında muhtelif akisler uyandır mıştır. Bu arada şu dikkate de- ğer fıkrayı yazıyoruz; “Evet gayet sade değil mi... Bir uçuşta 8100 kilometre. Hal- buki bunu barikulâde addetmi- yelim tayyarecilikte imkânın bu- dudu meçhuldür. Asıl şayanı dik- kat olan, paradoksal görünen şey terakkinin tersine bir yol tuttu- ğudur. Kost iki sene kadar ev- vel 650 beygirlik bir yarış maki- nesile 7900 kilometre yol ala- bileişti. iki Amerikalı 5 sene evvelki tipte ve 300 beygirlik bir kara yl Xİ İste Selim Sırrı B. — Biz Hanımları güztlleştirmek icin zayıf- latıyoruz. Siz ne yapmak istiyorsunuz ? Şişman — Efendim, ben tayyareci olacağım da onuu için zayıflamak istiyorum. hükümdar Arçilaus halkın|kümdarı meh- Hükümete karşı kıyam eden yahu-| diyordu. meyi yakmasından, yahut elektrik te-İğilerin bu tedbirden memnun olmaları) kinci kurtarıcılardan biri de nuru tem vazi|sil edecek ve Harun hanedanından ge doğ- vet değişmemişti.. Asiler, hükümetin!lecekti, Hakkı temsil eden Mesih ise, kendilerine| Davut neslinden olmak icap ederdi, kika gazete muhbirlerinin bu rivayetilbir baş haham seçmek mecbüriyetinde kalmışlar ve Zekeriyânın oğlu Yahyayı| büsbütün ihmal etmiş değildi. Fakat idi. Eğer denildiği gibi evin içindelnun İsrall oğullarını kurtaracak hü! Troçki ispanyaya gidecek Keridisine vize verilmesi vadedilmiş Troçki, (İstalin )in bir takım hataları yüzünden geri dön- düğünü, bu dönüşün muvakkat istifadeyi tazammun etmekle beraber kapitalizme ric'at teşkil etmediğini söylüyor bir haber geçmiş Traçki Modada ikamet ediyor. Bü-lettiğim fikirler hilâfında yükadadaki evi yandıktan sonra burâ-|atfedilmiş. —Amerikah tayyareci Brüdmanın nutkundan—|ya nakletti. Ev sekiz odalı bir bine» Son hava hârikası Bir Fransız gazetesi, Istanbulda bizimle kim bilir ne kadar alay ettiler, diyor Bu gazeteye göre Amerikalıların bu muvaffakıyeti, son sistem tayyarelerden mürekkep Fransız filosunu Avrupada gülünç bir mevkide bırakmıştır Nevyorktan bir uçuşta şehri- Nükledem: Müthiş bir ihtilâl Kudüste askerler mabede girmiş, fakat halk askerleri sopalar ve taşlarla karşılamıştı ! takdis edeceğine kani bu Yahudiler, - halâskâ- rı bir değil, fakat çift sayarlardı. kardeşi) Nitekim ilk halâskâr olan Musa - ile getirmekten! birlikte, Harun da gelmişti, oBunla- rın biri nuru, biri de hakkı temsil e Yahudilerin bekledikleri # Arçilaus, hulkı teskin etmek işini bu sırada Obir taraftan yerli halk, ihtölâleileri bu baş haha-| diğer taraftan âkm akm hacilar ma- büyük bir kıymet veriyor ve o-İbede girmişler ve onun idaresini tanr (Lütfen sayfayı çeviriniz) bir zaman için Burjuva dir ve ihmal olunan bir baliçenin için. değir, Troçki, bir odasmın penceresinden her gün Marmaraya bakıyor ve kapı talist dünyanın dört köşesine milyon. larca ton rus eşyası götüren rus gö milerini seyrediyor. Troçkinin mesai odası, kitaplari dolu. Kendisi bu kitapları Avrupa ve Amerikadan henüz toplamış bulunu- yor. Çünkü büyükada yangınında ki- tapları da yanmıştır. Troçki yakası açık beyaz gömlekle beyaz pantalon giyiyordu. Sırtında mavi bir ceket vardı. Marmarada sa- atlerce balık tutmakla meşgul olduğu için yüzü iyiden iyiye yanmıştı. Saç- ları ve sivri sakalı adamakillı beyazdı. Fransızca konuştuk. Mülâkata baş lamadan evel şu şartı koştu. Sözleri Asosyeted Presin İstanbul muhabi-İaynen dercedilecekti. Kabul ettim. O vukuu etrafında ciddi bir tahkikat ya-İri Modada mukim olan Troçki yoldaşda söze başladı: ile mülâkat etmiştir. Muhabir mülâ- “Geçen hafta dünya gazetelerinde ve bana müdafaa bir şeyler (Alt tarafı 4 üncü sayfada) tayyaresi ile 200 kilometre fazla yol aldılar. Bizim yeni sistem siyasetimiz “milyonlârca sarfet- memizi mucip oluyor, Bu mas- rafın faydası nerede kaldı? Tre Düpyon tayyaresi gibi bazı kıymetli tayyarelerimiz uçu- yor. Maamafih onlarda “Köhne,, Amerika mallarından fazla ne yapıyorlar? Piardo, Boardman nin müvasalatı ile Fransız” Asler filosunun seyahati ayni zamana isabet etli. Istanbulda kimbilir nekadar alay etmişlerdir. En son siste numunelerden ibaret ol- duğu halde bir tanesi daba vasati Avrupada sakatlanan şu propa- ganda filosunun bu seyahatten sonra gülünç mevkide kalması tabii değil mi?