— 4 — YAKIT 24 Hasiran 1951 Lİ ——IŞARETLE Sui istimalle mücadele Rejimin iki düşmanı vardır: 1 — Rejimin dışında kalan, Cephe alan, hatta ona bitaraf kalan, bizden olmıyanın bitaraflığı da şüphe ve kor ku ile karşılanmalıdır. 2 — Rejimi bir alışveriş vazifesi yapan, rejimi bir kâşanenin mermer merdiveni, yahut ayaklarının altına bir halı gibi seren adamen tehlike- Ji düşmandır. Cephesini bilmezsiniz. İçinizde ya. şar, ve gözünüzü kırptınız mı bizden kirpiklerinizde biraz zaillik hissetti mi derhal elleri kelepçelenir ve gırt- lağınızı sarar. En küçük iktidar sandalyesinih a yağı bir darphanedir. Mütemadiyen iktidarı papelleştirir. Rejimi satarak geçinen adam çok defâ sinsi ve her zaman uysaklır. Bu bir kanserdir. Hele bu adim memursa en küçük makama sahip olsa bile, bir kalp kanseridir. Rejimi kalbinden vuran bu alam- dır. İdealist rejimi yürütmek için kola muhtaçtır. Bu kolun hele yeni bir re jim başımda bulunanlar arsında sade- te idenlist olması lâzımdır. Yeni Türkiye doğarken mahalle bekçisinden başvekiline kadar arıya- cağımız en büyük vasıf: İdeale rehberliktir, Yeniyi halka tanıtmak, yeni reji mi halka ısımdırmak için en müessir silâh halkla temas eden tabakanın ideale olan kuvvetli rabıtasıdır, Memurun yeni Türkiyedeki vazi- fesi ancak cephedeki neferinkile ölçü- lebilir, Rejimi temsil eden, rejimin halk! arasında görünen yüzü memurdur. Rejim yürümek için iyi vatandaş, İdenl ve vazifesine kalbini. bağlamış memur İster. Aksi berbat bir şeydir. Çünkü re jim hiyanet eden memur, çok defa bu hiyaneti bir dilim ekmek, veya bir a partıman İğine sığdırabilir. İkisi de ay nidir. Şu halde iki düşmanı bir an İçin unutmamak lâzımdır. Rejimi kurmak istiyenler dışarıya karşı nasıl tarassut kulesinde düşman gözliyen nöbetçi gibi dikkatli olmak mecburiyetinde iseler, ideali papelleş tirenlere karşı da ayni şekilde silâh" . lanmağa mecburdurlar, Bütün ideal fırkaları mütemadiyen | azasının ideal kuvvetini canlandırır ve onlarınıyumuşayıp. eriyip ideale hiyanetlerine mâni olur, Fırka grubuna sulistimal meselele Tİ için verilen takrirleri bir dedi kodu havası ile değil, rejimi benimsiyenle- rin bir teyakkuzu ile takdir etmelidir. SADRİ ETEM S.C.F. İzmirde neler yapılıyor muş? izmirde mefsuh Serbesl fırka- nın ihyası için bazı teşebbüsler yapı'dığım vazan gazete dün de şu malümatı vermektedir: Programın üzerinde yapıl- makta olan tetkikat bitmek üze- redir. Ağlebi ihtimal bir hafta- ya kadar son şeklini almış ola- caktır. Yapılan tetkikat bilhassa Serbest fırka programının akal- liyetlere ait olan kısmını istihdaf etmektedir. Bundan başka eski nizamna- menin beşinci maddesindeki (in- hisarlar mülgadır.) cümlesi (bil- umum inhisar'ar mülgadır) şek- liye ifrağ olunmaktadır. Fırkanın Jideri olmıyacaklır. Fırkaya kongrede seçilecek bir zat muvakkaten riyaset edecek- tir, Fırkanın merkezi için izmir daha münasip görülmüştür. Sabık serbest fırkanın programı tadil edilirken bir istikraz akti lüzumunda da ısrar olunmuştur. “Bundan başka büyük nafia işle- rinin ve demiryollarının ecnebi sermayesi ile yapılması lüzumu da bir esas halinde kabul edil- miştir. eriği ye PORN VE Oslov -Istanbul Altı Norveçli Tıp talebesi istanbula geldi Norveç te Oslov şehri Tıp fa- kültesinden altı talebe hususi otomobillerile şehrimize gelmiş- lerdir. 28 mayısta Oslovdan ha- reket eden Norveçli talebeler, Oslov ile Berlin arasındaki 1050 kilometrelik masafeyi gece gün- düz otomobilden inmiyerek ve sıra ile otomobil kullanmak su- retile 30 saatte almışlar, Berlin- de 4 gün kalarak hastaneleri ve Tıp fakültesini ziyaret ve tetkik etmişlerdir. Talebeler Berlinden hareket- lerinden sonra Breslâv ve Var- sovide birer gün kalmışlar ve Çekoslovakya, Büdapeşte, Bel- grat, Nis, Sofya, Edirneden ge- çerek buraya gelmişlerdir. Norveçli talebe burada bir bafta kalacak Tıp fakültesini, Cerrahpaşa ve Gülhane hasta- nelerini ziyaret ederek tetkikat- , ta bulunacaklar, camileri ve mü- | zeleri şehrin görülmeğe değer yerlerini gezeceklerdir. Talebe buradan vapurla Selâ- niğe gidecekler oradan Atinaya geçtikten sonra, Arnavutluk, A- vusturya, Hamburga uğrıyarak Osloya döneceklerdir. Dün gece Saime Hastalığından ıstırap çeken bir adam intihar etti Dün akşam saat (o 1925 te O Kına- hdan kalkan Maltepe vapurunda, İs tinbhula gelirken Caddebostanı hizala-| rında bir adamın kendisini denize attı Zını süvariye haber verilmiş, vapur süvarişi Mustafa kaptan, derhal vüpu- rü durdurarak sandal indirilmiş, mün- tehirin bulunması için azami bir dik. katle taharriyat icra ettirmiş, fakat sarfolunan bütün mesai ve taharriya- ta rağmen müntehiri bulup kurtarmak mümkün olamamıştır. Ve Müntehir, vapurd: tonunu bırakmış, bir de açık ozarf terketmiştir. Zarfta iki reçete kâğıdı, bir tek lira bir de mektup vardır. Mürtehir mektubunda aynen şöyle demektedir; “Mi tevellütlü müteksit bir yüzba- şıyım. “Ve okadar aptal değilim ki in- tihar suretile hayatıma hatime vere- yim. Fakat uzun müddettenberi çek- tiğim tahammülsüz entrekiyotin ve ©- nun neticesi dehşetli bir zafiyet beni perişan bir hale getirdi. Ayaklarım tütmaz, gözüm görmez oldu. oHas- talığım müzmin olduğu için geçmiye- ceğini anlıyorum... Sebebi intiharım, yegâne bu hastalıktır, başka bir se bep yoktur. « “Elyevm berayı tedavi dört aydan-i beri İstanbulda bulunuyorum. Konya tütün inhisarı sicil müdürüyüm. İsmim Vahap Kâzımdır. Kocaeli (omeb'usu Salâhattin B. kayın biraderim, hukuk! fakültesi reisi Tahir Bey bacanağım- dır. Edirne muallimlerinin seyahati Edirne omuallimlerinden bir grup temmuz ortalarında bir Bulgaristan seyahati tertip et- mişlerdir. Bu seyahat kısmen tenezzüh ve kısmen merleki mahiyettedir. 23 Temmuz Himayei etfal cemiyeti, bürri- yetin ilânna tesadüf eden 23 temmuz gününde rozet tevzi için bazırlıklara başlamıştır. Bulgar nafia nazırı Edirneyi ziyaret etti Bulgar hükümeli nafia nazırı Gospotin Danoliyof geçen cu- martesi günü otömobil ile Edir- neye gelerek Bulgar konsolosa- nesine misafir olmuştur. Gospodin Danoliyof Edirnede üç saat kalmış, vilâyet ve ku- mandanlık makamlarile şehrin şi İmiye değer mahallerini gez- kten sonra Bulgaristana dön- müştür. a şapkasını, bass) — | Memleket Haberleri | Bir facia Babası kızını oğluna öldürttü Kastamonu'an | bildirildiğine göre ( Karacaören ) (köyünde tüyler ürpertici bir cinayet olmuş, köyün muhtarı Hasan ağa 15 yaşındaki kızı Atiyenin bir deli- kanlı ile seviştiğini haber alınca Âilenin namusunu temizlemek için Atiyeyi erkek kardeşine öldürt- müştür. Delikanlı müddei umumiye verdiği ifade de cürmünü itiraf etmiş ve kız kardeşini babasının rizasile öldürdüğünü söylemiştir. Seydiköyünde iki maskeli şerir izmirde iki maskeli adam Seydiköyde Bekirin evine gire- rek kızı Fatmayı kaçırmışlardır. Adanada bir üfürükçü yakalandı Adanada Hoca ibrahim ismin- de bir üfürükçü yakalanmıştır. Yapılan tetkikte ibrahimin evine bir hayli safdil kadının devam ettiği anlaşılmıştır. Hocanın son marifeti bir ka- dım kocasından ayırmak için muska terhp etmesidir. Con Ahmet beye bir rakip çıktı Nazilli avukatlarından 70 yaş- larında Ethem B. isminde bir zat devridaim makinesi ihtira ettiği iddiasile iktisat vekâletine İ müracaat etmiştir. Akide şekerinin içinde balık iğnesi izmir Ziraat müfettişi NadirB. bir şekerciden akide şekeri almış ve şekeri ağzına atınca içinden balık tutmağa omabsus volta iğnesi çıkmıştır. Nadir B. bu iğneyi bir dok- tordan “eğer iğneyi yutmuş olsa idi ölecekti,, diye bir rapor ala- rak şekerci aleyhine dava aç- smiştır;“ “Allo Allo! tatil besini Müddelumumilik yapılan yan- | lışlıkların tashihini emretti Birkaç gün evvel, haftalık “Allo! Allol,, gazetesi aleyhine müddeiumumilikçe açık resim neşri davası açıldı ve müstantık- hik, davanın açılmasını mucip o- lan resmin çıktığı dört numaralı nushayı polise müzekkere yaza- rak toplattı. Bayiler, polisler ta- rafından mecmuanm bu nusha- ları toplanması Üzerine, bundan sonra çıkacak nüsbaların da $a- ttlmıyacağını zannetmişler, diğer nüshaları alp satmakta tereddüt | eimişlerdir. Halbuki, dava, yal- nız dördüncü nusba içindir ve yalnız © nüshanın dükkânlarda satılması mempudur. Diğer nüs- halar için dava yoktur. Diğer taraftan, zabıtaca müsaderesine karar verilen mecmua nüshaları toplanırken, bunu satan dükkân- cılar kanunen kefalet ve ika- metgâha raptedilmek üzre ka- rakola götürülmeleri lâzım gel- mediği, yalnız dava açılan nus- haların alınmasile iktifa edilmesi, müddeiumumilikçe alâkadarlara bildirilmiştir. Mecmua sahiplerinin, bayilerin müteakip nöshaları satmakta te- reddüdü yüzünden zarara uğra- mamaları için yapılması icabeden muamelenin möddeiumumilik ma- kamınca bu suretle tasribi, çok yerinde bir harekettir, mazi Terkosun boruları gene bozulmuş! Üç gündenberi istanbul cihe- tinin bazı semtlerinde terkos muslukları yine kurumuştur. Dün belediye şirkete suyun akmamasınm sebebini sormuş, boruların bazı yerleri tamir edil- diği için su verilemediği cevabı alınmıştır. Kemik hikâyesi! Mezardan kemik çalınarak satıldığı haberi doğru değildir Mezarlardan ölü kemiklerinin çıkarılarak gizlice harice gönde- rildiği hakkındaki yazılar üzerine belediye sıhhat işleri müdürü Neş'et Osman B. ve alâkadar müfettişler dün kemik toplama erlerini teftiş etmişlerdir. Top- na yerlerindeki kemikler göz- den geçirilmiş, dikkatlice mua- yene edilmiş, hiç bir yerde bay- van kemiğinden başkasına tesa- düf edilmemiştir. Bundan maada aynca kemik toplayıcıların da malümatı alınmış, bunlar hiç bir zaman mezarlardan kemik çıkar- madıklarını sokakta, mezbahada okkalarla kemik varken saatlerce mezar kazsrak kemik çıkarmanın zahmetine değmiyeceğini söyle- mişlerdir. Bundan başka zabıta da tahkikat yapmış, hiç bir me- zardan kemik o çıkarılınadığını tespit etm'stir. Şarkın incisi Italyalı seyyahlar Istanbulu çok beyendiler Evvelki gün şehrimize gelen italyan seyyahları dünde şehri kezmişler ve gece yarısı italya vapurile Pireye haraket etmiş- lerdir. Seyyahlar öğle yemeğini italya sefiri Baron Aloizi cenaplarile birlikte vapurda (O yemişlerdir. Bundan sonra hususi bir motörle Buğazda bir gezinti yapmışlardır. Akşam üstü Tarabyadakı Tokat- lıyan otelinde italyan sefareti tarafından verilen çay ziyafetinde hazır bulunmuşlardır. Seyahati tertip eden “Lega Navale,, denizcilik şirketinin ve buraya gelen kafilenin reisi bu- lunan amiral Gustavo Örsini dün kendisile görüşen bir mu- barririmi; iştir ki; 2 Des ELA Eb len va. tandaşlarıdi”"buradagörek 'resmi ve gerek hususi makamlardan ve italya sefiri cenapları tarafın- dan kendilerine gösterilen hüsnü bkaulden çok mütehaâsis olmuş- lar ve bu teşekküzlerinin bildiril- mesini bana söylemişlerdir. Güzel şehrinizi burada kaldı- ğımız kısa zaman içinde ' kabil olduğu kadar gezdik. Gördüğü- müz güzellikler tabii menazir itibarile dünyaca tanınmış bir memleketin, italyanın evlâtları olan bizleri bile çok hayrette bıraktı. istanbulu şimdiye kadar gör- | meyenlerimiz buraya - geldikten sonra şehrinize şarkın incisi denilmesindeki isabeti derhal an- ladılar. Vatandaşlarıma güzel şehri- nizi ziyaret etmek fırsatını ver- mek için cemiyetimiz önümüzdeki sene Türkiyeye daha (büyük mikyasta bir seyahat tertip ede- cek, bu seferki seyâhate daha fazla kimse istirak edecektir. M. Venizelos Şarka teveccüh Bir Amerikali! gazeteciye beyanatta bulundu neşretmiştir. ettiğini kaydediyor. hedesi için demiştir ki: Şarl H. Şerril isimli Amerikalı bir Imuharrir (Revlew of Reviews) isimli imecmuada, (Venizelos şarka teveccüh ediyor) serlevhası altımda bir makale Muharrir, M. Venizelosun Türk » Yunan müahedesi hakkında hararetle ve samimiyetle bahsettiğini, Balkan fe derasyonu fikrinin inkişafına — intiza- ren hükümetler arasmda muahedeler aktederek Şark sulhüne büyük yardım M. Venizelos Türk - Yunan mua- — Bu muahedenin yakın şarkta sul hün idamesi hususunda büyük ehemmi yeti vardır. Avrupa ve Asyanın iki u- cunda birleşen iki hükümetin vaziye- ti, şarki Akdenizin anahatlarını teşkil | Fırka grupunuf dünkü içtima! (Üst tarafı 1 inci suyulada killeri Beyler tarafından emi rilmiştir. Adliye vekili eyi sene zarfında adliye (mü * haklarında takibat yapılmış ol" gi İmurlardan yedisi müstantik, VS delumumi, hâkim ve aza olmak ap ancak on kişinin mahküm o bu hususta icap eden (esasi rin ittihaz kılınmış olduğun # ye cümhuriyeti âliyesinin 2 ehli min ve kavanini tedvire kâfi 7 ve liyakatte oldukları etrafi hatı kâfiyede bulunmuştur. p Bilâhara Dahiliye vekili Şükrü ya Bey dhi münhasıran KÜ ire inzibat memurlarmda gör eg olduğu dermeyan edilen sul İ ii mesaili etrafında İttihaz ali birleri ve tatbik edilen kanuni yi İtâdat ederek cümhuriyet di devirden daha temiz olduğunu murlarımızın muvaffakıyetle işlerini idare ve asayişi (o mi müktedir olmakta bulundukl takım madde ve delâile istinadef yan etmiştir. Müteakiben Maliye vekili mi lik Bey, Maliye heyeti tefti # çok temiz ve faal bir heyet olm barile muvaffakıyetli teftişler yal ta olduğunu ve geçen sene m ar bike (konulan maliye memu idareten azilleri hakkındaki çok müfit nticeler vermekte Zunu ve tahakkuk memurların ni kanunlara tevfikan ıslah ve tahtı temine alınaca$” yan etmiştir. f Bütün bu izahlar takrir sahi tarafından kâfi görülmüştür. Üçüncü takrire Tayyare © reisi Fuat Bey tarafından cevs? / rilmiştir. Fuat Bey bu cemi; ) sıl bir milli heyecan ve vatani , teşekkül ve inkişafa başladığım”. yar olunan fedakârlık ve m€ #4 | milli mevcudiyette şerefli bir 0 se haline geldiğini ve vaz ve İ dilmekte olan iane ve resimlef vakit halkın gösterdiği ve gi teniyeden doğduğunu izahtan şurada burada vukua gelen bazi# ; luklar ve sui istimallerin şidd kim ve mahkemeye tevdi bulunduğunu, müessese müfettişleri vasıtasile her kipten geri durulmadığını istinat ederek (uzun uzadıya mıştır. Bu izahate mukabil takrir Şevket Bey (Gümüşane), mües” nin bünyei asliyesinde değil, m“ y hallerde mevzii olarak vukua hadiselerin matbuatta ve halk da mübaliğalı bir surette edil mevzuu yapılmasına meydan yecek surette tedbir alınmasın! teylediğini bildirmiştir. Neticede müzakereye mevzu «-S meseleye dair Tayyare cemiY Fuat Beyin verdiği izahatın ta! olduğu , cemiyetin İdaresini kıyetle tedvir, sui istimali memurların pençei kanuna miş o ve edilmekte oldukları daki izahatın kanaatbahş oldi reye konulmasına dair Edirne su Mazhar Müfit Bey tarafınd” len takrir reye vazolunarak © kan kabul edilmiş ve içtimaa W İverilmiştir. eder, iki hökümet bu sahada "e dameye karar verdik.,, , ği Muharrir bu beyânalı tasi? yor ve fransız mandası altındö Suriye, İngiliz mandasi slime ğ Filistin ile Mısırın kimseye hi decek vaziyette olmadıklarını © yor, ve harp an'anesi en kure Balkanlarda bu muahedenin gi! yetini tetkik ettikten sonra Kemal tarafmdan idare ediler yg ye ile, Venizelosun idaresindeki p nistanın harp istemedikleri ill yüksek siyasi mefhum teşkil eli” ni ilâye ediyor. p # AA a Muharrir Balkan federasyo”” kındaki fikirlerini söylerken $“ lerle geniş bir görüşü olduğunü ” maktadır: * — Seri bir Netice bekl 2 Geçen sene ümit veren bir #4 başlandı. Fakat Balkan devletleri 4 komşuları yarını düşünmüyorla” takbel nesilleri düşünüyorlaf. ©