Ne —i —VAK(T 5 Haziran 1931 ——— Yeni meb'usları- mız dün seçildi | Üstarafı 1 inci sayıfamızda | Dedi, Tevfik Bey “attım!, ce- vabını verdi, fakat Muhittin B. inanmadı, tekrar etti; — Tevfik B., at reyinil — Attım, Beyfendi.. Vali tereddütle etrafına ba- kındı, “Şuhut var!,, dediler. Muhiddin B. bn sırada Necmed- din Sahir beyin, arkasında dur- makta olduğunu gördü: — Necmeddin Sahir B., at reyini! — Attım! Vali B. sandığa yaklaştı, re- yini uzattı, sandık memuru teftiş heyeti azasından Kâmil B. rey puslasını aldı, atar gibi yaparak elinde sakladı. Vali B. dönerken Necmeddin Sahir B. arkasından yaklaşarak reyini sandığa attı, Muhiddin beye oyun etmiş ol manın zevkile gülmeğe başladı, fakat aldatayım derken aldan- muştı: Kâmil B. elinde sakladığı Muhiddin beye ait rey puslasını sandığa attı ve sandığın kapa- ğını gürültü ile kapadı! Rey atma bittikten sonra sa- lon boşaltıldı, Teftiş heyeti aza- İ ları içeride kalarak atılan rey- lerin tasnifine | bşladılar. Tasnif işi bir saat kadar devam etti. e saat 15 de, intihabat neti- cesi hakkında yapılan kuvvetli tahminlerin tamamen doğru ol- ğu, iki müstakil namzedin tek bir rey alamadıkları, fırka namzetle rinin seçildikleri anlaşıldı. intihabat hakkında teftiş he- yeti reisi vali Muhiddin B, dün şu beyanatta bulunmuşlur: — Bu seferki intihabata Istan- bulun 1335 müntehibi sanisinden 1298 i iştirak etmiş, 37 si imaze- retleri olduğu için iştirak edeme- mişlerdir. Bütün reyler Halk fır. kasının 4 namzedine verilmiştir. Bu namzetlerden Sadettin Rıza ve Ziyaettin B. ler 1298, Mi- tat B.1266 ve Alâeddin CemilB. 894 rey almışlardır. Müstakil namzetlerden hiç biri rey ala- mamıştır. ,, Meb'uslarımızın kısaca tercümei halleri Ziyaeltin bey: İstanbul ce- miyeti belediye azalığında bu- Tunmuş, Fırkanm Beyoğlu ka- | zası riyasetini ifa etmiş, bilâha- o re geçen devrede meb'us ol- muştu. Sadettin Rıza Bey: Zahire tüccarıdır. Fırkanın Ada kazası reisidir. Ve son devrede şehir meclisine aza olmuştur. Son bü- yük kongreye Istanbul murahha- sı olarak iştirak etmiştir. Alâettin Cemil Bey: İstan- bul ue Paris Hukuk fakültelesin- den mezundur. Istanbul şehre- maneti İktisat müdür muavinli- ğinde ve Istanbul ticaret odası şube müdürlüğünde bulunmuş- tur. Son zamanlarda teşekkül eden kooperatif cemiyeti kâtip- liğlne intihap olunmuştur. Iktı- sadi bahisler hakkında (o muh- telif tetkikat ve neşriyatı vardır. Mitat Bey: Iktsat vekâleti müfettişlerindendir. Münhal meb'usluklar Ankara, 5 (A.A.)— Cümhu- riyet Halk Fırkası kâtibi umu- miliğinden tebliğ edilmiştir: Bolu, Bordur, Manisa, Sam- | sun, İstanbul, Tekirdağı vilâyet- | lerindeki münhal meb'usluklara Cümhuriyet Halk Fırkası nam- zetleri meb'us intihap olunmuş- Yeşil ay bayramı münasebetile Ne zaman içki hakkında söz söyle- mek istesem bin türlü ( feci sahneler nazarımda tecessüm eder, (o Bunların hangisini size tasvir edeyim, Bütün günün yorucu, bunaltıcı me- saisile eline avcuna geçen bir ikj li yı meyhanede bırakan işçiler. Evlerin. de ekmek katık bekliyen © çocuklar.. Gece geç vakit sallanarak gelen akşam cı babalardan haksız, yere silleye tah. kire maruz kalan genç analar, Sizlere tavsiye edilecek şey sabır ve tevekküldür. Fakat vazife şudur; Siz içkinin bütün acıları içinde yaşadı- Zınız için yavrularımızın taze dimağ- larını rakının fenalıklarile * 'doldura. caksınız. Yarınki nesli kazanmak için. Tıpkı. Tıpkı büyük hemşireleriniz yeni dünya kadınlarının o yaptıkları gibi, Onlar tam yetmiş sene evel bu tohumu ektiler, Bugün meyvelerini top lıyorlar.. Ve rahat ve mes'utturlar, MİO İçki deliliğile bimarhane kovuşla- rma düşen perişan sarhoş. Gece. Ge- miş, sessiz koğuşun bir köşesinde Inli- yor gibisin. Zaman zaman etrafını saran vahşi hayvan o hayallerinde ür- kerek haykırıyorsun!!. Hezeyan mur- taiş içindesin!. Söyle, 4lemi aplar ne rede?!, Vatanın, milletin senden hizmet bek lediği “bu yaşlarda sen böyle hastane koğuşlarında malül ve meflüç bir hal de mi sürükleneceksin., Sana ve seni yetiştirenlere değil mi? yazık ... Köşe başı meyhanelerini dolduran, bütün bir günün bir haftanın kazancı- nı zehirli kadehler içinde eriten ame- Je; esnaf, işşiler!!. Rakının tesirile du manlanan kafaların parlattığı kümü- lar. Bir hiç yüzünden © kanlar içinde yere yuvarlanan genç yaralılar, Hapi- sanenin loş, ratip (otavanlarına dalıp dalıp bakan vakit vakit büyük azabı vicdani teheyyüçlerile kalın dıvarlara başlarını nedametle çarpan o bedbâht katiller, Hani âlemi ayıplar nerede?, Kesesini doldurduğunuz meyhan sizin adınızı soruyor mu? Sizi rakıya “teşvik oeden ahbaplar ne oldu? Sizi unutmıyan, sizi arıyan bak şu cümle kapısında sırasını bekliyen za- vallı ananızdan başka kimse kalmamış) tır. Bilirim bu zamanlar (yeşil Hilâl mefhumu kalplerinize iliklerinize ka- dar tesir etmiştir. Fakat © maalesef iş işten geçtikten sonra... A Yeşil Hilâl cemiyeti: Aile saadet mefhumile kabili telif olmıyan sarhoşluğun ortadan kalkması nı istiyor. Temiz, gürbüz, ağzı raki kokmr. yan bir nesil yetişmesini İstiyor, Meyhanelerden o fışkıran kanları; eci » azaları meb'uslar've pek çok da tarih at (ETM | Orta Anadoluda hafri Şikago Darülfünunu müderrisi An- karada bir konferans verdi Anadolu kadar medeniyet bekayası bol bir memleket yoktur Şikago darülfünunu şark enstitüsülki yerdedir. Birincisi 927 den başlıya, altı senedenberi orta Anadoluda Ali İtak hâlâ devam ettiğimiz Alişar hafri şar höyüklerinde ve Ankara tivarın:|yatıdır. Alişar etik Anadolunun merhe daki Gâvurkelesinde - tarihi hafriyat zini teşkil eder, Ve Boğazköyünün S0 yaptırıyor... Bu işle-meşgul olan ilmi| kilometre şarkındadır. Burada 35 met heyet vakit vakit mesailerinin yeni nelre irtifada bir höyük vardır. Bu hö- ticeleri hakkında gazetelere malümat yük dahilinde 26 metre derinliğe kadar verdiler, Bir taraftan da garp lisanlajindik, Bu yığın üst üste 2? medeniyet rında bu hafriyatın meydana çıkardığı|devrine ait tabakalardan mürekkeptir. kadim medeniyetler hakkında eserler|Ru devirlerin en yenisi milâttan 10) intişar etti ve tarihçiler, bilhassa Hi-'sene, en alttakisi 10 bin sene evveline ilit tarihimiz mütehassısları bu eserler aittir, jlüzerinde çalışmağa başladılar. Bu höyük küçük Asya O arkeolo) Bu hafriyat ve şimdiden alınan nel jik höyüklerinin en güzel ve en zengin ticeler kadim cihan tarihi noktai na-|bir nümunesidir. 26 metre derinliğinde zarmdan fevkalâde mühimdir. Mah*e-| bulduğumuz eserler taş devrine aittir. lif tarihi medeniyetlerin merkezi ol-İBu devirde beşeriyetin diğer aksamın- muş olan Alişar höyüklerinde * mi-lda maden meçhuldür. Halbuki bizim lâttan evvel Anadoluda gelmiş geçmiş bulduğumuz asar burada yaşıyan in- bütün medeniyetlerle tabaka (o tabaka'sanların bakırı bulduklarını gösteri. eserlerine tesadüf edildi. En eskisi mi/yor, Hatta bakırı kalayla karıştırarak lâttan on bin sene evvelsine ait olan bu'nispeten daha mukavim bir halitadan medeniyetler hakkında yepyeni ve çok!yaptıkları alât da buluyoruz. Bunun mebzul vesikalar bulundu. Bunlar Ara|üzerindeki tabakalar tarihi bir devre sma tarihçe şimdiye kadar hiç malâmiaittir, Kablelmilât (2300) sene evvel olmıyan kadim medeniyetlerin bakaya| Asyadan Kafkas tarikile Andoluya sı vardır. Devam etmekte olan hafriİbir kavim gelmiş ve Anadoluyu zap- yat belki bize tarihin bilinmiyen veya tetmiştir. Bu kavmin medeni seviyesi sebepleri müphem kalan büyük hare-İyüksek olduğundan getirdiği medeniye ketlerini, istilâ ve muhaceretlerini ten|ti yerli halka vermiştir. Asarını alt vire, muahhar medeniyetlerin sureti te-İtabakalarda bulduğumuz bu kavim Hi şekküllerini izaha yarıyacaklır. Ali- titlerdir. Bunlardan sonra (o milâttan şarda yüzlerce amele muazzam t0p-/1700 sene evvel Anadolu diğer bir isti. rak yığınlarını eliyor, dünyanın büyük lâya uğradı, bu Barbar istilâsı idi. Ba darülfünunlarında yüzlerce âlim ve)bililer ve diğer şark akvamı bu istilâ yüz binlerce talebe ve tarih meraklısı yüzünden varlıklarını kaybettiler, Yi- bunların bulacağı yazılı taşlara ve ca-İne Kafkâs tarikile gelen bu istiliya nak. kırıklarına intizar ediyor, Mısırlılar Heksos, Babililer Hekner is Hafriyat heyeti bu mesaiyi tesbit|tilâsı diyorlar, Bunun mahiyeti tama. eden bir film vücude getirmiştir. Heyelmen meçhul değildir, Müteakiben tin reisi profesör Fon der Östen de, bu)ier bir fatih millet Anadoluyu istilâ büyük hafriyat işinin altı senelik ne-letti, Bunların merkezi Roğu?köy ve tayici hakkında umumi bir fikir ver-İmemleketleri Mısıra kadar uzanıyor. mek üzere bir konferans tertip etldu, Bunların da kendilerine verdikleri miştir. Ankarada Gazi terbiye enstitülisim Hitittir; fakat evvelki Hititlerle sü salonunda bu konferansı dinledik/etnografik ve sair noktalardan hiç bir ve bu filmi seyrettik, Maarif vekili, talmlinasebetleri yoktur. dini ve derbiye, tilrk tarik demiğeti a.) ari ARDİ Seine Anadolu» garpten-bir-istilâya © maruz ikâldı, Bunlar Trakyalı, Lidya ve Paf- lagonyalı akvamdı. Daha sonra Medya lı İrani akvam tekmil Andoluyu “İsti- lâ ettiler. Nihayet garpten gelen yük İskender istilâsı Yunan kültürü, getirdi, Anadolu (daha sonra Roma - Bizans istilâsını (gördü; nihayet (oObüyük (Selçuki istilâsile Türklere intikal etti. Anadoludan gelip geçen bütün bu istilâlar esnasında ehemmiyeti haiz hir nokta vardır: Ru da Anadolunun ka dim yerli ahalisinin bü muhtelif kö ifürlerden pek az müteessir olmasıdır. Yerli Anadolu halkının bütün yabancı istilâlara rağmen değişmemiş bir kül türü ve hâlâ muhafaza ettikleri bazı seciyeleri vardır. Alişarda bulduğumuz muhtelif ar keolojik tabakalar hakkında uzun taf- silâtla «izi yormak istemem. Yalnız bu meraklıları ve maarif müntesipleri ia zır bulunuyorlardı. Birkaç bin metre uzunluğundak film heyetin Alişardaki faaliyetini güs teriyor. Mütehassıslar kendileri icin orada bir karargâh kurmuşlar, mühle lif muvakkat binalar inşa etmişlerdi. Hafriyalta senelerdenberi yüzlerce köylü çalışmaktadır. Höyüğün her tarafında geniş 25 metre derinliğinde hendekler, açılmış, tüneller kazılmış ve bütün bu on bin- lerce metre mikâtı toprak işleri için dekovil hatları döşenmiştir. Bu hafri yat büyük ihtimam ve hesaplarla yapıl maktadır. İskeletler, vazo kirıkları, o yazılı taşlar dikkatle ayıklanıyor eleniyor yı kanıyor ve parçaları eklenerek restore ediliyor. Bina ö#nkazımın, temellerin plânları vücude getiriliyor. Bütün bu durdurmak istiyor. Söyleyiniz haksız) islerde mütehassıslar #mele ile bera. mryız? ber toz toprak içersinde yuvarlanıyor. Dr. Ibrahim Zati mi Darülfünunda yeni bir kürsü Önümüzdeki ders senesi içinde darülfünun hukuk fakültesinde koopratifçilik için serbest bir kürsü açılmıştır. Bu kürsü için 931 bütçesine tahsisat konmuştur. Posta memurlarının gezintisi Şehrimizdeki posta ve telgraf Büyük bir ilmi faaliyetin netice lerini herkesin anlıyacağı bir şekilde Ihulâsa eden bu konferansı Vakıt kari ileri için not etmeyi faideli buldum. “Altı sene evvel Şikago darülfünu nu şark enstitüsü tarafından Anadolu da tarihi taharriyat yapmağa memur edildim. Yer yüzünde Küçük Asya ka dar muhtelif medeniyetlere ve kültür. lere sahne olmuş bir kıt'a yoktur, A- rada Anadoludan gelip geçmiş bütün! kültürlerin bakayasına tesadüf oluna bilmektedir. Bütün bu eserlerin tasni- fi, ve hangi medeniyetlere ait oldukla| rımin tesbiti çok dakik usullere tâbidir. Onları tayin için tarihe, lisaniyata, ve muhtelif bilgi şubelerine müracaat lâ #ımgelmektedir. Geçen #ene Gâvurkalesinde Yyaplı- fımız hafriyat yalnız on gündevam et ti. Fakat fevkalâde mühim netiseler verdi, Ru hafriyata muhterem reisi. cümhur Gazi Hazretlerinin emirlerile Li zi GÜZEL Kaybolan kitap .,. Sardi Etem, geçen akşam, is nın başında oturup, Sigkrede mevzu ararken birdenbire ( asabi e İNe kalın, ne de ince, ne kısık; N* gür olan sesile; İ — Monşer, dedi, bir Ayrnpalı der tuma göndermek üzere paket Yâ dığım kitabımı buradan almışlar. ğ 'alır bilmem ki? Kitabım dediği, “Çıkrıklar dW” ca,, isimli romanı idi, Arkadaşlardan birisi sordu: — Peki bu kitabı buradan nc alıp götürürler? Bir başkası atıldı: — Her halde okumak için almış — Çalmıştır desene! Oda arkadaşlarımdan © bir DAŞ Sardi Etemi tebrik etti: | — Monşer, dedi, akşam ga de yeni kitaplar satılıyor mu, diye” nakaşalar yapılırken senin kitabıni© mak için sirkat suçunu işliyenler © var, Gıpta ettim doğrusu. Eserin Jokondun portesi gibi dostları tarafından çalınmış 8 Değişiklik Ahmet Ihsan Rey üstadımız * meb'ustur. Ve haftalık © meet artık Değirmen dereden diğil, dan mektup yazıyor: Bu hafta üstadın, mecmuas rıştıran biri; Acaba bu intihap, bu eski da ne gibi değişiklikler yapmış?! dikkat etmiş. , Anlattığma göre mecmuada him değişme vardır: Evvelâ, “Uyanış,, ismi pek müş, “Servetifünun,, kelimesi büyümüştür. Samiyen üstadın, daha evvel rarla, “Ahmed, diye yazdığı adı. Artık “Ahmet, olmuş. Dar dullah Cevdet Beyin başına. ya hakimi müumaileyi hâlâ ikinei — Fransızlar yalnış okuyup da hiş bir günah O işleimesinler di Dijevdel şeklinde yazar. l Bir alâkasızlık Bunden bir hafta — swwsi B bahçesinde bir tavuk ve çiçek $ açıldı. Ve üç gün sonra kapandi Tanıdıklardan birisini gören reislerinden birisi demiş ki: Açlığımız tavuk sergisi epice gördü. Fakat esef edilecek bir ta varsa, o da kadınlar birliğinin © sızlığıdır. Tavuk sergisi en fazl&© rı alâkadar etmeli de”'1 midi? yoplk üç alih heykeli vardır. Bunların ,dukları yer cesim bir kayadır. Kd vaktile bunun önüne toprak di İrak kavis halinde bir merasim İf vücude getirmişler. Daha sonra rikyalılar mabedin etrafına o bit ç ve bir şato bina etmişlerdir. Efendiler, Anadolu kadar yet bakayası bol bir arkeolojik ket yoktur. Anadoluda yapılaci kikler tarihin pek çok karanlık larını tenvir edecektir. Topraki9! altında gömülü olan bu hazii kik edilmedikçe bugünkü medi esasları tam bir surette anlaş” caktır. ; Profesör memleketimizde görü yı fevkalâde teshilât dolayısile TÜ), kümetine ve maarif erkânına “ ettikten sonra dinliyenleri ba lar hakkında sualler sormağa d* diri | | j Ri memurları dün Bursaya bir ge- zinti yapmışlardır. İstanbul postâ memurları taavün cemiyeti tara- fından tertip edilen bu gezinti Seyrisefainin Gülnihal vapurile yapılmıştır. Gemide ihsan bey idaresinde Bahriye muzikası ve ayrıca saz bulunuyordu. Gülnihal sabah saat sekizde köprüden kalkmış ve gece yarısı dönmüş- tör. nadolu Asya ve Avrupa arasında bü/başladım. Son senelerde aziz reis Türk tin tarihi devirlerde bir köprü başı Ol|tarihinin meçhul devirlerine kadar isa! muştur. Tarihte bir medeniyet vüewde| etmek istedikleri tetkikatla birçok ye getirmiş milletler, hareketleri ne tara ni şeyler meydana çıkarmağa muvaf. fa doğru olursa olsun hu köprü mevzi) fak oldular. Ben de uzun saatler ken inden geçmişler ve burada muhtelif) dilerile bu bahisler üzerine görüşmek teressübat bırakmışlardır. saadetine mazhar oldum. Gazi bu mü Bu şerefli vazifeyi tehalükle ka zakerelerimizde tarih hakkında 0 ka. ibul ettim ve işe başladım. Altı sene! ar esaslı metin ve şümullü bilgiler ve den beri yaptığımız tetkikler neticesin| noktaj nazarlar izhar ettiler ki bunu de Anadoluda tarihi medeniyetlere ait| tebcil ile yadetmemek imkânsızdır. Pu 450 kadar merkez buldak. Bunlar ara|hal benim gibi mesleğin âşiki mütehas sında İnsanların taş devrinden İleri me) sısları inşirah ile “doldurur. Gâvurka- deniyet devirlerine kadar makar itti- haz ettikleri; yerler vardır. Biz altı se ne zarfında bunlardan en ehemmiyet tabı işle- vapar rinizi kında esaslı tetkikat yaptık. Anadoluda yaptığımız hafriyat lesi Ankaradan 60 kilometre mesafede dir. Ankaranın muallimleri hafta ta- tillerinde burayı talebelerile ziyaret li gördüğümüz yalmız bir merkez haklederlerse çok faydalı şeyler görecekleri mukabele ve Orhun abideleri dir. Gâvurkalede Hititlerden © kalmış ha e e Aksak ti. Subık Mersin meb'usu Niye Alişar ile Kargamış ve ari ' deniyetleri arasında ne gibi nasebetler olduğunu sordu. 4 Alişardakj 23 medeniyet ta yalnız. birertanesinin o Boğ il k Garzamiş medeniyetlerile ayri 7. i tesadüf ettiğini söyledi. , ; “Bu iki medeniyet baka ; kültüre aittir. Yalnız BoğazkÜlr niyeti biraz daha eskidir. Hİ li: mali şarki Suriye sahasına yi 1, ten sonra Kargamış medeni*©, süs etmiştir. Bu medeniyeti" da asarı vardır.,, Orhun kitabelerile — Anad9” lunan asar arasında tarihi Pİ sebet olup olmadığı hakkınd EE bir suale profesör “bu sahs 1, min tamamen haricindedif. m a tif 71 eserler tavsiye etmekie Tasi Banguoğlu