0 — ) — VAKIT 23 MAYIS 193 muş olan bu vak'ayı öğreneceğiz. BİRİNCİ BAP €C.Z, 221 anlatıyor: 1913 senesi, Paris... Parisi tanımak, görmek istiyen seyyahlar cihanın her tarafından Sen nehri sahillerine koşuyorlardı. Ahl o devirde hayat ne kadar güzeldi! Monmartrın gece kabareleri, büyük bulvarlar, kahveler halkla hınca tunç dola idi, O mevsim çingene danslarının, vals- lerin mevsimi idi. O mevsim sevincin hüküm sürdü. ğü (yarının düşüncesi) denilen şeyin bilinmediği bir mevsimdi. O vakitlerde şimdiki zamantmızın hümması, hırsı, baş döndürücü hali yoktu. Nevyorktan yeni gelmiştim. Uzun bir hastalık beni mecalsiz! bırakmıştı. Uzun ve zahmetli bir nika- hat devresinden sonra elemli düşün- celerden kaçarak, seyahate atılmış! kendimi böylece avutmağa karar ver| miştim. Nörasteniye tutulmuştum. Iayat © bana ağır geliyordu. Paris beni cez. betmişti. Orada şampanya ve zevk İ- çinde kederimi boğmak ümidinde el y bir yel tuttuğumu çok ça- in Musiki kalbimde acıklı) ler uyandırıyordu. Şu flütlere, borulara üfliyen, ma- sadan masaya serpantin fırlatarak| kahkahalarla gülüşen klabalık arasım.| da ağlamak istiyordum. Dayanamadım, cenubi gittim, Rivyera güneşinde âçılmak dinde idim. Orada biraz sükün buldum. Sıhha tim yerine geliyordu. Parlsteki sarsın tıdan sonra bu rahat bana lâzınıdı. Unutmak... Ah! unutmak.. Fransaya ümi Böyle bir zamanda ingiliz ordusu zabitlerinden yüzbaşı Recinalt Felton ile karşılaştım. İngiliz mecmualarının kapağında resmi görülen yüzü esmer leşmiş ve cazip delikanlılardan hiri i- di, Tebessüm ettiği zaman parlak diş- leri gözüküyordu. Mavi gözlerinin tat| M bir bakışı vardı. İlk görüşte onu bir az hoppa buldum. Milyoner babaları nın servetile asalet unvamna g rek haynta kendini keyfince ke en ve neticede asude bir ömkr sürece ği kanaatini besliyen ingiliz gençle rinden biri gibi gözüküyordu. Aldari yormuşum,. Sonraları, mavi gözlerinin çelik gibi pırıldadığını, nazik ağzının kompliman yapmasını bildiği gibi kat'i emirler de vermeğe muktedir olduğu- nu gördüm. Felton bana karşı samimiyet gös teriyordu. Manevi bir istinatgâha muh taç olduğum bir sırada karşıma çık mi Onu kendime dert ortağı yap senar mwunislik bütün içimde kini kendisine dökmeme yol açtı. Di- yordum ki: — Bilseniz ne kadar meyusum...| f cazibesi! rdiğim adam bir başkası uğrü| terketti.. Doğrusunu isterse ura intiharı düşünüyorum.. yerde irkildi ve bant mü- natar fırlattı: titar mı? sizin gibi güzel bir ifihar eder mi? büyük bir vazife etseniz. daha iyi olur âzizem., O vakit kederlenecek zamanmız “VAKIT :mtefrika 1 Sigorta tarifeleri ne vakit yapılacak? Sigorta tarifeleri hakkında şimdiye kadar bir çok şikâyetler olmuş ticaret odası yaptığı tet- kikat neticesinde bu tarifelerin ağır olduğu neticesine varmıştı. iktisat vekâleti de şikâyetleri tetkik etmiş, yeni tarifelerde tenzilât yapılması lâzım geldiğine kanaat getirmiştir. Mevcut sigorta - tarifelerinin müddeti 19 temmuzda biteçek- tir. O tarihten itibaren yeni ta- rifelerin tatbikine başlanacaktır, Halbuki yeni tarifeler benüz tanzim edilmemiştir. Bu tarifele- rin tanzimi, vekâlet tarafından tasdik edilmesi için, bir iki ay lâzımdır. Halbuki kaydedildiğine göre tarife komisyonu birkaç zaman dır içtima etmemekte olduğu gibi ne vakit içtima edeceği de malöm bulunmamaktadır. Bu iti- barla bazı dedikodular olmak- tadır, Bu idare azasının ekseri sini sigortacıların teşkil ettiği komisyonun vakit kazanmak iste- diği rivaveti de vardır. Maarifte: ilk muallimler Maaşlarına dokunulmamasını hükümetten rica edecekler ilk mektep muallimleri, mual- limler birliğinde fevkalâde bir içtima yapmışlardır. içtimada maaşlardan tenkibat yapılacağı hakkında haberler et- safında münakaşalar olmuştur. Söz alan'ar; münllimlerin az veya çok hiçbir zam görmiyerek bareme ithal edildiklerini, hatta ! barem yüzünden bir kısım mu alimlerin mulazarrır bile olduk- larını ve hal böyle iken muallim- İerin umum memurlar meyanında tenkihata tâbi tutulmaları; ba- remden evvelki hakkı müktesep- | lerini de ihlâl edeceğini söylemiş- lerdir. Neticede; çok müteneffi olan diğer me- murlar meyanında, muallimlerin naaşlarına dokunulmaması ve mağdur vaziyetlerinin hüküme- timizce nazari: dikkate alınması için teşebbüsat icrası muallim- ler birliği idare heyetine tevdi edilmiştir. Birlik idare heyeti; bu hususta bir ariza tanzim ve hükümet nezdinde teşebbüsatta bulunacaktır. itme sene vans ervassnana #eretamasana vom sseransanhssrgeset0s kalmaz. — Büyük bir vazife mi? peki nasıl bir . — Vatanmıza hizmet ediniz.. İngil- tereye hizmet ediniz. Bu fikri bana mütemadiyen tek kin ediyordu, Felton tam bir askerdi. Onun için vatana hizmet etmek bir ga: ye olabilirdi. Fakat ben?.. Vatanıma nasıl müfit olabilirdim? Orduda kadm istihdam edilmez. Bu fikrimi günün birinde dostuma açtım. Cevap olarak dedi ki: (Bitmedi) İ baremden az veya nunu yendİ i Fenerbahçe ve Olimpiyekos takımları “bir arada i dolmuştu.. Dahu maçtan bir saat evel)safirlerimizin oyunu altında geçti. tadyom idaresi yişeleri, kapıları ka-| Fakat devre sonlarına doğru © Fener çatmağa mecbur kaldı. Bu kalabalık kendini: göstermeğe başladı fakat gol sebepsiz değildi. e Olempiyakosun Fe-İyapamıyordu. Misafirlerimizin bu hu. nerle yapacağı maç şüphe yok ki bizim|süstü biraz Şansı da vardı. Netekim olduğu kadar Yunanlıların da en faz-|Zekinin çektiği bir firikiki kaleci bloke| İla muvaffak iki takımını karşılaştıre'edemedi Niyaz yetşti fakat kalecinin yordu. O Olempiyakos takımı kj dahaleline attı. Olempiyakos kalecisi birin- Yunanistandan rılmadan beş gün'ei taymde birkaç güzel tutuş yaptı.| evel rakibi Pan Atinaikosu 1-3 yene- Haftaym sıfıra sıfır bitti, rek Yunan şampiyonluğunu kazanmış-| Ikinci devre: “Sant tam 6.10 geçe tır. başladı. Olempiyakos “sol açığı çek| Bu itibarla birçok rum seyirellerin! tehlikeli bir inişle Cevadı atlattı orta- de meraklı yekünuna iltihakı işte böy- fadı, Fakat sol iç topu ayağında tuttu. je stadyomdan taşan büyük bir kalaba- kaptırdı. Bundan sonra bir müddet lık yapmıştır. Tukrmlar tam sant beşte arasında sahaya çıktılar. İkamı kirmizi beyaz forma İhaya çıkar çıkma İlimladılar. Hepsi / Arkasından Fene İedecek ulan Bulgar hakem İ çıktı, Olempiyakos takımı — şu kadro İle loynuyor: | Gramatâpulns Kurantiş Panapulor Kastat ! Ölempiyakosun hâkim hücumlarını sey| rettik, Akm Olempiyakostla, sol için tehlikeli bir şatu avuta gitti ve biraz sönra sol açığm tehlikeli bir akını yine rut oldu. Bu aralık Alânın geri çalımları seyircileri sinirlendiriyor, çok urak| tan attığı bir şüt avut oldu. Şimdi hücum Fenerde, Alâ sakatlandı bir dakika için çıktı yine girdi. Olempiyakos sol açığı yine bir akın daha yaptı. Fakat sol iç yine avut yap- it. alkışlar Yunan ta or. Si alkı we | yaşalarla vücutlu gençler, ahçe ve maçı idare M. Keçel Sofras Koroncas Yorgos © Bazilis| 6,25 geçe Zekinin bir şütü kalenin ““Lööntdaş üstünden uçtu. Föner hücum hatımda ,. bir değişiklik yaptı Müzhâbla “Fikret , yerlerini değiştirdiler. Fikretin güzel bir şütünü kaleci korneye attı, korne| Ziya İden güzel bir degajmanla topu kurtar Reşil dılar, Saat 6,31— 6,37 Fener aleyhine Yuzaffer Fikret) korne oldu. Fakat Olempiyakos sol içi Ifaval yaptı. Oyun bir müddet sıkıntılı geçti 6,40 geçe vağmur başladı, bir iki dakika devam etti durdu. Bundan sonra Fe nerbahçe müsmit hücumlar yapmağa başladı. 643 geçe soldah inkişaf eden bir hü cümümüzle tep sağa geçti, Alâettin topu kaptı “Kruaze,, bir sütle kaleye soktu. Bundan sonra Fener müdafaa ya çekildi ve oyun 0 — 1 bitti, Fenerbahçe birinci haftaymi durgun, ikinci haftaymi iyi oynadı. Misafirle- rimize gelince futbolü cidden anlamış İ Lokos Terezakis | Fenerbahçe de müdafaasma Be taşlı Hüsnüyü alarak şu tertiple çık Natık Hüsnü Cevat o Sadi | Fikret Alâ Zeki | Fenerbahçe asi İbaşladı. Yenerli oyuncularda her 7a- man gördüğümüz yok. | Paslar muntazam değil, Bu sinieliliği| maçın ehemmiyetine atfetmek lâzim. İTabii zamanlarda güzel paslar yapan İFener muavin » hattı fena oynuyor. Hep misüfir oyuncularıma kaptırıyor. lar. İ o Olempiyakos işittiğimiz kadat seri oynamamakla beraber oldukça munt zam hücumlar yapıyorlardı. Bilhas- sa Fenerbahçeli Fikreti birinci hafta. yımda iki oyuncu tutuyordu. Misafir. lerimizin merkez muhacimi Yorgos 2İbir takım. On beş gün evel gelen Beoğ- fır fnkat güzel pas dağıtıyordu, Kafa| radskiden mukayesesiz derecede cen- vuruşlarından misafirlerimiz her zaİtilmence ve iyi oynuyorlar. Mağlüp ol- man fnikryeti temin ediyorlardı. Olim-| malarına rağmen galipleri kadar güzel piyakosun sol açığı Leonides bilhassa|temiz ve teknik bir oyun gösterdiler. gok tehlikeli inişler yapyordu. Hele bir; Hakem M. Keçef bir Avrupa hake defasmda önünün açık olmasından is.|minin bütün İnce görüşlerine malikti, tifade ederek doğru kaleye indi. Sütül Maçı baştan aşağı bitaraf bir görüşle Natık güzel bir yatışla korneye attı.İcok temiz idare etti, Devrenin ilk kısımları umumiyetle mi- Olempiyakos pazar günü Galatasa- iyet içinde oyuna | seri İnisler — Peki siz nasıl tensip ederseniz. çarpar. Bu uğursuz berhanede ne — Bu köşkü nasıl aldık oradan!ler oldu neler! Bu evde ber seyi mı anlatayım. Nereden vaşlıyaca- benden saklarlar... Amma ben böy ğımı şaşırıyorum... le kapı arkalarından dinliyerek - Pek uzun olmasım.. Zira yes hiçbir fis kos kaçırmam.. Eğil ku- tiştirilecek başka işlerim var.. lağına söyliyeyim. Sakın bunu yaz — Zaten yalvarsan da uzunima ha.. Küçük damat yani Caize- söyliyecek halim yok. Üzüntüden|nin kocası bizim gelini yani Çele- bende yürek kalmadı.. Damadıma! binin karısını sevdi. Düşün bir defa piyanko çıktı. Tamam yirmi beşlaile arasında alevlenen rezaleti... rayla karşılaşacak. Bakalım sw Kırmızılar ne yapacaklar? Maç hakkında n© diyorlar? Hakem M. Kaçef bu oyun hak$ Şu mütaleayı söylemiştir: Tarafevn oyunu müsabakayı K mak gayesile oynadıklarından teknik görmedim. j Yunan kafilesi rüesasındani M oris de “Takımımız her zaman tar, demiştir. Bir dostluk tezahü! Yunanistanın futbol fedei Yunanistana giderek maç temi min eden spor erkânından Şeri Beye, müsabakadan dört saat © telgrafı göndermiştir: İ “Türk-Yunan karşılaşması d sebetile iki kardeş milletin sulh. niyet ve terakki | yolundaki a5 asil birer hadimi olan Türk rut? ları ile karşılaşmanın âmili olan alinizi hürmetle selâmlarız.,, Ankara ilk bahar ak ou Ankara, 27 (A.A) — Tikbahar şularınm üçüncüsü bugün yapıldı. va gayet güzel idi. Büyük Millet lisi Reisi Kâzım ve Başvekil İsme şalarla büyük bir kalabalık hâzır bulunuyordu. Birinci koşuya, hiç koşu kâi mış 6 tay girdi. Şevket Beyin Suzan'ı birindi. | seyin Efendinin Yegâne'si fkinel rü Efendinin (Nasip) ! üçüncü Mesafe 1200 metre idi. 1981 senesi zarfında kazandığı miyelerin yekânu 1000 lirayı ge” haliskan ingilizler arasında , ret lâl Beyin (Espuvar) 1 ikinci, Halim Beyin (Leditar) ı üçüncü miştir. o Mesafe 1400 metre idi. Yerli v sarap hayvanlar ai an metre mesafeli handikap KS na 5 hayvan girdi. Cenap Beyi da) 1 birinci, İhsan Beyin (Del ikinci, Cemil Beyin (Tayyar) ! gelmiştir. i Bu sene aldığı ikramiyeler 2000 lirayı tecavüz etmiyen ingiliz koşusuna üç hayvan girö # kil Beyin (Andrenikos) u pirimi kir Beyin (Filozof)u ikinci geld © Hiç koşu kazanmıyan yerli € lar arasmda yapılan 1400 metre rışa 12 hayvan girdi. Prens Hall yin (İbninur)u birinci, Halim P nin (Şahin)i ikinci, Fikret Beyif gur)u üçüncü gelmiştir. Mektepler jimnastik Ankara, (A.A) Bugün Mer jimnastik şenliği spor 88 büyük bir kalabalık huzuründ” mıştır. ş İtalyada futbol ma' Roma, 21 (A.A) — Duçe'ni ların ve 20,000 kişi kadar tahmi* man bir halk kütlesinin hez! ği yan ve İskoçya takımları arasi” futbol maçı yapılmıştır. o Jis" sıfıra karşı üç sayı ile maçı KA” lardr, l Kaynana biraz afallıyarti İ — Ne konuşacağım. P iden hal hatır soruyorum. — Beyfendiyi tanıyor — Tanımıyordum am “gi man evlâdı nur gibi çocu#”. P) çinde her gün sizin suratın” Hi maktan, lâkırdınızı (dinle bıktım... Dışardan gelen la iki çift söz etmek te ir İedikten sonra gazeteci yürüyüp sa sof ne hezeyanlar, ne küfürler sa- vuşurken Hafıza Hânım onun ko-| vurdu. Bu eve imanlı gelen iman- lundan çekerek: İsiz çıkar.. Sakm dediklerine inan- — Dur yavrum... Buraya dama|ma evlâdım kâfir olursun. dımla görüşmeğe gelenler ikinci; Mülâkatçı bu güzel fırsattan bir mülâkat da benimle yapmazlar |istifadeyi kaçırmamak için hemen sa birincinin hiç ehemmiyeti kal. | kalemini bloknotunu çıkardı. maz. Bu hazırlığı gören kaynana: ir ö Gazeteci biraz şaşalıyarak dur ala a yere —p: ç ye — Fakat ilm et benim söz- Kadın devam ctti: N Jİlerimin hepsi kaleme gelmez.. — Kapı arksımdan o hepsini Yazılacaklar var... yazılmıya- dinledim. Aman yarabbi deli File-jcaklar var,. v du. bin Jira.. Allaha inanmıyan bu heri fe rabbimin bu lütfuna şaşmaz mı sın? He, he, hey kuzum.. Cenabı hakkın her işinde bir hikmet var- dır. Bu köşk o paranımbir. kısmı ile alındı. Meğerse uğursuzmu; yavrum... Bizden evvel içinde tür- İü cinayetler olmuş... Başımıza ge- lecekler varmış da onun için tanrı taalâ hazretleri burayı bize kısmet etmiş. Meğerse bizi bu yüzden ce- zalandıracakmış.. Kuvvetine, kud- retine kurban olduğum Allahım ne sabırlıdır. Durur durur da birden ği Biribirine girdiler.. Her gün dırıl.'hat sayılıyor? tı, hırıltı.. Caize kocasını İclâlin| — Kimbilir ne müm koynunda yakaladı. Kanını içine a- şeyler söylemişsindir.. aker kıttı. Bir müddet tahammül etti am| — Münasebetsiz bir ma nihayet intikamını aldı. Biribiltimse söyleyin. İşte surat a rini zehirlediler. Dördü de bir sene'nın yanından çıktı. Fili 4 sene sonra ölecekler. Karanfil'zun uzadıya dinsizlik telki” | bahçede onları dinledi.. Ötekilere!Zavallının belki akidesi P* haber verdi.. Üçü birden kaçtılar..|tur diye imanını tazelemek O esnada bu ayak üstü musİşısma çıktım. Delikanlıya “. haverenin üzerine Caize gelerekiğil mi? Niçin dinli gelip büyük anasına çıkıştı. idan dinsiz çıksın.. Buna — Beyi niçin yolundan alakoy mek büyük vebaldir.. Vi dun? Ne konuşuyorsun? ği (gisi