-——— 6 — VAKIT 17 Könunsani İ Dünkü sayımızdan mabat | 1931 rüşünde düştüğü hatayı babasında da i Haberler Fransız bütçesi Peris, 15 (A.A.) — Nazırlar meclisi, meclisten bütçeye ait müzakerata faa- liyetle devam ederek bir takım celsele- rini de milli techizat meselesinin tet- kikine hasretmesini talep eylemeğe kar İrar vermiştir. Hükümet, meclisin cu- İ Prespero bu iki gencin biribirine görerek güldü ve “Hayır, o Allahin iZima celselerini istizah takrirlerinin mü- gösterdikleri alâkadan çok memnun ol muştu. Ferdinanda itimat edebilmek için onu tecrübe etmek lâzımdı. Bunun âtlar çıkardı. OKizini yleyip hücrelerinde: çıkıp gitmesini ve kendi de mütaleaya gideceğini söyliyevek onlara görünmi- yerek, geriden gözetlemeye başladı. Fakat Mirandayı görür görmez âşık olan Ferdinanda çok ağır gelmişti. Meydanı boş bulan Ferdinand ballan- dıra, ballandıra ilânt aşk ediyor, şim- diye kadar böyle bir güzel görmediğini söylüyordu. Onları geriden dinliyen Prespero Ferdinamdın bu sözlerinden memnun oluyor ve kızının ilk defa yap tığı bu İtnatsizliğe gülüveriyor, kzımı- yotdu. Çünkü o kızının birden bire â şik olması için büyü yapmış böyle ar- zu etmişti. Ferdinand, Mirandaya mu tantan vaitlerde bulunuyor ona Napo- Ni veliyyiahtının kıral olacağını söy Tüyordu. Miranda — Ben ne aptalım, sevine ceğim yerde ağlıyorum. Eğer kabul e- derseniz bütün meveudiyetimle temin e derim sizin zevceniz olacağım.,, Prespero, Ferdianndın teşekkür et- mesine vakit bırakmadan birden önle , rinde gözükerek hiçbir şeyJen koruma © Oğlum, <öylediklerinin hepsini işittim. © İşte bu kadar çekmiş olduğun azapla © « rın hepsini seni denemek Mirandayı ha — kikaten sevip, sevmediğini anlamak © çin yaptım. Fakat bütün bunları sana kızımı vermiş olmakla ödüyorum yav- rum, yapılacak bazı işler var ben gelin ceye kadar burada oturun, diyerek ay- © rıldı. Ve Arieli çağırdı. Rah derhal ” gelerek'ne işler yaptığını hararetle an latmağa başlıyarak: “Napoli kıralı ve © biraderiniz oraya buraya koşmaktan a © çıkmışlar ve bitap düşmüşlerdi. İşte bu esnada ortaya nefis yemekle koydum. > iş Ve tam yedikleri bir sırada mt 'hiş bir * zebani seklin. ir dev gi . 5 'im, süpürdüm. Ve nasıl "res © peroyu dükalıktan zalimane « meydana »ıktım yemekle-i kanatla fan» mr' “etmek istedil bu zeha ninin ağzından işitrirdim. Korkularır- © kozkunç hayali görerek ve işite--* akıl © Kr başlarındar gitti. Fıkat nihayet size ; “p'klar' zulümleri itiraf ettiler. — ve bu nedametlerinde samimi oldukla 5. rını 7 “attıktan sonra bir rukun ancak © om'ara #ımak'an başka bir şe” yapa mıyacağını söylediler, Prespero — “Fakat ben onlara acı- miyor mıyı :. Eğer sen bir reh isen « © Ma buruya getir. Ve bevim de onlara kendileri gibi bir kıral olduğumu his * getti», ıstırap verirsin, dedi e hücre den kılıç ve elbiselerini istiyerek teb- o dii kıyafet edeceğini söyledi. p Biraz sonra kıral Antonyo ve ihti- “ yar Kanzalo ıslık çalarak ilerliyen “Arieli takip ediyorlardı, Ariel bunları efendişine takdim edecekti. Fakat on- © darı korku ve helecandan akılları başlarından gitmiş, felâketzede Pres — peroyu tanıyamamışlardı. Lâkin Pres k sürdkle-| © Yini, masum yavrusi'e birlite biinsa-| dan dona kaldılar, Bu suretle müthiş — ni ile benim olan bi ır, Bunu si dan, muvafakatinizi alm bu kız nam ve şöhretini te ba ane kadar kendisini görmedi Zim meşhur Milân dükasinın O kızıdır.| O bununla yeni bir hayat verdi, bana Ikinel bir baba oldu.,, Kıral: O halde ben de onun babası oldum. Fakat şimdi evlâdımdan af di- Temek ne tuhaf,, diyordu. Prespero — “Bırakın artık yetişir, hepimize ıstırap veren bu maziyi unu- italrm,, o kardeşinin boynuna sarıla- rak “çevirdiğin entrikalarla beni dükn lığımdan etmen, bu 1ssız adada Napoli kıralının oğlu ile Mirandanın buluşma ları hep cenabı hakkın cilvesi imiş.,, Di yordu. Presperonun bu müşfikane söz | karşısında Antonyo çok fena .İ- muş yüzü kızararak gözlerinden yaş lar akmaza başlamıştı. Lâkırdı etmeye mecali yoktu. Hakikatli Kanzalo da hu mes'ut dakikzları gördüğüne sevine- rek göz yaşlarını tutamıyor bu iki gen cin bahtiyar olmalarına dua ediyordu. Prespero onlara gemilerini limanda taifelerinin hepsi temam olduğunu iyliyerek ertesi sabah kızile birlikte vatanlarına avdet edeceklerini onlar- la memlekette beraber yaşıyacaklarını ilâve etti, Prespero adayı terkederken sevimli ruhu azat etti, Ariel büyük bir neşe İ- çinde idi. Çünkü uzun senelerden beri hürriyetini özlemişti. O şimdi artık bi. perva havalarda vahşi kuşlar gibi uça cak, yeşil ağaçların altında, meyva fi- danlarında, güzel kokulu çiçeklerde dolşacak mestolacaktı. Prespero, “Sen iden ayrılıyorum, fakat artık hürsün dediği zaman Ariel de “Teşekkür ede- rim, fakat siz sadık yardımcı ruhunuz dan ebediyyen ayrılmadan son vazi fem geminizi vatana giderken şan ve şeref ile gitmesine nezaret etmemi mü saade ediniz efendim. dedi. Presperonun artık düşünecek bir İşeyi kalmamıştı. O yalnız vatanına gi- decek, dükalığında, Ferdinand ile kızı nın mesudiyetini görecekti. Shakes'peare'den M. Dürrü İze sor (memieret maberieri)| Maliyede tediyat TEDİYE GunLeri DEĞİŞTİ Ankara, 16 (Yakıt) — Maliye Ve kâleti merkez hazinesinde yapılan te diye günlerini değiştirmiştir: Merbez tediyatı hazinece şimdiye ılkadar 2000 liraya kadar olanları bilâ| islizan pazar, salı, perşembe günleri ve bu miktardan fazla olanları da her İhafta pazar günleri (o akşamına kadar /evrakı müsbiteleri hazine merkez mu- ihasebeciliğine tevdi edilerek haftalık tadiyat listesine idhali şartile yalnız salı günleri tediye edilmekte idi. Yeni şekil mucibince 2000 Jiyara kadar is- tihkakı olanların alacakları ile memu- rin maaş harcirah yevmiye ve ücretleri miktarı ne olursa olsun bersa'ık te- diye günlerini umumunda ve haftalık o pero önce, hayatını kurtaran Kanzalo) listesine ithal edilmeksizin ve 2000 Ji- © yu sonra kıral ve biraderini tanıdı © şimdi Kanzalonun gözlerinden yaşlar akıyor ve nedamet eden kardeşinin af © fm rica ediyor diğer taraftan Napoli ralı da Antonyoya yardım ettiğinden ilkedder oluyor, nedamet ediyordu. © Prespero onları affetmişti. Fakat icbar © İle tekrar dükalığı kabul ettirdikleri > zaman Napoli kıralına “Ben de size “bir şey göstereceğim.,, Dedi ve hir kap? © açtı. Miranda ile şatranç oynıyan Fer- 'dinandı irne etti. Bu ande kopan sevin ci kimse tarif edemezdi. Çünkü onlar — yekdiğerinden ebediyyen ayrılmış ol duklarını zannediyorlardı, Miranda bu ! hayret! ne asil mahlüklar! Böyle insanlarm yaşa dığı dünya kimbilir ne kadar güzel ol malı!,, diyordu. radan 5000 liraya kadar matlubu olan- İların istihkakları da tediye günlerin- İden bir gün evel saat on ikiye kadar hazine ve merkez muhasebeciliğine tey di edilerek tediyat listesine ithal edil- dikten sonra kemafıssabık pazar, sa- ili, perşembe günlerinde ve 5000 lira- dan fazla istihkakı olanların matlüp- ları da evrakı müsbiteleri her hafta pa zartesi günü saat on ikiye kadar hazi- ne ve merkez muhasebeciliğine tevdi! ,edilmesi ve listeye ithal olunması şar. tile tediye edilecektir. İzmirdeki küstah Ame rikalı neler söylemiş? İzmir Amerikan kollejğinde (Meyt) isminde bir muallimin kopya yapan bir talebeyi cezalandırdığı sırada türk- zakeresine lahsis etmesini cektir. Mancuriye asker gönderiyorlar Tokyo, 15 (A.A.) — Endo Pasifik ajansı bildiriyor: Sovyetler çin tara fından Khabarvarovsada itilâf ahkâ- mına riayet edilmediği takdirde sark, Çin demiryolları üzerindeki haklarını muhafaza ve himaye etmek üzere Man- çuriye asker sevketmek mecburiyetin- de kalacaklarını bildirmişlerdir. Çin — Rus hududunda iki tarafın askeri hareketlerde bulunmakta oldukları ha- ber veriliyor, Mevkuf komünist meb'usları Paris, 15 (A.A.) — Meb'üsan meeli- sinde reis tarafından irat edilen mu- tat nutuktan sonra komünist meb'us- lardan M. Çachin, Marti ve Duklas nammda iki komünist meb'usun teşrii vazifelerini ifa edebilmek üzere hemen tahliye edilmeleri talebin dair olan tak riri müdafaa etmiştir. M. Maginot, tahliye keyfiyetine muariz olduğunu beyan ederek demiştir ki hükümetin genç askerleri himaye etmekten ibaret olan vazifesi bugünkü kadar zaruri bir mahiyet iktisap etmemiştir. Biz onla. rı komünist propagandasına karşı si- yanet etmek mecburiyetindeyiz. Radikaller namına söz olan M. Da- ladier şöyle demiştir: Şayet biz bu iki meb'usun tahliyesine karar © verirsek bu bizim komünistlere karşı zayıf ol iduğumuzu göstermez. Yalnız Cümhu- riyet prensibini tatbik etmemiz icap e- der. o Mevzubahsolan Omesele, afvif meselesi değil, reyiâm usulile intihaı prensibinin vikayesidir. M. Steeg, azasından birinin tahli- yesine veya tevkif edilmemesine karar vermek hakkının munhasiran meclise ait olduğunu ve binaenaleyh hüküme- tin bu hususta bir karar ittihaz etmek üzere meclisi serbest birakmak mecbu- riyetinde olduğunu söylemiştir. Bu- nun üzerine meclis M. Cachinin tak- kabul ede- | “İririni 258 reye karşı 270 reyle kabul et- miştir, İki hariciye nazırı Paris, 15 (A.A.) — M. Briand ile M. Henderson arasında vuku bulan mülâkattan bahseden Tan gazetesi, bu mülâkattan mütevellit (o intibam gayet müsait olduğunu yazmaktadır. İtalyan tayyareleri Rio, 15 (A.A.) — İtalyan tayyarele- ri bura saatile 16 yı 25 te denize inmiş- lerdir. 7 Yıkılan enkaz altında Rio, 15 (A.A.) — Bir arazi çöküntü- sü neticesinde yığılan enkaz altından kırk birinci ceset çıkarılmıştır. Bunun sonuncu olduğu zannediliyor, üresaneneran v0 0010890090 apre SABAN vana sane kadan buraya gelirken bâna zaten söy- lemişlerdi!,, Demek küstahlığında bulunmuştur. Bunun üzerine sınıftaki (türk talebe derhal sınıfı terketmitşir. Eğer doğ- iru ise bu küstahlığın cezasını derhal ivermek lâzımdır. i Bir hilkat garibesi Bartına tâbi Keşbaşı köyünde bir kadın domuza benziyen üç garip mah- lük doğurmuştur. İFADESİ ALINDI Foça kaymakamı Lütfi Beye yapılan sui kast münasebetile (İzmirde çıkan (Hizmet) güzetesi mes'ul müdürü Fa- ik Beyin de ifadesi alınmıştır. İzmir belediyesi ve esnaf İzmir belediyesi ile kasaplar, of İrmclar orasında şiddetli bir anlaşa- mamazlık başlamıştır. Bu esnaf res "mi narhı dinlememekte ve fiyatları is- © Kıral Mirandayı gördüğü zaman güjlüğe hakaret ettiği şayi olduğu yazıl. tedikleri gibi arttırmaktadırlar, © elliği ve ihtişamı karşısında mütehay|mıştı. İzmirden gelen yeni bir mektu-| yir, kalarak: ran ve nihayet kavuşturan bir alihe ol sa gerek, demekten kendini alamı ba nazaran bu hoca: — Siz türkler şerefsiz, riyakâr a- damlarsmız. Bu memleketi (idare e denler de şerefsizdir. Sizi grekler si- Belediye ihtikâira mâni olmak ü- İzere ağır ceza kesmişsede para etme miş nihayet taşradan hayvan mübaya.| asına başlamıştır. Belediye hayvanla- rı kendisi kestirerek halka ucuz suta- © du. Fakat Ferdinand Mirahdayı ilk gö nıfindan addetmek lazımdır. Ameri- caktır, di DİE şa e İl 5 lm na anama ilen rae Romanimsı hakikat, hakikatimsi roman: 40 , dargın bir çocuk, derağu$f Bu seste Asmalımesç a it! dü hazirlanan bir kadın sesinin “ » Fakat sustum. Onların bu ga- rip vaziyetine Yusuf da dayana- mamış olacak ki, İbrahime: — Yahu, sen süper modern bir nişanlısı, dedi. Asriliği ka- dına karşı müsamahakâr vaziyet olmakta zanneden İbrahim bu söze pek memnun olmuştu. Bir akşam hep beraber tavan arasına gittik. Ibrahim, Yusuf, ben, Refik ve Sade. Buna gittik demek doğru ol- mazdı, çünkü ben fevkalâde yorğundum, yalaız, İbrahim mu- hakkak surette o akşam, poker oynamak istiyordu. Yusufla Refikde naçar peki diye tavan arasına gelmişlerdi. Ben, peşinen yorgun olduğumu, İ ve, yatacağımı söylemiştim. Razı İoldular. Yalnız Sade H. mın beraber oluşu, beni yatmak için müşkül mevkide bırakıyordu. Hemde bana, dördünc olmaklığım için İ asrar ediyorlardı. Ben hayatımda herşey yaptım; fakat bir türlü oyun denilen şeyin zevkine varamâdım. Bir insanın, arkadaşını kafese koy- için fikir ve zaman sarfetmesine akıl erdiremiyorum. Oyun oyna- mak bilmediğini anlatana kadar akla karayı seçtikten sonra onları ipandırabildim. Biz, Sade H. ve ben, bir köşede “Andre Gide, im “Im- moraliste,, ismindeki kitabından bahsederken, onlar, oyuna karşı İ olan iptilaları ile, üç kişi başbaşa vermişler oynuyorlardı. Bu hal gece saat 2 ye kadar devam etti. Sade H.da yor- gunluk alâmeti göstermiye baş- lamıştı, Nışanlısına: — Ibrahim, dedi, gidelim. Ibrahim kaybediyordu. — Of, diye tersledi, bekle biraz. Sade H. sinirlendi, fakat sus- tu. Yalnız: — Uykum var, dedi. — Şuraya uzan yat. Sade Hanıma kendi yatagımı teklif ettim, kabul etmedi. Yalnız, tavan arasınının girintili çıkıntılı yerlerinden birisinde bulunan ke- ıevete uzanacağını söyledi, ken- disine mehma emken yastıklarla bir yer hazırladım. Yattı. Ben de kendi yatağıma yattım. Ibra- him, Refik ve Yusuf, kızışmışlar oyunlarına devam ediyorlardı, — Bopl.. — Rest... Mırıltıları arasında, uyumuş, kalmıştım. Bir aralık uyandım. Odada kimse kalmamıştı. Masanın üze- rinde bir boş sıgara paketinin içine söndürülmüş sigaralar, iki çay kadehi ve iskambil kâğıtları duruyordu. Dirseğimin üzerine doğrulurken Sade H.mın sesi duyuldu. — Uyandın mı? — A, siz buradamısınız? — Ya! beni bırakıp gittiler. Sadenin seninde garip titre yişler vardı. — Nereye gittiler? — Yusufun tanıdığı bir evde bu akşam büyük oyun varmış. Ibrahim “ille gidelim,, diye tut- turdu, i ! a oğuk kuruluğu ... Hakikaten oSadenin bir garabet vardı. Bu seste © ğın bir çocuk, deraguşa hazi nan bir kadın sesinin boguk ruluğu, ihmâl ve lâkayd bırçınlığı vardı. Anladım. Kalktım, Sad yattığı kerevetin kenarına © dum. — Sizi nasıl bırakıp da £ dedim. Sade, üzerine örtülmüş o" örtüyü gözlerine kadar çeki bana bakıyordu. Elimi uzatst” ona dokunacaktım. Sade, güz” denilecek bir kadın değildi. kat sevimli idi, genç idi, idi, sanatkâr idi ve ayakları 49 güzeldi. Tavan arasının havası, bulunuşumuz, herşey bizi meğe sevk ediyordu. Bir an düşündüm, ve hayat da ilk defa olarak bir kadi karşı iptidal, eski bir zihni hareket ederek “namuslu,, d8' ranmağa karar verdim, ona © kunmadım, döndüm, yattım. Sade bir müddet sustu. Son — Ben eve gideceğim, diY9 kalktı, gitti. Mani olmadım. Kırk beş dakika kadar tekrar geldi. — Anahtarı, dedi, bul unutmuşum, almaya geldim. Aradık, anahtar yoktu. — Ibrahim de kalmıştır; ' yapayım, dedi. “ — Ne yapacaksınız, dedi kalınız. Eski yerine gitti, ve yat Ben de uyudum. O günden itibaren Sadep bana karşı olan yaziyeti değif” Mamafi, ben bunu, ari” evlenmek, ve bir yuva kurp üzere olan bir kadının vaziy€ tinden başka birşeye haml& miyordum. i Aldanıyormuşum, Bunun bebini, bikâyemizin sırasını b mamak için biraz sonra, siz ©” benim gibi hayretle okuyacaksı (Bitmedi) Ke Yalnız 15 gün için Beyoğlu İstiklâl caddesinde 391 pumaralı j EPREM Kürk mağazasında Bütün güzel kürkler! iatlarında . Tenzilâf Mevsim sonu münasebetil€ camekândaki fiatlara 1rfes bir atfı nazar ediniz. e e e Bayron Layn Şark kıt'a seferi Maid Of Athens vapuru mahihsi” | 13 ünde muhtelif emtia İle gelecek ve tahliyeden sonra 21 kanunsaniğ Roterdam, Hamborğ, Anvers'e m vecelhen hareket edecek ve bu Jimi lar için yük alınacaktır. fazla msl0o” almak için Oumum! acenteleri Anagnostopulos C. Siskidise mirac | edilmelidir. Adres Çi fon Bevoğlu 3-9619. tt ç g 2 ? DE e e e e e e e