—- — 7 VAKIT 20 Teşrinsani Kabil olur 1430 gr ? mu Mekteplerden imthanları kaldırmak fikri için Bizim mektep hocalarımız istiklâl lisesi müdürü ve İstani- bul erkek lisesi edebiyat mu- allimi Agâh Sırı B. imtiban anketimize şu cevabı veriyor. Mesele ünzari olarak konuşul- dukça, imtibanların faide ve mazarratı (O hakkında bir çok fikirler serdetmek mümkündür. Nitekim söylenmiştir de. Hatta bütün bu mülâhazalar neticesi olarak, Maarif Vekâleti üç se- nedenberi tihan o şekillerinde bayh tadilât yapmıştır. Filbakika bugün mektepleri- mizde, ancak ilk orta ve İise kısımlarını ikmal eden talebe mezuniyet imtihanina tabi bulun- makta, diğer sınıflar talebesi ise ders senesi zarfında maalli- minden almış olduğu notların vasatisine göre terfi ve ya ipka edilmektedir. Bence bu doğru- dur. Bu tahsil cüzitamıni biti- ren talebe, daha yüksek bir tahsili takip edebilecek bir se- ede bulunduğunu isbat ede- k için, hiyakatini, bir imti- han heyeti huzurunda gösterme- lidir. Bakalorya denilen bu imti- han, artık daha evvelki sınıflar- | dan geçerken, talebeyi ayrıra bir. mütakabeye tabi tutmak « külfetinden mektep idarelerini - müstağni bulundurabilir. © Fakat nazari sahada bu kadar © basit ve kolay görüneni bu şekil acaba tatbik sahasında müsbet neticeler verebilmektedir? bence © bayım... Bir defa mezüniyet imti- hanlarinda sorulan #ualler, tale- benin umumi seviye ve malümâ- | tmı göstermeye yarayacak baka- lorya”sualleri olmadığı gibi ta- İlebe de böyle bir imtihan için hazırlanmış değildir. Meselâ: Bir zümresini teşkil &deti iki dersin birinden tam numara alan “bir talebenin diğer detsten bir numara ile döndüğü çok vakidir, o Müfredat proğramları bu vazi- yette bulundukça, Tedrisatta, bir zümre teşkil eden dersler arasım- daki irtibat düşünülmedikçe* ve bu derster ayrı ayri mücerret bir ilim gibi kaldıkça, maalesef ve z — — binasında rahhası yarın ocak bekliyor... Memleket sporünun terakkisi için gazete sütunlarındaki çalış- mamızı onları elele vermek su- tamamlamış olacı Yazan : Hüseyin Rahmi ” Ni yp“ taş taşıyor bir ekmek parası- zor çıkarıyor. — Rabbimin 1$i.. Kimine az kıs: met vermiş kimine çok.. — Süleyman Bey ben aptal in: sandan hoşlanmam. Bunda rabbin hiçbir işi yok.. Hâlâ kader kısmet deyip gidiyorsun. Hayat hakkında doğru, keskin içtimai bir telâkki olaydı sen bu kaldırıma düşmez: din vücudü iddia olunan Allah eğer varsa... — Şüphe mi ediyorsun? — Sus dinle... Eğer varsa pek aç gözlü yarattığı insanlar arasındaki ekmek kavgasına karışmağa tenez- zül etmez. Bu belediye memurluğu vazifesi Allahlığa şeref verecek bir meşguliyet değildir. Hep bu uygun suzluk ve haksızlıklar kul (işidir. E.M müdürlerimiz, ne diyorlar? Agâh Sırrı B. bu netice böyle devam edecek ve bu dersleri bir zümre addet- mek, sirf lafsi ve itibari bir hal- de kalacaktır. Şu vaziyet gösteriyor ki, baka- | laryadan beklediğimiz faide hiç dir, Sonra her muallim, her mek- tep, hatta her şehir için elimiz- deki taktir miyarları katiyen bir- birine yaklaşmiyacak kadar fark- hdır. Bü da, nisbetsizliği vücuda getiren ayrı bir sebeptir. Diğer o sınıfların o vaziyetine gelince: bu sınıflarda yok diyorüz. Buna rağman, teşrinisani sonuna kadar mek- tepler, ikmâl imtihanlarile meş- güldür. Sene zarfında aldığı notların vasatisine nazaran ik- nihayet bin mibnet ve ızlırap içinde, sene bâşında imtihânla- rını vöfme! Neticede, muvaffakiyetin ancak yarı yarıya olduğuda tahakkuk edince insan, çok haklı olarak bukadar külfete ne ihtiyaç ol- duğunu kendi kendine soruyor. Velhasıl, imtihanların şü veya bu şekilde yapılmâsı meselesin- den evel, tedrisat bahsi Üze- | : , | rinde konuşulacak ve hemen | karar verilmesi icap edecek | mühim şeyler vardır kanaatın- dayız. Her memlekette hükümet şekli ne olursa olsun elektrik gibi (havada gezinen kuvvetler vardır. Bunları çelde etmenin ustalığını bilenler bü- tün ruhlara, haklara, kısmetlere hâ im olurlar. Bir elde suru İsrafil gi- bi bir boru, diğerinde bir sihirbaz ,değneği düüüüt diye boruya üf- yince dağlar taşlar koyun keçi ke: silir.. Değneği havada oynatınca pe ri masallarmdaki gibi beyabanlar ibeyaz saraylar, bahçeler, gülistan- larla dolar... Sen artık Allahım ku: Tu değil bu sihirbazların uşağısm.. dilenci olmuşsun.. Çanağını bun- lara açsaydın berhudar. olurdun. Sabahtan akşama aç kalmak tehli- kesine düşen niceleri almlarını bü mihrabın eşiğine koyarak senin gi- | | Telgraf hnberleri bir vakit istihsal edilememekte- | imtihan | müâle kalan tlebe, bütün bir | tatili azap ile geğitmekte ve | Kismetini Allahtan beklediğin için! i | Belediye intihabi Iki daireye ait intihap | feshedildi Ankara, 19 (Telefon) -— Bele- diye intihap daifelerinden bâzı- ları hakkındaki tetkikat bitmiş, evrak devlet şurasına gönderil- miştir. Bunlardan ikisine ait in- i tbâp fesholumuşlur. Samsuna ait evrak tetkik olunuyor. limrikiğmimikkek Tren kazası Arifiyede bir yük vagonu devrildi | Ankara, 19 (A.A.) — Arifiye i civarında bir yük vagonunun devrilmesi o dölayısile Ekspres saat 11/5 da ve posta treni 13/30 da teshhürle şehrimize gelmiştir. | S. hrka ocakları Ankara, 19 (Telefon) — Ser- best firkanın bütün ocakları hiç bir hadise çıkmadan kapanmıştır. Maliye murakıpları Ankara, 19 (Telefon) — Geçen sene Romanya ve Belçikaya si- taj ve tetkikata gide Maliye murakıpları o yakında dönecek- lerdir. Yerlerine yenileri gide- cektir. Izmir teşkilât heyeti Ankara, 19 (Telefon) — Halk fırkası İzmir teşkilât heyeti bu sabah İztnire hareket etti, M. Yansen Ankara, 19 (Telefon) — An- karanın plânıni yapan M. Yanten Madrit şehrinin plân müsabaka- | sında birinciliği kazanarak 100 bin peçeta mükâfat almiştir. Hukuk mektebinde Ankara, 19 (Telefon) — Hu- kule mektebi profesörler meclisi relsliğine Adliye vekili Yusuf Kemal, vekilliğine Cemil ve mu- | kayeseli hukuku esasiye fabri müöderrislirine de Mahmut Esat Bâyler seçilmişlerdi. $ Milyon tasarruf Ankara, 19 (Telefon) — Dev- let demiryolları 931 bütçesi ha- zırlandı. $ milyon İira tasarruf yapılmıştı. Samsun tütüncüleri Ankaraya heyot gönderdiler Ankara, 19 — Samsun tütün- cüleri buraya bir heyet gönder- di. Tütüncüler istok tütünlerin çoğaldığını işaretle bunların sa- tılmasım temin edici çareler ahhrnatıni ve zeriyatm tahdidini | detemektedirler. | bi dilenci olmak zilletinden kurtul-|Kuru gürültü.. Hangi esnafa bün-'yok mu? lardan bir avuç göstersek hemn yüzünü buvuşturur. Sadaka vere- di. Bir kaç tane varsa da cek hayırkârlar bunları dileheiler| lık, insana nöbet düşmüyor. için ayırıyorlar.. Bir okka &kmek| şıpta beklerken donuna har a'mak için kaç beş paralık birik- lar çok.. Ücretlilere gelince tirmek lâzrmgeleceğini düşününüz. ğü kırk paraya küçüğü yirmiy€. dular.. — Efendi tuhaf (söylüyorsun. İikadımı bozacaksımıu İ —I1— | — İtikat. İtikat ne için bu iti” kat ahmak adam?. İtikaden bozur| lursa neden korkuyorsun? İne ine! dilenciliğe inmişsin. Bunun daha sit tabakası var mı? Sergüzeştini dinledim. Banal buldum. Şimdi bana anlat. Günde kaç saat dileni- yorsun? Ne kazanıyorsun? — Ah hiç sormayınız. Dilenci- lik matbaaerlik gibi çok düşkün.. -— Neden dolayı? ! — Yeni paralardan dolayı... /Piyasada beş paralık on paralık madeni paralar var.. Halbuki bun- ların rayiç kıymetleri sıfırdan da aşağı... Cep doldurmaktan başka 'bir faydaları yok. Say say bitmez Bu kuponu kesip birikti- riniz ; bir sıra kponu ge- iten VAHITın #ürlü türlü hediyelerinden birini | kendi seçip alacaktır Bize Yakıt okuyucular YazıniZ| ının dert ortağıdır e imekznezli “Tramvay kumpanvasınlın emri böyle |, Bir biletçi vaktimizle oynuyor Okuyucularımızdân tânıdığimiz | bir zat matbaaya gelip şu haklı | şikâyette bulundu: « Bu sabah (dün) Istanbul te- rafındaki işime yetişmek için Bebek-Eminönü arasında işliyen | 225 numaralı tramvaya yetiştim. Tramvay istasyonlarda dür | dukça sabırsızlanıyor, işimi ka- çıracağımdan korkuyordum. Bir | | aralık, Tophanede merkez ku- mandanlığının önünde duraklışan araba bir türlü yürümek bilmi- yordu. Evvelâ arada sırada ol- duğu gibi cereyan kesildi zan- neltik. Sonra cereyanın kesilme- diğini, biletçinin bilet almamış bir efendi ile arabadan inerek | merkeze gittiğini ve o orada ifa- de verip gelmeden tramvayın işliyemiyeceğini öğrendik. Vatman: mz e Paristeki ziyetet İzvestiya gazetesi ne diyor? Moskova,18 (A.A) — Izvestiya gazetesi sabık Rus sanayicilerile beyaz Rus cenerallerinin Pariste tertip ettikleri büyük ziyafet hakkında diyor ki: -Bu ziyafet M. Briand'ın geçen gün mecliste bahsettiği Sovyet Rusyaya karşı olan dürüst Fransız hareketinin yeni bir nişanesidir. Bu ziyafet esnasında söylenilen nutuklar, sanayi *sui kastçılarınm #fadesine (o temamen uygundur. Bu nutuklarda Pariste teşekkül atmiş olan sahayi ve ticaret komitesinin salâbiyettar hükü- met mahafilile temaslarına de- vam (Oöderek mukabil ibtilâl faaliyetine germi vereceği, Sov- yet Rusyaya karşı müdahalenin ihzarma hadim olacağı ve bu husus için Fransanın Beyaz Ruslardan © mürekkep 60 bin kişilik bir ordu hazırlamış olduğu söylenmiştir. Ankarada hava soğudu Ankara , 19 (Telefon) — Bu- rada müthiş soğuklar başladı. Dilenciye kırk paralık feda edecek ahret adamları enderleşti. — Önünde bez üzerindeki mu üş onluk nedir? — Dilenci mostırası... Her sana tın bir forması olmaz mı? — Bu günkü siftahın bü kadar mı? — Hayır.. Fazlasını cebime sakladım... — Niçin? — Möstırada çok para görülür- se halk acaiptir. «Dilenci yükünü tutmuş» diye sadakaya el sunmazlar. Hem baş- ka türlü tehlikeler de var. Benden daha açlar kaç defa önümden pa- ramı kapıp kaçtılar.. Şurada yan- öteye aklım ermez fakat gm yerlerine defi kaç dilenciyi soydular... hacete giden — Niçin yangın yerlerine gidi- İyorsunuz? Buralarda ( aptesaneler : i — Biletçi içeride olmadıkça ben hareket edemem! diyordu Nihayet 1128 numaralı kondük-, tör efendi geldi. Kendisine: — Bit efendi bilet almamışsa onun adresini alır, polise bildi” reydin. Ne hakla işine gücüne yetişmek istiyen bu kadar halkı bu kadar bekletiyorsun? Diye çıkıştık. Biletçi soğuk kanlılıkla: — Kumpanyanım emri böyle” dir! dedi. * Muntazam bir nakil vasıtası” dır diyerek, vaktini, zamanın! hesaplayıp tramvaya binen bif memur, bir amele böyle manas!” şekilde yol ortasında bekletilirse onun işine gecikmesinden müte- vellit o mes'uliyeti kim alacak? Tramvay şirketine bunu lütfer sorar mısınız? üdülike öl hakklkmimindrkezz Romad Sefirimiz mükellef bir ziyafet verdi. . Roma, 19 (A, A.) — Atinada hs ye nezaretinde en yüksek makama “ yin olunan Yunanistanım . Roma sekili M. Mavrudis ve refikası şerefine TÜ” kiye Cümhüriyeti Roma Büyük Fişi !Suat Beyfendi tarafından mükellefi |ziyatet verilmistir. Ziyafette Roraai süferanm ekserisi hazır bülundüğü bi hariciye nezareti erkânı da hazır lunmuşlardır, — pu ği Fransa harbiye bütçöf Moskova, 18 (A. A.) — İzvestin gı” İtesi fransız harbiye bütçesinih rapi” bildirildiği gibi 12 milyar olmayıp: w kikatte 20 milyara baliğ olduğu hali dn Populaire gazetesinin neşriyi' mevzuu bahsederek diyor ki: — BU ikale de gösteriyor ki, Fransanın Ce” rede iltizam ettiği bütçe tarikile di teslihat husulü bir gösterişten b#” İbir şey değildir. Harbiye bütçesi kösterilmeksizin münakhlât ve dahi ye konulan tahsisatlarla pek âlâ la wı harbiye temini kabil olmakta usul sayesinde hükümetler mu“ siz olarak levazımı harbiye için iste leri tahsisatı koyabilirler. Bu sefef |, giltere Fransanm bu teklifine mii ret etmek suretile hakiki terki tan sarfınazar ettiğini ispat iple” tir, ie kal” ğin — Şimdi hayrat kene! c diliyor kibar harcı. Dil fe sekiz beş paralığı bir boşanıştı vur da etmek benim sanatima yeti mı? Kazandığımızı fırına mi * ceğiz? Kenefe mi? Ey kuzu” na son asır diyorlar.c..... 2 .. Tan da para kazananlar Evvelden bir boğazı düşün dük. Şimdi midemizi boşultmi” ücrete bindi., YY — Haydi.. Haydi süs so lenme. Şikâyet edilecek #eY des” keneflerden ibaret olsa bep çıkık na üyardım. Lâkin içinden maz. Yedi deryanm temizi” . yeceği daha neler var. — Şimdi benim üne pi niz ağzımın mahrum olduğ” e lüksü... için nasıl mu rum, diledi)