Mübeccel H. ne diyor ? ——>2>———— Brezilyadaki vatandaşlarımız kıra- j liçeyi çok iyi karşıladılar Kıraliçeye refakat eden genç kimdir ? Henüz nişan düş Rio dö Janeyroda yapılan güzel- lik müsabakalarına Türk güzeli olarak giren Mübeccel Namık Hanımın şehrimize döndüğünü yazmıştık. Dün bir muharririmiz Mübeccel H. la Erenköyündeki evinde görüşmüştür. Mübeccel H. seyabat ve ihtisaslarını şu suretle anlatmaktadır: —Rio dö Janeyroda intişar eden Anoite gazetesinin tertip ettiği müsabakalara iştirak et- mek üzere on dokuz Temmuzda Istanbuldan ayrılmıştım. Doğru gittiğimiz Pariste bir hafta kal- | dıktan sonra bütün güzellerle birlikte Dovile gittik. Dovilden Havr limanına gidip — bizi Brezilyaya götürecek alan Go- yaba vapuruna bindik. Bu seya- hate Danimarka ve hasta olan Holanda (güzellerinden başka bütün güzeller iştirak etmiştir. Yirmi dört gün süren deniz yol- culuğumuz esnasında her uğra- dığımız şehirde vapurumuzu bü- yük bir kalabalık karşıladı ve vapurun fazlaca durduğu Porta, Lizbon şehirlerinde balo ve ziya- | fetler verildi. Lizbondan sonra on dört gün süren Bahrımuhit yolculuğu baş- ladı. Bu yolculuk e esnasında bir çok eğlenceler, balolar tertip e- dildi. Seyahatimizin on dördüncü günü (Brezilyanın Pernanburg şehrine geldik. Burada Brezilya- da, yerleşmiş Musevi vatandaş- larımız tarafından fevkalâde su- rette karşılandım. Bu şehirde bir gün kaldıktan sonra Bohi şehrine hareket et- tik. “Burada da Türk kolonisi vamına...Mardinli iki vatandaşı: mız tarafından karşıladim. “İkt gün sonra da Riyo dö Janeyro şehrine vâsıl olduk. Burada ya- pılan karşılama merasimi pek Parlak oldu. Her memleket ko- lonisi kendi güzelini hususi mo- törlerle karşıladılar ve sahile çı- kardılar, Sahilde toplanan halk © kadar kalabalıktı ki otomobi- limiz on beş dakikalık yolu an- çak üç saatte katedebildi. me ese rem Boğazlar komisyonu Iki haftadanberi faaliyete baş- 'an boğazlar komisyonu dün ci içtimaını yapmıştır. Komis- yonun elinde halledilecek hiç bir mesele olmadığından dünkü içtima çok kısa sürmüştür. Ko- Misyon her hafta çarşamba gün- ai toplanacatır. s#tanbul- Ankara mükâlcme ücretleri y, Ankara telefonuna karşı halkın Mücssesatın fazla rağbeti görü- ire mükâleme ücreti üç dakika edi 15 kuruştan 100 kuruşa tenzil nı ilmiştir. Ankara telefonunda günde 280 Süküleme kadar yapılmaktadır. — > Tapu kayıtları Ankaraya gidiyor depp mdiye kadar İstanbulda eski bulungz mahzenlerinde mahfuz umum tapu kyatlarının Hünden itibaren Ankaraya nakline ileğ ster. Dün bir vagon defter Uy okuz memur gönderilmiştir. dağı kayıtların (15) vagon tuta- in ediliyor. — Veda nutku Ya Cemiyeri beledi bugün Son içeimaımı diş aker. Muhiddin Bi bu vesile ile İN vel atin söşürecikiz 7 ünülmüyor Brezilyaya muvasalatımızın er- tesi günü bir balo verildi. Sekiz gün sonra da seçme faaliyeti başladı. Seçme müsabakaları bir hafta sürmüştür. Hakem beyeti on bir kişiden mürekkep- ti. Bu heyet güzelleri, biri suvare elbisesile oturdukları otelin salo- nunda, diğeri ikindi elbisesile Anoite gazetesi salonlarında ol- mak üzre iki defa görmüş ve üçüncü bir tetkikten sonra ka rarım sekiz Eylülde ilân etmiştir. Mübeccel H. netice ilân edil dikten sonra trenle San Pavlo isimli şehre gitmiş ve üç gün kaldıktan sonra Rio dö Janeyro şehrine dönmüş ve Eylülün on beşinci günü bütün güzellerle birlikte Avrupaya hareket et- miştir. Mübeccel H. Brezilyada Türk vatandaşlarından gördüğü hüsnü kabulden çok mütehassis- tir. Hissiyatımı lâyikile ifade edecek kelime bulamiyorum, demekiedir. Dünkü refiklerimizden biri Mü- beccel hanımın meçhul bir genç- le birlikte geldiğini ve gencin Mübeccel Hanımla birlikte Eren- köyüne gittiğini bildiriyordu. Mübeccel Hanımın pederi Na- mik B. muharririmize bu gencin çok yakın akrabalarından olan ve Pariste ikmali tahsil için bu- lunan tayyare yüzbaşısı Hidayet B. olduğunu ve Mübeccel Hanı- mın çok yakın akrabası olduğu- na göre aralarında nişanlanma mevzubahis olamayacağını söyle- miştir. Namık B. Mübeccel Hanımın henüz nişanlanmadığını ve böyle bir şeyin de şimdilik düşünülme- diğini söylemektedir. Rio dö Janeyro da vatandaş- larımız Mübeccel Hanıma üze- rinde Türkçe “1930 senesi Türk güzeli Mübeccel Hanıma bir ha- tıra,,cümlesi yazılı pırlanta ile iş- lenmiş altın bir lâvha ve pirlan- ta bir bilezik hediye etmişler ve Namık beye Gazi Hz. ne tak- Türk bayrağı vermişlerdir. Maarifte ; Darülfünuna kaç talebe girdi ? Darülfünunda dünden iti tedrisata başlanmıztır. Pane | Yalnız Edebiyat Fakültesinde ,tedrisat cumartesiye bırakılmıştı. Darülfünunda dün kayıt ve ka- bul müddeti bitmiş ve (P, $. N.) ihzari sınıfı da dahil olduğu halde yeniden alınan talebe (635) « baliğ İğ or i en senelere nispetle Darül. fünuna rağbet fazladır. Ge Bu yeni talebeden (275) i Hu. kuk Fakültesine, (60) Edebiyat Fakültesine, (200) iP.S.N.) sm. fına, (65) i dişçi ve eczacı şubeleri. ne girmişlerdir. | Kız talebe en ziyade Hukuk Fa- kültesindedir. Bu Fakülteye yeni- den alınan kız talebe (27) kadar. dır. m Murahhaslarımızdan bir kısmıgeldi Atinada toplanan Balkan kon. feransına iştirak eden heyeti mu- rahhasamız azasından YakupKadri ve Nemli zade Mitat Beyler dün! dim edilmek üzere ipekten “bir | Le İ Yahudiler den mütemayildirler Istanbul belediye intihaba tında Yahudiler ekseriyetle şayanı dikkat bir vaziyet al mışlar, bilhassa evelki gün Balattaki Yahudiler hemen w- mumiyetle Serbest fırkaya rey vermişlerdir. Vaziyette şayanı dikkat o- lan cihet Yahudilerin Serbest fırkaya rey vermeleri değildir. Belki intihabat mücadelesinde Rumlardan, Ermeniler!en zi- yade Halk fırkası aleyhtarı görünmeleridir. Çünkü Halk fırkası ile Serbest fırkaya rey veren Yahudilerin miktarı he- yeti umumiyelerine nisbet €- dildiği halde Yuhudiler ara anes ya Bi çay azg a A gs a Ng l sında Halk fırkası aleybtarlı- ğının daha fazla olduğuna hükmedilmektedir. Halbuki şimdiye kadar va- İğ ziyet tamamen bunun aks zannediliyordu. Yahudiler, da- ha müsait şerait içinde yaşa- dıkları hesap edilerek Halk fırkası hükümeti aleybinde rey vermesi muhtemel olan gayri müslimler arasında Rumlar ile iğ Ermenilerin daha fazla olma- sı düşünülüyordu. Onun için Balat intihabatı neticesinde (3 Yahudilerin izhar ettikleri si- i yasi temayül ve meselâ Kum- 5 kapıda hemen tamamile Halk E fırkasma rey veren Rümlar İ muvacehesinde, Yahudi rey- $ lerinin nisbeti ciddiyetle naza f rı dikkati celbetmiştir. İ Acaba Yahudiler arasında | göze çarpan “bu. temayülün ruhi sebepleri ve saikleri ne- dir? Tabiatile bu sual herke- sin zihnine varit olan bir şey- dir. Bazıları Yahudilerin Serbest I$ fırkaya diğer ekalliyetlerden ziyade temayül göstermeleri" ns sebep olarak şunu bulu- iğ Yorlar. Bu fırkanın inhisar aleyhta- rı olduğunu işaa etmiş olma- I$ sı. Bazıları tütün, içki, barut, ve fişek inhisarları lâğvedilir ise Yahudilerin daha fazla istifade edeceklerini hesap €- derler gibi bir mülâhazaya tâbi oluyorlar. Bununla bera- ber bu mülâhaza hakikati! izah eder bir mazariye değildir. Ibtimal ki Yabudilerin siyasi temayüllerine tesir eden diğer bir takım esbap ve avamil daha vardır. Herhalde bu €sbap ve ava- mil idari moktai nazardan tetkik ve tablil edilmeğe de- ğer bir mevzu teşkil etmek- tedir. İ İ arak, Beleğiyous Beşiktaşta belediye Beşiktaşta bir belediye teşkili ve be- lediye hudutlarının yeni mülki teşkilât göre tashihi için Du günden iti her ver de reyiâmmea müracaat edilece dir. Bu sabah her belediye dairesinde sa“ at dokuzbuçukta rey sandıkları âçılacak ve akşam saat beşe kadar rey atılacaktır. Belediye intihabında rev atmak hakkına rkes rey atacaktır. Döri açık bulunacak revlerin adedi peizix te min etmezse müddet bir hafta uzatıla- caktır. ——— Müsaadesiz töhvilt Bank nasyonal mobilier isimli bir haber vermeden ve tescil muamelesi Atinadan avdet etmişlerdir. Heyetimiz reisi Hasan Beyle diğer murahhaslarımız Balkanlar da bir tetkik seyahatine çıkmışlar. idır. Şehrimize bir kaç gün sonra itrenle döneceklerdir. yaptımadar, tak$itle halka sattıklarındanı dolayı iki Türk taciri ticaret müdiriyeti tarafından mahkemeve veril; iştir. Ticaret müdiriyeti taksitlerini verdik- leri halde cahvilde senet! yan bir çok kimsenin şikâyeti üzerine bu habere muttali olmuştur. almayi Serbest fırkaya ne i | j j j ? 3 — VAKIT Müderrisler Memur mur- | durlar ? Mus ihuttin Adil,Muamr- | mer Raşit Beyler ne diyorlar ? | Darülfünun emini dün yazdı- | ğımız gibi yarin seçilecektir. Bu husustaki hazırlık tamam- lanmıştır. Müderrislik, memurluk Dün, müderris Ismail Hakkı | 16 Teşrinievvel 1930 — Çelebi oğlu Demir taş, Yi Hoca Kıyasedâi Kasım. Fatihte: Islâm Bey, Rami Yeni mahalle, Cezri Kasım, Eyip sultan, Aptulvedüt, | Ferhi-Çelebi, Gümüşsuyu, Dökmeciler, Nişancı Mustafa paşa, Üç şehitler, Cuma, Topçular, Ali Bey köyü Beyoğlunda: Beşiktaş, Ortaköy, Mecidiye, Abbas ağa. Yıldız Cıha beyin faa! siyasi hayata atılması münasebetile müstafi addedileceği haberi ile bunu tak'ben ortaya tekrar çı- kan müdetrislik memurluk me- selesi etrafında (| tahkikatımıza devam eltik ve memurluk meselesi üzerinde ba- zı müdderrislerin fikirlerini sor- duk, h uslihuttin Adil B. ne diyor? Hukuk fakültesi müderrislerin- den avukat Muslihuttin Adil B., Madritte iştirak edeceği kons müderrisliktan | müderrislikle (| Wca, ti Dikili taş, Vişnezade, Ali ; Yeniköy (Sarıyer) de: Bebek, Arnavutköy, Kuruçeşme, Hisar (Beykoz) da: , Gü Bakırköyde Zeyünlük, Cevizlik, Sakızağacı, Ye. nimahalle. Üsküdarda: Validei # Wide atik, Arakiyeci H Arakiyeci bacı Csfer, Ta ar, Ahmet efendi, Ahçıbaşı mahal. greye yol hazırlığı ile meşgul Tİ dür. Bunun için kısa bir müta- lea ile iktifa etmiştir. Âdil Bey /İ| şöyle düşünüyor: — Ben Darülfünun müderris. | lerinin siyasette faal mahiyette | bir rol oynamalarına itiba- rile o mubalifim. Müderrislerin gündelik siyasetle meşgul olma- ları doğru değildir. Bu faaliyet esasen onların ilmi mesâilerini haleldar eder. Müderrisler ka- naatimce kısmen memurin kanu- nuna tabidirler, Müderrisleri tam bir memur addetmekle beraber Darülfünun bir devlet imüesse- “ sesi olması, müderrislerin bir vazife deruhte etmiş bulunmaları devlet bütçesinden maaş ve te- | kaüdiye almaları onların kısmen memurin kanununa tabi olduk- larını anlatmağa kâfidir. Bu mü- nasebetle müderrislerin devletçe takip olunan siyasete tevfiki i hareket etmeleri lâzım gelir. Bu : i | | | | siyaset fırka siyaseti değildir. Müessesenin terakkis'ne, tekâ- mülüne hadim siyasettir. Diğer taraftan müderrisleri tam me- mur addetmeğe de imkân yok- tur. Birçok müderrisler vardır ki | hariçte mesleklerile kabili telif meşguliyetleri vardır. Darülfünun müderrisliği hemen hemen nev'i şahsına munhasır bir vaziyeltir. — Şu balde bir kanuna ihti- yaç vardır değil mi? — Evet. Yeni kanun çıkıncıya kadar bu devam edecektir. Ma- | haza yukarda işaret ettiğim gibi | Darülfünun kanunsuz vaziyette de değildir. Muemmer Reşit B. ne diyor Gene hukuk müderrislerinden ve Emin namzetlerinden Muam- mer Raşit bey: — Bunlar ilmi şeylerdir. Söy- lemekten memnunuz. Neşet Ö- mer beyin Emaneti zamanında ittihaz edilen kerar mucibince bu gibi ilmi mebahisin mutlaka mecmualara dercedilmesi lâzım gelir. Beni mazur görünüz, de- | miştir, Fransız binkasının tahvilânnı hükümete İ Erin vekili ne diyor? Darülfünun emin vekili Mus- tafa Hakkı bey dünkü sözlerinin yanlış telâkki edildiğini söyliye- rek demiştir ki : — Müvâzenei (o umumiyeden maaş alanlar memurdurlar. Yal- mz bazı müderrisler ibtisasları dahilinde menafii umumiye için hariçte çalışabilirler, Bu hususta gerek baremde l Borsada spekülâsyon yapanların hakkındaki tahkikat Türk parasını koruma kanu- nuna muhalefetle borsada spe- külâsyon yaptıkları noktasında borsacı M. Miç ve üç şeriki hak kındaki tahkikata ikinci müs- tantik Hakkı B. tarafından de vam olunuyor. Bir akşam re- fikimiz, bunların birkaç gün evvel. ; hakkında muhakeme kararı ve | rilerek ceza mahkemesine gön derilmeleri takarrür ettiği halde yeniden isticevaplarına lüzumu görüldüğünü yazmışsa da, bu şekil, vaki değildir. Esasen usu- len mümkün değildir. Maznunlar hakkında tekarrür etmiş hiçbir | vaziyet olmadığı, tahkikatın ka- nuni seyrini takip ettiği anlaçıl- mıştı.. kei Yunan yapuru kurtarılıyor Pazartesi sabahı kız külesi önünde karaya oturan Yunan bandırıı Klodimo vapurunun tahlisi. işine devam edilmek tedir, Dün kömür yüklü olan vapurun tahliyesine başlanmıştır, i ELEM BB EA ALM A A gerek memurin kanununda sara- hat vardır. Müderrisler gerçi tam memur değildirler, fakat ibtisas- larının menafii umumiyeye müte- allik aksamında kendilerine zuniyet veriliyor demiştim. Mest lâ Akil Mubtar bey müderristir diye hastalarını ihtisasından ve ilminden mahrum etmek doğru olur mu? Ticaret denilen mefhum Üze- rinde biraz durmak lâzimdir. | Bir doktor kabinesi, bir lâbora- tuvar, bir avukat bürosu birer ticarethanedir ki burada meşgul olanlar ihtisasları dairesinde u- mumi menfaatlere hadim olurlar, | umumi menfeatlere taallük eder» ler. Bunun için müsaade edilir ve gene bunun içindir ki müder- risler daimi ve serbest olarak ikiye ayrılırlar ve daimiler ser- bestelere nazaran yüzde elli fazla maaş alırlar. i masin zade Fuat bey ismail Hakkı be e ini fakülteye ait oba Si? — Bence müderrislerin vazis yetile meşgul olmak doğrudan doğruya mensup oldukları fakğl. te işidir. Nasıp, azil," istif, | rini fakülteler yapar, “<2 işle-