2 — VAKIT 5 Teşrinevel 1730 Ni car. 30. Kara Osman Zade Suat B. — > Tücear. 31. Dr. Emin Şükrü B. — Doktor. 32. Lokontacı Abdullah B. 33, Ihsan Namık B. — Sabık vilâyet meclisi azası, 34. Nazmi B. — Bahriye miralay i mütekaidi, 35. Senihi B. — 36. Abdürrezak in Hilâliahmer reisi, 31. Mithat Cemal B. — Noter. > m B. — Tüccar ve sabık vilâ- üccar, rü B. — Beyoğ- isi azası, 39, Kadri B. — Sabık vilâyet meclisi ayası, 40. Ali Rıza B, — Eczacı, 41. Nail B. — Bahriye kaymakam mütekaidi. 42. Feyzi Ahmet B. — Dektor. EMİNÖNÜ 1. Rana Sani Yaver Hİ, 2. Tevfik Salim Pş. — Doktor. 3, H. Adn B. — Sabık vilâyet meclisi azası. & HB. Recep B. — Sabık vilâyet - meclisi azası. 5. Sadi B. — Sabık vilâyet meclisi a- 8. İhsan Sami B. — Doktor. © AzASI © & — Sadettin Rıza B. — Zahire tüe.)sebecisi. 7. Kemal B. — Sabık vilâyet meclisi <carı. 9. Kemal Salih B. — Cümhuriyeti Yeti belediye azası, gazetesi yazı işleri müdürü, 10, Talât B. — Miralay mütekaidi ve ik belediye azası. © “11. Refika Hulusi Behçet Hf, 12. Reşat B. — Sabık vilâyet meclisi|riye binbaşı mütekaidi. © azası, Pabrikatör. 13. Esat B. — Avukat, eski hâkim- erden. ye azası 14. Eczacı Ferit B, — Sabık vilâyet! 6. Aziz B. — Sabık cemiyeti belediye arası, azası, 15. Hilmi B, — Sabık vilâyet meclisi © AZAN. 16. Hasan Remzi B. — Sabık vilâyet — meclisi azası, 17. Avukat İbrahim B. — Sabık vilâ- meclisi azası, 8, — Muhiddin Pg — Sabık vilâyet meclisi AZAsı. t Bürhanettin B, — Tücar. iy Nihat B, — Şoförler cemiyeti rei- i FATİH © 1 Tâtife Bekir Hf, — Kadm birliği — velisi 2. Dr. Hikmet B. — Sabık vilâyet mec- Disi azası, 3. Ahmet Bican B. — Sabık cemiyeti belediye azasi, belediye azası. — A. Topkapılı Hâkim zade Mehmet B. — Tüccar. 5. İsmail Sıtkı B. — Sabık cemiyeti!Y* azası. belediye ağası © 6 Dr. İzzet Kâmil B. — Sabık cemi, bk cemiyeti belediye azası, yeti belediye azası. 7. Vasfi Raşit B. — Sabık cemiyeti) diY€ a2as1 — belediye azası. 8. Galip Hakkı B. — Doktor, ye müdürü, 9. Refik Ahmet B, — Vakit yazı işle-| & Dr. Hâzım Pş. — Sabık cemiyeti ri müdürü. belediye azası, © 10. Avni BR. — Avukat sabık cemiyeti! 6. Cemil B, — Sabık cemiyeti beledi- — belediye azası. * ye azası, “11. Sadi R. — Bebak polis müdürü ve) 7 Muharrem Nail B. — Avukat, vilâyet lisi azası, Ta R Yi İ Rüştü, kendi içinde tekevvün âlemi tahlil ederek merdi- venleri çıkarken bu mesafe, ona — geniş ufukların arkasında bulu- © nan yabancı bir Kıt'a kadar uzak geliyordu. © © Nihayet Atıf Beyin bulunduğu © kapı önüne gelince kalbini taz- © yikeden şiddetli çarpıntı arasın- © da ayaklarının büküldüğünü, diz- titrediğini bissetti. Ve ihtiyari kapının pervazına dayandı. © On sekiz kurşun ve süngü yarasile sarsılmıyan vücudu, ilk “defa şu kapı önünde titriyor ve onun ziline basmak, kendisine dağı omuzlamak kadar zor t ordu. Fakat acze; heyecana İözüm yoktu, Mukavemet ve ta- “bammül etmek lâzımdı. # di dürü, ye azası, azası, belediye vini ve sabık C. B. azası. belediye azası. vardrı. İzmir, Galata, Şafak, İnkişaf, Sa- mi, Akçeşehir, met, Artemista Antonios, İtalyan bandı- ralı Titana, Seyrisefaine ait Kara deniz vapurları Zonguldağa yolcu- larını çıkaramıyarak iltica etmişlerdir. İ ars rn 0 vü 0 va soma ann rananuramı | bak cemiyeti belediye azası, isi azası, yet meclisi azası, yet meclisi miyeti belediye azası, meclisi azasından. miyeti belediye azasından Katademzdi fırtına il Karadenizde şiddetli bir fertına| Bu yüzden Kırzade, Rize, Kutlu, Kıs- Yunan bandıralı Furuzan, 12. Mânyasi zade Feridun B. — Es- 13 Ali Seydi B. — Sabık vilâyet med M. Dr. Musa Kâzım B. — Sabık vilâ- 15, Furuncu Şakir B. — Sabık vilâ- azası, 16. Ali Mazhar B. — Doktor. 17. Nurettin Münşi B. — Esbak ce 18, Dr. İhsan Arif B. — Sabık vilâyet 19, Hulusi Ertuğrul B, — Sahık ce- 20. Ali Kâmi B. — Darüşşefeka mü- 21, Celâl Feyyaz B, — Avukat, 22. Nüzhet B. — Avukat. 23. Tevfik B. — Ticaret odası muha- 24. Emin B. — Tücear ve sabık cemi- KADIKÖY 1 Safiye Hüseyin Hf, 2. Selâh Cimeoz B. 3. Cemal B. — Esbak C. B. azası Bah- 4, Methi B. 5. Reşat B. — Sabık cemiyeti beledi- 7. Emin B. — Sabık cemiyeti beledi- 8. Azmi B. — Sabık cemiyeti belediye! 9. Ziya Alim B. — Tüccar. 10. Asım zade Nuri B, — Tüccar. SARIYER 1. Hüsamettin Pa, — Sabık cemiyeti 1. AZASI. 2 Sezai B. — Esbak şehremini mun- 2. Amca Tevfik B. — Sabık cemiyeti 4. Aziz B. — Avukat. 5, Ali R, — Eshabı emlâkten, 6. Salâhattin B. — Sabık cemiyeti ÜSKÜDAR 1, Celâl B. — Sabık çemiyeti beledi- 2. İsmail Şevket B, — Avukat ve sa- 8, Vehbi B. — Sabık cemiyeti bele- 4. Hasip B. — A, Hisarı sabık beledi- İnce bir kadın sesi cevap ver- di — Evet... — Beyefendiyi görmek İstiyo- rum, İâtfen haber verir misiniz?,. Koridorda hizmetçi kızın ter- lik sesi uzaklaşlı, Biraz sonra derinden bir potin gıcırtısı du- yuldu. Bu gıcırtı, nihayet yakla- te yaklaşa kapının önünde dur- u, Ve akabinde iki adam, birkaç saat evvel evlâilığın toprağa gömen insanla onu gömen adam karşı karşıya geldiler. Evvelkisinin İ yüzünde derin bir hayret ve şaş- kınlık, diğerinin çehresinde geniş Hanımlar! | Belediye iştira abatına | iz Reylerinizi halk fırkasma veriniz ! Çünkü Halk fırkası, kadınlara bürriyet ve insan gibi yaşamak hakkını vermiş- tir. Halk fırkası kadınlar: 1 — Mirasta müsavatını te- min etti. Halbuki eskiden kadınlar erkeğin mirasta al- || dığı nın yarısını alırlardı. 2 — Belediye intihabatına iştirak hakkın verdi. Kadın eskiden Vatandaş değildi. Halk fırkası kadını esaretten kurtardı vatandaş mevkiine isat etti. 3 — Eskiden kadın hakim olamazdı. Kadın kocasının esiri ve cemiyetin bir tıfiylisi idi. Halbuki Halk fırkası onu cemiyetin en yüksek fayıklar istiyen hakimlik mevkiine çıkardı. . “ Saçı uzun aklı kısa , sö- zünü filen tekzip eden odur. 4 — Eskiden kadın avukat olmazdı. Halk fırkası kadının hak ve adalet sahasında er- $l kekten farklı olmadığınıispat etti. Kadın avukat olabil- meşine müsaade eden halk fırkasıdır. 5 — Kadın evde koca denen (imparatorun emir tabası idi. Ailede hüküm, kumanda kocanın idi. Mu- kaveleler kocanın vefatile bozulurdu. Talâk hakkı ko- Amerikada Komünisterin'bir hareketi Cleveland, 3 (A.A) — 600 kadar komünist ML Hoover Amerika banketlari cemiyetinin senelik içtimaında nupuk İrar ken salonu işgale teşebbüs et mişlerdir. Polis bunları dağırmışor. Te- Tefat olmadığı gibi vahim varalıda voktur. Dehşet 4040 çovulkk meflnç Strazhurg, 4 (A.A) — Eyalet dahi Tindeki çocuklar arasında görülen felç Şek'alan bir Teştinievvelde 400 & bul İ muştur. Bununla bersher müstevli surette hüküm süren bu hastalığın şiddeti git tkce azalmaktadır. /Bulgar kralı nişanlandı Roma, 4 (AA) — İtalya prensesle- rinden Jeanne ile Bulgar kralı Böris resmen nişanlarımışlardır. ikalya kralının kızı Prenses Jesnne ile Bulgar kraı Borisin muvafakat ettiğini bildirmektedir. Cehennem vadisindel Napolide, 3 (A.A) — Vezüve yanar dağının küçük india mahrutonun şimal kaidesinde teraküm etmiş olan lâvlar krsterden taşarak oöehennem (vadisine doğru İnmeğe başlamıştır. LAV ösreyanı 6 metrelik bir genişlikte ilerlemekte ve dakikada. 4 mewe katormektedir. Ateş İethasının ketra takriben 30 metredir. Volkanâ civar olan #mıntakalar için acil bir tehlike yoktur. Tahran zelzelesi Tahran, 3 (AA) — Zelzelenin Tah- rain takriben 40 mil şimalinde kâin Damoven: kaplıcılan yakınında büyük hasarlara sebebiyet vermiş i bildi- rilmektedir. Ölünün dehşet. Şikigo, 3 (A.A) — Bir bankayı soy mak teşebbüsüne (giriştikleri sırada bir adamı öldürmüş olan iki zenciyi elek- «rikle idamında 300 kişi hazır bulunmuş- canım elinde idi. Halk fır- kası ailede de müfrasiyi ilân etti, müsavi Öl baklarla e bağla- yan Halk fırkasıdır. 6 — Eski ailede koca dörde kadar kadın alırdı Bu kocmlar namına bir zorba” lıktı, Bir kadına bir koca veren Halk fırkasıdır. 7 — Anneler... *yavrula- rınız Üç sene sizden uzak silâh altında kalırlardı. Halk fırkası sizin çocuklarınızın askerlik müddetini 18 aya indirdi, Bununla sulbu ne- kadar sevdiğini ispat etti. Sulh demek kadın demek- tir. Sulhu seved Halk fırkası senin fırkandır. Reylerinizi Halk fırkasına ifadeleri vardı. Nihayet Atıf bey, muhatabı- nın mezarı kazan adam olduğunu anladı ve onun, hizmeti mukabi- linde almış olduğu paranın cür- iyetinden şikâyet etmek Üzere geldiğini düşünerek bir can sr- kıntısı içinde sordu: — Ne istiyorsunuz?.. dedi, Rüştü başı göğsüne bir gülle sikletile düşük olduğu halde ce- yap verdi: —Sizinle biraz hususi görüşmek istiyorum... Atıf bey, tekrar can sıkıntısı içinde sordu: — Çocuğun mezarı bakkiın- da mı?... Rüştü, göğsüne düşen başını kaldırdı. Yüzünde kat'i kararını vermiş bir adam ciddiyetile ce- vap verdi: — Hayırl, Bizzat çocuk bak- kında... — Anlıyamadım.. Ne demek tar, Mefluç ve veremli olan zencilerder biri ancak 3 dakika nihayetinde ölmüştür. Bu zencinin çekmiş olduğu müthiş 170- | yağma ekime eb kle trigiliz“Kayyalasi döyüü eN Rangoon, 4 CA A) — İngiltereye İ tayyare ile. gitmek zere bir iki gün evvel Rangun'dan hareket etmiş olan Avusturalyalı tayyareci Kyaukpyu civa” rında yere düşmüştür. Tayyare sakatlan: mış, fakat tavyareciye bir şev olmamıştir. ——— RR Adliye Vekili Şehrimize geldi Adliye Vekili Yusuf Kemal Bey Roma, 4 (A.A) — Istifeni ajansı | nişanlanmalarını | Atletlerimiz Atinada Halk tarafından aj- kışlandılar Atina,4 ( Apoya ve malini | — Balkan olimpiyadıma iştirak için buraya gelen Türk atletlerini Türk Sefirile sefaret erkâm ve ! müsabakaların heyeti tertibiyesi istikbal etmiştir. Atletler Halk tarafından alkışlanmışlardır. Türk atletleri Efteon oteline nazil olmuşlardır. r Atina, 4 — Atinaya kadar güzel bir yolculuk yaptık. Atinada bizâ parlak bir istikbal yapıldı. Yunan- hı sporcular büyük dostluk göster- diler, Atletlerimiz Falerde Akten lotelindedirler. Atletizme 12 Türk, 35 Yunan, 20 Bulgar, 21 Romen, 20 Sırp gire- cektir. | Fransadaki talebemiz Bir senedenberi Fransada maa- rif tetkikatile meşgul olan maarif müfettişi umumilerinden Hasan Âli B., Fransadaki talebemiz hak- ikmda şu malümatı vermiştir: ” | «— Fransada üç yüzü mütecaviz talebemiz vardır. Bu talebenin mü- ihim bir kısmı Fransa vilâyetlerin- dedir. Pariste talebemiz nisbeten mahduttur. Talebemizin tahsilde- iki muvaffakiyetleri bilhassa takdi- re şayandır. Ezcümle bu sene bir talebemiz Fransanm bir çok âli lerinin yetiştiği yüksek muallim mektebinin riyaziye müsabakasını ilk defa olarak kazanmıştır. Esö- sen riyaziye ihtisas şubelerindeki talebemiz hakkında mektep mü- dürle-inin müteat'dit takdirleri var: dır. Pariste ve vilâyetlerde bulunan talebemizin hemen tamamına ya- km bir kısmı bu sene lâzım gelen sertifikaları almışlardır. Hususile Belçixada ilk mesleki tedribatteii" muvaffakiyetle ta imiz, bu sene yükseği kısımlara girmişlerdir. orta derecedeki san'at 'mektepleri- ni bitiren talebemiz de bu sene yak İnız Fransızların kabul edildiği yük- smd mekteplerine girebilmişs- ir. Ağrıda sükünet “ hüküm sürüyor Dün akşak geç vakıt Beyoğ- İn Viz pla ünlaşt KİMİ verilen ve Londrada intişar eden dün sabahki ekspresle şehrimize bir haber Ağrıdağında Kürt eş- gelmiştir. Doğruca Çamlıcadaki kiyasının yeni bir harekette bu- evlerine giden Vekil Bey istasyon-! lunduklarını o bildiriyormuş. Bu K da bir muharririmize şunları söyle- haber tamamen asılsızdır. Kat'i miştir: “- On gün kadar kalmak üze- re geldim. Bu müddet zarfında dişlerimi tedavi ettireceğim.. Söy- liyeceğim bir şey yoktur. Adli işler hakkında söylenecek şeyler proğ- ramda söylendi, istiyorsunuz?... — Müsaade eder misinis.. Beni bir dakika içeride dinlemek lüt- fünü benden esirgemezseniz... Atıf bey, derin bir hayret içinde, fakat karşısındaki adamın sözlerindeki samimiyet ve kat'i- yet karşısında adeta manyatizme kasına kadar açtı: — İçeri buyurun.. Görüşelim.. dedi. Şimdi apartımanın ılık dehli- zinde önde Atıf bey, arkasında Rüştü yörliyorladı. Atıf bey düşünüyordu. Arka- sındanda gelen bu adam kimdi? Kendi evlâtlığı onu nasıl âlâka- dar ederdi? sonra üstü başı alelâde olmasına rağmen ifadesi düzgün, temiz ve müntazamdı Rütşü oda kapısına kadar böy: “lece gitti. Fakat tam kapı önü- ne gelince orada durakladı. üs- tü başı kerlâ mülemma idi. Dal- çıkarmayı | gınlıkla © paltosunu ve mevsuk surette biliyoruz ki Ağrı dağında mutlak bir sükü- net ve emniyet hüköm sürüyor. Orada eşkiye O kalmamıştir ki © yani bir barekette bulunmasına imkün olsun. : unutmuştu. Tam oda kapısının önünde bir an tevekkuf etti, Oo“ — Affedersiniz. Dedi. Müsa- ade edinizde paltomu çıkarayım. Odada soba harıl harıl yan: yor, ılık bir hararet yüze yumu-. şak bir yelpaze halinde temas ediyordu. , Rüştü, kendisine (gösterilen © sobaya yakın bir yere oturdu. Atıf bey de kendisinden bir adım ötedeki koltuğa yerleşti. «& Dışarda kar hâlâ Jâpa lâpa yağıyordu. «Karlar pencerenin “ alt pervazlarını yariya kadar kaplamışlardı. 5 Atıf bey, bizmetçiye bir kah- | ve pişirmesini tembih etti. Son-. ra masa üstünde duran cıgara paketini açarak kendisi ii bir cıgara aldı. Bir diğer 2 rayıda Rüştüye verdi. bi Het iki adam, söze nereden ğ başlayacaklarında o mütereddit; bir lâhza bili hareket süküt (Bümedi)