17 Haziran 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
— >? — VAKIT 17 Haziran 0319 Bitaraf murahhaslar geldiler | Üst tarafı 1 inci savıfamızda edilmiştir. Yalnız akit mucibince | beşinci maddedeki mübadil em- | lâkinin sureti tasfiyesi hakkında birarfların kararı bekleniyordu. Biz kararımızı iki gün evvel parlâmentolara tebliğ ettik. Şimdi Türk ve Yunan hükü- metlerinin cevabını ( bekliyoruz. Maamafih bu kararı iki bükü- metin de kabul etmemesine hiç bir sebep yoktur. Çünkü bu şekili tasfiye, en makul ve en doğru şekildir. Ak- si halde sekiz sene süren ihtilâf daha müteaddit sekiz sene süre- bilirdi. Bence itilâfname üzerinde re- tuş edilecek hiç bir nokta kal- mamıştır ve bu hadiseden ziya- desile memnunum. Henüz Ankarada komisyonun yeni bütçesinin ini tesbit ile meşgul olan muhtelit mübadele Türk murahhas heyeti reisi Tev- fik Kâmil Bey birkaç gün sonra Istanbula oavdetle komisyonun içtimalarına iştirak edecektir. Muhtelit komisyonun azami tanbul mekteplerinden, Türkçe- den bahseder İngilizce bir nutuk söyledi ve fikirlerini Türk dar- bımesellerile teyit etti, Ondan sonra şehadetnameler dağıtıldı; mezunlar içinde Türk isimleri şunlardır: Meliha Abduramas, Zekiye'N “Aster, Or- dolu Ömet zade Hüseyin Avni Beyis kım E, Meliha, Orrabayı zade Ayşe Faziles Ahmet Bekir, Hakuk miderrislerinden Cevat Beyin kızı Bedis, Hacer Z, Hamd, Meliha Hüsnü, Nebi'e Hüseyin, Nese m Rauf, Vahibe Remzi, Mevhibe Kiza, sabık Evkgf müsteşarı Şevki beyim kızı Destias Şevki, İstanbal mebusu Ziya Beyin kızı Vecibe EH. Jar. Davetlilere merasimden evvel çay, sonra limonata ikram edildi. Koleç b bununla 40ynci yılını | doldurmuş olüyor. Mektebin bu yılki mezunları içinde kıymetli yazı kabiliyetleri de vardır. Bun- lar bu yıl, Robert koleç talebe- sile birlikte (İzlerimiz) adile iki mektep risalesi bastırmışlardır. Mediha Avni, Vecihe Ziya, Sı- dıka Tahir, Adile Osman, Ne- riman Mitat, Meliha Salim, Mevhibe Rıza, Ferhunde Yusuf, Suzan Nuri, Nesrin Rauf, Fazıl Bekir burada yazısı görülen isimlerdir. ! bir seneden fazla devam edece- ji ğini zannetmiyorum. Bu zaman zarfında birçok mü- İ him meseleler halledilecek ve bil- hassa her iki taraftaki emlâkin | müsavi ve doğru bir surette tef- rik ve tevziine ehemmiyetle dik- kat edilecektir. Şunu da ilâve et- mek İsterim ki ba meselenin halli, yeni bir ihtilâfa zemin teşkil etmiyecektir. Azalar ne diyor? Bitaraf azadan M. Rivas da şöyle demiştir: — Son defa bitarafların ver- diği karar eniyi şekil oldu- ğundan kabul edilmemesine imkân yoktur. Senelerdenberi iştiyakla © beklediğim arzumun yerine gelmesinden çok mem: ağam Ankara mükemmel bir şehir olmuş. Az zaman zarfında ya- pılan bu terakki. beni hayrette bıraktı. Bitaraf azadan M. Henderson da neticeden çok memnun ol- i duğunu söylemiştir. fırka reislerinin içtima Atina, 16 ( Apo ) — Mübadil emlâk hakkında bitarafların ver- dikleri karar teksir ( edilerek siyasi fırkalar rücsasına dağıtıl- mıştır. Hariciye nazırı hariciye encümeninin bugünkü içtimamda bitarafların kararının niçin kabul edilmesi lâzım geldiği hakkında uzun izahat verecektir. M. Veni- zelos bu, hususta siyasi fırkalar reislerinin fikirlerini soracak, fakat kabinenin da karar v a- rüesasından o Kafandaris, mesuliyeti » Siyasi lar Çaldaris ve Zaviçanos dün hu- susi surette toplanarak bitaraf- ların kararını görüşmüşler, ancak bir karar vermemişlerdir. Bu üç fırka reisi, hariciye encümeninin içtimaıdan evvel aktedecekleri hususi içtimada encümenin İçtimaına iştirak edip tmemek şıkkını da tetkik ede- ceklerdir. Erkârı umumiye lehtedir Atina. 16 (Anek ) — Muhaci- rin itlâf aleyhinde tabrikâta devam ediyorlar. Fakat Sürida eikân umumi- vVAKIlL ın tetrikası :13 | eni o dakikada onun kafa tasını kırarak beynini dışarı çi- karmak kabil olsa idi, orada düşüncelerin tebellir edemek- sizin bir meddü cezir halinde kay- maştığını, bir kıyamet ve mahşer şeklinde boğuştuğumu görürlerdi. Hayatının, mescidin mezarlı- ğındaki baldıranm yahut selvi- nin nebati yaşayışından ne farkı vardı? Onlar nasıl güneşin ziyası İİ eme nemi'ile teşaddi edi- : o da hayatının muaz- zam faciası içinde azabın, hus- ranın ve ümitsizliğin acı zehir- lerile tegaddi ediyordu. —— Bütün semt halkı içinde onun bir kere bile güldüğünü gören olmamıştı. Bütün semt halkı içinde genç bekçi demek halük, terbiyeli fskat kederli insan demekti. Hayatının acı macerası, az çok herkese malümdu: O, karısını çocuğunu kaybet- mişti. Dertli genç bekçiye karşı bütün semtin muhabbeti vardı. Ona herkes acıyor, onu herkes eş hn m re NMAHALLE Hİ FUNAM: SELARATTIN ENE lk çeliği ba anlar iç > semt halkından sokakta kaldı- rım üzerinde sizarak uyuduğunu gördüğü komşularını, tatlı dilile uyandırır, koluna girerek” evine getirir, hatta bununla da iktifa etmiyerek yatağına kadar çıka- nır, Üstünü soyarak yatırırdı. Bu külfeti sadece kendisini sevdiğine emin olduğu bu insan- lara karşı küçük bir hizmette bulunmak emelile yapardı. Bun- dan mükâfat beklemezdi. Hatta ertesi gün, bu komşulara tesa- düf ettiği zaman yaptığı hizmet- ten kendilerine bahsa bile lü- zum görmezdi. İç yüzlerinin hakikatine tama- mile vâkıf olmakla beraber ka- Pılarını devrettiği semt halkı, muhtelif mizaç ve seviyeli insan- ları ile adeta koca bir âlemdi. Bu âlem ne Yunus ağaya, ne- de Numan ağaya mekşuf değil di Fakat kendisinin bu mahal- ledeki müddeti hizmeti onların- ki ile kabili kıyas olmıyacak de- recede olmasına rağmen kapıla- rınm önünde kalın sopasını vu- | YAKUT TELERA! Yağmur Ankarada tren hattını tahrip etti Ankara, 16 (Telefon) — gün yağan şiddetli yağmurların tesirile Sincanköyle (OEtimes'ut arasındaki tren hattı bozuldu. Konya postası ancak saat 22de gelebildi ve ekspres üç, posta treni de iki saat sonra hareket ettiler. F esatçı çalar Bugün muhake- meleri başlıyor Ankara, 16 (Telefon) — Gizli cemiyet kurmakla maznun Şeyh daşlarmın o muhakemelerine : bu sabah ağır ceza mahkemesinde başlanacaktır. ser k i Sanayi bankasının yeni şekli İktisat proğramı © mucibince nayi ve lin. bankasının alacağı yeni şekil hakkında tali- mat almak üzere Ankaraya giden Sanayi ve Maadin bankasi müdürü Sadettin 'B. bugün şehrimize dönmlştur. Ecnebi kumaşı sattır- muyorlar! Bombay; 16 CA A) — Avrupalılarla meskön mabal'edeki “Avrupalılara o ve Hintlilere ait dükkân ve mağazaların önünde ecnebi kumaşları / satılmasına mani olmak içlik nöbet bekliyen 96 gö- nüllü. tevkif edilmiştir. Bühlar > satıcılatı kofkutmağa matruj teşebbüslere dair olan emirnemenin bir maddesi mucibince 4 ay hapse mahküm edilmişlerdir. yenin ekseriyeti azimesi itilâfın lehindedir. Venizelosun nutku — Türk-Yu- zaman gelir ve kimin kapısı kimler tarafından çalınır, kederli genç bekçiye hepsi malümdu. İşte bu pembe boyalı konak- ta oturan 'kıranta “bodur adam, Sultan Hamidin sarayına tabla- kâr olarak girmiş, git zaman birinci ferik olmuştu. Yıllarca saray muhitinde yaşa- memişti, Hâlâ ( yüreğim kalktı ) yerine (göynüm bulandı) derdi. Ümmi, cahil bir adamdı. Bu- na rağmen ahvali “âleme vuku- i österi len, ltan idi ———— MAKET ın TELERAPvTE LEror — HABERLERİ Davet M. Reisi ve Başve- İ . İkilimizin cevapları Atinada bir Balkan konferansı akti için Yunan meb'usan mecli- si reisi tarafından Melis reisimiz- le Başvekilimize birer telgraf çekildiğini yazmıştık. Anadolu ajansı, bu telgraflara aşağıdaki cevaplarla mukabele edildiğini bildirmektedir; “Reis Hazretleri; İş'arınızdan dolayı derceci ni- hâyede teşekkür eder ve sami- mi tebrikâtımı takdim ederim. Güzel omemleketinizin Balkan konferansını toplamak hususun- daki teşebbüsüne Türk matbua- | tının tahsis ettiği fevkalâde mü- Saidin oğlu Salâhaddinle arka- sait neşriyat ve bu iş hakkında ricali siyasiyenin ifade eyledik- leri efkâr işbu teşebbüsün mem- leketimizde ne kadar büyük bir hüsnü nazarla telâkki edildiğine delildir. püyük Millzt Mecisi reisi Küzur “Reis Hazretleri ; Nazikâne iş'aratınızdan dolayı > İri teşekküratımla beraber Balkan O konferansının pa kariben içtima! münase- betile samimi tebrikâtımı lütfen kabul buyurunuz. Balkan akvamı arasında wmünasebatı hasenenin daha sıkı bir hale gelmesine ve onların izhar ettikleri fikri sulb- perveranenin takviyesini istihdaf eden mesaisi sulha merbutiyetinin lâyenkati bariz delillerini mekte olan Türk milleti tara- fından yüksek derecede takdir edilmektedir. Büyük bir nazarla karşıladığımız böyle bir işe müteallik teşebbüsün icrası himmeti ezher cihet güzel mem- leketinize isabet etmektedir. Başvekiğ İsmet dg İtalyada bir kaza Milano, 16 (A.A) — Tayvateler tara“ fından havada yapılan bareketleri seyret- mek için toplanan halktan bir kısmının işgal ettiği bir tribün yıkılmış ve üstün“ dekilerin hepsi yere düşmüştür. Birçoğu apr olmak üzere 80 kişi yaralanmıştır. dem vurmaktan zevk duyardı. Paşanın en büyük zevki, sa- bahleyin uyandığı zaman, mevsim kış ise sobayı kendi elile yaka- rak, mangala ateş çıkarmak ve elile kahve cezvesini sürmekii, Eğer mevsim yaz ise ispirto lâm- basını yakar ve kahve cezvesini aleve tutardı. Biraz sonra sabah gazeteleri gelirdi. Okumayı bil- memekle beraber zevcelerinin uyanacağı zamana intizaren ga- zeteleri yan tarafındaki cıgara iskemlesinin üzerine Sin cıgara- smı tellendirirdi. Zevceleri kalktıkları zaman ilk işleri, paşanın elile hazırlanmış olan kahveyi içmek, müteakiben yüksek sesle gazeteyi okumaktı. Halil paşanın birinci ve üçüncü karısı okur yazar, ikinci ve s0- nuncusu, kendisi gibi ümmi ve cahildi. Paşa okuyanlardan han- gisi erken kalkmışsa onun gaze- teyi okuyuşunu dikkat ve ciddi- yetle dinler, sonfa her havadisten ahkâm çıkarır, bu arada Sultan Hamit devrile mukayeseler ya- Halil paşanm noktai nazarına göre gençler idaresi, memleketi uçuruma doğru götüren bir ida- redir. Sultan Hamit meşrutiyeti ayi İren ve daime i ta haylı Devlet ban"a8! Umum müdürlüğe kiii. tayin edilecek? Apkara, 16 (Telefonj — let bankası si ilgaz. Milli Müdafaa Vekili Mos Abdülhalik Beyin tayin olun”. ğı söylenilmektedir. — di | Taymis ne diyo Türk - Yunan itilâ münasebetile Taymis gazetesi Türkiye * i nanistan itilâfnamesinin 9 münasebetile yaz: bir baş' kalede en meselesi nasıl müzakere olunduğumü Ü bu müzakerelerin. altı sene " vam ettiğini izah ettikten 90 itilâfnamenin hul ssasını kayd” mekte, ondan sonra şu mül# aları yazmaktadır : “ İtilâfnamenin * Türkiye Yunanistan meclisleri tarafın“ tastikile iki memlekek daha umumi bir anlaşma yol açılacağı gibi M. Veni zamandır. beklen veçhile Ankarayı ziyaret © cektir. Asırlarca bir arada İz. | şıyan ve birbirinden imiye”. nefret eden, bununla g bütün tarihi kavgalarına yi birbirini o anlıyan ve birbi. tekmiliiyen iki milet ara” münasebetlerin salâh ke: şarki Akdenizin siyasi iski”. na hizmeti itibarile hüm gi le karşılanmağa lâyıktır. . Yunanlıların o ve ü! müşterek birçok mühim atleri vardır. il Türkiye ve Yunanistan mö. leketlerinin yan yana getiril€ takdirde onuncu asrın s0 daki Bizans Oimperatorl tastamam benzemesi, tesad fazla bir şey olsa gerektir” zaman imperatorluğun Asyâ' Avrupadaki vilâyetlerinden $ len askerler, Asyadan gelen sezarın kumandası altında bederek Doristlon ve Bresla' Rusların ; müstevli (o ordula”” geri atmıştır. | bile bile Gyerlüriari Niy e ellerine vermiştir. 10 temmuz, Halil paşanın zarında tarihin yüz karası © bir gündür. O günü ber hatırlat” ça iliklerine kadar titrediğini “ sardı. Tam bir buçuk *ay taarruza maruz kalmak en&' sile konağındaki rahatını mış, ablasının evindeki N arasında saklanmıştı. Aksi £ çok sıcak olan o mevsimde © van arası tıpkı bir cebe” halinde idi. Bir buçuk ay 7 lı Halil paşa, kızgın kiremiti€ tutuştuğu © tavan arasın taraftan buram buram ter “ müş, diğer taraftan bir te ve baskına maruz kalmak *© kusila zırıl zırıl Gtremişti. Onlar ne korkulu gür”. yarabbil.. Değil ufak vela beli insanlar , n ş koca devlet ricalinin, hatla kelânın sokak ortalarmda *. lerine mi tükürülmemiş, #4 larından “yuhalar!. , mı çekil ti?.. Hatta koca Sultan bile resmi mi basılmamış, * türlü türlü tahkirlerle dol 7 nlar mi yazılmamıştı?... Bu ka işe “Bu sürüy Biye Fa a RL ii
