İ3örce yıl « sayı 44 Salı Gir ay Haziran 11930 VAKTI ın küçük ilânları Her gün neşrolunur Defalık kuruş 30 s0 65 ihtiyaç ka'mayıncaya 100 kadar ( özami 70 defa ) ilân edilmek 75 Üzere maktu isin her &ç aylığı için bir dele msccanen geçen ilânlanın fazla garamol satırı İÇ n Ser kuruş Ankara, 9 (Telefon) — tibi umumi Tevfik, seryav€ lardan Salih, Kılıç Beyler olduğu halde ulu şereflendirmek İstasyonda Kâzım, İsme n tarafından teşyi edildiler. uda kadar refakat ettiler. Gazi Hz. Istanbulu teşrif! rikası sahibi ibrahim beye m buyuracaklardır. Gazi Hz. merasimle istikbal edilmelerinin arzu buyurma ziyi vilâyet hududunda karşılıyaca Adliye vekiline cevap veriyorlar Eski nazır, eski müsteşar, esk i | derris Cevat, avukat Hayri beyler neler diyorlar? bula hareket Adliye vekili Mahmut Esat Bey, evelki gün Ankarada Hay- dar Rifat Beyin muhakemesi 6s- Dâsında şahitlerin ifadelerine ce- vap verirken muhtelif kimseler hakkında şahıslarını hedef kılan mutalealar da serdetmişti. Bu arada kendilerinden bahsedilen zevat gazetemize v isektuplâr “göndere ; rek Mahmut Esât beye cevap veriyorlar. Bu mektuplardan e- sasa taalluk eden kısımları hü- lâsatan dercediyoruz. ismail Sıtkı B. diyor ki “Ben damat Feridin ilk kabi- Resinde bulundum, o vakit Yunan Miri işgal etmemiş ve kuvayi Milliye de teşekkül eylememişti. nim (Adliye (nezaretinde lunduğum zaman biç bir ve- “Bdaş nefye gönderilmemiş ve İÇ bir Türk hâkiminin şerefine lel getirilmemiştir. dliye nezaretini kanun da- Eski adliye müsteşarı , Oo Kenan Ömer Bey Tesinde idareye imkân buldu- dem müddetçe devam ettim a müddet zarfında bir Mahi yerinden kaldırmak, bir emeyi lağv edip bir gün üye tekrar teşkil etmek sure- Gi hareket © etmedim, ve Mifemij bihakkın ifa edemiye- eğimi * anladığım £ dakikada ie e ia itilâf fırkasından Ben nezarete (o geçirdiğim Ankaradan hareket ettiler Vali ve klardır. Bu zevat, bu sa Ali, Recep Zühtü, itemyiz reisi, MÜ- Mahmut Eset B. mahkemede vekilleri #rasında şehitler hekkında mütaleslerıni söylüyor kısa omüddetteki hareketimin hesabını kemali iftiharla vermi- ye hazırım. , Kenan Bey divor ki Kenan B. Mahmut Esat Beyin hakkındaki ta'nının kısmen yan- lış olduğunu, aleyhindeki kini- nin ta'nından çok büyük, hatta mahkeme haricinde söyledikleri mahkemede söylediklerinden çok daha ağır olduğunu söyledikten sonra diyor ki: “Zaten ilk istinabenin mutla- kiyeti ikinci ile takyit edilmekle herkesten evvel ben büyük bir yükten kurtarılmış oldum. Tev- cih edilen; sualer (karşısında şehadet sıfatım ehli hibreliğe döndürülünce bana düşen vazife bildiklerimi değil, ilmi kanaat- lerimi söylemekten ibaret kaldı. Ve Adliye vekilinin şahsını kastederek “nakli dava keyfiyeti Adliye vekilinin icat ve ihtira- ından ibarettir, den başka bir şey söylememiştim. Bugün bu iddiamda ısrar edi- yorum. Bundan şüphe edenler yeni ceza usulü muhakemeleri kanununa bizzat Adliye vekili- nin emrile me'haz ve esas itti- baz edilen Alman kanununda Adliye nazırlarına böyle bir $1- lâhiyet verilip verilmediğini ken- dinden ve esasta olmıyan bir hakkın ne gibi tesir “ve mülâ- hazat altında kitaba konduğunu da bu iş için çalışan komisyo- nun reis ve azasından sormalı” dırlar. ,, Kenan B. Mahmut Esat B. vekil o'unca mösteşarlıktan isti- fasına vekilin atfettiği manaya Yukarıda s gas Mustafa Hayıı solda İsr ai Eyi Cevst Beyler ima ile kendisinin o zaman yor gun olduğunu. 165 Jira —--- da hayat imkân ” adığı içi Necati B, zamanında da istifaya (Alttarafı 5 inc say, İ ye ile Çanakkaledeki merasim Reisicümhur hazretleri, bu akşam saat 6 da, refakatlerinde kâ- r Rüsuhi, muhafız taburu kumandanı Ismail Hakkı, meb'us- Hasan Cavit, Nuri, Ankara maarif müdürü Rahmi (Gazi) istasyonundan hareket eden Riyaseti cümhur tirenile İstan- üzere şehrimizden ayrıldılar. Emirleri üzerine merasim yapılmadı. t ve Fevzi paşalar hazretlerile vekiller, meb'uslar, hükümet erkâ- Kâzım ve İsmet paşalarla bütün vekiller Gazi Hz. ne Etimes- fırka müfettişi de vilâyet hududuna kadar teşyi ettiler. erinden evvel Bozüyükte tevakkuf edecekler, orada kereste fab- isafir olacaklar, bir veya iki akşam kaldıktan sonra Istan- dıkları için, istikbal merasimi yapılmıyacak, yalnız vazifedar olan zevat, Vali, Kolordu kumandanı, Fırka müfettişi bah veya bu akşam Tuzlaya doğru hareket edeceklerdir. J. Guro dün Türk şehitli- ğine çelenk koydu Söylenen nutuklarda Türk necabet ve kahra- manlığından hürmet ve hararetle bahsedildi Maydos,9 (Vakıt muhabiri) — Jeneral Guroyu hamil olan (Mar- mara) vapuru sabahleyin Morto- ya geldi. Çanakkale belediye reisi, polis müdürü misafir jenerali karşıla" mağa gelmişti. Fransız amirali Gephart, je- neral Damad, M. KlodFarer ve eski muharipler cemiyeti reisi, İngiliz Ateşe militeri ve 700 Fran- sız Mortoda bulunuyorlardı. Saat dokuzda Fransız abidesi önünde toplanıldı ve bir ruhani âyinle merasime başlanıldı. Bu arada bir dakika süküt o- lunduktan sonra Fransız sefiri bir nutuk söyledi ve yeni Türki- Gazimizden o hürmetle bahsederek jeneral Guronun An- karayı ve oOGazi Hazretlerini ziyaretinin o ehemmiyeti, © Gazi ile karşı (Okarşiya (o cereyan eden muharebeleri, Türklerin yarattığı kahramanlıkları, bir Fransız askerini kurtaran yaralı bir Türk askerinin o ölürken Fransız - Türk (dostluğundan bahsettiğini zikretti ve alkış- landı, Müteakiben bir nutuk söyli- yen Fransız omuharipler reisi “Türkler (gibi kahraman bir milletle burada harp ettiğimiz için ne kadar iftihar etsek ye- ridir,, dedi. Bundan sonra vapurla hare- ket olundu ve Karanlık limanda “Bove,, zırhlısının battığı yere Mahkeme kapısında barıştılar! Şekerci Ali B., Hüseyin Suat beye tarziye verdi, Hüseyin Suat beyle şekerci Ali Muhittin bey arasındaki to- kat davasına dün sabah saat onda Beyoğlu ikinci sulh ceza mahkemesinde devam edilmiştir. Geçen celsede mahkeme teş- kili tarefeynin temini için Cum- hüriyet müdürü (mes'ulü Agâh beyin mıbkemeye gelmesine ka- tar verdiği için dün sabah mah- kemeye Agâh bey de gelmişti. Agâh bey, hüviyetinin sorul- masını“ müteakip Hüseyin Suat beyin “Cumhuriyet gazetesinde Mari: Bel için yazdığı şiirde hö- dük tabirinin Ali Muhittin beye ait olmadığını söylemiştir. Hüse- yin Suat B. de: — Hödük tabiri Romanyaya gden zat için yazılmıştır. Buda neçhuldür demiştir. Bundan sonra muhakeme A| Muhittin Beyin şahitlerinin din- enmesi için 28 haziran cumar- tesi gününe talik edilmiştir. Fa kat mahkemeden çıkınca her iki -arafı sevenlerin “müdahalesile dışarda Hüseyin Suat Beye Ali | dava kalmadı Hüseyin Suaf ve Ali Muhittin beyler mahkemeden çıktı orlar Muhittin Bey tarziye vermiş ve eski iki dost öpüşerek barış- mışlardır.