22 Mart 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 1

Li yıl « sayı 438: umartesi Ankarada umran Yeni Türk ocağı binası Bır san'at mabedidir ! Kıymetini ölçmek için ona bir sarraf gözile değil, bir idealci gözile bakmak lâzım Ankara Türkocakları Avkarada yapılmakla olan Türkocağı merkez binası | urtık bitmek üzeredir. Şehrin istas- Yyonuna ilk defa ayak atan her- | kesin uzakian en ziyade gözünü | ve gönlünü kendine çeken bu | binayı birkere dahilinden gör- istiyordum. Ocağın idealist teisi Hamdulliki”Süphi bey bana bu firsat vermek lütfünde bu- lundu, Yeni binanın san'atkârane kıy- Meti hakkında daha evvel tak- dirler işitmiştim. Fakat itiraf edebilirim ki bu güzel Türk mimarı eserini gözümle gördük- ten sonra işittiklerimden çok fazla buldum. Uzaktan bakınca başı göklere karışmış ve iki | taraftan Ankara ufuklarına ka- mat açmış bir büyük esatiri ide- | 4İ kuşunu andıran bu eser yal- Miz Türkçülük idealinin değil, #ynizamanda Türk san'at ve Meharetinin kıymetli bir timsali “larak telakki olunabilir. Çünkü bu güzel eser, mimar Hikmet Bey, Kayserili Hakkı Macar san'atkârın konseri Dün Ocakta takdirle dinlenildi 16 da Türkocağında Dün saat > > « r — i yi ei serde hanın bulunanlardan bir kısım (köşede san'alkâr M.Andre) takdir. edilmi ir, m, merkez? umumisi ve Hüseyin usta gibi hâlis Türk | evlatlarının o san'atlerinden bir nümünedir. Bu san'atkârların kıymetlerini anlamak için bina- nın batta dahiline bile girmek lâzım değildir. Sadece büyük methalin önünde bir dakika tevakkuf ederek oradaki mer- mer saçaklarla mermer köfes- leri görmek kâfi gelir. İ Insana öyle geliyor ki bu kud- retli Türk san'atkârları işe baş- larken evvel emirde beyaz mer- merleri hamur haline getirmişler, ondan sonra mermer kafeslere vücut vermişler! Hakikaten bu- radaki inceiik, dikkat, sabır ve san'at karşısında hayret ve tak- dir ile mütehassis olmamak im- kânsızdır. İĞ sami, Büyük methalden içeriye gi- rince gene mermerden geniş bir koridora giriliyor ve hariç- teki beyaz mermer merdiven- lerden çıkarak büyük kapıdan içeriye girerken insanın ruhunda peyda olan ilk tehassüs hakika- ten bir hars ve san'at mabedi (Al tarafı 4 üncü sayıfamızda | sabık OBodapeşle konser- ... Yatuvarı profe- sörlerinden M. | Andre Ungha- vori tarafından | güzel bir kon- | ser verilmiştir. Dinli yenlerin derin bir vect s4 içinde kaldıkla- Er bu konser iki saat devam etmiş ve bil hassa Bethofen Mendelson, Şö- penden profe- sörün o çaldığı parçalar o çok | Kendisiden telgraf aldık?! İstanbulda çıkan gazetelerden biri Nafia Vekili Recep Beyin istifa ettiğine dair bir haber neşretmiş, bu haber dün Ana- dolu ajansı tarafından tekzip edilmişti, Bu haberi veren gazete, bu tekzibe rağmen, her nedense, bu istifa haberini teyit etmekte ısrar etmiştir. Biz bu haber üzerine Rec Bey Efendiye telgrafla müracaat ettik ve üzerinde ısrar edilen : bu şayıa hakkında kendisinden ; cevap rica ettik, Vekil Bey, şu cevabı gönderdi: “ Havadis doğru de- ğildir. hürmet. Recep,, <a, le Yeni tefrikamız CENNET Fedayileri Şark ve Garp lisanlarında derin vukufu ve memleketimi- zin matbuat âleminde büyük kudreti ile tanınmış olan (Ömer Rıza ) beyin uzun n beri tetkikat ve tetebbuat yaparak hazırladığı bu mühim tarihi roman eği pek neşre yacağız eser şarkta teşekkül etmiş ve yer yüzünde lâplara meydan vermiş olan ve her tarafta örnek ittihaz edilen her türlü gizli ve kanb > cemiyetlerin şimdiye ka- anlaşılamamış, eksik kal kalâde ar ve unvanlar altında vuhür eden bu gizli ve yıkıcı zemiyetler ile en çok mücadele Müraler onların hücumlerine dalma maruz kalarak onlarla uzun uzadıya harbedenler ve nihayet onları maglüp ve ur edenler Türkler ol- muşlardır. Bu itibar ile Türk- lerin tarihte ifa ettikleri mü- him ve çok büyük bir vazife, en canlı surette tevzih edile | cektir. , Vaktinde ( Cennet ) ve (Ce- hennem ) sahibi müthiş bir adam olarak şöhret bulan ye , ( Cennetine ) koyduğu fedâyi- leri ile titreten ( Hasan Sabbah ) in korkunç ve esrarengiz sergüzeştleri bu hikâyenin yalnız bir iğ ni teşkil etmektedir. İlk cevap: Bu suali bir tek cümle içinde ve vah olarak tertip etmek için bir hayli müşkülâtla karşı Bugün Gençlik , şeyler sayıfaları ayıta Spor ve meraklı erkeğin tereddi etmişidir. kalanların çoğu: — Böyle sual mi surulur, ben evli adamım.. laştım. Fakat Bir kısmı; buna rağmen — Aman, ba: kendilerine an şımızı (o belâya ket için müra- sokma... diyo caat (o ettiğim itiraz (ettiler, şahsiyetlerden Fakat önceden küçük bir kısmı bu (zorlukları suali ilk bakışta düşlnmeseydim, pek geniş bul- anketin ehem- dular. miyet ve zevk” Bunun için kalır mı idi? anket cevapla- Yalnız, Fua fını neşretme- Bey, sualime: den evvel kısa: — Ben, dedi, ca suali teşrih böyle şeylerden edelim: çekinmem, işte Kadınm içti ağikçâ fikrim. mai, siyasi vazi- Fuat Bey, es- yeti, konulmuş fuat B. ki M.M. ko kaideler ve an'anelerle © tesbit | misyonu ( müşavirlerinden ve edilmiştir. Hatta, yeni belediye kanunu, bugün kadına intihap hakkı bile vermiştir. e Yabancı memleketlerde kadın nazırlar az değildir. Bu taraf sualimizin dışarısında kalır. Anketin maksadı bu umumi ve içtimai kadın mefhumunun dışmda kalan ferdi ve şahsi kadın talâkkilerini öğrenmektir. Bunun için kendilerine müracaat ettiğim zevata suali şöyle sor- dum : Size nazaran kadin nedri, İtiraf edeyim ki sualime maruz “ VAKIT ,,te neşredilen “De- dikodulu Seyahat,, muharriridir. Kendisini İtalyancadan yeni ter- cüme ettiği Pirandelo' nun bir eserini tashih ederken gördüm. Fuat Bey şunları söyledi: — Vaktile, on bin, yüz bin, üç bin sene evvl, beşer erkek olarak dünyaya gelmiştir. Sonra git gide bunların tereddi eden kısmı kadın olmuş. Bence kadın erkeğin tereddi * Siz ne dersiniz Hanımefendiler, Fa. Bursaya giden gazeteciler — RR Gazetelerin mes'ul müdürleri Bursada Muhtelif mes'elelerden dolayı aleyhlerine dava açılan gazeteler mes'ul müdür leri ve avukat o ları dün sabah K” temiz dürü Refik meet, Milliyet mes'ul müdürü Burhanettin, Akşam mes'ul müdürü Enis tah- sin, İkdam mes'ul müdürü Sabri, | Esat Mahmut, | ve Ali Naci B. Ülerdir. Ayni vapurla sabık müstantik Hikmet Bey de hareket Bursaya giden gazeteciler gemide et