17 Mart 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

17 Mart 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ye TAÇ ETER e e —7 — VAKIT. 17 Mart Şüpheli mi? Polonezli genç kadın neden öldü? Müddei umumilik ve zabıta yeni bir ölüm vak'asmın tahki- kine başlamıştır. Bu vak'a hak- kında aldığımız melümatı ya- zıyoruz: Polonez köyünde kız kardeşi olan Filomanika genç bir kadındır. Kocası ve iki çocuğu vardır. Bundan on beş gün evvel Filo bir gün dört aylık hamile olduğu halde çeş- meden iki teneke su taşımış, akşam olunca ansızın hastalan- mış, iki gün sonra da dört ay- lık çocuğunu düşürmüştür. Bundan sonra genç kadının sıhhi vaziyeti fenalaşmıya baş- lamış, bunun üzerine yirmi beş lira ücret verilerek Paşabahçe- de bir doktora getirilmiştir. Kadının kocası Fernan karısının hastaneye nakledilmesi lüzumun- dan bahsetmiş, gelen doktor kadının hastaneye yatırılacak kadar rahatsız bulunmadığını söylemiş, bazı ilâçlar vermiştir. Fakat buna rağmen genç kadın gittikçe fenalaştığından kocası tarafından Haseki hastanesinde yatırılmış, Oiki gece evelisi ö müştür, Ceset morga nakledil- iş ve tahkikata başlanmıştır. Uç aylıklar Dünden itibaren viril- miye başlandı Üç aylıkların verilmesine dün- den itibaren başlanmıştır. Tev- ziat devam edecektir. —— Bez Tabrikaları tevsi ediliyor Sanayi ve maadin bankası Defterdar mensucat, Hereke, Beykoz ve Bakırköy bez fabri- kalarını tevsi etmeğe karar ver- miş ve bunun için büyük bir rapor hazırlamıştır. Bundan baş- ka banka bu sene pamuk sa- nayine fazla ehemmyet vere- cek ve Adanada asri bir pamuk Fabrikası tesis edecektir, muhtarın UTANMAZ 1930 .ğa Itilâfname Bugünkü içtimada tetkik edilecek Ankara, 16 (Vakıt) — Yarın Tevfik Kâmil Beyle bitaraf âza Hariciye / vekilinin riyasetinde toplanarak Türk- Yunan itilâf- namesindeki (omübadil emlâke ait meseleyi görüşeceklerdir. İtilâfnamenin yakında imza- lanacağına muhakkak nazarile bakılmaktadır. Atina, 16 (Apo) — Muhtelit mübadele komisyonu bitaraf Azası mübadil emlâk meselesi için kendilerine vaki olan ha- kemlik teklifine verdikleri ce- vapta itilâfname Türk ve Yunan parlâmentoları tarafından tasdik edilmedikçe teklifi vakii kabul edemiyeceklerini, aksi takdirde verecekleri kararın Lozan mua- hedesi ahkâmına muhalif olaca- ğını bildirmişlerdir. noktai nazarların telif ve tatmini için doğrudan doğruya müzake- rata başlanacaktır. Salâhiyettar mahafilde seri bir çarei hal bu- | lunacağı ümitediliyor. Atina, 16 (Anek) — Dün ak- İ şam Ankara Yunan sefirinden hariciye onezaretine uzun bir telgraf gelmiştir. Bu telgraftan bitaraf âza tarafından derme- yan edilen kuyudu ihtiraziye esaslı olduğu cihetle itilâfname- İ nin imzası teehhür edeceği an- laşılmaktadır. Silâh müzesi mi? İzmir, 16 (Vakıt) — Hapisane arandı, 3 tabanca, bıçaklar, sus- talı çakılar bulundu. Açlıktan kendini astı İzmir, 16 (Vakıt) — Niğdede iskân edilmiş olan Koçanalı İskender isminde biri açlıktan etmiştir. ABAM VAKIT ın teirikası: 121 Yazan : Hüseyin Rahmi Hanım Efendi kendi hitabesine yine kendi aşık oluyor. Daha ilk cümlelerde davayı kendi lehine hallederek işin içinden çıkıyor. Bu kadın ne tıynette bir mahlük- | tur bilseniz. Hakikati hale bir az vakıf olsanız... Avnüsselâh bir hakim ciddi- yetile: — Beyfendi az tahammül. Saffet Bey fevranla: — Tehammül mü? Ne zaman- rica ederiz Vir dan beri tehammülümu sarfede | eder bu madenden bede zırnık kalmadı. Amüsselâh — Ricamizi tek- rarediyoruz efuudi.s , Saffet Rey — Haur hürmeten #usmıya çalışacağım, lâkin ona da ihar buyurunuz... âlinire | yakacak derecede ileri varmasın.. Suduri — Bırakınız Efendim. Hanımın yüreğinden kopan ga- leyanları oOkesmeyiniz. Ondaki elemlerin ifadesini tabii şekilde görerek dinliyelim... Şimdi sizide söyleteceğiz. İki yıldırım çarpış- masından parlıyacak alevin ışı- ğından hakikati okumıya çalı- şacağız. Saffet Bey bomurtularını yut- mağa uğraşır bir tevekkül ile başını öbür yana çevirir. Avnüsselâh — Buyrunuz Ha- nımfendi dinliyoruz. i Hanım da nazarını kocasına ; isabetten korur bir çatkınlıkla diğer cihete dönerek; -- Ana kaba şefkatlerile hi- maye olunarak içinde doğdu- ğum memleket, gözlerimin önün- de bir diyarı gurbet manzarasını VAKIT ın telgraf Bitaraf âza Ankaradan ayrılır | ayrılmaz iki hükümet arasında | kendini bir ağaca asarak intihar | Gandi Pek yakında tevkif edilecekmiş Kalküta, 16 (A.A) — Sunday Times gazetesine nazaran Gan- dinin pek yakında tevkifine ihtimal verilmektedir. Belçika kıralı Bağdatta Bağdat, 15 (A.A) — Belçika kıralı hava tarikile Kahireden Bağdada gelmiştir. Kıralın bu seyahati resmi bir mahiyeti haiz değildir. Kıral, Irakta 5 gün i kadar kalacak, bu müddet zar- | fında Babil harabelerini ve daha bazı yerleri ziyaret edecek, gene tayyare ile Kahireye döne- cektir . Mardin valisi teltişte Savur, 16 ( Vakıt) — Vali Tevfik Hadi B. buraya geldi. Aşiretler arasındaki bazı ibtilâflı noktaların (o balli ile (o meşgul olmaktadır. 16 mart şehitleri ay mi kadderatına hâkim olduğu bü- | yök inkılâbın esasıdır.» Bundan sonra şehir namına Sadettin Ferit beyle Türk ma- arif cemiyeti namına bir genç tarafından birer nutuk söylen- miştir, Nutuklardan sonra Halıcıoğlu İ lisesinin mızıkası matem havası çalmış, bir manga, havaya üç defa ateş etmiştir. Bu sırada üçüncü kolordu, fırka, Şehrema- neti, Türkocağı, Fırka Eyip mer- kezi, tıp ve bukuk talebe cemi- | yetleri, malül gaziler cemiyeti namına makbereye birer çelenk konmuştur. Halıcıoğlu lisesi, bir askeri müf- reze, polis, zabitai belediye müfrezelerinin ve Eyip orta mektebinin resmi keçitlerini mü- İbtifal O merasimi, | ve telefon haberleri Yeni bir teklif mi? Dainler vekilleri ödünç para verm k istiyorlar Ankara, 16 (Vakıt) — Dainler vekilleri ile maliye vekilimiz arasındaki temaslardan üçüncü- sünün yarın yapılması muhte- melidir. Bn takdirde kat'i nok- tai nazarın tesbitine çalışıla- caktır, Dainler vekillerinin, vazi- yeti ıslah için bazı şartlar da- hilinde ikrazatta bulunmak ar- zusunda oldukları, bu suret- le bükümetin taksitleri zama- nında ödemek imkânını kaza- nacağımı düşündükleri söyleni- yor. Ancak resmi mahfiller bu hususta ademi malümat beyan etmekte ve hakkında ketum davranmaktadırlar. Malüm olan nokta, hükümetin mali ve iradi istiklâlden (hiç bir fedakârlık kabul etmiyeceğidir. Görüşülen tedbirlerin esasları ne olursa olsun, mümessiller (tarafından Pariste düyunu umumiye idare meclisinde ihzar oluuacak mü- zakerelerin (Omuayyen esaslar dahilinde tekemmülü ondan sonra mümkün olacaktır. Filistinde yeni bir hadise Kudüs, 15 (A.A) — Yahu- dilerin bugün ağlama duvarı önünde yapmakta oldukları dini ayinler birbirine kuvvetle lan zil gürültüleri ve trampet seslerile Yeniden ihlâl edilmiş- tir. Bu suretle hasıl olan büyük gürültü yahudiler arasında hid. det ve infial uyandırmıştır. Bun- lar, daba evvelce de ayinlerinin bu kabilden gürültü ve nüma- yişlerle sekteye uğratılmış olma- sından dolayı tahkikat komis- yonu nezdinde şikâyette bulun- muşlardır.. İstihsal programı Anka, 16 (Vakıt) — İktisat, müsteşarları, umum müdürleri ve- kilin riyasetinde toplanarak is- tihsal programını tetkike devam etmişlerdi. teakip nihayet bulmuştur. bazı aile dostları aramaktan başka çarem kalmadı. Bulabil- diklerimden bir kaçına müra- caat ettim. Umduğum derecede yüz bulamadım. Benim gibi bir genç kızın üç dört erkekli aile- ler arasında barına bilmesinde ki fevkalâde müşkülâtı anladım... Kadınlar, beni erkeklerinden kıskanıyor. erkekler de beni aralarında pay edemez bir re- | kabete düşüyorlardı.. Bazı evlerde bana hizmetçi muamelesi yapmıya kalkıştılar.. Bazı ailelerde erkekler metreslik teklifine kadar cüretlerini götür- düler.. Tanıdıklarım böyle yapıyor- lardı, Hiç otanımadıklarımdan acaba ne muamelelere uğrıya- caktım?.. Birçok adamların için- de yalnızlık hayatımın dehşeti gözlerimin önünde büyümeğe başladı. Bazı gazete ilânlarında filan filan şartlar şartında daktilograf kızlar arandığını okuyordum.. Bu makine yazıcılığı o kadar müp- tezelleşti ki maişeten darda ka- lan kızlar hep bu işe koşuyor- tazalum komedyaande sabrunı i sinca k*jede hucakta kalmış | lardı. Bu da büyük bir hüner ve kazanç mıdır? Bence hayır. Başkalarının yazdıklarını maalen anlar anlamaz (Obarfi harfine kopya etmek.. Bir kaç zaman çalışma ile buna alışılıyor, yaza yaza insan kafasından parmaklarınm ucuna kadar tı- kır tıkır makinalaşıyor; diğer dımaği melekeler iktisabından kalıyor. Bu iş mukabilinde ka- zamlan şey ne dir? Hemen hemen gündelik ek- İ mek peynir parası... Günden tabii kazancın mıktarı tenezzül ediyor. Hayır ben böyle takır tukur bir çelik makine olup kalmak istemem. Yirminci asrın büyük istidatlar için açtığı nurlu saha- larda dimağımı çalıştırarak inki- şaf ettirmek isterim. Hemen görüyorum ki dakti- locu kızların çoğu parmaklarının ve güzelliklerinin cazibesile yer buluyorlar. Göynümün istediği değil ta- lin sevkettiği maişet kapısında | 60 kuruşi Et fiatları bu kadi düşecek Yalnız birkaç gün) beklemek 'âzım İ Son gün'erde et fiatla arttığı ve hatta biraz daha seleceği söylenmektedir . bu husus hakkında kasaplar keti müdürü Ahmet Beye m caat eltik ve fikrini bize şunları söyledi: sorö “ Et fiatlarının O yükselef doğru değildir. Artık ha iyice düzeldiği ve önümüzde tehlikesi olmadığı için et larında tereffü ihtimali oyokt Bilâkis şimdi 80-90 kuruşa lan etin okkası pek yakında *) kuruşa kadar düşecektir. Hi ların güzel gitmesi yüzü hergün Anadoludan ve Trakj dan koyun gelmektedir. Et nakliye fiatlarının yüks diği şayiasına gelince, bu doğru değildir. Gene ko başına 30 kuruş nakliye üc! alınmaktadır... Kimler kazandı Donanma piyanko: güne daktilocu kızlar çoğaldıkca | maharetlerinden ziyade gençlik | çekildi Donanma üncü keşidesi yapılmış ve piyankosunun numara 1200, 7259 numara 4531 numara 100, 9764, 26 iş 515; 3174 mumasalar- 10 ar Jİ | kazanmışlardır. Sadrazam İzzet paşa Halil paşanın mahdumu İzmi Kasaba şirketi ikinci direktöli Naci, Gireson İş bankası müdü Salâhattin ve Osmanlı banf*j memurlarından Celâlettin P lerin kain pederi mülga nezareti kalemi mahsus müd İzzet Beyefendi duçar old” ları rahatsızlıktan kurtular rak dün akşam irtihal etmişii “ekmeğini aramıya mecbur betbaht kızlardan biri bulus” ğumu unutuyordum. Nibayet de bu makinenin önünde bi | eğerek hayatımı kazanmak rarında kaldım. v Gazetelerle ilin edilen 0 müsabakaya girdim, kazandıf”. Biz L, S.K ticaretanesind€ | dakti'o kızdık. Nasip, Les, ben... Bu ikisi benden bir ay kıdemli idiler. Bir gün ihtiyar müdür: — Çıkardığı kopyeleri als” buraya gelsin... Diye haber göndermiş. i ları topladım. Müdürün , İ odasına girdim. Kopyeler€ "di Temiz yazılmış oldukların! t ! ren bana aferinler yağdırdı” Son kâğıdı elimden bileğimden sım sıkı ya Şaşırdım. Kaşları diş. gibi uzamış, kulaklarını? kırçıl kıllar | fışkırmış, yanaklı bila başlı bU etile etimin temasında” bir nefret duydum. H tulup kaçmak istedim ihtiyarlığına rağmen kv e EĞİL ARA 5 $ ÜR ii "i

Bu sayıdan diğer sayfalar: