8 Şubat 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

8 Şubat 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

WAVKIM İstanbul meselesi ke al jetanbu'un eçirmekte olduğu iktisadi buhranın asıl menbaı hariçte ve dahilde vuku bulan siyasi tahavvüllerde bulunmakla beraber bu günkü liman ahval ve şeraitinin bu husustaki tesir- lerini inkâr elmek de doğru de- ğildir. Başta rıhtım şirketi, sonra tahmil ve tahliye idaresi olmak | üzere İstanbul limanındaki ticcari hareketleri işkâl eden bir sürü muame'eler bu meyanda birer âmil olarak gösterilebilir. Hatta Şehremanetinin Anadoludan ge- tirilip İstanbul tarikile sevkedilen eşyadan almakta olduğu oktruva resmi bile liman işlerini sıkan sebepler cüm esindendir, deni e- bilir. o Binaenaleyh (İstanbulun iktisadi ıstırabını bir dereceye kadar hafifletmek için bahsetti- ğimiz fenalıkları ıslah etmek çaresini aramak ve bulmak lâ- zımdır. İstanbul limanının Kifayetsizli- ğine gelince: asma köprüden evvel düşünecek ve yapılacak şeyler vardır. Meselâ şimdiki Seyrisefain idaresinin önündeki | nhtımı da Dolma bahçeye ka- gar uzatmak, buralarını İstanbul “Ymanına gelen büyük gemilerin yanaşmalarına müsait bir hale getirmek, aynı zamanda tahmil ve tahliye edilecek öğya için depolar inşa etmek hem müm- kün, hem ameli bir tedbirdir. Şimdi senede ancak 8 milyon hıralık iş yapılan İstanbul lima- nında umumi harpten evvel 18 milyon lıralık iş yapıldığı ista- tistiklerle'sabit bir hakikat ol- duğuna' göre bu günkü liman tesisatına munzam olarak mev- cut rhtım Dolmabahçeye kadar uzatılırsa liman ibtiyacının uzun seneler için fazlası ile temin edilmiş olacağı şüphesizdir. ,Maamafih İstanbula hakikaten müsteit olduğu inkişafı vermek ve bu beynelmilel Türk limsnını buhran içinden kurtarmak için bütün bu tedbirlerden sonra burasını yeni Türkiyenin sınai bir merkezi haline getirmek mdır. İstanbul gerek denizden, ge- yek karadan memleketin hemen ber tarafına en kısa yollarla merbut olduğu cihetle istikbalin en mükemmel bir sanayi mer- kezidir. Her hangi bir sânat mevzuu bahsolursa olsun; İstanbulda kurulacak tesisatı işletmek için ihtiyaç” görülecek vesait burada kolaylıkla dahilden veya hariç- ten tedarik olunabilir. Kezalik burada istihsâl edile- cek ber türlü mamulât en az külfetle her tarafa gönderile- bilir. Hülâsa İstanbul bir sanayi merkezi için ne gibi evsaf iktıza ederse hepsine de fazlası ile sahiptir. Binacnaleyh istihsâl mücade- lesine girmek için hazırlanan hükümet şüphesiz İstanbulun bu tabii vaziyet ve iistidatların dan azami derecede ve imkân nispetinde istifade edecektir. Bu suretle İstanbulda mevcut olan bazı işler genişliyecek, mevcut hususi osermayelerle mümkün olan bir takım işler teşvik olunacağı için bu noktai nazardan da sanayi sahasında ocağında yaptı. Kongreyi ce - miyet reisi Ali Pş. açti ve kon- gre o riyasetine İ bir azanın inti- babını teklif et: t. Reyi işari ile riyasete Bej sim Ömer Pş intihap olundu. Bundan O sonru heyeti idarenin senelik faaliyet ve besabat ra poru okundu. Raporda ce - miyet (o tarafından oneşrolunan “yaşamak yolu,, isimli mecmua ile yapılan propagandadan bah- sedildikten sonra başlıca faali- yet şu suretle zikredilmektedir : “Yeni harflerle basılan 500 bin rozet dağıttık. Aza adedi 1023e baliğ ol- muştur. Bir sene zarfında Eyip dispanserinde 93 gün konsul- tasyon yapılmış, mükerrer ge- len'er dahil olmak üzere 924 basta müayane edilmiştir. Bu gün 385 basta müşahede ve nezaret altındadır. 405 hastaya İ meccanen ilâç verilmiştir. Cemiyet Heyeti vekile kara” rile menafii umumiyeye hadim cemiyetler meyanma ithal edil- miştir. » Bu rapor ve hesap faporunun okunması. üzerine .münakaşalar başlamıştır. Heyeti idare aza- sından Neşet Osman Bey cemi» yetin varidatının gittikçe azal- makta, aza taahhüdatının tahsil edilmemekte olduğunu söylemiş, — Parasız iş olmıyacağına ka- nilm cemiyet böyle giderse sene ortasında infisah eder. Ben bu cemiyet hakkında bedbinim, de- ei ma azadan Murat Bey ce- vap vermiş, birçok azalar cemi- yetin yaşıyacağına kani bulun- dularını ve cemiyeti yaşatacak- larını söylemişlerdir . Münakaşa- lardan sonra heyeti idare ra- poru kabul edilmiştir. Bundan sonra bazı takrirler verilmiştir. Bunlardâ verem parnserde (tatbik edilmesine başlanması, senede bir kerre mektuplara (Verem Mücadele Cemiyeti pullarının yapıştırılması Üsküdarda bir dispanser açıl- ması teklif edilmektedir. Bu takrirler (heyeti (omerkeziyeye havale edilmiştir. Makamatı O âliyeye Otazimat telgrafları çekilmesi de kabul edi'miştir. Nizamname mucibince Ali Pş., Ömer Lütfi, Behçet, Murat, Musa Kâzım, Neşet Osman, Şükrü, Server Kâmil beyler kur'a ile heyeti merkeziye aza- lığmdan çıkarılmışlardır. Müte- baki yedi aza dais tifa ettiklerin- aşısının dis- den heyeti merkeziyenin yeni- | den intihabına geçilmiştir. Reyi hafi ile yeni hey'eti merkeziye ! ——— an olmıyan bazı işler yeniden yara- İ yeni inkişaflar görülecektir, Ve tılmış olacaktır. Aynı zamanda | teşekkülü | işte ancak bütün bu tedbirlerden sonradır ki İstanbul arzu edilen refah ve inkişaf seviyesine va- | rabilir, | Mehmet Aşım İR HABERLERİ. | İÜ (VAKIT)IN ŞEHİR HABERLERİ | MA Re Veremle mücadele cemiyeti insanlığı kemiren bir afetle mücadele eden cemiyet dün kongre aktetti | Veremle mücadele cemiyeti senelik kongresini dün sabah Türk Veremle mücadele cemmyet kongresi içtima halinde şu zevattan terekküp etmiştir. Doktor Kilisli Rifat, Fazıl Zeki, Abidin Daver, Agâh, Ab- dülkadir, Kemâl Hüseyin Şekip, Habip, Ali Suat, Eşref, Kâzım Nami, Osman Şevki, Ali Paşa, Ömer Lütfi, Neş'et Osman bey- lerle Pakize Hanım. Bunlar, aralarından yeni heyeti idareyi seçeceklerdir. Dün gecekı yağmur Entes bir bahar gününün akşamında Dün sabah enfes bir bahar güneşi ve ılık bir hava ile göz- lerini açanlar, günün cuma o'- masından da istifade ederek caddelere dökülmüşlerdi. Palto- lar erkeklere. ve mantolar. ka- dınlara ağır geliyordu. Zemheri fırtınalarının o büküm © süreceği gönlerde bu hava gayri tabii idi. Netekim, şubat içindeki bu enfes bahar havâsı, akşam saat ona kadar devam &tti, Akşam üstüne doğru bulutlanan hava gace ona doğru, müthiş bir yağ- murla boşandı. Kandilli rasatanesine telefone ettik : — Bu güzel havadan sonra bu yağmur gayrı müntazırdı. Dediler. — Yarın hava nasıl olacak ? diye sorduk. — Yarın rüzgâr Karayeldir. Hava soğuk olacaktır. Cevabını verdiler. — Kar ihtimali varmı? Bu- günkü ilminz, aletleriniz kaç gün için kar Yyağmıyacağını bize garanti edebilir. — Beş, altı gün için kar ih- timali yoktur? Yeşilköy rasat merkezi nö- betçi memuru da havadaki bu değişikliği gayrı muntazır bu- lunduğunu ifade etti. Cumartesi Şubat 1930 A RAMAZAN iye Göneşin doğuşu: 7,04 — baş : 17,35 Ayın doğuşu : 11,48 — batışı : 6,07 iftar .17,35 oOimsak:5,24 Namaz vakitleri Sabah Oğle İkindi Akşam Yat 542 1229 117 1735 1908 Bugünkü hava Har» ekseriyetle bulutlu hafif yağmur mub. temel rönet cemup 'stkametinde mötehavr). İ Şirketide ramazan | mingec 1 vapurları Feyziati Lisesi Maarif yardım edecek Bina bulunduğu tak- irde on beş yırmi güne kadar ders , başlıyacak Evelki gün binası ve içerisinde bulunan bütün tedris eşyası ya- nan Feyziati Lisesi müdürü Hıfzı Tevfik Beyin mektebin müessis- lerinden Kudret Beyle birlikte Ankaraya gittikleri ve orada i Maarif erkânile temas edecekleri yazı'mıştı. Fifa Tevfik Bey dün Anka- radan şehrimize dönmüş ve ken- disile görüşen muharririmize şu izahatı vermiştir: Mektebimizin bir yangın neticesinde kül olması ve bu se- bepten sekiz yüze yakın talebe- nin mektepsiz kalması Vekâlet muhitinde büyük bir teessürle karşılanmıştır. Vaki olan temas- larımızda maarif erkânı ve bil- hassa vekil bey efendi bu tees- sürlerini bize de izhar etmek ve azami muavenet vaadetmek lüt- funda bulundular, Maarif vekâleti mektebimizin derhal ihyasını ve tedrisata baş- lamasını istiyor. Bu hususta ve- kâletten muavenet göreceğiz. Eğer elde bize tahsis edilebile- cek resmi bina bulunsaydı, on- dan istifade edebilecektik. Fakat buna imkân bulunmadı. Lâkin biz bir bina tedarik edebi'diği- miz'takdirde vekâldt bize bütün ders İevazımını vermeği vaadet- miştir. Bu büyük alâkaya karşı büyük bir minnet hissi duymaktayız. Bir bina bulmağa çalışıyoruz. Hatta bu gün avdetimi mütea- kip birçok yerleri de gittik, gördük. Kuvvetle ümit ediyoruz ki levazımı maariften alarak on beş, yirmi güne kadar tedrisata başlamamız mümkün olacaktır. Şimdiye kadar tedrisatındaki mükemmeliyet ve idaresindeki ciddiyetle iyi bir nam kazanmış olan bu irfan ocağına maarif yekilimizin gösterdiği bu alâkayı biz de takdirle karşılıyoruz. 800 seyyah geldi Dün Adriyatik o vapuru Amerikadan (o şehrimize (o 800 seyyah ge'miştir. Seyyahlar dün otomobillere şehri dolaşmışlar ve gece Ramazan dolayısı ile çok kalaba'ık olan Şehzade başını gezmişlerdir. Gece seierleri Şirketi o hayriye ile Haliç münasebe- seferleri (o yapmağa Şirketi hayriye- 10,35 ve 1,15 te, Haliç vapuruda 1,15 te tile gece başlamışlardır. | Köprüden kalkmaktadır. Hazin birirtihal Merhum Seyit Mahmut efendi hafidesi ve Mahmut B. kerimesi doktor Ali Beyin refikası Feyza Aver H. kaza kurşunile feci bir surette vefat etmiştir. Cenazesi Kızıltoprakta Ziver- bey yokuşunda kâin hanelerin- den (bugün) saat onbirde kaldı- nlıp otomobille Beylerbeyine naklolunacaktır. Allah rahmet eylesin ile | şi ti 4. — VAKIT 8 Şubat 19305 TE ENR SEYAHAL Nazarlık lâzım len tahminlere, kütün sat haberlerine, İcadiy€ fetvalarma rağmen, güneş muzdan ilama. vi değişmez sıfatı halâ “güzel! Bademlerin daha dün kapki va kupkuru görünen iskelet rinden kıvrak bir gelin fışkırıyor. Çamlıca, yeşil bir # altında tazelik ve canlılık d* Küçük tepeler değil, Marms' Dın sonunda ufuklara çok k# burlu, usun, esatiri bir van gibi yaslanan keşiş İ sırtında bir avuç kar taşımıyf Ha'buki takvimlerin. gisi sayıfalarında şubatın 7 si yaf Eski adıyla zemherinin, ki şın tam içindeyiz. Ayıların kef tabanlarından başka yiyecek Bİ lamadıkları bir zamanda, k ların oynaşarak sıçraması * hafif manasile şaşılacak bir İİ disedir. Dün tramvayların kapısı aç tı. Sokaklarda ceketli ve tayörlü kızlar dolaşıyo! Parkın kapısı süslü bir arıko gibi işliyordu. Hülâsa İstan! lun neresine baksanız, ba yeni bir şahidiyle harşılaşıy. DUZ, Şehrin surlarından azıcık nlan insan, târlalarda ılık mayıs manzarası görüyor, Ekil ler Oboyianmış, hatta ba lanmak istidadını göstermiş. çen sene bu vakitler, o topri lar üstünde iki metre kar va Hele © hayvanlar, © sıskalık küçülmüş, açlıktan © kırılm lardı. Yer yüzündeki de liklerle o yüksekliklerin (| ti bir tenazyıla dövam ettiğini letler. Her inişin bir yok vardır, diyen atalar sözü dö > liba bu tabiat kanununun maf viyat üzerinde de hüküm sürdü ğünü anlatan bir ibret Jâvb sıdır. Buna bakarak yeni kanun , değilse (| bile «faraziye» ortaya atılabilir, yoruz: Kış ve souk şidde olunca, ondan sonraki kış, geçi yı'ın zararlarını tazmin eder. Sağırların gözlerinde, körle! el ve kulaklarında hassaslık fi lalaşırmış. Bu da acaba yaradi! lışın bir tazmini midir dersin Bütün bu güzel havali benim anlıyamadığım bir varsa o da tekmil gazetelefi “kış geliyorl,,, “sert, amal günler yaklaşıyor!,, diye bağ malarıdır. Canım ne oluyor? P l rakın zavallı halk şu güzel, | ılık günlerde biraz geniş nel | alsınlar, bir parça paltolarif ağırlığından kurtulsunlar. Tabi tin eömertliğini kıskanır gi ne diye halkın keyfini kaçır! ruz? Bırakın canım güzel gö güzeldir. Her güzel şey 1 elbet geçicidir. Ama bütün vasıflar o baykuşluğumuza pak vermez. Yarın tipiler, fırtınalar içindi uyanmak endişesile, bugünki nefis havayı lezzetle içemiyori” Reva mı bu?... 4 Seyyah İLAKSA Her türlü mikro” lardan muarra “ sal sütle istihzar edi! l i iN* i miş unsuru gıdadi! ii

Bu sayıdan diğer sayfalar: