i A Meclis reisimizin beyanatı TÜst tarafı £ inci sayıfamızdad Bunu en kisa bir zamanda mem- leketimiz dahilinden temin için çalışılacaktır. Büyük halk küt'e- sinin ihtiyaçlarını, mevaddı ipti- daiyesi memleket dahilinde bu- lunan ve dahilde mevcut ve tevsi edilecek olan müesseseler- de imal edilen eşyadan temin etmek en büyük bir meseledir. Bu mesele için harice karşı berhangi bir boykotaj mevzuu bahis değildir. Biz memleketimiz dahilinde temin edilemiyen her hangi bir ihtiyacı, tam bir me- deni insan olarak yaşıyabilmek için hariçten getirtmek zarure- tinde bulunduğumuzu unutmama- lıyız. Fakat temenni edelim ki az zamanda her şeyimizi mem- leket dahilinde yapalım. — Paşa Hz. seyahatiniz nasıl geçti? — Seyahatimden çok mem- | teşkil etmekte olduğunu ve biz- nunum. Viyanada kısa bir müd- | det, ettim. Gerek Avusturyada, gerek yol uğrağı geçtiğim diğer mem- leketlerde büyük bir dikkat ve nezaket muamelesi gördüm. Viyanada Meclisi Meb'usanı ziyaret ettim. Meclis binası çok mükemmeldir. Meb'uslar bizim- kinin nısfı kadardır. Müzakere usulü bizim usulün aynidir. Mü- zakereyi takip ettim. Meb'uslar arasında birkaç kadın da vardı. — Bizim kadınlarımızın meb'- uslukları hakkında ne düşünü- yorsunuz ? — Meclisimize kadınların be- lediye intihabına iştirakleri için yeni bir lâyiba gelmiş ve tetkik edildiği encümende kabul edil- İirken nasıl bir karar verilece- üç hafta kadar İstirahat | ğini bilmiyorum. Fakat ben öy- | le temenni ederim ki, hanımla- rımızın tam bir hakkı siyasiye malik olmaları zamanı çabuk gelsin. — Ankarayı ne zaman teşrif buyuracaksınız ? — Bir haftaya kadar...,, Solyadan geçerken Sofya, 3 (A.A.) Viyanadan gelmekte olan Türkiye Büyük Millet Meclisi reisi Kâzım Paşa Hazretleri istasyonda o Türkiye sefiri ile Bulgar hariciye nazını namına yüksek bir memur ta- rafından selâmlanmıştır. Müşa- rünileyh gazetecilere beyanatta Yazan: Hüseyin Rahmi her bahiste acizlerini örtmek | de çokça kaçırdığı mezelerin için hemencecik ihtiyarlık civan- lik davasını ortaya atarlar ve bu şarlatanlıkla kendilerini, bah- si kazanmış sayarlar, Karanlıkta | neler oluyor rezaletinin parasız avukatı rakı bubarile işte ancak | bü kadar hezeyan edebilir... Sizden soruyorum. Edep, utan- ma, âr, hicap, haya varmı? yok- sa bunlar eski zamana ait ma- naları unutulmuş antika hük- müne girmiş velüğat kıtabların- dan silinmelerine karar 'erilmiş kelimeler midir? Gülşen Bey koltuk meyhane- | zelt, | son bir süuae cevaben: İh “ VAKIT,,ın telgraf ve telefon haberleri Düştükten sonra Primo dö Rivera ne yapacak mış? Paris, 2 (A.A) — Entransi- jant gazetesi Madritten istih- bar ediyor: Bir gazete muhabi- rine beranatta bulunan M. Pri- mo dö Rivera, şimdiki progra- mının şu kelimelerde mündemiç olduğunu söylemiştir: “ Süküt ve sulhu sükün içinde çalışmak ,, Vatani birlik reislerinin kabu- | İli merasimi esnasında yakında icra edilecek olan intihabata telmih eden M. Primo dö Rivera vatani birliğin büyük bir kuvvet | zat kendisinin de birliğin itima- dından müstağni kalamıyacağını beyan etmiştir. a M. Primo dö Rivera, orduyu terkedeceğine dair olan şayia- ları katiyen reddetmiş ve kıralla olan münasebatına dair sorulan “ Hür- met ve sadakat , demiştir. Van müahacirlerine yardım edilecek Ankara, 3 (Vakıt) — Umumi | harpte Vandan dahile doğru hicret! eden Türk ailelerinin müraca atları üzerine tekrar Vana av- detleri için kendilerine yol pa- rası verilmek suretile muavenet yapılması tekarrür etmiştir. Devlet bankası için Ankara, 3 (Vakıt) — Basve- maliye Veku MJeylet “bankası hakkinda görüştüler, bulunarak Sofyada bir müddet kalamadığından dolayı beyan teessüf etmiş ve Türk-Bulgar münasebatındaki fevkalâde sa- mimiyete İşaret eylemiştir. İki | memleket menafii ( icabından olarak bu münasebatın bir kat daha resanet peyda etmesi ar- | zusunu (oOİzhar eyliyerek yeni Türk-Bulgar tcaret muahedesi- nin akti için kariben Ankarada da müzakerata & girişileceğini söylemiş ve bu hususta bir itilâ- fa vasıl olumacağını zannettire- cek birçok emareler ve sebep- ler mevcut olduğunu ilâve ey- lemiştir. hapagasi AE midesinden ağzına doğru kay- nıyan ekşiliğini bir kaç yutgun- ma ile yatıştırmıya uğraşarak: — Efendi evvelâ dilini dü- mefhum makamında hâlâ metruk mana kelimesini kulla- nıyorsun “ — Benim dilim eskidenberi düzgündür.. Günden güne ahlâ- kı gibi dili de bozulan sensin... Mefhum tabirini evvelden bu makamda Ermeniler kullanırlardı. Biz işittikçe gülerdik. Yenilik mecnunu edibimizin biri ahbarın ağzındân bu lüğatı ortaya attı. Büyük endişe Silâhların tahdidi görüşülürken... Eniyimanevrayı Fran- sa mı çevirdi ? Paris, 2 (A.A) — M. Tardiyö, | reiscümbur M. Dumerge Lon- dra konferansı müzakeratı hak- kında malümat ve izahat ver- miştir. M. Tardiyö bir çok na- ararla ve aralarında M. Blüm da bulunan bir takım parlâmen- ! to âzasile görüşmüştür. İ M. Briyan, Londraya sah günü, M. Tardiyö de çarşamba günü dönecektir. M. Tardiyö, içtmal sigortalar hakkındaki istizahlarda o hazır bulunmak Üzere cuma günü tekrar Parise gelecektir. Paris, 2 (A.A) — Deba ga zetesi M. Tardiyönün Londrada güzel bir manevra çevirmiş olduğunu (Yazıyor. Fransanın vaziyeti ( İngilterenin (teslihatı ciddi surette tenkis etmek tek- lifi ile teadül talep eden İtalya- nın teklifi arasında pek müşkül ve sıkışık idi. Fransanm intikal tezinin kabul edilmesi münakaşa götürmez bir muvaffakiyettir. Londra, 2(A.A) — Bir çok gazete muhabirleri (o teslihat masarifinin (o İngiliz (o hükümet i adamlarını bakiki surette meşgul etmekte olduğunu beyan etmek- İ tedirler. Dün bir nutuk söyle- muş ad lı bir formül kullanmıştır. maileyh, demiştir ki: “Ben bu salona gireliden beri teslihatımız için 28 binlira sarf- ettik, M. Snovden bundan sonra İngilterenin borçlarından bahsetmiştir. Memleketin malt ahvali bahriye birinci lordunun Surrey ve Northumberland zırhlılarından başka diğer iki zirhlınm O İnşa- sından (İngilterenin sarfınazar İNE IM ey ay mar etmiş olduğunu beyan etmesini | izah etmektedir. Mütehassıslar, | bundan İngilterenin diğer dev- | letlerin de ayni veçhile tahdidat- ta bulunmalarını elde etmek istediği (o neticesini © çıkarmak- tadırlar. Şimdi managiriz ©dipler arasın- da bir mefhum tuhaflığıdır gi- diyor. İsmail Efendi — San'atte ha- ya olmaz nazariyesi de yeni çıktı. San'at, san'at deniyor. Fakat utanmayı bertaraf eden san'at bu nasıl şeydir. anlıyalım.. Gülşen Bey — Babalık geç kalmışsın. (Ar) çok derin şeydir. Senin altmışlık kafana sığmaz... — Ar mı? — Evet.. — Ne demek 0? — Fransızca san'at demektir. — Firenkçe de san'atın ma- nası (Ar) mışta Türkce de | niçin bu kelime blar şekline sokuluyur? — Fikrimce bir kelimenin lâfzt şekline Türkce mana ver- meğe kalkışırsan böyle bunakça neticelere doğru gideriz.. Genç- in hakkındaki bu endişe | Teşviki sanayi a | Primlerin tesbitine başlanıldı Ankara, 3 (Vakıt) — Teşviki sanâyi kanununa göre müesse- sata veailecek muamele vergisi priminin nisbeti Okat'i henüz olarak tesbit edilmemiştir. Mart- ta “mazbatalerin tevzii o muhte- meldir, Nisbetin yüzde 1 buçuk iki arasında olacağı anlaşılmak tadır. Hâkimlerin sicili Adliye vekâletinde tetkik ediliyor Ankara, 3 (Vakat) Dün gelen Temyiz heyetile Adiiyede toplanan terfi heyeti hâkimleri- mizin sicillerini tetkike başla- mıştır. Almanlarla muvakkat ticaret mukavelesi Ankara, 3 (Vakıt) — Alman- larla mevcut ticaret mukavelele- rinin müddeti yarın bitiyor. Yeni mukavele için bir aydanberi müzakere olunmaktadır. Müzake- re bitmediğinden nisan iptidası- na kadar en ziyade mazharı müsaade millet esasına göre mavakkat bir mukavele imzalan- mıştır. Yüksek tedrisat müdürü Ankara, 3 (Vakıt) — Maarif yüksek (tedrisat mü tayin edilen mapan, Zâd€ ŞUKru. B. işe başladı. Küçük ilânlar e arasız — Bir çok ihtiyaçları. nz vardır. Bunları istediğiniz yere veya kimseye duyuramaz- siniz. ez dolayı meyus olmayınız. VAKIT ın küçük ilânları her türlü müş- kütünüze çare ola- caktır. liğin ciyadetile ihtiyarlığın ma- tahluk farklarını şimdi anlıyor müsünüz Hacıefendi? Burada bahis evvelâ ihtiyarlık gençlik davasına ve sonra şid- detli bir şahsiyata dökülmekte iken İzzet Sabri Bey Hacı İs- mailin imdadına yetişerek: — Bahsi çığırından çıkarmı- yalım.. Ağızları rakı kokanlarla ahlâkıyata dair konuşmak çok gülünç birşey olursa da bu ga- rip iddiaların karşısında insanın sabri mecali kalmıyor... Gü'şen Bey kısık bir kahka- ha ile sarsılarak: — Yalnız bu bahiste değil her şeyde mecalinizin tükenmiş olduğunu itirafa hacet yok. evet.. evet ne diyorduk? Köşede oturan kopuklardan biri haykırdı: — Apustol Gülşen Beye bir Gaz yolsuzlü Traktör tecrib€ , den çıkan net | nedir? Ankara, 3 (Vakıt) — İ ve tasarruf programının cephesinde traktörler hakki da tetkikat yapılmaktadır. İl İ leketimizde çalışan İ hemen kâmilen petrolls harriktirler. Hükümet çit yardım için İnhisar ider Üst tarafını prim ödiyerek kilosu . 15 petrol vermektedir. j Çiftçinin petrol ihtiyacı gi memurlarınn keşfe müst porlarile tesbit / oli Bu suretle “unm ; muse verilen o petrolün ehemmiyt görülmiyetek #»i istimaller€ | açtığı bazı mahallerdeki ini idarelerinin halka gayet a5 | rol satabilmesinden anlaşılmi ve bu yüzden hazinenin gi 2 milyona yakın görülmektö Son günlerde Gazi çiftli İktisat vekilinin huzurunda atçı meb'usların ve müt ların da iştirakile mazotla harrik bazı traktörlerin t leri yapılmış, bu traktörlt basitliği kullanışlığı ve az # raf yapmaları nazarı dikkati lip görülmüştür. Mazotun İstanbulda vapufi teslimi kilosu 2 kuruştur.Piyf dan mübayaa suretile çi müdürlükçe getirilen m kilosu 9 kuruşa mal olm Külliyetli mübayaa halinde ha aşağı maledileceği tabi Bu traktörler madeni ve zinenin zararı Önüne geğ için diğerleri gibi ayni işi traktörlerin kabulü ve çifi re tavsiyesi, hükümetçe yaf cak mübayaatın bunlardan ol sı kuvvetle muhtemel görü tedir. Ahmet Beyin ne liği gat'ileşti il o Ankara, 3 (A.A) — Mef | Mustafa beyden inhilâi © Elâzizi meb'usluğuna Cün yet Halk Fırkası riyaset di ca Bahriye erkânı harbiye liğinden mütekait miralay | met Beyefendi Cümhuriyet * Fırkası namzedi olarak “ | olanaaştar. kadeh silme gel.. lâfını ka) Aklı başıma gelsin.. Gülşen şimdi gözleri m#*j bakan başını köşedeki 9 çevirerek: N — Ulan yankesici dün akşam peşime tS”.4 meyhane kapısından geni duğum için mi şimdi salya atıyorsun ? Kopuk — Vay Beyim İ sici senden ne alır? ceplerine o soktuğu parmağı öteye geçer o © İzzet Sabri Bey “ i tutuştular. . Gülşen BAYİ mehareti işte bu Bakalım hangisi ağ” , ğunda tam numara cak Kopuk — Bana İ diyor. Yankesicinin | ödü kopar... yi