22 Ocak 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

22 Ocak 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

« göğsünün açılışını seyr ede ede 1930 SUTUNLARDA İNE Türk çobanı A bestekârı Kurt Ştring- ler, yeni bir eser beste- | lemiş. Dresten operasının yüksek terakârlarının çaldıkları bu eser- de, bir Türk çobanı yaşatılıyor- ' muş. Bir İstanbul gazetesme mek- | tup yazarak hadiseyi bildiren genç şarklı, çoban kavalının b'- tün ahengini duyduğunu, eserin | çok muvaffak olduğunu anlatı- yor. Gurbette, insanın en yakın /E > dostu memleket hasretidir. Bu (7/77 daussılanın gamlı çerçevesi için- de, yabancı topraklarda, senebi |'( ahenklerden Türk nağmalerinin dalga dalga köpürdüğünü duy- mak elbetteki insanı en taşkın beyecanlarla sarsar. O gence | imrendim, çünkü kendisi Dresten operasının, Oomuntazam <akisli salonunda, mahzun bir kaval sesi, bir çoban nağmesile ana vatanın sıcak kucağına girmiş ve başka şey düşünmek lüzumu- Bu duymamıştı, Drestende Türk (ufuklarını bözünlü yalnızlığını, şair ruhlu çobanların kuvvetli kalp vuruşla- rını anlatan bu eser karşısında o gençle ben ne kadar zıt his- ler içindeyiz!... “Türk İzmir, marşının sahi- bine Türk çobanında zegin bir ilham kaynağı bulduğu için, çok sevgi ve sayğı duyuyorum. Bu noktada mektubun sahibile gö- nül ortağıyım. Fakat gene bu eserdir, ki be- nım enincedamarlarımı koparıp kanatıyor. Yıldız düğmeleri birer birer çözüleri ufuklarda sabahın beyaz Evvelki gün Üsküdarda bir Hadise olmuş,bir bekçi karısını âşıkı ile birlikte yakalıyarak iki el silâh atmış, bir ihtiyar kadın da bu arada yaralanmıştır. Hem feci, hem gülünç safha- ları olân bu hadisenin söylen- diğine göre tafsilâtı şudur: , Üsküdarda Debbağlar mahal İesinde Hacı Selim caddesinde 21 numaralı evde oturan 24 ya- şında Aliye Hanım evinde sev - gilisi Hüseyin ile otururken içe- riye ansızın kocası Refahiyeli Fehmi girmiş, ve iki el silâh atarak Hüseyini vurmak iste - miştir. Fakat Hüseyin pencere - den atlıyarak kaçmıya muvaffak olmuş tabanca sesinden korkan Hüseyinin kayin valdesi de kor- kusundan kendisini olduğu gibi üst kat penceresinden sokağa atmıştır | Hadiseden malümatı olan ma- hallenin bekçisi Pehlivan Mus- tafa dün şunları anlatmıştır: “Benim bekçilik yaptığım ma- hallede 21 numaralı evde Murat reis mahallesi bekçi Fehmi ve karısı oturmaktadır. Fehminin karısı Aliye iki çocuğu olmasına rağmen kocasına hiyanet et- mektedir. Ben geceleri eve bazı şöpheli adamların girip çıktıkla- rım görüyordum. Fehmiyi çağır- dım: — Azizim senin eve bir ta- kım adamlar girip çıkıyor. Bun- lardan haberin var mı? dedim. — Pehlivan benim haberim yok. İçerde adam olduğunu am layınca bana birisini gönderiver. Dedi. Bir gece dolaşıyordum, Eve sıra ile üç kişi girdi. Hemen merkeze telefon ettim. Fehmi- nin evinin kapısını çaldım. Ali- yeye “Kocan vazifesinin başma gitmemiş, evde ise merkezden çağırıyorlar,, dedim. şairleşen (oçobanlarımızın ruhu, niçin bize kapalıdır, meçhuldür? Niçin bu kadar gurur ve dava karşısında bir tek eser görmü- b İan çok san'at- kâr belke San'atkâr şöyle dursun, şu daracık Babıâli caddesinde beş on ustat dolaşıyor. Hani bun- ların eserleri? Nerde bizim bes- tekârlarımız? Yoksa onlar Türk nağmelerindeki ruha Kurt Ştrin- gerden de mi daha yabancıdırlar? Türk zaferini bir Alman te- rennüm etmişti. Türk çobanının ruhundaki engin kaynaktan da gene bir Alman renk ve ahenk dolu bir fıskiye yarattı, Bunlar bizim san'at tarihimiz için ne hazin sahifelerdir!., Seyyah Yarım asır evvelki : VAKIT 22 Künunsani 1880 Bir kaç (o gündenberi memleketimizde şiddetle meşhnt olan şifa, bu sene her tarafla hari- kulâde olarak hükmünü icra eylemektedir. Hatta Rados ceziresi şitada itidal ile meşhur ve 36 arzında bir mevkii haiz iken bu sene cezirei mezküreye dahi kar nü- zul eylemiştir. Bu sebeple iimon ve portakal ağaç- ları donarak haylıca ha- sarı mucip olduğu ve 30 senedenberi cezirei mez- kürede ne berfin ve ne de bu derecede şiddeti şilanın emsali görülme- miş olduğu mahallinden yazılıyor. etmek, evdeki misafirleri(!) çıkar- masını temin etmek maksadın- daydım. Kocasına da telefonla ha- ber verdim. “ Karın hasta, ça- buk gel» dedim. Fehmi gelince- ye kadar evden Mehmet, Şükrü, Osman isminde üç kişi çıktı, Üsküdarda bir macera! patladı.. Aşık kaçtı, kayın valde korkusun- dan kendini pen- cereden aşağıya attı! Ortada şikâyetçi ve cürmü meş- hut olmadığı için polis bu adam- ları bıraktı. Fehmi hadise üze- rine iki çocuğunu alarak evden ayrıldı. On gündür evine uğra mıyordu. Dün öğle özeri evine ansızın gitmiş, kapıyı kırmış, içer- de bulunan Hüseyin (gürültü Üzerine pencereden atlıyarak kaçmıştır. Fehmi Hüseynin ar- kasından iki el silâh atmış, fa- kat isabet eltirememiştir. Hüseyin geçen sene bu evde oturuordu, Karısı ölünce kay- nanası Aliyenin evinde kiracı kaldı : Hüseyin de üç ay evvel evlendi, Evden ayrıldı. Bu hadiseden anlaşıldığına göre Hüseyin ©vlendiği halde Aliye ile rabıtasını kesmemiştir. Tabandca sesleri Hüseyinin eski kaynanası Fatma hanımı korkutmuş ve bu arada Fatma hanımın evin üst katından ken- disini sokağa attığı görülmüştür, koluudan ve başından ehemmi- yetli surette yaralanan kadıncağız hastaneye nakledildi, Hadise hakkında bildiklerim bundan ibarettir. Fatma hanım tedavi altına alınmış, Hüseyin ve Aliye yakalanmıştır. Tahkikata devam edilmektedir. Limanda: Vapur ücretleri Tarife komisyonunda tetkit ediliyor Tarife komisyonu dün deniz tcareti müdüriyetinde toplana- rak Şirketi Hayriye tarifesini tetkik etmiştir. Ücretler hakkın- da pazartesi günü bir karar verilecek ve Perşembe günkü #çüncü içtimada da Liman şir- ketinin tarifesi görüşülecektir. Bir vapurun pervanesi kırıldı Marsilyadan dün Ilmanımıza gelen Fransız Teofil Gotye va- puru bir kaza geçirmiştir. Vapurun Marmara adası önün- de pervanesi kırılmış, yolcular oldukça bir heyecan geçirmiş- lerdir. Vapur limanımıza üç bu- şuk saat teehbürle gelebilmiştir. Aİ sinde ün reid (VAKIDIN Telgraf HABERLERİ ' Belediye veidarci hususi ye memurlarının maaşlaf! Dahiliye vekâleti bu hususta yeni bir talimatname yaptı Ankarâ, 21 (Vakıt) — ldarei İsınıf tahsildarlar 20,17,5 16;ikincile bususiye ve belediyeler için ya- pılan maaş talimatnamesine göre idarei hususiye ve belediye me- murlarının halen almakta olduk- ları maaşlar esastır. Muktesep haklar mahfuzdur. Asli maaşları on liradan az olan memurlar kâmilen on dokuzuncu dereceye girecektir. Bu suretle en fazla bunlar terfih edilmiş olacaktır. Çünkü hepsi de kırkar lira alacaklardır. Her vilâyet idarei hususiye maaşlarında tev- bit ve taaddülü temin için azami maaş hadleri bir cedvelle gös- terilmektedir. Bu cedvide vilâyetler 928 büt- çelerine göre varidatı 750 - bin liraya kadar olanlar üçüncü, bir buçuk milyona kadar olanlar ikinci, daha fazla olanlar birinci sınıf olarak ayrılmışlardır. Muhasebei hususiye müdürle- rinin maaşı birinci sınıf vilâyetler de 70, ikinci vilâyetlerde 55 - üçüncü © sınıf Vilâyetlerde 45 oOmüdür muavinlerinin yukarıda yazdığım vilâyet sını- fına göre birincide 45, ikincide 40, üçüncüde 35; muhasebei hu- susiye yahut encümen baş katip ve mümeyizleri kırk, otuz beş, otuz, muhasebei hususiye birinci renk mania 900. Mimi sınıf memurları 22, 28 onyedi buçuk, üçüncü sınıf memuru 20, 17,5, 16, birinci sınıf kâtip 17,5 16,-14; ikinci sınıf kâtip 16,-14,- 17,5 16,-14,üçüncüler 16,-14-12, liradır. Şehremanetleri ve belediyeler” de sıhhiye müdürleri 75, mus* vinleri 55, belediye ser tabipleri 45, 40, 35, dispanser ser bii ve 35, emrazı zühreviye Eli ser tabibi ve müfettişi 3, muayenehane tabibi 55, tep” hirhane tabipleri 40, kaza has” taneleri tabipleri 40 operetörler, dahiliye mütehassısları, bakter* yoloklar, rontkenciler umumiye tle mutahassıslar 55, müta hassıs Oo muavinleri 30, asis“ tanlar 20, hastaneler baş tabibi 30, eczacıları 25, kim müdürleri, mütahassıs kimyaker- ler 55, kimyaker muavinleri 30, belediye kimyakerleri 35, umum sel belediye sıhhat me mur , ireli hemşireler 14 led na Tabit bunlar tespit edilen as- li maaşlardır. Alınacak parayı bulmak için emsallerile darp etmek lâzımdır. Mevkuf topçular Handey, 20 (A.A) — Askeri ayaklandırmağa matuf bazı ha“ rekât ve tertibatıd ortaya çıka- rılması neticesi olarak bir topçu kaymakamı ile iki topçu yüzba- şısı ve bunların akrabalarından iki sivil, dün aksam Madritten diger vir şenre nakicoumışierdir. Bunlar gittikleri şehirde askeri makamların emrine tabi olarak kalacaklardır. İstasyanda hazır bulunan birçok zabit kendilerini üçüncüsnif kâtip 14,12 12;10;birinci! selâlamıştır. masama MERAKLI ŞEYLER muzu Aman Yarabbi, ne facia ! Atinada 40 çocuk kör oldu Bu zavallılar sari hastalıklı adamların yanında bırakılmışlardı | Viyanadan Deyli Meyl gaze- tesine verilen malümata göre Atina civarında olan Kesaryonda çocukların gözleri muayene edi- lirken 40 çocuğun gözleri kör edilmiştir. Bu kadar çocuğun kör olması- na sebep, bunların, muhtelif sari hastalıklar yüzünden tedavi edil- mekte olan hastaların yanlarma bırakılmalarıdır. Fena hastalık- Vilâyette px Zİ Müsveddeler Arap harflerile yazılmıyacak Resmi dairelerde, bilümum memurların yazacağı müsvedde- leri şubat ayından itibaren Arap harflerle yapmayıp doğrudan doğruya Türk harflerile, tanzim etmeleri Dahiliye vekâletinden Vilâyet bildirilmiştir. Posta idaresi Nafıaya mı raptedilecek ? Posta idaresinin Nafia vekâle- tine taptı için Alman mütehas- sısların overdiği rapor tetkik edilmekte ve bu fikrin çök ma- kul. görüldüğü. bildirilmektedir. Bu esas kabul: edilince posta şubesi demiryollar idaresi gibi mü'hak bütçe ile idare edilen İ bir daire olacaklır, larla malâl olanları tedavi ef mekte olan memurlar, çocukları" gözlerine yanlış ilâçlar koymuş” lar ve neticede bütün çocuklaf kör olmuşlardır. Hadise Atinada büyük bif heyecan tevlit etmiş, ahali" kadar tehdidamiz bir vaziyet # muşlardır ki sihhiye nezareti derhal, alâkadar memurlar” muhakemelerini emretmiştir. “VAKIT,INTAKVIM Çarşamba “a | Güneşm doğuşu: 7,21 Güneşin batışı : IZ,II Ayin doğuşu : 7,02 Ayın batışı : 11,48 Namaz vakitleri Sabah Öğle İkindi Akşam Yat 554 ZA VAS rai 1 Bugünki ü hava Have bolutla , söngür çi

Bu sayıdan diğer sayfalar: