— 2. YAKIT, 5 Kânunsani 1929 İngilterenin hürriyete ka- vuşmuş kızları Smuts Kanadanın her tarafma telsizle bildirilen bir nutkunda İngiliz imparatorluğu dahilinde i usulü idaresinin tecs- göstermiş olduğunu kaydettikten sonra, bu bükümetlerin kendi umumi temayülicrin İngiliz imparatorluğu camiasmı teşkii eden unsurlar arasında daha sıkı ve samim! bir ittihat vücuda getirmiye müsait bir mahiyette olduğunu söyliyerek nutkuna nihayet vermiştir. Çarpıştılai Wooster (Ohio), 4 (A.A) — Pensilvanya ekspresile bir oto- büs arasında vukua gelen mü- sademede yedi çocuk telef olmuş ve yedi çocuk yaralanmıştır. Kaza etrafın görülmesine son derecede mani olan fırtına ve doluya isnat edilmektedir. tir. — Hayır. Tadilât mevzuu ba- his değildir. © — Adliyedeki ecnebi müşa- virlerin vaziyeti hakkında malt- mat İütfedermisiniz? — “Lozan,, muahedesi muci- - bince müddetleri biten müşavir- İer,tarafımızdan bir sene daha — bususi surette tavzif edilmişler- dir. Vaziyet, budur. — Müstantik Hikmet B. hak- mişti. Bu mescle, ne olmuştur? — Henüz kat'i neticeye iktı- ran etmemiştir. VAKIT ın tefrikasıt 52 Yazan: Hüseyin Rahmi hüner ve kanunun mücazatların- dan kaçmak adeta bir canbaz- lıktır.. Bunlardan biri olan Ne- dim Bey teshilat idarehanesi na- mını verdiği bürosunda o sabah yanıhanesinin gözlerini karıştıra- rak bazı evrakı imha etmekle çok meşğul görünüyordu. Odacısı günün gazetelerini getirdi. Yanıbaşınâ birakarak | çekildi. Nedim Bey henüz tav ratubetleri kurumamiş, makine kokan bu kâğit yığınına baktı. i Lâhey konferansı toplandı M. Jaspar riyaset ediyor, hazırlayıcı komiteler teşkil olundu Lâbey, 3 (A.A) — Konferans, 19 devletin murahbasları hazır olduğu halde saat 11 de M. Jasparın riyasetinde resmen açılmıştır. Lâhey, 3 (A.A) — M. Tardiyö, bu sabah M. Snovden ile görüşmüştür. | İki hükümet adamı Yung plânının başlıca noktaları hakkında tam bir itilaf hasıl etmişlerdir. Konferansı içtimaa davet eden 6 devletin murahhasları çalışma usulünü kararlaştırmak üzere toplanmışlardır. Bundan sonra ilk umumi celse aktedilmiştir. M. Jaspar, söz alarak murabhhasları kendi toprağında büyük bir hayırhablıkla kabul ettiğinden dolayi Felemenk kıraliçesine teşekkür etmiş, M. Ştrezmanın hatırasını “teessürle yadetmiş, yeni murabbasları bilhassa M. Tardiyö'yü ve ağustos konferansına iştirak etmemiş olan Alman nazırlardan M. Molden Haver ile M. Şmit'i selâmlamıştır. M. Jaspar, konferansın vücude getireceği eserin tamamlanması mülâhazasile davet edilmiş olan Avusturya, Macaristan ve Bulgarıs- tan mümessillerini de selâmladıktan sonra, ilk konferansın müşkil dakikalar geçirmiş olduğunu batırlatmış ve bütün murahhasların kuvvetli bir sulh arzusu ile ve bir mukarenet usulünü temin etmek emelile mesaiye tekrar başlamak azim ve niyetinde bulunduğunu söylemiştir. M. Jaspar, bu müşkül vazifeyi sulh uğrunda deruhte ettiklerini, sulbun yavaş yavaş vücude gelen eserlerden olduğunu kaydeyle- miş, murahbasların iyi ve faydalı bir iş yapacaklarına kani bulun- duğunu ilâve etm ştir. Ni M. Jaspar, birinci Konferans bittikten sonra ikinci toplanma için ihzari mesaiye gayret ve salâhiyetle devam edildiğine dikkati celbetmiş, murahhas'ardan vazifelerini biran evvel ikmale çalışma- larmı istemiş, çünkü bunlardan bir çoğunun umumi sulh meselesinin başka safhalarını tetkik edecek mühim içtimalara iştirak mecburi- yetinde bulunduklarını kaydeylemiştir. M. Jaspar, kendi hesabma lâzım olduğu kadar ça'ışmcuğını söyliyerek sözlerine nihayet vermiştir. Bu nutuk, derhal İngilizceye tercüme edilmiştir. Umumi içtima saat 17,30 da tatil edilmiştir. Bir çeyrek sonra murahhaslar hususi bir toplanma yapmışlardır. Bu içtima esnasında iki komisyon teşkil edi'miştir. Bunlardan biri Almanyaya, diğeri Şarka ait tamirat meseleleri ile meşğui olacaktır. Yunğ plânile alâkadar devletlerin murahhaslarmdan mürekkep olacak birinci komisyona M. Jaspar öteki komisyona M. Luşör riyaset edecektir. Leh murahhası M. Morozovski 31 teşrinevvel tarihli Alman- Leh itilâfını bu içtimade tevdi etmiştir. M. Fon Kürtyüs bu tebliğin bu içtima ile ne gibi bir alâkası olabileceğini anlıyamadığını söylemiştir. M. Jaspar, itilâfm tevdiini kaydettiğini, bunu ileride tetkik edeceğini beyan etmiştir. Bundan sonra Alman tamiratı meselesini tetkik ile mükellef komisyon ilk içtimaıı akdeylemiştir. Lâhey, 4 (A.A)—M. Briyan, M. Von Kürtyüs ile görüşmüştür. 4 Fransız nazırı ile M. Bertölo, profesör Besnar, 4 Alman nazırı ve 3 müsteşar bugün öğle yemeğini berabe! yiyeceklerdir. Bulgaristanda komünistler Atina, 4 (Anek) — Sofyada şekli hükümeti sui kastlarla ire matuf komünist şebekeleri meydana çıkarılmış mensubini alanmıştır. 50 çocuğun cenaze merasimi Pailey, 3 (A.A) — Geçen gün vuku bulan sinema yangınında alevler içinde kalarak yanan SÜ çocuğun cenaze merasimi bugün pılmıştır. Bütün şehir matem içindedir. İşler tatil edilmiş ve feel yarıya indirilmiş, bütün evlerin pencerelerindeki perdeler kapatılmıştır. Gayet kesif bir halk kütlesi bu merasime iştirak etmiştir. Çocuklarının cenazelerini gözyaşları içinde takip eden ebeveyinin feci vaziyeti bilhassa dikkati celbetmekte idi. Yunanistanda komünistler Atina, 4 (A.A) — Komünist propagandasında bulunduğundan dolayı amele ittihadı konfederasyonunun feshi mahkeme tarafından emredilmiştir. b haylı müşkü: görünüyor. Ahşap köhne bir bınanın yuz bin liralık bir servete m'emen ittihaz edilmesi evvel emirde nazarı hayrete çarpan bir keyfi- yettir. Piyasamızda naktin bu nüdret ve kıymeti esnasında böyle kül- liyetli bir paranın ev kasasında uzun müddet mahbus tutulması akla mülayim gelmiyen gara- ! betlerdendir... Maamafi sebepler bilinince (garabetlerin renkleri değişir. Paranın konakta bulun- durulmasi Ohakkında (gizliden gizliye bazı esbap ve sevaik dermeyan edilmektedir. Aile esranna ait hususatın ifşasından mücanebetimiz hasabile şimdilik bu noktalar Oüzerinde süküt edecağiz . » Kasa şikesti vak'asının gazete sütunlarına düştüğü gündenberi o, bu satırları dikkatle gözden geçirmek merakına tutulmuş- | tu... Fındıklı sirkatini #hata eden esrar Sernamesi üzerinde gözleri | fırıldadı. Yüreği çarptı. Nefesi sıklaşarak okudu: | “Fındıklı sirketi etrafında çok | şayıalar deverana başladı. Vak'a- | yı saran esrar sisleri (içinde Millet meclisinde Gümrük kanunu Ankara, 4 (A.A) Bugün Mec- liste kabul edilen gümrük kanu- nunun 43 üncü maddesinin ta- dili hakkındaki kanuna nazaran gümrüklere gelen tüccar eşyası, gümrük idarelerinin bulunduğu binaların dahil ve haricindeki ambarlarda bir sene ve yolcu eşyası iki aydan ziyade bırakıl- maz. Antrepolar ile çifte anahtar- lı hususi ambarlarda bu müddet üç senedir, fevkalâde hallerde bu müddet icra vekilleri karari- le uzatılabilir. Esasen antrepo iken'her bangi bir sebeple am- bara çevrilmiş olan mahallerdeki eşya dahil antrepo müddetinden tamamen istifade eder. 35 inci maddede gösterilen müddetlerden ziyade gümrüğün dahil ve haricinde ve antrepolarda kalan tüccar eşyası ile yolcu eşyası ait olduğu kayit ve evrakta yazılı izahat veçhile gümrük idaresin- ce müfredatile ilân edildikten sonra gümrük memurlarından teşkil olunacak bir hey:t tara- fından müzayede ile satılır. Cabık bozulmak ve telef ol- mak tehlikesine maruz bulunan veya saklanması tehlikeli veya masraflı olan eşya 35 inci mad- dede (gösterilen omüddetlerin bitmesinden evvel eşyayı getiren sefineler acentalarına ve şimen- düfer idarelerine veya nakliye vasıtaları sahiplerine veya onların yerlerini tutanlara haber verile- rek yukarda gösterilen şartlarla satılır. İhaleden evvel eşya sahibi müracaat ederek gümrük resmini ve sair vergi ve resimleri öderse eşyası kendisine verilir. Birinci ve ikinci fıkralar mucibince sa- tılan eşyanın tutarından evvelden gümrük resmi sonra sırasile para cezasından alacağı (olanların hakkı, ardiye vezin ücreti, devlete ait resimler, vergiler ve para cezasınm geri kalan kısmı alınıp | irat edildikten sonra üst tarafı kalırsa emanet hesabına alınır, | ondan sonra bu paradan gene müzakere edildi sırasile rıhtım, iskele resmi, nak- liye ücretleri, navul ve belediye- ye ait resimler verilir. Emanete alınan para bunların hepsini ta- mümen ödemeğe yetişmediği halde alacaklılara garameten da» ğıtılır. Bu ücretler ve sairenin temi- ninden sonra geriye para kalırsa sahiplerinin müracaatlarında ken- dilerine verilmek üzere emanet hesabında saklanır. Müzayedeye konululan eşyanın müzayede be- | deli hiç olmazsa gümrük resmini ödemek şarttır. Müzayede bedeli gümrük res- mini tamamen ödeyebilecek mik- tara yelişmezse O eşya ecnebi memleketlere gönderilmek şar- tile alıcısına satılır. Bu suretle de alıcısı çıkmıyan eşya hasta- nelere ve hayırlı cemiyetlere elverişli olduğu takdirde piyasa» larda satılmak şartile bedelsiz ve resimsiz olarak verilir. Ha. yırlı müesseselerin işine yara maz veya yukardaki şart temin edilmezse eşya imha olunur, Gürarüklerle antrepolarda bulunup 928 senesi sonuna ka- dar kanuni müddetini geçirmiş olan eşya bedelinin gümrük resmini ödemesi şartı gözetile- rek satılır. Meclis pazartesi günü topla- nacaktır. Nevyorkta yangın Nevyork, 4 (A.A) — Nevyor- kun şık keli birisi zemin katında bir yangın ve bu. nu müteakip sebebi henüz meç-” bul bulunan bir infilâk vukua gelmiştir. Alevler asansörlerin inip çıkmakta olduğu boşluğa girmiş ve bu boşluğu muszzam ve hakiki bir baca haline getir- miştir. Otelde panik zuhür etmiş iki kişi korku ve dehşet netice- İ sinde ölmüştür. Vaşington, 4 (A.A) — Dün | akşam Kapitole da zuhür eden ve süratle söndürülen yangın neticesinde husule gelen hasar | ancak üç bin dolar olarak tah- min olunmaktadır. Holdaki mü- teaddit heykellerle koridordaki tablolara bir şey olmamıştır. (Son telgraflarımızın mabedi 4 nc vaylamazıladır.) amm Ruslar propagandadan vaz geçmiyor Londra, 3 (A.A) — Sovyetlerin İngilterede ve İngiltereye tâbi yerlerde propaganda yapmaktan vaz geçmek hususundaki teahhüt- lerini ihlâl etmeleri üzerine İngiltere ile Rusya arasında yeni bir buhran çıkmasından korkulmaktadır. Filhakika İngiliz gazeteleri Sovyetlerin yeni bir gazete çıkardıklarını ve bu gazetede İngiliz poletikası aleyhinde ikinci enternasyonale hitaben bir beyanname neşrettiklerini haber almıştır. “Yalnız şu kadar söyliyelim ki bu servetin ev kasasında muba- fazasından menfeattar olabilen aile efradından bazıları bulundu- ğu iddiâ edilmekle beraber ko- nak dahilinde yardım görme- dikçe sirkatin hariçten ikama imkân tasavvur olunamadığı bazı mabfellerde ağızdan kulağa fı- sıldanmaktadır. Hemen her faci- ada boşanan bir aşk zenbereği ğibi bu sirkate de sevda karış- tığı söyleniyor. , “Esirifiraş ibtiyar paşanın kay- nar çağda terütaze bir zevcesi bulunması zihinleri türlü ihtimal- lerin hücumuna maruz birak- maktadır. “Bir kerre ipliği pazara çık- mış olan bu esrarın yakında ucuzlıyacağına şüphe yoktur ...., Nedim Bey bu satırları melerden birinin manasını anla- madan diğerine atlamak” telâş ve heyecanı içinde okudu. Ve sütunu dört beş defa tekrarladı. O zaten pardesüyle beraber çaldırmış olduğu mühim esrarı muhtevi Şevkiyenin mektubun- dan günün birinde bir felâket çıkacağını bekleyip duruyordu. Bu keyfiyet Nedim için ara sıra tutarak beynini sızlatan müzmin bir sancı hükmünü almıştı. Ab! işte korkulan şey patlak verdi. İşte bu tehdidamiz cilm- leler hiç şüphe yok o mektu- bun esrarından çalınmış sözler- di. Etrafında ne entrika ağları örülüyordu ? Nedim kimlerin in- safına kalmıştı ? Kendinden ne istiyeceklerdi ? Bu gizli düşman veya düşmanlara karşı nasıl bir | z - (Bitmedi )