Sahife 2 Osmanlıcadan 'Türkçe- ye Dil Karşılığı Akraba (neseben) — ek (£r.) parents ei le sang) raba aallükat — soy sop (fr. ei Les parants proches et Bi ie Akran — Öne: O Birbirinin taydaşıdır, akranıdır. Aksâ — Son, en son, (fr.) “erime arb — uzakbatı 0 rim Eee zakdoğu yı şar e) lime orien — Tres die) intrai- a Aksi sada — Yanku, (fr.) Echo. Aksi sada vermek — yan- AN ii :.O, böyle yüksek ein rınca dağlar, taş- ir Eke (aksi sada ver di. ğa — Tepki, (fr.) ROZSiio abi Her cebrü tazyik bir eklime tevlid o eder, ve baskı bir tepki iü — Kuduz (fr.) en- rage Akurane — kudurmuşca- sına, im (£r.) rage- usemen Âlâ, ve (£r.) Tres bi- en, par ali, adi gibi, (ir. pi Tel gi sema, e (£r.) e ciel Alâka, ilişik, ilgi | ( ilgi, münasebet anlamına ) Örnek: işlerin ko- ii arşı ibraz ğiniz alâkadan dolayı pi mütehassis oldum. Alâkabahş, ilgen (fr.) in- teressant e ilişikli, ilgili (fr.) inter: Alâka hk a a mek ei ” intere: Örnek: Mi Köni rına Men elden miyor, bu mesaili ai 5 alâkadar olmamak mümkü; olmuyor Alia kat'etmek, ilişik kesm. Mihkaderilinleli; olabildiği kadar e — elden geldiği kad. Alâl küllinal Şöyle böyle olduğu kadar Alâmeleimas — Gözönünde herkesin ö eken Me cat — sırasınca, sıra büyül iz iie re dil birliğidir. Bir milletin en büyük milli alâmeti lisan vahdeti idir. * — yaraç (fr.) Instru- ent örnek: Söz söyleme le dil, işitme yaracı ku- laktır. Aleti tekellüm lisan, — avadan- lık Ki edile ağ se bansı Li Kk bizarre. Örnek: Yabansı bir kılıkla karam ii II nous a pparı un accoutre- ment ri Ale ee — Ma buk (fr.) a la hate, ptement, avec mpresse, adi A lâde az im — mal (£r.) nek: Dierimierde iler- İsa ral bir yolda olmaz, inkilaplarda ilik alelâde ir hat gir etm Gayri ta a) ni Örnek: Bu çocuğun aşta bu kadar mr ie dşremalır e çoc alba ekser, ekseriya vakit, Mei : souvent, plupart des Hilge — — zın (fr.) soudain, ment. la ansız ansı- soudaine- Alelhusu m bele (ir) usal yim el- geldiği Ladar & özen gös- terme! lidir. Her işte, alelhu- sus milli işlerde alâkaderi- limkân itina göstermelidir Alelinfirad — ayrı ayrı, birer birer, teker teker. Alelitlâk — genel olarak ve D'une façon absolue, une façon generzle nek: Bu sözüm yalnız e değil, genel olarak bü- tün ii kalanlar edir. Bu sözü hasren size değil alaktlak bütün memurlaradır. ıtlak — Gui n'importe guci, gualcon- : Rasgele bir işmen çağırınız. Alelitlâk bir me- (UlusalBirlik) Italya Memleketimizden zey- — seli alacak olarak Türkiy an hususi ire göre, ile işler sureti klering a İZ o Türkiye hine 64 milyon iretlik mi fa ER dır. Bu fark dola ie Italya ithalâtını, Tür- kiyeye olan ihracatı nisbe- tine aa çalışacaktır. Bilhassa bu sene Italya zey tinyağı rekoltesinin azlığı asebile hükmetin niyatını kabul edeceği yi min edilmektedir. Yukarıdaki habere naza- ran İtalyanların zeytinyağına vaziyetinin üsait ve hatta müessir olacağı anla- şılmaktadır. e istikbali Fransa kralı, Vi dar- beyi unutmıyor. e bunun kat şel “iğ liyaığa ahd et Ni onu Surye sahil- lerine > en sade bunu düşünüyo Beri ii im- aratoru Konrad ni bir li ile inmişti. Naziat ar- tık ciddileşiyordu.. Birinci Ehlisalib kavgaların- dan daha kanlı muharebeler bekleniyordu.. Sicilya kralı Jorj da ge- du. Arkalarına lay liyordu. dia Eke ri erin haddi, icraka tepçilik ie ai ga De acht i Tür eli sai iban nda yazmış oldü; makaledi Sovyet Rema “Türkiyeyi 8 mukayese ediyor ve ezcümle diyor ki: “ Sovyet Rusya en aşağı yüz seni eri kalmış olan kültürel bir inkişafı telâfi etmeğe ee Kamâl Atatürk'ün yeni Türkiyesi ise e Em 7 rk bir ge- mkün ke Süzen aranan mam Ulusal . : Birlik elik siyasal gazete Sal kr Haydar Rüşdü Öktem ear müdürü : mdi Mi Temiz ii miyeti bürosuna müracaat melidir. Hususi ilânlar: (o idare- hanede kararlaştırılır Basıldığı yer: ANADOLU tbaası iânat t edil- ven ll una, alelakiyip ül — ya- mur çağırınız tebe kısa Alelümum — bütün, ge- bir müddet içi iç de iğ e nel olarak (fr.) En genaral, | Da! ak yazisi kam va nda bul- eneralement muştu. Bu yolda Türkiyede- lem — Sancak (fr.) E- ki EDL Rusyadakiaden büyüktü . m Türkiyenin ilerlemesi mat- ( Devam edecek ) | iyb olunca son inkilâba ka- DOKTOR r fikir ve sg kii a > bir surette hakim olan Ali lâmiyetin çak kğ Çocuk Hastalıkları ve tesirlerini tamamen izal Mütehassısı etmek lâzımgeliyordu. İşte İkinci Beyler Sokağı N. 68 & a bina kii delen, Vee i hakların en moder- nini ayr eden İsviçre ka- a yn kabul etmiş r. Talim ve terbiye ve me- Me a da Tür. hal değildi, çünkü T dilinde kullanılan yazı son erecede güç ve arışık olan arapça elifba sağ- dan sola doğru li da- ha ir. bir çok karga- cık - acık şekillerle ter- Yeri Türkiye'de Mi 7On bir yıllık mek- 11500 Kız ve 32 bin Erkek talebe! * yüksek tahsile devam etmektedir faaliyeti v3 , ve içinden çıkı- ba eba talim ve ter- e ekteplerin daha aşağı sınıflarında oku- yub yazı ni mümkün Bu zlık- lerde ia usasından alan ız be r Türkiyede eğ diki inkişafı isbat etmekte dir. 1923 den 1933 e e 201 bine çıkmıştır. Yüksek gre ise vaktile 750 kız ek nede 32000 e ni Say ıştır Ayrıca kayda eyer bir Istanbul ve Irakya Şeker Fbrikaları Türk Anonim Şirketi Sermayesi 3,000,000Türk lirası İstanbul Bahçe kapı dördüncü Vakıf han 30—40 ZENER EZ cihet iş şudurki Türkiyede —Devamıdördüncü sahifede — i düşünüyor ve Bir taraftan da islâmlar, Türkler şiddetli bir muka- vemete hazırlanmışlardı. Mı- sır, Irak, Elcezire cihetlerii e ve beyler, rak haraba kalmada Ehlisalip, büyük dalgalar halinde yayılıyor, iniyordu. yollarda müt Harb, açlık, oy eN taknmailrii mah- ordu. l Alman impara- luyu ge- u yemişti. ER akınının hulâsası şu oldı Fransa kralı Seine Lüi, evvelâ Antakya, sonra da Kudüs önünde Islâmlarla karşılaşmıştı. Mei karşısındaki kuvvet- ler e ka di vi in oldu- b ve a ya bei e iyice an- lamıştı. — Bunlar insan değil, ö- lüm gibi şeyler!. Karşıların- da imkânı yok! diyor. iyi t Lüj; gele bir azm ile çarpışmıştı: O, Isparta dağlarının bhi- kâyesini ve ağaçta geçirdi- ği saatları (o unutamıyordu. a Ehlisalib muharebele- n ondan başi — p» Lüi, nihayet “Şamı , da çevirmişti. Kaleyi Gi luyordu. ezel nay İllere kalmışi ağı ğ- yanyana ila anlardan i. Muhasarayı yalnız Fransız ordusu değil, bütün ehlisalib ve > a ralının ordusu yapm Ss lir Eyyubi, bu ta- me en taze bir gençlik çağındaydı ilkbe yeni ME ve im Zaim muhasarasinı o da Gen delikanlı, in Aiabeyi Nuriddin Zengi nda, beyin ağaları ie oti ira bu haber mişlerdi. O akşam ilk işi, babası a uzun uzadıya konuşmak Ehlisalib hakkında geniş eN alıyordu. Hangi yer- lerde Türkler vardı?. Hangi y lere Arablar hakimdi? biri m Ee bir anlaşma az ii Mısırdaki ” kalitenin bu ağ rolü neydi? abası, oğluna uzün uza- ıya Gi) veriyordu Akşam olmuştu. B. a- — Ben eailetim, sö ie adan EYYLBİ 2 Nisan- 1935 — Yı Tefrika N. 4 iMEyyubi, Musul Afabeyimdi si o. rüya görül raya kadar vi dölü e o* ul ve bileğine giti i muslu, kahramaf ihtilâftandır ki, A buralara kadar 8” lerdi, Salâheddin EYİ” rın da hakiki m3” ne mükaddes yerle. — ça endişesi olm ordu. genç, dinç bir A de larak ortaya çı — 4