20 Ağustos 1940 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

Yi ni Ü —- Ünekki AA a p eLi &. gö 'e b ğ L eei öRr e YULUS Kdi CT TeT ' li * (Başı 1, inci sayfada) Beferberliğe takaddüm eden nazik ve has- #as zamanlarda askeri emniyeti ihlâl ede- cek her hangi bir harekete karşı seri ve şid detli tedbirlerle mukabele etmemek, mem- leketi büyük tehlikelere maruz brrakabi- lir. Son rda şahidi olduğ dün- ya buhranı böyle bir ihtiyacı kuvetle his- — Bettirmiştir. Memlekette cereyan edebile- — cek olan böyle muzır ve tehlikeli faaliyet- leri önliyebilmek için encümenimizce mu- vafık görülen madde, tatbikaşta tesadüf e- dilmesi melhuz olan güçlüklere mâni ola- cak bazı kayıtlar ilâvesiyle maksadı daha bir şekilde ifade edebilecek tarzda " ' ve tanzim edilmiştir. Yakın tehlike ihtimali halinde.. —— Bumaddedeki değişiklik başlıca iki nok- — tayr istihdaf etmektedir: Türk Ceza kanu- onuünün 129 uncu maddesinin birinci fıkra- — sında yazılr olan cürümlerin hafp zamanın- — da işlenmesi halini derpiş ederek cürüm îıüine.on seneden aşağı olmamak'üzere a- — ğır hapis ve maksadın husulü halinde de — ölüm cezası tertip ettiği halde lâyiha, as- “ keri ceza b göre harp da- © bil bulunan seferberlik unsuruna (Türki- ÜN .ve. Cümhuriyetini tehdit eden yakım bir " Okarp tehlikesi Mevcut olduğunu gösteren ?fes-!r:!âde) zamanı da ilâve etmiştir. Bun- W d-u başka lâyiha harp hiyaneti ismini ver- DÇ ü bu cürümleri, harp ve seferberlik ha- — Nnde veya yakm bir harp tehlikesinin mev — çüt olduğunu gösteren fevkalâde zaman- | larda işliyenlere ölüm cezası tertip etmek- tedir ki, böyle zamanlarda memleketin ma- — ruz kalabileceği azim tehlikeler göz önü- $ e Dlmı At Atarlalri V Ne müebbet ve yahut ön beş olmamak üzere ağır hapis cezası verilebi- Yurdun siyasi ve askeri emniyetini korumak için tedbirler alınıyor Âskeri ceza kanununun bazı maddeleriyle askeri ceza Müuhakeme uüsuülünde fadiller yapılıyor kanun proj ini, Adliye ninde aldığı son şekliyle aynen neşrediyo- ruz: Harp hiyaneti Madde 55 — (1) Seferberlikte ve yahut Türkiye Cümhuriyetini tehdit eden yakın bir harp tehlikesi mevcut olduğunu göste- ren fevkalâde zamanlarda Türk ceza ka- 129 uncu dd birinci fik- rasında yazılı cürümleri İşliyenler veya işlemiye teşebbüs edenler (harp hiyaneti) cürmünden dolayı ölüm cezası ile cezalan- dırılırlar, '(2) Az vâhim hallerde ölüm cezası yeri- r d aşağı Takdirname alan öğretmenlerimiz Maarif Vekâleti, millet mekteple- rinde parasız olarak çalıkan ve vatan daşlara okuma yazma öğretme husu- sunda muvaffakiyetleri görülen öğ- retmenleri birer takdirname ile tal- tif etmektedir. Son günlerde vekâlet, Manisa ilk okullarından 37, Gaziah - tep Ulus okullarından 47, Muğla ilk okullarından 14 öğretmeni bu sahada gösterdikleri gayretten dolayı biter takdirname ile taltif etmiştir. Çerkeş Başöğretmeni Saim Tanju ile gezici başöğretmenlerden Enver Akgün ve Etiler okulu öğretmeni Hayrullah Olcay da vazifelerinde gösterdikleri muvaffakiyetten dola- yı vekâletçe takdir olunmuşlardır. Çağri X Milli Müdafaa Encümeni bugün saat 15 te toplanacaktır. lir. Maksat hasıl olursa her halde ölüm cezası verilir. Milli müdafaaya hiyanet Madde 56 — (1) Bu maddede gösterilen fillleri işliyenler- ve bunlara teşebbüs e- denler (Milli müdafaaya hiyanet) cürmün- den dolayı aşağıda yazılı cezalarla ceza- landırılırlar: # A) Türk ceza kanunun 133 ncü madde- sinde ve 136 ncı maddesinin siyası ve as- keri casusluğa daif üçüncü fıkrasında ya- zilr cürümleri işliyenlere Türk ceza kantı- nuna göre ceza verilir. Bu cürümleri se- ferberlikte ve yahut Türkiye Cümhuriye- tini tehdit eden yakın bir harp mevcut olduğunu gösteren fevkalâde za- manlarda işliyenler veya işlemeğe teşeb- büs edenler, 136 ner maddenin son fıkra- sında suçlunun taksirine müstenit olarak yazılı olan haller hariç olmak üzere, ölüm cezası ile cezal, tehlikesi d ilır, Ü e bllhacalı — isabet derhal teslim olunur. Mamafih — müaddeye ilâve edilen bir fıkra ile az vâ- ym de ölüm cezası yerine müebbet l eden aşağı olmamak üze- ası hükmedilmek gibi tak- ci bir sebep de kabul edil- lâzimei ihtiyat olmak ü- ve askeri casusluk suçları madde siyasi ve askerı casusla- T harp ve seferberlik zamanında veya ; aı bir harp tehlikesinin mevcut oldu- — ğunu gösteren fevkalâde zamanlarda iş- lenmesini ölüm cezasiyle tehdit altına al- ve yalnız Türk Ceza kanununun 136 n Mtsteia br Ha davyasıli süç. — lünün taksirine müstenit hali bundan is- etmektedir. Az vâhim hallerde de ö- ezası yerine müebbet veya on beş n aşağı olmamak üzere ağır hapis ıtbik etmek gibi cezayi hafifle« kabul eylemektedir. ddenin (B - E) fıkraları mevzu- ibariyle hakikf bir sır teşkil edebi- siyasi veya askeri mahiyette ız ve sahte evrak ve vesaik ve sair eleri tasni edenlerle bu fiilleri işle- üzere birleşerek aralarında — ittifak küde getirenleri ve bu fiilleri işlemek — dzere başkalarına şifahen — veya yazı ile *tekliflerde bulunmak veya arzı hizmet et- — mün ihzart safhasını teşkil etmekle bera- ber bu fiilleri ceza tehdidi altına almak- — taki isabet — bugünkü dünya — vaziyeti " ©bak den — isüREN A DOAN Cürmü haber verenler — Madde, mâni bir tedbir olmak üzere e- e bu kabil teşekkül ve ittifaklara dahil ün işlenmesine mâni o- ları cezadan muaf tutmaktadır ki, isa- ik Gene bu dd G fıkra- Türkiye Cümhuriyeti — hükümetini min edenler için de Millt Müdafaa veki- talebiyle takibat yapılarak on sene- 'ü_cıı aşağı olmamak üzere ağır hapis ve — fiilin harp ve seferberlik halinde veya ya- bir harp tehlikesinin mevtut olduğunu teren fevkalâde zamanlarda işlenmesi — halinde de ölüm cezasiyle cezalandırılaca- 1 i t ı / cürümlerini işlemeyi bir kimseden veya bu cürümleri işli arz ve yahut böyle bir talebi veya arzı ka- bul edenler hakkında da bu bendlerde ya- zilr cezalar aynen verilir. Eğer böyle bir Türk ceza k rinci babında yazılı devletin şahsiyeti a- herhangi bir B) Doğru olması halinde askeri veya si- yasi bir sır teşkil edecek olan evrak ve ve- saiki ve isair hiyanet maksadiyle sahte olarak vücude getiren veya bü suretle vücüde getirilmiş olduğunu bildiği halde bunları ayni mak- satla bir başkasına bildiren veya tevdi e- denler hakkında on beş seneden aşağı ol- mamak üzere ağır hapis cezası verilir. Adel i. Milli, Müdak; Fiil seferberlikte ve yahut — Türkiye Cümhuriyetini tehdit eden yakın bir harp ehlikesi mevcut olduğunu gösteren fev- kalâde zamanlarda işlenmiş İse failleri ö- lüm cezası ile cezalandırılırlar. C) A ve B bendlerinde yazılr cürümler- den birini veya bazılarını işlemek üzere ki veya daha ziyade kimseler aralarında ittifak ederlerse bunlardan her biri beş se- neden on beş seneye kadar ağır hapis ce- zası ile cezalandırılır. Fiil ve yahut Türkiye Cümhuriyetini tehdit e- den yakın bir harp tehlikesi mevcut oldu- ğunu gösteren fevkalâde zamanlarda işlen miş ise failleri müebbet ağır hapis ceza- siyle cezalandırılırlat. seferberlikte D) A ve B bendlerinde yazılı hiyanet talep yabı namina h eden herhangi bir kimsenin, Türkiye Cümhuri - yeti Hükümetinin emniyetini tehlikeye dü- şüren bir fiil ve hareket mukabilinde para veya bir. menfaat talep veya kabul eden veya vait-yve taahhüt ettirenler, fill daha ağır bir cürüm teşkil etmiyorsa, on seneye kadar ağır hapis cezasiyle cezalandırılır. Fiil seferberlikte ve yahut Türkiye Cüm - hüriyetini tehdit edön yakın bir harp teh- Hikesi! mevcut olduğuntu gösteren fevkalâde zamanlarda işlenmişse, fâilleri ölüm ceza- siyle cezalandırılırlar. Eğer para veya menfaat yazılı bir be- yan ile talep veya kabul ve taahhüt edil - mMmişse, fail tarafından bu beyanın mücer - fet gönderilmiş olmasiyle fifl tamam olur. Bu bentte yazılı cürümler ancak Milli Müdafaa Vekilinin talebi üzerine takip o- lünür. Talebin geri alınması caizdir. bu seneki mezunları Kur'a ile — fâyin olundular sanat telif enstitülere ve 1 , İsmetpaşa Kız Enstitüsünün Muhtelif yerlere Ankara İsmet Paşa kız enstitüsünü bu Bene bitiren genç kızlarımız, kura ile muh- mekteplerine ta- HARP EKONOMİSİ : Yakınşark'ta Trak petrol istihsali muntazaman artarken son senelerde ümit edilmiyen bir sahada rakip ola- rak çıktı: Bahreyn adaları!.. Basra körfezi methalinden takri- ben “500” ve Arabistan sahilinden yin dır. M maları içi #ğrendiklerini öğretecek Kgeniç öğre vaffakiyetler dileriz. leri' yazıyoruz: Resimden : Çamaşırdan /zon kız enstitüsüne, | Nakış ; Çiçek : Vecihe Barütçu İzmir kız re Eğe Bursa kız enstitüsüne, G Manisa kız enstitüsüne, (2) AZz vahim a) li fıkrada yazılı ölüm cezaları yerine müeb - bet ağır hapis veya on beş seneden aşağı olmamak Üzere muvakkat ağır hapis ce- zası verilebilir. Milli Müdafaa aleyhine sair hareketler Madde 57 — (1) Her kim, bir müstah- kem bir harp ve yahut diğer-bir askeri müessesede ve askeTi Ba - hada, deniz ordusuna ait bir gemide; yahut devlet kara suları içinde devletin bir ma- kamına, bir memüura veyâa bir nakere kar- şi ismi ve şahsi halleri, sıfatı, mesleği, i1- kamet mahalli veya tabiiyeti hakkında kasden yanlış mâlümat verir veya malü- mat vermekten çekinirse Üç aydan Üç se- neye kadar hapis ile cezalandırılır. Resmen tahdit ve ilân edilmiş olan em- niyet mıntakaları ve ordunun ihtiyaçları - na taallük eden mevat ve eşyayi İmal ve tamire ve muhafazaya tahsis edilmiş olan sınal müesseseler, depolar dahi askeri mü- essese gibi telâkki olunur. (2) Türk ceza kanununun 135 inci mad- desinde yazılı fililleri işliyenler bu madde- de gösterilen cezalari l dırılır. Milli mükavemeti kırmak)_ Madde 58 — Her kim, 'I'ü_rk ceza kanu- Evidaresi - Yemek : okuluna, Çocuk bakımından : tüsüne, Rukiye Bayraktutan Manisa titüsüne, Moda : sanat zevki verecek ve ideal ev kadını ol- tenlere yeni vazifelerinde mu- Enstitünün muhtelif kollarından mezun olanların adlarını ve tayin edildikleri yer- Nebahat Gömeç Edirne kız enstitlistine, Tevhide Özencel Kadıköy kız enstitüsü- ne, Mürşide Altan Afyon kız enetitüsüne, Neclân Ökmen Adana kız enstitüsüne, Huriye Gürbüz Samsun akşam kız sanat okuluna, Şevkiye Padır Kütahya kız ensti- tüsüne, Şükriye Arslaner Adana kız ensti- tüsüne, Saadet Aytaş İzmir akşam kız ens- tiflisüne, Münevver Öngelen Kayseti İız enstitüsüne, İclâl Özsoy İzmir Cümhuri- yet kız enstitüsüne, Şükriye Toker Trab- 'Tevhide Candaner Trabzon kız enstitü- süne, Sabiha Gündoğu Elâzığ kız enstitü- süne, Binnaz Gürsoy Üsküdar kız enstitü- süne, Aliye Tübek Sıvas kız enstitüsüne, enstitüsüne, Nuriye Algan Elâzığ kız enstitüsüne, Ne- zihe Yaman Edirte kiz enstitüsüne, Behi- Meliha Feride Altuğ İzmir Cümhuriyet kız ens- titüsüne, Feriha Asenâ Sıvas kız enstitü- süne, Sadiye Girdap Adana kız enstitüsü- ne, Nimet Alkent Edirne kaz enstitüsüne, Nusret Şensoy İIstanbul akşam kız sanat Melâhat Akkoyünlü Trabzon kız ensti- enstitüsüne, Melâhat Aşkın Elâzığ kız ens- “30-40” kilometre mesafede bulunan Bahrin adalarının petrolü ihtiva et- mesi muhtemel en geniş arazi 230 mil murabbaına sıkışmaktadır. Bu dar mıntakanın istismarını emel edinen iş adamları ilk zamanlarda alâkadar sermaye nezdindeki teşebbüsleri müs- tenkif, müstağni bir eda ile karşılan- miş, bit yüzden arama ve işletme im- tiyazı birkaç defa - ingiliz ve ameri- kalılar arasında - sahip değiştirmiş- ti. Nihayet biraz kumar gibi görünen bu işi Standard of California küum- panyası 1930 da ele alarak 1931 de sondajlara başlamış ve 1932 senesi ha- ziranında “700” metrede betrole rast- lanmıştır. Müteakip senelerde de vu- rulan “30” sondajdan “26” sı müspet netice vermiştir, Hattâ 1936 da açı- lan “31” numaralı kuyu “2.273" üncü ayakta günde “3.800” ton petrol fış- kırmıştır. Bu hâdise Bahreyn'in Mu- sul'a hakiki rakip olduğunu göster- miştir. Bilhassa bu petrol kaynağının verim nokt. denizin yanı * d bulunması petrol satıcılarını oldukça telâşa düşürmüş, zaten şarkta satış teşkilâtı bulunmıyan Standard of California, kumpanyası ile Nevyork'- 'ta bir anlaşma yapmak mecburiyetini hissettiler. : Bahreyn adalarında petrol istihsa- İi 1933 de “4” bin ton ile başlamış, 1936 da “635” bin . ve 1939 da da “1.059.000” ton olmuştur. Bahreynm'de petrol bulunması, işlet- mesinin müspet netice vermesi bü- yük petrol şirketlerinin ve mensup oldukları devletlerin Arabistan saha- sı üzerine alâkalarını çekti. İBnissuud | petrol imtiyazı almak için müteaddit siyasi mü tlar ile karşılaştı. Bil- olan kiz Türkân Ertuğrul Manisa kız i okuluna, Hadiye Yalvaçer Adana kız ne, Güzin Şimşek Elâzığ kız enstitüsüne, Eşref Çintan İzmir Cümhuriyet kız ensti- tüsüne, Sı_ılme Uçel Trabzon kız enstitü- süne, Sabahat Ocaklı Bursa kız enstitüsü- ne, Nusret Taşkan İzmir akşam kız sanat titüsüne, Küdret Ulubay Sırvas kız ensti- tüsüne, Fethiye Onuk Kayseri kız enstitü- hassa italyanlar Bahreyn'in karşısın- /daki Arabistan'da petrol imtiyazını alabilmek için çok çalışmıştır. Niha- yet gene Standard of California'nın bir şubesi olan (California Arabien oil) kumpanyası 1939 da İbnissuud- dan imtiyazı almış, birinci kuyu Bah- reyn'in 45 mil şimaligarbisinde ka- ens- uş : ne, Zekâver Kiremitçioğlu İzmir kız itüsüne, İsmet Balt nunun İ158, 161 inci inde yaziılı suçlardan birisini ve 155 inci maddede ya- zılı hâlkı askerlikten soğutmak yolunda neşriyatta ve telkinatta bulunmak ve nu- tuk irat etmek flillerini işliyecek olursa milli Kırmak cür do - layı mezkür maddelerde gösterilen cezalar- la dırılir. k için hi veya arz veya kabul yazılı şekilde - vukubulmuşsa, bu yazımın fail tarafından mücerret gönderilmiş olmasiyle cürüm ta- mam olür, divl bi- *i birinci kitab $e E) Millt Müdaf: Milli Müdafaa vasıtalarını tahrip Madde 59 — (1) Milit Müdafaayı ihlâl kasdiyle müdafaaya yarıyan vasıtalardan birini veya herhangi bir tesisi tahrip e- den, yok eden, terkeden, kullanılmıyacak bir. hale getiren veya kusurlu olarak imâl, teslim veya tesellüm eden veya bunlara herhangi bir suretle zarar verenler sekiz eyhindeki cürümleri işlemek Üzere bir teşekkül kuranlar, tanzim, sevk ve idare edenler bir seneden aşağı olmamak jizere ağır hapis, böyle bir teşekküle yalnız iş- tirâk edenler iki seneden beş seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar, Fill soferberlikte ve yahut Türkiye Cümhuriyetini tehdit eden yakın bir harp tehlikesk mevcut olduğunu — gösteren fev- kalâde işl kuranlar, tanzim ve sevk ve idare edenler ölüm ve böyle bir teşekküle iştirâk edenler müebbet veya on beş seneden aşağı olma- mak üzere ağır hapis cezası ile cezalandı- rılırlar, 'da F) O, D, E bentlerinde yazılı hallerde süretle olursa olsun cürüm aşağı Üzere Aağır hapis cezasiyle cezalandırılır. (2) Milli müdafaanın emniyeti için ehe- miyeti olan bir işletmiye muktazi herhan- gi bir vasıtayı Milli Müdafaayı ihlâl kas - diyle kısmen veya tamamen bozarak veya tahrip ederek ve yahut mesaisini ihlâl ey- lyerek işletmenin faaliyetini tehlikeye düşürenler veya muattal bir hale koyanlar sekiz seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezasiyle cezalandırılır. “(3) Fill, seferberlikte yapılmış veya devletin harp hazırlıklarını veya harp küd- retini veya kabiliyetini ve aszkeri hıreke? titüsüne tayin olunmuşlardır. Tekirdağ'da av mevsimi başladı süne, Sabiha Bakkalbaşı Edirne kız ensti- ü u Müzeyyen Barlas Adana kız enstitüsü- e, ğlu Adana kız ens- titüsüne, Nimet Erenişik Elâzığ kız ensti- tüsüne, Fikriye Orkunt Trabzon kız ensti- tüsüne, Atiye Yılkum Kayseri kız enstitü- süne, İhsan Özbek İzmir kız enstitüsüne, Leman Okan Sıvas kız enstitüsüne, Rey- yan Berkal Manisa kız enstitüsüne, Cahi- de Gürsoy İzmir Cümhuriyet kız enıllt&î süne, Zeynep Parmaksızoğlu Sıvas kız ens- titüsüne, Melâhat Tarhan Trabzon kız ens- 'Tekirdağ, 19 a.a. — -Av mevsiminin baş- laması münasebetiyle Tekirdağ avcıları dün Kumdağ mesiresine giderek muhtelif zılmış, biraz gaz ! İ Hağilinda fçlan TENCI UÇU ÖLENN de takriben “550” ton petrol vermiş- tir. n Arabistan'ın 1936 da (2.400) tondan ibaret olari petrol istihsali 1939 da *525.700” tonu bularak istisgar edil- miyecek ve ümitli bir saha olduğunu ispat etmiştir, Misır'da petrölün tatihi civar ülke- Tere nispeten daha eski olmakla bera- ber petrol istibsâl edildğine dair ista- tistik cetvellerinde ilk malümat 1911 İsenesinde (3.000) ton ile başlar. Fakat uzun müddet istihsal iki yüz bin to- nu bulmamış ve ancak 1928 den/sonra bu miktarı aşmıştır. Bilhassa 1937 de çıkan yeni petrol kanunundan sonra Mısır petrol ihracatı, 1938 de 223.000 ton iken, 1939 da 630.000 tonu bul- müştur. Geçen sene Mısır'da “23” muhtelif şirekt 85 birf kilometre murabbar bir ens- eği eT ve atış tir. dır. Bu avcılar bayramına vali ve devair müdürleriyle yüzlerce köylü iştirâk etmiş- arazide petrol arama müsaadesi al- miştir. Bunların içinde (Anglo - İra- nian oil Cö.), (Ruyal Dutsh « Sheli) grupu, (Socony - Vacuum oil Co.), lerini tehlikeye koymuş ise 1, 2 fıkralarda yazılı cürümlerin failleri ölüm cezasiyle cozulandırılır.,, IYukarıki maddelerin ihtiva ettiği hü - kümler askeri uBülü da bazı değişiklikler yapılmasını zarurt kılmıştır. Bu maksatla hazırlanan ve en- tetkik ve edilerek mâni olan suç ortağı &ğı tesbit olunmaktadır. Bu madde ile kabul — edilen şayâanı arz bir yenilik Millt Müda- İ ,Şı_ı'vekmiğince verilen iznin geri almabi- leceğinin tasrih edilmiş olmmasıdır. Bu hük- me göre Millt Müdafaâ vekili icabt hale re takibatın her hangi bir safhasmda i geri alarak takibatı olduğu noktada lardurmak selâhiyetini mubafaza etmiş ©- luyor, 5$7 inci madde kara ve deniz ve hava as- keri mahal ve müessese ve vasıtaları İçin- de askeri makamlara hüviyetlerini kasten — yanlış bildirenlere üç aydan üç seneye ka- — dar hapis cezası tertip etmekle beraber k ceza kanununda bu mevzua taallük eden 135 inci maddesi hükmünü de mah- fuz bulunmaktadır. i Milli mukavemeti kırmak maksadiyle ha- — geket edenler 58 inci maddenin hükmü dai- resine ithal edildiği gibi, milli müdafaaya yarıyan her hangi bir müessese veya mad- de üzerinde milli müdafaayı ihlâl maksa- diyle müsbet veya menfi hareketlerle za- rar husule getirmek dahi 59 uncu madde sile — fiilin işlendiği zaman ve husule ge- tirdiği zararm ehemiyeti — nisbetinde — sekiz seneden aşağı olmamak üzere ağır hapisten başlıyarak ölüm cezasına kadar — gezalarla tehdit altına alınmak suretiyle — “kötü maksatlarla vukubulabilecek sabotaj hüreketlerine karşı da müessir — tedbirler alınmış bulunmaktadır. Lâyihanın metni Esbabr mucibe lâyihasındar unlaşıl- dığı üzere memleketin emni> akımın- dan çok büyük bir ehemiyet <aşıyan bu amre <n < KAT d İ kurtulur. G) Yabancı bir hükümetten ve yahut umümi heyete sevkolunan bu lâyihayı ayrıca neşredeceğiz.) (Standard oil Co of California) ve rumuna yardım edelim. Yiyeceğimiz, içeceğimiz gi- bi havacılığımız için de bir pay ayırmak zorundayız. Hava ku- Standard bpil of Nevjersey) gibi dün- yata tanınmış petrol şirketleri de vardır. Yakın şark petrollerinin son vazi- yetini hulâsalandırırken çok eski bir mazisi olan İran mıntakasından da Yakınşark ve pe trolleri , Yazan: Saddeddin EN r. â kısaca bahsedelim: İmtiyazı bir t ei liz mali grupunun elinde bulunan "İlk P| Üran petrollerinin 1913 de umum! lanı, racat yekünu “265.000” ton iken " yıl muntazaman artmış, 1939 “10,367.000” tonu bularak Ya *_' şark'ın birinci derece müstahsili ©f kiini muhafaza etmiştir. B Asrımızda herhangi bir memlek'f; te petrol menbalarının zuhuru V© Mmevcüdiyeti, inkişaf ümidiyle bt ber, bir takım politika rekabetl sebebiyet vermiştir. Son genel! İran hükümeti ile “Anglo - İ oil” kumpanyası arasında mühim ihtilâf çıkmış ise de İngiltere hüf metinin tavassutu ile imtiyaz m ti “30” sene temdit ve istismar “100.000" metre tahdit edilerek ledilmiştir. Bu tarihten sonra i6” salât (90 30) kadar bir tezayüt #f detmektedir. Şirket Abadan'da € yanın en büyük ve modern bir yehanesine sahiptir. İşte şu kısa izahat ile düne garp medeniyetinin, Uzak-şat bir muvasala merkezi olarak lendiği Yakın-şark bugün pek d li bir hususiyeti ihtiva ediyor: rolü var!... Petrol!... Fabrikaları ve motöf” işleten, ordu ve donanmaları Hi te getiren, tayyareleri uçuran bü © vet dünya siyasetinin de bir tali çisidir. Daima ve hattâ geçen © harpte de medeniyet bu keskin lu, lüzüci mayiin cazibesine muştu. Yalnız o vakit Irak'ın p leri fen raporlarında saklı, j istihsalâtı (14) bin ton gibi bir â” mahiyetini aşmamış, İran'ın ise catı istatistik cetvellerine girmi' cek kadar laşey kabilinden idi. Fi reyn ve Arabhistan çöllerinde de reler hissedilmemişti. Evet, Yi şarkın petrolcülüğü henüz bir $ olmaktan ziyade bir ümit kay” idi. Halbuki, bugün vaziyet çok çok değişmiştir. İşte son 1939 yit petrol istihsalâtı: ! bi Vİ üti Ton ŞİREER .. İran 10.367.000 İrak 4.115.000 Bahreyn 1.059.000 ;Arabistan 525.000 $4 Şğ#âm- “yartonvou” SiBAĞ #Ç miktar yalnız Yakın-şark petroF't nin dünya ekonomisindeki kıyf nin ifadesi değil, düne nazarafi büyüyen istikbal ümitlerinin , müş'iresidir. Şimdi muhtelif ırkâ | sup bu fimidin arayıcıları âtinif zinesi peşindedir. Bu hazinenin * ) tarını da Büyük Britanya hükt” Süveyş'te elinde tutmaktadır. “Mana'da gençlik kulüple" faaliyefe geçiyor Adanâ; ( Husust ) — Torossporı spor ve idmıu Yurdu h:ıılü;ıleı'uıe'd tosta tevzi edilecek olan 18, 19 şındaki beden terbiyesi n_ıükılıend 776 olarak tesbit edilmiştir. Bunl! ka Milli Mensucat Fabrikasında İ latya Mensucat Fabrikasında 60 ’ı” Demiryollarr Adana işletmesinde terbiyesi mükellefi mevcuttur. doktor da beden terbiyesi kanunu lerine i olduğundan beden te .ıı dana mükelleflerinin yekünü 3103 * — olmaktadır. Si 6 gitef Gençlik kulübleri haline ifrağ olan Torosspor, Seyhanspor, ve ' dü kulüpleri, beden terbiyesi AdAT takası müdürlüğünce idare olunu Milli Mensücat fabrikası hususf © olduğundan beden terbiyesi idar! ç mirlerine uyacaktır. İktisat Vekâlet çi lt Malatya Mensucat fahrikasiyle F lât Vekâletine merbut Devlet Dem f'r Adana işletmesinde mevcut mükel!” ait oldukları Vekâletler t HLA LAR SEFEŞTİ YANIKILARK Tevfik Fikret'in ölümünün 25 inci yıldönümü Bu satırları “Marmara'nın mavi deraguşu” nu, bayıılımde seyre e - de değil, gözlerimle göre göre ya- zıyorum. Muannit bir dumanın bir zamanlar sardığı ufuklar karşım- dadır. Bundan tam yirmi beş sene önce ölmüş olan Tevfik Fikret'i hatırlıyorum, Onu “köhne Bizans” ta, o teshir edici kanburla, “bin kocadan arta- kalan,, bakire ile karşı karşıya iker daha enine boyuna hatırlıyabiliyo- ruz, L Burada doğmuştu; gıradı yaşa dı; burada yazdı, burada hastâalan dı, öldü ve gömüldü. Aksaray'da © çılan gözle, Rumelihisarı'nda kap nan göz arasına ileri bir şairin h: yatı sığmıştır. Eyüp mezarlığınd: “Nevişte cephel hüznünde bir g:l;ııı yatan ölünün hatırası da bugün yir- mi beş yaşını tamamlıyor. Kendisine göre bir felsefesi, ken- disine mahsus bir sanati olan Fik- ret, Namık Kemal'den sonra Akif gibi “vatan” duygularını şiire sok- muş şâirlerden birisidir. Ey şanlı vatan bayrağı bir gün ııniıgî; Bir mevkibi zi-heybeti hürriyet önünde Çekmiş görebilseydim... muısrağlarını o söyledi. ' İnkılâp rüyalarını da görmüştü: u memlekette de bir gün sabah olurar Halük O sabâah oldu; fakat © sabahın 'ağuşumu şair, Rumelihisarı'nda 'slerle örtülmüş bir şehre bakar Szleriyle göremedi. Onuün Eyüp'teki mezarının üze vi ölümündenberi yirmi beş yilir sleri bürümüş bulunuyor. Ölümünün çeyrek asrında hatıra sını hürmetle anmayı, her iki mâ- nasiyle, bir edeb borcu Mllriı. Şiir yazmak, şiir söylemek ! “Şiir hakkında yaptığı 'bir soh - nu hatırlatamaz mıyız? Esasen bu tâbirin farsçası da yazmak değil, söylemektir. Men nedamen fâtlâtün fâllât Şir güyem bihter ez âbı hayat beyitinde olduğu gibi. Fakat zama- nımüzın şairi kalem, sahibi olduğu- “na göre şiir, söylenmeden önce yazılan bir nesnedir. Onu şair ya- zar, hayranları söyler, bet” te Vâ - Nü türkçede şiir yaz- Kadın ve tercüme ! mak diye bir tâbir yoktür, şiir söy- lemek vardır, diyor. — " Dostumuz Nurullah Ataç, bir ya- Yeni yeni, biribirinden daha ya- — zısında “Tercüme kadın gibidir, kışıksız biribirinden daha kekre — güzeli sadık, tâbirlerin dilimize dolduğu şu sı- — diline sadığı güzel olmaz,” rada kalem sahiplerinin gösterdiği — ımuz, edebiyata fransızca titizlikler hoşuma gidiyor. Fakat — ve türkçe şiitler yazarak dahil ol- şiir söylemek gibi, şiir yazmak tâ- — muştu. Sonradan işi tenkide vur- hirinin de dilde mevcut olduğunu ve olması Jâzımgeldiğini kabul vek gerek. Vâlâ'nın “şiir yazılmaz, söylenir” tarken başka bir maksat güttüğü- vi anlamıyor değilim. Lâkin “şiir söylemek” tâbirinin okuyup — yaz- ması olmiyan eski saz şairleri za- manından kalma bir tâbir olduğu- muş, şöhretini bu meslekte yap- mıştır. Şimdi tenkit makalölerini bir ta- kım sevgililere ithaf eden muhar- rir, artık tenkitten sonra ikinci ih- et- tosa kadar tayin edilecek beden t müdürleri tarafından organize e0 Bunün için 30 ağustasa kadar hef muhtelif vilâyetlerde istihdam edi re beden terbiyesi müdürlüğü h biliyette tecrübeli idareci ve spofr temin etmek istırarındadırlar, Yürdümüzda toputopu ancak 160 mevcudiyeti öğrenilmiş bulundu hususta hayli sıkıntı cek'lln-ıehed"* satla Ankarada " Yüksek Beden ? © Enstitüsü ,, tesisi etrafında çok ik t kirler cereyan etmekte ve gençlik tının süratle inkişaf ettirilmesi b bu Enstitünün tesisine fevkalâd görülmektedir. Adana gençlik kıyafeti Adana; X Hususi ) — Beden ğ istişare heyeti son toplantısındâ "" pt biyesi Adana mükellefleri icınrl:_ı“ formülü kabul etmiştir. Bu forf. kadınlar haki renkte üzün gşort p de kısa kollu gömlek ve erkekler İS'T ç pantalon, kısa köllü göml 'i İerdir. Bu elbiselerin nümuneleri ğ rak beden terbiyesi genel Ğî"wg gönderilmiştir. Genel direktörlü Teti ceği talimata göre Adana mük€ kıyafet meselesi halledilmiş OlaClı, Adana tipi kıyafetler mıntaka' emle mıntakalardan daha sıcak bir Mf , mâsr nazari itibara almarak tesbi bulunmaktadır. 1 Her vilâyet kıyafet MGİ'::”“]' # v A, ü tisas olan tercümede de rahmetli Celâl Sahir gibi kadınlardan bah- setmeksizin edemiyor demek! genel direktörlüğe âyrı ayrı K maktadırlar, Genel dîrokiörl_aiaı:( 6 y ceği kıyAfet bütün vilâyetlerim düe” bul edilecek ve Türk gençliği kıyafete bürünmüş olacaktır.