BELEROTELİ| Salanlarında llugun ve Sü ve Bah;esinde HHBİ İ Maarif işlerinde ıslahata doğru * Maarif Vekili Hasan Âli Yücel maari / derd- lerini bilmeyen ve bunların tedavisi için uğraş- mayan bir riften yetiştiği noksanlarını, bozuklu iyi tetkik etmiştir ve Bıll::ıüılu Bay ismail Hakkı Maarif işlerimizden — babse derken galiba «bizde on yedi se Redir maarif kendini bulamadı N bir söz söylemişti. Maarifimizin halini tarif ve tas- Vir için bundan doğru söz az bu- İlnur zannederiz. Maarifimizin umumi len, mekteplerden, ders pr. lırından, hemen her sene değişen ihan şekillerinden ve tedris u- | tülünden memlekette şikâyet et-| Miyen kimse yok gibidir. Büyük- | er şikâyetçidir, küçükler ş.kayet ir, ananın, babanın ağzından Üüyet düşmez, kadın şikâyet e- Yer, erkek şikâyet eder, talebenin üyeti ayyuka çıkar, fakat Zaribi muallim de — şikâyetçidi Mtâ öyle zannediyoruz, ki ge- neşriyat — köngresindenben muhte- if Vekili Hasan Ali Yü *" '* bir yerde tesadül edip maa- Vaziyetini sorsak, ondan da şi 'et işiteceği x. u, maaif işlerimizde büyük bir isizlik olduğuna delâlet eder. gilnleketin sair idare şubelerin. ** birçok tadilât, slahat ve yeni '*'-ı yapılmıştır. Meselâ Nafıa bi Mâleti ortaya şimendiferler gi- l.: köprüler gibi çok cserler çı tmıştır. — Yalnız maarifimizde '**vamlı, semereli, herkesi az çok eden işler ya hiç yapıla- Mamıştır, — yahul — yapılanlar da hemleketi tatmin edecek bir ye tutamamıştır. Maamafih, insafla şunu itiraf Haçtta. Şimdiki / Maarif Vekili san Ali Yücel, bu dertleri bil. "*'Y—n ve bunların Bklunıyııı bir zat değildir. is, kendisi de maariften yel dişin y tedavisi İ için mensup olduğu idarenin ::h.ı.ı.n..ı bozukluklarını bel herkesten iyi tetkik etmiştir ve Betkesten iyi bilir. Fakat ma =-ınıı.k. kararsızlıklar ve deği _“'iılu senelerdenberi — devam Kdi ve bu da bir nevi itiyad ha aldığı için bunların öyle bir hamlede, bir iki emirle, Mimle düzeltilemiyece :"'"Zln pek iyi anlaması Maarif Vel gördüğü nok. kanları ve tutulan yoldaki yanlış- TI yavaç yavaş İlmam ve 1 - —hı tercih ediyor gibi görünmek. fedir. Meselâ, bir kere Maarif i ::lveı-.-.. ait isimlerdeki karışık- 'arı ve tezatları düzeltmekle i- | | >di'mişti: at değildir, bilâkis kendisi de maa- için mensup olduğu idarenin klarını belki herkesten herkesten iyi bilir Caamar nn şe başlamıştır. Daba yakın zaman lara kadar bazı mekteplerde mü- dür muavinlerine ( yardirektör) denilmekteydi, bu sene, kısmen yabancı olan ve kulağımıza da, dilimize de aykırı gelen bu tabir kaldırılarak — yerine — eskisi gibi “(müdür muavini) unvamı ikame Bu unvan karışıklığı ve bir Vekâülete mensup her şubenin kendine, yine kendi istediği ismi vermesi, herhalde iyi bir şey de gildi. Bilhassa Maarif Vekâleti, umuümi irfanla beraber lisanımı- zın da hem hâdimi, hem de hâ misi ve nâzımı olduğu için onun Vidaresi altında bulunan muhtelif | makamların isimlerinde bile vah et nesi büsbütün ten kidi mucip olmaktaydı. İste Ma arif Vekili bunu pek iyi takdir et tiği içindir, ki ilk yaptığı işlerden |biri, bu tehalüfleri ortadan kal dırmak olmuştur. Hasan AÂli Yücel'in ehemmi yetle islahına çalıştığı diğer mü |him bir iş de, imtihan işidir. İm- Uhanların her sene ne kadar şi yu mucip uldııxııııu ve gazetelerde , ne bitmez, neşriyala let bu şikâyetlerin bepsinin, tembel talebenin sızlanmasından ileri gelmekte olduğu iddiasının akıl ve mantıkta yeri bulunamı yacağını takdir ederek imtihan is lam esaslara raptetmek için uğraşımıya başlamıştır. Dünkü gazetelerde akuduğu muza göre Vekâlet, bir de İstan bulda mekteplerin adedini arltır mak suretile muhtelit tedrisatı da ayırmıya — karar wermiştir. muhtelit tedrisatın, uzun seneler - devam eden tecrübelerden sonra | iyi netice vermediğinin anlaşılmış olduğuna delâlet eder. — Vekâlet buna kanaat getirdikten s01 usulü değistirmekte tereddi memiştir. Bu suretle Maarif Ve - kületinin, mevcut noksanları ve yanlıslıkları etmeksizin, mümkün mertebe teenni ile hare- acele İket ederek tamamlamıva ve dü- | zeltmiye elinden | gayret ettiği batiz surette görü - geldiği kadar nüyor. Bu yolda, avni tarzda ca hışmak şartile, bir iki senc d-ha devam edildiği takdirdeyse, Ma- arif işlerinin nihavet salâha yüz tutacağı! t edebiliriz. Zbüzriya Zede VELİD Yolcu salonundakı Mütehassıs( )garsıınlarındun Vazifelerine nıhayet verildi : Bunlar müşterileri degıl Liman erkâ- ALMANLAR? Macarmtan nını bile memnun edememişler ve patlı- can istendiği faxu!ya getırmış!er "i eden ve Üste başka fürkçe ' ve Güelam sayfa 3, sütun T de) zaman bamya, Garsonların müdafaa edilecek tarafları olmadığını anladık- tan sonra, onlara yol verme- * ge mecbur olan Limanlar U. Müdürü Raufi Manyas Hıtler dun umumi | MÜSTAKİL YEVMİ GAZETE EBÜZZİYA zade VELID Telefon ei ee & bu sabah Paraşüt kalesinden Fuara bir bakış İzmir fuarı bu akşam açılıyor Küşat resmini Tıcaret Vekilimiz Nazmi Topçuoğlu memleketin iktısadi vaziyetini | izah eden mühim bir nutukla yapacak Fusri b Dün Fikretin hatırası anıldı. Eyüp Halkevinin kadirşinaslığı şairin meza- rının başına yalnız gençleri toplamıştı, onun neslinden ve onun arkadaşlarından mezarı basına celen tek kisi yoktu hazin bir ihiifal yap Eyöp Ha iktun $ te) nn Gnüyak öldü Hu' (Devamı ııv'-î DÜN AĞIR | Başvekili zayiat — | Berline gitti . | verdller | Macarlar Transilvan- yada 13 vilâyet isti- yorlar, Rumenler an- cak dört vilâyet karargaha verlyorlur hareket etti Londra, 19 (ALA.) — İngili Bedap | Dün Alman ta t 'hlıl..ı hücun nn terki h: KDevamı sayfa 3, sütun & te) | (Devamı sayfa 3, sütun 7 de) %LMANYA jingiltereye' Taarruzdan İVAZ GEÇTİI Rayh hükümeti İngiltereye | karşı ablukanın ilânı ile harbi bitirmek ve bundan mesul olan şimdiki İngiliz ricalini ortadan kaldırmak için yeni ve nihai bir demarşe teves- İL sül ettiği kanaatindedir. ı AMERİKA HARBE GİRECEK Roosevelt muşterek mü- dafaa tedbirleri hususunda Kanada Bc şvekili M. Makentie 20520 Telg. Tasviriefkâr İstanbul larada Başvekilile anlaştı hayra dönsü: işi uzalma, şerre dö Türk Ata Sözü Şer işi uzat, hayır mesin! Şerhi V Inci sahilemlizder  Reisicümhur şehrimize geliyorlar , İsmet İnönü .dun Fransız sefirini kabul ettiler Ankata, 19 (A Malli Şef, garda B. M. Medisi Re-| — Reisicümhur, memleketine dönen Fransız sefirini kabul etti Ankara, 19 (ALA, Bulgarı verilfecek yer, DERANOVA ı.—__ aetaşPte Tz PLEVNP BULGARISTAN © SOFYA !0 ZAĞORA Kumenlerin Dobrucada Bulgarlara terkedecekleri araziyi gösterir harita RUMENLER ' F- —— DOBRUCAYI |Bulgaristan VERİYOR |niçin asker | ? İki taraf arasında müza- top ıalnış Si kerelere dün akşani Craiovadaki Kral sara- yında başlandı 8 ) VAA Ruma! müzakeratı idarv t dün Muıakrnlerın gayesi 19 (AA) — $ gyayı komşularındar “İİsviçre arazisine bombalar alıldı A, ü Devamı de) sayfa 3, sütün * Altın isimlerini biz Ü e T RMORA YZ değiştirebilir miyiz? Gazetemiz, borsa haberlerile birlikte borsa haricinde muame- İe gören altınların da fiyatını vermektedir. Bir. sarrafa gidip altın alacak olsanız vne altını istiyorsunuz?» derler. Zira tedavülde bulunan altınların ayarları başka başka olduğundan — kiymetleri de bir değildir. Bu altınlar, üzerlerindeki imzaya göre isim alır - lar. Piyasada en fazla muamele görenler (Hamidiye) ve (Reşadi- ye) ve kalın (Beşibirlik) altınlarıdır. Piyasayla alâkası olan her- kes bunu bilir. Bazı kimseler bu altınların fiyatını verişimizde, ken- di ayarlarında kimselere has usulle bir maksat aramıya yeltenmiş- lerdir. Bu vesileyle şunu hatırlatalım ki, bugün denizcilerimizin ye- tiştiği mektep gemisinin ismi Hamidiye, donanmanın - diğer bir €üzünün ismi de Mecidiyedir. Bu isimler, şimdiye kadar değişti- rilmediği için herkes tarafından kullanılmaktadır. Altınlara gelin- ce, onların isimleri de piyasada ve borsada en mütedavil isimler- dir. Gozetemize de hergün borsa ile beraber, tularları bu isimle bildirilmektedir. Hakikat bu kadar basit olduğu halde bunu da tezvir vesilesi itlihax etmek biraz ifrata varmaktır. Bizim, cok de- fa okunmuya de, iyen münaseb etsizliklere süküt ettiğim'ze bakıp da sakarlığı ileri götürmemelerini tavsiye ederiz.