2 Aralık 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

< 2-12 . 1939 IÜ'Ş POLITIKA] y ğ |Finlândiya ve Sovyetler A Şustosun ilk haftası içinde Oslo- Ya gitmek üzere, Letonya, Estonya Ve Finlâdiya'dan geçerken, bu mem- İeketlerin halkını büyük telâş ve en- dişe içinde görmüştük. Sovyetlerin de sulh cephesine iştirâklerini temin €tmek ve bu suretle tecavüzü önle « İ"'lek için Moskova'da İngiltere ile vyetler arasında görüşmeler ya - Pilmakta idi. Müzakereler müsbet bir neticeye varacak diye bu Baltık Memleketleri endişe içinde idiler. vyetlerle İngiltere ve Fransa ara- s&ında bir işbirliği tecavüzü önleye - bilecek yegâne tedbir olduğu ve bu üçük devletlerin de sulh politika - s&ina bağlı bulundukları malüm ol - duğuna göre, kendi harici politika - lariyle âhenktar olan bir teşebbü | E | bet netice ver Muvaffakıyetinden neden bu derece korktuklarını anlayamamıştık. Me - seleyi azıcık derinleştirince, bunun arkasında Almanya'nın parmağı ol- duğu anlaşıldı. Almanya, bu devlet « eri şu argümanlarla korkutmuştu : ngiltere sizi Sövyetlere satıyor. İn - | giliz - Sovyet müzakerelerinin müs - p K $ Müzakere için Daladyenin beyanalı (Başı 1 inci sayfada) samimi tebcillerimize hak kazanan türk devlet adamları, bu anlaşmaları bizimle âakdetmek suretiyle hem Bal - kan Avrupasında sulhun muhafazası için bize müeessir surette yardım et - mek hem de Atıkara muahedesini im « zalıyan üç devlete ananevi bir dostlu- ğun bağladığı memleketleri bitaraf - lik ve istiklâl siyasetlerinde teşvik eylemek istemişlerdir. Ankara paktı hiç bir memleketin emniyet veya menfaati aleyhine mü « teveecih değildir. Ankara paktının üç büyük milleti, aralarıtıdaki ideal bir- liğini manevi sahada teyid eylemek ve emniyetlerinin müdafaasını tensik etmeyi mümkün kılacak müessir bir istinat noktası vermişlerdir. Bir alman gazetesinin yazdıkları Berlin, 1 aâ., — D.N.B. Ajansı bildiri « yoş__: I KK a R Corr B dün fransız parlâmentosunda fransız hü- kümeti tarafından yapılan beyanatla meş - gul olmaktadır, Bu gazete nutku tahlil ederek diyor ki: "Türk paktı da harbe iştirak etmiyen bile protesto ediniz. Biz sizin arka - hızdayız. Küçük devletler de buna kanarak Yaygarayı koparmışlar, ve ingiliz - Sovyet görüşmeleri müsbet netice verdiği takdirde kendilerini Alman- Ya'nın kolları arasma atacaklarını töylemişlerdi. Vaziyet iki hafta sont'a tavazzuh ettü.Küçük devletler Almanya'nın bi kurb ı K, an ol Inı ir manı anladılar. Şimdi yor ki Al ile Sövyetler arasındaki paktm gizli $artlarından biri de şarki Baltıkta Sovyetlere serbesti vermektir. Sov - Yetler buna dayanarak Estonya, Le- tonya ve Litvanya ile birer karşılıklı Yardımı paktı. imzalamışlar ve bu Memleketlerde askeri üsler de tesis €tmişlerdir. Bundan sonra da Finlândiya ile Meşgyul olmaya başlamışlardır. Ga - fil’ tecellidir ki Finlândiya tarihte ikinci defadır ki ayni müvazene için- de ayni pazarlığa mevzu teşkil et - mektedir. Napolyon Üsterliç'ten son Yra İngiltere'ye karşı bir abluka siya- seti takip etmeğe başlamıştı. Berlin: de ve Milâno'da neşrettiği iki beyan- Taştı. “Çar'la imparatör aradmdanı münasebet pek ziyade samimileşti. O derace ki birinci Aleksandr Napol Yon'a yazdığı mektupların birinde : — Artık demişti, Avrupa'da bir 8en varsın, bir de ben varım. Ve iki- Miz bir arada dünyanttı mukaddera- tima hâkim olabiliriz. Rusya'nın Finlândiya'da öteden « i gözü vardı. 13 üncü asırdanberi eç'in idaresi altında olan bu mem- leket Deli Petro zamanında Rusya - hin istilâsına uğramış, fakat Rusya yetad muahedesiyle İsveç'e ait di -« #er Baltık memleketlerini ve Fin « lândiya'nın bir kısmını alarak, diğer geri vermişti. Birinci Alek - Sandrr “ kardeşi ,, Napolyon'dan Fin- iya'yı istedi. O da denizlerde giltere ile Mmeşgul olmak için İs - Veç'e karşı harekette Rüusya'yı ser - bıraktı. Ve Rusya 1809 senesin- Finlândiya'yı istilâ etti. Gariptir i ayni Napolyon, ayni seneler için- de ayni mülâhaza İle, Rusya'yı Os - Manlı imparatorluğuna karşı da ser- st bırakmıştı. Finlândiya 1809 senesinden 1917 :Gheıine kadar Ruüusya'ya tâbi bir büyük dükalık ,, olarak idare edil- di. Ve Sovyet rejimi kurulduktan Sonradır ki Finlândiya istiklâlini ka- Zandı. Finlândiya müstakil devlet yatına basar basmaz büyük ve anlı bir ihtilâl ile karşılaştı. Kızıl finler, yeni hükümete karşı ayaklan- dılar, ve ancak Almarıya'nın askeri Yardımiyledir ki bu ihtilâl bastırıla- ildi. Heloinki şehrinin muhtelif yer: ©*rinde bu mücadelede ölen alman Sskerleri namına dikilen âbideler, kadirşinas finlândiyaltların Alman - Ya hakkındaki şükran hislerini ifade €tmektedir. < Sovyetlerle Finlândiya arasmdaki htilâf, Sovyetler'in bu memleketle Münasebetlerini diğer Baltık metn « eketleri pibi tandim etmeğe teşeb - Üs etmelerindaen doğmuştur. Sov - Yetler Finlândiya ile bir karşılıklı Ü_hrdım paktı imzalamayı teşklif et- tiler, Halbuki Finlândiya, Baltık gru üna Mmensüp olmayıp İskandinav Eruhuna mensup olduğunu söyliye - Tek bunu redetti, Diğer teklifler de Bunlardı : 1— Finlândiya körfezinde bazı a- aların Sovyetlere terki. 2—. Leningrat civarıma kadar ge - l?n hududun 15 kilometre kadar ge- Ti çekilmesi Ü B illetlerin refahına müteallik olarak, gatp devletlerinin mevcut endişelerine tekabül etmektedir. B, Daladiyeye göre bu pakt, “balkan sulhunun esası, imiş. Fakat ı:ı - han harbi esnastında garp — devletlerinin Avrupa cenubu şarkisindeki harp siyase « tine mevzu teşkil edenlerin hafızasını faz- la zayıf telâkki etmemek lâzımdır. OÖra - da her şeyden evel, General - Veygarıdın şarka gönderilmesi her halde boşuna öl - madığı düşünülmektedir. Gene ingilizlere uyarak fransızların balkanlarda ve alel - ümüt şarkta takip ettikleri ananevi siya. set, büyük alman komşu aleyhindeki mü « cadelede bu milletleri köle gibi kullan - maktır. B. Daladiye, harbin önüne geçilmesine imkân olmadığına milletini inandırmak is- tiyerek, bu harbin Fransa emniyeti ve hü- riyeti namına yapıldığını söylemek türe - tini dahi gösteriyor. Almanya, Fransa ile sulh içinde yaşamak arzusunda bulundu « ğunu ve onun emniyet ve hüriyetine da- ima hürmet göstereceğini müteaddit de - falar ve beyhude yere ifâade etmiş olduğu halde, bu sebebin ileri sürülmesi büsbütün aciptir, Daladiye'nin nutku Pari& 1 aa, — B. Daladiye bu akşam saat 20 de radyoda bir nutuk vererek dün mecliste yaptığı beyanatın başlıca kısim- larmı tekrar etmiştir, ça Macar - Rus hududunda Budapeşte, 1 aa. Karpatlarda macar - rus hududunda bazı hâdise - Jer-olğuğuna dair. vabancı memleket- macar makamatı katiyen asılsız oldu- ğunu beyân ediyorlar. İngiltere laralının mesajı Londra, 1 aa, — Noel münasebetiyle ki- talın İmpuratorluğa hitaben radyoda bir âıeıı] okuyacağı resmen — bildirilmekte « ir, üs yapılmak üzere kendilerine kira- lanması. 4 — Şimalde Petsano civarında hudut tashihi — Sovyetler, emni- yetlerinin takviyesi için bu tek - liflerinin kabulünde ısrar etti - ler. Hattâ Molotof, son söyle - diği nutkunda diyor ki Finlân - diya bunları kabul etseydi ve Sov - yetlere karşı iyi niyetlerini göstermiş olsaydı; Karelya'da bazı araziyi bile Finlândiya'ya terkedebilirdi, Finlan- diya mukavemet edince, Sovyetler silâh kuvetiyle hedeflerini elde et - Finlândiya'ya terkedebilirdi. Finlân- diya'nın mükavemet edeteğine şüp- he yöktür. Fakat üç milyon nüfuslu bir leket yüz sel: ilyön nü- fuslu bir memleket karşısında ne ka- dar mukavemet edebilir ? Esasen mevsini de şu noktada Sövyetlere müsaittir : Finlândiya'nın müdafaa- sında ehemiyetli bir âmil olan altmış beş bin göl bugün donmuştur, ve Sövyet askerlerine kolay geçit verir. Bununla berâaber, Sovyetlerin Fin- lândiya'yı istilâ etmek istedikleri şüphelidir. Askeri harekât ve hava bombardımanı, dahilden bir ayak - lanmayı tâhrik maksadını istihdaf etmekte gibi görünüyor. Sovyetler, anlaşılıyor ki, kendile - riyle anlaşacak bir hükümetin ku - rulmasını temine çalışıyorlar. Bu se- bepledir ki bütün tazyıkleri, bugün Finlândiya'yı idare edenlör üzerine tevcih edilmiştir. Bunlara “ soytarı , demişlerdir. Emperyalistlerin âleti olduklarını söylemişlerdir. Molotof son nutkunda “ Finlândiya'nın bu - günkü risaline ,, hücum ettikten sön- ra diyor ki “ Bu meselenin, Finlândiya mille« tiyle dostane bir elbirliği yaparak bizzat Sovyetler Birliği tarafından sarfedilecek gayretlerle halli lâzım gelmektedir. ,, ve bundan sonra da şu sözler geliyor : “ Anlaşmak, Sov- yetler Birliği ile Finlândiya arasında h lmaz bir dostluğun kurul! esas teşkil edecektir ,,. Bu sözler Sovyetler'in Finlândiya- daki hedeflerini az çok tenvir eder. A. Ş. ESMER DÜNYA HÂBERLERİ Belçika hududunda Alman - tahşidafı (Başi 1 inci sayfada) Aynti gazetenin ilâve ettiğine gö - re, Aix « La - Chapelle tarikiyle tran« sit için, şimdiye kadar vize vermekte oldukça kölaylık gösteren alman ma - kamatı, şimdi, Almatıya ötesinde işle- ri olan yolculara, şimendifer tarikiyle gitmelerini söylemekte ve Rhin'in sol kıyısında, Wnel'deri Coblence'e ka - dar oaln mesafe dahilinde neler tere« yan ettiğini görmelerine müsaade et- memektedir. Lüksemburg, 1 aa. — —Almanya Lüksemburg hududunda yeniden şid- detli bir faaliyet hüküm sürmekte - dir. Alman kıtaatı büyük manevralar varmış gibi mütemadi hareket halin- dedir. Aynı zamanda Mozel ve Sarre boyunca tahkimat vardır. Belgrad'da komünist talebe nümayişi Belgrat, 1 a.a. — Havas ajansından: Dün komünist talebe, üniversite duvayeni aleyhinde bir nümayiş ter- tip etmişler ve bu yüzden hukuk fa- kültesinde bir takım kargaşalıklar çık mıştır. Nümayişçilerden 50 kişi tev - kif edilmiştir. Diğer nümayişçiler, üniversitede barikatlar vücude getir- mişlerdir. Üniversite, 3 gün için kapa- tılmıştır. Ve yeni kargaşalıklar çıktı- ğı takdirde bilâmüddet kapalı kala - caktır. Dün komünist talebe ile diğer tale- beler arasında vukua gelen arbedeler da zabıta gelmeden evel, bir kaç talebe yaralanmıştır. İngiltere'de yeniden silâha çağırılanlar Londra, 1 aa. — Bugün neşredilen bir emirnamede, 22 yaşında olan er - keklerle geçen 1 'teşrinlevel ile 2 kâ- hüunuevel arasinda 20 yaşını bitirmiş ölanlar askere çağrılmaktadır. Bun - lar 9 kânunuevelde kaydedilecekler- dir. nıf silâh altına çağrılan üçüncü sı - niftir. Bu sınıfla 250 bin kişi Gdaha silâh altına alınmış oluyor. Stalin Harbin mesuliyetini İngiltere ve Fransa'nın üzerine yükliyor Moskova, 1 a.a. — Tas ajansı bildi- riyor: Pravda gazetesti muhabiri, Stalin'e gu suali sormuştur: 19 ağustosta, sözde Politbüro'da söylenen “Stalin nutku,, na ve bu nu- tukta “muharip tarafların tamamen mahvedilmeleri için, harp kabil oldu- ğu kadar uzamalıdır,, denildiğine dair olatak Havas âjansi tarafından- veri- len haberi Stalin nasil karşılıyor ? Stalin, aşağıdaki cevabı göndermiş- tir: Havas ajansının bu haberi, haber - lerinin pek çoğu gibi, yalandır. Bü yalanın, hangi çalgılı kahvede uydu- rülduğunu elbette bilemem; Hayas a- jansı erkânı istedikleri kadar yalan söylesinler, ne de olsa inkâr edemez- ler ki: a — Fransa ile İngiltere'ye taarruz eden Almanya değil, belki Almanya- ya taarruz edip, bugünkü harbin mes- uliyetini üzerlerine alanlar, İngilte - re ile Fransadır. b — Muhasamat başladıktan sorira Almanya, FPransa'ya ve İngilicre'ye sulh tekliflerinde bulunmuş ve Sov- yetlerbirliği, Almanyan'ın sulh tekli- fine açıkça zahir olmuştur. Çünkü Sövyetler birliği, harp çabuk durdü - rulursa, bütün memleketlerin ve bü - tün milletlerin vaziyeti, cezri suret - te düzeleceği kanaatinde idi ve genc o kanaattedir. c — Gerek Almanyan'ın sulh tekli! | lerini, gerek harbin süratle neticelen mesini temin maksadiyle Soyvyetler birliği tarafından yapilan teşebbüsle- ri, ingiliz ve PFransız zimamdarları. hüşünetle reddetmişlerdir. Vaziyet bundan ibarettir. Havas ajansının çal- gili kahve politikacıları bu vakıalara AAA ; mencioğlu şerefine Car Garp cephesinde devriye çarpışması Paris, S0 aa. — 1 Kânunuevel ak - şam tebliği: Cephenin muhtelif noktalarında devriyelerin müsademesi ve karşılıklı hareketleri kaydedilmiştir. Amsterdam, 1 a.a. — 16 alman de - niz tayyaresinin Holandaya kaçtıkla- rına dair Holandalı kaptan Eton'un beyanatı selâhiyettar Holanda maka- matınca tekzip olunmaktadır. Dört alman tayyaresi deniez indi Berlin, 1 a.a. — Cuma tebliği res - misi : Garpte hafif topçu, keşif kolları faaliyeti olmuştur. Keşif tayyarelerimiz şimal denizin- de çok şiddetli bir fırtınaya tutulmuş lardır. Dört deniz tayyaremiz denize inmeğe mecbur olmuştur. T -“vareler kısmen hasara uğramıştır. M. -ttebat kâmilen kurtarılmıştır. İngiliz Hariciye müsleşarının sözleri (Başı İ inci sayfada) yok ki azalacaktır. İki hükümet ara- sında itimadın yeniden doğacağını ü- mit ediyoruz. B. Bütler, sözlerini diğer bazı ya- kın gark memleketleriyle olan tmüna- sebetlere intikal ettirerek şöyle de - miştir: Hatırlarsınız ki Mısır kıralı ve I- rak başvekili, İngiltere'ye çok dosta- ne beyanatta bulunmuşlardır. Suudi Arabi. ile ü betlerimiz de çok mükemmeldir. B. Butler, yeniden türk - ingiliz ti- caret meselelerine dönmüş ve sözle- tini göyle bitirmiştir: B. Numan Menemencioğlu riyase- tindeki türk heyetiyle yapacağımız görüşmelerde elde etmekten hali kal- Hasara uğrıyan bir denizaltı Londra, 1 aa. — Norveç amirallik dairesi, hasara uğramış olan bir ingi- liz tahtelbahirinin iki ingiliz kruva - zörü tarafından Mostorocy limanına getirilmiş olduğunu bildirmektedir. Bir vapur mayne çarpli Londra, 1 aa. — Mercator vapuru bir mayne çarparak 6 dakikada bat - mıştır. Mürettebat, bir kişi müstes - na olmak üzere küurtarılmıştır. Bunla- rın bir kısmı yaralıdır. Bir Finlandiya vapuru battı Londra, 1 a.a. — Bir Finlandiya va- puru bu sabah İskoçya sahillerinde bir mayne çarparak batmıştır. Geminin süvarisi, karısı ve 11 tayfası kurtarıl- mıştır. Bir tahlisiye gemisi diğer mü- rettebatı hamil olan ikinci bir kayığı mıyacağımız şayanı iyet ne - tiecleri, pek yakında: kamaraya arze- debileceğimi kuvetle ümit ediyorum. Lord Halifaks'ın N. Menemenci- oğluna verdiği ziyafet Londra, 1 aa. — Hariciye nazırı le ziyafeti vermiştir. Davetliler ara- sında Türkiye büyük elçisi, ticaret nazırı B. Cadogan ve tanınmış fransız muharriri B: Paul Morand da bulun- müştür. Reuter, Lord Halifar'ın B. Numan Menemencioğlu'ya gayet iltifatkâr hareketinin bilhassa nazarı dikkati celbetiğini kaydetmektedir. Almanya'da Finlandiya'ya karşı sempali var Kopenhag, 1. a.a. — Havas Ajansın- dan : Natlonal Tidence'ın Berlin muha - biri, alman - sövyet dostluğunun bu - gün halk nazarında her zamandan da- ha az mergup olduğunu yazmaktadır. Halk, tamamiyle Finlândiya'ya taraf - tardır ve hattâ nazi mahafili bile, sik sık söylendiği veçhile, Finlândiya'nın günün birinde Rusya'dan intikamını alacağını ümit etmektedir. Bu müna - sebetle bundan 20 Bene evel l araştırmaktadır. İsveç'in alacağı tedbirler Stokholm, 1 a.a. — İsveç'in kara sü« larında yeni alman mayn tarlalarının bulunması, İsveç hükümetin inde k: ömetrelik bir petrol borusu İnşası için tetkikatta bulunmak Üzere — mütehassıslardan mürekkep bir komisyon tayinine sev- ketmiştir. Bu boru, senede 200.000 ton petrol nakledecektir. Bu miktar, İsveç'in nor mal istihlâkinin takriben üçte biridir. Boru, alti ayda inşa edilebilecek ve altı milyön krona malolacaktır. Bir ingiliz vapuru daha Londra, 1 a.a. — 4558 tonluk ingiliz Dalyran vapuru İngilterenin şark sa- hilinde mayne çarpmıştır. Vapur ağır ağır batmaktadır. Mürettebat bir tah- lisiye vapuru ile karaya çıkarılmış - tır. Bir Danimarka vapuru battı Londra, 1 a.a. — 264 tonluk Gret - he ismindeki küçük Danimarka vapu - ruru bir enkaza çarparak batmıştır. Mürettebat sağ ve salimdir. Miknatıslı maynlere karşı Londra, 1 aa. — Son zamanlarda batan vapurların ehemiyetli surette azalmasına bakılırsa düşmanın artık miknatıslı mayn tarlaları vücüde ge - tiremediği anlaşılıyor. Diğer taraftan bildirildiğine göre, miknatıslı mayn tehlikesine nihayet vermek Üzere yapılan tectrübeler ta « rın Finlândiya'nın istiklâl için bolşe - Viklere karşı harp etmiş oldukları ha- tırlatılmaktadır. Resmi alman mahafili, Ihtiyatlı ve ketüm davranmaktadır. Bu mahafil, Helsinki ile Berlin arasında hiçbir za- man bir ittifak bulunmamış olduğunu beyan ile iktifa etmektedirler. Almanya'da hükümetin vaziyeti Sıtakholm: 1 a.a. — havasi Stokholm Tidni B inin Ber - lindeki muhabiri, alman matbuatının Fin- landiya hâdiseleri hakkında, o da rus men- bamdan olmak üzere, haberler neşretmek için dün hkşuma kadar intizar ettiğini kay- dediyor , Hariciye memurları sövyet taarruzü kat- yısındaki alman kayıtarzlııımı, #övyetlerin Polonya işinde yaptıkları yardıma — karşı minnettarlıkta bulunmak lüzümü ve Fin- landiyanın Almanyaya değil Rusyaya te - vecclih etmiş olması ile izahâ çalışılıyor. Bununla beraber, bu resmi propaganda- nn pek çetin zorluklarla kerşrlaştığı gö- rülüyor. Hattâ halk kütlelerinin Finlandi- yaya karşı olan sempatisi dahili politikada mühlm bir âmil haline dahi gelebilecek- tir. Almarni zabitleri rus taafruzünu takbih etmekte ve Fon Ribbentropun rus dostu siyasetini müdafna eden mahfiller günden yüne azalmaktadır. Efkârı umumiye de inkişaf eden hissiyat bölşevizmin nazi Almanyasına düşman ol- duğu ve düşman olarak kalacağı merke - zindedir ve Rusyanın, Almanyadan iı’ııîh - iyet verici ve tatmin edici bir şekilde devam etmktdir. Batırılan alman denizaltısı Paris, 1 a.a. — Batmış olduğu dün haber verilmiş olan- bir tahtelbahir hakkında neşredilmiş olan resmi bir tebliğde bu alman tahtelbahirinin bir kafileye taarruza hazırlanırken, titaret gemilerine Trefakat eden bii mMmuhrip tarafından yakalanarak batı - rilmiş olduğu tasrih edilmektedir. Banknotlar Ankara!: 1 aâ. — Türkiye Merker Bar kasından: 30-11-939 akşamı itibarile banknot misyonunun Vaziyeti şudür : Bankanın açılışında banka kanunu mucibince deruhte edilen miktür Banka kanuhunun 6 - 8 maddelerine tevfikan ha- zine tarafından vaki te « diyat olup tedavülden geri çekilmiş olduğundan bundan tenzil olunan; & 158,748,$63 lira 17.307.666 lita 141.440.897 lira Bu miktar banka kanunu mucibince altın mukabili sal edebileceğini elde sohrâ, Berlin Moskovanın yayılmasını dur- durmak istediği zaman Almanyaya karşı ne diyebilirler ? döneçeği derpiş yapılar emisyon 17.000.000 lira ile reeskont mukabili yapılan emii 139.000,000 lira 297.440.897 İira İlâva olmaunca — 30-11-028 — tarihindeki Mayna çarparak yine birkaç gemi battı Belçika sahillerine düşüp zararsız hale konan alman maynlerinden biri Londra, 1 a.a. — Sheafcrest ingiliz gemisi bir mayne çarpmış. tır. Müthiş bir infilâk olmuş, gemi bir kaç dakika zarfında bat. mıştır. Tayfa kurtulmuştur. Gemicilerden bir kaçı yaralanmıştır. Londra ve Paris'teki müzakereler (Başi 1 inci sayfada) * niyet kâfi gelmiyor: vazife ve mesu- liyet sahiplerinin bu iyi niyette, fiili ve müessir neticeler almak zeminle- rini hazırlaması icap ediyor. Hele aralarındaki son anlaşmalardan son- ra, İngiltere ve Fransa için, Türk ihracatını kolaylaştırmak eskisinden çok daha ikün bir hâle gel tir. B. Butler'in, Londra'daki mü - zakerelerle, “ Türk - İngiliz ticareti- nin malik olması icap eden hacmi elde etmesine şimdilik mâni olan en- gellerin ortadan kaldırılacağı ,, hak- kındaki sözleri, Türkiye'de ferahla karşılanmıştır. İngiliz ve fransızlarla yalnız hâl değil, istikbâl dostları ve müttefik « leriyiz. Bizleri birleştiren sulh ve müdafaa menfaatlerinin — kıymeti, lek imiz ve milletleri a. rasındaki her türlü münasebetleri artırmak ve kuvetlendirmek lüzu - munu kendiliğinden ilham ediyor, Arzular samimi ve karşılıklı olduk. tan sonra, Türk heyeti ile ingiliz ve fransız müzakerecilerinin ihtisasları süratli kararlara varmak için kâfi idağı yibi, BZ Ea SEDŞ S betleri mütemadiyen inkişaf ettir - mek için de, bizi ittifaka kadar gö - türen ksat birliği başl Te teşkil ediyor. Falih Rıfkı ATAY $ Bir Macar gazetesinde Rusların başlıca menfaaflerine dair yapılan neşriyaf Budapeşte, 1 aa. — Kıss Ujsag ga- zetesi, rus - Finlandiya ihtilâfına da- ir neşrettiği ilk tefsir yazısında, rus - Finlandiya harbının cihan siyaseti bakımından arzettiği ehemiyetin şu yakın günlerde anlaşılacağıni söyle - mektedir. Hükümete mütemayil olan bu gazeteye göre, rusların başlıca men faati, hakikatte Karadenizin müdafa- asındadır. Bu sebeple şimalde, vaziye« |tin süratle tesviyesi, tevakkisi imkân- sız bir keyfiyet idi. Faraziye, Sovyetlerin, aynı zaman- da iki işe birden başlamak istemedik - leri zaman, almayı itiyat edindikleri vaziyete tetabuk etmektedir. Budapeşte'de, Finlandiya lehinde bir çok dostluk tezahürleri yapılmış- tır, iki yüz doksan yüz tedavülün umum yekünu yedi milyon dört yüz kırkbin sekiz doksan yedi liraya baliğ olmaktadır. Bu yekünun 242.024.8665 lirası yeni harf li banknotlardan mütebaki 55.416.032 lira- sr da eski harfli banknotlardan tütesek- bildiz. ş