5 Mart 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 5

h ; ı’l"'ıllzu için biyolojide onun ehemiye- A te tahmin ederumz. Yalnız, henüz | bilmiyenlere haber vereyim ki, a- | dlııne lüzumlu olan çeşitlerden yeti- İA İ ğ | | *0 ’Ş»CHAYAT Ş "l' örnek olduğunu sanırdık, Halbu- | miş gibidir, yahut ancak idrar tahlili gi 'llloı'lırmı yakışacak bir tâbirdir. # dünbari onun pek çök tüzlüsü oldu- v K $in ehemiyeti de buradan çı.luyor j bir milletin sağlığı da Aaminli asitle- # iı'. Bir meıelo ıçuınıı olunca arka- 3-1939 ULUS a T ) h iyest Bi ça e SIHAT Aminli Bu tâbiri yazılarımda — hele et Zerinde söz açtıkça — sık sık kul- ü asitler rübenin en mühim noktasına elbette dikkat etmişsinizdir: köpeğe gıda o- lırık venlen aminli asitler köpek olan çeşitlerdir. Bu sığır etinde de bulunmakla berıber, kopel: etinde daha iyi bulu. h dir. Bundan dolayı bilirsiniz. Yakın vakte gelinciye lar, albümin sözü işittikçe ona in saygı göstermekle beraber, o. hun her canlı cisimde aşağı yukarı i şimdi albüminin mânası kalma- ıya âlimleri ılbıınm tabiri yeri - n 13 Gaket € Arlel Yorum, Gün geçtikçe, hayat ve işlerinde onların ehemiyeti de Ş '"lyw Vitaminl , h lar ve| çeşitl Aminli asitler, insanların ııglıgım korumak tz r için en h' sayılıyor. Canlı cisimlerin temeli albü köpek cııuını en iyi besliyecek olan gıda gene köpek eti olması tabiidir. Bu kaideyi başka cinslere tatbik e - dince, büyük balığın neden küçük balığı yediğini ve bütün balıkların neden o kadar çoğaldığını da daha kolaylıkla, anlryoruz. Fakat kaide insanlara tatbik edi- lince, bir iki asırlık zamana gelinci- ye kadar Avrupa'nın bazı ormanlık memleketlerinde insan eti yiyenlerin bulımduğu mıyet edilirse ı_ie, ları iyice gel pi u ve albüminin aminli asitlerden | — Mürekkep olduğunu da gösterdiler. Buı-ıdı ınıınlı uı!llurııı kmyıcı ğımı elbet - | Minli asitl...n çeşitleri hemen he Men sayılamıyacak kadar çoktur. İ- d Dün ve ııglıklırı yerinde olduğuna dair 'aalesef — hiç bir fenni müşahe. de kalmamıştır. Zaten öyle de olsa insanlara sağlıklarını temin için — balıklar gibi — biribirlerini yemeği tavsiye etmek kabil değildir. Ondan dolayı sığır etine kalmak zaruridir. Şimdiki halde bilinen sığır etinin başka cins hayvanlardan da birçoğu- nu idare edecek kadar aminli asitler vermesidir. bir kimya lesi olan Am:ıık bu ımmlı asitlerin hepsini aminli asitler bugün bir uilıkvayı lmak kabildir, der. lesidi Yarın lerse i Anlaşılan sığır, a- - hastalık bir mesele olmasımı dı. beklıyebılı. Tiz: insanların ayrı ayrı sağlıkları onlara bağlı olduğuna göre, bütün — Tin çeşitlerini iyice ayırt ederek ken. şecek kadar yemesiyle kaim olacak- j da tabii. dır. Her millet ötekilerden geri kal- mamak üzere yalnız top, tüfek ve tayyare hazırlamakla kalmıyarak ndılırmdı bol hol unnlı asit bu- i d . Onun i- Çin yılın'n bir zamanda Cenevre'.le. ki milletler lisinin sağlık teşkilâ tı, insanlara İüzumlu olan kalori miktarını tespit ve vitaminlerin her birine her memlekette muteber olz. tak birer ölçü tayin ettiği gibi, amin- li uıtlenıı heı-keıe Tüzumlu olan hi K minli asitleri yapıhılmek bakımın. dan, insandan daha ileri olduğu i- çin kendisi yalnız ot yiyerek istediği aminli asitlerin hepsini terkip edebi. lir... Vakıa insan karaciğeri onlar- dan birçoğunu, hazır bulamadığı va- kit, başka aminli asitlerden, hattâ hiç Aalbüminsiz bayağı şekerden, yapmıya kudreti vardır. Fakat hep- sini değil. Meselâ buğday ununda triptofan adındaki aminli asit varsa da, çocukların büyümesine mutlaka lüzumlu olan lizin olmadığı gibi onu bizim karaciğerimiz yapamaz. Yal - nız ekmekle beslenen çocuk - sıska kalır, Ekmekle beraber süt bulursa bir zaman onunla idare edebilir. Da- ha büyüyünce mutlaka lizin yemeğe ihtiyacı olur. Bu aminli asitlerin insanlara lü. zumlu olan çeşitlerinden mahrum M.şhur İııyolo_u âlimi Abderlıal. den bir köpeği tam yüz gün yalnız aminli asitlerle — pek az da yağ ilâ- ve ederek — beslemiş, köpek pek sağlam, gayet çevik kalmış, hem de MAVERAİÜRDÜN'DE Emir Abdullah'a karsı bir komplo Aman, 4 a.a. — (Havaı) Maverayı Ürdün'de siyasi vaziyet oldukça karı- şıktır. Söylendiğine göre gayrimem- munlardan mürekkep bir grup, siyasi vaziyetten istifade ederek emir Ab - dullaha karşı bir komplo tertip etmiş- lerdir. Bunlar Emir'in oğlu Talal'ı hima- ye etmektedirler, Bazı kimseler, tev - kif edilmiştir. Birçok çetelerin memleketi dolaşa - rak polis merkezleriyle resmi daire - lere taarruz ettikleri söylenmektedir. Bir petrol borusu yakılmak suretiyle tahrip edilmiştir. vt gt di Filistin'de hâdiseler Kudüs, 4 aa. — Dün gene bir takım hâdiseler olmuştur. Asiler Lida ile Hayfa arasında işliyen treni yoldan çıkarmışlardır. Yafa'da birkaç yahudi ve Hayfa'da bir arap katledilmiştir. Eraşa'da 50 kişi kadar tevkif edil - miştir. Fransız hükümetinin siyaseti ve sosyalistler yonunun toplantısında, hasta olan Blum yerine söz alan eski maliye nazı rı Vincent Auriol, Fransanım vaziye « ti hakkında izahat vermiştir. Hatip, Daladiye hükümetini tenkid etmiş sosyal islâhatın baltalandığını söylemiş ve nihayet sosyalistlerin Bon net tarafından takip edilen dolambaç- İt ve esrarlı siyaseti tasvip edemiye - ceklerini söylemiştir. Birçok hırvatlar tahliye edildi Belgrad, 4 aa. — Hükümet, dün ve bugün siyyasi cürümlerden dolayı mah pus bir çok hırvatı tahliye etmiştir. Kangal kaymakamlığı Açık bulunan Kangal kaymakamlı- ğmna Boğazliyan - kaymakamı B. Hı lusi Özilçi tayin edilmiştir. LANOR ( Melun, 4 aa. — Sosyalist federas -| | MİLLETLER ARASI KÖY KONGRELERİ Köy yaşayışını Köy işi uzun yıllardan beri tetkik edilmekte ve her millet, bü şerefli işte iİIk çalışmıya başlryan kendisi oldugu- nu iddia etmekte ise de hangisinin haklı olduğunu bulan ve tespit eden olmamıştır. Almanlar 1906 yılında köylülerin maddi ve manevi durumlarını iyileş. tirmek için “Deutsche Verin für land- liche Wohlfarts und Heimatpflege,, adında bir teşekkül vücuda getirmiş- lerdi. Birleşik Amerikalılar 1908 de “Country Life Commission” reisi Ro. osevelt'in başkanlığında bir komisyon yaptılar. İtalyanlar da 1926 köy kon. gresinden sonra Roma Enstitüsünde köy idarecileri için hususi kurslar aç- tılar, Bununla beraber belçikalılar köy çalışmalarını almanların bir senelik da ha eski bir tarihe, yani 1905 yılına irca ederler. O sene (Liğge) de yaptıkları bir sergide gösterdikleri köy işlerini bu tetkiklerin temeli sayarlar ve 1910 senesinde (Brüksel) sergisindeki köy pavyonunun kazandığı muvaffakiyet. le övünürler. Nihayet bu teşebbüslerin daimi bir merkeziyetini düşündüler ve “Köy ya- şayışını güzelleştirme milli komisyo. nu «& Commission Nationale pour Vembellissement de Ja vie Rurale” i 1913 senesinde kurdular. Belçika milli komitesinin teşebbü- siyle kurulan Milletler Arası Köy Ya. şayışını — Güzelleştirme Komisyonu ilk defa 1925 yılında Brüksel'de Aka- demi sarayında toplandı. Milletler a- rası birçok teşekküller gibi bunun da ikararları temenni mahiyetindedir ve Belçika'nın hususi bir kanuniyle, Bel B çika'daki milletler arası diğer birçok bilgi kurumları gibi “Milletler arası ğ mahalli idareler enstitüsü, milletler a- gi"ızelleştirmek için bugüne kadar yapılanlar Yazan: Naci Kıcıman Matbuat Umum Müdürü Türk köylüsünün yaşama tarzını medeni dünyadaki en rahat köylü yaşayışı derecesine yükseltmek arzusu büyük Şef'in ilk he- defleri arasında olduğunu yakından biliyoruz. Köy meselesi ve köylü yaşayışının güzelleştirilmesi işleri etra- fında son birkaç ay içinde türk matbuatında birçok değerli tet- kikler yazıldı. Bunlara küçük bir ilâve olmak üzere biz de, mil - letler arası köy kongrelerinde, tetkik edilen bu mevzuda alman kararları neşretmeyi faydalı bulduk: köylerde şehirciliğe karşr mücadele hakkındaki İtalyan programının tet- kiki, 2 — Köy yaşayışını güzelleştirmek için alınacak tedbirler hakkında bir i program hazırlı gibi u- mumi mahiyette alınacak kararlardı. Dördüncü kongreyi Belçika Ziraat Nazırı Bay (Baels) açm:ş ve köy iş- lerinin tarihçesinden bahsettikten sonra, köy yaşayışını güzelleştirme işinin sırf bir çiftçi meselesi olmadı- ğını ve fakat bunu çerçevelediğini, estetik çiftlik kadar neşeli okulu da ihtiva ettiğini, çiçekli bina cephele- riyle daha dikkatle vücuda getirilmiş köylü elbiselerini ve temiz vücutla- riyle saf ve parlak ruhları hazırlamak meselesi olduğunu söylemiş ve bu iş köyde tam uıanıııylc toprığı ve in- sanı güzeli * ** Belçika milli raporuna göre, mem- leket (2.950.000) hektarlık bir mesa- ha sathındadır. Bundan (530.000) hek tarı orman korumak ve parklardır. İ- ki milyon hektarı da çiftçilik ve bah- çivanlığa ayrılmıştır. Sekiz milyon ahaliden üçte biri köylüdür. Bunlar- dan doğrudan doğruya tarlada ve bağda çalışabilen ancak yüzde 17 dir. Elli hektardan çok toprağı olanlar yüzde 1 ve 40 hektara kadar topıığı olanlar yüzde 1,25 dir. Yüzde 52 si ancak 40 ara kadar toprağa maliktir. Gandi açlık grevi yapıyor' |kalanlar, vitaminlerden mahrum ka- tutulurlar. Ondan dolayı, bilhassa gençlerin gelişmek, güzelleşmek ve sağlam olmak için, aminli asitlerin her çeşidini temin edecel et yemeleri lâzımdır. ağırlığı birkaç kilo artmış... Bu tec- G. A, Musiki bahisleri : Ludwig van Beethoven Aslen flaman olan Beethoven ai- lesinin izlerine ta on yedinci asır- dan itibaren Belçika'da Louvain şeh- ri civarındaki bir köyde rastgelinir. 1650 tarihinde Anvers'te aynı aile- den bir Beethoven'in yaşadığı da ayrıca tesbit edilmiştir. Asıl, Bonn şehrine gelip 1732 tarihinde yerle- şen Ludwig'in büyük babasıdır. Ludowig van Beethoven 1770 tari- hinde Bonn şehrinde dünyaya geldi. Beethoven sıkıntılı ve meşakkatli bir çocukluk devresi geçirdi. Ailesi za- ten musikişinaslardan ibaretti. Mo- zart'ın küçük yaştaki muvaffakıyet- lerine şahit olan ve keman çalan ba- bası onu da küçükten musikişinas olarak yetiştirmek istedi. Meramına ermek ve onu istismar etmek emeli- le bu insafsız baba çocuğuna öyle cebr ve şiddetle muamele ederdi ki Beethoven bütün hayatı müddetince bu fena muameleleri unutmadı, O, sadece, henüz dört yaşında iken öl- müş olan büyük babasını muhabbetle anar onun kendisine karşı göstermiş olduğu şefkati hatırlardı. Ludowig keman, piyano ve org öğrendi. Çok geçmeden musikide o derece tekâmül gösterdi ki emprovi- zasyonlarile Mozart'ı bile hayrette birakırdı. O, 1793 te ihtiyar Haydn'- den dahi ders almıştı. Lâkin Haydn Beethoven'in' dehasını takdir edeme miş ve onu ihmal etmişti. Ona en ciddi dersi veren Albrechtberger ol- du, Fakat Beethoven musiki dersini ezelden almıştı. O sanki musikişinas olarak doğmuştu. Beethoven'in sanat hayatını üç devreye taksim ederler. Birinci dev- rede Haydn ve Mozart'ın tesiri nü- — mayandır. İkinci devrede Beethoven artık benliğini tamamiyle iktisap et- |— Miş, dehası inkişaf eylemişstir. Bu — devrede diğerleriyle mukayese ka- a 5. Mart 1939 Pazar günü saat 16. 30 da Müzik öğretmen okulu konser salonunda. 2. inciODA MÜZİĞİ KONSERİ Çalanlar: Ferhünde Erkin, Liko A- mar, David Zirkin; Beethoven : Variyasionlar op. 44, Piyano, keman ve viyolonsel için. Beethoven : Sonat op. 24, fa ma- jör. Piyano ve keman için, Allegro, Adagio molto espressivo. Scherzo. Rondo. Beethoven : Trio op. 97, si bömol majör. Allegro moderato.” Scherzo. Andante Cantabile. Allegro modera- to. devre hakkında verilen hüküml ise ihtilâf vardır. Kimi bu devreyi ikincisine bile tercih eder kimi de onu şanlı bir inhitat telâkki eder. Beethoven kontes — Thöröse de Brunswick ile evlenmeği kurumuş- tu, Kontes'le Beethoven arasındaki bu aşk macerası 1806 dan 1810 tari- hine kadar devam etmiştir. İşte be- şinci senfoni de bu devrenin mahsu- lüdür. Dokuz senfonisi arasından en çok çalıman ve geğenilen de bu sen- fonidir. r Garibtir ki zamanında o kadar takdir edilmemiş ve kibar mahafil tarafından himaye görmüş olan Lud- wig van Beethoven kendine ne de- vamlı bir mevki temin edebilmiş ne de para sahibi olmuş ve tıpkı Mo- zart gibi sefalet içinde ölüp gitmiş- ti. ,Beethoven'in hayatı uzun bir mü- cadele ve istırap kaynağıdır. Hele sağır olduktan sonra çektiği azabın haddi hesabı yoktur. Filvaki sağır olduktan sonra o, bu kusurunu itiraf etmek mecburiyetinde kalmamak i- çin insanlardan uzaklara kaçarak münzevi yaşar ve bir iki samimi dostu ile ancak yazı ile muhavere e- derdi. Sağır olduktan sonra da tahi- at, onun yegâne ilham kaynağını teşkil etti. Müthiş bir zatürreden sonra kan kusmıya başlamış olan Beethoven 1827 yılında üst üste yapılan dört a- meliyattan sonra hayatından ümit kesilecek kadar bitap düşmüş ve 23 mart tarihinde kısa bir vasiyetname yazarak artık bundan başka yazacak şeyi kalmadığını meyusane mırıldan- mıştı. Ertesi gün kendini kaybeden üstad 26 martta akşam saat beşte son nefesini vermişti. Gariptir ki tıpkı Mozart'ın öldüğü günkü gibi bir fır- — bu ar olgu karak- tına Beethoven'in öldüğü gün de i Bu konsere cumartesi günlerine mahsus daimi dâvetiyelerle girilir. Bir düzeltme — Dünkü kümetçe müsaade verilerek kurulmuş- tur. Milletlerarası teşekkülün maüaksat ve gayesi a) Köy yaşayışını güzelleştirmek için tetkikler yapmak. b) Muhtelif milletlerin bu iş üze - rindeki tecrübelerini birleştirmek ve bundan istifade etmek,. c) Bu mevzuda milletler arası kon- greler tertip ve alınacak kararları de- legeler vasıtasiyle hükümetlere arze- derek tatbiki ricasında bulunmak. 1925 teki ilk kuruluş toplantısını birinci kongre sayarak, 1926 da ikin- ci köngreye Brüksel'de ve 1929 da ü- çüncü kongreyi Peşte'de yapmışlar- dır. Bu iki kongrenin umumi ve milli raporları ve kararları hakkında eli - mizde malümat yoktur. profesör Bay Besim Atalay'ın bir şiiri vardı. Basımda ufak bir hata yapıl- mıştır, aşağıdaki şekilde düzeltilecek. tir. Dokuzuncu mısraındaki, (tekrar) kelimesi (takar) olacak ve on dördün. cü mısradan sonra unutulmuş bulunan şu (görürüm kurduğunu yepyeni bir şanlı yarın) mısraı konacaktır. Mi YENİŞEHİR li Ulus Sinemasında Bugün ve bu gece mevsimin ye- ni ve güzel filmlerinden. SON DÖĞÜŞ BETTE DAVİS ve EDWARD ROBİNSON tarafından Fransızca sözlü Aşk ve Heyecan filmi İlâveten yeni renkli MİKİ ve Metro Jurnal...,. Matineler: 14,30 - 16,30 - 18,30 ve 21 AAA Bugün 10 ve 12 halk matinelerinde SON PUSE yarnammmn Tz 3923 Y1 A DUOLDLUL CCC CCC 1lllllllllIlIlllll|llIIIlllllllllllIIIllllllllll|llllllllllllllllllllll E LOT na bütün Viyana halkı hıçkmklar!a iştirâk etmiş ve koca Beeth Milletler arası dördüncü “köy ya- ğustos 1930 tarihinde (Liğge) de ya- pılmıştır. Büu kongrede 27 hükümetin 46 mu- rahhası ve 29 milli çiftçi birliğinin delegesi bulunmuş ve; köy işleri hak- kında 76 raporla 10 etüd verilmiştir. Kongre çalışmalarını dört komis - | yona ayırmıştı: Birinci komııyonun işleri: 1 — Sağlık bakımından 2— Konior bakımından 3 — Ekonomi bakımından 4 — İnsan emeğinin ve el işinin a- zaltılması bakımından köy muhitle - rinde fiil sahasına çıkarılmış ilerle - meler. İkinci komisyonun işleri: 1 — Su işleri, içme sularının da- ğıtılması, suların boşaltılması ve muh telif posaların tahliyesi. 2 — Yol işleri 3 — Aydınlatma işleri 4 — Telefon ve telsiz telgraf irti- batları $ — Işıklı projeksiyonlarla köy halkının malümatını inkişaf ettirecek vasıtalar bakımından köylerde devlet, belediye ve köy idareleriyle hususi şirket ve müteşebbislerin vücuda ge- tindikleri servisler ve fiil sahasına çıkarılmış ilerlemeler. Üçüncü komisyonun işleri: 1 — Entellektüel bakımdan /2 — Moral bakımdan 3 — Estetik bakımdan 4 — Eğlence bâkımından karşı son tâzim ve takdirini ifa eylc- mişti. — fiil çıkarılmış ilerl 'düncü komsyonun işleri; — şayışını güzelleştirme,, kongresi, 7 a- | mahracası demokratik hükümet siste. mini tatbik etmek istemediğinden Gandhi açlık grevi ilân etmiştir. Gandhi, yedi saat aç kaldıktan son. ra tekrar mahracaya haber göndererek demokratik hükümet usulünün tatbi - kını istemiş ve fakat mahraca bunu şiddetle reddetmiştir. Gandhi'nin dostları açlık grevi ne. ticesinde reislerinin sıhatçe fena va - ziyete düşeceğini düşünerek ihtilâfta hakemlik etmesi için İugiltere umumi valisine müracaat etmişlerdir. Resmi menbalardan bildirildiğine göre, bu ihtilâf iki kişi arasında hususi bir pi . za suretinde telâkki edildiğinden hiç- bir müdahale derpiş edilmiyor. İngiliz filosu'nun seferberlik masrafı Londra, 4 a.a, — Büdçe projesine mülhak cetvelden anlaşıldığına göre, eylül ayı içinde ingiliz filosunun se - ferber edilmesi 1.766.000 ingiliz lira- sına mal olmuştur. ti ( Ankara Borsası 4 Mart 1939 Fiyatları ÇEKLER Açılış F Kapanış F Londra $.93 5.93 Nevyork 126.40 126.40 Paris 3.3525 3,3525 Milâno 6.6525 6.6525 Cenevre 28.7525 — 28.7525 Amsterdam 67.2150 — 67.2150 Berlin 50.77 S0,77 Brüksel 21.2825 — 21.2825 Atina 1.0825 1.0825 Sofya 1.56 1.56 Prag 4.33 4.33 Madrid 5.93 5.93 Vargşova 23,8450 — 23.8450 Budapeşte 24.9675 — 24.9675 Bükreş 0.905 0.905 Belgrad 2.8375 2.8375 Yokahama 34.62 34.62 stokholm 30.53 30.53 Moskova 23.8825 — 23.8825 ESHAM VE TAHVİLÂT 1933 Türk borcu I. 1933 Türk borcu II 1933 Türk borcu I. — — 1933 ikramiyeli Erıın! 19.95 c Merkez .B;nhıx Emniyeti Umumiyede yapılan fayinles Emniyeti umümiyede yapılan yeni tayin ve nakilleri aşağı koyuyoruz: Trakya umumi müfettişliği emniyet müşavir muavini Cavit Gönencin Ma- nisa vilâyeti 3 üncü sınıf emniyet mü- dürlüğüne, Manisa vilâyeti 3 üncü sı- nıf emniyet müdürü Tevfik Arıcanın N Samsun vilâyeti 3 üncü sınıf emniyet müdürlüğüne, Samsun üçüncü sınıf emniyet müdürü — Nurettin Ağatın Trakya umumi müfettişliği emniyet müşavir muavinliğine, Yozgat vilâye- ti 1 inci sınıf emniyet âmiri Ahmet Özbekin Çorum vilâyeti 1 inci sınıf emniyet âmirliğine ve polis enstitüsü dahiliye müdürü Yaşar Albarazın Yoz- gat vilâyeti 2 nci sınıf emniyet âmirli- ğine ve İstanbul vilâyeti 2 nci sınrf emniyet âmirlerinden M. Ali Kıralın Iğdır kazası 2 nci sınıf emniyet âmir- liğine naklen; İstanbul vilâyeti 2 nci sınıf emniyet âmirlerinden ve Ş. 5 mü dür muavini Zeki Akalının emniyet w- mum müdürlüğü 4 üncü sınıf emniyet müdürlüğüne; emniyet umum müdür- — lüğü 2 nci sınıf emniyet âmirlerinden Hüsnü Görenin mezkür umum müdür- lük 4 üncü sınıf emniyet müdürlüğü - ne, Giresun vilâyeti 2 nci sınıf emni- yet âmiri Zeki Tanerin Kırşehir vilâ - yeti 1 inci sınıf emniyet âmirliğine, emniyet umum müdürlüğü 2 nci sınrf emniyet âmirlerinden Hulüsi Saymme- rin Giresun vilâyeti 1 inci sınıf emni- yet âmirliğine; Sinop vilâyeti 2 inci sınıf emnieyt âmiri Cemil Erem'in mezkür vilâyet 1 inci sınıf emnîyet â- mirliğine, İstanbul polis mektebi da- hiliye müdürü Nurettin Gökmenin İs- tanbul vilâyeti emniyet müdürlüğü 45 lira maaşlı Ş. 6 müdür muavinliğine, mirlerinden İsmail Güntayın mezkür vilâyet 1 inci sınıf emniyet âmirliğine, âmiri Mehmet Ali Konyarın mezkür vilyet 1 inci sınıf emmyet âmirliğine, — Bilecik vilâyeti 2 nci sınıf emniyet â- yet 1 inci smıf emniyet âmirliğine, em- niyet umum müdürlüğü 2 âıci sınıf em niyet âmirlerinden Ali Rıza Erdanın emniyet âmirliğine, Mazıdağ kazası rinden ve eskı merkez memuru namzet dan Fevzi Çelikin, İstanbul başkomi- serlerinden ve polis enstitüsü mezun-" larından Halil Çalkının ve gene mez- kür vilâyet başkomiserlerinden ve po- Ali Özkulun mezkür vilâyet meniyet kadrosunda açık bulunan 2 nci sınıf emniyet âmirliklerine, İzmir başkomi- serlerinden ve polis enstitüsü mezun- larından Faik Nartm polis enstitüsü dahiliye mudurlüğüne. Antalya başko- miserlerinden ve polis enstitüsü me- zunlarından Bahaettin Vuralın İstan- bul polis-mektebi dahiliye müdürlüğü- ne, Muğla vilâyeti başkomiserlerinden ve eski merkez memuru namzetlerin- den Aziz» Tüzüğün, Edirne vilâyeti başkomiserlerinden ve polis enstitüsü mezunlarından — Hulusi Şentürk'ün, Samsun vilâyeti başkomiserlerinden ve polis enstitüsü mezunlarından M. Ali Sunmazın, Giresun vilâyeti başko- - miserlerinden ve polis enstitüsü me- zunlarından Saim Sönmezin, Mardin vilâyeti başkomiserlerinden ve polis enstitüsü —mezunlarından İbarhim E- tem Çankaya'nın, İstanbul vilâyeti baş — komiserlerinden ve polis enstitüsü mezunlarından Muzaffer Arıkanım, İs enstitüsü mezunlarından Hamdi Ton- garın ve gene mezkür vilâyet başkomi- serlerinden ve polis enstitüsü mezun - rnudurluğü kadrosunda açık bulunan 2 nci sınıf emniyet âmirliklerine terfi- — an tayinleri tensip kılınmıştır. FULLULDL lİİİİ"İIl""İ"L Yarın akşam YENİŞEHİR Z ULUS Sinemasında büyük GALA Ankara'nın sabırsızlıkla bekledi- ği ve mevsimin şaheseri olan — İ HASRET E Büyük Artist ZARAH LE- Z ANDER, PAUL HARBİGER_ K ve GEORGE ALEKSANDR z AUT , ET İzmir vilâyeti 2 nci sınıf emniyet â- Kırklareli vilâyeti 2 nci sınıf emniyet ——— miri Muammer Koyaşın mezkür vilâ- mezkür umum müdürlük 1 inci sınıf , kaymakamı Ekrem Rolasın emniyet u- — lerinden ve polis enstitüsü mezunların — * li senstitüsü mezunlarından Mehmet Kİ tanbul başkomiserlerinden ve polis — larından Akil Yılmazın emniyet umum K &y y n / .. W K "T f j