21 Şubat 1939 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 7

Şapkalarda gene pomponlu garnitürler ve tüyler moda olmakta dır. Yukardaki resimlerde bu “ modanın zarif örneklerini görüyorsunuz "l Küçük favsiyeler Meşin kemeri temizlemek için bir yu- murtanın akını iyice çalkaladıktan sonra kemeri bununla silip kuru bir bezle kurulayınız. Beyaz veya açık renk lâstik çızmeleri temizlemek için bunları sabualu su ile yıkayıp sonra durulamak kifayet eder. Çamaşırlardaki küf lekelerini çıkart- mak için, dört kısım alkolle bir kı- sım acide salicyligue'i katıştırıp lekeli yerleri bu mahlulle siliniz. Yanıkların acısını gidermek için bir patatesi soyduktan sonra rendele- yip bir gazlı beze sarınız ve yanık yerin üzerine koyunuz. Acı tekrar başlarsa, yeniden aynı şekilde ha- reket ediniz. Öksürüğe karşı tesırli bir ilâç : bir tas kaynar südün içinde ikı üç gram kadar meyan balı eritiniz ve hasta- ya gece yatmadan önce içiriniz. o Boğmaca öksürüğünü teskin için: çiy kahveyi yirmi gramlık küçük ve temiz keselere koyarak 12 saat su- da bırakınız. Sonra kahveleri çıka- rıp her saat başında bü sudan has- taya bir kaşık veriniz. e Tabiati mülâyimleştirmek için basit ve kolay bir ilâç : bir bardâk dolu- su su ile, ayrıca bir bardağın dört-. te birine kadar doldurulmuş - suyu bir kaba boşaltınız. Bu su bir bar- daklık kalıncıya kadar içinde dört incir kaynatınız. İncirleri çıkarıp suyu süzdükten sonra içiniz. Su yerine süt de kullanabilirsiniz. Armut, elma ve portakal kabuklarını kurüu veya yaşken kaynatıp içerse- niz, kolay hazmedersiniz. Grip salgınları esnasında arzu ederse- niz tatbik edelileceğiniz bır tahai- f #adhiri a& hal hol sarımsak ve- Siyah tül ve dantelden yapılan ve altına lâme konulan geniş ve güzel bir suare elbisesi Boğaz ağrısına karşı, bir kaşık mut- fak tuzunu bir bardak sıcak suda eritip bununla gargara yapınız. Hıçkırığa karşı, ağzınızı iyice açıp bir kâşık töz şekeri boğazınızın mümkün olduğu kadar alt kısım- larına dökerek ağır ağır yutunuz. Uykusuzluğa karşı, yatmadan önce yahut sabahları kalkar kalkmaz büyük bir bardak çok şekerli su iç- Kahvenin uykusuzluğa sebep olmama- sı için, fincana bir kaç damla soğuk su damlatınız. Bilhassa kış aylarında ellerinizi yıka- dıktan sonra biraz krem sürmeyi ihmal etmeyiniz. Kremi tercihen, ellerinizi kurulayıp da bunlar he- nüz nemlerini kaybetmemişken sü- rünüz, Sigara içtiğiniz için parmaklarınız sa-, rarıyorsa, tercihan banyodan çık- tıktan sonra sararmış yerleri eterle B sini gören bütçeye meraklı bir dost: “— Hepsi güzel, diyordu. Yalnız bir şey unut- muşlar: İpekli kadın çorabı.. Benim karım ayda “iki, iki hemşirem ayda iki olmak üzere 6 çift çorap eskitirler. İşte size vasati 7 liralık bir 'Halbuki burada, giyeceğe ayrılan bütün para yir- mi lira... Beş kişilik bir aile bir ayda giyime niha- yet bu kadar para verir ama nisbetsizlik bu yirmi liranın taksim tarzındadır. Üç kadını olan bir aile ayda 7 lira ipek çorap parası ödüyor...” Bu tahmine göre Ankara'da vasati yüz bin çift ipekli kadın çorabı sarfolması lâzım... Fakat çorap satanların ifadelerine göre bu rakam, nihayet on bindir... Alınan tedbirler ipekli kadın çoraplarının sağ- lamlığını, işliyen makinelerin verdiği nisbetinde temin etmiştir. Fakat asıl fayda, iyi ve fena çorap üzerindeki işaretlere bakarak öğ- renmiş olmasıdır. Y alnız çorap satmak üzere açılan yeni ma- ğazalardan birinin sahibi şunları yor: “— Kadınların alırken en çok itina ettikleri şey çoraptır. İşimin reklâmmı yapmak için söylemiyo- rum: Güzel bir bacağı, iyi seçilmiş, rengi giyilen elbiseye ve tene uygun ince bir çorap kadar güzel gösteren ne vardır? Kendine yaraşan her şeyi pek iyi bilmek hassası yaradılışında olan kadın; çorabın bu hususiyetini çok iyi kavramıştır. Bir çorap seçerken, bir elbise- lik almak kadar hassasiyet gösterir. Bu işte tecrübesi olan bir tacir sıfatiyle şunu da ilâve edeyim: Bilhassa giyimine düşkün olan ka- dının, çürüklüğüne, pahalr oluşuna ve netice olarak para ile alâkalı o- lan şeyleri düşünerek ince, müm- kün olduğu kadar ince çoraptan vaz göçeceğini zannetmeyiniz. Me- selâ, bize gelenler arasında şöyle konuşanlar vardır: “— ..Markalı bir çorap istiyorum. Fakat en incesinden... Çorabr verirsiniz, içine elini ge- çirip tetkik ettikten sonra, ekseri- ya, şöyle bir “ihtirazi kayıd” ileri sürer: “— Geçen gün sizden bir arkada- şım, bunun daha incesini almış... H ayır, bu geçen gün de, bu ar- kadaş da, bu alış veriş de muhayyeldir. Bayan, kendisi gibi, diğer kadınların da en inceye olan rağbetini bildiğinden, onun kıymet- li meta olduğunun farkındadır ve kolaylıkla müşteri bulabilen “en ince” den kendisi de faydalanmak ister. Bunun için bir başka misal şu- dur: Bazı bayanlar, Avrupa çorabı isterler. Sebep nedir, bilir misiniz ? Çok ince oluşu... O kadar ince ki, bacak üzerinde bir boya tabakası gibi 'durur. İnsanın hatırına, bir seyyar esnafa sermaye olacak ka- dar çok bir para verip neden bu zar gibi ince, cam gibi şeffaf nesneyi aldıklarını sormak gelmiyor da de- ğil.. Fakat kad.n zevkini kör dü- ğüm deyenler, her halde bu misal- lere bakarak bu kanaate varmışlar- dır.” N Halbuki Avrupa mamülu olan i- pek kadın çorabı, bizim çoraplar- dan fiyatça aşağı yukarı bir misli fazladır. Ve kullanılan ipek cinsi de aynıdır. Yalnız bir fark var: İyi işleyişten doğan bir kalite farkı ve ileri teknikten doğan fazla dayan- ma kabiliyeti... pek çorap, ince hir endüstri- dir. Çok ihtimam, meleke ve bilgi istiyor. Gene çorap mağa- zası sahibini dinliyelim: “— Bizim kadın ipek çorapları- mız fiyatça Avrupadan ucuzdur. Eğer gümrükler tamamiyle kalksa bile, gene bizimkilerde hafif bir u- cuzluk baki kalır. Sebep de şudur: Avrupa'da bizim 45 tabir ettiği- miz makine tipleriride ipek çorap yapmazlar. Onların imalâtı daha sık ve düzgün dokuyan 51 lik ma- kinelerdedir. Bizimkiler ucuza mal olur ve randıman fazladır, fakat kalite düşüktür. Halbuki, meselâ erkek çorabın- da Avrupa malı aranmıyor. Hattâ şu iddia edilebilir ki, erkek çorap- ları bahsinde en ucuza mal satan Miikdelazitaa. iiaek 40 45004 Tet pek çorap alırken aldanmamak için Bir çorap mağazası sahibinin ifşa ettiğij “Meslek sırları ,, nı dikkatle okuyunuz ! ir resmi teşekkülün, orta kazançta beş kişi- Jik bir aile için hazırladığı geçim endek- masraf... imkânlar halkın anlatı- Güzel bir bacağı, iyi seçilmiş, rengi giyilen el- biseye ve tene uygun bir ince çorap kadar güzel gösteren ne vardır? tün mesele, evelâ, ipliğin numarası- na göre çorabın en müsait makine- ede-imâl edildiğini temin etmektür. İktisat vekâleti, evelâ bunun için çalışmış ve yaptığı nizamname ile bunu temin etmiştir. Bugün, elde mevcut makinelerin kabiliyetine göre iyi imalât yapıldığını söyli- yebiliriz.” Bütün bunları öğrendikten sonra insanın hatırına şu sual geliyor: Cinsleri çeşitli, kaliteleri çeşitli, fiyatları çeşitli olan ipek kadın ço- rabının iyisini- kötüsünden ayırt edebilmenin sırrı nedir? Ç orabcı, bir müddet düşündü, cevabının müşterileri tara- fından okunmasının — mizanınımı yaptı, nedir, sonra gülerek şu ce- vabı verdi: “— Böyle sual sorulmaz ve böyle suale cevap verilmez ama, bu bahis, yalnız müşteriler için değil, biz sa- tıcılar için de bir derd mevzuudur. Çorapların dayanıklılığı ve nefisli- ği başlıca, kullanılan ipliğin cinsi- ne, bu ipliğin kalınlığına, makine- nin örgü sıklığına, imâl ve boyan- madaki dikkat ve itinaya göre de- ğişmektedir. Piyasada ipek namı altında satılan kadın çoraplarında ya has ipek (koza ipeği) veya suni ipek kulanılmaktadır. Aynı şartlar altında örüldüğü takdirde has iepk “pliğinden mamül olan çoraplar ne- faset ve metanet itibariyle suni i- pekten yaprlana daima üstündür. Bunun için İktısat vekâleti, pi- yasada satılan çorapların üzerine has ipek için ipek, suni ipek için de Bemberg, Kütner veya viskos markalarının konulması mecburi- yetini koymuştur. Viskos markalı çoraplar kalite itibariyle en sonra gelmektedir. Şu halde en önce yapılacak olan şudur: Çorap satın alırken hangi cins ipekten yapılmış olduğuna bakmak! Çorabın mükavemeti ipliğin ka- Imlığına göre değişir: En kalm ip- Tikten yapılmış çorabın metaneti en fazladır. Bu sebeple yerli fabrika- larımız çıkaracakları çorapları ip- liklerine göre üç kalınlık sınıfına ayırmıya mecburdurlar. İkinci öla- rak da bu hususa' dikkat edeceksi- niz ve çorabın üzerinde okuyacağı- nız şu üç kelimeden aldığınız çora- bın dayanma bakımından en mühim tarafını öğreneceksiniz: Kalın, or- ta, ince.... K alın veya ince çorap yapmak istenildiğine ve elde muay- yen numarada bir iplik bulunduğu- na göre çorap makinesinin de mu- GöL Li 'Halbuki bazı müesseseler, ellerin- deki makinelerin sıklık veya sey- Tekliğini dikkate almadan aynı ma- 'kineler üzerinde her incelik ve ka- 'ınlıkta çorap yapıyorlar. İşte asıl derd buradan çıkıyor: Bu imâl tar- zı, çorapların kalitesini düşürmek- tedir. Hükümet bunun için de tedbirler koymuştur: Piyasadaki bütün ço- rapları bu cepheden beş kaliteye a- yırarak... Bunlar K 1 den K 5 e ka- dar olan işaretlerdir. K 1 ipliğin numarasına göre ço- Tabın en müsait makinede imâl e- dildiğini, K 5 ise ipliğin numarası- na göre çorabın en müsait olmıyan makinede yapıldığını anlatır. O halde çorap alırken, daima K 1 i tercih edeceksiniz... Şimdi mevzuumuzun en mühim tarafına geldik: Örülürken veya boyanırken yapılan işçilik hatası çorapların dayanıklığı üzerinde çok tesirlidir. Bunun için de şunlara dikkat edeceksiniz: Gerek “doku- nurken ve gerekse boyanırken en hatasız çıkacak çoraplara S 1 ve en çok hatalılara S 3, orta hatalılara ise S 2 markaları konulmuştur. q imdi bir çorabın şeceresi sayılabilecek olan bütün bu vasıfları bir araya toplıyarak, meselâ şu sıradan çekip çıkardığım çorap üzerindeki işaretleri halle- delim: S1 —8.5 —K 1 — kalın — İpek... Müsavisi şudur: Hâs ipek ipliğinden, kalın sınıftan, birinci kaliteden, en hatasız, 8.5 numara ço- rap...” Bütün bu uzun izahattan sonra, şu suali sormadan geçemedik: “— Müşteriler bunları bildikleri halde hâlâ aldanıyorlar mı? Çorabcı gülerek şu cevabı verdi: “— Evelâ bütün müşterilerimizin bunları bilmesine imkân yoktur. Çünkü kadınların, kendilerini çok alâkadar eden meselelerde bile, ce- bir muadelelerinin taraflarına ben- ziyen işaretleri uzun boylu ezber- liyemiyeceklerini bilirsiniz. Sonra size bizi bazı çorap fabrikalarının kötü imalâtı kadar üzen bir başka derdden bahsedeyim ki, o da, müş- teri bayanlardan geliyor: Bu ince- cik çorabı eline alarak dakikalrca onun üzerinde, bir mikrop arar gi- bi kaçık aramak... Bu arada sivri tırnaklar, kötü makine ilmiği kadar çorap mahvediyor. Şu duman gibi dağılıverecek zannedilen çoraba bakın:z hele... Bu değil erkek yü- zünü bile harap edecek olan hançer uçlu tırnaklara, kuvetli bir rüzgâra she aA L d