İNÖNÜ HAVACILIK ŞEHRİNDEN RÖPORTAJLAR | Hava boşluğunda sekiz yüz metre düşdükten sonra Paraşüt açarak yer yüzüne inen havacı kızın hatıraları B. Fuat LE paraşütçü Ee FR vel, sorulması lâzım gelen bir başka debilecekler mi? Mayalar atlamak, bir ağla hayat zarureti olduğu zaman, e alırlar. Fakat, bu bir mecbu- astiyle kabildir. vi bir alman tayyarecisi araşütle i£ edi iner. Son senelerde paraşüt, safe ru Mihayee ii kikalık me Bin ni yukarı altı metresi ği ze$ tin in yaklaşması anında © kadar atlı oluyor ki, muhayyelenizi Hi bir fil yer. Ark his “arman Sinir v ve di sağ olduğuma göre, ba sinir hâ- kimiyesi Ve soğukkanlılıktan ken ev biregeyler olduğuna iii ki, ali sütünüz açılmadığı halde ondan sonra nasıl açtınız? '— Emniyet paraşütünü açtım. zaman asıl ea seak İstedim. Fakat an- Bittabi! üşman hatları- nin gerisine inen kıtalar, cepheyi, yor. Benim, bir türk e pi urşun ağırlığiyle yere düşerse, Bin bir mucize ei Fakat cizeyi, bu türk kendi. ze BR soğukkanlılığı, siler rl bu e e salla güç kıy. meti vardı, K b ei hâkim lamazsam, beli ıma malola- e bir felâketle e iheieri tim, Ani bir kararla elim emniyet paraşütüne gitti. Onu kolaylıkla âçtım ve indim. “— Toprağa kaç metre kala açtı- nız? — Pek bilmiyorum. Fakat 200 kani Çünkü, paraşütün, asgari 200 met- rede açılması lâzımdır ki ,işine hava rerek, sarsmadan ağır ve yavaş yer- Bayan Gökçen, EE Akgönürle konuşuyor anı e karşı ga- ok duğunu biliyordum. Kendimi kay- betmemiye, şaşırmamıya çalıştım. İnsan kendini, hava boşluğunda büs- bütün ağ issediyor. O ka- sanı bütün tehlikeler. dar ki, hiç bir i tidarı yokmuş gibi geliyor. Tabii bu bir hi ir şey değil. Paraşütü açıp, ona hava dolmıya başlı ea ii Sürmi azaldı. Biraz sonra ve yere inmiye şük adamakıllı açılmıştı. Böylelikle mal şartlar içinde yere indim. Tekrar e lamıya gelince: i günü Cümhuriyet bayramı i- di atlad imei ondan sonra rirsiniz?.,, ME Ea i i i ei cağını söylüyor: niz. Sanki elimden bir şey salk miş gibi ona doğru ii ei dım. e in sine 200 mi var, yi Endişe için işa ve kp Mi gözlerim, birden- bire urtarıçı bile Mi Faraş, e Koşmakta e şanın yanına” gittiğim m anki demini bla, ii yüzüne indirsin. disenin yetiyle elde etmiştir., işan Akgöl'e sordum: eni ae vi Çi Me sa mi gülerek şöyiz an anlat 2 “— Yere indikten sonra ne. lamakla vi 8 ge ii yapıyordu! 0 iş 18 kadaş birden atladık. Yerden e atladınız mı? Gençkiz, se m m açmak in il mu- vaffak olamadığını tmiye Mahkeme Röportajları Ayıkken masum yüzlü adam Dördüncü meyhaneden çıkınca koca mahalleyi alt üst etmeğe kalkmış alışkın gözlerle baktı, Orayı bomboş dâvatı yok ki.. anutmuşa hâdisenin kahramanıdır: O da, bin irti 200 meti açmış veyer yüzüne inmiş... A" Yıldız diyor ki: ilk küfür o zata tevcih olunm Gene kanmamış bizim kahram kalktr.,, şağı iniyor- Zişan, kı duk. i iş zeri prn söyliyerek bu so0- li bir b balesi eye b ötelin birinci mize seç . a miş olduğu ln ği ferah bir odaya götürdü. eni Li menfolara int ede - vu yükseliyordu. Taflan ve 5 ee Sl beri idi, ve Yr geçeni İan meydandan da şehrin azametli ve emni; Be ii in e Prova geç silsilesini evi 5 Ger ei e a İlan? ANATOL FRANS Çeviren: NASUHİ BAYDAR mevsimde esasen yavaş yavaş çöken gece perde- Rober onun solgun, gözlerinin altı kararmış ol. Oo Sonra Gi iki büklüm olarak ayakkabılarını leri karartmağa başlıyordu. Dolapla şöminenin ii krketmed e öl ziyade arzuluyor ve gözü çıkarırken büyük ala müphem parıltılar ve gölgelerle artık onu gi ev ve doluyordu. Felisi kürklü cal dan, penceri Rober merdivenin m e ona orada li son sokak, sonra gen: aka ea bulunduğumu söyledi. — Sey İirsin. ninkiler kadar zl heykelleriyle bir anıt - çeşme v. Rober, sabır'sı; için Felisi'ye yardım yor, ve leke ii gi eds sizim, dedi. Felis ai cevap verdi i dam Mi; gil, imi iğne batırmak kori korkaktırlar. 'kusund. e ise, e çekmeğe hemen çıkardı, perdeler arasın - eden e gitti, ve: akla, da, ağaçlar arasında, vd olmıyan kocaman ka da maharetsizlikte ,örmüy: rdiz sn? Kis be rini kesindi kadın dar e ii lan, Erek zul değildir. Hayır! — Bu adam büyük bir âlimdir ki istihsal etmenin kolay olup olmadığını yi gayet di bir gur — Aldanma Rober Rober onu kolları arasma dı: — Kadınlar acıya karşı çok hassastırlar, zevke karşı da çok hassastırlar... Klod Bernar'ı tanır mr kadınların maddi ve manevi hassasiyet sahasında üstünlükle söylemişti. Kamiiz korsasınm er çözerken : sahada, heran b urla ilâve m Bel gibi dali meb- çekmekteyken sıyrıl- ia Bilmiyorsan teli Doktor Sokrat, ha ERE söyledi iü: min âşıkı imi takili ae Mazarin rkağimde, ii odasını e 2 sinin Pek ç bir kadın değil ama, pek ez nneder mi- ki doktor ona ihanet çime lm ekanyorum. Böyle daha rahat. 'e bir tiyatro le gi İki lirizm YÖdben'dk ; aman a — Niçin daha . Pradel, bugün provadan evel iğüm, aramızda hiç bir hâdise ie e Pek dost idi, fakat bana ih- e karşı sona kadar. erdi. Gözdeleri vardı, ve feryat vi Şimdi, tiyatronun iyiliği namına bütün kadınlar! hattâ hoşuna gitmiyenlerle, ii hattâ çirkin e duklariyle de münasebet tesis ediyor. Artık gözde yok. Her şey yolunda gidiyor.Ah! bu adam hal kiki bir direktör. Rober, yatakta sesini çıkarmadan dinlediği için gidip besi ki Pradel ile alâkadar olursam sence müsavi, öyle mi 7 — Hayır, me hayır, bu Benim müsavi olamaz. Fakat benim söyliyeceğim de bundan menedemez. Felisi, onun üstüne doğru eğilerek, tehdit inde hatarçili nüvazişlerini il a şek ibzal iyi ve baka i mek ki beni sevmiyorsun; beni kıskanmı- ie Kıskanç olmanı istiyorum. i Sonra, birdenbire ondan uzaklaştı, vesağ memi ğini sol omuzunda & me Da olan gömleğini ia tarak tuvalet masası önünde durup kaygili bir eda pi — Kabare öteki odadan buraya hiç bir şey getir- medin mi — Hiç e şey getirmedim . a vaşça, korka yatağa kaydı. Fakat ancak girmişti ki yastığa dirsoğini dayadı, uzatıp ağzını yarı açarak dinledi. Viyye