Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
(umartesi 19 Ulus Basımevi Çankırı caddesi Ankara Telgraf: Ulus - Ankara —TT YNÇ ŞRLİ ŞUBAT TELEFON 1938 Baştararrir A 1063 Fransızca Ti '. ça Dü yez elğü 1061 ilâvemiz 5 KURUŞ Atölye 1064 BUGUN Halkevleri Almanya-Avusturya birliğine doğru BERLİNDE DOLAŞAN ŞAYİALARA GÖRE : ları kaldırılacak, müsterek bir para çıkarılacak Viyana mahfilleri haberi yalanlıyor ümrük sınır Ceza ve terbiye Yazan: Hıfzırrahman Raşid Son günlerde o- ” kullarımızda takib olunan inzıbat u- sullerinin kifa yetsizliği üzer in - de gazeteler sü- nlar dolusu ya- İ drlar. Bunların arasında bütün muhrarrirlerini seferber eden, leh.te ve aleyhte anket açanlardan başk?, cisma- ni cezalara dönülmesini istiyen ve «“memleketin başına hür inzibatı belâ getirdiler” diye pedagoklarımızı taşa kerkam manTenlalari da görüyarırı Bu yazıların maksada ve hakikate ne derece uygun olduğunu inceleme- den evvel, terbiye meselesinin matbuat sütunlarında bu derece alâka görmesi- ni mektep ve memleket hesabına büyük bir memnuniyetle karşıladığımızı söy- lemeliyiz. Fakat itiraf edelim ?:i, mü- harrirlerimizin bu mühim terbiye me- koymnlarmdan ne kadar se- dan bir kısmının ta- mlamış bir inzibat sisteminin enkazı ile âdeta ıslahat ya- pılmasını istemelerine de o deı:ece üzü- lüyoruz. İnsan, bu yazıları "bır araya getirince “cismani cezaya dönmek ıçır; neden bu kadar acele edıyoîuıf, nası oluyor da, bu asırda, pedagojiyi ;nektf- bin, mektebi de inkilâbın haricinde mö- talea edebiliyoruz?” diye soracağı ge- ılyc)ğismanî cezaya taraftarhk'eıden mu- harrirlerimiz, dünyanın her dılıylf: yda.e: zılmış olan pedagoji kitaplarını bir a facık olsun gözden geçirmek zahme ; ne katlansalardı, bu cezalard?n fayda ummakta bu kadar acele etmıyecekl_e:î, ve sonradan maksadımız dayak değı r di; diye izahlarda bulunmıyacaklar ı.- Biz, bu muharrirlerin, orta .zarfıa_n_ dan arta kalmış bir kiliseı dısıphmnı tercih için ihtiyacı, realiteyi ve aile ter- biyesini perde yapacakları 'yerde, c;îa- ya gelinceye kadar talebînın ve me e- bin durumuna göre türlü elastıkıye.tı olan geniş bir inzibat ve__kgrakter terbi- yesi üzerinde müsbet d'ıışunceler orta - ya koymalarını bekleıîc_iılf. Bun.u yapmı- yan muharrirlerin, rejimin getırdıîı ye- ni ve esaslı pedagojik fikirlere ve îır;: ketlere karşı lâkayıt qu.şl'arma. muîr— maha göstercmiyorsak bizi, mazurdgoı. melidirler. Cismani cezâ propagian. ace larının hareket ettikleri meb_de etı;ırıı. x'v':. vardıkları neticelerin sakatlığını eeık K meden evvel, cismani cezalamvambuı. teplerde ne zaman Vt neden r; î'inin duğunu ve bu hususattâ pe îıî kJa ği oynadığı rolü, düne V€ bugüfe tesbit edelim: “Milli ahlâkı- mız, medeni ve hür esaslarla takviye olunma- lıdır.,, Atatürk. 1924 zı yaz selesine el viniyorsak bunları rihte devrini tama! Malümdur ki, cismal! Cîfîfirm ;îîak hâkimiyetini, sert V€ üŞ manın Tü- Nn münzumesi içinde, orta © tır. Ya- hani müesseselerinde yğîmîîia türlü rınki hayat için, bu f unyücude eza mahrumiyete katlanmak, Ykselımeko etmek ve bu suretle ru_f?“ ru idi. İn- terbiyenin en büyük SE b'a ve uşak sanları sürü halinde bite siyasi ni- gibi sevk idare eden l"’?amfıkâşi dere- zamı da bu ruhu ve zîh'[.“ye'nk"fi derece zamı da bu ruhu ve Zihmye:k îuhu. iyi, de besliyordu. Ayrıca, aB kolay öğretme yolları &a henüz bilin - (Sonu 5. inci sayfada) Seiss İnauart Berlinden döndü Berlin, 18 (A.A.) — Israrla dola;a_n şayialara göre, önümzdeki günl.er İ- çinde Avusturya hakkında birinci de- recede mühim bazı tedbirler alınacak- tır. Bu tedbirler, üç büyük sahada te- celli eyliyecektir. Ekonomik sahada, iki memleket ara- sındaki gümrükler yavaş yavaş kaldı- rılarak birkaç zaman sonra gümrük ba- kımından bir kül teşkil eden bir Avus- turya - Almanya erazisi vücuda getiri- lecektir. İki memleket için müşterek bir para ihdasına kadar, iki memleket paraları arasında sabit bir nisbet tesis olunacaktır. Büyük nafıa işleri prog- ramı, ezcümle otostradlar inşası, A- vusutyaya da teşmil olunacaktır. Ayrı- ( Sonu 5. inci sayfada ) | vusturyaya davet etmiş idi. Göring ! Viyanaya gidecek Berlin, 18 (A.A.) — Emin bir menbadan öğrenildiğine göre Göring, gelecek martta Avusturya'yı ziyaret edecek- tir. Mumaileyh, tertib edile- cek bir av partisi esnasında Avusturya devlet adamla- riyle siyasi — görüşmelerde bulunacaktır. Guido Şmid, bir av parti- sine iştirâk etmek üzere Gö- ring'i geçen ilk teşrinde A- Hitler - Şuşnig konuşmalarından sonra yeni kurulan Avusturya kabinesinin yaptığı ilk toplantı —Türkkuşunun daha randimanlı ve daha ileri bir şekilde çalışmasını temin için Bn. Sabiha Gökçen yeni bir teşkilât teklif etti Proje her cihetlen fam ve mükemmeldir -. € Kahraman Tayyarecimiz Bayan Sabiha Gökçen Türk Hava Kurumunda meşgul olurken ( Yazısı 5. inci sayfada ) Başvekil dün İstanbula gitti — Dr. Aras ve malliye vekili de hareket ettiler Başvekil B. Celâl Bayar dün akşam ekisprese bağlanan hususi bir vagonla İstanbula hareket etmişlerdir. Başba- kanımızı istasyonda vekiller, mebus- lar, vekâletler ileri gelenleri ve dostla- rı uğurlamışlardır. Dün, Hariciye vekilimiz Dr. Tevfik Rüştü Aras ve Maliye vekilimiz B. Fu- ad Ağralr da İstanbula gitmişler ve garda birçok kimseler tarafından uğur- lanmışlardır. BUGÜN: 16 sayfa ilâvemiz Halkevleri Bunun içinden dört sayfalık çocuk ilâvemizi çıkarınız Sovyet hükümeti Bükreş maslahatgüzarının kaçırıldığı kanaatindedir Sovyetlere göre eğer öldürülmemiş ise, Butenko hâlâ kaçıranların elinde ve Romanyada bulunuyor B. Litînofun beyanatı Moskova, 18 (A.A.) — Tas ajansı bildiriyor: Romanya maslahatgüzarı B. Popesko, dün Hariciye halk komi- seri B. Litvinof'un nezdine giderek hükümeti namına şu beyanatta bulun- muştur: “ — Romanya hükümeti, Butenko"- nun elçilikten kendi ihtiyariyle ayrı- larak yabancı memleketlere hareket eylemiş olduğunu tesbit edilmiş telâk- ki etmektedir. Bu keyfiyet, Butenko- nun Romanya dış bakanlığına Buda- peşteden gönderdiği mektupla da mü- eyyid bulunmaktadır.,, Bü beyanata cevaben, B. Litvinof, B. Popeskodan aşağıdaki beyanatını (Sonu 5. inci sayfada) A « 33 Sovyetlerin Bükreş maslâhatgü- zarı Butento Halkevlerinin 6 ıncı yıl dönümü PK P ERLDERAR İN Atatürkle prens Pol arasında Ankara, 18 (A.A.) — Prens Nikola- nın ölümü münasebetile, Cumhur Baş- kanı Atatürk'le — Yugoslavya - naibi prens Paul arasında aşağıdaki telgraf- lar teati edilmiştir : Altes Ruvayal Prens Paul — Yugoslavya Naibi — — Belgad — Alteslerinin, altes ruvayal prens Nikola'nın ölümile uğradığı ziyar ha - ber aldım. Kendilerinden samimi tazi- yetlerimin kabulünü rica ederim. K. Atatürk Ekselans Kemal Atatürk — Cumhur Başkanı — — Ankara — Çok mütehassisim. Hararetle teşek- kür ederim, Paul Halkevlerinin yıldönümü dolayısile Ankara ve İstanbul Halkevlerinde tertib edilen ilmi konferanslar - seri- :iı'ııc aid tafsilât 5. inci sayfamızda- ır. Yani 42 halkevine Dahiliye Vekili ve Parti Genel Sekreteri Bay Şükrü Kaya Halkevinde bir nutuk söylerken Halkevlerimizin sayısı 209 u bulmaktadır daha kavuşuyoruz B. Şü|;ü—Kcıya— Mühim bir nutuk verecek Yarın halkevlerinin kuruluşunun al- tıncı yıldönümüdür. Bu münasebetle bütün memlekette tören yapılacak ve bu inkılâb müesseselerinin millet var- lığında kazandığı büyük sevginin bir yeni tezahürüne imkân verilecektir. Halkevlerinin her -yıldönümünde, bir devlet büyüğünün, memleketin bil- hassa sosyal hayatının içinde bulun- duğu hali anlatması, geçen bir yıl İ » çinde halkeylerinin bize neler kazan- dırdığını ve gelecek yıldan neler bek- lediğimizi anlatması bir ev ananesi ol- muştur. Bu sene de Dahiliye vekili ve Parti Genel sekreteri B. Şükrü Kaya (Sonu 5. inci sayfada) İstanbul elektrik şirketi Halktan fazla aldığı paraları iadeyi prensip itibariyl İstanbul, 18 (Telefonla) — Sene ıon!anndı Nafıa vekâleti elektrik şir- ketine bir tezkere yazmış, tesisatın muk_ıvelelere uygun bir hale getiril- mesi ve _fuıulî surette alınan paraların geri verilmesi gibi prensip meseleleri hak!nnda şirketten cevab istemişti. Şirket 15 ikinci kânun tarihli iki tezkere ile bunlara cevab vermiş, Nafıa vekâleti de 9 şubat tarihli bir tezkere ile şirketin cevablarına muka- bele etmişti. Nafra vekâleti bu suretle birkaç zamandan beri devam eden kati teşebbüsleri neticesinde bu prensip (Sonu 5. İnci sayfada) kabul etti Aslı ve esası olmıyan bir haber İstanbul gazetelerinden biri, milli banka direktörlerinin Londra seya- hatleri münasebetiyle İngiltereden mühim miktarda bir kredi temin et- mek üzere müzakere yapıldığından bahseden bir yazı yazmıştır. Alâkadar makamlar nezdinde yap- tığımız tahkikata göre bu haberin hiç bir aslı ve esası yoktur. Fıkra Cepheler ve biz Bir sözümüz vardır, “Derdsiz başa derd açmak"” deriz. Şu cepheci gazete ve muharrirleri gördükçe, hep o hatı- rımıza geliyor. İç ve dış politikaca ra- hatız; büdçemiz, iç ve dış ticaretimiz yolundadır; kalkınma davâmızı ger- çeleştirip durmaktayız. Başkaları için barış ve rahattan başka istediğimiz, di- lediğimiz yoktur. Üstelik Kemalist olmakla, kendi kendimize benzemekle, hiç bir rejimde basmakalıp ve taklid aramak zorunda olmamakla övünür, dururuz. Fakat, bir de bakarsınız, sayfalarımız iki mü- cadele cebhesinin yankıları ile, hamant kubbesi gibi çınlayıp durur. Ne bizim balkçılığımızla sol cebhe iddialarının, ne de bizim milliyetçiliğimizle sağ cebhe davâlarının münasebeti vardır. Meselelerimiz büyüktür, çetindir, yo rıfcudur, ama, milli' dirler; bizim: dirler. Ve üstlerinde istediğiniz kadar hayal, şevk ve heyecan oynatmağa kâ- fi ebaddadırlar. Bırakalım şu cebheciliği! Atatürkün olan devlet politikası mihveri üstün- den aykırılaşıp hem kendimizi, hem hükümeti rahatsız etmiyelim, - Fatay |