Pazarlesi 20 Ulus basımevi Çankırı Caddesi: Ankara İLKKÂNUN TELEFON 1237 | geşmümmiz 1çe 4 Yazı iş. Müdürü " No Sade. ” İdare " 1061 SKURUŞ — | Telgraf: Ulus - Ankara Medent kanunumuz hakkında bazı münakaşalar Beş on gündenberi İstanbul gazete- lerinden birinde açılan (Medeni kanu- Tumuz bugünkü ihtiyacımıza uyuyor Mu?) başlığı altındaki anket memleket tt bir takım mütaleaların yürütülmesi- e fırsat verdi. Verilen cevablardan bir kısmını okudum. Cemiyet hayatımızın €n esaslı bir meselesini teşkil eden bu Nokta etrafında ben de görlşlerimi ve kanaatlerimi yazmak istedim. Sualin konuluş tarzına nazaran, her teyden evel üç noktayı göz önünde tut- Mak ve cevabı bu noktaları tahlil ettik- tea sonra vermek lâzımdır. 1 - Medeni kanunun ortaya koyduğu Prensipler ve hükümler bugünkü türk temiyetinin içtimal ve iktısadi olgun- kuğuna tekabül edebiliyor mu? Yoksa Yeni prensipler ve hükümleri ilâve et- Mek veyahud da cemiyetimizin yeni temayülleri karşısında yepyeni hü- kümler koymak mı icab ediyor? 2 - Türk cemiyetinin, içtimal bünye- Bi itibarile teşekkülünün kendisine Mahsus bir hüviyeti ve tarihi hususi- Yeti vardır. İsviçreden aldığımız me- Gen! kanun yerine bu esaslar içinde ye Bi bir medeni kanun mu yapmalıdır ? 3 - Yahud da medeni kanunumuzun bir çok maddelerini kendi hususiyeti- Tize uydurmak mı lâzımdır ? İşte bu anket karşısında, derhal göz Önünde beliren sualler bunlar olmak i- €abeder. Medeni kanunumuz büyük türk inkilâbında, içtimal inkilâbımızın #ü yüksek bir. âbidesidir. İnkilâblar Riz cal bir l ğ Yapayış kablr liyetini kaybeden eski prensipler için- de cemiyet artık iztirab çekmeğe baş- lar. Bütün milletin zihniyetini nef- #inde toplıyan ve memlekette yeni bir hayatın doğması lüzumunu sezen bir $ef, tam zamanında bir hareket yapar, ttki kaideleri yıkar, yeni bayatın reali- | teleri ve icabları içinde yeni kaideler koyar. İşte bizim inkılâbrmız da böyle Olmuştur. Yıkılmakta bulunan bir âle- Min yeni desteklerle yaşatılması im- kânının artık bulunamıyacağını gören Ve inanan büyük şef memleketten düş- Manı temizledikten sonra, içtimal in- kilâblarını yapmıştır. İşte ana yasamız Siyasi zihniyetimizin,ve medeni kanun içtimal zihniyetimizin bir ifadesidir Malümdurki bizim medeni kanunumuz Hfak tefek bazı tadillerle İsviçre me- deni kanunundan alınmıştır. İsviçre Medeni kanunu da eski İsviçre federal unu, alman medeni kanunu, fransız Meden! kanunlarından ilbam alınarak Vücude getirilmiş mükemmel bir eser- lir, İsviçre medeni kanununun hususiye- Yalnız Roma hukukunun izleri altın- kalmaktan ziyade, ulman (Pandek) hukukundan ve içtimai hayatının ob. İtktivitelerini çok yakından takib ve letkik eden alman ilim adamlarının ça- ve düşünüşlerinin mahsulüdür. İsviçre medeni kanunurtun hususiyeti, İtin âleminin tanımadığı yeni pren- lipler ortaya koymuş olmasındadır. lenfi bir hak, menfi zarar riyan," ca- d bulunan mamelekin”, mesuliyeti Gibi haller hukuk ilmi için gayet yeni #elâkkilerdir. Bu itibarla,katiyetle denilebilir. ki, î"lşn medeni kanunu, bugünkü en İ demokratik cemiyetlerin bütün tiyaçlarını kavramıştır. Bu medeni Anunun ihtiva ettiği hükümler, en ye- Ai ilmi araştırmaların ve en son ce- Tiyet tetkiklerinin mahsulü ve ifade- bidir. Cemiyetlerin içtimal ve iktisadi inyelerinde bu hükümlerin kıymetle- Tİni kaybettirecek derecede yeni deği- Jiklikler henüz vücude gelmiş değil- :'ı En sol sosyalist tiplerle, nasyonal en Şülistlerin kâinat telâkkisi dünyada u ileci bir cemiyet tipi sayılmaktan _"Şn daha çok uzaktadır. Biz rejimi- hrri ana yasa ile, büyük şefin muhtelif udatlarla söylediği nutuklarla, parti 'ETamiyle tesbit etmiş olduğumuz- ae başka memleketlerin siyasi doğ- larının mahsulü olarak henüz işlen- | İŞ ve cemiy tünde ne gibi - ölmy Ve İyi neticeler yaratacağı belli Büki 'yan yeni doğmaların getireceği kişük prensiplerinden ehemiyetle çe- tiz icabedeceği gayet tabiidir. Necib Âli KÜÇÜKA Yalnız son zamanlarda, Almanyada ve Fransada yeni bir cereyan halinde başlıyan içtimal hukuk esasları bizim prensiplerimize aykırı değildir. (İş kanunumuz) bu yolda atılmış ve bir çok Avrupa memleketlerinde kıskanç- ltk uyandıracak derecede geniş ve ile- ri bir adımdır. Artık görülüyor ki medeni kanunu- mmuz bugün içtimal ve iktisadi manasi- le en ileri cemiyetleri tatmin edecek derecede mütekâmil —bir kanundur. Memleketimizin içtimai bünyesine uy- (Sonu 8 inci sayfada) GÜNDELİK ı İnşa ve imar işlerimiz Cumhur Reisinin yeni hükümete direktifler veren nutkunda Türkiye şehircilik işlerinin, merkezde daha iyi organize edi bahsi de vardır. Alâ- kalı makamların bu hususta hazırlan- makta olduklarını biliyoruz. Osmanlı devrinde şehircilik, meç- bul bir tabir idi. Onu imar lügatimize sokan cumhuriyet rejimi, vesile de An- karanın yeniden inşatı olmuştur. Ankara plânı yapıldıktan - sonra, bütün Türkiye şehirlerinin plânlı ima- rını dikkate alan hükümet evvelâ 1933 de yapı - yollar kanununa bir. madde koyarak şu esasları tesbit etti: 1 - Bu ü yvaziyet hartaları yapılmak, günkü Yaşanılar' hayat karşısında cemiyetin r * Plânlar hazırlanmak, 3 - Bütün bun- kar Ankara imar bürosunda tetkik edil. aamctar 935 de nafıa teşkilâtı kanununa ek bir kanun ile Yapı İşleri Umum Mü- dürlüğüne bağlı olarak Şehircilik İşle- ri Şefliği tesis olunmuştur. Kanuan, salâhiyetlerini bu makama vermiştir. Bundan sonra İç Bakanlıkta bel diyeler imar heyeti teşkil olunmuştur. Bakanlığın bu kanunla tayin ettiği iş- ler şunlardı: 1 - Mevcud vaziyet har- taları, 2 - İmar plânı, 3 - İçme suları, 4 - Kanalizasyon, 5 - Spor alanları. Kanun nüfusu 10.000 den yu- karı şehir ve kasabalara bu işlerini tan- zim etmek mecburiyetini ve nüfusu aşağı olanlardan bu işleri yapmağa im- kân bulanlara vekâlete müracaat hak- kını vermektedir. Bu suretle ayrı ayrı çalışan belediye heyetleri yerine, umu- mi bir merkezden ve daha iyi şartlarla bu işlere nizam veren bir merkez vü- cud bulmuştur. Nihayet tasdik kararı, yukarda söylediğimiz üzere, gene Na- fıa Bakanlığındaki, fakat işlerin çoklu- ğundan dolayı umum müdürlük haline konan şehircilik işleri bizmetine aiddir. Birkaç defalar içme suları ve spor alanları hakkında kâfi malümat vermiş- tik. Türkiye şehirleri için yepyeni imar prensipleri kabul edildiğinden beri, harta ve plân meselelerinin ne suretle hallolunduğunu gösleren yeni rakam- lar aldık. Cumhuriyetin ilânımdan 1 haziran 1936 tarihine kadar - 18. 2. 1922 tari- hinde Antalya'dan başlamak üzere - Nafın Bakanlığı 12.265 hektar arazi erine mües: 37 şehrin - halihazır plânlarını tasdik etmiştir. 1936 mali senesi içinde tasdik olu- nan hali hazır plânlarının sayısı 19 ve umuam mesahası ise 3496 hektardır, , Gene cumhuriyetin ilânından 1 ha> ziran 1936 tarihine kadar tasdik edilen müstakbel şekil plânlarının sayısı 17, smum mesahası 4000 hektardır. 1936 mali senesi zarfında 4527 habktarlık 21 şehrin imar plânları tas - dik olunmuştur. Tasdik olunan bütün plânların kapladığı saha 24288 hektarı bulmak- ta ve 94 şehir, artık gelişi güzel inşaat yapmaktan menedilmiş bulunmaktadır. Yalnız bu şehirlerden bazıları hali ha- zır plânlarını tasdik ettirdikten sonra imara da karar verdiklerinden bunla- rın iki çeşid plânı vardır. Bu rakamlar osmanlı — devrin- de tamamen gelişi güzel devam eden inşa ve imar işlerinin cum- huriyet devrinde ne kadar ümid verici ve inzıbatlı bir inkişaf yoluna girdiğini gösterir. Hazırlanmakta olduğunu bil- diğimiz yeni esaslar, bu meseleye tam istikametini verecek, güzel ve mamur imar plânlarının tasdik ve mürakabe | Stokholm fahzi konsolosumuz B. Raguette - Holm Hükümetimizin Stokholmdeki fahri konsolosu olan B. Raguette-Holm. meslekdaşımız B. Fischer'e türk-isveç ekonomik münasebetlerini, iki memle- ket arasındaki ananevi dostluğu ve| kendisinin Ankara ve yeni Türkiye | hakkındaki ihtisaslarını anlatan bir | mülâkat vermiştir. Bu alâka verici mülâkatı 2 inci say- famızda okuyunuz. ANDIMIZDIR Hölâ sükünetin kürulama dığı Nenkinden bir görünüş TÜRK KA Çingtao'da vaziyet vahimleşti Çinliler birçok Japon B fabrikalarını yaktılar Japonların şehre taarruz etmelerinden korkuluyor Japonlar Hongkong divarına da asker çıkaracaklar Şanghay, 19 (A.A.) — İyi malümat | almakta olan bir membadan öğrnildiği- | ne göre Tsingtaoda vaziyet çok vahim- | dir. Bir çok japon fabrikalarında yan gın çıkarılmış olduğu söylenmektedir. Malüm olduğu üzere Japonyanın Tsin- (Sonu 3 üncü sayfada) Hatay hakkında Türk-Fransız askeri temasları dün bitti — d Şehrimizde bulunan fransız asker iheyetile müzakereler dün sona ermiştir, Genel kurmay ikinci başkanı örgeneral Asım Gündüz tarafın - | dan dün saat 13 te Anadolu kulübünde misafirler şerefine bir öğle ye- meği verilmiştir. Misafirler akşam yemeğini Ankara Palasta yemişlerdir. —Dünkü spor Dünkü gün Futbol bakımından gerek İstanbulda, ge- rek Ankarada çok hararetli olmuştur. Ankarada İş Ba kası mütekaidleriyle Sporting kulüb mütekaidleri kaı şılaşmışlar, İş Bankası takımı 2 - 1 galib gelmiştir. Gene Ankarada Ankâraspor Muhafrzgücünü 5$- 2 ' hcır_eket’lâ'i İstanbulda günün en mühim maçını Galatasaray - Gü- neş karşılaşması teşkil ediyordu. Güneşliler güzel bir o- yunla maçı 6 - O kazanmışlardır. Ayrıca Fenerbahçe Ve fayı, Eyüb Beykoru, Beşiktaş da Topkaptyı yenmişler- dir. At yarışlarına aid tefsilât 2 inci, futbol maçlarıne | Türkiye idealinin bir an evvel gerçek- |Gençlerbitliği de Kastamoni sporu 7- 1 yenmiştir. An- | tid tafsilât da 6 ımncı sayfamızdadır. Resmimiz Harbiye leşmesi imkânlarını daha yakmlaştıra. İ karagücü i- Harbiye İdman Yurdu 3 - 3 berabere k mışlardır. yor. Tilerin Ankaragücü kalesine yaptıkları bir akrnr gösteri- || Amerika'da spor BUGÜN Sinema sayfası Yarın DINI Parise döndü (Yazısı 8. inci sayfada) Kahraman fayyarecimiz Salim İlkuçan'a ait bazı hatıralar 8 inci sayfamızda okuyunuz YAKIND ve sporun esrarı Sporla çok uzaktan alâka- dar olanların bile zevkle, heyecanla ve merakla takib edecekleri çok güzel bir ese- ri tefrikaya başlıyoruz Üsamlereğn ça Fıkra Ev ve ölüm Yeni hayat vatanın her tarafında yeni bir ihtiyaç yarattı: Yeni mes- ken! Maden, yahud Anadolu içinde- ki fabrikalara yolladığımız teknik damları, memurlar ve işçiler için rer de küçük şehir kuruyoruz. Her nereye giderseniz, orada, me- mur, zabit, öğretmen, herkesin yeni bayat şartlarını istediğini görüyor- sumuz. Ankarada ise, bu, hakiki bir bBuhran'dır. Diğer memleketlerde de mesken- leştirme politikası bilhassa harb so- nundan beri başlıca davâlardan biri olmuştur. Faizsiz ikrazlar, devlet ve- ya maballi idareler tarafından yar- | damlar, çok uzun vadeli az faizli ö- dünçlerle 1919 dan 1933 yılına kadar |Hagihterede 2 milyon 112 bin, Almanya- da 3 milyon mesken yapılmıştır. | — İster toplu apartımanlar, ister bi- tişik adalar, ister tek bahçeli evler, İçünkü her üsü — yapılmaktadır: Meselâ Fladeltiya'da 1,000,900 nüfu- sun bütün meskenleri münferiddir.) | FPakat hangisini yaparsanız, 1şık ve | güneş kadar, aileyi ferah barındırma Uşartent da düşüneceksiniz. Neşrolu- nan bir ingilir istatistiğinde şu ra- kamlar görülüyor: Aile başına 1 oda gü zaman ölüm sbeti binde 20.M4, 2 odada 16,82, 3 1262, 4 ve daha ziyade odada ise ancak 1032 |dir, Sıhi ve kâfi mesken, ölüm nisbe- tini yarıyarıya indiriyor, demektir. “Kafa sokulacak delik” olmaktan ta- mamen çıkmış olan 20 inci asır mes- ken davâsında başkalarının harbson- Tası devrinde milyarlarca masraf& mal olan tecrübeleri, benüz işin Ankara- da dahi başlangıcında olan bizler için birinci derece ehemiyettedir. - Fatay Düzeltme - Düni 'başındadır,, sözü “ya fıkranın sonlarında mdadır,, olacaktı.