Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
WLUS İngiltere — Almanya lmanya hariciye vekili Von Ne- urath, ingiliz hükümetinin da- veti üzerine bugün Londraya gidiyor. İngiliz ve alman hariciye vekâletle- ri tarafından neşredilen müşterek bir tebliğde ziyaretin sebebi şöyle izah ediliyor: Her iki memleketi alâka- dar eden meseleler üzerinde ve bil- hassa İspanya hakkında fikir teati etmek. Von Neurath, şüphesiz Lon- drada samimiyetle karşılanacak. Çün- kü hariciye vekili olmazdan evel Londrada sefir bulunduğu zamanlar- da ingiliz hükümetinin itimadını ve ingiliz kamoyunun derin sempatisini kazanmıştı. lspanyı meselesinden tahsisen bahsedilmesi dikkate şayandır. Ma- ki bir denberi sürüp gi- den bu harbın Avrupaya yayılması- nın önüne ancak İngilterenin devam- h mesaisi ile geçilebilmiştir. Geçen- lerde Deuteschland zırhlısının bom- bardımanı Avrup sulh ve sükünu- nu tehlikeye koymuş iken, İngiltere- nin teşebbüsiyledir ki mesele halle- dilmiştir. Hattâ denilebilir ki bu buh- ranı halletmek için sarfedilen gayret ve bu gayretin müsbet netice verme- si, dört devlet arasındaki münasebet- lerde salâh husule getirmitşir. İngil- tere bu salâhtan istifade ederek gö- üllülerin geri ç-lı" T 5 n b mek için bir teşebbüs yapmak kara- rındadır. Bu teşebbüsü üsbet neti- ce vermesi bakımından bu aralık va- ziyet görüldüğü kadar fena değildir. Çünkü Al yanın ötedenb İs- panya meselesinde ağır mesuliyetlere girmeğe pek taraftar olmadığı ma- lümdur. Bu lede en çok ısrar e- den İtalyaya gelince; Guadalahara harbında sarsılan italyan askeri pres- tiji Bilbao'nun düşmesiyle iade edil- dikten sonra İtalyanım da artık İs- panya meselesini tasfiyeye razı olma- sı muhtemeldir. Fakat resmi tebliğde yalnız İs- panya lesi tahsis edilmekle be- raber, iki hariciye vekilinin garb Lo- karnosuna temas etmemeleri müm- kün değildir. Esasen Lokarno garbi Avrupa devletleri arasındaki müna- sebetlerin heyeti mecmuası manasına delâlet ediyor. Bu münasebetlerin na- zımı olan eski Lokarno muahedesi Almanya tarafından yırtıldı. O za- mandanberi bu devletler arasındaki münasebetlere istinadgâh olacak bir formül bulmak için yapılan teşebbüs- ler, geldi, Sovyet - Fransa misakına kaldı. Almanya şark sulhunu garb sulhundan ayır- mak istiyor. Fransa buna razı değil. İngiltere şarkta bir teahhüde giriş- meğe muvafakat etmemekle beraber, sovyet - fransız misakma karşı da vaziyet almamıştır. Hattâ bunun Mil- letler Cemiyeti misakıma uygun oldu- ğunu salâhiyetli ingiliz devlet adam- ları söylemişlerdir. Şu da muhakkak- tır ki şarkı garbtan ayırmak, Alman- yaya şarkta tam bir serbesti vermek manasına delâlet ettikçe İngiltere de buna muvafakat etmiyecektir. Alman- ya ötedenberi İngiltere ile dostluğa büyük kıymet vermiştir. Bu, büyük harbtan evelki alman diplomasisinin öğrendiği derslerden istifade edildiği ni gösterir, Filhakika harbtan evelki alman diplomasisinin hiç bir safhası, 1898 senesinde İngiltere tarafımndan uzatılan eli alıp sıkmamak kadar tenkid edilmemiştir. 1870 harbından sonra İngilterenin Fransa ile ihtilâf halinde kalması tabii idi. Panislâvist siyaset takib eden Çarlık Rusyasiyle de ihtilâfa düşmesi mukadderdi, Fa- kat Almanya harbtan evel İngiltere- ile iyi münasebet idame edebilirdi. Garib tesadüftür ki 1898 senesinde İngiltere hükümeti namına Almanya- ya anlaşmak teklifini yapan bugünkü başvekilin babası Joseph Chamberla- in idi. Almanyanın bu teklifi reddet- mesi ne Joseph Chamberlain ne de bir aralık hariciye vekilliğinde bulu- Hene Ku dayandı ve orada DIŞ HABERLER Laypzigin bombardımanından sonra kabul etmiyorlar hiçbir netice alımmamıştır. nin müsaderesini teklif etmiştir. Bugün büyük elçiler Eden'le tekrar görüşmüşlerdir. Bu toplantı 16,30 da başlamış ve 18 e kadar devam etmiştir. Söylendiğine göre İspanya meselesinde bir nokta müstesna olmak üzere bir anlaş- maya varılmıştır. Bu nokta Va- lansiya önünde yapılacak nüma- yiştir. Bunu ne Fransa ne İngilte- re kabul etmemiştir. Royter muhabirinin verdiği malü- mata göre, İngiltere ve Fransa, herhan- gi bir nümayişe iştirak etmezden evel, Laypzig kruvazörüne karşı yapılan te- cavüz hakkında tahkikat — yapılmasını ileri sürmüşlerdir. Almanya ve İtalya ise, hâdisenin hiç bir şüpheye mahal bı- rakmadığını söyliyerek, kontrola işti- rak eden ve devletler arasında tesanü- dün derhal isbatını istemişlerdir. Berlinden verilen malümata göre, İngiltere ve Fransanın hareket tarzı Almanyayı memnun etmiştir. Almanyanın, 11 haziran anlaşması önünde, hareket serbestisini tekrar ikti- sab edeceğini ve Leypzig kruvazörüne karşı yapılan taarruza mukabele için fay- dalr göreceği tedbirleri ittihaz edeceğini ihsas etmektedirler. Bununla beraber, Valansiyanın bom- bardımanından, cümhuriyetçi ispanyol vapurlarının ve yahud Akdeniz ispan - yol sahillerinde filen abloka tesis eden devriye gemilerinin zabtı bahse mevzu değildir. Romadan verilen malümata göre; Fransa ile İngilterenin müşterek bir nü- mayişi reddetmeleri İtalyayı hayrete dü- şürmemiştir. Faşist mahfilleri Valansi- ya hükümetine karşı şiddetli tedbirler kullanılması lüzumuna kanidirler, Al « manyanımn bir nümayiş talebi, Romada başlangıcından beri yerinde telakki edil- miştir. Her türlü alman teşebbüsünün İtalya tarafından takib edileceği zanne- di mektedir. nan oğlu Austen Chamberlain asla unutmamışlardı. Şimdi aynı aileden ve bu defa başvekillik gibi, daha e- hemiyetli bir mevki işgal eden dev- let adamı, aynı mevzu üzerinde bir alman devlet adamı ile görüşecektir. Almanya ile İngiltere arasındaki mü- nasebetler, daima, Avrupanımn mukad- deratı üzerinde birinci derecede âmil bir unsur olmuştur. Bu itibarladır ki alman hariciye vekilinin Londrayı zi- yareti her tarafta alâka uyandırmış- tır. A, Ş. ESMER HAŞİYE: Dün akşam geç vakit gelen haberlerde Laipzig kruvazörü- yüzünden çıkan buhran dolayısiyle Von Neu- rath'ın Londra seyahatini tehir ettiği bildirilmekte ise de bu teahhur, İn- giltere - Almanya münasebetleri hak- kında yukarda dermeyan edilen mü- taleayı tadil veya tashih edecek bir vaziyet meydana getirmiş değil- dir. - A. Ş. E. ne karşı yapılan tecavüz ÂAlmanya şimdi Italya ile beraber ispanya'da harekete mi geçecek ? Londra, 22 (Hususi) — İngiliz dış işler bakanı Eden'le Fransa, İ- talya ve Almanya büyük elçileri arasında bombardıman edilmesi hâdisesi etrafında yapılan müzakereler, dün gece saat 23 buçuğa kadar devam etmiştir. Fakat bu konuşmalardan Laypzig — kruvazörünün Dyeli Telegraf gazetesinin verciği malümata göre, Almanya, ingi- liz, fransız alman ve italyan harb gemilerinden mürekkeb bir filonun İspanya sularında nümayiş yapmasını, ve hükümetçi tahtelbahirleri- İngiltere ve Fransa Valansiya önünde müşterek bir nümayişi 3 eee Basın icmaıiâ Propaganda ihtiyacı 'TAN'da Ahmed Emin Yalman, Der- sim hâdiselerinin Londra radyosundan çok mübalağalı ve yanlış bir şekilde a's. ettirilmiş olduğunu söyliyerek, bu mah- zurun sesimizi dışarıya duyuracak vası- talardan mahrum bulunmamızdan ileri geldiğini söylüyor ve diyor ki “ Bunun büyük bir iktısadi kalkım- ma halinde bulunan, bugün için de, ya- rın için de, bütün dünyanın tam emni- yotim 'üib . ar . " Ep SA £ bir lek elbette zararı vardır. "Cephelerd; Salamanka, 22 (A.A.) — Nasyonalist umumi karargâhın pazartesi gününe aid resmi harb tebliği: Biskaya cephesi. — Nasyonalist kı- taların muzafferane ileri yürüyüşü de- vam ediyor. Bunlar Okuendo, Rena. blankas mevkileriyle Bilbaonun garbın- daki 365 rakımlı dağ silsilesini ele ge. çirmişlerdir. Askeri harekât devam et- mektedir. Fon Noyrat'ın Londra ziyareti Seyahatim geri kalması Londrada fena karşılandı ALMANYA İSPANYADA DAHA ŞİDDETLİ BİR ASKERİ HAREKET Mİ HAZIRLIYOR? Berlin, 22 (A.A.) — B. Hitler bu sabah harb bakanı Mareşal fon Blombergi, dış işler bakanı Baron fon Noyratı, hava bakanı ve hava kuvvetleri kumandanı general Göringi ve laman filosu kumandanı a- miral Rederi kabul etmiştir. Berlinde dolaşan şayialara göre, sivil ve askeri eksperler ile yaptığı bu istişareden sonra, B. Hitler yarın, umumi politik vaziyeti pözden geçirmek üzere mühim bir bakanlar toplantısına reislik edecektir. Fon Noyratın Londra ziyareti Londra, 22 (A.A.) — Havas a- jansının muhabiri bildiriyor: Salâhiyetli mahfiller, Fon Noy- ratın Londrayı ziyaretinin tehiri, Almanyanın bir kere daha kendi- sine yapılan dostça görüşmelerde bulunmak teklifini reddettiği ma- nâsına geldiğini söylemektedirler. Diplomatik mahfillerde bu haber pek fena bir tesir uyandırmıştır. Çünkü bu ziyaretin gecikmesi yalnız Avrupa meselelerinin hallini geciktirmekle kal- mayıp son zamanlarda daha uzlaştırıcı bir tavır takındığı sanılan Almanyanın bu hareket tarzı hakkında bir şüphe uyandırmıştır. Umumi kanaate göre alman dış ba- kanının ziyareti belli olmryan bir vakte bırakılmıştır. Bu hal alman gazeteleri tarafından gerek Leypzig hakkında ve gerekse Çekoslovakyaya karşı yapılan hücumlar dolayısiyle hasıl olan bedbin - liği arttırmıştır. Almanya İspanyada yeni bir askeri hareket mi hazırlıyor? Berlin, 22 (A.A.) — Havas ajansı- nın muhabiri bildiriyor: Diplomatik mahfillerde dolaşan bir şayiaya göre Fon Noyrat'ın Londra se - yahat'nin gecikmesi, belki İspanyaya karşı yapılacak olan Almeti'anın bom- bardımanından daha şiddetli askeri bir hareketin başlangıcıdır. Mart 1935 de Hitlerin “sıhi sebebler dolayısiyle” Simon ve Eden'den Berli- ni ziyaretlerini geri bırakmalarını iste - miş olduğu hatırlardadır. Yabancı mahfiller, Laypzig hâdise « sinden sonra Führer'in alelâcele Berline dönmesini hararetle tefsir etmektedir - ler, Bu mahfiller, Almanya ricalinin İs- panyaya karşı hiddetlerinin gittikçe art- makta olduğunu ilâve etmektedirler. bombardımanlardan sonra harab olan binalar Almeryada Sovyet pilotları Amerika- da tetkikler yapacaklar Vankuver, 22 (A.A.) — Sovyet tay- yarecileri, tayyarelerini vapurla sovyet. ler birliğine göndermeğe karar vermiş- lerdir. Tayayreciler, San - Fransiskoya bir yolcu tayyaresile gideceklerdir. Sovyetiler birliğinin Vaşington elçi- si bu hava seferinin, Lindbergin uçuşu gibi, Sovyetler birliği ile Amerika ara- sında doğru seferler kurulabileceğini isbat etmiş olduğunu beyan etmiş ve bu maksadla 7 veya 10.000 metreye yük- selebilecek tayyareler kullanmak lâzım geldiğini ilâve etmiştir. B. Litvinof bir telgrafla tayyarecileri tebrik etmiştir. Vaşington, 22 (A.A.) — Sovyet tay- yarecileri, bu hafta buraya gelerek tay- yare fabrikalarını gezeceklerdir. Sebeb arayınca neler göreceğiz: A- nadolu Ajansının harice telgraf verecek tahsisatı az... Ecnebi muhabirleri İstan- bulda.... Bunlar dünyanın her yerinde olduğu gibi bir ecnebi muhabirleri cemi- yeti sıfatiyle karşımızda bulunmuyor. İs- tanbulda kendileriyle teması idame için tam vasıta ve imkânlara malik bir mü- * messillik yoktur. Sonra mühim hâdiselerde sesimi- zi saatı saatına harice duyurmak ihtiya- cı, her nedense, esaslı bir iş diye zihni- yetimiz içinde yer almamıştır. Kimse bunu üstüne almıyor ve iş edinmiyor. Biz öyle temenni ediyoruz ki Hatay tecrübesinden sonra tekerrür eden bu Dersim meselesi, bu neviden son fena tecrübemiz olsun. Umumi hayatımızda noksanlığı sabit olan teşkilâtımızı o şe- kilde kuralım ki memleketimizde iyilik yolunda bile bile atılan şuurlu bir adı- mı, harici âlem, birden bire kopmuş bir isyan şeklinde görmesin, mahiyeti de - rebeylik olan mevzii bir vaziyete kürd- lük diye bir mana vermesin.,, AĞAÇ BAYRAMI CÜMHURİYET'te Yunus Nadi bir kazamızda çam bayramı yapılmış oldu- ğunu bildiren bir haberi zikrederek es- kiden yalnız senenin muayyen günün- de fidan dikmekten ibaret olan bir ağaç bayramı usulü moda olduğunu hatırla- tıyor. Daimi bir bakımdan mahrum ka - lan bu fidanlar kurumaya mahküm kal- dıklarından bu bayram fikrinden bek - lenen maksad hasıl olamıyordu. Muhar- rir, yalnız ağaç dikmenin değil, fakat mevcud ağaçları bal ve iyi muh faza etmenin de usul ittihaz edilmesi ge- rekliğini anlatarak diyor ki: “ Bizim memleketimiz gibi iklimi het tarafında sulu olmıyan yerlerde pek pek fidanların ilk dikim yıllarında belki üç dört defa sulamağa ihtiyaç vardır. Vak- tinde dikilmek şartiyle biz buna bile mutlaka lüzum görmeyiz. Fakat bizde böyle yapılırsa doğru olacağımı söyleriz. Buna rağmen orman yetiştirmek gene asla güç değildir. Elverir ki dikilen a- gaçlar muhaf: Açağlar çoğalarak ormanların silsi- lesi büyüdükçe memleektin iklimi deği- şir ve ziraati canlanır. Memlekette ta « Tni aimü l uğaç bu kadar basit bir takayyüdle maddi ve mebzul neticeler verebilir. Ve tekrar e- delim ki işin en ehemiyetli noktası mu- hafazadadır. aza edilmiş olsunl. habbeti bu d diı" y c - L ve ! bütün lekete ağaç sevgi- sinde ve ağaç yetiştiriciliğinde bir ör « nek olarak veriyoruz. Hamidiye Girid'den İstanbula dönüyor Atina, 22 (A.A.) — Gazeteler, Ha- midiye mekteb gemisinin Hanyayı ziya- retinin birçok türk - yunan dostluk te- zahürlerine vesile olduğunu bildiren tel- graflar neşrediyorlar, Hanya baştan aşa- ğı türk ve yunan bayraklariyle süslen - miştir. Dost ve müttefik millet bahriye- lilerine kardeşçe hüsnü kabul gösteril - miştir. Hamidiye zabitleri şerefine ve -« rilen öğle ve akşam ziyafetlerinde hara- retli nutuklar söylenmiştir. Hamidiye kumandanı da Hanya yük- sek memurları şerefine gemide bir res« mi kabul vermiştir. Hamidiye bugün İs- tanbula hareket etmiştir. ANKARA BIRASI Sulu bir gıdadır.