ULUS Ekonomide Kemalıst rejim (Başı T. inci sayfaç 18 inci asrın büyük eli keti, karşısında, kapitülasyonlar ve şu- yarsuz bir saltanat idaresi altında sızla. 'yan Osmanle İmparatorluğunu bulmüş. €u Yalnız büyük endüstri mamülâtı, gümrük müdafaası tesisi kabil - olma- yan bir çok asırlık türk sanayüini silip süpürmekle kalmadı. Endüstrileşen zi- aat da, aynır sebebten Türkiye hudud- isini boğdu. Müzelerdeki eserler, © tarihlerde Avrupanın herhangi köşesinden — daha geri olmadığımızı ve belki de ileri ol- duğumuzu gösteren eserlerle doludur. 'Türk endüstrileşme — hareketi, bu ba- kımdan, Lamsanne'ın zeylidir. Kapitü- Jasyonların en son meşum izinin, top- raklarımıza dalmış kökünün — sökülüp atılmasıdır. Atatürk Türkiyesi, bu kati tasfiye- Yi de yaparak, Türkiyeye lâyik olduğu Zefahı ve emniyeti, türk çiftçiye mah- #ulünü dahilde kıymetlendirmek, türk müstehlike mümkün olanı dahilde bul- mak imkânını en büyük süratle temin edecektir. Biz autarchiste" değiliz, fa- kat Türkiyede ekonomikman - yapmak Kabil olan her şeyi yapmak ve yaptır. mak azmindeyiz. Kemalist rejim, endüstrileşmeyi, bundan dolayıdır ki milli inkılâbımızın '€en büyük vazife ve zaferlerinden biri telâkki etmektedir. Türkiyenin endüs. #rileşmesi, Türkiye ithalât - ve ihracat yekünları üzerinde zararlı - olacak mı? Buna iki cevabımız vardır. 1) Türkiye zirai, endüstriyel, gıdai iptidai madde ihtiyacı iç Avrupanın, geniş mikdarlarda Tacaat edebileceği, Avrupanın i de bir memleket olmak kabiliye- tindedir. Türkiyenin sanayileşme- #i bu kabil istihsalât ve ihracatını da kalite ve kantite bakımından artıran en mühim âmil olacaktır. 2) Tarih gösteriyor ki, sonradan sanayileşmiş memleketlerle - cski sanayici memleketler - arasmdaki mübadelât, o tarihlerde de ileri sü- Tülmüş bu çeşit endişelere rağmen bilâkis artmıştır. Almanyann ta: rihi ve misali göz önündedir. Türkiye imalâtr için, Türkiyede re- fah artip (s0u8-consommation) ihtiya- Ca rağmen alınıp sarfedilmemek ele: manları ortadan kalktıkça artacak Tür- kiye dahili fazla sarfiyatı başir başına bir mahreçtir. Aynı refah elemanı ha içten ithal edilmek istenecek malları a çeşit ve hacim itibariyle mütemadi. yen artıracağında şüphe yoktur. Umu- ni buhranın sebebleri başka sahalarda aranmak lâzımdır. Dünyanın ihtiyaç fevkinde istihsal içinde - boğulabilece- Hini binnazariye dahi tasavvura imkân yoktur. Ulusal cemiyet hayatında ol- duğu gibi arsrulusa! cemiyet hayatında da yeniden karışacak her refahir aile- 'den memnun kalmak ve her refah için mücadeleyi kolaylaştırmak yerindedir, ekonomiktir. Egoisme'in en fena tez: hürleri akla getirilmeden, böyle bir az #imle, ehliyetle ortaya atılan bir mille- kin takdir haricinde herhangi bir mu- bakeme ile karşılanması mümkün görü- Temez. Türkiye bir plân dahilinde en- düstrileşme kararmı, 1934 yılında vermiş ve ilk S senelik plânma şu sanayii koymuştur: 1) Mensucat sanayii (pamuklu, yünlü, kendir), 2) Maden sanayü (demir, kok ,kömür ,bakır, kükürt). 3) Seliloz sanayü — (kâğıd, kar- ton, suni ipek) 4) Seramik sanayü — (sişe, cam, porselen) 5) Kimya sanayi Bu plânın üçte ikisi vaktinden önce Kölist edilmiş bulunmaktadır. İkinci $ Benelik plân neşredilmek Üzeredir. Bu plânda bilhassa petrol sentetik, refine Fi, kömür, linyit sanayii, elektrik sana. yü, muhtelif sanayii gıdaiye, bu me- iyanda et, balık, meyva, sebze, konser- weciliği, kimya sanayii vardır. Bu plân tatbikatı csnasında kantite İtibariyle değilse bile kalite itiba- Fiyle kâfi türk elemanlar kullandık. Lüzum gördüğümüz anda lüzum göre düğümüz nisbetlerde ecnebi mütehas. 2 davetinden çekinmedik. Plân tat- bikatına muvazi olarak bir taraftan Av- Tupa ve Amerikaya her sene daha fazla artan talebe ve stajiyer gönderiyoruz amali tediye plânını karşılamak için ma- denvve ziraat sahasında kati adımlarla yürüyoruz. Endüstri tediyelerimi tün teahhüdatımız gibi ponctuellement, karşıladık ve kârşılamaya devam edebi- lecek vaziyetteyiz. Tabiri diğerle mali plân: daima ic- ral plâna takdim ediyoruz, bu suretle filan endüstriyi de kuracağız dediği- miz anda vesaitini daha evelden tedarik etmiş haldeyiz. Endüstrileşme plânı tatbikatı için, tamamen ticari mücssese tekniğiyle ça- dışmak üzere Sümer Bank teşkil edil- miştir. 3) Maden politikası: 'Tetkika ve vesaika dayanarak var- dığımız kanaat, Türkiyenin, yalnız, bu günün en mühim sanayiini deği ya ham maden ihtiyacatından mühim- ce bir kısmını da verebilecek toprakaltr. servetine malik olduğudur. — Madenin, Türkiye iktısadi kalkınmasında, Tür- kiyenin en başlı tediye vasıtası monnaie Gechange't olabileceğini gördük. Türkiyeyi plân dahilinde, saha sa- ha, tetkik ve maden işlerinde erkânr harbiye Vazifesi görmek üzere bir Ma- 'den Arama ve Tetkik Enstitüsü tesis edilmiştir. Sümer Banka muvazi ola- Tak, maden işletme ve ihraç etme işle- rinde keza ticari bir müessese - tekni- ğiyle çalışmak üzere Eti Bank adıyle ayrı bir banka kurulmuştur. Maden mevzuu / etrafında - bunlara Muvazi olarak yapılan diğer inkılâb 'eşhas elindeki madenlerin işletme, ruh. satname ve imtiyaz alma şekilleri üzerindedir. Maden imtiyazlarının Tür- kiyede bir spekülasyon mevzuu olması bu suretle bitmiştir. Bu değişikliğin, maden - işleten ve işletecek olan şahıslara da hizmet ve onların muvaffakiyetlerini teshile ya- tadığını derhal ilâve etmeliyim. 4 — Teşkilât ve mevzuat sahasın.- da yapılmış ve semere vermeye de baş- Jamış değişiklikleri sadece saymak bi- le bu yazının hacmini çok taşırır. Millt tasarrufu teşvik ve tenmiye, kredi ve finansman emniyeti, ticari hedefli ko- operatif birlikleri ve sureti umumiye- de rationalisation —ve standardizasyon işleri, türk tüccarın itibarını siyanet e- decek mevzuat bu aradadır. Kemalist rejimin, ihracatçı telâkkisini bilhassa kaydetmekte ihtimal fayda vardır: Ke- 12-2- 1927 İÇ HABERLERİMİZ Kıymetleri düşük paralar ve ihracat tacirlerimiz Fransiz frangınin altın / esasından ayrılışını mütcakib Hollanda, — İtalya, İsviçre ve Çekoslovakyanın paralarını kıymetten düşürmeleri yüzünden ihra. cat tacirlerimiz büyük zararlarla kar. şılaşmış bulunuyorlardı. Bu vaziyet karşısında — başlıca bir ihracat merkezi olan İzmir ihracatçıla- 'ından mürekkeb bir heyet, ekonomi bakanı Celâl Bayarı ziyaret ederek ba- z1 memleketlerin — para - kiymetlerini düşürmelerinden doğan neticeleri izah etmişlerdi. Haber aldığımıza - göre yu- karda zikrettiğimiz memjeketler para- Jarının kiymetlerinin düşürülmesinden önce yola çıkarılmış olan — mallar be- dellerinin eski / kıymetleri ” üzerinden Cumhuriyet Merkez Bankasınca öden- desi karar altına alınmıştır. Bu karara tevfikan ekonomi bakanlığınca — yapıl- mış olan ilân üzerine alâkadarların ver- dikleri dosyaların Türkofis başkanı Burhan Lanos, maliye nakid işleri di- rektörü Halid, Cumhuriyet — Merkez Bankası şanj şefi Cabirden mürekkeb bir. komisyon tarafından tetkikine başlanıl- mıştır. Para kıymetlerinin düşürülme- sinden önce aktedilmiş olan kontratla- ı fiata taallük eden kısımları yeni para kiymetlerine göre düzeltilmedik- çe tüccarlarımızm bu kontratlarını ifa etmemekte serbest olabilecekleri — alâ- kadarlarca ileri sürülmektedir. Filhaki- ka birçok memleketler mahkemeleri bu. kabil vaziyetleri müebir ve önceden 'tahmin edilememiş bir yeni sebeb ad- dederek bu mükavelelerin yeni vaziye- te intibak ettrilmesini kabul etmiş bu- İunmaktadırtar. (AA) malist rejim ihracatçıyı, haritçe Türki- yenin şeref ve itibarmı ve moralini temsil eden ve bu sıfatla eline türk e- meği emniyet edilmiş olan adam telâk. ki etmektedir. Bunun sureti umumiyede dış ticar zete verdiğimiz ehemiyeti de ifadeye kâfi gelecei 12 yıl 20 misli e göre, memleketimizd orta mekteblerin 12 yıllık mezu ders yılmda gö karılmasından doğmuştur. O sene yalnız Musiki Muallim mektebi 7 mezun vermiştir. Camhuriyetmizin kültür saha- sında feyizli bir eseri olan bu rakamları büyük bir memnuni- yetle neşrediyoruz: Ders yalı Mezun sayıst 924 » 925 530 925 - 926 1296 926 - 927 1991 927 - 928 2880 928 - 920 3202 929 - 930 3050 930 - 931 4483 göL - 9az dzaz 932 - 933 3606 933 - 934 7069 934 - 935 9067 935 - 936 10689 'İstanbul limanında tetkikler İstanbul, (Telefonla) — İngiliz mü- bendisler bugün de Kurüçeşmede son- dajlar yaptılar. Liman üzerinde tetkikler yapan mühendislerin çalışmalarına i Tak etmek üzere cumartesi günü iki bi- Finci sınıf mühendis daha gelecektir. Ziraat bankasının çifteil ile muamelelerinin mahiyeti Ziraat Bankası tarafından çiftçiye S n eşaala a — l olup olmdığı eai - hd ihtilafı Temyiz Mahkenesi umumu beyetinde görüşülmüştür. Umumi he- yet bu müamelelerin ticari muamele- lerden olduğuna karar vermiştir. ——— —— — aa YAY KALAV —— diplomasi z ea — Fransız başvekili Brara Bi — aK tütün aleyhinde - şu beyti yazmış: Ben duhan içtim deyu mecliste lâf etmem hele Neyleyim ol zevki kim filhal bur- nundan gele Halbuki tütünün büyük ve meşhur adamlar arasında dostları ve müdafi- leri de vardır. Bismark, bunların başın- da gelir. Bir defa Jül Favr bir Prus- ya - Fransa sulhu yapmak için Pren- #i ziyarete geldiği zaman — Bismark, cigara içip içmediğini sorarak bir si- gar uzatmış ve Jül Favr'den içmedi. #i cevabını alınca tütünü şu sözlerle müdafaa etmişti: — Yanlış yapıyorsunuz! Kolayca hararetlenebilecek bir mevzu üzerin- de münakaşa eden bir adamın konu- #ürken cigaya içmesi daha iyidir. Bir sigarı elde bulundurmak ve onun kü- 15 ile alâkadar olmak, sözlerimizi da- ha ziyade kontrol altında bulundur. mağa yarar. Böylece bir değişiklik de olur. Cigaranın mavi dumanları yu- karıya doğru kıvrıla kıvrıla çıkarken intanm gözü, gayri ihtiyari, dalar. O zaman insan daha yumuşar ve daha ” müsaadekâr olur. Devamlı sürette müsaadekâr da olmak diplomatları yaşatan madde- Mutbak ve ipek çorap ingiliz hastahanesi bir türlü aşçı bir arkadaşına şikâyet etmiş. Bunun sebebini tayin edemiyen bu zat da |- - istenilen aşçı ka- dahi siyah pamuk- Tu çorap giyecektir.. Tlânın çoraba teallük eden kısmı- ı “ipek çorap giyebilecektir,, şekl ne sokturan / müdürün - dostu, erlesi gün, yüzlerce aşçı kadının hastaha - neye başvurduğunu öğrenmiştir. Psikoloği bazen çok basit bir şey- dir. mnpcott' kasabasında bir lokanta var- dır ve bunun sahibi Harold G. Bla- 'ney” isminde bir adamdır. Bu adam, lokantasına - gelip ken- disine bakan ve fotoğraf makineleri- ni hazırlayan yabancılı le karşılar: — Evet, camhur - reisi liyorum. / Resmimi mi iyorsumuz? Peki, bir enstan- iz! Blaney, cumhur reisinden bir yaş küçük ve ondan dir; iki kızı / vardır ve dehşetli surette taraftardır gu sözler. z ufaktır, evli - New deal'e çok meziyet ve hususiyetlerini duy- muşsunuzdur. Fakat bu zatın iyi ba- zırlanmış yemeklere meraklı olduğu- "mu biç işittiniz mi idi? Blum'un bu mera- kından kinaye olarak fransız kabine- sine “Blum - Daladye - Amelie kabi- mesi” diyenler vardır. Blum'la Dalad- ye'yi tanıyorsunuz. Amelie, B. Blum'- 'vn güzel yemek pişiren aşçısının adı- dır ve bu aşçı, yirmi senedenberi s0s- yalist liderinin evindedir. Blum'un pek bayıldığı yemekler. den birisi de ingiliz puding'idir. Bir gün bir ingiliz askeri mütehassıı, fransızların tayyare yapmakta ingi- hizleri geçtiklerini söylediği zaman, Blum şu cevabi vermi Siz de puding yapmakta, daima, bizi geride bırakıyorsunuz. Teşbihde hatâ olmaz dilmekte olan romanda şu parçayı o- kuduk; “Avukat Hicran, göbeğine tırdı ve Cemil Sena rüyasına, duman- İ bir dağ tepesi gibi, bir parça daha gömüldü. Göbeğe avans vermek — ve rüyayı dumanlı bir dağ tepesine benzetmek! Teşbihte hatâ olmaz, sözleriyle mu- harriri tenkidden çekinelim. Maarif Vekâletinin alâkalı dairesi tarafından yapılan mevcud resmi liselerle, re aşağıdaki cedvelde gösterilmektedir. Orta tahsil talebesi içinde fazlalaştı muallim ve nları seneden seneye artmak üze- Bu cedvelde 932 - 933 len azalış, muallim mekteblerinin altı seneye ç Vakıf |gayrimenkuller nasıl satın almacak? 1353 sayılı imar kanununun — dokü- mülkiyet kaldelerine bağlı - gayrimen- kullerinin istinasına dair olan kanun projesini hükümet meclise - vermiştir. Layibayı yazıyoruz: “Ankara İmar Müdürlüğü teşkilât ve vazifeleri hakkındaki 1353 mumara. İr kanunun dokuzüncü — ve 2290 numa- zalı belediye yapı ve yollar kanunu- eee : gehir plânlarına göre yol, yeşillik ve #aire gibi yerlerinde ihdas veya genişe letilmesi için İmar Müdürlüğüne veya belediyelere parasız bırakılacak - yere derden, mazbut vakıfların hayrattan sa- yılmıyarak arsa veya müsakkafları is- edilmiştir. Bu gibi vakıf gavı Hükümler dairesinde, bedelleri — veril mek süretiyle istimlâke tâbidir.” Kamutayj Encümenlerinde Büdce encümeni, nafa vekâletinin teklifi veçhile, su işlerine sarfedilmek ü- zere 31 milyon liraya kadar teahhüd ie- zasına ve bunun için büdceye tahaisat konulmasına karar vermiştir. Büdce encümeni, Ziraat bankasının yyeni teşkilâtina aid kanun projesinia te- kaüdlük gibi bazı bükümleri üzerinde tetkiklerin derinleştirilmesine karar ver- miştir. Vaziyete göre projenin kış tati> linden sonra bitirilmesi mümkün ola- bilecektir. “Tarımsal kombinalar kurumu” ku- gulması için zirsat vekâletine tahsisat verilmesine dair kanun projesini tetkik eden büdce encümeni 30 milyon liralık bir tahsisat kabul etmiştir. Hollanda ile ticaret ın]ı.lnlll g- ü leri başlıyor Türk » Hollanda - Ücaret ve klidag Anlaşmasının 5 ve 18 iaci maddelerinde örterilen ili aylak fi inbac müdüedür Sin bir aya indirlinesi vekiller heyetlar e kabul cöllmiştir. Yeni bir ticaret anlaşması yapılması etrafındaki mücakerelere yakında başla- nacaktır. Gazete köşkleri Belediyemiz Avrupa şehirlerinde ol- düğü gibi Ankaranm — muhtelif semtle- rinde de gazete köşkleri yapdırmağa karar vermiştir. Kamutay Çağrıları Dahiliye Encümeni bu gün saat onda toplanacaktır.