Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
İ gibi hayvanlar, peskop - kanununda işkenceye yer verilmekte Tarıhdekı garib vakalar XIV - Yazan: Max KEMMERİCİİ Orta zamanda her on idam mahkü- nundan biri cellada aiddi ve cetlad is- kdiği takdirde, para mukabilinde, bu hahküme serbest bırakabilirdi. İmpa- tator veya mukaddes Roma kıralı iste- diğini affedebildiği gibi, mahkünt im- paratorun elbisesine dokunur ve bunu şahidler muvacehesinde öperse gene af- fedilirdi. Bir şehirden nefyedilenler, bu şeh- re krral girerken omur atınımmı dizginini tutabilirlerse tekrar avdet ederler ve bütün hükuklarmına sahib olurlardı. Maamafih bu imitânlara rağmen cel- ladların eli boş kalmazdı. Dahili harb dir. telladın m &üne elle dokunmasını me€ erefsizlik- Yece onun ailesini büyük bir ten korurdu. * İdamdan evel cellad mahküma soku- lup, adalet namına yapmağa mecbur ol- duğu iş yüzünden ona - azab vereceği için af dilerdi. Şaılken in Czrolma ad- hk n 98 inci maddesi mu- cibince cellad işini bitirdikten sonra kanlı kılıcı ile hâkimlere dönerek: *“Haklı bir iş yaptım mı?” diye sorar ve hâkimler “hak ve adaletin istediği- ni ve zavallı günahkârın layık olduğu- nu yaptın!” diye cevab verirlerdi. Bu- nun üzerine cellad: “Bu yaptığım işten dolayı allaha ve bana hu sanatı öğreten ustama şükrederim.” der ve çekilirdi. Cellad işinde acemilik edip kıhcr yeri- ne vuramazsa seyreden halk tarafından öldürülürdü. * Asılarak idam edilenin ölüsü gömül- mez ve olduğu yerde çürümeğe bırakı- İsrdı. 16 mcr asırda Freiburg'da iki kar- deş asılmış olan iki kardeşlerinin ölü- sünü gece darağacından alrp gömdükle- ri için mahkemeye sevkedilmisler ve iki gözlerinin çıkarılması suretiyle ce- zalandırılmışlardır. * ” Mayıs böceği, ;eln:ge tarla fareıi Si üzerine, ruhani muhıhııey: sevke- dilirlerdi. Rahib kilise kürsüsünden bağırarak mücrim hayvanları mahkeme huzuruna davet ederdi. Her böceğe bi- rer de avukat tayin olunur, adam akıl- dının hâkimin hoşuna gitmemesi İhti- malini de düşünerek bu cezanın tatbiki ni mübaşire havale müsaadesini de ver- miştir. Mübaşir de kadını beğenmezse bu iş hademeye gördürülecektir. Hade- menin zevki vazii kanunca nazarı iti- bare alınmamıştır, * . Felix Platter adlr birinin hatıratm- * 1711 de Prusyada asker kaçaklarınım burun ve kulaklarının kesilmesine dair “bir kanun çıkmıştır, * - 1751 de intişar eden Baviyera ceza Çeviren: S. ALİ fai, Bu kanunun ahkâmına nazaran iş- kence üç defadan fazla tekrar edilmi- yecek fakat mazmun Bişsizlik gösterir- se şiddeti arttırılacaktı. İşkerits esna- sımda yeni bir takım şüpheler uyatur- sa devamı olunacaktı. İcabında söylets mek için şahidlere de işkence caizdi. Başparmağı vidalanacak, saçlardan az- mak, telle döğmek, 48 saat belde bıra- kılan dikenli kemerler takmak kanu- nun kabul ettiği işkence usulleri idi. * İşkenceyi ilk kaldıran alman hüküm- dar, Prusya krralı büyük Friedrichtir. $ temmuz 1740 da, yani tahta çıkışım- dan pek âz sonra, orta zamanın bu fe- na âdetini şiddetle menetmiştir. . Maa- mafih Avrupa'da bu ileri hareketi ilk gösteren kendisi değildir. Friedrich'in yasğağından 112 sene evel işkence menedilmişti. Cizvitler Friedrich'in kararına şid- detle itiraz etmişler ve Almanyadaki bütün haydud çetelerinin Prusyaya ko» şup geleceklerini ileri sürmüşlerdir. Fakat PFriedrich adliyeci olmadığı, bil- akis aklr başmda, hür düşünceli, kilise nüfuzundan azade bir adam bulunduğu için attığı adımdan geri dönmemiştir. * Baviyera'da işkencenin tamamen kal- dırılması tarihi 1806 dır. Hannover'de , ise bu usul 1840 senesine kadar devam etmiştir. İngilterede KA Prusyada insan yakmak için saon o- dün yığını 15 ağustos 1786 da ateşl - AVUSTURYA | MESELESI L'Ere Nöuvelle gazetesinde Barel yazıyor: 1918 denberi Avusturya, Avrupanın en nazik noktalarından birini teşkil e- diyor. Avusturya meselesi, gerçi biraz değişen şekillerde, daima ortaya konul- maktan geri kalmamıştır. Birkaç ay ön- te, Habsburgların yeniden tahta geçme- si üzerinde konuşuluyordu; bugün, İ- talyanın muvafakatiyle Almanya ile A- yusturya arasında aktedilen andlaşma mevzutr bahistir. Bu üç milletten her bizi bu neticeden memnundurlar ve ona diplamatilk bir zafer nazariyle bakmak- tadırlar. Bü sevinç haklr mıdır? İçle- rinden biri kararından geri dönemez mi veya bir baskası bu işte aldatılmış de- git midir? Bu meseleleri vazetmek, on- ları halletmekten. kolaydır. Meseleyi gözden geçirelim. Almanya Avusturyayı ilhak etmek projesinden resmen vaz geçiyor. Al- manyada federalizm namına kalmış olan son izlerin de ortadan kaldırılmış ol- masr Âvusturyalılarm alman devleti zularını büsbütün körletecek mahiyette idi. Evvela Avusturyaya nazilik ruhu- w aşılamak, Danzig'de olduğu gibi na- zilerin orada ekeseriyet kazanmalarını temin etmek lâzımdı. Bir Avusturya iç Emile politika meselesi olan bu husus, yeni andlaşmadan fayda görecek midir? Bir- kaç ay hâdiselerin müşahedesi bizi bu miştir. * 1804 de Eisenach'ta; zorla toplanan mekteb çocuklarının huzurunda, dört defa sabrkalı bir kundakçı diri diri ya- kılmıştır. Aynı şekilde bir idam da, 1813 de, taya Berlin'de tatbik edilmistir. çok sahrlralr alan bir kundaker karı ko- "| M ayd'"' tahil Si Eğer AL- manyanın ümidleri gerçekleşir ve Al- manya ile Avusturya arasında turizm ve ticaret münasebetlerinin inkişafr ne- ticesi olarak Nazizm Avusturyada te- rakki ederse, anslus kendiliğinden mey- dana gelebilir. Bilakis, Avusturya, si- yasf hürriyetini muhafaza etmeye Tmu- vaffak Toursa istiklalini de koruyabile- cektir. (Başı 1, inci sayfada) nuna alınmaları, Ssalonda böş yer kal- masına bağlıdır. H kart sahipleri ön salondan girince ön- ce kitab ve zarf dağıtma odasına uğra- malıdırlar, Onda kartlariyle birlikte sunulan ln kâğıda mukabil ken- dilerine kurultay için dağıtılan kâğıd- lar ve kitablar verilecektir. Bunlar ara- sında bulunan kurultay klavuzu ile tez- lere aid örneklerin ve söz isteme ve tak- rir kâğıdlarının kurultayın sonuna ka- 4 — Beyaz, pembe, yeşil ve mavi venk- Üçüncü Dil Kurultayı 24 ağustosta Dolmabahçede açılıyor dar elde tutulması rica olunur. 5 — Önceden müracat ettiği halde listelerde isimleri çıkmıyanlar olursa telefonla genel sekreterlikten sormala- rı, yahud ilân edilecek saatlarda - milli saraylar direktörlüğünde bulundurula- cak kurum işyarına baş vurmaları rica olunur, 6 — Kurultaya pek az zaman kalmış ve bütün tertipler alınmış bulunduğun- dan artık ne kurultaya gelmek ve ne de tez vermek için müracaat edilmemesi rica elunur. (Başr I. inci sayfada) 1 — Almanya: 32 altın, 26 gümüş, 30 bronz madalya, 2 — Amerika: 24 altın 20 gümüş, 12 bronz madalya, 3 — Macaristan: 10 altın, 20 gümüş, 5 bronz madalya, 4 — İtalya, 8 altın, 9 gümüş, 5 bronz madalya, $ — Finlandiya: 7 altm, 6 gümüş, 8 — Japon: 6 altın, 4 gümüş, 8 bronz 9 — Felemenk: 6 altm, 4 gümüş, 7 bromnz madalya, 10 — İngiltere: 4 altın, 7 gümüş, 3 bronz madalya, 11 — Avusturya: Çıhm,üm 3 bronz madalya, 12 — Çekoslovakya: 3 altın, 5 gü- müş, O bronz madalya, İ !3—Ar;ımîn'2ıltm, 2 gümüş, 3 bronz madalya, 14 —- Estonya: 2 altın, 2 gümüş, 3 On birinci Berlin olimpiyadları kapanırken bronz madalya, 15 — Mısır:. 2 altın, 1 gümüş, 2 bronz madalya, 16 — İsviçre: 1 altın, 9 gümüş, 5 brnoz madalya, , 17 — Kanada: 1 altın, 3 gümüş, 5 bronz madalya, 18 — Noöryeç: 1 altm, 3 gümüş, 2 bronz madalya, 19 — Türkiye: 1 altın, O gümüş, 1 'bmzmdıîn. 20 — Hindistan: 1 altın mıdalyı, 21 Yeni Zeland; 1 altın madalya, 22 — Lehistan 3 gümüş, 3 bronz ma- dalya, 23 — Danimarh 2 gümüş, 3 bronz madalya, 24 — Letonya: 1 gümüş, ! bı'onz ma- dılyı. 26 — Romımyı. 1 gümüş madalya, 27 — Cenubi Afrika: 1 gümüş ma- dalya, 28 — Meksika: 3 bronz madalya, 29 — Belçika: 2 bronz madalya, 30 — Avusturalya: 1 bronz 31 — Filipin: ! bronz madalya, 32 — Portekiz: 1 bronz madalya. »de daha serb Fakat Avusturyanın iç İşlerinin ehe- miyeti ne olursa olıun, Almanya ile İ- talya arasındaki in bundi daha mühim olduğunu unutmamak lâ- zımdır, Yeni uzlaşmanın hedefi bu mü- nasebetleri ıslah etmekti; çünkü, açık veya kapalı, anşlüs demek, almanların Brenner'i tehdid etmeleri demektir. Eğer Avusturya istiklalini muhafa- zaya muvaffak olur, fakat inkisara uğ- rıyan ÂAlmanya ğene de anşlus niye- tinden vaz geçmezse, u, Almanya ile İtalya arasında doğrudan doğruya bir ihtilaf demektir. Geriye, Almanyanın, İtalyanın döst- luğunu mühafaza etmek için, anşlus'tan büsbütün vaz geçmesi faraziyesi kalır. 'Tıpkı, Polonyayı Rüsya ve Fransadan Uuzaklaştırmak için, Polonya koöridoru üzerindeki talehlerinden vazgeçtiği gibi, Fakat Danzig'de vukua gelen hâdiseler bu alman - leh dostluğunun muvazelen- mesi kolay olmadığı hissini veriyor.. Yeni üçüz ittifakın politikasımı de- vanı ettirmek daha kolay olacak mıdır? İçinde İtalya, Polonya, Avusturya ve Macaristanım Almanya ile birleşe- 18 AGUSTOS 19i KLA cekleri bir blok teşkil etmek âl lomasisi için güzel bir mi lur. B Böyle bir ittifak, Avusturyâ ©© ristan imparatorluğunun — miraS için doğrudan doğruya bir teli kil eder. Fakat İtalyanın, kendi atlerine bu derece aykırı bir zona iltihak etmesi, pek muhtet rülmiyor. İtalya, Almanya ile ittll derse, tabildir ki ikinci derectĞği visayet altında devlet rolünü göfü yanaşmıyacaktır. Avrupa muvazenesinde yer surlar, Avrupayı iki hasım cep baret görmeye alışmış olanları düşüreçek kadar kompleksleşmi kat bu koömplekslik, sulhun mu için bir tehlike teşkil etmez. her devlet, ihtiyatsız hareket eti dirde, bütün diğer devletleri leyhine çevırmekten endişe Yalnız k ) rulup dağıldığı için bdyle bir * oldukça istikrarsızdır. Herhnldl turyanım iç vaziyeti, her zamanstt” fazla ehemiyet kespetmiştir, Ve Ki M bette dikkatle takib edilmeye de€$” Besşikler canlanmalıdır Fransız akademisi azasından Georges L , Le Ji l inde - do- ğum ınwıııı teşkil eltıg) sosyal teh- likeyi Fransa'ya ihtar ediyor. Bu fay- dalr makaleyi, türk çiftl ithaf ede- rek, aşağıya alryoruz: Büyük garb devletleri da dp- habb 4 ! lin önüne geçmek mümkün bir serab uğrunda harcamış zamanlarına ve bu uğurda yapmı? dükları fedakârlıklara ne hüf caklar. a Bir pazar günü, sokakta, ğum yalnız Fransa'da — azalmaktadır. Halbuki, Fransa toprağı bereketli ikli- mi müutedil bir memlekettir. Burada her türlü ziraat yapılır ve mahsüller hol- dut. Normal zamanda, Fransa kendi kendine .yetecek kadar zengindir. O- nun içindir ki, içinde yaşadığımıza ben- zer,buhranlı devirler müstesna, İnsan- lar burada mesud yaşarlar, O halde, be- şikler neden boş kalryor? Rahatlığı bozmamak ve tahdid et mek istememekten mi? Erkeklerde me- suliyet ve yük korkusundan gw ? Kadın- larda, yorgunluklardam, yıpranmalar- dan korunmak, güzelliklerini ve genç- Hiklerini muhafaza eı:ıdîşesînden mi? Bu bahiste, bilhassa şahsi saadet te- lakkisi mühimdir. Bunca insanlar saa- deti bulunmadığr yerde aramak gafle- tine düşüyorlar, Saadet ne istasyonlar- da, ne büyük yollarda, ne yeni manza- .ra ve zevklerdedir. qw;î, seyahat ede- bilen, bir otomobil içinde mütemadiyen manzara değiştirebilen, çiçekli oberjle- rin dinlendirici sükünetini tadabilen, kendilerini yaz ve kış sporlarının koy- nuna atabilenler, arada sırada kendile- rine bu neviden zevklerin ziyafetini “çekmekte haklıdırlar. Fakat bunlar in- sanı aldatmamalıdır. Bu tarz eğlenceler saadet olmaktan ziyade bulamıyacağı yerde saadet arıyanlar için bir açlık alb- datandır. İmdi, vatandaşlarımızdan pek çoğu bir eğlence sıtması içinde böyle le çiftler tanryoruz ki o—ıhihıi için- de koşa- bilmele içirk tatir gülüşter sevimli oksa yışlarla dolu bir aile yuvası zevkinden le taşıdıkları veya elleri? tuttukları çocuklariyle çevrilmiş çi ailesi gördükleri zaman; bir 017 bil içinde geçtikleri kır yolununm rımdâ, koynundaki yavruya ren bir köylü armeye rastlad man, ihmal ettikleri saadet n sıl pişman olacaklar! Mahdud kazançlarına ve istikballerine rağmen, hayattan likelerinden korkmamış oları bi vıltılr bir yuvaya sahib olmanıı © “siz bir saadet teşkil ıdemle“ğ'd tacaktır. Onlar, geçici zevklerin zevksiz sarhoşluğu üçinde, d cuğu beklerken kufulan çifte rin, ve doğan yavrunun nefi mekten doyulmaz zevkin, mini vüçudun bin türlü k ü lettiği odanın ıı:ııhı'm.'m.y&ill ömürlerince çekmeye ma ; te kavuşmaktan alıkoyamama Saadetin ne olhiunu ! ve onu bulunduğu yerde ğimiz gün bizde de beşikler ve doğum azlığı ottadan mek çağını artık geçirmişlerdir. Bun- dan böyle yalnızlık icinde ihtiyarlama- ya mahkümdurlar. Ölüm döşeklerinde, gözlerini kapayacak sevdikleri bir in- san bile bulunmryacaktır. Genclik zevkleri artık kendilerini dan her iki yaralı ml"m'fî üzere hastahaneve yollanm ” eğlendiremez olduğu zaman - ve bu ha- yakalanarak hakkında g6 kat açılmıştır. ir