16 Mart 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4

16 Mart 1935 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

16 MART 1938 CUMARTESİ vt sıyasal fenizelos - Lloyd George u () (Kassos adasının ağacsız bir koyu. ineş, gün doğruğunda. ımdolin çalarken, koya, ir ses gelir) — Venizelos! Venizelos! n. Gel beni indir. V. — Lloyd Geörge sen misin? L. G. — Benim. Yolu bulamıyorum. Ve belâlı bir adaymış bu be. (Venizelos, arkadaşına karşı gider. z sonra ikisi de koydadır) V. — Burada olduğumu nereden ha. aldın? — L. G. — Ayaklanmanın başına geç. lğini duyunca, dedim ki, bak kâfire, emek gerçekten e Ve derhal, o son konuşma- g sırasında senin ağzından dökülen Ti birer birer hatırladım. İlâhi Yunanistan'ın bir kere daha bineyim ve kasıklarını bi kere ha mahmuziryayım derken en niha- | ayaklarının altında kaldın ve kuru afanı nallattın. V. — Gene dört ayağım üzerine ydim, böyle demezdin ya! L. G. — Belki de hakkın var. Mu. ffak olmak, çirkinliklerin dörtte üçü- ü gideriyor. Gayeye bir vardın Üandığın vasıtalar o kadar çirkin ükmüyor. Bir Fransız gazetesinde u. Bundan önce yedi kere ihti- | çıkarmışsın. Doğru mu? V. — Doğru. Ne zaman iktidara se, kapıları zorliyarak — geldim. sen de çocuk gibi konuşmasanı, demagojisiz demokrasi gördün Venizelos sırtlardan Nerede- ihtiraslarına payan mi, “L. G. — Demagoji başka, ihtilal ya- yt hükümet darbesi başka, — Neresi başka? Biri ötekinin az. sanıdır. L. G. — Evet. Bir memleketi ikiye lüp birbirine yedirmek de, nihayet, vrin bir adım daha ilerisidir. Bu antık doöğrudür dersek, yabancı bir letin yardımile - bile iktidara gel- ek, mahzursuz ve tabil bir iştir. Şu Üde, hiyanet nedir? bir de onu anlat. V. — Hiyanet, bunların herhangi bi. muvaffak olamamaktır. L. G. — Şu balde sen şimdi nesin? V. — Bir hsin (sinirli sinirli gü- eki Bi G. — Çok sinik'sin. Acaba ben iyle miyim diye düşünüyorum. V. — Eğer benim tanıdığım Liyod eorge isen, sen de benim gibi, her za- n hesablı kitabir harcket etmiş olan n. Yalnız sizin İngiltere'de, 2 izdeki kadar başıbaş bırakmaz- r, adama bizdeki kadar at oynattır. ır. Bir muhit farkı. Ve belki de, miz bakımından alınca, bir mizah rkı. Yoksa, sen de benim gibi, kaşar. iktidara musallat, seçtiği yo- , dürüst olup olmadığını umurlamaz ir politikacısın, “Politika için politi- a”, bizler, bu mektebin mahsulüyüz. L. G. — Belki de daklısın. Ama ben igiltereyi ikiye bölmeğe — kalkışmaz. im gibi geliyor. V. — Yahbud, İngiltere başka, Yuna- an başka, Sana bir demagojik for- yereyim: <Ada'nın mutlak hege. onyası zamanları geçmiştir. Şimdi ttk Dominionlar'ın da reyini almak tere! Ve farzet ki, Ada'yı Dominion- r *yılnn Averof bağlar. Yahıt Ada' ıminionlar'dan yalnız Averol ayı. n Averof'da senin elindedir. Ssana bir politika hesabı. Ne ya- P (G.— Bu sadeliğin korkunc bir ta- fr olduğunu şimdi anlıyorum. — Ger- b senin bütün sıyasal karyerin #rof'un ya ön, ya arka cephaneliğin. Buraya da seni o bıraktı değil- V. — (Ağlar) O bıraktı. L. G. — Hattâ bir aralık dendi ki, (*) Bu yazınnı ilk parçası sayılabi- bir yazı Ulus'un 6 mart tarihli la çıkmıştır. HİLALİAHMER İ"enerbahçe Galata saray maçi (Başı 1. inci sayıfada) olan — şeylerin, acı — tatlı, lafını et- mekte ... “Niyazi biraz gözünü açsay- dı!....,, yahut “Sert havada böyle oyna- nılmaz, yerden, kısa pas... İşte en doğru oyun biçimi?,, ve yahut “çocuklar ka- zansınlar, hepinize ziyafet hazı Telefon çalmıyor. Belli ki durumda bir değişiklik yok. Nihayet, maçın ikinci yarısı da bitti. On beşer dakikalik ikiyarı oyundan bi- rincisinin sonuna doğru, Fenerbahçe- nin bir gol yapmış — olduğunu öğren- dim. Bence, bu golü yapan o dakikada Istanbul şampiyonu olmuştu. Çünkü ikinci on beş dakikada rüzgüra karşı oy- mıyacak olan Galatasarayın, sonucu de- giştirmesi, teknik ve psikolojik bakım- dan beklenemezdi. Böyle — düşünmekte haksız olmadığımı da biraz sonra anla- ö “ ** * Üç cumada biten bu “final maçı,, yur- dun dört yanında, genç yaşlı, kadın erkek binlerce peşinden — sü- rüklemiş ve heyecana vermiştir. Ge çen cuma, Yunan ayaklanması — sıra- sında, durmadan çalan telefonum, ben- den hemen yalnız maçın — ne olduğunu öğrenmek istemişti. Dün, evkaf apart- manı altındaki spor salonunda toplanan yüzlerce genç, Anadolu ajansının bül- tenlerini kapışmışlardır. Ankara, İzmir gibi büyük spor — merkezlerimiz değil, telgraf bürosu olan her küçük şehrimiz eminim ki, İstanbuldan maçın duyukla- vını almak için elinden geleni yapmıştır. Niçin? Diyebilirim ki Fenerbahçe — Gala- tasaray rakibliği Türkiyenin ananeleri arasına girmiştir. Yurdun her yanıma da- gılan Fenerli ve Galatasaraylı sporcu- lar, gittikleri yerlerde Foenerbahçe ve Galatasaray sevgisini, yani — tertemiz spor mistiğini de beraber — götürmüş- lerdir. Bu sevgiyi, spor hesabına, geniş- letmek gerektir. N, Baydar Kadm ve erkekler içınr Berber Hasan Ankaranın yegâne TUVALET SALONU Bankalar Caddesi No. 9 Telefon: 2950 Saç, su ondülasyonu boya, baş yıkamak, manikür. Yüz makiyajı ve masajı ———LMMİEME—M—TLdLd— .—— Girid'in istiklâlini Girid — Venizelos — Averof. ve basit ama, ne de olsa bir w V. — Ve şimdi sana açıkça söyliye. bilirim, benim bütün politika cephem baştan sonuna kadar bundan ibaretti. L. G. — Şimdi ne yapacaksın? Bari gidip hükümete teslim olsaydın. Bak senin yüzünden © kadar adamın cant yanacaktır. V. — Lloyd George gibi değil, bir melek gibi konuşuyorsun, yahu böyle bir şeyi yapabilmek için insanın poli- tikacı değil idealist olması Iâzımdır. L. G. — Doğru. E ne yapacaksın? V. — Karım sengin olduğu için pa- râyı düşünmüyorum. Oturup hatıratı. mı yazacağım. L. G. — Ve tabil orada da politika yapacaksın, Tahrifler yapacaksın. V. — Tabül. Huy eanen altındadır. L. Ö. — Tıpkı benim gibi. Tıpki benim gidi, (İkisi de derin düşüncelere dalar- lar. Birbirlerini, farkına varmadan tak- lid ederek, potinlerini çorablarını çıka. rırlar, ayaklarım denize sarkıtırlar.) V. (mandolin — çalarak) — Averof. ilân edecekmişin. Küçük ume. Averof. Averof. L. G. — Free trade. Free trade. Free trade. (Birden, birbirlerine bakarak ürker- ler. Karşılsrında, elinde Kassos adasın- dan büyük bir çalı süpürgesi, tarih'in hayali dikilmiş durmaktadır.) BURHAN BELGE Şimdi asıl oyuna gelelim: İstanbul, 15 (A.A.) — Havanın zaman zaman dolu yağacak kadar boözük olmasına rağemmen, Fener - bahçe stadında oldukça kı ir ka - labalık toplanmıştı: İlk maçı Fener - Galatasray küçük - leri yaptılar. Berâbere biten güzel bir karşılaşmadan sonra sıra büyük maça geldi. İki takım da geçen maçtaki kadro - larını aynen muhafaza ediyorlardı Hakem Şazi Tezcan. İlk bücum Fenerlilerde. Fakat sarı » lacivertliler kale intihabı şansını kay- bettikleri için, çok sert esen kargı mücadele etmek vaziyetindeler. Birinci hücum, Galatasaray müda - fileri tarafından kolaylıkla kesildi. Bu- rüzgâra na mukabele eden Galatasaray hücumu- nun soldan inkişaf ettiğini görüyoruz. Danyal seri inişle topu avut çizgi - sine kadar götürdü, Fakat Yaşarın bir kafa vuruşu, ortalanan topu tehlike sa - hasından harice çıkardı. Hakemin vaziyete hakim olduğu mu- hakkak. Fakat Fenerin i Üüzel avan - tajmımı, 13 ve 19 uncu dakikalarda, of - sayd diye kesti. Hele ikinci vaziye ofsayd sayılan Niyazi, kendi yarı sa - hasından çıkış yapmıştı. 23 üncü dakikada: Fenerbahçe küale- si ilk tehlikeli anını yaşadı. Fazılın çok isabetli pasını, sağ açık Necdet ceza sa- hasının içnde ve çok müsaid vaziyette yakaladı. Oldukça kuvvetli çekilen pla- üt, Bedlinin çok yerinde müdaha - Tesi ile korner oldu. Galatasaray iki avantaj daha kay » betti. Birinde koörneri fena vurarak, i - ki iyi plase ede - k, göolle bitmesi- mümkün olan etleri elden kaçırdı. Bu suretle devre 0-0 beraberlikle bitti. İkinci devrede Fenerbahçe Tüzgârı arkasına alıyordu. Bu vaziyet, birinci devreyi beraberlikle bitirmiş bir takım için oldukça kuvvetli bir avantajdı. Dördüncü dakika: Ali Rızanın ver - diği güzel bir pası Niyazi ortaladı. / ni zayıf bir tutuşla topu clinden k dı. Fenerlilerin orta muhacimle sol içleri aynı çıkt ve üç metreden avuta vurdular. Altıncı dakika: Fenerliler Galata - saray kalesini çok sıkıştıtıyorlar, sol - dan bir inişi Osman favulle kesti. 20 metreden Fikretin çektiği firikik bir metre havadan gitti. Fener tazyiki devam ediyor. Gala - tasaraylıların kendi nısıf sahalarından nadir çıktıkları görülüyor. Oyn bu şekilde otuzuncu dakikası- nı buldu, 30 uncu dakika: Faztlın zayıf bir çıkış yüzünden kaçırdığı topu Adnan az daha göle çeviriyordu. Fakat Bedi. inin yerinde bir plonjonu, Feneri hâ- kim oynadığı bir devreden mağlüb çık- madan kurtardı. Galatasaraylılar canlanmıya başla. dılar. Fenerbahçe kalesi oldukça heye- canlı anlar geçirdi. Fakat netice değiş- medi ve ikinci haftaymı da sayısız bitti. Nizamname mucibince oyunun bir çeyrek saatlik iki devre daha uzatılma. & icab ediyordu. Oyuna, rüzgâr Fener- bahçenin aleyhinde olarak yeniden baş- landı, Bu devrede tamamen mütevazin bir oyun görülüyor. Her iki takım, za. man zaman hücüm tefevvukunu ele ge- çirdiler. Bir çeyrek saatlik üçüncü dev- rede iki mühim hadise oldu: 1 — İkinci dakikada galatasareylı. lar, donacak hale geldiği için vazifesi- ni terkeden yan hakemin yerine bir baş- Kası konmadığından oyuna devam et. mek istemediler. Fakat bu mescle hal edilebildi. 2 — Tamamen mütevazin geçen dev- yenin en sonuncu dakikası: Ali Rıza, Niyaziye çok güzel bir pas verdi. Mu- vaffakiyetli bir eşapeden sonra Niyazi, kaleden manasız yere ileride bulunan Avninin hatasından istifade edenek, ta. manda topa ?__ğılllıılllulllnlllıılllııllınillıılllnlllıılllııIllıılllılllulllıılllırılllrıılllıılllıılllıılllıılhıılllılllnlllnlllıılllıılllulllı':[ş Yüniş Kadın, Erkek Mantoluk ve Kostümlük kumaşları Ankara Maarif Vekâleti karşisında numara 22-27 Telefon 2712 Ankara — Adliye Vekâleti karşısında No 50 telefon :2770 (TAŞLICALI SALİH SABRI ) Mağazalarında b İöentİtvatliİtvakltenklünet tti bulunur. li YO gao ND NNN p ppp pi yanyamay y T Ahmet Enver Bakkaliyesi ve Müskirat Ticaret Evi Merkezi: Taşhan — Gazi heykeli karşısında Şubesi: Yeni şehir Lozan meydanı Her nevi lüks bakkaliye çeşitleri, müskirat, tütün ve maden suları, MAAAAAAAAAAAAAA AAA AAAAAAAAAAAA Herşeyin en iyisi, (MA-AAAAAAA. Bayramlık Hdiyelrinizi Ankara M. Kooperatif Şirketinden Alınız. en ucuzu Kooperatifte bulunur vv E E ; Ankara Osmanlı Bank ası Müdürlüğünden: Bankamızın eDmirfırka mıntakasında Müneccim yokuşundaki eski binası ile bu binanın karşısında elyevm Ali Ulvi müski - rat fabrikasının içinde çalışmakta bulunduğu taş bina ve An- kara istasiyonunda Depolar caddesinde kâin olup halen An - kara zahire borsasının isticarı altında bulunan depo binası sa - tılacaktır. Taliplerin bankamız müdürlüğüne müracaatları rica olunur. «gar. — Sporcu 1440 — Musiki: Necdet Remzinin takx Kor'un konseri Korsakoff — Cheherazade Corelli — Oda Sonatı Necdet Remzi: Keman Şekiba Kor: Keman Ulvi Cemal; Piano 20 — Tarih saati 2015 Dans musikisi 20.30 Musiki: Keman İtalyadan Almanyaya nasil geçti? Alman keman mekteblerinin ku. rucuları kimlerdir? Spolur'dan birkaç eser Necdet Remzi: Keman Ulwi Cemal: Piano 20.50 — Haberler Yrdu hapishanesinde Halkevi ders verdiriyor / Ordu, 15 ÇA.A.) — Halkevinerin” bapisanede açtığı derslerden - birincisi bugün B. İhsan tarafından verilmiştir. Mahpuslara halkevi tarafından kitab, defter ve kalem dağıtılmıştır. Mahpus- lar bu alâkadan çok derin bir sevinc duymuşlardır. Heyecanlı bir okuma is- teği göstermişlerdir. Samsun tütün piyasası Samsun, 15 (A.A.) — Tütün piyasa- sı çok canlıdır. Maden ve Dereler mal. larının kilosu hafta içinde 350 kuruşa kadar satılmıştır. Piyasanın harareti devam ediyor. Bafrada da aynı canlı- lık vardır. ——— Fenni Göçlükçü Rıza Tevfik Her nevi Saat ve Fenni Gözlük Ticarethanesi Bankalar Caddesi No. 8 Telefon: 3025 Tarihi Tesisi: 1921 ANKARA Zaiss Perivist çerçevelerimiz de gelmiştir. YENİ Yeşil Bursa Pazarı Mustafa Kâmil Muhterem müşterilerine bay. ramlarını saygi ve sevgi — ile kutlar. Kurşunlu cami civarında telefon: 3890 Gönül, Güzel İzmir Rakrları Âmili . ALİ FUAT Aziz müşterilerinin ve muh- terem bayi ve arkadaşlarının bayramlarını kutlar. v Kasab İbrahim ve ortağı Abdullah Yenişehirde Memurin Koope- ratifinin bitişiğinde Müşterilerini her suretle memnun etmeğe çalışan yegâne kasabtır. Müşterilerine bayram- larımı kutlar, ilâliahmere üye olmak insanlık borcudur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: