SAYFA: 2 Spor: Genç İstekler.. Şehrimizin hiç bir hafta: yok ki, gençlik ve spor ha- reketile geçmesi Bunları gördükçe göğsümüz kabarı yor ve bundan mütevellit memleket «poru — namına kıvanç duyuyoruz. İşte canlı bir misal; c martesi akşamı İdman Böl gemizin tertip ettiği teşvik güreşleri çok alâka uyan dırdı.. Şehir ve kazalardan bir çok genç vücutları sine sine toplıyan — bölge, gençleri birbirine tanıştırdı, hem de onların vücut kabi liyetlerini —spor göstermiş oldu... Milli sporumuz olan gü reş, bilhassa Balıkesir çev retinde gün geçtikçe ilerle mektedir. Eminim ki, bu hı zla gidilecek olursa az bir severlere zaman zarfında İstanbul gü reşcilerile boy ölçüşebilecek dereceye yükseleceklerdir O gece, elli güreşci genci beyaz minderin — üzerinde aslan gibi dizilmiş gördükçe kalbim sevinç darbelerile çarpıyordu. Hepsi de dinç ve kuüvvetli — çocuklardı Kardeşce geç vakitlere ka dar güreştiler. Bu hususta güreş ajanlığının gösterdiği faaliyeti takdirle yadederiz. Diğer taraftan — bisikletci lerimiz her hafta tertip edi- len yarışlara — iştirak ede rek istikbal için müsmir faideler vereceklerini göste riyotlar,. Tenls ve atletizm sporları da ilerliyor.. Velha sıl Bölgemizde diğer sene lere nazaran tarif kabul etmez bir canlılık görüyo- ruz... Şunu da ehemmiyet'e kay- detmek - isterim ki; memle ketin şiddetle bir yüzme ha vuzuna ihtiyacı vardır. Parkta yarıda kalmış havuzu türlü — yapılmıyor. yüzden de — yüzme memleketimizde ilerlemiyor ve hattâ hiç yoktur.. Bunal- tıcı sıcaklarda — kendimizi buz gibi bir yüzme havuzu- nun İçersine bırakırsak - el bette ki zevk duyarız. Bina- enaleyh; yarıda kalan yüz- me havuzunun ikmal edile ceğini umarak şunu da ilâve etmeliyiz ki, her ada ol- duğu gibi spor sahalarına da kol uzatan Halkevi ve Böl. gemizi candan kutlularız Münir Yenal —— ingilizlerin soğuk kanlılığı Geçenlerde, İngilizlerin 10- ğük kanlı kimseler oldukla rı Iddiasını bir. kerre daha teyid eden şöyle bir hâdise cereyan etmiştir. Londra cıvarında — oturan yirmi dokuz yaşında Gena Hyde adında bir dakdilo, her gün banliyö treniyle Sitiye gelmektedir. Bundan bir kaç gün evel gene bürusuna git mek Üüzere treni beklerken muvezensini kaybederek, ls tahsiyona giren trenin önün- de peron'dan aşağı yuvar- lanıyor. Tren bir müddet Hy de,nin üzerinden geçtikten sonra duruyor. Bu hüdiseyi seyreden po- lis ve halk, ah ve vahlarla facia yerine koşuyor. bir. yözma Nedense bir Ve bu var, | | | | | Dr hem | | zahüratın sporu | | büyük Dostluğu (Baş tarafı birinci sayfada) oviçin Ankarayı ziyareti nasında söylemiş olduğu nu tuktan bazı parçaları almak tadır. Gazete, Yugoslavya Türkiye arasında akdolunan ticaret anlaşmasını imza et mek için Ankaraya gelen ve bu münasebetle Türkiye Cumhuriyetinin 13 üncü yıl dönümüne de iştirak eden Stayadinoviçe, askeri tszimattan mâda, her nere den geçmiş ise, büyük bir halk kütlesi tarafından, ga- yet samimi bir — surette, al kışlandığını ve bütün bu te Türk — milletinin Yugoslasyaya karpı ne dere ce sıcak ve derin bir e. ile sevgi ve sempati beslemekte oldu ğunu yazmaktadır Bundan sonra yazıda, bu görüşme münasebetile An karada neşredilen resmi teb- liğ aynen alınıyor ve 1936 da Yugoslav - Türk anlaş: masının meminuntiyet vere cek bir vaziyette olduğunu tespit ettikten ve iki kah raman milletin dostluk ve | samimiyet — tezahürlerinden mâda, Başbakan İsmet İnö nü Dr. Tevfik Röştü Arasın Belgradı ziyaretin den tevellüd eden mesüd hâdisenin de bu anlaşmanın en değerli anlarından - biri olduğunu kaydediyor ve Dr Stoyadinoviçin, ile vekillerimi zin şerefine vermiş olduğu ziyafet esnasında söylemiş olduğu nutkun büyük bir kısmını dercettikten — sonra, Belgratta meşredilen resmi tebliğ de, her iki memleke tin entereslerinin ayni oldu ğunu ve her bakımdan da hemfikir o'duklarının anla şıldığını, bundan müâda her iki memleketin, bulunduk ları vaziyeti iyice tetkik et meğe müştereken karar ver- diklerini ve bu pakt dola yisile deruhte etmiş olduk ları beynelmilel mesuliyetin, her iki milletin dış — siyasa- larının ayni hedefe gittiğini bir. memnuniyetle kaydetmekte ve bu politi- kanın da Milletler cemiye tinin refahına, kendi mem leketlerinin — menfaatinden mâda umuümi sulhun ente- resine de elverişli olduğunu yazıyor Amerikanın llıyhındînlîiu ÜÇ Şey Amerikanın eski Berlin büyük elçisi Bay James W Gerard. Londrada Viktorya otelinde verilen bir ziyafet te demiştir ki: - Biz. Amerikalılar şeyin aleyhindeyiz: I) Harbin aleyhindeyiz 2) İttifakın aleybindeyiz 3) Avrupanın Arap saçına dönmüş işlerine burun sok-* masının ılavhındıılı üç varlanmış olan Hyde, sanki hiç bir sey olmamış gibi tre- nin altından çıkarak, eveli | üstünü başıdı temizlemiş, on- dan sonra polise dönerek güı I terilen alâkadan dolayı teş İ ekkür etmiş ve ve treni ka- (| çırdığından ikinci trenle ge- | leceğini 1ütfen idaresindeki || gefin — telefonla bildirmesini i sızlıkların yalnız geceleri ya TÜRKDİLİ |Türk- Yugoslab Hırsızların ni Gözü Hırsızların en büyük yar dımcılarından birinin. karan lık olduğu malümdur. Fakat buna rağmen, hırsızlar ayrı ca ceb lâmbalarının mına muhtaç olduklarından yardı birçok hallerde kendilerini bu yüzden ele vermektedir ler Bu itibarla bir yardımcıya ihtiyacı olmıyan bir hirsız daha iyi çalışmak tadır. Macaristanın bir şehrinde son zamanlarda birçok hır böyle pıldiği tesbit edilmiş; fakat bırsızlar bir türlü yakalana mamışlardır Ancak, bütün hırsızlıkların aymı adam tarafından yapıl dığına da ayrıca kanvaat ge tirülmiştir. Bundan başka, hırsızin, yalnız ayın başında veya sonunda faaliyete geç tiği de dıkkati çekmiştir. Bu vakalara rastlamış olanların verdikleri ifade'erden, hırsı zın zifir karanlıkta hiç bir ışık yardımına hacet görmeden serbestce koşabileceği de an- laşılmıştır Bu muamma geçenlerde sınır boyundaki jandarmalar güöndüzleri çayırda uyuyan genç bir adamı tevkif ettik ten sonra halledilmiştir. | Bu gencin. aydınlıkta hiç bir şey görmediği, halbuki geceleri hiç kosursuz gör mek - kabiliyetinde olduğu | anlaşılmıştır. Karanlıktan istifade edi lerek yapılan hırsızlık'ar göz önünde tutularak — sıkıştırı! mağa başlanan genç adam bir müddet sonra - suçlarını itiraf etmiş ve bu münase betle de, çocukluğundan be ri gözlerinin gündüzleri gör mediğini, suni ışıkta - kötü gördüğünü, buna mukâbil karanlık olunca mükemmel surette gördüğünü söylemiş tir. Kandan Düğmeler Kandan a a bzı hususlard istifade edildiği Fakat kandan düğme yapı lacağı hatırınıza gelir. miy- di? Fakat bu bir hakikattır Münihde bir fabrika ham madde olarak madde olarak malümdüur | yalnız kan kullanmaktadır Her şeyden önce kandaki | fibrinler ayıklanmakto, son ra kurutulmaktadır. Elde edilen bir nevi un tazyik al- | tında sulh bir madde haline konulmakta yumuşak maddenin istenildiği gibi iş lenmesi mümkün olmakta dır. Bu maddeden düğmeler, şemsiye sapları, taraklar ve hattâ telefon ahizeleri bile imal edilmektedir. Hemen şurasını ilâve edelim ki kul Tanılan kan insan kanı de gildir. Mezbahalarda kesilen hayvanların kanlarından is tifade edilmektedir. Fakat, göğsündeki düğmenin kan dan yapılmış olduğu kimin hatırına gelir? | ve TURKDILI | Pazartesinden başka her |/ gün çıkar Siyasal gazete.. | Yıllığı: — 800 Kuruş Altı Aylığı:400 İ | Sayısı: 3 . Günü geçmiş sayılar 25 | kuruştur. ADRES: BALIKESİR TÜRKDİLİ | Bir Kızım boynundan Altınları Çalanlar.. “heytinde iltaratta bole Gönende Olan Bu Vakada Suç- lular Kaçarlarken İki Kişiyi'de Yaraladılar.. Gö nen kazasının Reşadiye ma hallesinden Ahmet oğlu Meh ı Gönen, 27 (Hususi) medin ötey gün gece evinin aç mağa giden on üç yaşlarında Seyyare boynunda bulunan kapısı çalınmış, kapıyı adındaki kızının | yüz elli lira kiymetindeki ziynet al | tınları kapıya gelen misa- firler tarafından koparilmış- tir. ' Kızın feryadı üzerine ev halkı harekete geçtiği vakıt ı misafirler kaçmağa başla mıştır. Bu sırada diğer. ev lerden de birçok kimseler gü rültüye koşarak bunun ne oldu | ğunu öğcenmek istemişlerdir Yakayi ele vermek kor kıı.ıı ile haçnnııı tabanca | 'Bir Manda Bir adıııı yaraladı.. Sındırgının Yusulfçamı kö- yünden Hüseyin oğlu Meh met arabasile bir gün evvel | gitmekte iken yolda istirahat için Ulaş mevkiinde durmuş ve hayvanlarını salarak ken disi de bir ağacın altında istirahate çekilmiştir Mehmet ği bir sırada daldı bir mandanın tecavüzüne uğra mış ve hayvan adamcağızı buynuzlarile delik deşik et- uykuya başıboş miştir Yarası ağır bacı Memleket 07'". ara- hastahane sine yatırılmıştır. Yusufçamı köyünden Çe lik oğlu Mehmede ait bulu nan bu meandanın evvelce de böy'e —bir vakası olduğu söyleniyor. Bizce, ikide bir insana saldıran böyle delibaş hay- vanların bağlanması ve iyi zaptedilmesi İâzımgeleceğini zannediyoruz —aseracan Kollektif şuke"er ve ka- | zanç vergisi Maliye vekâletince Kollektif girketlerde kazanç — vergisi için beyanname usulü tatbik edildiği takdirde her isabet miktarın ayrı ayrı orta Rın hissesine eden vergiye tâbi tutulması kararlaştırıl miştiır. —arrme - | Kız iki ray arüdindü'bir çokura yur çukura yu; 3' 'iı Kaçırma Vakası.. Balyanın Avcılar köyün- den Rifat oğlu — Nuri, ayni köyden !lalil Kâhya kızı 17 yaşlarında Bedriyeyi zorla kaçırdığı şikâyet olunduğun- dan suçlu yakalanmış ve ad- liyeye teslim edilmiştir. $ | dan yakalanmiş, ile rastgele iki tarafa ateş etmeğe başlamışlardır. Bu sırada bu mahalleden Mehwmet oğlu 14 yaşlarında Ahmet 50 İsmail ve oğlu | yaşlarında Mahmut ayakların dan yaralanmışlardır. Vaka hemen jandarmaya haber verilmiş, halk ve jan darma tarafından takip edi lensuçlulardan Mal koç mahallesinden oldukları anlaşılan Âdem oğlu Ahmet ve arkadaşı Aşir oğlu Şera fettin, Doğan ma hallesinden — Ahmet Mehmet ve Şaban adın da yakala narak adliyeye teslim edil mı.lmhr. Yaralılar da tedavi olan — suçlular altına alınmıştı Tırpanla Karısına saldıran odam Dün gece saat 2/ raddele | rinde Sakarya mahallesinden Rüstem oğlu Aşçı Ömer, ai. lesi Zeynep ve kızı Muzaf ferle kavga ederek tırpanla Zeynebi elinden yaraladığın bakkında tahkikata başlanmış'ır Ormanda Yangın Bürhaniyenin Yabancılar köyünün Mezarlık mevkiin de bir yangın çıkmıştır Buradaki palamut ve zey tin ağaçlarını yakan ateş civardaki ormanlarada sirayet etmiştir. Yangının söndürül- mesine çalışılmaktadır. Yan- gına sebebiyet veren bu köy- den Zekeriya oğlu Halil ya ka'anarak adliyeye teslim edilmiştir Tabancayı Muayene eden adam ihti- yar kadını - yaraladı Sındırgının Camikebir ma' hallesinden İbiş oğlu mut iki gün evvel evinde, toplu tabancasını kurcalar- ken tabanca birdenbire ateş almış, çıkan kurşun oda pe nçeresini delerek — karşıda bahçede bulunan bu köyden Poyraz Ali oğlu — Mustafa karısı 60 yaşlarında Dudu adında ihtiyar bir kadının yaralanmasına sebebiyet ver miştir Suçlu yakalanarak adli yeye teslim edilmiş, da memleket has! yatırılmıştır. De Vekâlet emrine alındı Manyasın Darıca nahiyesi müdürü Hüseyin Alper gö- rülen idarl lüzum üzerine vekâlet emrine alınmıştır yaralı hanesine | | dırlar. | dırlar. oğlu | | kararı | görüldüğünden | mevsimi _!_ Kr Mah- | 28 TEMMUZ 937 & iLiMİZDEN HABERLER || j' L_ SEPTTETARASEÇT A Memurlar nanlar hakkında — takibat yapılacak Devlet memurları hakkıp | da muhtelif şekillerde ihbar lar vesaire ile suçlar tertiP | ve tazni edilmekte ve isnad altında kalan memurlarda? bir kısmı mahkemelere vt rilerek sürünmekte, netic€ de beraat kararı almaktâ” Bu yüzden — memtf aileleri ve memurlar sefalt te düşerek perişan olmakt€" Buna Bay vekâletten vilâyetlere bir 187 mim gelmiştir. Şürayi De” lette memurlara ait suç eVft dair | kının dört, beş bin'gibi mü” him bir miktara baliğ ** bir çoğunun birer tezvir P* | ticesi memuriyetlerinden V7 aklaştırılan memurlara #f olan bu evrakın tetkiki B* menimuhaketi” verilmekte — olduğ” memu"" aleyhine tezvirat yapan ihbarda bulunan muhbirleri” istmlerinin müddeiumümilik ticesinde lere haber verilmesi ıur!"': haklarında kanuni takib* ğapılmanı bildirilmiştir. -eimüne en - Raşadiye y Susığırlığın Ömerköy ** hiyesinden başlıyan köY "a lunun Göğem Reşadiye kö? ne kadar olan kısını, ik edilmiş ve —bu kısımlA? tesviyesine başlanmıştır AM e OAysabacıda gl |ıı|ı|'u Şehrimize bir hucuk kadar — uzaklıkta b“":’, Ayşebacı köylüleri har! olmasına — rağ” , köyle — şosa arasında h.’ nan yolu yeniden ıııuı'ı d bir şekilde yıpmıiı mışlardır. ai düğeli 28 Temmuz çıı:l" 12,311: Plüâkla Türk ;g! kisi, 12,50: Havadis iyel” vevhtelif plük ' AERİ 14; Son. li Akşam neşriya” yt 18,30: Plâkla danf Çy kisi. 19 20 Koıılul':' N oğlu Halkevi namif? yW zamettin Nazif (Sulhöf g beğşiri Türkiye). 200" ga? he ve arkadaşları ""k * Türk musikisi ve ,,l' kıları — 20,30 Af Riza — tarafından söylev. 20,457 Bimtt | ve arkataşları tart Türk musikisi ve kıları (Saat ayar! Operet. 22,15: A!'"'_' sa haberleri ve "";.yl proğramı, 22,30: lolar, opera VO YÜŞ çaları 23.00: Son: