-Ümitlerin Ölümü - 925 Yılının ilk baharında evlendiler ve 926 yılının ilk baharında aşk, sevgi temel leri üzerine kurulan yuva larına mini mini, tombul, bir misafir geldi adını Ümit koydular. hayâl üç yaşındanberi birbirlerini çılgınca seven bu iki kom Tufanla, şu çocuğu evlendikleri za man dünyada onlardan da- ha çok mesut olanlarına ol duğuna inanmak istemiyor lardı. Hele bir yıl sevginin ilik heycanlarile geçen bir yıl sonra gelen mini minoi aşk meyvasını kucakladık ları dakikada duydukları se vinç ve saadeti öçmek im kânsızdı. Her gün kafasında eşi ve ümldi iş odasında çalışan Tufanın akşam eve döndü- ğü zaman ilk karşısın çıkan eşinin kucağındaki ümidinin güler yüzünü gördüğü da kikada bütün yorgunlukları gider ve o gün yeni evlen- miş gençler heyecanla on ları kucaklıyarak bütün yo rgunluklarını giderirdi Bir gün ödevini namus bi len Tufemin büyükleri Tu fanda gördükleri başarılar dahn dolayı maaşını arttıra tak Ankaraya gideceğini €mrettikleri zaman bülün evdekilerin yüzü gülüyor. Kalpleri Türkiyenin kâbe tinde ulusun kalbi olan ve bütün dünyada eşi bulunmı yan yaşadığı bir yere gitmenin verdiği heyecanı şimdiden duyuyor- lardı Bir Bahar sabahı, Haydar Paşadan tirene bindiler Ve bir takım yeni yeni heyca nlarla Ankaraya indikleri Zaman Cebecide oturan bir tanıdığın evine gittiler. İşleri cebeciye yakın bir yerde olduğu için onlarda Cebecide Hatipçayı kenarın da kırmızı boyalı küçük bir Bülbül kafesini andıran gü Zel bir eve taşındılar. insanların Ankarada ilk yıl, neşe ve | ikinci | Saadet içinde geçti Yil bilakis meşum bir acı ile onları çok derin bir su Tette yaraladı Ümitleri has talandı ve öldü Bu bekle hilmeyen ölümün acısı tam bir yıl sürdü. Aradan aylar Reçti, yine bir sabahı Pençereden sözülen güneş Miğile beraber ablasının ye Tİni doldurmak için bağıra Tak küçük bir bebek yolcu Reldi Ölen Ümidin acısını un Ultmak için yeni — doğanın Adını da ümit koydular ve böylelikle boşalan ümidin Yerini gelen Ümit le doldur dular Yine yaz aylar geçdi Gmltleri gittikce — olgunlaştı | Ve güzelleşti. Günler tpkı İf sinema şeridi gibi geç Meğe başladı. Gündüz ışı Ra, gece eşile baş başa ka lan Tufan hayatın bütün dedi kodularından cemiyeti kemiren fenalıkların hepsin- den uzak yaşayordu | lerini kurtardığını | tesirile muhakemesini laştı. Salih Vecdi Bora Bir akşam grubün - ufku kızıllaştırdığı bir kız yüzüne döndürdüğü bir akşam Üüzeri iş odasında çalışırken acele eve çağırdi- ve taze lar Birden acı ihlimalleri ve evde hasta karısını düşüne rek sokağa fırladı ve koşa rak, merdivenleri üçer üçer atlıyarak yatak odasına gi rince kolları sıvalı bir. ka- dınla beyazlar geyinmiş ka risının ayak ucunda çalış: tıklarımı ve karyolada deyen hayalinin yunca imil sesini du çılgın gibi Üüzerine atıldı. Fakat çok mühim bir ameliyatla meşgul olan Do- ktor onun şu dakikada içe rde bulunmasının ameliyatı güçleştireceği için hemen dışarı çıkarılmasını emretti. Tufanı çıkardılar ve baygın bir hnlde Huzak bir odaya yatırdılar. Tufan dünyayı hep müs- bet tarafından gören bu bet baht bir gün sonra gözlerini açtığı zaman ka- rısının doğurürken şehit ol duğunu ve fakat ona mini mini bir yavru bıraktığını duyunca tekrar bayıldı. Bir hafta yataktan kalkamadı O yatarken eşini Ümidinin yanına gömdüler Doktorlar her akşam eşinin başında — saatlerce ağlıyan kara bahtlı kocayı kurtar: mak için onun memuriyetli nin Elazize tahvilini yaptır mışlardı. Tufan yine bir sa bah bütün Ankara uyurken etomobille Çankırının etek lerine yaslandığı İlgazın bu lutlarla — öpüşen dudakları arasında göz yaşı dökerek ve daralan ciğerlerine Kas tamonunun çam kokularını sindirerek on günde Elazize gidebildi Tufan koca mezarı Ankaradan ecelin | en çok sevdiklerini elinden aldığı bu şanlı ve tarihi şe hirden uzaklaşmakla ecelin elinden kendini ve sevdik zannedi yordu Fakat ne yazıkki El- âzize — vardığının — ilk yılı son ümidini ve ikinci yılıda karısına biricik hatırası olan mini mini hayalıniın de dü nyaya gözlerini kapadığını görünce insan yüreğinin da- bu acıların kay berek ümitsiz, hayalsiz ya şamanın manasızlıkları ara yanamıyacağı sına katılmak için, 1wssız ve işıksız küçük bir adanın ko yauna çekilmek ve orada çile doldurmak için B'âziz uzak den bir gece yarısı aa aa Çekiri; Kamutay grubanda Hatay | meselesini gö üştü (A.A Halk partisi Kamutay gurubu dün topla- nmıştır. Dışbakan Vekili Sa raç oğlu Şükrü Sancak mes- Ankara, Cumhuriyet 28 elesinin son safhaları hakk ında izahat vermiştir. | | na nazaran | baha karşı) — | le sahiptir |e | vardır | delege derhal TÖRKDİLİ SAYFA: 3 HATAY BAŞLIBAŞINA MEVCUDİYETTİR (Baştarafı birinci sayfada) meselesi mazbata muharriri olan İsveç Hariciye raporunu okumuştur.Bundan Nazırı sonra İlriciye Vekilimiz Rü- | ştü Aras bu rapor muhte viyatını kabul ettiğini söy- liyerek kendisine büyük ya rdımları dokunmuş olan San dler ve İngiliz lariciye Nazı rına Leşekkür etmiştir. Mü İn Hariciye takiben sıra ile Fransa giltere ve Soyyet Nazırları birer nutuk söyle mişlerdir. Konsey Sandlerin Bu- davamız şaya bir raporunu kabul etmiştir milli olan Sancak meselesi nı memnuniyet — verici şekilde neticelenmiştir. Ankara, 28 (Telefonla sa Sancak iti- lâfnamesine dair olan metin konseyin ve Türk - Fransız delegelerinin tasvibine ikti ran — etmiştir. Metnin es as hatlarını bildiriyorum: ı Sancak kendi başı- na bir mevcudiyettir. Dahi li işlerinde tam bir istiklâ- | 2 — Sancakta Türk lisa ni resmi bir lisandır. 3 — Bu devletin hâkimi yetine ve istiklâline herhan- gi bir suretle halel iras ede bilecek mahiyette devleti tarafından muallâk Suriye beynelmilel hiç bir itilâf ve keza aynı tesirleri haiz hiç bir beynelmilel karar; Cemi | yeti Akvamın mukadder ve muvafakati olmaksızın San- | cakta tatbik edilemez 4 — Hususi ajanlığı; Su riyenin salâhiyetine bırakılmış işler için her iki tarafın te ral makamları arasındaki lüzüumlu irtibatı temin ede ceklerdir. 4 Bu ayni işler için Sancak ve Suriye teşrii meclisleri bir parlâmento'ar arası irtibatı | tesis ve bunun şeraitini ta yin etmek ihtiyarını halz olacaklardır 5 Sancağın istatü ve riayet temine matuf aşağıdaki şa- rtlar dahilinde Cemiyeti ana yasasına iera edilen Akvam konsey kentro'u: A — Franvız tabiiyetinde olmak üzere Cemiyeti Ak vam konseyi tarafından ta yin edilecek bir. delegenin | mahallinde bulunması. | B İstatü veya ana ya sa ahkâmına muhalif icarai veya teşrii bir kararı dele genin azami dört ay müddet talik etmek salâhiyeti Bu — takdirde meseleyi bu hususta nihayi kararı vere cek olan Akvam Cemiyeti konseyine arza mecburdur. C — Türk—Fransız hü ittihaz edeceği kararlara rlayeti te Cemiyet kümetleri Konseyin min etmek için | Konseyinin kendilerine yapa cağı tavsiyelerin muktezası- nı ifa etmeğe amâde olduk- larını beyan eder er Konseyin kararlarına na | zaran iki hükümet müştere: ken hareket etmek vaziye tinde kaldıkları taktirde, bu iki hükümet evelemirde bu hareketin istişare şeraitini edeceklerdir. Gayri askeilik hususunda Konseyin salâhiyetile bilâha- re tayin edilecektir. | Paris Sancağın ordusu yoktur Hiçbir. mecburiyet hizmet ihdas Orada mat yapılamaz olunamaz hiçbir askeri tahki Yalnız mev cudu şukadar kişiyi (Bu ra kam henüz tayin — edilme ) miştir.) mahal i polis kuv vetleri olacaktır. Ve Işbu polis kuvvetine 1âzım olan silâbtan gayri hiç bir esliha San zağa sokulamaz. Ve ora- | da bulundurulamaz. Teknik hususat bilâhara bu anlaşma ile tayin edile | kuk ve menafli tasrih edecek| Zaferimiz Karşısında öskeri | | ettiklerine cektir. 7 Türk ahedesi akdolunacaktır. Fransız Mu Bu muahede Türkiye ve Fransa Sancağın tamamiyeti mül kiyesini ne şekillerde temin matuf tesbit edecektir. 8 — Sancak istatüsü; İs Türki ye bulimanı transit ihtiyacı için en geniş mikyasta kullan kenderun limanında; masına müsaade etmek mak sadile kendisine tanılacak hu Araplar Galeyan İçinde Bulunuyor.. Türk Konsoloshanesi Polis Kordonu Altına Alındı. Tale- be Teşvik Ediliyor.. Ankara, 28 (Gece hususl muhabirimizden ) yarısı Sancak meselesinin milli tezi | mize uygun bir şekilde hal. ledilmiş bulunması ve Kon seyin tasliğinden geçmesi Halep ve Şam Arapları ara- sında derin akisler bırakmış tır. Şam ve Halep Arapları Türkiyenin — kazandığı bu zalerden dolayı galeyan iç inde bulunmaktadırlar Araplar sokaklarda teza hürst yapmakla mektep ta- lebelerini nümayişe teşvik etmektedirler 1000 kadar talebe toplanarak sokakları doleşmiş, dükkânları kapat- mışlar ve anlaşma — kararı aleyhinde yap mışlardır nümayişler Bu esnada bütün konso. losları da gezmişlerdir.N.hu yet Türk Konsoloshanesi ö nünde ileri hareketlerde bu lunmak - istemişlersede bon soloshanemiz her hangi bir uygunsuz harekete kalacağı maruz düşüncesile — polis kordonu altına alınmıştır. Esasların Ha- zırlanmasıçok Çetin oldu. ( Baştarafı Birinci Sayfada ) fakat ne Türk heyeti, ne de Fransız fedakârlık göstermemekte israr etmiş lerdir heyeti Santler geçliği halde bir uzlaşma yolu bulunulamama sından Cenevre mehafil bü tâa konuşn aların kalacağından ciddiyetle kork mağa başlamışlardır Edenin tavasutları da hiç bir netice vermemiştir Bu esnada — Cenevre ile arasında mütemadi telefon muhabereleri devam etmiştir. Har iki taraf murahhasları ko- güşm dal terk - ediyor Şiddetli münakaşalar ve iki tarafın israrı — sonunda konuşmalar inkitaa uğra mıştır. Asabiyet içerisinde salon: dan çıkan murahaslar tekrar toplanma için hiç bir karar vermedikleri gibi evzağ ve | heli ve göründüğü neticesiz | Cenevreki Zafer (Baştarafı 1 inci Sayfada) Bunun üzerinde elddiyel ve kaliyetle buruz,, Atatürk bu sözlerile, Türk milletinin milli davasına ver diği ehemmiyeti en yüksek şekilde ifadelendirmişlerdir. Ulus her şeyde ve her da durmağa mec vada olduğu gibi Büyük Kur-| Ilık plânda da tarıcının ardında onun em- rine, onun işaretine amâde *hakiki sahibi Öz Türk o- lan,, Sancağın mukadderatı- na dair müzakereleri he yecanla fakat sabır ve sü | künetle takip etti. Cenevrede; Türk diplomat- ları Türk efkâr umumiyesi | nin duygularını en açık şe- kilde anlattılar. Türk siyasetinia tek cep- gibi ol- duğunu yalnız Fransaya de ğil bütün dünyaya bir daha fillen gösterdiler. Dost Fransanın geçde ol teslim — edişi mevcut — dostluk — bağlarını şüphe yok ki — hem birkat daha takviye etmiş. hem de iki hükümet — arasında bu münasebetlle — daha büyük bir yakınlık teessüs etmiştir sa hakkımızı lürk Hatayın kavuştuğu istiklâl karşısında her Türk kredi, büyük kurtarıcınının | adını bugün — sevinçli göz yaşları arasında — bir daha tekrarlıyacaktır. Atatürke davadan muzaffer hükümeline şükran Ce ve çıkan bin minnet ve et Demiray hareketlerile de artık kanuş ma ve anlaşma imkânı kal madığını göstermişlerdir. Bu inkitağ havası Cenev- re mehafilinde derin ve hey- canlı akisler bırakmıştır. Bu sıkıcı hava iki buçuk sürmüştür. Nihayet dost devletlerin tavassutu ile saat 17 ile 18 arasında yeni bir. toplantl olabil konuşmalardan yapılması mümkün miş, uzun sonra dil mesclesi de halle dilmiştir. Hal şekli şudur: Sancakta resmi dil Türk ahkâmı | onun her saat | olan bir maddeyi ihtiva eyliyecektir 9 İstatâ veya ana, ya- sa.. Konsey bu hususta ka rar verir vermez meriyete gireceklerdir. 10 tavsiyeleri sü üsanı ekseriyet- le ittihaz edilecektir. Konseyin karar ve Tarafeynin reyleri bu ekse- riyet hesabına dahil — değil. dir. İşbu metin Türkiye — ve Fransa delegelerinin tasvib- ine iktiran etmiştir Petrolun Tarihi: Fölkişer Beobahter gaze- Itesinde, direktör J Verlin imzasiyle çıkan bir başyaz- ıda Almanyanın ham mad- de plânı ve motorlaşma iş- leri tahlil edilmektedir. Di rektör Verlin bu diyor ki: İktidar mevkiine geçme- den evel, daha doğrusu ge çen dört yıl zarfında Fürer, motorlaştırılmış nakil yazısında vası talarına karşı büyük bir al- Aka göstermiştir. Rayhş hü- kümetinin geniş ölçüde al- dığı tedbirler, eşsiz bir tek- âmülün alâmetleri oluyordu. Almanyanın ekonomik ter. akkisi için mutlak bir ehe- mmiyeti haiz olması dolayı- siyle, motorlaşmaya dört yı- büyük bir Motorlaşma işinin en belli başlı vazife- lerinden biri. rlu nakliye yer ayrılmıştır Alman moto- vasıtaları işine yerli yapı ve işletme malze- mesinin temini teşkil etme- ktedir. Bu sahada icap eden ted- birler çoktanberi alınmış ol up, dört yıllık plân, bu ba: şlanmış olan işleri bir araya topliyarak. — hızlaştı! neticelendirecektir. Yıllardanberi, tabii ben zinden çok kudretli — olan, sentetik benzin yahut, yerli benzin, Alman benzol ve is pirtosu ile karışık karbura | kullanıyoruz. | Almanyanın 1935 yılında harcadığı 2 milyon ton be- | nzinin 925,000 tonu, yani yözde 45 | yerli benzindir. Bu nistbet aydan aya çoğal- maktadır ki, on beş ay z rfında bütün benzin ihtiya- cımızı memleket içinde temin etmiş olacağız. cak ve Dizel motorunun — gayet yıllarda gittikçe daha ziyade ehem miyet — kazanmaktadır. SONU VAR — —— idareli oluşu. son çedir Böylece — tam bir itilâf | elde edildiği haberi üzerine Cenevre geniş bir nefes al- mıştır. Türkiyenin Hatay zaferi Yurdun her yanında olduğu gibi Cenevrede de büyük memnuniyetle karşılan- mıştır Atatürk Türkiyesi kazan- | dığı bu yeni ve büyük zaferle bütün dünyaya — kudret ve kuvvetini birdaha göstermiş bulunuyor, Ulusu candan kutlularız bir | | | İ