ovyet RusyadaÇocu- ğu Yaşatma Savaşı.. Çocuk düşürme Aylenin ve çocuğun ko Tünması için yapılan savaş- in başında da, çocuk düşür “Meye karşı yapılan — savaş Yârdır. Çocuk — düşürmeyi 'kllııınlııkırın kanunun de Üiştirilmesi düşünülmüyorsa hasta yurtlarında — ve Hmikleıdı çoçuk dülürmek İçin gittikçe daha çok güç ük'er yapılmakta ve ope “Tasyon, ancak kesin lüzum Rörüldüğü zaman, yani ka | Ünin hayatı tehlikede olur “*a yahud da bir karı koca Bin ihtiyaçlarına yetişemiye Cekleri kadar fazla çocuk ârı olursa — yapılmaktadır Oskovada anne ve çocuk | Müzesini gezdim ve bu mü- Zenin iç düzenine — hayran kl'llıılıılı beraber, — çocuk düşürme hakkındaki formü lere de şaşlım. Açıkça gö Tülüyor ki bu formüller ka dınları, çocuk düşürme ope Tasyonunun ağır. hattâ ölü Mle biten şonuçları hakkın da korkutmak için bulun Muştur. Öte taraftan, gyaze telerde de tanınmış doktor lar, aynı yolda şeyler yaz — Maktadırlar. Haziranda bir- kaç gün ara ile Moskovada | iki doğum uzmanının ya anı gaz>telerde gördüm Bunlar. çocuk düşürme en iyi şartlar içinde — yapılsa bile, bundan çıkâh' bütün ’lumplıkııyonlırı sayıp dö- Üyorlar ve öteki doktorla Ta, çok ihtiyatlı davranma- larını' ve hef genç kadın'a: Ya, onlarca islenilen peras- *Yyunu yapmamalarını tav- *iye ediyorlardı. Çok defa Söcuk düşürmenin sonu kı sırlık olduğundan, — birçok klıiınlıı' sonradan çocuksu- 2'uk yüzünden eseflenmek tedirler; /Başka bir — doktor Yocuk düşürmenin — “sosyal bir âfet, olduğunu söyle Mekten çekinmemekte — ve 'V işe hele giz'i çocuk dü türmelere karşı, daha ener İlk bir savaş — istemektedir. yal, kanuniğ operasyon Tin güçleştiği nisbette giz çocuk düşürmelerde de | bir fazlalık kaydedilmiştir. Hikâ ye: | tsiğimiz şehirde, gebe olma- | tiremiyen kadınlara iş ver- Birkaç zamandanberi mü cadele edilen bir şey de, ka dınlara gebelik sırasında ve doğmadan sonra birkaç haf ta izin verdiren kanunlardan İt gebe kanınlara iş vermemek yolunda gösterdikleri tema yüldür Son temmuz ayında gazeteler bu yüzden birçok şehirlerde ve hele Arhange- | Iskde bu yüzden çıkan skan Bahse- dolayı bazı sahiplerinin dalları yazmışlardır. dığı hakkında bir be'ge ge memek bir kural haline gi rmişti. İş sabiplerinin bu is tekleri tabialiyle — kanuna uygunsuz olduğundan, bun lara karşı kanuniğ takibat yapılmaktadır. Çocukların korunması Sovyet yurddaşlarında ay le ocağı ve çocuk sevgisini geliştirmek için, son zaman larda Stalini ve onun — Sov- birliğinde yapmak | büyük prestiji yetler ta oduğu etmeğe kadar gi Son Pravda gazetesiride büyük bir fotografta, İm, küçük kızı nın saçlarının islismar dilmiştir. günlerde çıkan Sta Svieletana | büyük — bir şefkatle okşarken görülüyo- rdu; başka fotografda | onu, kü 'tür dinlenme | parkındaki çocuklar tarafın dan etrafı çevrilmiş balde gösteriyordu.. Stalin çok iyi bir ayle babası ve çocu- klatı büyük bir dostu oldu ÇAY görte, Sovyeltler bir liği valandaşlarının da onun bir ve örneğine uymaları gerekmez mi? Zaten Almanyada da Hitlerle bu benser bir pro paganda yapı'maktadır. Fü rer bekârdır, fakat Berlin de onün portresin! — vitin koyan mağazalarda kendisini etrafında — çocuk- larla. onları dizlerine almış veya çocuklarla bir hikaye lerine anlatırken gördüm Yazımın başlangıcında da söylediğim gibi, “ayle hüc şimdi — komünizmin esaşlı bir elemanı sayılma- resi,, Yarasalar Birden ciğerlerine, serin ' rüzgâr halinde, T menekşe kokusu doldu. Anından şık, kostak bir ka h geçiyordu. Yürüdü ardı Ura , hi eserek Bayan, dedi Beni yo ld., kabul edermisiaiz " diz bir eski h"ıîeııdııı bir kble gibi zaman gibi önde, ben arkanızda.. Nıçln susuyorsunuz .. î'ı evinize kadar vzçlrı- i | “miyim? Adın, susuyordu, Yorlardı Ükani bü süsma umüllan: Yiyordu: Yürü YAZAN: M Ni Susmanızı kabul etme- nize bırakacağım.. Niçin su. suyorsunu?.. Evinize kadar arkadaş ol- mak istiyen birine kızılır.mı? Kadın döndü birden bire Kendimi, yalnız daha rahat buluyorum. Yalnızlığı bilmiyor gi bi konuşuyorsunuz. baytn.. Yalnızlık - Yalnız kalp, boş bir kafes kadar bom boş tur. Söylüyordu; durmadan sö ylüyordu. Kadın, kimi kızgın, kimi kıvança, kimi bırçın bir se- sle paylıyordu onu İlhan, birdenbire te girivermişti. koluna Drine çalışmıyan | yim Ana ve babaya saygı Bu sıralarda sıksık gaze- telerde, çocuklarını sokakta başıboş bırakıp bunların se- rseri olmalarına sebep olan anne ve babalara karşı “ta kibat, yapıldığı haberi ok- unmaktadır. Buna karşı da iki nesil arasında — siyasal veya diniğ a'an'arda anlaş mazlık olduğu zamanlarda bile, çocuklarda baba anne ve sevgisinin uyandırı masına çalışılmaktadır. Ko- münist gençliklerin — organı olan bir gazetenin, fabrika da çok iyi çalışan, — fakat ayle içinde çok kötü bare ket edan Çerniçef adlı genç bir işçi hakkında açtığı an- ket, bu bakımdan, çok ma nalıdır. ği cevapları seçiş tarzı gen çlere anne ve babaya say gı hissinin aşılanınak İsten- diğini göstermektedir. —Bir, genç kolkozlü şunları yazı yor Gazetenin, neşrelti- “Genç komünist Çerniçef hakkındaki mektubu anmem, | le babama nğılerdım Uta- niyordum, çunkü bu meklup benim halime de uyabilirdi.,, Sen benim bir şeyden anla madığımı sanıyosun, bana bir tek kelime bile söylet miyorsun, kardeşlerini sâay- maiyorsun ve onlara okuma larında yardım etmek iste miyorsun , Babam da. söze karıştı: “Evet, senin bu ha reketin, genç bir kamüniste yakışmaz, Böyle sözler işi tmek berim hoşuma, gitmi- yordu ama., hakh — idiler Bir ayle toplantısında, âde- tlerimi değiştirmeğe, dersle- bazen arkadaşlarile içkitçen erkek kardeşime göz kulak olaca ğima. kiz. — kardeşlerimin okuldaki ça'ışmalari'e yakı ndan ilgileneceğime ve ge rekirse onlara yardım ede ceğime söz verdim. —Ben komünist ve bizim — oradaki | gençlik'er kurumunun şefi Sözümü tutmaz, tave rlarımı düzeltmesem, alelâ de komünistler bana derler? On'a mek bana düşüyor.. Bir Sovhoz köylüsü örnek — ver de Çerniçelin hareketini beğen- | Wediğini söylemektedir: “Fakat komünist genç'ik- | ler kurumunun da bu durü mun soravında payı olduğu- nu söylemeliyiz. Biz hiç bir | zaman toplantılarımıza an- Ne yapacağını şaşıran ka- din, bir iki çırpındı. Bağır. madı. Birkaç adım sonra bı- raktı kendini zorlamaktan . Biliyorum, büyük bir suç işledim O kadar güzel diniz ki, bayan — tutamadın kendimi . Kadın, bu yabancı, yalan olmuş kelime yığını altında- ki yüreği. İlhanın gözlerini ilk bakışta anlamıştı. — Hoş bir delikanlıdı. Biraz evel, ettiği suçu hoş görü- yordu. İlhan, ona adını sordu: — Adınız ne?.. Belkis. — Ne güzel ad öyle 0?. Benim İlhan.. Tanıştığımıza sevindim. - O şeref, benimdir. Belkis, delikanlıyı sevim- WW buluyordu. Fatihi çoktan Karagümrüğe geçmişler, gelmişlerdi ——— ——— ———0 — <A nelerimizle babalarımızı ça 6 Eylüâl Kurtuluş Bayramı (Baştarafı lüğünü, birinci sayfada) egemenliğini buldu ve bugünü yaşatanlara minnet| le bağlandı Balıkesirli; egemen'iğin ve özgenliğin kutlu o'sun, Büyük Zaferinin onuruna inan, güven, sevin, ve hürriyetini kutlula. Bu ün ü günü kutlulama mız için mallarını, ve kan'a- rını, canlarını veren şehitle rimizi rahmetle anar, uyu ka yükselen — ruh 'arının maneviyeti önünde tazimle eğilirim, Bugünü yaratan büyükle- rimize, büyük Türk Ordusu na, aşıl Türk ulusuna yüz bin'erle saygı caş ve Uu Önderimiz ve Cumur başkanımız Atatürkün ma nevi buzurlarında Balıkesi:- Hlerin minnet ve şükranla rını sunarak eğilirim. Üğrelmen B. Gevdel De mirağın: söylevi Arkadaşlar; Bugün Ua'ıkesirimizin ku minnelt rtuluşunu hepimiz içten ge ğırmadık. Onlar bizi hayat- larını anlatabilirler ve çoc uk'arının hayatlarının nasıl olmasını istediklerini söyli- yebilirlerdi.,, Orada iken — kendim de gördüğüm üzere, uzun za man küçük görülmüş değil- se bile ihma! edilmiş olan ahlâkiğ adetlerinin yenliden kurulması için yapılan Bü yük hareket bu yıl başla mıştir. yet Yönetmenler, Sov- vatandaşlarının — be'ki de günün birinde elde silâ hla müdafaası olan gerekecek “sosyalist yurdunun se vgisini öğrenmeleri için, da ha önce ayle sevgisini öğ renmeleri lâzım — olduğunu anlamışlardır. Kısaca. Stali nin - devrimci olmaktan faz a ulusal bir siyasa gütme ğe başladığı gündenberi, bu na benzer şeyler görülmek- | tedir: Siyasal ve ekonomik | | hayatın durlaşması ve nor- | malleşmesi ile beraber, len eski ahlâka dönülmek tedir. x Andre Piyer Örop Nuvel, Paris 24 1-8 - 935 Arasıra yanlarından tramva ylar geçiyordu Çanlarını ça- la çala; yaralı; aç bir yaban öküzü gibi. inliye İnleye.. Yarasa'ar, — uçuşuyordu Karanlıklanır çocuğu yara- salar.. Belkis, İlhanın toy ve bu yollarda oldukça kaba ol duğunu anlamıştı, ilk söyle- diği sözlerden . Belkis, İlhana elini uzat: Hoşca kalın.. Evinize kadar geçir- mek islerdim Yoo. — Yorulmayınız.. Hem sizi yanında görme- sinler. Bir daha konuşamiya- cakmıyız? Genç kadın, elindeki deri eldivenlerle oynadı: — Bilmem?.. — buluşmak ü- isterdim ama.. — Evet, buluşmak ister- | yal sonra bugün bu her | | medeniğ memlekette görü | len bir sevinçle-kutlulıyoruz Balıkesir ön üç'yıl önce bu- gün 2 yıl iki ay 5 gün sü ren esaretten sonra ışığa ka vuştu. Ulu Türk Orduşunun Yüce Kamulanı Atatürkün idaresinde 26 Ağustorta baş- hyan büyük saldırış 30 Ağu- ve evrensel bir zaferle sona erdi. On üç yıl bugün Bal kesir ufuk'arını bağ'ıyan kara bu stosta tarihsal önce lutar bu zalfer — güneşinin aşıkları a tında eridi, parça- landı. Arkadaşlar!.. Balıkesir iki yıldan fazla süren bu kara günlerinin kara — çerçivesi içinde özgenliğini kazanmak, kurtuluşa çıkmak için bütün varlığını ortaya koydu. Yıl- madı, umudunu kesmedi ve nihayet 1922 6 Eylül bahı kurtuluşu —müjdeliyen ve şehre bir kasırga hızı ile giren Türk akıncılarını kuca- kladı Arkadaşlar!. Ulu Türk Ordusunun ya- rattığı bu günün ardından On üç büyük yürek erimizi aymı Gözleri mizi aymı i$şık aydınlatıyor. onüç yıl gelip geçti. sevinç kuvvetle dövüyor Türk uluüsu on üç yıl için- devrimlerin Bude vrimler'e ışıktan ışığa koş de en verimli aydın'lığında yürüdü - tuk Eskiyi yıktik Yeniyi kur duk. — Osmanlı — saltanatı- nın yüzlerce yılda başaramadığı, başarmayı bi- le tasarlamadığı işleri on üç yı! içinde Cumuriyet başardı Arkadaşlar!.. Atatürkün işaretile on üç yıl içinde Türk bü,ük engelleri aşmış. büyük inkılâpları yapmış ve benimsemiştir. —Pugün geriye bakmıyoruz. Çünki daha on üç yıl önce Ulu Önder (İ eri) diye haykır- mıştır. İçimizide inanç, karşımız- da'bütün dünyanın — baş eğdiği, ordu v8 Gnümüzde Türk devrimile açılan ışıklı bir yol var, Atatürk, İleri! . dedi. Bu ileriye bütün sev- gimiz ve inancımızla bağlı yız Arkadaşlar!. Kurtu'uşumuz gönünde bu gün sevinçlerin büyüğünü — duymakta haklıyız. Kara günlerin ar- dından doğan. Türk — yarını kuruldu, Türk, u usu bugün hız aldı ve — en ileriye va: rmanın tadını on üç yıl ön- e buügün tattık. Var olsun yurdun- ufuk- larını saran, karanlığı devi- ren Ulu Türk Ordusu: Var- olsun bize ışıkk bir yo! açan Atatürk Varolsun Türk Ulusu... ulusu en en en Şarbaylıktan' Blikesirlilere: Soysal ve kültürel inkılâbımızın bııırılmuı yönünde Atatürkün işaret ve emrine uyularak yurdun her yönünde başlıyan yenilik ve bu arada kıyafet devrimi bülün hızla yürüyor. Bu kaynaktan ilhamını alan Şar kurulu bu yönde ka rarımı Vererek sayın hemşeri'ere bir mühlet de bırakmıştı. Bugün bu buyruğu başlıyor bir aylık mühlet sona erdi. Artık kanunun Yurdsever ve devrimci halkımızın çok hassas hareket ederek takibata mahal bırakmamalarını Uray - halkımız dan rica eder. Parasız yüksek okıtlalarda okumak istiyenlere: Balıkesir Lisesinden mezun o'up yüksek tahsilini yap mıya mali gücü yelmiyen (TÜRKDİLİ) adına İstanbul okutulmak üzere gönderileceğinden iştekli müstelit — talebeden — biri yüksek — okulların birinde olanların 10 eyü' 935 akşamına kadar ( TÜRKDİLİ) Mütevelli Heye tne yazı ile baş vurmaları ve veşikalarını vermeleri Tt eylâl 935 saat on altıda idarehanede kendilerinin ha zır bulunmaları b Idirilir — niz ama . sustunuz? Belkis düşünüyordu Vallahi, dedi geleme- zsem diye düşünüyorum. Söz verdiğim halde gelememek Peki bu pazar Bayzıtta saat 3 de., - Unutmam.. marladık. — Güle güle İlhan, genç kadının avuç larında duran elini sıkarak ıraktı. ve ayrıldılar. Belkis hızlı adımlarla uzaklaştı. İl hanın içinde, bir sevinç bay- tağı dalfılühıyordb. O. b& lıkla bir aşk şarkısını çala çala döndü. Soyundu; yatağa girdi Uyuyamıyordu bir. türlü Niçin, Tanrıya 1& Belkis, güzel midi? İlhana göre, güzel kadın, Üsevilen kadındır ı i Belkiş; kara kalem bir re- | sim gibi, gözlerinin önünde abı'dı. Gülüyor, konuşuyar- du baktı - takvim günlerden perşembe .. <A VÜM MA NİN İ Dıvara | Abdal kadına hiç taham- mül olunmaz. Güzellik, ab- dal kadın için bir mukadde- rat deği'dir Belkis, zekidi. Sözlerin- den bu çok eyi anlaşılıyor- du. Kapkara, aydınlık gözleri var, Tipi hoş . Geyinmesini bilen bir kız.. tam sevilecek yaşdıu. Gece,ilerliyordu Göz ka- paklarına, uyku oturdu. ve göz kapakları kurşunlaşarak kapandı .. Güön aydın.. Gün aydın.. — Çok bekletmedim ya? Ne çıkar beklııı— de.. Gülümsiyerek Bduıh yü züne bakıyordu. & ( Bıınodı ) & d