——— ŞSahife : 2 Ücretli iş mükel tabi olan Dördüncü kafile olarak ayın 26 sında sevkedilecek kamyonların numaralarını yazıyo uz 1 — İkinci devre ücmetli kellefiyetine tâbi küneyon- ve iyür netlerin dördimcü Kafllesi 20/10/542 pazarlesi günü sevkedileceklir, 2 — Berkedilecek — kumyonların plâka numaraları aşağıda gösteri- miştir. Bu kağıyonlar o gün sast 9 da Sultanalımet meydanında topla - nacaklardır. 3 — Bu Hlünda plâka rumaraları yazılı kamyonlar yukar)da gösterllen günde getirimediği takdirde sahp ve şöfürleri Milli Karunma Mahke- imeelne verilcceklerdir. 4 — Kazmyonların — mütehsssıslar larafından — müayenesi yapılacağır- dan muayyen saatta içtima yerine getirikmeleri Maymdır. mü- B — İştu ildn tebllyat mahiyotim- dedir. 3446; B487; 3490; ÖM0Z; 35307 8691; Yeni Şehir ne işler_aggküyuruz?-' (Birinsci sahiyeden devam) Memleksile yağ vardır, Yalnış teş- kilât yoktur. B teşkilüt şimdiki hal- de tacirlerle uyuşularak yepılabilir. Belediye tacirlere prim verir. Bu facirler ” bir yandan kendileri için, bir taraftan da Belediye için yağ ge- türtirler. Kendi getirtlik'erini "makul bir kürla sstarlar, piylesda yağ dar hdi baş işlelerdi mi, Belediyo yağ- larını cetle ceste piyasıya artöder, Görülüyor Ki kesperatlflerle, birlik- lerle bi iş yörümüyor. Onlara ed'len MAsTAf primi olarak keciilere veril- melf ve Böylece İstanbul teml, saf yöğa, hattâ ekseriya — kötüsüne bile, hasrak kalmaktan — kurtarılmalıdır. Sebze ve Meyvaya gelinde, Kurtala, Pendik'e, Yalovaya, Mudanyaya iş- liyen tzenlere ve vapurlara dikkat ediniz. Hergün sebse, moyva, hatlâ € almak içla buzulara giden, hem de | | tomta pük kıyafetli aile bahaları va iç adamları görüreüntz — Hep o pasar'aru m) gidelim? —- Hayır,.. Fakat © patarları İs tanbula getiremez miyla? — Mademki oralarda sebxe ve meyva ucumlur ve Müdemki vapur ve tzen parmaj vere Tek oradan ahp getirdikleri halde yine ueuza mal olmaktadır, o balde pabalı'ık İstarbulan esnaf teşkilâti. min bönyesinde vardır demektir. Ben olsam © pazarlara mal getiren köy- Külere; — <Hemşebrim. yavrum. seni vapurla. Venle İstanbula kadar bedava pötüreceğim, gel şu sebzeni, meyvanı İstanbuda sat!> de: Bir de edun, kömür derdi var, Be- lediye kurduğu Ofis vasıtasile odun, kömür topluyormuş. Âlâ... Pakat bu. odunu. kömürü — ş'mdiden — satmıya Başlamsmalıdır. Tapkı yağ içinde de- diğim gibi, Belediye odununu. kömü- rünü depo edip beklemeli. tae'flerin #llerondeki mal tükenmeğe yüs tutar da piyazıda daflık “baş güsterirme, Belediye stokları vasıtasile müdaha- e etmeli, piyasaya — mal sürmelidir. Diğer tarıftan Belediye — (elimdeki Kâfi) dememe i. yaz kış demeden bo- yıma mal getirimelidir. İstanbelin mabrukat İşini düşü - zürken geçen Umun? Harple istifa- de edilen bir maddeyi, tekrar gürü- züne almak faydalı olur kanantin- “deytm İslanbül ciyarında, hatlâ şü- racıklaki - Kâğıtlrenede bile pek bol Kayit. vardır. Vakık? — Uayitin | alevi — fazla ve kalorisi azdır, bundan doleyi da mükemmel bir yakacak maaddesi de- H#ödir ama, dar zamanlarda poklâ İşe yarayabilir. Bir zamunlar ziya- fetlerle, nalekinsin açtış merasimi yapılan ve ağışma kadar demli azatılar Kâğıtbanedeki hnyit gimdi galiha metrük bir vaziyettedir. Versin dümalij çok çikain ve kalörisi &t oltun. şu aşruda şehrin yakacak darlığını Bayli hafifletebilecek «lan Va madenlerden neden tetifade etmi- yelim? Bakımfiğına meselesi hatırıma ge- di; bürtlene ada günlerce susuz kal- APDA A LöRE üvü a Yazan ÇIKAN KISIMNLARIN HULA.L-XSIjqum kend”ümi iç) Handam, ha kardeşi Melikanım çayında, — kalabalığa ve eğlemceye vüğmen sikşidi — ve erien ayrıldı. Yolda birdenbire yüzd görünmüyen bir gölge forketti. Kelbi şiddetle Bu, delicesine Mavi küş — öndan kurtülmek İçin Hzün Uçuşlar yapınış. nihayet ormanın kenafina gitmiş ve oradın " , Kişehirdeki fabrikaya müracaat F Aa> eg Peride Ce İâüyeühe kamyonlar 35434 354 3600; 361 3920; 378 3978; 877 3900; 3903; 3908; 3900 380 4011; 4021; 4084; 40NE; 40dü; 406 091; 40S6ŞÜLÜŞ KİLE; MLLT; $ 85085 3574; 3601; DBOZ; Fakirlere parasız yemek sorra dağıtılmağa aşlanacak Kızılayla Evkafın, fakirlere ava okmek dağıtmak için yaptıkları hazırlık, ikincifeşrin. içinde tamamlanacak ve künunu Bir .î Vevvelde katarin tatbikina başla- nacüktir. Heriki idare bu iş için 200 bin tevziatı Kömür dağıtılmasında sürüp Eirlen aksaklıklardan çikiyet © denlerin saysı günden güne art- aktadır. Ellerinde beyanname- leri, ardinoları bulunduğu, para- 9; |larımı da” verdikleri, hottâ kön- 187; 391; Şilivri 25 35 11 27; 305 ler 28 Meclisin den Gı. İnbisarlar idafesi Adayj bir gün | bile rakışıa, garapsız — birakınadiği | Balde, koca Belediyy molüz bulama- mak gibi sudan sebeplerle Adayı haf talarca susuz öirakti. O kadar ki) elimizi yüzümüsü yıkıyacak su bile belamadık. Dinkanalayh Belediyeden | a da İstiyorus Belediyosinden su İstiyen halk işlaş çok ey İstiyor denemez? - b veziyetle imar İşleri| hakkımda ne düşünüyürsümür? Bu sahada başlanmış ufak te- fek öşler, imkâa) varsa, devam ©d bilir. Fakat harbe buhrana, — heri törlü aykınlıya rağmen - İstanbulun pekâlâ başarilablncek Bir imar İşl vardır kl 6 da bugüne kadar neden- se İhmaj edilmiş olun . ağaçlandırma Fidanlıkları, ziraat mütehaz- dafma İşine ebemmiyet verilirse, İs- tanbula, İatanbalun gürelliğine — ve sılbatine çok büyük bir hixmet edil- miş olur. Sayın Mmuhatabim. — gü'ümalyorok | lardu, sanfa: — Bilmem &i İstanbul Bolediye - <inden çok mü istedik? Pakat dün- yanın cenneti olan bu şehir için bu kadarcık değil, ne istente az sayıl- malıdır. Biz kanaatkâr ve Insaflı İn- tanbullular, şimdilik bu kadara da razıyız ve bo kadarını yapacak Be- ödiyeye dütün — kalbiminle, — bütün suvvetimlele zahir olmayı sevkli bir vazife addedeceğiz. Cümhuriyet Bayramına hazırlık Dün, İstenbul kumandankığın- da yapıları bir toplantıda Cürm-| huriyot Bayratnınım — programı, Partinin vermiş okluğu esaslıra göre tesbit edilmiştir. Diğer ta- raftan — Halkevleri de ayen 28, 29 Ve otuzuncu günlerini tea'it şimdiden hazırlıklara başla- mışlardır. Şekor tevzlatı Şeker Şirketi elinde bulunam 500 bin kilo şeker şehre ve mül- hâakata tevzi edilmiştir. İhtiyac: karşılamak üzere daha 150 bin kilb şeker gönderilmesi için Es- dur, Vali pazara geliyor “Ankaraya yitmiş olan Vali ve l_îeladıyı— Reisi Dr. Lütfi Kır- darın Pâzar günü şehrimize gel- mesi beklenmektedir, 1 ö e meminu slan yer- lore Bakmiş. Yemyeşi? böyük orman- layı, çiçekleri, kırlar;. denizi görmüş| tatlı, beyzllici kokular burmuna gölir Kİ olmuğı utaklarda ağaçların, fe- pelerin, — denisin —üzerinde — parlak| yıklar gör'erini kamaştırnış. O günden sonra meej Küç sik sık armamin kenarına uçar, erada içi bi- İmmnez bir hasret we kederle . dolu saatlerce uzaklardaki ormanları, da; ları, kırları gözlerdi. Günün birinde yine orada, ormanın kenarında gide- miyeceği » uzak Hleri hasrelle seyre- derken ufukta beliren siyah bir nok- to gördü. Nokta yaklaştı. büyüdü ve mavi kuşi onun parlak siyah töyiü. | ateş gözlümm güzellikte bir kuş oldağunu gördü. «Ne kadar gü- zel! Azmemin babsettiği İyi, yü: dilerine gün ve saai de tayin| de bir türlü kömür- lerini alamıyan ve buyuna bu- gün, yârm diye oyalanarak ev p l Bavaların soğu- ması üzerine haklı olarak endi- şeye düşmektedirler. Dün bu hu susta Etibank Kömür Şubesin: den saplığımız. tahıkikata göre vaziyet Şudur: 30 eylüle kadar beyanmamelerini vermiş — restil| dare memurları, kömürlerini nihayet ikinciteşrinin ortasına kadâr tamamen almış olacaklar-| dır, Bü kisam bittikten gonra ay- Ni vaziyetteki hafkın kömürleri verilecektir. Evyelce ordino al- miş olanlara ise birer ton körmür n verilecek, bir tondan fazlagının parasekendilerine ide edilmcek kir, Bu tevzistin da ikinciteşrin sonuna kadaf — ariçast almmıya çalışılacaktır. Yolsuz -hareketler Bir memur 6 ay hapse mahküm oldu Belediye İktısat Müdürlüğün 'de, ekmek karnesi sayım mc Mmurlarından Rahmi Kulaş ge- çenlerde, günlük ekmek kupon- larından 14 tanesini çalmış, cebi. ne koymuştur. Kendisimi diğer memumlar ne Rahmi yakalanmamak için kuponları memur arkadaş; Meh medin masasına fırlatmış ve kaçmak istemiştir. Hemen yaka- Tanmış ve cebinde atamadığı bır. kupon bulunmuştur. Bir numaralı Milli Korunma Mahkemesine verileri memur. Mahkeme tatafırdan 6 ay hapse, 6 ay da memüriyetten mahrumi- Yet gezasına mahküm ediliştir. Diğer taraftan Arnavutköyün- deki bir fırında çalışan tablekâ Karabet, fırından aldığı 129 det ekmeği yaktığı ahıra gölü; saklamış, ihbar üzerine yakel tmştır. “Sakladığı ekmekleri bi- hare yüksek fiyatlarla satmak niyetinde okluğu anlaşılan Ka- rabet, XBU Korunma Mahke- mesinö verilmiştir, .Şı'kâyetler - Doğru olmıyan bir hareket tarzı Yalovada — terzilik yapan bir Okuyucumuzda" şa mektubu e- dik: «Yalova Çocuk Esirgeme Ku- Tumu Daşkanı ve hükümer, dok- toru Day Şeref, bir gün fakir gocuklara Kurum tarafından di- Rilecek elbiseleri kaça yapabile- eekimi bana sordu. Dört Hradan daharacuz Siyatla dikilebilie desı dim. Büna rafmen, elbiseler a80 kuruşa sipariş edildi. Böütün memleketin mal; olan bir Beyır teşekkülünün parsırle herhâng; bir adama menfaat te- miğ etmek döğru mudur!'» olmalır diye söylendi ve neşe içinde ötmiye başladı. Kuş daha yaklaşın havada zeniş kavisler gİmmİye başlâğınea Mavi kuş hayfan. heyecanli ona seyrt dükdi. Bu özle biP kuşta t birdenbire onunla ek, onunla © meçhul ufuklamı kaç mak heveği mari İuçün' elada bir| atoç gibi yandı. O mühleşem küp, atesten gözlerle| altındaki toprak) süzüyotr, —hükim. kuvvetli süzülüp daireler çiziyorda. Belki biraz sonra geldiği gibi yise Gyle vakur, âhenkli süzülecek ve ucak lara kaçıp gidecekti. Mavi kug kü- gük kalbi göğsünde şlddek'e çarparak saklandığı yeçilliklerin arasında bir An ÇIrpindi, sonTa birdenbire havaya doğru bir ok gibi fırladı. Azneslain — maslhatların| — çoktan unutmuştu. Şindi meçbule zitmok. » mühteşem. güse! kuşu doğra uçmak, onunla beraber olmaktan başka bie- yey düşünmüyordu. Noşeli etk erklar- M uçüyor, böüyük ateç gözlü kuşa gittikçe yaklaşryordu. Öbürünün de kanatlarıni acarak kendisine doğru — TASVİRİ EFKÂR Aı.mı.—nmnıı. Z Mayıs 1933 te, Pührer'in emrile Mark» sist sendikalar — kapatıldı, dört gün sonra «Alman İş Cophesis kuruldu ve Marksist olmuyan bütün sendikaları içine aldı. 10 Mayış$ 1933 te toplanan büyük amtle koügresinde Alman İş Cephesi teşkilâtınin prensipleri kararlaştı, patron ülleri ve azaları bu yeni kilâta sokuldu, Böylece, iktısadi hayatın muh- telif kollarında, birbirine zıd prensiplerle kurulan âyrı ayrı bütün teşekküller kaldırılmış, tek bir teşkilâta bağlanmış olu- Arbeltefront'dur, İçine aklığı her teşekkül birbirlne-sımsıkı bağ- landıktan sonra muhtariyetlerini kaybetmiş, het birl bir «Milli İş Cumiası — Reihsbetriebsgemei- İnsehafens — vücude getirmiştir. (Bu camiaların her biri, İş Cep- hesinden ayrılmaz birer vahdet- tir. İş Cephesinin gayesi, işle ser- |maye arasındaki tezadı ortadan |kaldırmak ve setıf mücadelesi- im kökünü kurutmaktır, Bu cephe, ilk teşekkül ettiği zaman, İazası 14.000.000 kadardı, bugün iki mişline çıkmış bulunuyor. Eski sendikalardan, amele ve patron teşekküllerinden ve diğer teçkilâtlardan dağan İş Cephesi- İnin kanuni temelleri 24 ilkteşrin 184 te şöyle atıldı: iş Cephesinin gük yesi istihsal için çalışan bütü: Almanlar arasında tam ve haki- ki bir camia vahdeti yöcüde ge- ürmektir. Bu cephe, mil tisadi hayalında, herkesin yre azami bir randıman ederek milli câmiaya en büyük faydaları temin edebilmesi için vücut ve yekâ kabiliyetlerinin Ümüsmadesi nisbetinde kendisine âyrı elde İ “m uyguün yeri almasına nezaret İeder ve Nasyonal - Sosyalist |Partisine bağlıdır. İş Cephesinin İbirbirine yazdım müesseseleri Sayesinde azasından herbirinin bayat şariları tekefflil edilir; halk arkadaşları (Volksgenos- sen) araşında yükselmek istiyen herkese müzaheret gösterilir, «İş Cephesinde hedef, herhan- gi bir sahsın, bir zümrenin, bir şınıfın kazancı ve menfaati de- ğil, milletin müşterek menfaat- leridir. Bu demek değildir ki İş Cephesi ferdi menfaatleri hiçe sayar; bu demeklir ki umumi menfantler hususi menlaatler. |den evyel gelir. | «İş Cephesi çalışma şartlarmı, |ücretleri, tekaüt — ve ihtiyarlık baklarını, sıhhat şartlarını, insa- Mı, fiyatların i, sermaye sahiplerinin kârmnı ve bunu ben. #er hirçok maddi işleri idare, tos- bit ve halleder.» Gözönünde tutulan tek hedef, hususi menfaatlerden evvel mil- Ki menfaat olduğu için, bu teş: kilât azalarını daima memleke- tin ihtiyacına göre çalışmıya sev- keder; milletin iktrsadi ve siya- si istikameti üzerine onların dik. katini çeker, Memleketin haya- tına hâkim olan, şahsi menfaat İve Iktısadi faaliyet değil, milli ekonemiye veçhe veren memle- İkelin siyasi ihtiyaçları ve istika. |metidir. Bu prersip hiç kimse. nin lâyık olmadığı bir yerde ça- lışmasına ve almteri dükmeden, (*) Bundan evvelk Li —'"NM. ş! Bylül 2 ve 10 YAĞAA LA saşrlerimde vi muştır. Js n baykıtdı. Onun kavvetli pençeeritin Aallına saklanmak ister BÜK ajljnd.. O zamı glen görleri deha ya- kindan ku, beyecanla giçremesine sebep olu yordu. Akşam oluyordu. Onlar birtikte ha- vada geniş daireler çiziyorlar, mavl kuş sevinçten, saadetten bayeın, #haydi bent götür, diyordu. — Dağlas Tin ötesine, o meçbul tiler Fakut hoyosanı, sevhici pek kyan sürdü. Mavi kuş güğsünde müthiş bir ae düydü ve birdenbire herşey bitta, ll küçük mavr kuş, ipek kanatları kanlara bulanmış, © ya- babcı vahçi kuşum müthiş pençele- rinden kurtularak kavada döne döne yere düştü. O akşamı ormandan ge- çen Mübacir kuşlar: «Zevall, mavi kuşu atmaca parçalamışiz diye, ağ- Taştılar ve onun küçük kanlı çücu- dünü yavrularına — gösterip: ” İşte Teşkilât Davamız —t — (I Feyami Safa — AAA lüyık olmadığı kazanç ve gelir| merküz ettiri elde etmesine #mkiân vermez. Bu teşkilât vasıtasile inkılâbın Bütün esasları ve idealleri, çalı- şan her Almana telkin edildiği İçin Nasyonal - Sosyalisi Parti- sinin tesir çevresi bütün memle- ' |et ölçüsünde genişletimiş olu. Yor. | İş Cepbesi, çalışan bütün Al- lmıkıı çalıştıkları yerde teşki- lâtlandırır. Cephenin en küçük hüctesi «iş camialarır dır, Bun- faydah | yordu. Bunun adi İş Cephesi — ların her biri aytı bir »birlik» Beçirebilmesi için muhtaç oldu- teşkil ederler. Eğer birlik küçük- ge, ottn teşkilâtı bir sokağın, bir mahallenin veya bir bölgenin İş Cephesi unsurlarile tamamlanır. «İş caminları», bloklar ve hüc- reler halinde, her mesleğe men- sup bütün * İş Ceophesi azasını mesleki ve korporatif birliklere ayıraruk organize etmişlir. Hor iş camiasının başında mil. |lete karşı doğrudan doğruya mes ül ve emrinde çalışanların refa- hmı temi dir, Bu artık bir ustabaşı, bir di- |vektör veya herhangi bir husu- |si menfratin mümessili değil, bü- tün milletin murahhasıdır. Her | camlanın içinde Nasyonal - Sos- | yalis; Partisile temas ederek in- kılâbın ve memleketin istikame- ti hakkında likir ve direktif - hp birliğin şefine bildiren bir ca- mia murahhası da vardır. Bü- Yük birliklerde bu fahri murah- haslarla beraber çalışan «mes- Teke, Sasıhhüle, T«propagandas, « », skadına, ne, «iş emniyetir ve «neş'eden doğan kuvvet» şarjeleri vardır, Bütün camia blaklı vergisi yüzde beşe indirildi İncir ve üzümden alınan ihra- dât vergisinin yüzde ondan yüz- de bese indirilmesi Vekâlef ta- r;.hıığankkıbu. edilmiştir>Bu hu sustak| kurammeamenin bugünler- ıdı tıkması beklemmektedir. THEO - LİNGEN Harbin beyecanından ateğ.. MADLEİNE CARROL — sözü dinlememenin sonu olur!a dediler, Hasdan biraz yorgun, yüzü sarar- Köçük beyaz - karyolaya |raiş suslu ü Bu gözler pıril piril, |doğru eğildi. Bwria, elâ gönleri, ipok | biz münaz) — vardı: Büyüklerinizin | Şik ve ayar'a Golu kendisine Bakı-| göz kapakları altında Süseün. —yarı | Söründen — dişarı ” Çıkmayyıız, <0n- yorı küçük maej kuşun Sevinç. kor-| yarıya kapalı, pembe dudaklarımi-bü | İafa itimat ediniz. Böyüklerin menet- kertk YAVAŞÇA: — Ben annemin sözünü dinletim, bert yi çocuğüm. diye Sujldadı. Mavi kuş masalın baz dinleyişte aynı sözleri söylemiye alışmiştı. Son- Ta goÇ kadinin elindekt kâçük 'par maklar gevgedi, büsbütün ylyklaşti çocuk gözlerini yavaşça Örletek uy- kuya daldi Handan”onun üstünü örterek uya- £a kalktı. Bir an karyolanın ayak vcanda gözleri buğulu, dalçın kaldı. Sonra yavaşça işiili söndürdü ve oda. dan çıktı. Hafif bir yşikla aydınlık olan korldordan geçerken — çocukken dinlediği ba mazfij hayalinde fazla değiştirip değişlirmediğini kondt kan dine sordu. Evet pek küçükken ona Atmacanın tazağıma — düşen akıl: MARİKA RÖKK ŞARK Sinemasında WILLY FORST'un filme çektiği STRAUSS'un şaheser öpereti : WİENER BLUT MARIA HOLST WILLY- FRITSCH HANS MOSER Gördüğü büyük rağbet dolayısile birkaç gün daha Üç büyük yıklızın güdzetinden hayat alan LİZBON-GEGELERİ PATRICIA MORRİSSON'un &n büyük zaferi Beğin Z ÂL E 'nin gösterliği Senenin en yeni ve en güzel filmidir. Telefon : iyle fe bağlıdır (Relhsleltung). Bü- Bu cepheye bağlı bir de «Neş- eden Doğan Kuvvets - teşkilâtı vardır ki halkın milli ve kültü. rel hâdiselerle devamlı temasını temip eder, Doğuş farkları, çalış- ma muhiti, irat, servet gibi hal- kın fikir inkişafımnı farklılaştıran Amiller olmamalıdır. Her çalışan adam, yalnız istidadile, kabiliye- tile yükselmelidir. Bu teşkilât, ber çalışan sdamın beş vakitle- rini hem zevkli, hem ğu herşeyi temin eder: Bedava kitap, bedava seyahat, —bedava gerinli, bedava spor ilh... Cephesinin teşekkülünden İevvel mevcut bütün istihlâk ko- Leperatifleri de şimdi bu cephe- |ye bağlı, tek bir mekanizma ha- |linde işlemekte ve büylece fay- Vdalari bütün memlekete teşmil |edilmektedir. Bu büyük iaşe kor- müsavi fiyatta gıda ve ihtiyaç maddeleri tedarik etmesini te- min eder, İş Cephesinin ana çizgileri bunlardır. Yerim olmadığı için teferrünta girmedim, Bu teşki- lâfmm €n büylük esası, bülün mil- leti tek bir insan vücudü hali- ne şokmâsıdır. Her uyuz, bu vü: Peudün selâmeti için çalıştığı:| ni ve kendi sandetiğin de bu- İna bağlı olduğunu Bilir, Teşki-| İlât, hiç kimsenin yalnız ket-| di kazancı, kendi menfaati ve ıı—.& keyfi için çalışmasına mü- | sande etmez, Bütün çalışma| mevzuat bu- yşartları ve kan yaralandı Moşrutiyet caddesinde 8 nu- mmarada oturan Vasfiye dün Şiş- liye giderken Osmanbeyde bir- denbire başı dönmüş ve bindiği tramvaydan beyin üslü kaldı-| yatâların üzerine yuvarlanmüstır. Sükut neticeti kadın ağır yaral: ' Olaraik hastaneye kaldırılmıştır. » Aşkkin esrarından hâreket ... FRED MAC MURRAY'in CT ERAESS Z L SAĞAD ZS Ülyace bir mavi kuştan — bahsetmiş- lerdi. Bu öncak çocuklara 'tosir eda- Sok küçük, terbiyevi bir bikâyoçikti. Kuru br huca öğüdüne benzer yöyle Vüdi geyleri yaparken mavi küşün Akrbetini hatırlayınız, lan ba küçük masalı değişti. zamanla iş- Jiyerek böyle içli, bir hiküye İaaline koyan — kendisi değit miydi? | Gocükken OnU çok dinlemiş, sonra 2a- manla unutmuştu. FPakat şenalarden sonra bir gün, biş bahçe' dıvarının döbinde tıpkı o kandtları krık yaral: mavi kuş gibi kendimi yapaya'nız bul. düğümü, Cüştüğü taznğı urladığı za- man.. evek işte © saman birdenbire |(bu — masali, batırtamıştı. bi ulçakça terkeden adamin © zallır vahşi atmacaya nekadar bemediğini düşünerek titremişti. O vahşi pençe- leri, o hain bakışları Ük defa görür "İrikan donanması tekrar ağır zur İrtiya çalışacaklardır. |den son günlerde ön milyar do- Süleyman adaları Tmnmlı—;vvxı.m' birinci gü nü Süleyman adalarında başlamış olan deniz ve havâ muharebesi artık göna ermiştir. Amerikalıların Süleyman adala- rı cephesini yarmak için üçün cü defa yaptıkları teşebbüs dur hi muvaffak olamamıştır. Ame- yiata Bunların arasında bir ağıf kruvazör, bir hafif kruvazör ve iki muhrip vardır. Amerika Bah riye Nozareti, Japonların batır- mış oldukları Redith ve O'Bricn adındaki Amerikan muhripleri, Amerikan donanmasının en ye“ ni ve en medern gemileri olup evvelki sene hizmete konulmuş olduğunu bildirmiştir. Bu gemi- lerin zıyar şüphesiz Amerikalılar Fi çok mütcessir edecektir. Japonların zaylatı bir kruva- zörün hasara uğramış olmusan" dan ibaretltir. Deniz muharebe- Si sona ermiş olmakla beraber, ve kara mubarebesi devam ediyor. Cenubi Okyanusun kili- di olan Süleyman adaları esas parçası Gundalkanal'da kuruya çıkarılan mühim Japon kit'aları henüz harekete geçmemişlerdir. Amerikalı mütehassıslar Japon- lurın ya insan ayağı basmamış Çengelistan — ormanlarında — ve bunların içindeki derin uçurum- Yarda istikşaf yapanrak baskınlar yapmak için hazırlandıklarını, yahut cepheden hücam için yol- yapmakta — bulunduklarını ediyorlar, Bundan son- ra Japon askeri kuvvetlerinin yapacakları hücamların hedefi mezkür adadaki Amerikan hava üsleri ve meydanları; elücaktır. Amerikanın maruf Amirallerin- den Stirling, evvelki gün beyan eylediği veçhile bu hava üsleri- nin zıyaı Cenuhi Okyanukta ha- va hâkimiyetini tehlikede bıra- kaçaktır. Çünkü bundan sonru Amerikalılar ancak fayyare ge Mmiletile bu hâkimiyeti geri al- Halbuki tayyare gemileri, bir — | çok defa tecrübe edildiği veçhi- Te Japon pilotlarına en elveriş li birer hedef olmaktadırlar, Mu- maileyhe göre, Amerikalıların Süleyman adaları deniz muhare- belerini bir türlü kazanamama- ları, bütün deniz kuvvetleri- ni bir sahaya toplamaklan çe- kinmelerinden — ileri iştir. Amerikahlar Midway ve diğer Şimali Büyük Okyamuslaki ken- di üslerine Japonların baskın yapmalağına mâni olmak üze- re burularda mühim deniz kuv- vetleri bulundurmaktadırlar, Bi- — | lükis Japonlar Şimali Büyük Ok- — | yanuştaki üslerini ve hattâ bü- yük Japon adalarını düşünmiye- rek büyük kuvvetlerini Süley- man adaları muharebelerinde görüldüğü veçhile herhangi tek bir sahada toplamaktan çekin- miyorlar, Amerikan Başkım: danlığı tabiyesini değişlirip Sü- leyman adalarına çok - büyük kuvyetler yığacak olursu bura- da deniz muharebesi tekrar büş- hyabilir, Fakat Amerikamın bü- yülk deniz kuvvetleri İmdada gel- medikleri takdirde Cenubi Ok- yanusun kilidi elan adadaki A- merikan kit'alarının — ve hava kuvvetlerinin buradaki metkile. rini uzun müddet muhafara ede- bilmeleri çok şüphelidir. Amerika hükümeti, İngiliz do- manmasının Akdenizde ve Bü- yük Britanya sahillerinde mıh- İanıp kalmış olmasından her iki Okyanusta kendi donanmasının arbi kazanmıya kifayet etme- iğini anladığından yeni İarp leri inşasır için Kongre- İar kadar yeni tahsisat almakta- dır. Muharremi Feyzi TÖĞAY * Vecizalarin Şerhi Üa Muvaffekiyet muvaf- Jakıyeti doğurur; para. doğurduğu Chamfort Muvaffakiyet Bize Birçok im- künlar hazırlar ve yebi muvâffa- kiyetlerimize yol uçar, Çönkü mu- yaftakiyeş Hasan rubunu küvvet- tendirer, kendine Iitımadını arttı- Yan, teşebbüs kabiliyetini takviye 'eden en mühins âmildir. Para pa- Tay) doğurur, çünkü parfa bisa ye- ni imkanlar hazırlar, yeni iş ve faaliyet sabaları tomin eder. Mu- vuffakiyet gin de aynı yekilde dü- şönmek jüziadir. Fakat muvafifa. luğa ve hodbinliğe düşmemek şar- tile, gibi olmuştu. Fakaç no kadar geç!. (Devamı var) 1