! Diktâtörler Aleminde İ Frmemance | Olivera Salaz _ğınnı Suleymı; Sıtkı ”$ “Aile bütün cemiyetin, yani milletin temelidir,, —10 — Bir kanun doğrudan doğruya mil- Tet meclisi tarafından bile teklif edil Be, evvelâ korporatif meclise hava edilmesi lâzımdır. Meclis bu kanunu, tetkik, tadil veya reddeder, o takdir- de o kanunun artık millet meclisince müzakeresine imkân kalmaz, Portekiz — siyaset — adamlarile, milttefiklerinin — kanaatince —mem- O leketin — istikbali, — bilhassa — bu “korporatif — me decektir. Bu meclis üzası, dline nazaran, hep mütehi —müteşekkil olduğu cihetle çıkaracağ kanun'arın devlet ve milletin menu — filine tamamile uygun olacağı zanne- »dilmektedir. Her ne kadar bu kanunlar meriyet — mevkiine girebilmek için mutlak mil- let meclisi tarafından tasdik edilmek ' düzimsa da, memlekette asıl kuvvo- — $in korporatif meclis'erde olduğuna ve millet meclisinin de vazifesinin an | gak bir tasdikten ibaret bulunduğu- ma şüphe yoktur. — - Bu yeni devlet idare şeklinin ne gi- bi. mülâhazalar mahsulü olarak ka- bul edildiğini bizzat Salazar şöyle i- “ zah etmektedir: u' *On sekizinci asirda başlamış olan| siyasi liberalizm, münferit vatandaş- — |ar ihdas etmiştir. Bu suret!e fert. Ö mensup olduğu alleden, sıimftan, Ömeslekten, mezhep muhitinden veya fiktisadi teşekkülden ayrılarak müs. 'takil bir şahsiyet olmuş ve böyle te- iker teker şahsiyetler, milli hâ — yetin kaynaklarını teşkil eylemiştir. *Halbuki bu şekil bir tecerrüd şek — lidir. Müvazeneli ve istikrarlı bir ha- — iyatı siyasiyenin istinat noktaları ise, - bilâkis tabil surette teşekkül etmiş olan içtimal zümrelerde bulunabilir. — “İçtimal zümrelerin esasını da nile teşkil eder. ARe, inkisam kabul et- mez ilk bir hücre olup cemiyetin ve Ybinaenaleyh bütün milletin temelidir. *Aileden sonra manevi voya iktisa- di teşekküller ge'ir. Bunlar da üniver gite, fenni heyetler, ziraj, ticari, sı- k veya içtimal teşekküllerdir, hut amele — teşekkülleridir. Bütün bunlar, medeniyetin tabil muhassalası —. olup medeniyet onları ihtiyaca göre peyderpey ihdas eylemiştir. Bunlar, bir memlcketin hayati menfaatlerii we ihtiyaçlarını temsil ettiklerine gö re aralarındaki zümrelerin birleşme- &İ suretile daha büyük cemiyetler teş kil etmelidirler, çünkü memleketin hayatı uzviyesi ancak bunlardan iba- rettir. Hülâsa bizim vücude getirmek İs- tediğimiz korporatif devlet, cemiye- tin tabü teşekkülüne tamamile uyan “ve ona istinat eden bir devletlen baş Ka bir şey değildir.» Yakın zamanlarda Lizbonda Yakın zamanlarda Lizbonda ken- disini ziyaret ederek yeni devlet ! gekli hakkındaki nazariyelerini an- datmasını rica etmiş Blyüd e / harrire, Salazar şu cevapları vermiş. «Yeni devletin Mahiyetini, taktip ettiği gaye ile tatbik edeceği vasıte- ır tayin etmektedir. — *Gave. Yeni Portekiz hükümetinin U adat BiR FAKiR KIZIN H'KAYES? 5 İbütün faaliyetler ye, milletin £ her türlü şahs net olarak hiz n kuvyvetleri besiz değildir. H kuvvetlere hem rehber m de onla menfaatlerinin, hi t ha- 'kindedir.» Salazar'ın kanaal €, kendisinin dahil bulunduğu nesil, bir feragat hık neslidir. Bu nesil, Por- 'de bir asırdır devam eden , SUl istimalâtı, ahlâk ütün vazilrsi de, orta.- n şahıslarının çok fi varüs eylemi bu bozuklukları, yolsuzlukl: n kaldırarak mevdana yepveni ve milletin hakiki ihtiyacatına muvafık | temiz ve kuvvetli bir devlet çıkar- maktır. Salazar böyle yeni bie devlet esasını kurmiya — teşebbüs evvel, yukarıda da söyledi zere, Harbi Umumiden sonra Av panın muhtelif memleket ve millet. çeşit hare- inde zuhur zubür. etmiş - ola atörlükl Rusya'nın - (ko; İtalya'nın (faşizm) idaresini, bu e tatbik edilen usulleri ve nan neticeleri, (Devemı var) MEVLÜD Merhum emekli deniz albayı Bay Hacı Eyüp Yardım'ın ruhuna ithaf edilmek üzere yarınki öğle Hamazını müteal şerilihde. Metltidüaw€betİ ökutula - cağından akraba ve dostlarımızın ve kendisini — sevenlerin' teşrifleri rica ylun VEFAT duğu hastalıktan kurtulamıyan Er -| zurum hanında tüccardan M d Beyazıdın. pederi emekli binbaşı İb- rahim Beyazıdın cuma günü akşamı Şehzadebaşında Vidinli Tevfik Paş caddesindeki hanesinde vefat etmiş- tir. n .|it | Cenazesi bugünkü cumartesi günü Beyazıt camiinde öğle namazı kılın- dıktan sonra Merkez Efendiye defne- ecektir. Tasviri Efkârın takvimi 11 Mayıs 1940 Cıımıtteı? TLI T5 r. Reblül'âhir NİSAN x | | 28 Gün : 132 | (a Dğunr ? 6 ee AD N Dçek *İken öteki kafile iş başı Uzün müddettenberi müptelâ ol -| Yurt yazıları: Nazilli Bez fabrikasınıziyaret (Baştaralı 2 ncide) esi, Burada ressam Hamdi ve ar kadaşları Türk kadınının gözünü ok leri ve Ancak onların zihin yorar göz nuru dökerek çizip boyadıkları çeşit çeşit resimler arasından uzun boylu tetkiklerle seçilip ayı dır ki şen yüzünü güldürebiliyor. < fabrika? lümsüyorlar: diye sorsanız s almaz? .Y Her ekip i bitirip gider- eder. Yalnız dört bu gidip gelmeler yarımşar - sante mal olduğu için makineler 24 sastte 15 saat dinlenir, diyebiliriz. Fakat kurulduğu gündenberi bu fabrikanın bir lâhza bile ocağı sönmemiş, ışığı kesilmemiştir. Bu derece hummal; bir faali - & verir? - Yüzde otuzunu dısarıya sattığır mtz iplikten başka, senede 15 müyon metre basma! — Günde kaç kişi çalışır? — İki bin, iki bin beş yüz kişi, Pamuk yetiştiren köylüleri bir ta- rafa bıraksanız bile, yuvarlak hesap li ve civarımda 10 bin İnsarı besliyen bir ocak! Fabrikanın karşısındaki yemyeşil sahada memurlar ve işçi - yapılmış zal lar da aytı bir mahalle teşkil ediyor. Zaten spor teşekkülleri, Ssineması, konferana salonu, Jokantası, dispah - seri vesairesile bu başka bir Na- zilli... Ve bu: zı da, tıp kall yet geniş ve ler iç da hayat ta başka... İş tar- şayış ta, eğleniş te, hâttâ ya yip içiş tö başka,.. p fabtikaya işçi ya |. mamış çocuklar” gördüm. —Nesini göreyim Nazillinin, diyor, buradâ her şeyimiz var. İşim bit futbol i yiyor, sinen ime bakıyorum... Ne kazamırlar bu çocuklar? — İşe başlarken saatte 7-8 kuruş âlırlar. Bilâhare yedi buçuk saatlik bir mesal devresi için iplik kısmında 100, dokuma - kısmında, 250 kuruşa kadar çıkarlar, Saatte 50 kuruş alan çi ustalar da vardır. O sırada yanımızdan geçen bir be- bek yüzlü kızcağızı durdurdum: gidiyoc, sük? — Elbette-memnunum bayım. —Kazandığın ile geşinebiliyor mu sun? ma gönderiyorum.. — Bir hesap yap bakayım, kazan-| cin ne, masrafın ne? — Yapayım Şayım; ben günde 65 kuruş kazanırım. Bunun otuz kuru- şunu tabldot parası olarak veririm. — Günde otuz kuruşla kaç öğün yemek yersin? | Ezani | Vasati Vakitler h S D A ik | Güneş (Yarınkl) | 9 30 4 46 e “ 5 v 10 İkindi w » 6 06 Akşam n 6 | 19 16 Yataı ' . «8 I n İmsak (Yarınki) | e7 28 İ m w - Edebi Tefrika No: 10 O cihetle şimdi kızına İâyık bir|dişesi daha vardı. Son zamanlarda de beri koca, kendilering lâyık bir bir insan olmasına rağmen yüreği- -hin saffetinden ve Bamimiyetinden dolayı bu sevincini sırası geldikçe müs bol damadına izhar ediyor, hattâ idisine, «benden sonra — aâilemizin bir en-İtan da ve geçirmekte olduğu büyük gaile! in, uğradığı şiddeti sademelerin tün Türk aileleri üzerinde yaptığı ve yapmakta olduğu maddi ve mane- | vi tahribat, Behirenin ai'esine de ta-| biatile tesir etmiş, konağın eekiden-; beri alışılmış olan geniş ve müreffeh daresini idame imkânları azalmışlı. drenin pederi bir taraftan bu güç ük'er jçinde çırpımırken, diğer taraf- âni ve çocuklarını üz [ 4 ÇAA — Sabah kahvaltısi, öğle ve ak - şam yemekleri... Hem de bol bol Bana fabrikayı gezdirmek nezake- tini gösteren sayın delilime dön - memek için hiçbir şey bel'i etmeme- ge çalışıyor, konağın idaresinde bir gey eksiltmemeğe gayret ediyor, bil-| 'TASVİIRİ EFKAR | e K *— Meranun müusun hayatından kül Şi — Arttırıp köyüme, atama- baba-e &. Az Film Çevi Kazanan & j İ j | Helen Twel Vetrdes Amerikanın alnız en güzel sinema yıldızların - İdan değil, ayni zamanda en güzel ka- i|dınlarından biridir. GCayet'az'film çevirdiği halde, kon tratlarını son deröce pahalıya yap - makta ve böylelikle en fazla para düm: — Duymasınlar, dedim, İstanbul - dan bile tabldotunuza yazılmak için, akın akın gelirler hal Kizcağiz devam etti sonra 35 kuruşum artar, bunun da günde üç buçuk kuruşu diğer mas- raflarıma gider. — Günde üç buçuk kuruşla hangi ihtiyâcını karşılıyabilirsin k.? — Paviyon, yatak kiram, ödenir, im yıkanır, bu üç buçuk ku- ayda bir lira ile. n başka ne masrafım ola- Olsa' olsa br iki lira an- olur. Üst tarafını da köyüme gön deririm paramın... Minimini kızcağızın ısıl ışıl yeşil gözleri sevinç içindeydi... Nazilli basma fabrikesını benimle beraber gezen okıyrurularım, bu kiz> sağızın sevine ne, neşesine, saadetine te ortak o! tan kendimizi âla - madık, değil mi? Fakat, bu kızın arkasında, bü ün hayatını, ümidini ve emellerini bu fabrikava bağlamış bir koskoca âlem var, Onu da unutmıyalım, den su getirirler, bin türlü kolaylık- lar gösterir'er, rakam'arın dehşetin- den ürkmemeniz icih, falz m'ktarını, hassa müstakbel damat'arı karşısın- bir takım karışık hesap'ar'a size mu — Otuz-kuruşu yemeğe verdikten | rip Çok Para üzel Ârtist kazanan artistler arasında yer almak tadır, Bir otomobil kazasında ağır yarar lanan bu güzel artist, büyük bir tak ih eseri olurak ölümden kurtulmuş ve uzun bir istirahatten sonra yeni bir film çevirmeğe başlamıştır. Armatörler heyeti Ankaradan döndü Har'ci ve dahili deniz nakliyatının| tek elden idare edilmesi için arma-| törler tarafından Ankaraya gönde: len heyet dün şehrimize gelmiştir. Armatörler Ankarada İktisad ve Mü nakalât Vekâletile temaslarda bulun uşlardır. Vekâletler armatörlerin teklifleri- ni esas İtibar'le kabul etmişlerdir. Bu sebeple hazirana kadar mev - cut taahhütler — bitirildikten dahilt ve harici deniz tarihe kadar kurulacak Birliği tarafındari organize cd lecek ç larla dahili sonra nakliyatı bu Suvare 8 de tareke devrinin Türk hükimiyet vurmuş olduğu müthiş ve şeni dar- belerin tesirile bozu'muş olan mali İvaziyetini düze'tmek için akarlarını, da mahçup o'mamak için dişini sık:- tedil gibi gösterir'er, e inizden gayet |bu sarraf ardan birine terhin etmiş- yordu. Fakat bir an geldi, ki artık| ım tedbirlerle, diş sıkmakla vazi-| yeti muhafazaya imkân kalmadı. Za vallı adamcağız, son zamanlarda öte-| » mevcut o'an ve bol irat ge-| Tehin etmişti. Bu mürabahacılar, ma- lüm olduğu üzere, Türk servet ve sa- adetinin en büyük tesir göstermiş n'lardır. Bunların | e'ine bir defa düşmüş He bir makinenin di t'arını kaptırı betine uğramak hakkaktı. Herhan | r akarınızı, manızı, müce bun'ara torkine kalkığırsa - , yüzünüze gülerler, size bin dere he- | sağlam bir senet a'ırlar, ondan son- ra yüzde yüz, yüzde iki yüz gibi müt i n? faizleri üzerinize yük- etirler ve binlerce, hattâ yüz binler ce lira kaymetinde o'an babadan ka'« damat ailenin mali vaziyeti çok sarsılmıştı.| tiren akarları, İstanbu'un pek maruf ma han'arı, apartıman'anı, konak'a- Ş buklarından dolayı çok seviniyor, Memleketin Cihan Harbine iştiraki 6'an ve ekserisini rum Veya ermeniler rı, aile yurt! hattâ o da tecrübeli ve gün görmüş gibi, mütareke seneleri gibi geçirmiş teşkil eden mürabahacı sarraf ara yok pal ını bir iki sene içinde sına kapatırlar ve zava'lı fFürk ailelerini elleri böğründe sokak da birakır'arda. Pioy'an ev- bunun o kadar çok mi- vardır, ki biraz vukar?'a da söy- rvo- Türk ae İi orta ve' iyetin?, hrip, hattâ imha ede tem İnden birini di lasız facin'arın teşkil ett üphe vokter. !li. Bunların resü'mallarını tediye ile binaları kurtarmak şöyle dursım, za- val'ı adam faiz'erini bi'e ödeyemedi: ğinden nihayet eldeki bütün irat, han lar ve hamamlar birer birer ayni sar- rafa terhin edildi. Her yeni binanin terhini'e a'ınan para vaziyetidüzeltmi !_vorv ancak daha evvel rehine konan akarın faizini ödeyebiliyordu. Bu sü- rot'e birkaç ni Vâl para i'e vücude bu aile s İcıkarak Ermeni eline bedava göçt ni'diği Üzere, ihtivar ayret'erine rağmen, nihayet bir gün afle vaziyetinin fecaati meydana vu du. e Rum sarrafların amın bütün te Dehirenin zavatlı paderi, f"ü'ıl Behirenin pederi borçlarımı öde - m> Bugün M E L E K Sinemasında « 2 Büyük ve güzel film birden 1.BÜYÜK ATEŞ (REMBRANDT) bas rolde: CHARLES LAUCHTON 2 - BRODVAY GÜLÜ TYRONE FOWER - ALICE FAYE Bugün saat 1 ae tenzilâtlı matine 4i, böyle yok yere elden |i -Jerkek olarak ihti Y1 Mayıs 1940 İRZABDXYO 11 Mayıs Cumartesi 13,30 Program ve memleket saat ayas Kopuz, Basri Üll Okuyan: Semahat Özdenses. 1 — peşrevi 2— Dede - Mahur şarkıc! (Sena Tâyık mi 'ey güzel ten), — Mahut şarkı: (Saba tarfı veladan haber yok mu), #— Sel, Pır, arkı: (Yalnız benim ol), Rast şarkı: (Gittik, B 2— Okuyan: Mustafa , I— Şevki Bey - Uşşak (Bir katre i şak şarkı: (Dağlar e ur | andosu (Şei: İhsan Künçer). 1— Masse- | et - Heridiade operasındal Ron Paul Lincke - Amina Şalrane Kırlar: - W. Halim- 15,30 Müzik:? la, 3— Dağda, 4- Köyde. 5 Tüyk Entermezzosu, 15,15 - Yperet polpurileri (PL). 18,00 Program ve memleket saat ayarı, 18.05 Müzik Senfonik müzik (PL), 18,30 Müzi! 'az oörkesirası (Şef: İbra- him Özgür), 19,00 Konuşma (Yurt bi Çalanlar: Fa- Fahri Kopuz, Necmi Riza A- 1— * Af Bey & Nihavönd garkı: (Ben buyl> vefa” bekler iken),:2— Arif Bey - Nibayend. şarkı: (Şöyle nedir baisl zarın günül), 3— Ferahnak şarkı; (Hoş yaratmış), 4— Kanuni Roşat - Ferahnak şarkı: (Ağyar ile dalmış zevku sefaya). 2— Okuyan: Melek Tokgöz. 1— Refik Fersan! Tanbur takalmi, 2— Bedriyo Hoş- gör - Uşgak şarkı: (Gel âşık gücenme), 3— Dede - Uşgak şarkı: (Gitti de gelme- yiverdi), 4— Suzinak şarkı: (Zar oldu gö- nül). 19445 Memloket sant ayarı, ujuns İve metcoroloji haberleri, 20,0 Müzik: Trabzan ve havalisi oyun havaları - Ha- san Sözeri, 2010 Müzik:; Halk türkü İve kaşı l v AL zik. Çalanlar: Fahire Fersan, Basri Üfler, Refik Fersan. 1— Oku- Mustala Çağlar, 1— Arif Bey - Mu- ateşi gam), 2— Arif yyer şarkı: (İltimas etmeğe yâre varınız), S— Muhayyer türkü: (E- fem şimdi eller sözüne kandı), &— Mu- hayyer türkü: (Evlerimin önü- handır). de- Okuyan: Semabat Örderises; 1 — iMehmet - Rast şarkı: (Öyle yakın l beni), 2— Tatyos - Şuzinak, şarkış (At fetme sakın hançeri), 3— Ali Galip Suzinak şarkı: (Bir lâhza seni görme için), &— Şerif İçli - Hicazkâr şarkı: (Çek yosmalar kandırır). 2120 Müzik: Saprano Hüdadat Şakir tarafından şan soloları, 2145 Müzik: Kücük orkestra (Şef: Necip Aşkın), 1— F. Recktenwald: Viyana mü- zikleri, 2 La paloma şar- Leapald: Karls- bat hatırası, 4— Nice Dostal: Viyana, se- lâm sana! (Potpuri), 22,30 Memleket seat ayarı, ajans hahaerleri, zirant, esham - tahvilât, kambiyo - nutuk borsası (fiyat). 2250 Konuşma (ecnebi dillerde - yalnız kısa dalga postasile), 22,50 Müzik: Caz sand (PL), (Saat 2320 e kadar yalnız mzun dalga ile). 2325 - 2330 Yarınki srosram, ve kananış, nakliyatı tamamen temin ettikten arfsonra geriye kalacak vapurlara ha - ice sefer yapmalarına müsaade e - N 2 filim birden mek için sön bir hamamı terhin et- tikten sonra elinde, avucunda bir şey ka'mamıştı. Biçare adam hama- mıi da rehine koyarak iki kızına az çok bir irat bırakmak istemişti. Bu- num için binayı rehin almış olan sar- rafa çok rica etti, mühlet istedi, fa- kat gaddar adam hiçbir. uyuşmıya yanaşmadı, elindeki kuvvetli senedi derhal icraya verdi. Bir gün, o ana kadar hiçbir şeyden haberleri olmı yan, vaziyetlerini her — vakitki gibi müreffeh zanneden aile efradı, kona- ğin kapısı önünde siyah elbiseli ve abus çehreli memurların, polislerin, Je bekçisinin ve hattâ heyeti yariye âzasından birkaç kiğinin ğunu gördüler. Evde iyar aile reişinden başka kimse yoktu. Diğer hane hal- kı hepsi hantmefendi, genç - kızlar, eski hizmeteilee,.ka'falar ve halâyıle lar gibi kadınlardan ibaret idi (Devamı var) <