Adres #ekletirmek (98) kuruştur Safhaya Giriyor Yazan: M. ANTEN M* harbinin yeni ve belki de kat'i bir safhaya girdiğini göz İeren haberler gelmektedir: General Atchinlerk kuvvetlerinin İskenderiyenin takriben 110 kilomet- | rbinde müstahkem bir mevki ba: ne getirilen El Alemeye'de M kwevetlerini durdurmak ve püzkürtmek için büyük bir harbe tutuştuğu bildi riliyor, Bu keyfiyet 8 indi ordunun kâfi takviye kuvvetleri aldığını &ös- termektedir. Londrada, bir aylık bir barpten sobra yorulmuş ve s#ayıfla. mış olan Re: i kuvvetlerinin bu batta tetulabileceği kanaati mevcuttar, General Avehinleck'in o ga mealdek: gündelik emri bu kanaati teyit et mektedir: Muharebe bitmemişti ve düşman yenilmeden bitmiyecektir. Düşman gayıflamıştır, iaşe merkezle- rinden uzaklaşmıştır, Düşmanım taka. 8 kepilinceye, o mahvoluncaya kadar dsyanmanız lâzrmde Muhtelif kaynaklardan gelen haber İerden, müttefiklerin — Mesırr hiç bir fedakârlıktan çekinmiyerek müdafaayı karar verdiklerini, İngiltereden ve A- Merikadan çok mikdarda takviye kuv. #etleri, bilhassa tayyare gönderildiği #nlaşılmaktadır. Bundan başka, son Mihver muvaf. fakıyetlerinden sonra, bir çok kimse ler tarafından stratejik bir ehemmiye € kalmadığına hükmedilen Maltanın da müttefikler tarafından takviyesine edildiğini — gösteren haberler gelmektedir. Amerikan bahriye mera 00 tonluk Wasp tayyare E*mİ takviyeleri gön bildirmiştir, Ba keyfiyet) Aköcnizi o Miiwwereilere berakmamak azminde oldukla v w yı Mihver gemilerine ve üsleri- ve karşı bir taarruz Üssü olarak kul anmak istediklerini wer İkavvetleri mağlâbiyete Göre” yarak ricate mecbur oldukları takdir- e, Maltanm mühim bir eol oynaması Şök muhtemeldir. Bir Lizbon telgrafma göre: Portekiz sularında, bir kafileye refakat eder İngiliz barp gemileriyle Mihver tay- eleri arasında şiddetli bir mnhare. be cereyan etmektedir, Bu haberden Milwerin Cebelitarık'a *sarruz ihti mali karşısında İngilizlerin buraya takviye kuvvetleri gönderdikleri mana * çikarlabildiği gibi, Mibvereileri ön #mek maksadiyle Septe'nin ve Ter. sanin İşgalini fstikdaf eden bir deşeb- büse giriştikleri de akla gelebilir. Şark Cephesinde Son gelen haberler, Leningratta Raştefa kadar bütün cephe boyancı Alman taarruzunan başladığını gös termekledir. Dünkü Sovyet tebilği Al» manlarm Kursk'ta o yaptıkları bütün taarruzları düşmana büyük kayıglar verdirerek püskütttüklerini ve yalnız bir günde 150 Alman tankı tahrip et- tiklerini bildirmektedir. Askeri müte- sısların mütalealarma göre Alman- İar Kursk taarrurunu şu üç maksatla yapmışlardır: 1) Kışın bözulan hat larını düzeltmek, 2) Moskovarm tak tiben 200 kilometre şarkıda ve Mo: kovadan Rostof hatt üzerindeki Vo- ronej şehrini ele geçirmek, 3) Sovyet lerin merkez ve cenup ordularını bir- birinden ayırmak . Son bir habere gö- te: Karılordu Mioskovanşn garbinde bir Alman tümenini imha etmi Hisedildiğine göre şark cephesin bu sefer hava üstünlüğü Sovyetlerin *indedir ve Almanlar merkez cephe- mine Kırımdan bir mikdar hava kuv- Yeti çekmek mecburiyetinde kalmış- İsrdrr. Bu keyfiyet hire Sovyetlerin Sivastopolda anudare | mukavemı "yle bilhassa Alman hava kuvvetle. Tini yıpratmak © istediklerini gösler- mektedir. Rus istihbarat ajansı Almanların şi- Mal keştminde “iç Sovyet ordusüm imha ettikleri hakkındaki iddialarını katiyetle tekzip ederek bilâkis kızıl ordunun erdiği 20000 kayıba öka- bil Almanların 30.000 den fazla sayi- at verdiklerini bildirmiştir. Bir Alman fevkalâde tebliği Sivas- İopolun zaptedidiğini, Alman ve Ru- Meni bayraklarının şehir ve Timan öze- zinde dalyalandığını bildirdikten son. a Rusların Chersones yarım adasına açtıklarını söylemektedir. Bu ilâve, Sivastopolun tamamiyle zaptolunduğu hakkında bir şüphe uyandıracak yn: iyettedir. Moskora kaynakinrr tse Si- Vastopolun zaptedildiği hakkındaki Al 4 Yan iddiası yalanlamakta ve müda- B faanm çok güç şartlar içinde hâlâ de. Yam ettiğini bildirmektedir. —— m Yapak Standardizasyonu Yapsl standardı için ayrılan tip- İerin geçen senenin mallarmdan fark- #2 olduğu görülmüştür. Bu incele- Me üzerine geçen “seneki ipler bu #ene için dahi tip ölarak kabaj edil- Miştir. Tittik tipleri de gelecek hafta tesbit edilecektir, Dün yapak ve tif- Vk birliğinde bir toplente yapılmıştır. | Toplanttin yapak ve tiftik ambalâj Ü sistemleri tesbit olunmuştur, YENİ NEŞRİYAT: —— ENE va bircok kıymetli yaz sielerle çıkmmeştır, — “Henle ve Saka, ! Devlet Konservatuarı tale besinin “Madam Buticrefly” operasını temsilinden bir sahne Devlet Konservatuarı "Anti Be kas sün sonra fetanbal hat- , Ankara devlet “konserva tuarmın şehrimizde vereceği temsil ile karşılaşacak, Sanat sahasında be. reketli meyvalarını vermiye başlıyan bu resmi müessese, memleketin yal- muz İrfan ve sanat Slemiyle alâkadar değildir; tnklâp tarihimizin de en Ni “hamle” lerinden bizini teş- Çünkü asrrlardanberi ilk ak devlet, bizi elimizden ta. tuyor ve an ufak teferrüütens kadar düşünerek kurduğu bir sanat msbe- dinin kapısından içeriye söküyor Evvelce dzima münferit sevklerin im tiyazmı taşıyan bu mernleketle sa- vat, artık umumun menen tasarrufa bakkı olduğu müşterek bir maldır, Bunu, herşeyden evvel, sihirli asd. siyle bize ufuklar açan Cümhariyetin varlığına borçluyuz Devlet Konser- vatuarının kurulması zannolanduğu gibi ulak bir iş değildir; Burun s6- bebi iki noktada hülüne edilir? 1 — Türkiyede k'âsik bir “Sahne edebiyatı, nın olmaması, 7 — Bir tiyatro antnesinin kuv. vetli çerçevesi içinde çalışan ve ye- tişen bir aktör neslinin bulunmaması, Bu iki yokluk Devlet konservata- arının kurulmasına bir moltadan za- rariı, diğer İve noktadan da faydalı olmuştur, Zararir olması sanatkâr ruhunu di- Girgin, ütek ve ürkek bir halde bı. Tükmasındandır, bu bakımdan mite. #ebibişler sanat âbidesi için lüzumlu olan en kıymetli malzemeden mah- Tum kalıyorlardı, Faydalı olması da, çalıştlacak sörat sahasının yanlış teidkkilerie kuraları bina enkazından temiz bulunmst Orada, uğraşanları | tökeslendirecek vok bir moloz kırmtısıma tesadüf edilmeden sanat âbidesinin temelini Petçinlemek rümkün olacaktı; nite. kim de öyle olda, Enki rejimler için tiyatro, bir türü öldürülemiyen yedi canlı bir ejdere berzer, Onan bakımsızlıktan sıska kalması için ne mümklinse yapılmış. ter, Hele klâsik bir “Sahne edebiytb., demek “Geçici mabutlera,, tapınılma- # lâzım gelen devirlerde ruhlara millet, vatan ve insanlık larını, velhasıl fazileti aşılayacak bir âmil demekti, * unun için asem icap ettirdiği ihtiyaçları memlekette yerleş. tirmek isteyenlerin uğraşmaları önle. rine çıkarılan . spanialarla neticesiz. kalmıya mahküm edile edile tiyat-f 10, bir şürlü ölemiyen fikst müte madiyen çan çekişen bir hırllamba- ya döndü, Baçiin bu tesis bir “ihtizarma ni. böyet vermiştir. Devlet konservata- arnı, sanat semâsında yükselten i- kl Künartan biri tiyatro, diğeri 0- pera teşkilitidir. Tegebbüsün başın- 88 Ketikilen; Karl Ebert'in bu “için ebli olduğuna, şfiphe yoktur. Frank- furt'ıa 1020 de, bi ürlü güçlükle güreş ederek kurduğu tiyatro mek- tebi. Sonra Berlinde tesis eylediği diğer bir çiyatro mektebi, Berlin şe hir operasının müdür ve rı ğü ve daha buna benzer bir çok me- gmtiyetleri onun Avrupa tiyatro ö- leminin ön safında bulunan şahsiyet. lerinden biri olduğuna şahadet edi- yordu, Opera, Devlet makinesinde bir giemleketin şanatta gahniyeti resmen belirten en lüzumlu bir cıvatâsıdır, Türkiyeyi, asırlarca süren uyuşuk Haktan silkindi: mu kıyamete İm- zar eden ölü gibi uzandığı yerden, bir israfil “sür” u ile ayağa kaldıran Atatörk inkılâbı bu Hürumu tamı za- #oanında takdir etmiştir, Memlekete sanat ufukları açacak, sanatkâr yetiştirecek böyle resmi bir, müessese daima verimli bir imalü'har radılışlarmdaki Istidattan başka ser. mayeleri olmıyan genç çıraklar, bir heykeltraş © kalemi #le şekillenecek mermer Yığınları gibi kendilerini bu imalâthanenin formalarına teslim e derler, Oradan işlenmiş, ve tekâmül gone,, un Temsilin Yazan: ze ULUNAY İ etmiş olarak yetişirler, Bu itibarla bir opera müessesesi başlı başına bir Silemdir. O müessesenin başında bulunmak, bulunabilmek ködretine 8 yalmız © memleketi değil bütün bir medeniyet dünyasını alandırscık bir hareketti Çünkü Devlet konservatuara w- mum müdürü (inanılmaz derecede fecrik bir âlemin hareketlerini tam- sim eden İâhuti bir kuvvetin mü messiline benzer. Dünyada belki her mevkie bir a- dam bulunabilir; bundan yalnız sa- nat sahası müstesnadır; çünkü ba, her şeyden evvel bir “salâhiyet"” me- selesidir, Mahdut bir bina sayılan'© müessesenin İçinde marangozlar, de- mirciler, tezyinatçılar, boyacılar, de korcular, ışık tertibatiyle uğraşanlar, terziler, perukacılar, o elbisecilerden başka artistler, baletçiler, koro teş- kilâte ve banlara kısım kısım meza- Tet eden memurlar, asistanlar eler, meler yoktur! Banlarm bepsi umumi müdürün emri ve nezareti şltındadır, En u- fak bir kusur her halkadan geçtikçe mesuliyeti büyüye büyüye ona ka dar gelir, Ba itibarla bir memleketin opera< sınm başını getirilecek şahsiyetin, sanat hayatında “hadde” den geçmiş olması lâzımdır, Devlet konservatuarı rilsamname- sinin çok sağlam (temeller üzerine kurulduğunu pek az zamanda elde edilen müsbet neticelerden aniryo. ruz, ** enç sanatkârlar» ba kuvveti toprakta gürbüz bir fidan gi- bi istidatlarını fışkırttılar. Geçen sene verilen öparalarda mu- vaffak o oldaler, o Kendilerine bir mukayese yapmak hakkını sördüğürn bazı kalem (erbabının yazılarından böyle anladık, Bu itibarla Madam Butterfiy operasmdaki muvaflakı- yetle iftihar edebiliriz. Kenservatuarın nizamnamesinde 0- kunması İizmm gelen esas derslerin şunlar olduğu anlaşılıyor. Sada bahsi, icnellis tekn TR) HİN u — Du Kruseti dedi, Paris geceleri beni biraz altüst ett, Bir İngiliz ka- dm hakkindeki idealini sağlar ve sh. olarak dokunulmamış bir halde saklamak İsterse bazı mukayeseler- “İsen kaçtamalı, Hiçbir şey anlamıysrak o yüzüne buktem, Demek mesele ertik Gene” ral Stones'in kığina alt değil, Münalı bir bakışla: — Benim, dedi; Amerikalılara e kadar karşı olduğumu siz biliyor de- Bi mi? — Artık öyle değilim, — Demek “seker sevgili, Ameri - kak, — Evet, Desdemona Van den Ba- ..., — Ne vakit ve nerede raştladın? — Anlatayım, Uzum, Fakat ben kisa kesiyorum. Hellicot, “şeker sevgili, yi geçen ey. bir sandık mevkibi, bir valiz do- huşu tavsiye mektubu, bir kadın “can yoldaşı,, bir şoför, İki hizmetçi kiz, üç fino köpeği ile gelerek erkânihar- biyeyi altüst ettiği zaman tanımıştı, Hollicot ona Hayber geçidini gezdir. miye memur edilmişti; hava soğuktu, Yazan: FRANÇIS DE CROİSSET D DİYARINDA den Evvel bat, pandomima, rol, beraber çalış. ma... Opera sınıflarından fazla olarak da “kulak terbiyesi, musiki partile- rinin tahlilleri, okutuluyormuş, Ay rca yardımcı ders olarak: Bir mo #iki âleti öğrenmek, ritmik cimmas tik, bedeni artistik, iskrim, dans, © debiyat, sanat tarihi, yabancı gil, © ser tahlili, kostüm bilgisi, makıyaj dersi, armoni bilgisi, musiki tarihi muhavere temrinleri ilâh... Gösteri- Hiyor, Görülüyor ki, konservatunr mezun ları yalnız yaradılış bakımından ©.| len isSdatlariyle iktifa edecek değil lerdir. Onların tam bir sanatkâr ol- mak için ihtiyaçları olan bütün ma Tümat düşünülmüştür, Ve bo malâ matı edinmeleri onlara yalnız bizim memleketimizde — değil, beynelmilel sanat İleminde de yüksek bir mevki temin eder, * * G“ yıl 12 Haziranda Arkarı Hulkevinde ik defa olarak temeli edilen “Madam Butterfiy” memleketin münevver tabakasında derin bir alâka uyandırdr, Bu mü. Hüsebötle | yazılan” Yazılarda, bizde bir opera “tesisinden | bahsedildiği sırada bunun ecnebi bir eserin ter- cüme edilerek © oynanması tarrında yapılmasından ziyade gerek güftesi ve gerek bestesi tamamen milli bir erle başlanması hakkında bir te- menni hissettim, Bir çok defa mesiki bahislerinde yazdığım. gibi “milli ses” İer aram fen Bu itibaela Madam Butterfly bü tün dünyayı ihtiva etmiş bir “m ki olmas itibariyle bütün milleti te olduğu gibi bize de yabancı sa- yılmaz. . Muazzam musiki eserleri devletler ve milletler arasında hudut manlalarını dürlemekt: yeğine rm. vaffak olmuş Gwillerdir. 1914 - 1$ harbinde Fransa ile Al- manya birbirini süngülerlerken Paris operasında Wagner'ia eserleri ey- nazsyordu, Bu itibarla Puççini sah- nemizde bir milletin. bir cemaatin ferdi değil, kıtaları, dünyaları içine sığdıran bir sanat âleminin şanlı ta- biidir. Bugün sanatkârlarımızla girdiğimiz o lihüti mabedin kapısından yarım bir besteklirimiz girerse © ds hu: dutsaz âlemin bir tabii olabilir. Karıs Karış.. Tefrika No. 32 açik bir otomobildeydiler, tsmmak i- çin Mellicot'a sokuldu. Hâdise bun- den ibaretti, Heniz yirmi ikisinde olan “şeker sevgili, ki defa evlenmiş, sonuncusu ile ayrılmak Üzere Hollicet, hayatımı onunla birleştirmeyi düşünüyor, Çekinerek gördüm: — Fakat bojunma için bu kadar kuvvetli meyli olan bir kadin sizf bi- rat korkutmuyor Mu? Sözümü kesereki — Hayır, dedi, Boşanmaya bu ke- dar meyli olan kadının evlenmeye de meyli var demektir. Şimdi sizden mühim bir ricam var. Ben sizinle “Udalpur,, a gitmeyi vâdetmiştim, Endişe ile cevap verdim; — Evet, yoksa beni yalnız mt bi- takıyorsunuz? — Bilâkis gitme saatini ilerletelim! diyorum, “Udalpur,, a vasıl olan Des- demona yanına gelmekliğimi istiyor. Yavrucak seyahat etmesini bilmiyor: Tam Amerikalı, — Yulbuki ben Amerikaldarı pek becerikli sarıdır, — Medeni yerlerde beceriklidiri Tekâmül ettirilmiş #endizları, va) teri, iptidai batisrdı seyahate gelmit -İca da, İngilizlerin orta ve yakın şarkla Çeviren: ULUNAY - İdotnuzları kanlyor, gökyüzü AN ii Çok Bombalanan Malta adasının meş harpten önce A rlenizin mavi, yesi) snlarıma gö ga mülmüa, adı pek sık duyular bir ada vardır; Malta adası, Bir münasebetle ba mdadan böle. den Italyan gazetecilerinden Ozyda: “Malta, demiştir, talyan çiz: topuğuna yapışmış bir düşman tay- yare gemisidir. Ba kısa Fakat sarf tasvir, Maltarır harp başladığı gündenberi Akdenizde oynamakta olduğu rel& gayet vari bir suretle orteya koymektadır. Bu #abit düşman tayyare gemisini zarar. «z bir bale koyabilmek o ümidiyledi: Ki Mihver teyyareleri tam 20 aydan- beri durup dinlenmeden ona bomba- lamasktadır'ar. : Son on sekiz aydanberi, Maltayı bir üs olarak kullanan Britanya hava kav vetleri, Şimali Afrikaya giden konroy- lara saldirmâkte, o İtsiyadski sanay merkezlerini, Sicilyadaki hava mey- darlarmı bombalamaktadırlar, Bütün bunların önüne geçmek lâ sımdır! Mart ortalarında bir gün Si- diya sahillerinde buluşan iki büyük devlet sdamı, Goering ve Mussolini, düşmanlarının elinde olan ba adaya doğru baktılar ve komuştular., Kimbi- Ur neler? Belki onlar da önüne ge gGlmesi icap eden'bü: vakalardan; ve belki de Maltanm işgalinin doğuracağı faydalardan bahsettiler. Bir kere, Malta bir mania olrusk tan çıkınca, İtalya “Birim de- İniz, rüyası bir hakikat olacaktı. Son ca, Akdeniz bir Mihver denizi olun. olan münasebetleri iyiden iyiye kes'- lecekti, Amerik: ve İngitereden bu talardakl harp sahnelerine getirilecek Ümüt burnundan varış müddetinin bey hafta gecikmesi! icap edecekti. Ve ep' nihayet İtalyan İ şehirleri ingiliz | tayyarelerinin ger rinden kurtulacaletı, Ve işte yokluğu bütün ba Jmliyar- ları temin edeceği içindir ki; Ka'ya harbe girdiği gindenberi Mihver tay- yöreleri deniz üzerindeki bu müstah. kem mevkie ateş yağdırdılar, * * G0) Kilometrelik bir uçuşun sonun- da, 15 kilometre genişliğinde, 20 lömatre uzunluğunda elan bu 4- daya varıp ony bombalamak güç bir iş değildi * Fakat ilk günündenberi Mihverin Malaya pes dedirtmek & enidiyle giriştiği harrketler bosa git miştir, Zira Melt adnan, kasması ka. yor. Balâ mücevher çekmecesi için köpekleri ietp, hiçbir şeyden merinun hizmetçileri için, Hindistan “can yoldaşı, kadın İçin ödü kopuyor, Ey! Yarm gidiyoruz deği mi? Hayretle bağırdım: — Nasıl yarin”. Ben daha Delhi yi hayal meysl gördüm, — Geri dönecek değil misirla? Ka- lanı da dönüşte görürsünüz. Yarın, son vâdel Zaten Desdemona'yı cü- satı aşik bir halde bulacağır, Kadın; — İyi amma, değim; im seyahat ediyorura, — Du Krusetti Bu ricami Feddet miyeceksin, Zaten “Uösipur, dün yanın en esrarlı bir memleketidir. — Olabilir, Fakat, — Kuşlariz, sareylarla, kaplanlar. | la doludur, Biraz yumuşamış bir halde: — Yarın yola çikmak İstemiyorum. dedim, Hollicott, tatsnati arttmdi: — Timsahlar da var şorrm yaban! daime ben keyfim İanskmavi, Her taraf sczcik, (Devamı var) CAK? e En Yakın Malzeme Deposu Olan Tobruk'un Düşmesinden Sonra, Bu Harpte En Bu Adanın Şimdi Ne Olacağını Herkes Birbirine Soruyor hur Valetts Hmatımın bir görünüşü İay. fakat bombalaması güç yekpare bir kara parçası; Malta halkı cesur hammüllü ve kolay kolay yılmayan bir halk küflenidir. Bir ehemmiyeti hal olan sivil veya askeri her hedef yerin altında; dörtte bir milyon müfumun büyük bir ekseri yeli üç metre derinliğindeki mahzen. lerdedir. — Binlerle balk, orta astrde Maha şövalyeleri / tarafından İeazdı- nlan katakomb (mezar) lara lem et mektedir. Masmafih artık Maltahılar, ba bü camlara o kadar alışmışlardır ki; gs- celeri pençerelere tşüşmekle, bir ti yatro seyreder gibi, hava akınlarını temaşa etmktedirler. Bir gazeteci a dağa geçirdiği İk geceyi şöyle anla diyon “Maltaya varır varmaz gittiğim ote in sahibi beni bir odaya götürdü vet — Beyim, dedi, bu odadan her şey gözükür, Gece yapılan tayyare hü. cumları; gündüz hücumları; hastâ İ- talyan hücümbotları, limana saldıre ya kalkarsa, onu bile görebilirsiniz! Otelci, sanki bana hücuma #ıruz bir adada bir otel odası değil büvük bir tiystroda bir loca kiralamıya uğ raşıyordu. 4 * O sece ölürmiar çalar çalmas, © telci benim odada belirdi. Ber pençereye götürdü ve göstermiye baş tadiz — Görüyer masanuz, beyim, şunlar birim aver tayyarelerimiz. Şimdi bom bardıman tayyarelerine dikkat edin! Ben birbirini kateden ? projektör sağından başka hiç bir şey göremizor- dim — Şimdi bizim avcı tayyarelerimiz Kişman uçaklarını iylee çeviriyorlar, Ben hâlâ bir şey o göremiyordum. Fakat o, 1450 hllcum #eyretmenin ver diği tecriibe ve alışkanlık le hiç bir seyi kaçırmıyorda. Bir bayli uğraş tıktan sonra en nihayet beni de doğ- ru yere baktırdı. Artık. Malta semâ farı üzerinde yer almakta olan be hava mücadelesini Oben de seyredi yordum, Karşı sokağın içinde, dişarıya pi umalariyle fırlamış Maltalılar heye an'a bağırıyor, İngilizleri teşvik © dici nârâler atıyorlardı. Sanki sey- rettikleri bir futbol maçıydı. Yukar. da, avcı ve bombardıman tayyareleri birbirine giriyor; aşağıda tayyare da. (i topları patlıyordu. Doğrusu bu gö rından İyi geliyoruz, değil mi? * Şeiiketem Maha, basn yer yük zünde en çok bombalanan top. cak parçası olduğu gibi; ayni zaman- da kendisini en üzün müddet müdafa aya muvaffak olmuş olan müstahkem mevkidir. Projektörlerin çok İyi iş liyemediği Dututlu gecelerde; ortalığın gümüşi bir sis perdemmi, örçüdüğü günlerde bile Malta, kendini deme hayret verici bir mavallakıye'le mü yakın malşeme deposu olan bu müs tahinem mevkiin,düşmesi üzerine bu cesur ve kıymetli adanın istikbali bak. kında şüpheler uyanmaktadır, Herkes son günlerini yaşıyan wâşrur bir nh. Famandan bahseder gibi birbirine sor maktadır? — Şimdi Malta ne olacak? Kadıköy TAKVİMDEN Mısır ve Opera Yazan: ULUNAY rihin “NİL vergisi” diye kaydet- tiği Mısır, son bir iki gün zar- imda kendinden — çok behsettiriyor, Bu muhteşem ülkenin geçirdiği inkı Jip fırtınaları hesaba sıfmıyacak ka dör çoktur, Bunları tarihçilerin tet- kiklerine bırakıyorum. Benim burada tekrar edeceğim vakalar tarihin, ro- mantik ve lirik badiselerine temas e den satyalarıdır. Meselâ daha © Tereetli olduğu için herkesçe makbul olan kan portakalı. wn mitolojik efsanesi şudur? Züleyha, Yusufa âşık olduğu zaman bir çok kadın ahbabı orun ba aşka ta'n etmişler. Züleyha, belki de kıs- sanclığa dayanan bu itirazların önünü almak için bir gün hepsini sarayına davet etmiş onlara portakallar ikram emiş, Misafirler bıçakla portakslları soyarlarken Yusufu çağırtmış; kadrn- lar gözler'i kapıdan giren ba Afetteni ayıramamışlar ve portakal yerine şeh tem şahrem ellerini doğramışlar, AÂ- kap kanlar portakala karışmış ve “kam portakal, bu süretle meydana gek miş, Musa vakası hakkında de şöyle bir ikra vardır: Hünerden nasfbi olmıyan bir res. sam sergiye bomboş bir çerçeve gön törmüş ve teşkir eğilmek için bir yen re asılmasını istemiş, Sergi müdürü. yi Bu mühim bir tablodur, Demiş, bem teşhirini, bem de kataloğa konak masını rica ederim, Müdür, boy çerçeveyi evirmiş, çer virmiş — İyi ama, demiş, Bu, sade gerçe veden Tbaret, — Aman efendim. Sade çerçeve ©- hır mi? Bu eser, tarihin en mühim vakasını temsil ediyor, — Evet, Bu tablo Firavun tarafım- dan takip edilen Masanın kızl denisğ geçişini tasvir ediyor, Sergi müdürü, boş çerçeveye bir söz daha attıktan sonra: — Peki, demiş, Musa nerede? — Geçti, — Ya Firavan? — Geliyor, — Kızıl deniz ne — Çekilmiş! Musrrın ebemmiyetle kendinden ba. #ettirdiği şa sırada Devlet konservâr tuarının temsil vermek üzere İstanbü- in gelişi bize Misir operası hakkımda dünya masiki tarihine mal olmuş bir vakayı hatırlattı, Kahiredeki opera binasını yaptırsın şimdiki Mesir kralının büyük babası Hidiv İsmall paşadır. Fransa böleğm- darlarını kabul için bet o mmabteşem binayı, hem de “Ehram” Iara giden göseyi gayet az bir zamanda yaptır Başta, Bir yandan bina yapılırken bir ta- raftan da meşhur İlalyan bestekâr “Verdi” yi Mitra davet ederek İken« disinden Mısıra sit bir opera beste lemesini östedi, Verdi'nin meşhur Ay- maş? İda operası bu suretle barırlanmuştır. Ayda'yı, dünyanm en büyük opcralas rından biri olan “Skala” da dahi yör- düm ve Kahire operasında olduğu ka- dar ihlişamlz oynanamadığına şakit ol, dam Wagner'in vatanr olan “Biyröt” «e bir opera binası yapılacağı zaman bir çok hükümdarlar bu tasovvura paraca yardım ettiler, O zaman en çok lane de bulunan yine Hidiv İsmall paşa ol muşta, Son zamanda Avrupa gazete lerinden biri Hidivin bu inceliğini şöp de tefsir ediyapdu: “İsmall paşanın bütün gamanındakl hükümdarlardan farla yardım etme inin sebebi Wagner'in vatanı olan yröt” ü “Beyrut” sanmasından İn leri gelmiştir... Büyük kadirşinaslığı yaplan mn kabeleye ne dersiniz? m m | ASKERLİ ” PATIM Şunu yeri yetascıların yabancı yübelere kamer İle ve üç adet Saroğrallarirle mürsrmari Mn abemer, Kongreye Davet Topkapi Kongremiz 4i temmuz İ94Z cumaresl 580 44 Topkapı tramvay” aileni mara Yaa maa Kanlapeaği ân az elman elen mu. * Tpta simi Dm Meymami O üreti “ürerime BArArKARI günü ve Yeğikindeki merkezinde evknllfa Sari emye benere KOpISADE 2 e mm io TOPLANTILAR: kanay heh Yekesl Çocuklara Yardım camiyi” Heli ğindeni"Kmeremir hg heme Sa od eda, ölerek: Tamam Raşit Rıza Tiystrosu HALİDE PİŞKİN Beraber örünNüZz Komeği — 8 — perde OPER A Sinemilli Bu Akşamdan İtibaren: Bütün Dünyanın Takdirini Kazanan Büyük Sanatkâr Prof. ZATİ SUNGUR Temsillerine Başlıyacaktır, Numaralı koltuklarınızı hemen tedarik ediniz, Telefon: 6009