Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Z1-8-941 DA T A N ABONE GEDELİ _rurklze Ecnebi 1400 Kr, 1 sene 2800 Kr. B0 ,, 6 Ay 1500 . |o , 8 Ay İ0 . öe 180 » 1 Ay 800 » Âdres değiştirmek 25 kuruştur. lihver — matbuatı, — Roosevelt - Churchill deklârasyonu münase- İyle neşrettikleri yazılarda: Ame- ahın Monroe hnazariyesinin bütün AYaya teşmıl edılmesım dünya po- iği y Anglo - Sakı Ya verilmesini ve Milletler Cemiyeti Tine Anglo - Sakson hâkimiyetinin *öSüs etmesini ıstedıkl:ruıl ıddiı e- polisle eşkiya müna- Yeni Terbiye Cereyanlarına Göre î —ii 'ıuıdın evvelki yazıda bölge tetki- kinin muhtelif derecelerdeki o- kullara ve muhtelif derslere tatbik e- dilecek bir terbiye — tarzı olduğunu söylemiştik, yalnız şu noktayı ehem- miyetle tebarüz ettirmek lâzımdır ki, bölge tetkiki bir tedris usulü değil, bir terbiye sistemidir. — Talebenin yaşı, vaziyeti, becerikliliği ne derece olursa olsun bunlara kendi mühitlerini tetkik ettirmek kabildir. Her çağdaki tale- beye, öğretmen okulu gençlerine, Ü- niversitelilere ve hattâ halk dershane- lerine bile bu terbiye tarzının tatbiki kabildir. Hattâ Dr, Arthur Broock bu tetkik usullerini nevrasteni ve harp nevrozu tedavisine ne suretle tatbik etmek kabil olduğunu izah eden bir kitap yızrnıştır | letlerine rehberlik etmek okullarında programların itibari taksimlerini bir kenara bırak- mak temayülü âdeta umumileşmekte- hiç bir hak ve salâhiyeti olmadığını 7:m nizama göre orzımze edıleu dir, Tetkik her zaman programın içinden seçmek kabil olmaz, Setbeıt okullarla tecrübe okullarında ını çt - Amerikanın istediği gibi sona hü tıkdırde le:ııııı edecek yeni unmak doğru dı:iıııe de, bu yeni fNyanın teessüsünde Sovyetlerin de him bır rol oynıyacakları ve bil- ve terbiyevi bir hayat teminine imkân verilerek onlar ancak kendiliklerinden yaptıkları fa- aliyetlerle meşgul edililrler. Münhası- ran vâkıalar üzerinde işlemek ve müm kün olduğu kadar az hâfızaya hitap etmek şartiyle, program mevzularına ai tedrisat az çok ihmal edilmektedir. Profesör Collmgı in Amerikada Ok- Bö ge tetkiki nedır? e Ere llli önelili, ” Yazan: | Hüsnü Başol İ çok üstü ” *“Terbiyede coğrafi muhitten istifa- de,, fikrini yayanlardan Mabel Bar- ker, kendi tecrübelerinden şu suretle bahsediyor: *“Safiron Walden’de ogretmen o- da altmış kız bi vardı, b hede intileri li Başlan- biz de onlar kadar cahil- Biç noktası olarak aldığımız küçük bir dere kaynağından itibaren az yük- sek kalkerli tepeciklerin yamacına ka- dar takip edilir: Suların dağılışı, te- bahhurat, hava tehacümleri ve bunların âmilleriyle intaç ettikleri kimya ve fizik vâktaları tetkik olunur, bu suret- le ilk meteoroloji *tetkikleri yapılır, Her mesele bir tecrübe ve araştırma mevzuu teşkil eder Bu tecrübeler ta- lebe grupları tarafından yapılır, Te- dik, (Mrs Fraser Davıes) lle bunları ladık, ne yapmak i i ken- dilerine anlattık: Bölgemizde keşifler ve araştırmalar yapacaktık, Bize bu hususta yardımcı olacaklarından e- mindik, Biraz şaşırarak kabul ettiler ve bu fikri eğlenceli buldular, O za- ma yolların keşfi, eski romen binala- tin enkazı, kilisenin tarihi, jeoloji a- raştırmaları, bazı haritaların hazır- lanması, İrmaklar ve kaynakları ve ne- beşir, kil, çakılır glâsye ve lâhik! terekküp eden bir bölgede muhtelif sahalar fizik ve kimya tetkiklerine fır- sat verir, Buralarda nebati hayat hak- kında da araştırmalar yapılır ve gö- rülür ki nebat tecemmüleri ayrı ayrı ve birbirinden farklıdır. Hattâ toprak da tetkik edilir; rütubet ve ümüsü i- tibariyle toprağın muhteviyatı tesbit edilir. Toprak üzerinde tatbik edilen çeşitli ziraat tarzları tetkik edilir ne- batat ile suyün karşılıklı tesirleri ü- zerinde durulur, Toprağın gerek ma- hiyet ve gerek ziraat itibariyle ayrı- lışlarını gösteren .haritalar — yapılır, farklar ayrı ayrı renklerle gösterilir. bati hayat hedefimizi teşkil etti Bu genç kızlar tatilde faaliyete başladı- lar, tetkikler küçük gruplarla yapılı- yordu, Okulun mühmel müzesi bu sa- yede genişledi, tasnif edildi. Fizik, jeoloji ve nebatat vâkıalarından başlı- yarak şehrin kendisinin bugünkü ha- yat ve vâkıalarına — varıncaya kadar tarihini takip ettik Çalıştıkça hemen hemen birçok işlerde olduğu gibi fikir- lerimiz vuzuh ve sarahat kesbetti.,, “Başlangıçta hakikaten pek acemi idik! Bir gezinti günü, hatırlarım, ta- lebemle birlikte bir Roma karargâhını araştırıyorduk; büyük dolma bir top- rak yığınını bin bir zahmetle altüst eni Konoye kabinesinde devlet h. — Nazırı sıfatiyle mevki alan Baron n anuma'nın silâhli bir tecavüze ma- dıkıld.ıimı ajanslar haber vermiş- bir tarafa bıra- karak tamamiyle muvaffak olması ka- bildir,,, Bizzat profesör Collings: “Programlar genç kızların ve ço- cukların tabii tasarlarına göre tertip | Sâ! edilir, okulun ananevi teşekkülü unu- tulmuştur. Bizim gezinti tasarlarımız Bu suretle talebe meteoroloji, fizik, kimya, nebatat, jeoloji, hayvanat vâ- kıaları ıühınle böl;elerinin ayrı ay- d l.kı!ıule!ik ıhumı niv tatbikat mek- Topnzın avarızını, suların cereyanını, | ettik, halbuki sonra Roma karargâhı ti çtim:ı Haa 1 ( i tecrübelerinden bahsedi P e nebati hıyat;.d :nt— zannetiğimiz yerin eski bir demiryolu - |ken profesör Kilpatrik diyor ki: l ftlikleri, bölge- başka bir şey olmadığını öğ- kadar “"E; tmlmxdxa uyanan | «“Bu tarzın tesirli ve £f di | de ahal dağıl tesbit etmek ka- | rendik, . Mesai nazırı Bevin ve Kenterbüri | Gduğunu iddia edebiliriz. — Okulun bil olur, “Daima ameli bir fayda temin ede- cek bir neticeye varacağımızı düşüne- rek çalıştık, bir çok şeyler hazırla- dxk Biıım küçük şehrimizle bi.ıyuk İzmir Fuarı Açıldı Lozan Kapısındaki Törene Binlerce Kişi İştirâk Etti (Sonu; Sa: 2; Sü: 1) Behçet Uz'un nutku Belediye Reisi nutkunda fuarı hükümet nâmma açtığından do- layı Ticaret Vekiline teşekkür et miş, ecnebi devlet mümessilleri- ni selâmlamış, Fuarın bir tarih- çesini yapmış, iktısadi sahada ve beynelmilel münasebetlerdeki faydalarını anlatmış, Milli Şefi - mizin her türlü zaaf ve tereddüt- ten uzak siyasetinin Türkiyeyi yalnız tehlikelerden masun bı - rakmakla kalmayıp medeniyet sa hasındaki kıymetini bir kat daha yükselttiğini, Fuarın muvaffak olmasında fuar hareketlerine te- zat ve mani teşkil eden hissiyat ve temayülâta yer verilmemesi - nin büyük tesiri bulunduğunu söylemiştir. Belediye reisi Fuara iştirak e- den müesseselerle büyük yar - dımlarda bulunan Türkiye mat- buatına da teşekkür etmiş, bu - günkü milli saadet ve huzuru cümhuriyetimizin etrafındaki top luluğa ve hükümetimizin dikkat ve gayretlerine medyun bulun - duğumuzu söylemiş ve bizi bu bâ direden uzak tutan Büyük Şefe derin minnet ve tazimlerini ve Başvekilimize de sevgi ve saygı- larınr sunmuştur. Ticaret Vekilinin nutku Ticaret Vekili Mümtaz Ökmen açış nutkunda, Milli Şefimizin, sevgi ve se- lâmlarının sayın — İzmirlilere iblâğı hakkındaki arzularını fahrile yerine T bak lstmaı etmiş olur. Daha sonra da in- mın dünkü ve Inı.mluşları üzerinde —bu hadiselerin tesirlerine ve tarihin teşekkülünde oy- bir safhasıdır,, diyor, Bölge tetkikini ideal terbiyeye doğru kuvvetli bir adım, ancak husüsi okul- da müvazi tetkik yaptık, Bır Öğretmen arkadaşımız or- taçağlardaki “Saffron Walden” in ih- ya edilmiş bir şeklini vücude getirdi. Belediyenin yardımiyle bir sergi aç- mu- devamlı birliğin, sıkt bağlılığın, mü- fekkirenin olgunlaşması ve hakiki kül- türe sahip oluş bakımından ehemmi- yet derecesi ne kadar büyük olduğu vardır, taleb kendi muhitl ıylc adıkl role dikkatleri tevcih e- ııkJ Profesör Geddes | bü /sergide bir diğer muhitlerde y ikı dll“f; ğ $ iç verdi. F günden güne ilerliyen hayatın normal | Bütün bu ar l deki | h . ımıza göster- mek için !eşhir ettik., Şehrin müze- sinde bize geniş salonlar ayrıldı. Ve o ıümlcıı ltıhır:n bu ıenıı salonlar getirmeyi önde gelen bir vazife say- dığını söyledikten sonra demiştir k!': *“Yüce Milli Şef bu güzel eser mü- nasebetiyle buradan büyük milletimize hitap ederek Yeni Türkiyeyi kültür ve iktisadı faaliyetleri mütemadiyen ilk hamlede olan bir memleket diye tavsif buyurmuşlardıl Bu tavsif büyük milletimizin inşa ve imar yolunda sar- İenı:ı devamlı mesainin en veciz bir ifadı Hemen bütün dünyada in- B larda tatbiki kabil olan bir tarz diye bütün öğr fi için lımı:ııı;;::.t hıikındı'il"m dikkat kabül etmek kâfi 'değildir. Terbiyede gon:luyor Bu usule ıore nuştirüen açık kaldı.,, ? san en r!ısır!m öldürücü ve ocaklar 'l"'m"nn_gm" hığı | Püyük bir bek devlet in ıdaha | ”Bizim hareketimiz şehir için bir| Söndürücü bir - boğazlaşma ile heder da Japonyadaki Alman Beşin- den, okulların bugün bulunduğu va- büyük bir A devrim b oldu, Bir çok eski | Olduğu bugünde güzel !zmıfın ve onu Üciim TaiyBitaei. endiğe eAttek ziyet içinde de bünyelerine kabul e- hiç de hayret etmemeli! binalar kurtuldu, Zevkle, itina ile ye- | Sinesinde gurur ile taşıdığı 11 inci dilebilecek bir tarz, bir sistem olabilir. xx x niden ihya edildi, caddeler ağaçlandı, | Enternasyonal Fuarının bu mamur ve bM*eıkıl.iı hakkında ciddi tetkikat ve bat yapılmasını emrettiği ve Ja- h Ayanın üçler paktına girmesine mu- ilefet eyledıu için “Siyah ejder” is- _" Fıııst teşkilâta mensup bir a dan taarruza ir, Lnndra kaynaklarına göre: Japon- c dahili buhranın bir tezahürü o- brı guikast, Almanya aleyhindeki pfin harbinin ve Amerikanın aldığı Badi tedbirlerin Japonyanın milli Ohomisi üzerindeki tahripkâr tesir- malümdur. l“!'! muhitleri, çok tehlikeli neticeler lit edecek olan böyle bir vaziyetin afını endişe ile takip etmektedir- » Bu muhitlerin, hükümet üzerine Bq, Brudan doğruya tesirleri olmamakla 'aber, milletten yeni fedakârlıklar "ven ve memleketi âkıbeti meçhul h ceralara sürüklemeye çalışan müf- tler ve askeri parti mensuplariyle ay- Ki Yikirde olmıyan Baron Hiranuma | bi nüfuzlu — şahsiyetlerden istifade | ikleri zannedilmektedir, | h on Hiranuma'nın yeni Konoye | binesinde bulunmasının Japon siya- | ş::den mutedil unsurların büsbütün araf ifade e- ŞF TFE Profesör Collings'in Missuride an- anevi bir okulla bir tecrübe okulunun müvazi sınıfları arasında dört yıl sü- ren müşahedeleri neticesinde tecrübe okulunun çok daha ilerlemiş bulun- duğu görülmüştür, * okullanîı terbiye için bölge tet- kikini istihdaf eden usuller ara- sında başlıca iki yol vardır: 1 — Çocuklar bizzat mü ya- Hi Talebeıî açık hava tetkiklerine bağlıyan başka işler de yapıla- bilir: Fotoğrafçılık, tabit ilimlerin ve bölge sanat mimarisinin tetkiki bu iş- ler arasında sayılabilir. Böylece et- raflarını ihata eden eşya ve tabiata karşı daima uyanık bir alâka ve mü- şahede fikri besliyen çocukların faali- yeti, kitabi tedrisata hılhnın ve ted- $Sehrin tarihi muhteşem bir haile şek- linde temsil edildi. Elizabet devrine ait bir lâbirent ihya ve muhafaza o- lundu.,, *“Ve şehrin güzelliği bize ecda- dımızın emanet eftığı bizim de bizden sonra gel l medeni manzarası, yine bu gün şark hudutlarımızda Van gölünün Kutalan dağlarının eteklerini demir ağlarla ör- meye çalışan veya irva ve iska prog- ramımızı yurdun — türlü köşelerinde tatbike uğraşan Türk işçilerinin, Türk Ien adamlarmın şu ulvi manzarası mil- değil, çoğaltarak tevdi ile mükel- lel olduğuınıız pek lııyıneılı xbır ne rişatı bölgeye ve li par ve bunlardan öğretmenin nezareti altında istifade edilir. 2 — Öğretmenler, ilmi birlikler, mü- zeciler gibi mütehassıslar tarafından vesikalar, haritalar, diyagramlar top- lanır, bunlardan kıymetli bir kollek- siyon vücude getirilir. Bu kolleksiyon lardan derslerde istifade edilir, Bu iki usulün de birbirini tamam- layıcı bir vasfı haiz olduğunu söyle- LOKMA HEKİMİN ... ÖĞÜTLERİ H ŞİŞMANLARA YEMEK Şişmanlıktan zayıflamak istiyen ya- hut ııqmınlımıknn çekinen insan yi- hdır, Fakat her tür- meye lüzum yoktur, Bunl ilk okul- lara ithali daha kolaydır; orada her sınıfın bir öğretmeni vardır, daha üs- tün sınıflarda her dersin ayrı öğret- meni bulunur, İngilterenin bazı orta okullarında fizik, kimya, tıhuyg ders- letînln tatmin edici bir mah haiz lü yiyeceğini değil... Bilirsiniz ki, irııının gıdaları kim- ya bakımından üç türlüdür. — Yağ, şeker ve azot,,, Bunlardan yağın ver- diği kaloriler insanın tabii harareti- ni yarar, şeker — vücudü di kani olan bazı öğretmen- di edilmediği Wk:.m'ııd.ı_Bm'vıııı karşı yapılan sui l.hükomzdndıhubukvedıhı ler, bir çok seneler bunları birbirin- den lan bir coğrafi esas et- hlı"rılın.ııı F k,vveu 'aşist unsurların t&tımd bakımınmdan şayanı |Amerikan - Yardımı: rafında l bölgeye nisbet ede- rek bir kur yapmayı tecrübe etmiş- lerdir, Bu kurlar bölgeye göre ayrı bir müihver etrafında inkişaf etmek- tedir, çünkü her yer kendi kendine ve hareket ettirir, azot da vücudün şek- lini kurar ve tamir eder, Şişmanlık vücudün içinde — fazla yağ birikmesi demehır Onun için yağları azaltabilirler, Mdmkün olduğu kadar yağsız yıyerzk Şeker de vücudün içinde sarfedil- yağ haline girer, o da şiş- olan oosevelti Iulim gönderdiği me- | Ha yola çıkmış ol rir, derler, Onun için şişman insanın gıdaları arasında şeker pek de zi- yade azaltılamaz... di ruhuna yerl olan bu yas ratıcı helecan ve heyecanın, en müş- kül şartlar altında dahi neler başarmak küdretinde olduğunun beliğ ifadeleri- dir, Milletlerin elem ve ıstırapla müşa- hede ettiğimiz bugünkü betbaht hali karşısında bu kudretimizi muhafaza edebilmeyi ne talihe ve ıne de tesa- düfe medyun değiliz. — Neslimiz bu mazhariyeti, tarihin kaydettiği bin bir müsibetten lâyikiyle ders alarak iç ve dış politikasını milli menfaatleri- ni, milli istiklâli kat'i teminat altına aldııx kadar, insanlığa sulh idealini de Azotlu l gelince, içinde y k kadar yağ bul ça azot yağ haline geçemez Vücutta yağ ve şeker bulunmazsa o vakit azot yağ olur, vücudü 1sıtmıya yarar, Sonra"yağ — şeker olur, vücudü ha- reket ettirir. Şişman vücutte yağ ve geker zâaten fazlasiyle bulunduğundan azotun şi: lığı artıracağından kor- kün olduğu kadar mahfuz tutan bir istikamette yürütmek imkânını bul- muş olmasına medyundur, Bu vesile ile burada Türk milletinin büyük kurta- rıcısı Ebedi Şefin büydk haurumı huşu ile anmayı ve ve çok insan kuvvetlerinin istihsal saha- sından çekilip istihlâk saflarına geç- mesini intaç eyniştir. Bizim memleke- timiz için de cihan piyasaları beynel- milel münakale yolları hemen bemen Kkâpanmıştır. Memleketin muhtaç ol- duğu bir çok ithal maddelerinin te- min ve tedarikinde büyük müşküller doğmuştur. İşte bu vaziyet karşısın- dadır ki, devlet iktisadi sahaya daha müessir bir surette müdahale etmek mecburiyetinde kalmıştır. Dış ticare- timizde tuttuğumuz yolu şöyle hülâsa edebilirim: Ihraç maddelerimiz için e- sas itibariyle müşteri bulmak müşkü- lâtı bügün için bahis mevzuu değil- dir, talep çoktur. Fiyatlar elverişli- dir, Ancak bir taraftan halk ve milli müdafaa ihtiyaçlarını karşılamak ve bir taraftan memleketin çok muhtaç olduğu ithal maddelerinin ithalini, bu mellarımızla temin etmek zarureti do- layısiyle, ihracatın sıkı bir mürakabe ve tahdide tâbi tutmuş bulunuyoruz, Yurdumuzun himayeye muhtoç olan toprak mahsullerinin bir kısmı ile de- niz mahsulleri istisna edilirse, diğer ana maddelerin ihracına ancak ya bir ithal eşyasınım ithalini temin mu- kabilinde veya yine ithalâtı temin i- çin lâzım olan döviz mukabıllnde SPOR Türkiye İAtletizm Birinciliği Memleketin En Seçkın 125 Atletini Bu Hafta Birarada Göreceğiz Türkiye a'letizm birinciliğinin e- meleri Cumartesi, finaller de Parar günü Fenerbahçe stadında yapılacak - tır, Bu müsabakalar için memleketin en seçkin 125 atleti bir araya getiril! miştir, Bu seneki Türkiye birinciliğ i yolunda da yapılmış bir hamle olmak itihariyle ehemmiyet arzetmektedir, — Zira, bu mevsime hiç sıkışmayan atletlerimi- zin bir araya gelmesi atletimze yeni bir hız verecek seyirciler de Balkan 0- yunlarından sonra hasretini çektikleri büyük bir spor mitinginde bulunacak- lardır, Türkiye birinciliğinin en muhiuı. en müsbet icelerinden biri ki bu kalabalık ve seçme atletler a- rasında, ötedenberi sıkintı çektiğimiz ikinci adam ve Milli takım ihtiyat- larımızı çıkarmak olacaktır. Atletizmin çok ileri gittiği yerlerde, memleket birincilikleri daima büyük bir tantana ve alâka ile yapılır, Federasyon da bu seneki müsaba- hlın lâyik olduğu şekilde büyük bir müsaade ediyoruz, İhraç leri- mizin harice satışından tevellüt eden fiyat farklarını mümkün olduğu ka- dar müstahsile aksettirmiye çalışıyo- ruz ve tatbikatta bunun müsbet neti- celerini memnuniyetle görüyoruz. İt- halât mevzuunda yabancı memleket- lerin koydukları ihraç memnuiyet- lerini münakale müşküllerini yen- mek mecburiyetindeyiz. Bunun için bir taraftan devlet ofislerini faaliye- te geçirmiş olmakla beraber, diğer istinat kle çok yerınde bir iş yapmış ve bu ihtiyacı- mızı karşılamıştır. 1941 Türkiye birincliğinin bir hu- susiyeti de jüri heyeti önünde yapil- masıdır, Yalnız olimpyat ve Avrupa şampiyonalarında rolü olan ve asgari beş kişiden terekküp etmesi iktiza e- den, vazifesi de, hülâsatan söylemek lâzım gelirse, — müsabakaların bütün teknik hususatını mürakabe, itirazları tetkık ve intaç etmek olan jüri bu baka için esas itibariyle hiç de taraftan i ımıza ak- reditif açmak, nakil vasıtası temin et- mek, menşe memleketlerden mezu- niyet almak gibi gereken yardımları yapıyoruz. Dahilde yetişsin, hariçtâ8ı ithal edilsin halkın ve milli müdafa- anın muhtaç olduğu ana ihtiyaç mad- delerinin tevziini merkez veya ma- halli idareler vasıtasiyle devlet eliyle yapmaktayız. Toprak mahsullerimizin fiyatlarmı bugünkü şartlara gbre is- tihlâl maliyetlerini de gö - lüzumsuz değildir. Çünkü itiraf etmek lâzımdır ki bugüne kadar bir müsaba- kada baş hakemlik edecek kadar yetiş- miş bir atletizm hakemimiz yoktur. Hakem adedinin gayri kâfi olması- nı düşünerek, jüri'nin Saffet Gürol, Bürhan Felek ve Adil Giray'dan müte- şekkil üç kıştflk bir heyet qlmaıxm ve hattâ . içl birinin mü hakenilik etmesini müsamaha ile karşı- lamalıyız, lundurarak müstahsile vefa gösteren ve müstehliki izrar etmiyen bir ölçü ile tesbit etmiş bulunuyoruz. Hubu- batta olduğu gibi fasülye, pirinç, no- hut, yağ ve diğer gıda maddelerimi- zin istihsal daki fiyatla- kimlerin & hemen hemen belli ise de, asıl gör- mek istediğimiz asların gerisinde te- mayüz edecek olan yeni ümitlerdir. Büyük bir ihfimalle koşular konkur- lardan daha çekişmeli olacaktır. At- da Jerfi, Muhittin, atmalarda rını tesbit ve resmen ilân ettik. İs- tihlâk bu ancak nakil ücretleriyle yüzde muay- yen kâr nisbetleri ilâve edilebilecek- tir.Bu tedbir ile müstahsilden müs - tehlike giden nisbetsiz ve ölçüsüz fi- yat temevvüç ve tezayütlerini önle- miş olacağımıza kailiz, Vekil, sözlerini şöyle bitirmiştir: “Sevgili yurtdaşlarım, bütün mil- letçe inanıyor ve iman ediyoruz ki, bu büyük cihan badiresinden Türk milletinin şerefi, istiklâli toprak bü- tünlüğü. gibi mali ve iktısadi varlığı | Y da sağlam ve dinç olarak çıkacak ve aziz vatanm her köşesi" bir gün fa- kat muhakkak bir gün İzmirin bu güzel eserleriyle süslenmiş olacaktır. On birinct İzmir Enternasyonal Fuarı büyük vatana ve güzel İzmire uğurlu tr olsun.,, Üzüm ve Tütün Müstahsillerinin Toplantısı İzmir, 20 (TAN) — İzmir üzüm ve milli siyasetimizin yüce timsali olan Milli Şefin önünde minnet ve ihtiram kulmaz... Şu halde, şişmanların yemeği hemen hiç yağ, az şeker ve bol azotlu gı- ile eğilmeyi asil bir vazife sayarım.,, Ticaret Vekili, daha sonra, bugünkü harp şartlarının iktisadi bünyemizdeki menfi tesirlerini önlemek için hükü- tütün illeri yarın Ticaret Ve- kilinin riyasetinde bir toplantı yapa- caktır, İçtimada piyasanın açılış tarihi, fiyatların nisbeti ve ihraçat meseleleri görüşülecektir. Üzüm ve incir fiyatla- rının tesbiti hususunda müstahsil ile tüccar arasında bazı noktai nazar ih- dalar olmalıdır. Azotlu gıdaları a- | metçe alınan tedbirlere temas etmiş ve | |: * rınki zaltmak vücudün şeklini bozar. Si;— şunları söylemiştir,: ::::2.;:. :,îşlı?:ı?â::,ı: Ti ' dün şek- ili İ iyet Tür- — kiyesi, yurtta sulh —ve cihanda sulh Evıennıe Tini bozmıdın yıilın eritmektir. Şi pek az ekmek Dün Japon M ' resmi ıöı— nueh dı öğretmenle birlikte tetkik ve müşa- birbirinden farklıdır. Hususi bir men- | manlığın artmasına ıebep olııı 0 faat ve meselesi olmıyan hiç bir bölge | halde şekeri İ K nız. hkat vücıtte yağın eı'ımeu. yl- Bölge tetkiki: başlarken evvelâ | ni lmak için, mut- coğrafi i ikmal için açık hava- lıh bir miktar şeker lâzımdır. Yağ da, azot da şekerin ateşi üstünde e- yemeli,,, Ekmeğin yağı pek az olmak- la beraber onun şeker olacak mad- deleri fazla olunca yağ haline geçer- ler ve insana şişmanlık verirler, . prensibine sadık olmakla beraber mil- li şeref ve istiklâlini korumak, toprak bütüniğüne halel iras etmemek için çok ciddi ve çetin müdafaa tedbirleri Denir albayı Mustafa Sı(lımm kızı Me- Jâhat ile Musul valisi merhi Muharremin oğlu muhabere üstteğmeni Sılllıımı Türk - kanın nikâhları 14 ağustos 1941 de Kadıköy almaya mecbur olmuştur, Bu hal bir akraba ve la: rının huzurunda ık(edilwiııl:. Mesut olsunlar. Sisü bu lan | Şasifikte ve Japon denizinde sulhü i- Vi etmek niyetinde olduğunu, fakat lâdivostok tariki ile Sovyetlere harp İ emesi gönderilmesine karşı lâ- bi Yıt kalamıyacağını ve vaziyeti ciddi z endişe ile takip ettiğini beyıu et- Tüştir, İ İğ,u beyanat karşısında, Arııertkıdın 'yetlere petrol ve harp levazımı ge- l.Cn gemilerin Japon sularına yak- Ştıkları zaman marüz kalacakları â- l DİN GAYRETİYLE bi “Onu mu? İmkân kalmadı, Ben 0- nu, sizinle görüştüğümüz ertesi günü, sattım. Tahir Paşaya sattrm. Paşanın yanında iyi bir haremağası olacaktır, Bornu'lular gayet iyi hadım olurlar.,, Hayret ve dehşet içinde kalan mis- yoner yüksek sesle sordu: | “Ne, $attınız mı? Küçüğü sattınız kedeceğinden endişe edilmektedir. « Yugoslavyada : &_.—_—. ihver devletlerinin işgali altında bulunan memleketlerde ve bil- Iıailı Yugoslavyada çetelerin faaliye- tinin ehemmiyetli bir mahiyet aldığı hisgedilmektedir. Reüuter muhabiri, Yugoslavyadan oskovaya gelen bir mektuba atfen #u malümatı vermektedir: ,“Yugoslavyada çeteler altı hafta i- Çinde 12,000 Alman ve İtalyan er ve 'Pbıyı öldurmuıler 200 kopruyü tah- ı'llımıılıt ve 17 treni yoldan çıkar- Mışlardır, Yugoslavyada bugün İtal- Yan, Macar ve Bulgar askerlerinden ha!h 80,000 Alman askeri vardır.,, İual kuvvetlerinin de bu çetecilere kll'sı şiddetle hareket ettiklerini yine Ajanslardan öğreniyoruz. İki gün evvel r Macar tebliğinde, ceteleri haber | “ezmediğinden dolayı bütün bir köyün | 'haı:sı ile beraber yakıldığı bildirili- l ı'bettı:ıı ve bu gemilerin J: ha?, Bimdın kinerile vel T lü, hoğ bir tebessünile ce- Sovyetleri ciddi tedbirler almıya sev- | Vap verdi: , *“Sattım, Başka ne yapacaktım ki? Benim bir işim de bu,,, “Esir ticareti mi?,, “Evet.,, Mr, Redding, karşısındaki adama, Ondan hıristiyanlığı kabul etiğini bildiren bir itiraf beklerken, şîmdi büsbütün başka bir itiraf işiti- yordu. Lâkin uğradığı derin hâyal sukutu içinde bile yine cesareti ki - rılmadı; bu adamm kalbine hıristi - yanlık girebilirdi; hatasmı ona isbat etmek lâzımdı; bu isbat da, onun şev- kini kıracak, alâkasmı izale edecek derecede şiddetli olmamalıydı, Gayet sakin ve tatlı bir ifade ile şöyle dedi: “İsaya hayran olduğunuzu söylü- yorsunuz; halbuki bir çok şehirlerde zevceleriniz var, sonra da esir ticareti yapıyorsunuz, İsa böyle şeyler yap- mazdı,,, Esir taciri, mülâyim ve niyazkâr bir eda ile elini açıt, cevap verdi: “Eh, efendim! Sizin peygamberiniz mübarek bir zattı. Hiç evlenmiyen, herkesin yaptığı şeylerin bir çoğunu wanmarvan münzevilerdendi. — Bunları Yazan: H. G. Dwight dan değilim.,, Tebessüm etti, “Bundan başka ben hep seyahat ederim, Tüccar bir adammm, Ayrı ayrı üç yerde üç zevce beslemek, insanın zevcesini ya- nında taşıyarak her gittiği yere onu da beraber götürmekten daha ucuz ve — Çeviren; M. ABAŞ da ile, ifadedeki kanaat arasmda Mr. Redding tayin edilemiyecek — bir tevafuksuzluk buluyordu, Görüşmele- rine daha münakaşalı bir istikamet vererek bunu meydana çıkarmak Mr, Redding ıÇin kolay olacaktı, Fa- kat © daha va- idareli düşer. Hem başka da yardır. Eminim ki bunu. siz de takdir edersiniz.,, Yını et- ti ve, kar zekâ ve İ olan hürmetini göstermek içinmiş gi- kit bulmadan karşısındaki hemen ö- ne geçti, Esir taciri, etrafma — bakındıktan sonra, mahrem bir eda ile misyonere bl boyun kesti. Bu sözleri in cevap meydan bırakmadan,- Yusuf Bey sözü- ne devam etti: “Esir meselesine gelin- ce: Afrikanın bir çok yerlrinde yegâ- ne para bunlardan ibarettir. Ben o- ralarda pamuk — satarrm, ipek sata- rım, demir satarım, ne bulursam sa- biraz daha yaklaştı ve sözl de- vam etti: “Sizinle konuşmam lâzım olan bir mesele var. Biliyorsunuz ki, ben seyahat ediyorum, İşim icabı u- zaklara gidiyorüm, Timbuktu'ya ve Atlas denizi |kenarlarına kadar git- tim. İngilizli bile görmedikleri ne- hirleri gördüm, Yine blhyorsunuı ki Tefrika No. 24 ları bütün Sahrayı Kebir boyuncu da- ğitacağım,,, Misyonerin tatlı mavi gözleri karşi- sındakinin parıl parıl siyah gözlerine, sessiz ve hayret içinde, dikildi kal- dı, Bu, yakalıksız, redinğotlu, halim mizaçlı esir tacirinde öyle tezat un- surları vardı ki, hem Afrika ortala- rinda esir ticareti cürmünü irtikâp e- diyor, hem de Hiristiyanlığa alâka gösteriyordu., Mr, Redding böyle- sine hiç rasgelmemişti. Yusüf Bey mavi ıözlerdekx karar- gönlü mahzun, lâkin kalbi imanla do- lu olarak, onu, içeriki odaya koydur- du, Bu hadisenin onun üzerindeki te- siri, ıörünebilecetinden. dıhn. daha kuvvetli in misyo- da Kemal ve dereceleri düşük olma- sına rağmen, Veyıl ile Ategın ciddi Ta- kip bulamı Fakat sürat koşularında Cezmi ile Semihin yeni talebesi Sabahattinin rekabeti, manialı 400 metrede de Râ- şidin formu, sekiz yüz ve bin beş yüz de Recep ve Kemalin Rizayı ne ka- dar sıkıştıracakları, 5000 de de Muz- tafa ve Eşrefin çekişmeleri merak edil- mektedıf olurıık ıımııiyonludın :iyıde yeni ü İe tibarla Pazar günü Türkiy: “rekoru elde etmek imkânsız denecek kadar zor olacaktır, Bizim istediğimiz bu zaman- da çok zor olan klâs terakkisi değil, gerilemediğimizi ve elimizdeki kıy- metleri muhafaza ettliiıuıi görmek- 'ZAN TEKİL Ceza lwyetınin bir kararı İstanbul bölge ceza heyeti, eski Bal- kan şamp süratçi in, bir müsabakada çıkan hadise dolayısiyle, 90 gün müsabakaya girmesini menet- miştir. Bu karara göre Muzafferin bu hafta koşamıyacağı anlaşılmaktadır. Tramvayın Tek Hatlı Kısımları. Çift Olacak Caddelere Her Yıl 500 Lâmba Asılacak Ankara, 20 (TAN) — Vekiller He. yeti Istanbul elektrik, tramvay ve tü- nel işletmeleri umum müdürlüğünün elektrik ve tramvay kısımlarına ait u- sul ve esaslarda değişiklik yapilması hakkındaki kararnameyi tasdik etmiş- nerlik gayreti, garip ve uzak yerler görmek merakı, ve yeni yeni veya u- zak bir teşebbüsün, insanı eski veya mutat bir teşebbüsten daha ziyade sarması keyfiyeti bu mesele ile derin bir surette alâkalı idi Günlük işle- rin müsbet neticeleni düşünülecek an- larda onun geçen otuz senelik ömrü- nün tir, Bu tadilâta göre, tramvay müna- kalâtının tesrii bakımından lüzum ve ihliyaç bulunan yerlerde demiryolu gebekesinin tek hatlı kısımıları umum müdürlükçe imkân dahilinde çift hatta tebdil edilecektir. Bu işlerin yapılması ve hattın ge- çeceği y:rlcrde ıeynızler veya halk bir va- ruhunu e- lemle dolduruyordu, Ayağma kadar gelmiş olan fırsatı elinden kaçırmış tlyeun izalesini icap ettirdiği takdir- de umum müdürlük tarafından istim- lâk bilecek ve balısi geçen işlere İşte bunun içindir ki meslek haya- tının otuz birinci yılının son ayların- da bir gün birdenbire önündeki kâ- ğitlardan başmı kaldırıp da gözleri eski dostu Yusuf Beyle karşıl plân ve projeler Nafia Vekâletince tas dik ettirildikten sonra başlanacaktır, Umuüm müdürlük, — tramvay geçen cadde ve bulvarların, yaya kaldırım- ları da dahil olduğu halde, bütün ge- az sevinmedi. Bu kıymeth zat hep es- kisi gibi j ve sl- sızlığı tamamiyle ok dakini deneme kabilinden olmak üze- ve, söze başladı: “Fakat arzu etmezseniz...,, Misyoner dalgınlığından sıyrılarak, kuvvetli bir ifade ile: “Ne demek, el- kare a mmal için bana vere- |» inize karşı de bir |bette isterim!,, dedi “Kitabı Mukad- cekleri n Ya böcek kabukları, | alâka var, Sizlerin bu h ki gay- | desleri burad yahut zeici esir. Böcek i-İret ve tini: m Eliy- y şime yaramaz, Zenci almaya mecbu- rum, Lâkin bu, zenciler için de çok hayırlıdır. Görüyorsunuz ki ben çok iyi kalpli bir adamım, Onlara fena muamele etmem, Hem zenciler de Af- rika çölleirnde çırıl çıplak sür le dramatik bir hareket yaparak bi- nayı İşaret etti: “Bizde böyle şeyler ne gezer,,, Sesini bir kat daha hafif- leterek ve Mr, Redding'in — gözle- rine bakırak' “Eler bana bir sandık Kitabı Mi iz son derece lerine buraya gelir, rahat ve refâha kavuşurlar.,, de memnun nlurum Bunları bu sefe- ı'imde beraber götüreceğim, Bir kaç <- M-AAL Grala Mİrrenrim Put titan. HnI Kitabı Mukaddes sandığı mükem- mel surette hazırlandı ise de Yusuf Bey gelip almakta —kusur etti, Mr, Rdding günlerce bekledi, Kapıya her vuruluşta içeriye hep Afrikalı dostu girecek diye ümitlendi, durdu, Lâkin gelip geçenlerin ayağı aılmdn kalan sandık yepyeni rıtgan idi, Sellmmdı da şimdi daha bir teklifsizlik vardı, Yusuf Bey, hiç mukaddeme yap- madan maksadını anlatmaya başladı: “Kitabı Mukaddesleri niçin ö tercih edeceği asfalt, parke veya moza- ik usullerinden biriyle inşa etmeyi ve bunları iyi bir halde bulundurmaya mecbur olacaktır, Elektrik kısmında idare 1938 sene- sinden itibaren — yaptimış olan 2000 ma şaşmış olacaksınızdır. Bu benim için büyük bir mahrumiyet öoldu. Bu sefer daha uzak yerlere gittim, fa- kat 1942 senesi b dan itibaren senevi beşer yüz lâmba iiâve ederek 1946 yılının sonüna kadar 4500 adet umumi tenvirati meccanen tesis ede- ha y Sandalyasmı masaya biraz da- “,ku, klaştırdı, Kitap al- 1âmba tında gizli ayaklar arıyormuş gibi, tesisatı ve şebekesi )dı:emn elektrik etrafını dikkatle gözden geçirdikten inin ecxayi asliy müdki sonra, dramatik bir eda ile fısıl olup l i de idareye “Polis! Polisin ne olduğunu bilirsi- niz, Kitapları almak için buraya ge- lirken beni tevkif ettiler. Zaptiye ne- ine götürdüler, kadar hakladi: nihavet Mr_ Redding (Arkası var) ait olacaktır. Umumi tenvirat şehekesinden olma- yân yerlere lâmba koymak irin çeki lecek hattın uzunluğu lâmha başi vasati 80 metreyi geçmiyecektir.