6 Mayıs 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

6 MAYIS 940 ABONE BEDELİ Türkiye Ecnebi 1400 Kr. (o 1 Sene O 2800 Kr . 7 » Ay sw » ww ” 3Ay s0 * » 1 Ay 0 * İletlerarası posta ittibadına dahil mayan memleketler için âbone »deli müddet sırasiyle $0, 16, 9, .5 liradır. Abone bedeli peşindir. Adres değiştirmek 25 kuruştur. Zevap için mektuplara 10 kuruşluk pul ilâvesi lâzımdır. kel Lİ İİ fine Alman ?ropagandası Kimim hergün, gazele ve sigara aldığımız küçük tütün- cü dükkânlarında Alman propagan. dasının yeni bir organı satılıyor. Bu mecmuasının ismi Signal'dir. Bu pro. Paganda risalesini eline alanların gözlerine ilk çarpan şey risalenin tab'ı, kâğıdı vesairesi için yapıldığı anlaşılan masrafla üzerindeki fiyatın birbirini tutmamasıdır. Bu fiyat, bu tab'a göre, çok ucuz sayılabilir. Şüp- he yok ki, mecmuanın üzerine, pro- pagunda eseri olduğu hissini verme. mesi için bedava dağıtılamadığından bu fiyat konulmuştur. Signal mecmuası, muhtelif Tisan. lar üzerinde ve Almanyada terlip e. dilip basılan ve sonra da muhtelif memleketlere dağıtılan bir mecmua. dır. İstanbulda da türkçesi satılıyor. Bu mecmuanm Türk efkârı üzerin. de bir tesiri olacağını zannetmek ha. tadır, Ve böyle bir mecmuayı türkçe olarak hazırlayıp Türkiyeye sokmak suretile Alman propagandecıları, © şimdiye kadar düştükleri hatalara bir yenisini ilâve etmiş olmaktan vaşka bir şey yapmış sayılamazlar. 3izim kendimizden ne kadar emin lduğumuzu bizim kadar ve herkes :adar Almanlar da bilirler kanaatin. teyiz, Fakat milli emniyetimiz bakımın. an almağa mecbur olduğumuz ted. ieler üzerinde çok tiliz davranmak | rureti de, her şeye rağmen aşikâr. A, Alınan propagandasının her za- e Hüngi önüslürü göre hangi usullerle çalıştığı herkes. çe de malümdur. Bu sapa ve aykırı hedeflere hizmet edecek O propagan. danın yapılabileceği yerleri seçmek. te Almanyanın isabetli davranama. dığını görüyoruz. Eğer bu intihapla. rında Alman propagandası isabetli davransaydı, propaganda moktasın. dan hiçbir netice alamıyacağı mu. hakkak olan memleketi:izde, bu çe. şit hareketlerde israr etmezdi. Hükümetimizden bu yeni propa. &anda vasıtasını toplatmasını ve memlekete sokulmasını menetmesi. | hi temenni ederiz. . Artist Mektebi Se yabancı bar artist. lerinin, Küçük Sanatlar Ka- Bunu mucibince, işlerine nihayet ve- rilmesi üzerine, bar sahipleri, mües- seselerinde çalışacak artist bulama- dıkları için sızlanmıya başladılar. Filhakika, hiç olmazsa bir müddet) için eğlence yerlerinde bu artistlerin yokluğu hissedilecektir. Fakat bu keyfiyet, yabancı artistlerin memle- ketimizden çıkarılması ile gösterilen büyük isabet yanında, hiç bir zaman ciddi bir mesele teşkil edemez ve et. Memesi de lâzımdır. Hükümet, şeh- rin müzik ve eğlence ihtiyacını na- zarı dikkete alarak bunlara ses çi. karmamıştır. Fakat bugün vaziyet #skisi gibi değildir. Verilen bu güzel kararın karşısında, barların artist ih- tiyaçlarını daha başka ve yerli yol- m temin etmeleri en kestirme Ve akla yakın olan yoldur. igpmun için de artist yetiştirmek! l itin bir mektep açılması fikri ileri sürülmüştür, Filhakika bizde garson. luk ve bar artistliği biraz görenek, biraz da tecrübe sanılan yanlış iti- Yatların esiri olan bir takım insanla. rın elindedir. Matlâp evsafı hair Garson ve artist yetiştirilmesi, üze. rinde durulması icap eden bir mese le olmuştur. Bu işi kim yapacak, böyle bir mektebi kim açacaktır? Belediye bu işte önayak olabilir kanaatindeyiz. Esasen bar sahipleri de böyle bir teşebbüste kendi hisse. lerine yapmıya hazır olduk. larmı söylüyorlar. Şu halde vakit &eşirmeden bu işe başlamak yerinde hareket olacaktır. Zaten artık Yes gelmiştir. Gelecek mevsime ka. a, şimdiden alınacak tedbirler. . ihtiyacı bol bol karsılamak TAN . HARP CENUBA YAYILIRSA.. Akdenizde Umumi Vaziyet Italyanın Aleyhindedir B ugünkü Avrupa harbi ce. nubu şarkiye sirayet eder- se, Akdeniz derhal ön safa geçe- cek ve bütün nazarlar bu denize çevrilecektir. Çünkü Akdeniz bel. ki de harbin mukadderatını tayine hizmet edecek mühim muharebele. re sahne olacaktır, Daha bugünden Akdenizde alı. Dan tedbirler, ve harbin buralara sirayeti ihtimali, her tarafta büyük ve derin bir alâka uyandırmıştır. Bu itibarla Akdenizin stratejik vaziyeti Üzerine bir göz almak fay. dah olacaktır. Haritayı tetkik ediniz, Cebelita. rıktan girer girmez denizin İspan. ya sahillerinden Fransaya doğru uzandığını, sonra İtalyayı çevire. rek Yunanistana ve oradan Çanak. kale Boğazına vardığını görürsü. nüz. Bu defa boğazlardan başlıyo. rak sahilleri takip ediniz. Anadolu. nun girintili çıkıntılı sahillerinden sonra Suriye ve Filktini dolaşarak Süveyş kanalına, oradan Mısır, Trablus, Tunus, Cezair ve Fasa u. zandığını görürsünüz. Bütün ba sahillerde vaziyeti şüp- heli olan yegâne memleket İspan. yadır. Bir çok tahminlere göre İs- panya bu harpte bitaraf kalarak kendi imarı ile meşgul olmayı ter. cih edecektir. Mamafih, bilinemez, mihver dev. Jetlerinin İspanyadan istifade et. mek istiyeçeklerini tabii görmek lâzımdır. Bunun haricinde e Trab. İns Akde bir va. Onan ziyettedir. Çünkü bütün diger AKL deniz devletleri ya müttefiklerin dostu veya müttefikidir. Akdeniz harbi bir deniz üsleri harbi olacağına göre bu vaziyetin büyük bir ehemmiyeti vardır. Fakat hesaba alınması lâzım ge.” len vaziyet, yalnız sahillerin vazi. yeti değil, ayni zamanda Akdenize serpilmiş olan aduların da vaziye. tidir, Evvelâ Garbi Akdenizi tetkik e- delim: G arptan şarka doğru giderken İspanyanın elinde bulunan Balear adalarına tesadüf olunur, Bu adalar Fransa ile Şimali Afrika arasındaki deniz yollarını kontrolü altında bulundurur. Bu adaların mütemadiyen şunun bunua eline geçmiş olması bu stratejik ehem. miyeti göstermiye kâfidir. Nitekim son İspanya harbi esnasında Fran. sayı en ziyade endişeye düşüzen $*y bu adaların İtalyanın eline geç. maesi ihtimali olmuştur. Bundan'#onra Fransızların elin. deki Korsika adası gelir, burada üç deniz üssü vardır, İlalyanın Sardinya adası bu â. darın dokuz mil mesafesindedir, Burada da İtalyanların biri şimal. de, ikisi cenupta olmak üzre üç deniz üssü mevcuttur, Bu iki adada da külliyetli mik. tarda tayyare vardir ve Akdeniz. de başlayacak bir harpte bu fki a. danın stratejik ehemmiyeti fev. kalâde büyüktür. Duha ilerde Akdenizin ortasında Malta, Sicilya ve Pantelaria adalar: gelir. Sicilya ile Afrikanın sahilleri arasında 75 millik bir genişlik mev cuttur. Burası Akdenizin belkemi. ğidir. Bu boğ ma gerek CAkdenizi “Köntrolü durabilir. Bu boğazın ortasında da i Pantelarin adası bulunur. İtalyanın Evvelâ Sicilyanın ehemmiyetiii tebarüz ettirelim: Bu adanın tepe. lerinden Maltayı görebilirsiniz. A. OKMAN HEKİMİN ÖĞÜTLERİ KUZU NEDEN Bir kuzunün koyun olup ta da- ha bol et vermesini beklemeden onu körpe körpe yemek — eko. nomi bakımından — hayli bü. yük israf olduğundan, eski an adamları Hıdrellez gününden ön. ce kuzu eti yenilmesini hoş gör. mezlerdi... Fakat insanların keyfi, memleketin ekonomisini düşün. mesinden her vakit üstün oldu. Zundan, bahar mevsiminde kuzu etine çok rağhet göstermek daha sonraki mevsimlerde etin pahaya çıkmasma meydan vermek olduğu kimsenin hatırına gelmez... Bu mütalâa, tabii, Hıdrellez gü. mü için değildir. Bugün kuzu eti, hattâ bütün kuzudan pişirilmiş kuzu eti yemek pek eskiden kal mış bir âdetimizdir. Buna da kim. se bir şey diyemez. Haftada iki gün et yerine, balık yemeğe taraf. tar olanlar bile, bugün kuzu eti yemek isterler. Kuzu etine bizde, her yerden fazla rağbet edilmesine sehep, şüp hesiz, onun çok lezzetli olmasın. dandır. Kuzu etinin koyum etinden daha lezzetli olması, acaba neden. dir? Bir kere gençliğinden. Yenilen hayvanlardan © hemen hepsinin gençliğinde yaşlandığı vakitte- kinden daha lezzetli olur. Çünkü genç hayvanın vücudünde jelâtin çok bulunur. Bu da paça yer gibi insana lezzetli gelir... Fakat kuzu etinin lop tarafları da jelâtinsiz ol. duğu halde, gene koyunun l6p ta- raflarından daha lezzetlidir. Buna da sebep, koyunun adale. lerindeki yağ nisbetinin koyunun adalelerindeki yağ nisbetinden yüksek olmasıdır. Koyun etinin adalelerindeki yaz yüzde 11 oldu. Zu halde, kuzu etinin adalelerinde yüzde 20 nisbetine çıkar. Yağu yemeğe lezzet verdiğini de alaturka ahçıların en büyük usta- lıkları, çok yağlı pişirmekte olma. $ı ispat eder. Zaten yağın yemeğe lezzet vermesi, kimyaca da anla- alacak şeydir, çünkü yağda, tatlı LEZZETLİDİR ? bir madde olan, gliserin vardır. Koyun etile kuzu eti arasında lezzet farkı başka hiçbir hayvan körpesi ile kartı arasında bulun- maz, Meselâ dana, sığırın körpesi demek olduğu halde, onun adale- lerindeki yağ, kart sığırın adalele. rindeki yağdan ancak yüzde bir fazla olduğundan, dana ile sığır 2- rasındaki fark, kuzu ile koyun &- rasındaki lezzet farkından daha azdır. Kuzu etinin omuz tarafı but ta- rafından daha yağlı olduğu İçin, kuzunun oOomuzları, butlarından hem daha lezzetli gelir, hem de — yağ daha çok kalori verdiği için — daha ziyade besler, Fakat madenleri bakımından ak. sinedir: But tarafının madenleri 0. muz ts dakilerden daha ziya- dedir. Şu halde kuzu etinin hem besleyici, hem de koruyucu hassa. larından istifade etmek için, hem omuz tarafından, hem de but ta. rafından yemek en doğrusudur. Kuzu etindeki madenlerin en mü. himmi yüzde 0,42 miligram nisbe. tinde bulunan bakır madenidir. Bu maden hücrelerin teneffüs etmele. rine yaradığından, kuzu etine ba. har mevsiminde çokça rağbet edil. mesi, bir de, bundan dolayı olsa gerektir. Bu nisbette hakir, başka hiçbir hayvanın etinde bulunamaz. Vitaminlerine glince, nin löp taraflarında a tamininden yüzde 50 nur. Bu da sinirlerin muvazene. sine hizmet ettiğinden, bakır ma. denile birlikte insâna ferahlık ve. recek bir şeydir.. Vitamin bakı. mından kuzunun böbreklerile ka. raciğeri daha değerlidir: Böbrekle. rinde yüzde 1160 ölçü A vitamini, karneliterinde yüzde 20 ölçü D vi. tamini bulunur, Bunların biri ço. cuklarin büyümesine, öteki ke. miklerinin düzgün olmasına biz. met ettiğinden, Hıdrellez günü yi. yeceğiniz kuzu dolmasının böbrek. İerile karaciğerini çocuklara yedi. rirseniz. isabet etmis olursunuz. radaki mesafe 70 mildir. Burasının fevkalâde müstahkem olduğu da herkesçe malümdur. Bu bakımdan Sicilya adasının taarruza müsait bir vaziyeti vardır, altaya gelince, Habeş har- binden sonra, İngilizler bu. rasını modern teçhizatla takviye et. mişlerdir, İtalyanların taarruzun. dan hayli zarar görebilir, fakat İ. talyayı fena halde hırpalayacağı da şüphesizdir. Pantelarin adası hakkındaki bilgimiz bu kadar kuvvetli değil. dir. Hattâ 1935 ten evvel bu adayı bilenler pek azdı. Evvelce burası cenilerin sürüldüğü bir yerdi. Li. manı der olduğu için büyük gem lerin yanaşmasına müsait değildir. Fukat denizaltı gemileri için güzel bir barınma yeri olduğu muhak. kaktır. İtalya dört senedenberi bu adayı tahkim ile meşguldür. Ada. nın tepesindeki gölleri de birer hava üssü haline getirmiştir. Akdenizde harp patlarsa ismi en çok geçecek adalardan biri budur. Şarki Akdenizdeki adalara ge- lince, bunların adedi pek çoktur. Bunların mühim bir kısmı Yuna. nistana aittir. Ve en mühimmi Korfu adasıdır. İngiliz donanması bu adayı elinde bulundurmakla Adriyatik ağzına hâkim olabilir. Yunanlıların elinde bulunan Gi. rit adası Akdenizin anahtarı gibi. dir. Bu adaya sahip olan donanma Akdenize hâkim sayılır. GL. Sari 12 ada. | “Ser tilmei Gey indzlel ei Gyriş mani yerlerdir. İtalyanlar bu adaların tahkimine büyük ehemmiyet ver. mişlerdir. Rodos'da, Leros'da kuv. vetli deniz üsleri vücude getirmiş. lerdir. İtalyanın ayrica Rodosta mühim miktarda askeri kuvvet bulundurduğu da şâyldir. Bu ada Akdeniz harbinde çok mühim rol oynıyacaktır. Bunlardan maada Yunanlıların elinde Sumatra ve Limni, Türkiye. nin elinde Bozcaada ve İmroz ada. ları vardır. Bu adalar boğazın met- haline hâkimdirler. Bu adalar da hayli müstahkemdirler. : Bu adaların ehemmiyeti mütte. fik donanmaları için Şarki Akde. nizde kuvvetli birer deniz üssü va- zifesini görmeğe Bamzet oluşle. rındadır, 9 kdenizde stratejik mevzileri böylece gözden geçirdikten sonra, bu denizde vukuu muhte- mel bir harp karşısında sevkül ceyş vaziyetinin ne olabileceğini tetkik edebiliriz. Bir defa İtalya Akdenize hâkim olmadıkça Afrika sahillerini kay. e MALE Dn İtalyanm ilk işi Trablus ve e zi le temasını muhafaza edebil. mek olacaktır. İtalya karadan Tu. nus ve Mısir üzerine de yürümek isteyebilir. Fakat Tunus harbe ha. zır bir vaziyettedir ve Mısıra yü. rüyecek İtalyan kuvvetlerini ar. kadan vurabilir. İtalyanın hava kuvvetleri, Trab. lus, On iki adalar ve İtalyadan Maltayı ve İskenderiyeyi mütema. diyen izaç etmeğe çalışacaktır. Çünkü bütün müttefik donanma. ları deniz üsleri İtalyan tayyarele. rinin erişebileceği mesafededir. Fakat Fransız donanması Akde. nizin garp, İngiliz donanması da sark kısmının müdafaasını üzerine almıştır. Bu iki donanmanın ve müttefiklerinin yardımile mütte. fikler İtalyayı Akdenizde kımıl. dayamaz hale getirebilirler. İki a. teş arasında kalacak olan İtalyan” donanması hiçbir iş yapamadan! çekilmeğe mecbur olacaktır. Şi- mal denizinde yapılan tecrübe ise denizaltı gemilerinin büyük harp gemilerine karşı müessir bir rol oynıyamadığını göstermiştir. Onun İçin Akdenizde vaziyet İtalyanın aleyhindedir ve İtalyanın harbe giremeyişinin sebeplerinden biri de budur. s — T GÖPÜŞLEP : On Altı Suale On Altı Cevap ir karieniz imzalı, bir mektu. bun sahibi kadın meseleleri hakkında yazdığı bir mektupta, be. nimle hemfikir olmadığını söylüyor. hulâsa olarak iddinlarını aşağıdaki 16 madde ile izah ediyor: 1 — Kadının çalışması içtimai bir za” ruret değildir. Muzir ve tehlikelidir. Cemi- yetin âhengini bozar. ? — Kadın yaradılış ilberile erkekle müsavi değildir. 3 — Conabıhak kadını erkeğin himaye- sine tevdi etmiştir. 4 — Kadın meslek hayatında erkek gibi muvsffak olamıyor. 5 — Kimse ne kadın dektora, ne kadın avukata işini emniyet edemiyor. 6 — Kadın çalıştığı parayı tuvalet 10k- süne sarfettiği için sile bâtçerine yardımı olmuyor. ? — Huriçle teması neticesinde yüzü gö- zü açılıp yüksek duygularını kaybediyor, zevcelik ve analık gibi en mühim vazife lerini #hmal ediyor. 8 — Zaruret yüzünden çalışanların ade- di çek azdır. 9 — İşçi kadını evinize işe davet ediniz, gelmez, Çünkü gayesi orada erkek arka- daşlarile gülüp eğlenmektir. 10 — Kadının esas vazifesi sile kur- maktır. Ortada bir nüfus meselesi vardır. Gürbüz çocuk yetiştirmek için bigi ve malümat lâzımdır, 11 — Bir kadın iyi bir ev kadını olmak için dışardaki işlerle uğraşmamalıdır. 12 — Genç ve güzel bir kadının erkek- ler arasında çalışması tehilkelidir. Ateşle berut bir arada durmaz. 13 — Zâmanımızda ikadın ahlâkı daha yade düşüktür. Şimdi kadın süse düşkün, manevi hislerle alâkasını kesmiş, yalnız ta tapan, şüh, fettan bir mahldk M4 — Erkeklerle fazla teması, poker ve- Sileleri, birçok ailelerin bozulmasına s6bep aluyor, Salon hayatı buna pek müsait bir shnedir. (Nezih aile toplantıları mevzuu- muz haricinde). 15 — Bugün kadın ailenin iktısadi ve İç- ümsl derllerile slüküder değildir. O, yal- nız kuvafürden terziye, ve plâja koşmağa hevesli bir kukladır. her an tehlikeye maruz biçare r. Böyle bir silede yetişen ço- an cemiyete ne fayda gelir? 16 — Bu, asrtlik ve medeniyet değildir. Bu 16 sualin her biri ayrı bir ma. kale mevzuu olmasına rağmen, bu İküçücük sütunda kısaca cevanlarinı İ vereceğim. istihsal âletleri iptidai bir cemiyet, tekâmül seyrinde sırtüstü düşmeğe mahıkümdur. Kadın da istihsali ço. ğultan bir unsurdur, cemiyetin yarı. sını meflâç bir hade terketmek, o ce- Mmiyetin tekâmülüne hıyanet etmek- tir. Kaldı ki, kadını hs; sürükl. yen en büyük âmil iktısadi zaruret. tir. 2 — Kadın yaradılış itibarile de- Zil, fizyoloji bakımından erkekten zayıftır. Kadının dimaği kabiliyeti, bugünkü fennin kabul ettiği, hayat- taki birçok misallerinin ispat ettiği bir davadır. Kadın a giriyorsa, erkekle pehlivanlık güreşine girmi. or. z 3 — Cenabıhak kadını erkeğin hi.! mayesine havale ettiğini hiçbir kita- bı mukaddeste yazmamıştır. Kadını, erkeğin himayesine veren dünkü ce. dın erkekle müsavi hayatta olduğu kadar, kanunlarla da kazanmıştır. Bazı memleketlerde er. keğin egoizmi ve cemiyetin kanunla. rı ve şartları onu henüz bu vaziyet. ten kurtarmamışsa, cemiyetin içti. mal tekâmülde geri kaldığına delil dir. 4 — Kadın meslek hayatında er- kek kadar muvaffak oluyor, Avrupa cemiyetlerinde kadınların oynadığı rolü, ve kazandığı muvaffakıyeti ya- kından tetkik ederseniz, önünüzdeki küçücük bir ekalliyete bakarak hü. küm verdiğinizi anlarsınız. Bugün | bizdeki bu küçük ekalliyet içinde de erkekler kadar muvaffak olanlar vardır. 5 — Meslek kadınına hiç kimse emniyet edemiyorsa, bunda kadının hayata erkekten sonra girmiş olması âmildir. Kadın kabiliyetini kabul et. tirinciye kadar mücadele edecektir. 6 — Kadın, kazandığı parayı tu. wületine sarfediyor, sile bütçesine yardım etmiyorsa, bu şahsi bir ku. surudur. Aile bir hayat ortaklığıdır. ve saadetinden mesuldür. Kadına ai. Tedeki müsavatı temin eden de bu. dur. 7 — Hariçte teması, kadının İş ha. ki teması ise, iş hayatına gir. miyen kadın da hariçle temastadır. Kafes ve harem kalkmıştır. Yüksek duygular, temiz ve samimi bir aşk ise, bunun İs hayatında mı. bu haya. terziden baloya, | İyatta çalışma gibi, yaratma, Yazan: Sabiha Zekeriya Sertel tin dişinda, muhtelif eğlence muhit. lerinde mi, daha çok bozulduğu helidir. Kanaatimce, ikinci muhi daha tehlikelidir. Çalışan kadın, 7ev; celik ve analık vazifelerini, lüks mu hitlerde yaşıyan kadınlardan fazla mı ihmal ediyor? İkincisi, ha çok vârittir. Çalışan kadının zereti vardır, ötekisinin yoktur. Çalışan kadınım bu vazifesini, lâtlar yapmak i mak eemiy iğ — Zaruret yüzünden çalışan! rn adedi çoktur. Devlet isi tistiklerine göz atarsanız, köylerde ve fabrikalarda çalışan kadınlar bi yük bir ekseriyet teşkil ederler. Zev. ki için çalışan kadınlarm m ri azdır. 9 — İşçi kadınlarının evlerde hiz. met etmemesine sebep, erkek arka. daşlarile gülüp eğlenmek olduğunu söylerken, hayatınızda bir defa fab rika kapısından girmediğinize bük. metmek lâzim. Bu kadınların, bu ii müesseselerinde ne şartlar altında ça, lıştıklarını, gülüp eğlenmeğe de teneffüse bile imkânları olmadığını yakından bilseniz, bu iğrenç it yapar! vicdanınız sizi rahatsız derdi. Evlerde hizmetçi olarâk çalış, tırılan kadınların uğradıkları feci & kıbetler, fabrikada çalışanlardan çok daha feci, çok daha alçakçasınadı 10 — Kadının nesli tması abii bir fonetion'dur. Nüfusu ço mak için bilgi ve malümat evlerde oturan kadınların yüzde şı fenni çocuk bakımından haber. dardırlar? Hizmetçiler ve dağılar linde büyüyen çocuklar mı, anneleri, nin bilgi ve malümatından ediyorlar? z 1 — Kadının esas vazifsi iyi bi ev kadını olmak değildir. kü şartlar, kadına bu vazifeyi esas ola. rak kabul etmiştir. Kadın da erkek | gibi, her şeyden evvel istihsal unsu, rü, cemiyetin terakki ve tealisile mü. kellef bir uzvudur; ne erkeğin, ne de cemiyetin ev işlerini görmeğe m6. mur ettiği uşak değildir. Kadına fik. ri, Imi hayatta yükselmek, cemiyete muhtelif şekillerde faydalı olmak karakteri kuvvetli bir kadın için b tehlikeler daha azdı Cinsi terbiy ve karakter de kafes arkasında hayat içinde kazanılır. Kaldı ki, te miz bir aşk, ne iş hayatında çalışan ne de evinde oturan bir kadın için ayıp değildir. Ayıp olan, aşkı faate âlet etmek, fuhuş yapm r. 13 — Eski zamanlardaki rın ahlâk seviyesi daha mi y belli değildir. Hareme kili hariçle teması olmıyan bu o zaman da hayata sahıverselerdi, ce haleti yüzünden daha düşük bir se. viyeye düşmiyseek miydi?.. Kuş çayırla! flört eden, evinde nefer veya seyisile sevişen kadınları ha. nım ninelerimizden hâlâ masal dinleriz. Ahlâk seviyesi, harem $ yesi demek değildir. Hayatta ber yaşıyan kadınla erkeğin olabilmesi seviyesidir. Bu seviye ancak hayatta yükseli i 14 — Salon hayatının birçok aile tacinlarına sebep olduğu muhakkak tır. Gününü, gecesini; kumar larında, balolarda, eğlence yerler de geçirmekten başka fonetion'u © mıyan bir kadının ve erkeğin, bayağı bir ahlâk seviyesine gayet tabiidir. En büyük nl lar, tufeyli unsurlardan çıkar, yükselme gibi yüksek idealleri kadın ve erkek, ahlâken de yük me imkânlarına sahiptirler, © 15- Bugün ailede kadın, bahsettiğiniz sosyete hakikaten bir kukladır. Fakat gi yorsunuz ya, bu kadın çalısan kadin değildir. Sizin müdafaa etti; a. dındır. Bu ailede yetisen çocukları ziyan olması da tabiidir. O halde | semi kadının çalışmasından ilet yor demek. kadı iktısaden Sapüyet germ ti bir tufeyli olduğu gibi, analık va sini yapmaması itibarile de dır. Çalışan kadınların cul himaye edecek müesseseler la, bu zararın önüne geçilebil! kat salonda yaşıyan kadının mİ, çocuğunu, ailenin ahengini, diğiniz bütüm ietimai faziletleri nas (Lütfen sayfayı çeviriniz)