22 Mart 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

22 Mart 1940 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“SPOR: Yazan: Zeki. ebeler! Fırkanın himaye ve nezareti altında memleketin hemen her tarafında esaslı birer te- şekkül halinde kurulmaktadır. Ve bu teşekküllerin kollarını kazalar tâ köylere kadar uzattıklarını gör- mekteyiz. Halkevleri memleketin bir çok ihtiyaçlarını karşılıyacak mevzu- larla meşgul olduğu gibi spor şubesi. ne de mühim bir mevki ayırmakta ve esaslı vesaiti ihzar etmektedir. Bu #aeyanda da mühim merkezlerde pu. azzam halkevleri binalarında modern kapalı spor sahalar: yapılmakta ve bu sahalar her smıf gençliğe spor seven halkın İstifadelerine açılmak- | tadır. Mektep ve klüp haricinde ka. lanlar spor yapmak için bu sahalar. dan istifade edebilirler. Yalnız iyi bir organizasyon lâzımdır. İyr orga- nizasyon ve teşvikle bu salonlar az zamanda yüzlerce spor seven gençle doldurabilir. Bu süretle. çençlik te spor yapmak zevkini duyarak ve faydası. nı tekdir ederek çalışır. Bundan ev. | velki yazımda kaydettiğim gibi, mek- | tepler teşkilâtlandırılır da sporu bir| ders olarak tatbik edecek olursa, bir taraftan da klüpler ellerinden geldi. ji kadar çalışır ve bu çalışma nishe. | tinde yardım ve himaye görürlerse düşmekte olan sporumuzun ümit ve| tasavvurların fevkinde yükseldiği ve! adedi binleri aşan hakiki sporcuların yetişmiş olduğu' görülür. Bu vadide | sarfedilecek maddi ve mânevi yar- d:mların da mahalline sarfodildiği gö rülerek yardımın büyültülmesine ce. saret verecektir, Spor: vesait, organizasyon, Yari ürk Sporunun Kalkınması İçin Ne Yapmalıdır? (hayret etmemekle beraber biraz da a, hat. | temin edilirse, İ atletleri bugün Istanbula gelecekler SPOREL Rıza | kskandım, haset ettim. Bu kere ise bu rakamm 3 — 4 milyona yüksel. diğini söylersem siz de hayret etme- yiniz. İşte bu kadar az bir zaman zar. fında milyonlarca sporcu çıkması bir mucize değil, metodik ve bilerek ça. lışmak, ihtiyaçların esası takdir edi- lerek yapıldığını ilk gördüğümüz se. halar sayesinde olmuştur, Bugün için bizde de: 1 — Mektepler teşkilâtlandırıfır, spor bir ders olarak tatbik edilirse, ve her mektep mümkün olduğu kadar spor yapabilecek meydan ve sahalar temin ederse, 2 — Halkevleri iyi organize edilip çalışırsa, 3 — Memleketin bilhassa az çok mütekâsif muıntakalarındı, büyük stadlardan evvel küçük, fakat ihtiyaca göre muhtelif semtlerde spor meydanları temin edilirse, 4 — Klüplerin adedini çoğaltmak ve bu klüplere müsabaka imkânları $ — Mevcut klüplere çalışma im- künlarmı çoğaltmak için müsalt yar- dımlar yapılırsa. Bu saydığım şartlar bir kül ha. linde mütalâa edilir ve hep beraber üzerinde uğraşılırsa beklenilen spor kalkınması kolaylıkla ve süratle Ka. bil olur. » Balkan Kros Şampiyonasına | Girecek Ecnebi Atletler Balkan Kros şampiyonasına şt.) rak edecek olan Yunan ve Yugöslav hareket işidir. Ne kadar bol vesait temin edilir ve nekadar müsabaka | imkânları (hzar edilirse o nisbette 4: | vi eleman yetişir ve beynelmlisi mü- | sabakalarda da muhakkik ki, bu müs bet mesai semeresini “verir. Almanyaya yaptığımız ilk seyahat. te, Almanya Umumi Harpten mağlüp olarak yeni çıkmıştı. Almanyanın 8- şağı Yükarı ona yökın şehrinde müsa- baka yaptık. Gittiğimiz yerlerde ilk göze çarpan, akıllara hayret vrecek muazzam spor sahalarının ve mey. danlarının yapılması idi, Bazı şehir. lerde o kadar mütekâsif bir şekilde idi ki, bir tanesini zikretmeden ge çemiyeceğim. Ak'ımda kaldığına gö- re, Köhn şehrinde idi. Bizi yeni ya. pılan sakalar mıntakasını gezdirmi- ye götürdüler. Yan yana 10 . 15 a- det muntazam çayırlı, futbol ve ho- key sahaları, yanıbaşında iki üç tane yüzme havuzu ve atlama vesaiti, yü. ze yakın tenis kordu, basketbol $a- haları gördük. Bu zamanda Almanya spora hemen hemen yeni başlamış ve sporcu adedi 5 « 10 bini geçmemekte ve bu sahalar da boş denecek halde idi. Bundan sonra yaplığımız ikinci se. yahatta sahaların kâfi gelmediğini. Yenilerin ilâve edildiğini, sporcu #- dedinin üç dört yüz bin gibi muaz- ve Sirkeci istasyonunda organizasyon komitesi âzasile spor erkânı tarafın. dan karşılanarak Tokatliyanda misa. fir edileceklerdir. #izini kaybeden Hüseyn Dede isimli İte olan Ahmet isminde bir kahveci, İyapılan tenbihata rağmen kahvesin. TAN Denizyolları -Gişesinde İhtilâs Yapanlar Dün Tevkif Edildiler Denizyolları . gişesinde yolcu 've yük biletlerinin evvelâ dip koçanla. rında, sonra da asıllarında tahrifat yaparak ibtilâs etmekten suçlu gişe memuru Salâhaddin ile arkadaşı Is. met ve tasnif memuru Rasim dün #orgu hâkimi huzuruna çıkarılmiş- lardır, Hazırlık tahkikatına nazaran bun. ların ihtilâsları 60 . 70 bin lira ara. smdadır ve bu suiistimal kontrol dairesindeki bir memur tarafından meydana çıkarılmıştır. Sültstimalde birkaç kişi daha methaldar bulunmak ta, bunlar hakkında da ayrıca taki. bat yapılmaktadır. Dördüncü sorgu hâkimliği suçlula. rm dün ilk isticvabını yapmış, Salâ- haddin İle İsmet hakkındaki ilk tah. kikatin mevkufen devamına karar vermiş ve bunları tevkif etmiştir. Ra, sim serbest bırakılmıştır. Sakallının Hüviyeti Anlaşıldı Birkaç sene evvel Şerefli Koçhi- sarda işlediği bir cinayeti müteakip adam o zamandan beri her yörd3 a. ranmış, fakat bulunamamıştır. Dün, çok genç olmasına rağmen sakal ve bıyık bırakmış olan bir a. damın bu hali şüpheli görülmüş, ya- kalanmış, Hüseyin Dede olması ihti. mali ile Sultanahmet birinei sulh ce. za hâkiminin huzuruna çıkarılmış. tar, Sakallı adam mahkemede hüviye. tini inkâr etmiştir. Ancak Hüseyin Dedenin vücududa kendisinin teşbi. sine yarıyacak bazı emareler ve izler bulunduğu bildirildiğinden sakallı a- dam Tabibi Adliye gönderilmiş, Ta. bibi Adilide sakalı adamın Hüseyin Dede olduğunu bu emarelerle tesbit etmiştir. Hüseyin Dede tevkif edil. miş ve Şerefli- Koçhisara gönderi mesine karar verilmiştir. Bir Kahveci Mahküm Oldu Sultanahmette bir kahve işletmek. de mektep talebelerine oyun oynattı. Bi için mahkemeye verilmiştir. Atletizm federasyonu reis vekili Adnan raisafirleri hudutta Karşıla. | mak üzere dünkü trenle Edirneye git, | miştir. Genel Direktör Geldi Beden Terbiyesi Genel Direktörü! General Cemil Taner Balkan Kros | şampiyonasında hazır bulunmak ü.; zere İstanbula gelmiştir. Umum mü. | dür, şamplyonay: müteakıp Ankara- ya dönecektir. Merkez İstişare Heyeti Beden Terbiyesi merkez İstişare heyeti azaları bir nisanda İçtim davet edilmişlerdir. Bu toplantıda, idâri talimatname le ceza talimat. nsmesi ve yeni sene bütçesi üzerin. de görüşmeler yapılacaktır. Fener - Galatasaray B Takımlarının Maçı Fenerbahçe . Galatasaray B ta- kımları yarın saat 16 da Taxsim sta, dında hususi bir karşılaşma yapacak. lardır. Bisiklet Teşvik Müsabakaları İstanbul bölgesi volleybol ajanlığı tarafından tertip edilen bisiklet teş zam bir rakama yükseldiğini söyle. vik müsabakalarının 5 inci ve sonun. Dün yapılan muhakeme neticesin. de suçu sabit görülmüş, üç lira para cezası vermesine hükmedilmiştir. Şeker İMmükârı Tahkikat Elinde mevcut şeker slokühu be.| yanname vererek bildirmediğinden dolayı hakkında takibat yapılan Li.! on, Melbâ fabrikasının mümessi'leri ile maliye mütehassıslarından Ferit dün Sultanahmet üçüncü sulh ceza hâkimi huzurunda fabrikanın kayıt. larını tetkike başlamışlardır. Tetki, kata bügün de devam edilecektir. yolu arasıda 100 kilometrelik mesa. | fe üzerinde yapılacaktır. Bu müsaba- | kalara Eskişehir, Bursa, Kocaeli ve Balıkesir bisikletçileri de iştirak 6. decektir. Yarış sabah saat 8,5 > başlıyacaktır, Kapalı Salon İçin | Tahsisat Ayrıldı Eski Sürpagop arsasının köşesinde ! Inşasi takarrür eden kapalı salon için Beden Terbiyesi Genel Direkıölüğü bütçesi tâsarrufatından 120,000 li- rahk bir karşılık temin edilmiştir. Salonun Dolmabahçe stadı ile birlik. te yapılması imkânları aranmakta. dikleri zaman ne yalan söyliyeyim, 'cusu pazar günü Topkapı - Silivrilder. © — Kızır kısmeti varmış, sular iyi akıyor. — Yazık ki, bunu hesaba katmamıştık. Bizim O. tomobll elder gitti galiba. — Mizıkçılık etmeyin dayı... — Sen konuşma Ayşe, nefesin kesilir kızım. Seniha Hanımın sesinde endişe vardı. Bu oyunu Profesör Andre Zigfrid'in Konferansı Paris Siyasa! Bilgiler Mektebi pro. fesörlerinden Andre Zigfrid dün şeh. rimize gelerek ilk konferansını saat 17 de Üniversite konferans salonun. da vermiştir. Konferansın mevzuu (Sanayi inkı. lâbinın zamanımız meselelerine te. sirleri) idi. Profesör bilhassa sanayi Inkılâbının son senelerde zamanımız meselelerine yapmış olduğu tesirleri misallerle izah etmiştir. Profesör bu gün de son konferansını verecektir. —— ——— Kongreye Davet Türkiye Kızılay Cemiyeti Eminönü Ka» £n İdare Heyetinden: Türkiye Kızılay Ceiiyeti Eminönü ka- yaşının senelik umumi wheclisi 23 Mart 040 terihine rasiliyan cumertesi günü saat 1430 da Bahçekapıda Dördüncü Vakıf Harında Ticaret ve Sanayi Odasi salonun- da toplanacaktır. Kaz mıntakasında Kırılaya kayıth olan özanın toplantıya teşrifleri rica olunur, Re Afiş Sergi: Şişli Halkevinde büyük bir rağbet giren fotograf sergisinden sonra bu defa da bir afiş sergisi hazırlamıştır. Bu serginin yegâne ve kıymetli afiş sanatkö- İrimız İhap Hulüsinin eserlerinden mürek- kep olduğumu söylersek ehemmiyeti hak- kında bir fikir vermiş oluruz. Serginin bazar günü öğleden sonra umuma açılacağı Yağmurlar Yüzünden Yeşilköyde Bir Kaç Evi Su Bastı Uç gün evvel yağan yağmur yü. zünden Yeşilköyde birkaç eve su'nü. fuz etmiştir. Bu ev sahiplerinden birkaç kişi dün belediyeye müracaat ederek evlerinin hâlâ sudan tahliye edilmediğinden şikâyet etmişlerdir. Yapılan tahkikat neticesinde bu ev. lere, civardaki bamya tarlalarından su sızdığı ve evlerdeki su miktarının 11 santim olduğu, halbuki ifsiye a. letlerinin ancak 30 santimden yuka. bildikleri ve bu yüzden bu suların ştahliye edilemediği anlaşılmıştır. Bir Ev Yıkıldı İ Fatihte Sarıgüzel caddesinde ter. likçi Ahmede ait 80 numarslı evin jbir kısmı yağan yağmurların tesiri, le yıkılmıştır. Evde kimse bulunma- dığından, nüfusça zayiat yöktür. TAM a mV MEYE YARI ÖLÜM HABERLERİ Bayan Mariya D. Zaharyudis'in vu. kuu vefatile resmi cenazssinin bugün 22 Mart cuma günü saat 14, te Be- yoğlunda Rum Panayia Kilisesinde icra edileceğini kemali teessürle ilân ederiz. Oğlu: Andon Zaharyadis ve Zevcesi: Fereniki Torunları: Dimo ve Aleko Za. haryadis, Jak Kaluvrusi, Niko ve Aleko Kallivrusi Kemancı A, Vögh Şehrimizde Bir Konser Verecek Avrupada ve Balkanlarda konser ver- mekte olan meşhur kemancı A. Vezh vere diği bütün vasi: maktadır. Bn biiyük kemancının Konservatuar orkestrasının İştirakile şeb» eimizde de bir konser vereceği memauni- vetle haber elinmistar. TİYATROLAR e Şehir Tiyatrosu Dram Kısmında © remse 8OKAK © Komedi kısmında o HERKES VERLİ VEAİNEF © TAKSİM SİNEMASINDA İkinci Zafer Haftası Görülmemiş Bir Muvaffakıyet Şimdiye Kadar Çevrilen Filmlerin En Büyüğü TÜRKÇE SÖZLÜ POLTAVA MUHAREBESİ (DELİ PETR Bu Fevkalâde Filmi p sin SAKAR Fransız sinemacılığının şaheseri ÇIKMAZ | SOKAK CORİNNE LUCHAİRE — ANNİE DUCCAUX ROGER DUCHENNE tarafından O'nun Sonu) Muhakkak Görünüz. g " YILDIRIM GENÇLİK FRANKİE DARRO tarafından İ © gayet güzel bir sinema harikası Y A Sinemasında | Baş döndürücü bir film Li ANKARA RADYOSU Türkiye ( Radyodifüzyon | Postali Türkiye” Radyosu Ankara Radyo Dalga Uzunluğu 3lTm Meke ME 184km ir re AR Cuma, 22. 3. 1940 1830 Program ve memleket saat ay9 18.35 Ajans ve meteoroloji haberleri, 18, Müzik. Çalanlar: Reşat Erer; Vecihe, E mal Niyazi Seyhun, İzzettin Ökte, 4) Okuyan: Radife Erten Lemi: Rast şarkı (Sazın gibi), 2 Veveser şarkı (Hicrarla bari — İbrahim Ağa: ahır şat (Sabah olsun), 4 — Rahmi Bey: Kürdü hlenzklir şarkı (Yetmez mi sana), b): Okuyan: Mustafa Çağlar 1 — Şevki: Kürdilikicazkâr çarkı (Se de scep ussaka eziyet mi çoğaldı), 3' Hlenrkâr şarkı (Lâyık mı san 3 — Hüzsem türkü (Sana da yaptırayı Naciyem aman), 4 — Arif Bey; Huza “arkı (Bahar geldi beyim evde durulmai 3 — Udi Ahmet: Karcığar şarkı (Bani B dre mi sandın). 1440 Müzik: Riyaretirümkur bandaf LAP, osa; Marş. Fontenelle Çingene İz (ValsYe ni: Sevli berberi operasında ir. 4 — Puccini: La Bohem opecasndi fantezi, 5 — Mayerbeer: İblifal marşi, 1515-1530 Müzik; Karışık müzlk (Pk 18.00 Program ve memleket saat ayal 18.05 Müzik: Radyo caz orkestrası, İSA Konüşma (Yurt bilgisi ve sevgisi), 184 Serbest saat, 10.10 Memleket sast aym ve mâtenroleji he leri, 1930 MÜ ri: Fasıl meyeti, 20.10 Konuşma (Günü meseleleri). 2025 Mürlk. Çelanlar: Ruşe Kam, Vecihe, Reşat Erer, Cevdet Kors 4) Okuyan: Müzeyyen Senar 1 — Şerif İçi: Hicaz sarkı (Derdis ulmans döktüm), 2 — Şevki: Hicaz şet kı (Firakınla zalieı), $ — Elena şarkı (A «ık oldum yavrucnğım), 4 — Taksim, 8 4 Hacş Arf Bey: Muhayyer şarkı (İltleni #tmeve yâfe), 8 — M. Cemalettin Peş Keroğar şarkı (Vah meyusu visalindiz! 7 — Saz sema'ri b) Okuyan: Mefharet Sağnak 1 — Nişnburek şarki (Görmek tster di) ma), 7 Ziya paşa: Nişabürek şarkı (Bİ) sahan söylersin), 3 — Ziya paşa: Nişabül cek şarkı (desti nözim kim büyüttü), 4 * Ali Rıfat: Nişabürek sarki (deyledip Bi Gara). 21.15 Müzik; Küçük orkestra (Seti “ip Aşkın) Sehebek: İtalyan serenadı. Tachalkoviky? Senernd (Vals). Bucalerel:., Giçibirihin — (Peatalo zanın bir şarkım), 4 — Tamiş Ancak: Karmercita <İspsf Yol entermemmamu). Paul Yineke: Mizahi marj Barihoven: İskoçya havaları. Cahadi Romans (Keman ve ark tra için) Leopold: Yugoslavya İneileri (YU goslsvya nelk fantezisi). 32.15 Memleket sast ayarı, ağans habe leri; zirmat, esham « tehvilât, kambiyo nukut borsası (Fiyat), 22.30 Konuşma (EE nebi dillerde - Yalnız kısa dalan le), 22.30 Müzik: Cazband (PL), (S 73.00 e kadar yalnız urun dalga postesfle) 5— — yz İ2328 - 7320 Yarınki program ve kap Ecnebi İstasyonlarında Türkçe Neşriyat Belgrnd: Snat 19 da kis dalga 48: Sast 1045 de kısa dalga 40. orta d 285: Tiran: Sant 20-15 de kira dalga Sü 5 2130 da orta dalea Saat 18.53 de k:sa dalra 20, $85İ Saat 22 de kisa dalgs 48, Münir Nureddin Konseri Kıymetli sanatkârımız Mürir Ni | tarefindan Şişli Çocuk Esirgeme Kuru menfaatine Pengaltı Tan sinemasmda Mart Cumartesi akşamı saat 2İ de en parçalardan mürekkep fevkalâde bir Kop) ser hazırlanmıştır. Gibi sözlerle onu teşvik ediyordu. Ayşeye gelince, Mehmedin sözleri onu kamçıls” mıştı. Gözlerinde büyük bir minnet ve sevgi parladi. göğsünden derin bir nefes boşaldı ve son bir kuvvet” le küreklere sarıldı. Kendilerinden evvel gelen bir uşak, yeşil bir” 6 ilk dakikadan daha pek beğenmemişti. Yeğeninin terleyip bastalanmasından korkuyordu, fakat ıki er. kek bunda sade bir eğlence mevzuu görmüşler, Ayşe bunu bir izzeti nefis meselesi saymışt. Güneş yavaş yavaş yükseliyor, biraz evvel ince bir sis tabakası arkasından farkedilen adalar bütün ihtişam ve güzelliklerile parlıyorlardı. Dakikalar geçtikçe suların, göğün ve yeşilliklerin güzelliği ar- tiyordu; fakat şimdi sandaldakiler harici dekorla meş Hul olmiyacak kadar endişeli idiler; Ayçe yorulmuya başlamıştı. Alnı ve gözlerinin etrafı sararmış, dudak- ları hafifçe solmuştu. Tikin Seniha Hanım bu endi. şesini açığa vurdu. a yardıma geleyim mi Ayşe? in yenge? Yoksa sen düşmun tarafına rat geçtin? Sustular sandal sular üzerinde kaymakta devam etti; fakat biraz sonra Arif Beyin sesi de yalvarmıya bağladı. — Ben fnadımdan vazgeçtim kızım, senin bizi pekâlâ Pendiğe kadar götürebileceğini anlıyorum, Yüzumsuz yorgunluktan ne çıkar? Gel razı ol da sana yardım edeyim. spor otomobili nasıl olsa gelecek. Ayşe gözlerinde yırtıcı bir gururla dayısına baktı. — Ben sizden sadaka istemiyorum. Hem yorul. Yazan: MUAZZEZ TAHSİN BERKAND —Peki yavrum, sinirlenme... Mehmet te gözlerini Ayşeden . ayırmıyordu. O. nun yorulduğunu belli etmemek için vakit vaklt gev. şiyen ellerile küreklere vahşi bir inatla sarılışı, dü- daklarının titrediğini göstermemek için ağzını yarım açık bırakarak gülümsemesini gördükçe içinden ko- pan bir acıyla ona yaklaşmak, o yorgun vücudü kal. Yarı arasına alarak inatçı ve mağrur başını göğsüne dayamak, onun kulağına eğilerek: “Seygili Ayse, bu gururun için seni daha çok seviyorum,, diye fısılda. mak istiyordu. Sehiha Hanım göz yaşlarile titriyen * bir sesle tekrar yalvardı. — Ayşe vazgeç yavrum, hasta olacaksın. Genç kızm gözlerinde ümitsiz bir ışık yandı, söndü, takat cevap vermedi. Mehmet bunu görmüştü, — Ber olmasaydım Ayşe çoktan kürekleri bira- kıp teslim olmuştu. Hep benim için! diye düşündü ve bu mağrur kizin gururunu kırmanın unun için ö- Yümle bir olacağını anladı, Arif arkadaşınm bir şey söylemediğini görünce imdat istiyormuş gibi ona baktı. şu küçük kizi oi gem için bize yardım «etsene, hep kabahat bizde oldu, onun oyunu. na kandık. Mehmet, bir Ayşeye, bir de sahile baktı, Pendik uzaktan görünüyordu; binaenaleyh genç kızın guru. runu kurmakta bir sebep olmadığını düşünerek sakin görünen bır sesle Arıfe cevap verdi: -—- L.Gzumsuz yere telâş ediyorsunuz canım: sizi işiten Ayşeyi cidden tehlikede zannedecek, bu ne ve- him, bu ne merak! Ben onda bir yorgunluk görmü- yorum. Bilâkis onun bu son bir kaç dakikalık yolu da kolaylıkla aşabileceğine, hattâ bizi Pendikten ile. riye kada götürebileceğine kanlim. Bana kalırsa, biz şimdiden teslim bayrağın: çe. kelim Arif, yalnız senin spor otomobili alacağın belli oldu; benim cezam ne olacak? Ayşenin bu kadar kuv- vet ve sükünetle kürek çekmekte devam edeceğini bilseydim bu işe hiç karışmazdım ama, astık olan ol- du. Bu da bize ders olsun. Bak kâfir kız nasi gülü. yor. Şimdiden zafer bayrağını açtı, Vah bize vahi Mehmedin sözleri hepsinin maneviyatını düzelt. mişti, Seniha Hanim: — Gayret Ayşecik, bir kaç dakika kaldı. — Işte yaklaşıyoruz. Sakın kuvvetini kirma! dde balli. ALİ | Muilld iii, Ni meşenin geniş gölgesi altında onlara serin bir köğ” hazizlamıştı. İ — Oh. ne güzel! Şuraya uzanıp dinlenmeli! — Biz yorulmadık ki Arif; Ayşe biraz uzansıf» dur ona bir sedir yapayım. Yarı şaka, yarı ciddi bir tavırla sandalın gitrele- rini alıp ağacın dibine koymuştu; fakat Ayşe sonun kadar gururunu kırmak istemiyordu. — Uzanıp dinlenmiye hiç ihtiyacım yok Amiral? siz benn yemekten haber verin, — Yok; zaferinin zevkini biraz olsün çıkarmalı”. sm. baltâ ben seni bir taht üzerine oturtup başın& defne dallârındar bir taç bile giydireceğim. —akay» bırakın da yemek yiyelim Amirek Fâkat genç kız ne söylese ve ne yapsa. onların elinden kurtulamıyacağını anlamıştı. Birisi önline tabak getiriyor, birisi bardağını dolduruy©”” . bırisi etir kesiyordu. — Senin ellerin şiş. ; » — Serin kolların tutuk. 5 Gibi sözler akşama kadar kulağında çınladı duf” du. O, kâh gülüyor. kâh: , — Yorulmak ne demek? İster misiniz, sizi t6*” rar Böostancıya kadar götüreyim. Diyerek yeniden onlara meydan okumuya çalı” yordu. Bunun şakası bile Seniha Hanımı telâşlandı” 'miya kâfi idi. Devamı veri

Bu sayıdan diğer sayfalar: