— e DANİMARKA TOPUN AĞZINDA MI? (Başı 5 ineide) kendi kuvvetlerinden başkasına gü» venmemek doğru olmıyacağını tec- rübe ettikleri için pek iyi bilirler. 1864 de Schurig ve Holstein dü- kalıkları yüzünden Almanya ile a- raları açıldığı vakit Danimarka ön. ce hariçten yapılacak müdahaleye güvenmiş ve Bismarka şiddetle mu- kabele etmişti. Çünkü İngilterede Başvekil Palmerston: “Danimarka. nın hukuk ve istiklâline dokunan. lar karşısında yalnız Danimarkayı bulmiyacaklardır,, demişti. Fakat mesele büyüdüğü vakit İngiltere. de efkârı umumiyenin Danimarka- ya karşı bir sempatisi hissedilmek. Ie beraber bu mesele yüzünden Prusya ile bir harbe girişmiye ye-- maşmıyacağı görülmüştü. Bu iki dükalık hakikatte Germen idi, on- ları Danimarka kontrolü altında bırakmakta ısrar etmenin, bu yüz» den harbe girmenin mânası yoktu. Hariçten bir yardım ihtimali kal mayınca, Danimarkalılar kendi baş larına ve fedakârlıkla harp etmiş. ler, fakat Prusya ordusunun tızyi- kine urun müddet dayanamamış. lardı. Muzaffer Prusya bu Iki dü. kalığı Danimarkalılardan elıp sa. hibine, Augustenburg prensine ver. memiş, kendi arazisi arasına kat. mış, bunu yaparken de asırlardan. beri Danimarkalıların yaşadıkları yerler olan cenubi Jutland'tan mü- him bir parçayı da katıvermeği ih- mal etmemişti. İşte birinci Cihan Harbinden sonra Almanyanın mağ- Yübiyeti üzerine Danimarkaya İs- de edilen yerler buraları idi. uvvetli komşuları arasında tehlikede gören Danimarkada bir aralık büyük devletlerden birine büsbütün katılıvermeyi bile düşü. nenler olmuştu. Bundan 5 - 6 sene evvel Danimarkanın bazı siyasi mahfillerinde, memleketi bir İm giliz dominyonu haline getirmek fikri doğmuş, fakat bu tasavvur, İngiltere muhitinde iyi bir akis w. randırmamıştı. O zamanHariciye Ne şimdiki Baş. olan Sir Aus- Danimarkumn soran bir gazeteciye verdiği cevap- ta: “Danimarka bükümeti böyle bir teklifte bulunacak kadar ileri bir adım atmamıştır. Bazı siyasi mahfillerde düşünülen bu projeye karşı İngilterede kuvvetli bir mu. ayni fikirdeyim, İngiltere impara. torluğu Avrupa kıtası üzerindeki siyasi meselelere bu şekilde müda. hale etmemelidir, demişti. Alman. yada nazistliğin gittikçe kuvvetlen- miye başladığı ve Versay muahe. desinin tehlikeye düşürülmesine doğru kuvvetli adımlar atıldığı sı. ralarda yapılan böyle bir avans İngilterede çok soğuk bir şekilde karşılanmış olması Danimarkada fena bir tesir bırakmıştı. — ————— İde on hissenin yüzde ikisini belediye, İyüzde beşini maliye, yüzde üçünü Darülâceze almaktadır. Maliyenin | 24“ aldığı bu yüzde. beş hisse üzerinde lirkilirsek, haklı bir nokta üzerinde salâh'yettarların dikkat nazarını çek. İmiş oluruz. Maliye yüzde beş hisse- sinden vazgeçtiği gün, Darülüceze- nin daha 250 bin lira kadar bir vari. İdatı artar ki, bu müesseseye, yalnız 100 veya 150 değil, muhtaçların hiç olmazsa yüzde seksenini almak müm- kün olur, Halkın teberrüleri de Darü lâceze İçin büyük bir varidat temin edebilir. Fakat bir harp muvacehe- sinde, halka fazla dayanamıyacağı" mıza göre maliyeyi bu mesele üzerin. de düşünmiye sevketmek, gayeyi te. m'ne daha elverişli olur. Darülâcezenin bugün tekâmül et- mek üzere olan bu seyrini kaydet. tikten sonra, komik hir noktayı da işaret etmeden geçemiyeceğim. Da. rülücezen'n eski harflerle, en ağdalı bir Türkçe ile, 1339 tarihinde yazıl- mış bir nizamnamesi yardır. Bu ni- zamname dahi, bu müessesenin sene. lerce uğradığı ihmali gösteren bir vesikadır, Bugün halkın, hükümetin dikkatini, ihtimamını, ohimayesini bekliyen bu milessesenin herşeyden evvel, hiç bir ihtiyacı nazarı dikkate İlmadan yazılan bü nizamnamesini ve faaliyetini temin edecek nizamla. rı da 6 şekilde modernize etmek ge. rektir. Az zamanda bu kadar faali- yet gösteren müdüründen bu him. metleri bekliyebiliriz. A5 kd Maktuller, Yüzünden Evvelki gün Tünel başında boğaz. lanmış bir halde cesetleri bulunan Fatma İle Halilin nasıl öldürüldükle. ri etrafındaki tahkikata dün dede. vam edilmiş ve yeni bir takım ipüç- ları elde edildiği gibi hâdisenin ma. hiyeti de az çok aydınlanmıştır. Bir defa,, vakanın cereyan ettiği Lütfullah apartmanı kap-cısı Neşet, dünkü sorgusu sırasında İlk ifadesi- nil değiştirmiş ve maktul Fatmayı da tanıdığını söylemiştir. Neşetin anlat tığına göre, Halil ile Fatma vaka gü- nü saat 10 da kendisine misafir gel. mişlerdir. Neşet, bir aralık kilim silk- mek için dördüncü kata çıkmış ve onları yalnız bırakmıştır. Cinayet te bu strada vukua gelmiştir. Neşet dö- Büp te hâdiseyi görünce, vakadan ha- beri yokmuş gibi bir tavır takmmış ve kadını tanımadığını öne sürmüş. tür, Apartman sahibinin kendisini işten çıkaracağı korusu ile böyle ha. reket ettiğini ısrarla iddia etmekte. Bıçak Halile att Katil #leti olarak kullanılan biça- ğın Halile ait olduğu anlaşılmıştır. Zabıta bıçağı, Fatma ile Halilin da. ha evvel kapıcılık ettikleri Murat a- partmanmın sahibi Dirohiye göster. miş ve bu teşhisi Dirohi koymuştur: “— Fatma, yanımda calışrken, bir gün bu bıçağı bana getirdi.“Aman hanrmeiğım, Halil, ikide birde “seni bu bıçakla keseceğim” diyor, Onu bir yere saklayınız.” dedi, Ben de likör dolabıma koydum. O zaman paslı bir halde idi. Üze- rindeki kanları silerseniz pas meyda. Ba cikar.” Filhakika bıçaktaki kanlar temiz. İenince Dirohinin aldanmadığı anla. gılmiştır. Kapıcı Rüştü fe Rassam a- partmanı kapıcısı Abdullah da bıça- in Hâlile alt olduğunu söylemişler dir. Fatmanın Rassam apartmanındaki işinden ayrıldıktan sonra, Aksaray. da Millet esridesinde Tevekkül hama. mı karşısında 100 numaralı röntgen mütehassıs Dr. Ethemin Bi anlaşılmıştır. Fatma, 3 doktorun çocuğuna dadı olarak bu €- ve girmiş, bir sene kadar önce ayrıl. miş, sonra yine buraya gelerek dadı- lığa devam etmiştir. Ev sahipleri, Fatmanın,son defa bir ay evvel tek. rar kendilerine müracaat ettiğini, bu müracaat üzerine kadın yine işe al. dıklarını söylemişlerdir. Fatma bir gün beraberinde Halil olduğu halde, eve gelmiş ve Halili “kocam,, diye tanıtmıştır. Fakat, ev sahipleri, kendisine Tahili bir daha getirmemesini tenbih etmişlerdir. Halil, pazar günü de Ak- saraya gelmiş ve Fatmayı beraberine alarak gitmiştir. Fatma ertesi sabah dönmüş ve bir günü saat 9 da Halilin tekrar eve gelerek Fatmayı aldığı ve beraber. ce çıkıp gittikleri görülmüştür. Fat- ma, son ayrılışında parasını banka. ya yatırmak üzere izin alarak evden çıkmıştır. Cinayet te Halille Fatma" buradan ayrıldıktan 2 saat sonra Lüfuallah apartmanında vuku bul. ur. Karı koca değiller Dünkü tahkikat, Fatma ile Halilin karı koca olmadıklarını göstermiştir. Halil, memleketinde evlidir. Bir ço- cuğu ile karısı Hafiktedirler. Fatma- nın bundan 20 sene önce Cidede İs. mail isminde birisi le evlenmiş ol duğu tesbit edilmiştir. Bu adamın şimdi köyünde olup olmadığı telgraf- la mahallinden sorulmuştur. Fatmanın 18 senedenberi İstanbul. da bulunduğu. muhtelif yerlerde da- dılık, kapıcılık ve hizmetçilik yaptı ğı anlaşılmıştır. Üstelik çok tutumlu bir kadın olduğu ve bankada 547 Wi. rası bulunduğu da tesbit olunmuş- Ir. bU lille Fatma nikâhlı değildirler, Münasebetleri bundan bir sene evvel başlamıştır. Halil kadını çıldırasıya sevdiği halde, onun Haliti sevmediği ve sık sık Halilden ai ber ei sadır. Nitekim, Fat klein gokğuığa başladıktan itiba- ren, Halil, kadının kendisini terke- deceği zehabına kapılmış ve böyle bir şey yaptığı takdirde kendisini ö düreceğini Fatmaya mükerrerca s0Y- Cinayet nasıl oldu? Cesetler dün morg tarafından tet. kik edilmiş ve otopsi yapilarak ha. zrlanan rapor müddeiumumiliğ: rilmiştir. Bu rapora göre, Hali boynundaki yaradan başka karnında da 12 bıçak yarası vardır, Maktuller- den her ikisinin ayni biçakla yara. Jandıkları anlaşılmıştır. Tıbbı Adi Yaralayıpö Kıskançlık Birbirlerini Idürmüşler müessesesinin raporuna göre, hâdi- sede br üçüncü şahıs aramamak lâ. zumdır. Çünkü, yaraların vaziyeti, hâ disenin iki maktul arasında geçen kanlı bir boğuşma neticesi vukua yel. diğini göstermektedir. Bu vaziyete göre, cinayetin şu şe. kilde işlendiğine hükmetmek icap e- diyor: Halil, vaka günü Fatmayı Aksa » raydan alarak Lütfullah apartma. nına getirmiştir. Orada kapıcı Neşete misafir olmuşlardır. Neşet, odadan ayrıldığı bir sırada, Halli, kadına Aksarsydaki işini bırakınasını ve tek rar beraber yaşamağı teklif etmiştir. Anlaşılan Fatma, buna muvafakat et. memiştir, Bunun üzerine münakaşa başlamış ve kavga, biraz sonra bo» Zuşma haline inkılâp edince iş bıçağa | dayanmıştır. Mücadele sırasında her ikisi de biribirlerinin kesmişlerdir. Fakat. ortada yine esrarlı noktalar vardır: 1 — Helilin kernindeki 12 bıcak yarası kimin tarafından ve nasil 3. çılmıştır? 2 — Hâdisede bir üçüncü şahsın parmağı olmadığına göre, Halil, böy- Bu yarı yarıya kesik olduğu hal boyunlarını gün sonra, yani salı | kimden kaşmak ihtiyacını duyarak kendisini apartmandan dışarıya at- mıştır? Hâdisenin bu cephesi tamamen ka- ranlıktır. Ancak, cinayette hir üçün. cü şahsın slâkası bulunduğu hakkın. daki tahminler, şimdilik teeyvüt et. memiş görünüyor. Bilâkis, adliye ta- bibi Enver Karanın ilk olarak koy- duğu teşhis tabibi adil müessesesinin raporile de tevafuk etmektedir. Ancak, tahkikat heniz neticelen - mediği için tam ve kati İp hükme varmıya şimdilik imkân görülemiyor. Araştırmaların bugün alacağı seyir, belki vaziyeti bütün içyüzü ile ay- dınlatabilecektir. BALKAN Konferansı (Başı 1 incide) Londra, 14 (A.A.) -— Londrâdaki | Romanya sefaretinde, Rumen hükü. kmetinin hububat için bir kontrol o- fisi ihdas etmek üzere olduğu bildi. rilmektedir, Zannı göre, yeni ofisin ihdası memleketin bütün tabii kay. naklarının işletilmesini kontrole ma. tuf olan hükümet plânına dahildir. Bundan başka yiyecek maddelerine kereste İçin de birer ofis teşkili tâ savvur edilmektedir. Hariciye Müsteşarı Bühtler, bu. gün Avam Kamurasında yaptığı be. yanatta Romanyadan petrol satın a. İlhması hususunda İngiliz ve Rumen hükümetlerinin müzekere halinde bulunduklarını bildirmiş ve İfskat şimdilik başkaca izahat veremiyece. gini söylemiştir. Budapeşte, 14 (A.A) — Maceriş. tan ile Sovyetler Birliği arasında ye. ni bir ticaret ve kilring muahedesi. ni müzakere etmek üzere bir Macar heyeti önümüzdeki hafta Moskova. ya gidecektir. Türkiye - İtalya münasebetleri Londrada çıkan Daily Telegraph gazetesinin Yakın Şark muhabiri Mister Arthur Mertn, Balkan antantı konferansının neticeleri ve Türkiye- nin vaziyeti hakkında yazdığı bir makalede Türkiye ile İtalyi münase. betleri hakkında şu mülalâayı öne sürüyor: “Türkiye, barışı temine yan münasebetlerinin çok düzelmiş olduğu göze çarpıyor. Müssolininir Roma İmparatorluğunu yaratmak is- tediğini söylemesi ve İtalyanın Arna- Yatluğu iygal etmesi yüzünden hasıl olan şüphelerin belki büsbütün ünü. #ulmuş olduğu tahmin edilemez. Fa- kat İtalyanın Macaristan ile konuş- maları, Balkaanlarda bir Sovyet tecavüzüne karşı vaziyetini tasrih etmesi ve dostane jestleri Ankaranın Romayı Balkanlarda bir sulh âmili tanımasına sebep olmaktadır. “Türkiyenin en büyük ümidi, Bel grat toplantısından sonra Ankara, Roma, Balkan ve Tuna devletleri a- rasında devam edecek konuşmaların müşterek tehlikeyi ve müşterek men. faati daha iyi takdire saik olması ve İngiltere ile Fransanın müzahereti i- le her tecavüze karşı durulmasını te. min etmesidir.,, eşeb- ! büslerinde, İtalya tarafından teyit 0- Yunmaktan memnundur, Türk » İtal- | Gnamine ilin link, ii de edi SM iki einsieii TAN Bize Göre" Yeni Hukuku Beşer Beyannamesi ,, (Başı 1 incide) mahrum bir ülkede ancak “Min Vahdet,, prensipini yeni devletin ka- rakteri haline koymuştur. Felemenkte ve İngilterede bersl hukukun inkişafı yeni bir tipin mey. dana çıkmasına vesile vermiştir. İngiltere gihi içtimai tekâmülünü üç zamanda tamamlıyan, mili mü. dafaa zaruretlerinden uzun asırlar u- zak kalan, sapa deniz yolları üzerinde bulunduğu için tecavüz hedefi olm. | Sovyet yan bir memlekette orta sınıfın hak sahibi olması, yani (eri hukükile, devlet hukukunun karşı karşıya ge. çerek devlet hukukunun fert hukuku namına tahdit edilmesi yeni devletin şıarlarından birini vücude getirdi. İ- ialyadaki tarihi zarüretler devletin vahdetini temin etmeyi birinci plâna aldığı halde İngilterede, birinci plân “Ferdin hakkı,, işgal etmektedir. İn. giliz liberalizmi, bu liberalizmi besli. yen ekonomik faaliyetler, fikir man. zamesi, suni telâkkiler Avrupada, İngiltereyi taklit eden ekonomik fsa- liyetler inkişaf ettikçe, İngiliz libe. ralizmi: âdeta, Avrupanın, dünyayı sadece Avrupa telâkki edenler tara- fından beşeri bir tip şeklinde tasav. vur edildi. Halbuki ibtilâl esnasında İngilte. Tenin yanibaşında bir Fransa vardı. Bu memlekette bir yandan lngilte. redeki ekonomik faaliyeti taklit eden bir zümre vardı. Bir yandan da top. raksız, sermayesiz, bilgisiz büyük bir kütle vardı. İhtilâl, devletin ka- kimiyetini ona verdi. Bu kütlenin adı, millet idi. F#ât 1789 hukuku r beyannamesi Monteskiyö'nün temsil ettiği liberal, 3. J. Ruso'nun temsil ettiği demokrat fikirlerin mü. eadelesini gösterdiği gibi iki tarafın da kabul ettirdiği esasleria ortaya çıkan tezatları da ihtiva ediyordu Yeni hukuku beşer beyannamesin- den bahseden muharrir hülâ bu ze- min üzerindedir. Halbuki modem Hberal devlet olsun, modern demok- rat devlet olsun teşekkülleri anın. danberi öyle tarihi zaruretlerle kar şılaşmışlar, ve yeni teşekküller vü. ünye dtibarlle on'ar- 3 İY İrinin tezini hâlâ İngiliz imparator. Yuğu hudutları kap'amektadır. Vüka o nazari bir beşetiyetten bahsediyor. İ Fakat bu nazari beşeriyetin fertleri Jimparatorluk çerçevesi içinde birer hüviyettir. ize gelince, bu yeni “Beşer hukuku beyannamesi, ni dün- yada henliz mücerret bir beşeriyet mevcut olmadığına göre, biz ancak kendi sosyal bünyemiz bakımından mütaler edebiliriz. Türkiyenin sosyal bünyesi, bir im- paratorluğun inhilâlinden odoğmuş- tur. Bu İmpuratorluk bünyesi itiba. rile otokraltı, ve dini mahiyeti naiz bulunuyordü. İmparatorluk, Avrupa emperyaliz- mi tarafmdan tasfiye edildiği zaman Türk milletine hiçbir hak verilme. rafşti, Yeni devlet “MUH misak,, esa- sına göre “Mili Vahdet,i kurmıya çalıştı. Yeni Türk devletinin doğuşu #Agili vahdet,, karakterini arzeder. İmparatorluğun mânevi tasfiyesi de “milli kültür hususiyetlerini rau- hafaza etmek,, esasına, yani mânevi birlik prensipine dayanır. "Türkiye liberal iktısat sisteminin doğurduğu büyük emperyalist hare- ketler önünde sanayiden, modern ik- tsadi cihazlardan mahrum kalmış. tır. Modern iktisat cihazına ve sans- yileşme hareketine ancak “Milli bir- İlk,, devletinin zekâ ve enerjisile $8- hip olunabilir. Şu halde yeni Beşer hukuku be- yannamesini bize imparatorluk hudut Tari içinde, meselâ Ollava anlaşması. ni yapan bir memleket gibi n? na. zari, ne de pratik olarak mütalen €- debiliriz. Bizim için Liberal bir eko. nomi rejiminden bahseliniye imkân yoktur. eni Beşer hukuku beyanname. sinde İnsanın daha iyi, daha kiymetli telâkki edilmesi, onun hay. siyetinin üstün tutulması, “Muasır milletler seviyesine, çıkar. mayı milliyetçiliğin şıarlarından biri. si sayan sadece bu vasfı ile Rönesans zihniyetinin devamı olan müsbete ve tabiate, insana inanan Cümhuriyet Türkiyesinde elbette büyük sevinçle karşılanır. Adaletin siyasi tesirler- den yüzde yüz uzaklaştırılması zaten emelimizdir. Mill hâkimiyeti anis. yış bakımından biz İngiliz muharri* rinin dediklerini 23 Nisan 1920 den. beri gayet sarih bir surette tatbik et. mekteyiz. Türkiye “Cümhuriyetinin, Esas Teşkilât Kanmu ve C H. P. programı bir imparatorluğu tasfiye A 15.2.9040 <-- Sovyet Taarruzu Ikinci Fin Müdafaa Hattı .. .. onu (Başı 1 incide) man mevzilerini otemizlemişlerdir. “Kolvastaki bataryalar, Finlan- da körfezi buzları Üzerinde ilerliyen Sovyet kuvvetlerini tardetmişler ve bir nakliye kolunu tahrip etmişler. dir. Ladoğa gölü sahil bataryaları kollarını hırpalamaktadır. “Finlanda bava kuvvetleri dün düşman tayyarelerile şiddetli muha. rebelere tutuşmuşlar ve düşman tah. şidatlarına ve iaşe kollarına karşı bombardımanlarına devam etmişler. dir. Sovyet hava kuvvetleri Borgo 'Lahti şehirlerile civar köyleri bom. bardiman etmişlerdir. Birkaç sivi ölmüş ve yaralanmıştır. “Tahminlere göre dün birkaç yöz Sovyet tayyaresi Finlanda toprakla. ri üzerinde uçmustur. Finlanda tay. yareleri ve hava dafi topları tarafın. dan 17 Sovyet tayyaresinin düşü- rüldüğü kati olarak tesbit edilmiş. tir, Sovyet resmi tebliği Son Sovyet tebl'ği şudur: “Keşif kolu harekâtı ve barı rokta larda şiddetli pivade ve tonçu fasli- yeti devam etmiştir. Kareli berzakın. da Sovyet kıtalarının harekâtı terak ki etmektedir. Düşmanın büvük kev vetlerle tesebbts ettiği muksbil hü. cum'ar, ağır zayiatia değrtılmestir. Sovyet kıtaların — hareketlerindeki muvaffakıvetler neticesinde 23 düş man istihkâmr ahemiştır. “Hava kuvvetlerimiz, istiksef uruş ları yapmıs ve düşman kıtalarını ve askeri hedefleri bombardıman et. mistir.” Verilen mütemmim malümata gö. re, Sovvet kuvvetleri Summaya dört beş firka ile hiltcum etmekte hattı yarmak icin bütün siddedtlerini Kul tanmaktadırlar. Burada saatte 300 merminin atıldığı hesap edilmiştir Sovyetlerin, burada zayiat vermek. ten çekinmedikleri için 40.000 ka. dar asker telef ettikleri bildiriliyor. Son günlerde Finler tarafmdan 200 tank tehrip olunmuştur. Summada kat'i bir muharebe yapmak istedik- akanbü m etle ve memişlerdir. Manmerhavm battı üzerine hücum eden Sovyet oküvvetlerinin 400 bini bulduğu tahmin olunuyor. Fin hükümeti yeni sınıfları silâh altına çağırmıştır. Fin hükümetinin notası Diğer taraftan Finlanda hüküme- ti bütün dünyaya yardım için müra- caat etmiş ve gönderdiği notada har- bin esas kaidelerini ihlâj eden Sov. yetler Birliğinin hattı hareketini pro testo etmiştir. Notada ehemmiyetle keydediliyor ki, muhasamat askeri kuvvetlere ve bedeflere inhisar etmelidir. Finlânda hükümeti bu hususta bir çok misaller zikretmektedir. Bu mi- sallere nazaran Ruslar gaz ve infilâk- lı mermiler kullanmakta, beyaz bay. rağı sulistimal elmekle, kiliseleri, hastahaneleri ve ilim mücsseseerini bombardıman lar denizde kazaya uğramış insanlara ve diğer devletlerin vapurlarına te. arruz etmekte, açık şehir ve köyleri bombalamaktadır. Finlanda hükümeti bu notasinda her şeye rağmen sulh akdi arzusun. da bulunduğunu ilâve eylemektedir. İngiltere hükümeti, İngiliz tebaa- sinin Finlanda ordusuna gönüllü kay. dedilmelerine müsaade etmiştir. İn. gilteredeki Finlanda gönü'ü kayıt bü. rosunun da resmen İşlemesine izin verilmistir. Bu müsaade üzerine, bugun Fin - eden ve bir millete Avrupal mâna. sma müstakil sıfatını bahseden bü. tün modern cihazları elde etmiye uğraşın “Milli kurtuluş, devletim tipini arzetmektedir. Dünyada mücerret fert ve mücer. ret beşer cemiyeti bulunmadığına göre, bize göre, devletin de kıpkı fert kendisini |ler gibi biribirlerine olan münase. betlerinin reel bir şekilde izahı icap eder. Cümhuriyet Türkiyesi beşeri. yet enmiası için müstak'l ve hür dev. letleri bir kademe saydığını, Lozan müuahedesile ve onu takip eden mua. hedelerle isbat etmiştir. Lozan muahedesine hâkim olan ruh o kadar reel esasları ihtiva et- mektedir ki, onun prensiplerini be. nimsiyen bir medeniyet zümresi ken. disini bahtiyar edebilir. İngiliz imparatorluğu ufuklarından görülen beşerle, milli kurtuluş cep- besinden yapılan müşahede arasinda- ki bu fark tarihin eze't farkıdır. eylemektedir. Harp esirleri ve siviller Sovyet piyadeleri. ne kalkan olarak kullanılıyor, Rus- de Durduruldu landaya gönüllü olarak gitmek üzere 5 bin kişi kaydedilmiştir. Müracaat. lar, gitgide artmaktadır. Diğer taraftan Amerika öyan mec- lisi 27 reye karşı 49 reyle Finlandaya ve Çine kredi açılmasını tazammun eden kanunu tasvip etmıştır. Paris gazetelerine göre Bütün Paris gazeteleri, Finlanda harbi ile meşguldürler. Fransız aske. ri muharrirlerinden Charles Morice diyor kiz i “Sovyetler henüz zaleri kazanmış değillerdir. Moskovada neşredilen 12 şubat tarihli tebliğde 32 müstahkem mevziin işgal edildiği bildiriliyor, Bu haberi teyit veya tekzip imkânı yok- tur. Zira, vaziyet, resmi raporlara göre meşkük kalmaktadır. “Mütecavizlerin üç gün 5 fırkalık taze kuvvetlerle yapmıya muvaftak olduk'arı müthiş tazyik muhtelif nok talarda Fin müdafaa hattına girme. lerine imkân vermektedir. Fin erkâi. nı harbiyesi vâkıayı inkâr etmemek. te, fakat gece yapılan mukabil taar- ruzların mesut neticeler verdiğini bildirmektedir. 9, 10 ve li şubatta cereyan eden ve 1l şubatı 12 şubata bağlayan gece muvakkaten nihayet bulmuş görünen muharebe, Finlerm muhasamat başladığındanberi yap- tıkları en büyük muharebedir. Ruslar tanklara, tayyarelere ve kuvvetli bir topçuya dayanan mühün piyade kuv- vetlerile derinliğine hücum etmiş. lerdir. Hücumlar yalnız 30 teşrinisa. nidenberi yapılan bütün hücumlar. dan şiddetli olmakla kalmamış, ayni zamanda Sovyetlerin en iyi tertip et- tikleri hücumlar olmuştur. VELLES GELİYOR (Başı 1 incide) kruvazörler inşasını tavsiye etmiş. ür, Reislcümhur Roosevelt, Milli Mü. Sal İRİ ASE va milyon 340.776 dolarlık masraf der. piş eden bir kanun meşredecektir. Welles harekel ediyor Londra, 14 (Hususi) — Nevyork- tan bildirildiğine göre, Reisicümhur Roosevelt ve Hariciye Nazırı Hull, Amerikanın Paris büyük elçisi Bul. Hitt le Avrupa ihtlâfinden doğan meseleler hakkında Müzakerelerde bulunmuşlardır. Hariciye Müsteşarı, Velles, cumartesi günü Rex vapuru ile Avrupaya hareket edecektir. Bir Berlin telgrsfinda Velles'in Almanyayı ziyareti #ıtasmda Hitler, Von Ribbentrop ve Göring tarafın. dan kabul edileceği bildiriliyor. Diğer taraftan, İtalya Hariciye na- ırı Ciano da Amerika büyük elçisi- ni kabul etmiş ve uzu» bir mülükat yapmıştır. Mülâkatin Velies'in ziya- reti meselesinin görüşüldüğü ve Zikir teati edildiği bildiriliyor» ge Almanya İle Sovyetler (Başı 1 incide) kânunda Berlinden hareket etmiş o lan Alman erkânıbarbiYesi zabltleri arasında tanzim eğilmiş olduğu riva- yet edilmektedir. Almanyanın Fran. sa ve İngiltereye karsı yapmakta ol. duğu muharebe, “Okyanuslara ve garbi Avrupa” ya münhasır kaldık. ça bu mukavelenamenin bu muhare. beye bir güna taallükü olmuıyacaktır. “Bu misak, iki faraziyeye göre bir teminat teşkil edecektir: * 1 — Rusyanın İskandinavvada ve yahut Şarkta ilerlemesine mani ol. mak için müttefikler tarafından ha rekete geçildiği takdirde, “2 — Fransa ve İngiltere tarafın. dan Balkanlarda Almanyaya kartı yapılacak bir taarruz karşısında Al. manyanın yalnız kalması ha'inde, “İskandinavyaya ait plânlarını tat bik edebilmek için bu mukaveleye ait müzakerelerin icrasında Sta''nin önayak olmus olduğu söylenmekte- dir. Stalinin Finlândayı en gec. Ma- yıs ayında zâptetmeği ümit etmek. te olduğu ve © zaman ve Nor. vecten deniz üsleri istiyeceği rivayet edilmektedir. “Müttefiklerin İskandinavya veya Yakın Şarkta müdahalede bulunma- ları takdirinde Almanyanm Rusvava vaj muavenet vaadine mukabil Moşkova da Nazilerin Balkanlardaki harekâtının müttefiklerin askeri bir mukavemetine maruz kalması takdi. rinde Almanyaya vardım edecektir.”