20-8-939 Hava Denemesi Başı 1 incide canlı mahlüka tesadüf edilemiyeceği kolay kolay inanılır şeylerden değil- dir, Dün bu inanılması güç olan şey oldu. Tehlike düdükleri duyulur du- yulmaz bütün bir şehir halkının göz- den sır olması için tam dört dakika kâfi geldi. Alörm işareti verilince Tehlike düdükleri saat tam 9:36! da ötmeğe başlamıştı. « Söz arasın- da şu noktaya işaret edelim ki bu düdükler İstanbul şehrini tehlikeden | haberdar etmek için kâfi değildi. Bereket versin Emniyet müdürlüğü iyi tertibat almış ve şehrin en tenha semtlerinde bile polisler ve mahalle bekçileri düdük çalarak halkı tehli. keden haberdar etmişlerdir. Yoksa kulelerin ve diğer canavar düdükle- rinin sesi şehrin birçok yerlerinden duyulmamış, bu yüzden birçok yer- lerde tehlike ancak tayyare motörle- rinin «gürültüleri işitilince -farkedil- miştir - tehlike düdüklerinin duyul.| ması ile halkın kaçışmaya başlama-! sı arasında bir saniyelik bir zaman bile geçmemiş, saat tam 9.40 da ise| şehir sokaklarında vazifedar ve alâ- kadar insanlardan başka bir tek kim- se görülmemiştir. 10-15 dakika merek ve tecessüs #aikasile bile başını penceresinden uzatan tek insan görülmüyordu. Tayyarelerin gelmesi uzadıkça ve ilk heyecan biraz sükünet buldukça teh. Yikenin zail olduğunu sanarak dışarı çıkmak isteyenler olmuş, fakat bun- lar polislerin cidden nazikâne ve bir ihtardan ziyade bir tavsiye mahiye- tini taşıyan müdahaleleri ile tekrar evlerine veya sığınaklarına çekilmiş- lerdir. Şehrin kenar semtlerinde damlara, taraçalara çıkarak tayyarelerin ha- vadaki vaziyetlerini görmek isteyen- ler olmamış değildir. Fakat bunlar da tayyareden görünmemek için ih. tiyatlı davranmayı ihmal otmomiş- lerdir. Yalnız kapalı çarşı halkından bir kısmı, birkaç kendini bilmezin arkasına takılmış, çarşının dammın Üzerine çıkmışlar ve burada yine ne- zaketle hareket eden polisleri bir hayli üzmüşlerdir. Tayyareler ilk olarak tam Saat 954 te görülmüşlerdir. Şu hale göre, ilk tehlike işareti ile tayyarelerin şe- hir wuklarnda görülüşü arasında 18| dakikalık bir zaman geçmiş, bir da- kika sonra da tayyarelet şehre gir. miş bulunmuşlardır. Şekir semalas| rında tayyarelerin görünüşü ve mo- tör seslerinin duyuluşu yeni baştan bir heyecan uyandırmış, geçen 18-20 dakikalık zaman zarfında ihtiyatı el den bırakanlar yeniden gizlenmek İs çin telâşlanmışlar, vazifedar olanlar da hemen bazirol vaziyetine geçmiş- lerdir, Tayyarelerin def'i için aktif ko- runma tertibatının faaliyete geçişi, top ve mitralyöz ateşleri, halkın ko- runmada isticalini temin'etmisti. Beyazıda düşen ilk bomba Tayyarelerin mefruz bombardıma- hi esnasında şehrin dört yerinde Be. yazıt, Fatih, Beşiktaş ve Taksim meydanlarında hakiki tecrübeler ya- pılması mukarrerdi. Tayyareler bü- tün şehri bombalıyacaklar, fakat at- tıkları bomba taklidi şeyler ya hava- da renkli dumanlar ve alevler yapa-|| rak yere düşmiyecek, yahut da içle. ri boyanmış kireç dolduğu için yere düşse de zarar yapmıyacaktı. Nile- kim de böyle oldu, bir kısım bomba- lar havada patladı, yalnız renkleri görüldü, bir kısmı da şehrin ötesine berisine düştü, yalnız düştüğü yeri boyamakla kaldı. Halbuki burlar düşünce adam öl- dürürler, zehirlerler ve yangın çıka- rırlardı. Bunlardan korunma ise fa- râzlye ile olmazdı. Onun için bu meydanlarda oyangınlar çıkarıldı, hakiki zehirli gazler kullanıldı ve bu sahadaki çalışmalar görüldü. Beyazıt meydanında ilk düştüğü farzedilen bomba bir yangın bomba. sı idi: Yerde bir bomba patlatıldı ve bu tarakayı müteakip sıra kahveler hizasında terzi Bahaet işgal et. tiği binanın üst katından bir alevi parladığı görüldü. Tarasa tutuşmuş alev alev yanıyor, kara dumanlar çi- kıyordu. İtfaiye grupu harekete geç- miş, ateşi söndürmeğe kosuyordu. Tam saat ondu. Bu sırada Marmara istikametinden gelmiş olan tayyare- ler havadan boyuna bomba atıyor- lar, beyaz, kırmızı bulutçuklar husu. le getirerek Üniversite mahallesini, Beyazıt mevdanını tahrip ettiklerini || ve zehirlediklerini anlatıvorlardı. Gazlı sahada faalivet Artık bütün ekipler faaliyete geç- mişti. Beyazıt meydanından Aksara- ya giden caddenin methali de iperlt gazı ile zehirlenmisti. Bu sahada bir ekip hakiki iperit nesretmiş, bir bas. ka ekip te hemen bu sahavı İplerle ve sarı flâmalarla kordon altına ala- rak içeri yaklasılmasını menetmişti. Nesredilen gaz insanın hanceresine klorofom koklamı gibi bir tesir ya- pivordu. Sarı İlâmsların aramna “gazlanmış saha,, yazılı levhacıklar konulmustu, Bu levhacıklarda gaz. lanma gönü ve saati de yazılıyordu. Temizleme ekini hemen harekete gecmisti. Fakat iperitin nesri esna- sında kacmıya muvaffak olamamış bir amele Beyazıt meydanındaki sa atli sütunun olduğu yerde zehirlen- miş ve kalmıştı. Şimdi bir taraftar gazlanmış sahanın temizlenmesine uüraşılıyor, burası arazözle yıkana- rak ve kireç kavmağı dökülerek ga Zn tesirinin izalesine çalışılıyor. bir taraftan da boğucu #ozla zehirlen. miş olan bu smeleve ilk müdavatı yapılarak maske ile temiz hava veri- İ liyordu. Bu esnada da tayyareler yeni baş tan görülüyor ve yeni baştan Beya- zıtı ve Üniversite mahallesini bom- balamıya başlıyordu. Bu ikinet bom bardımanda dişçi mektebine bir tah. Tip bombası isabet etmiş, mektebin bir kısmı çökmüş ve buradan geçen $u yolları bozulmuş farzedilmiştir Bu esnada burada da hir adam yara- lanmış, iki ayağı birden kırılmıştır. Bunun üzerine teknik ekip faaliyete gecmis, su yolları tamir olunmuş, en- kaz kaldırılmış, ve bacağı kırıldığı farzolunan hastanın da ilk tedavisi yapılarak bacakları tel kafesler içine alnırken bir ücüncü adamın kolu kı- rıldığı görülmüştür. Daha sonra Beyazıt. nahiye mü-!danındaki askeri hakem hava mü-İler, korunma faaliyetini gözden ge-İ istikametinden ilerliyen bir stanbulda yapılan ve ya- pılacak olan hava korun. ma denemeleri dolayısile Hava Müdufaa Genel Komutanlığının İstanbul halkına tavsiyeleri şun- lardır; 1 — Havaya karşı korunma tecrübelerinden maksat, hakiki düşman taarruzları vâki olduğu zaman, masıl korunmak İözim geldiğini öğrenmektir. Bunun için İstanbulda yapılan ve yapılacak olan havaya karşi korunma tecrübelerinde herkes kendisi, çoluk ve çocuğu ve ma- lı için neler yapması lâzım gek diğini düşünmeli ve bilmelidir. ? — Havaya karsı korunmada şa İki noktayı temel taşı olarak gözönünde bulundurnalıdır! A — Can korumak B — Mal korumak. 3 — Gerek can ve gerek mal korumak için yalnız hükümetin, | yalnız belediyenin iş yapmasını beklemek doğru değildir. Her- sini, oOher aile sahibi ini nasıl koruyacağım ve hazırlanmalıdır. düşünmeli Hükümet ve belediye ahaliye bu bususta anenk yol göstermekle yardım eder, 4— Hava tehlikesinden ko- runmak için, havudan gelecek | mermilerin patlamasiyle husule gelecek sarsıntılardan, bu mer. milerin parçalarından, tayyere- lerin atacakları mukineli tüfek mermilerinden korunmak lâzım geldiği gibi, yerden bizim topla- rumızın ve makineli tüfeklerimi- zin tayyarelere atacakları mer. milerden ve parçalarından dahi | korunmak icap eder. oAynca | tayyarelerden atılacak gaz tesir. | lerine karşı da emniyette bulun- mak lâzımdır. Bunlardan sakın- | mak için, açıkta dolaşmamak ve bir örtü altında bulunmak icap eder, 5 — İnsanları ve korunulması lüzumlu şeyleri havadan gelecek tehlikelere karşı koruyacak olan dürlüğü önündeki tramvay hattı bo- zulmuş, tramvay telinin koptuğu farzedilmiş, bu işte çalışacak ekip te faliyete geçmiştir. Bu suretle Beya- zıt meydanında yüzleri maskeli muh- telif ekipler, canlarını dişlerine ta- İkarak bütün mânasile hayati bir fa- aliyete girişmislerdir. Beyazıt mey- TAN Halka Tavsiyeler : Korunma İçin Şu Tedbirlere Dikkat Ediniz Tekrar Edil yerlere sığınak denir. Bu sığı- naklar mermilere, mermi parça. | larına ve guzlara kürşı koruya. cağına göre, başka başka kalin- | lıkta veya tertipte olurlar, Bun- lar İyi düşünülerek yapılırsa, faydaları büyük olur. 6 — Bir evde sığınak olacak yer en İyi olarak evin © alt katı veya bodrumudur. Bu alt kat ve- ya bodrumda bir odayı sığınak olarak > hazır bulundurmuk ber sile sahibi için mümkündür, Bu &ibi sığınaklar, tam isabet hali. he göre değil, parça tesirine kar- şı koruyacak halde bulunursa, kâfidir, 7 — Her apartımanda bodrum katları sığınak olarak kullamı. malıdır, çöktüğü zamen en- kaz altında kalmamak için, bu bodrum katlarının dayanıklı ha- İe konulması lâzumdır. Buda potrellerle veya direklerle temin edilir. Apartımanın büyüklüğü. ne göre, bu işler bir mühendis veya bir mimar tarafından tan- zim edilirse, faydalı olur, 8 — Rahçesi olan evlerde bah- genin bir kenarında siper Falin- | de sığınak yapmak en ameli bir iştir, Bu siperler, ailenin mikta- rına göre genişçe olmalıdır, Si. perlerin üstleri makineli tüfek mermilerine ve bomba parçala- rına dayanabilmek için kapalı olmalıdır. Bunların üstleri mah telif surette kapanabilir. En ba- siti, üstüne ağaç veya tahta diz. | dikten sonra, yarım metre kadar İ toprakla örtmektir. Bu siperlerin düvarları toprak olarak kalabil. diği gibi, tuğla veya taştan da yapılarak küçük bir oda haline getirilebilir, Bu suretle çok saas- raf yapmadan en iyi bir sığınak meydana getirilmiş olur, Bu si- per sığınakları © apartımanların bahçelerinde de yapılabilir, Şu | kadar ki, a yıkılacak olursa, bu siperler enkaz altında kal İ dafnası genel komutanlığından Sadi Selçuk idi. Bütün bu hareketleri bü- yük bir hassasiyetle takip ediyor ve bütün ekiplerin vazifelerini şeyanı takdir bir soğukkanlılıkla yaptıkla- rını söylüyordu. Korgeneral Hüsnü Kılkış ile General Osman Tufan da bir aralık Beyazıt meydanma gelmiş- İİ cilmiş ve yakıcı gazla zehirlenmiş o. | | edilmişti Cankurtaran bu hastayı || sıhhi merkez ittihaz edilen Eminönü İ | kaymakamlığı binasına getirdi. Bu- | İderhal yine Beyazıt meydanma ha- | ti verilir verilmez tramvayların ce || köşesinde ve Şahinpaşa otelinin ö- | durmuşlar ve sıhhi imdat otomobili- || heyecana düşürmemekti. || yordu. Gazlı saha yıkanmış, temiz. || doldu. Şimdi Beyazıt meydanının bir || mahseri bir kalabalık baslamıştı, || Fatibten Edirnekapı ve | men boşalmıştı. Kendi haline terke. çirmişlerdi. İstanbul merkez kuman- danı da şehirde teftişler yapıyordu. Sıhhi merkez ve cankurtarma Cankurtaran otomobili de faaliye- İte geçmişti. İlk önce dişçi mektebi İ önündeki bombardımanda kolu kı. lan hasta cankurtaran otomobiline konuldu. Bunun ilk tedavisi ikmal rada iki hemşire, bir hastabakıcı ve bir doktorla yardımcılarından mü- rekkep bir grup intizar halinde idi. Sedye ile otomobilden indirilen has- ta, derhal tedavi altına alındı ve car kurtaran tik tedavileri yapılmakta olan diğer bastaları almak üzere reket etti. Fakat gidip gelmesi güç oluyordu. i iki yerde tramv reyanı kesildiği için de bunları ye rinden oynatmak ve yoldan geçişi İdaha müsait bir hale koymak müm- kün olamamıştı. Bu fena duruş va- ziyetleri, tam Ayasofya cam nündeydi. Tramvaylar burada tesa- düfen birbirlerine pek sık vaziyette ne rahatça ve süratle geçiş İmkân bırakmamışlardı. Cankurtaran oto- mobili bu gidiş geliş esnasında her zaman çıkardığı o yürek hoplatıcı sesini çıkarmıyor. sessiz sadasız ge- lip gidiyordu. Bunun sebebi de tay- yare hücumu devam etmekte olduğu | için evlerine kapanmış olen halkı| | Bütün bu faaliyet sessiz, sadasız | bir halde büyük bir sükünet içinde | ve fevkalâde intizamla cereyan edi- İenmiş, sarı flâmalar kaldırılarak ü- zeri “geçilebilir” yazılı lâvhacıklar konmuş. bütün hastalar nakledilmiş. yangın söndürülmüş, su boruları, tramvay tel ve yolları tamir'edilmiş enkaz kaldırılmış, hulâsa Beyazıt meydanında bombardımandan eser brakılmamıştı. Ekipler yeni bir hava hücumunun tahribatına intizar edi. yorlardı ki tehlikenin zall olduğu i- şareti verildi ve bir anda ortadan sir olan halk, yine bir anda sokaklara dakika evvelki tenbalığı zail olmuş. Fatihe düşen bombalar Tayyare filosunun gelişini haber veren düdükler başladıktan beş da- kika sonra Veznecilerden Fatihe ve Aksaraya kadar olan sahanın sokakları tama- dilmiş tramvay arabalarından, oto- büs ve kamyonlardan başka ortada hiçbir nakliye vasıtası görülmüyor” du. Fatih kaymakamlığı önünde maskeli polisler nokta bekliyor ve motosikleti: polisler mahalle ve 80- kaklardan düdük çalarak geçmek suretile halkı tehlikeden haberdar e- diyorlardı. Ortalıktan el, ayak ta- mamen çekildikten sonra tayyare motörü sesleri duyulmağa başladı Iyo 7 tih camiinin üzerinden geçerek Köp- rü istikametine doğru geçmişlerdi. Bu anda bir bomba tarrakası işitildi. Fatih itfalye grupundan bir ekip ha- reket emrini alarak süratle mefruz bombanın düşt cihete koştu. Fa» tih kaymakamlığının yanında bir bi- na çökmüştü. Nüfusça bir zaylat ol- madığı anlaşıldı. Müteakiben tram, vay caddesine düşen bir şişeden et- rafa iperit saçılmıştı. Kurtarma e- kipi ve itfaiyeciler koşup geldiler, İperitli yere hususi arabalarla kireç kaymağı serpmekle beraber sahayı sarı flâmalarla tahdit ettikten sonra bol Su ile yıkamağa başladılar. Yine bu anda bir yangın bombasının tey lit ettiği ateş derhal söndürük it faiye ve gaz ekipleri ile maskı lisler vazifelerini bir soğuk. kanlılıkla ifa ediyorlardı. Filo ikinci defa Fatih üzerine gelmişti, bir tah- rip bombası daha bıraktı a İdan da bir boğucu gez bombası düş tü. Bu son iki tecavüz neticesinde it- faiye caddesindeki havagazı Borula- Arkasın- ri patlamış ve gaz ateş almışlı, Ye. tişen teknik ekip gaz borularını tıka» mağa muvaffak oldu. Yal amele den Zeynel boğucu gazın tesirile yere düştü. Fatih Belediyesinin cankurta» ran otomobili ile hastaneye gönderil- di. Tam bu sirada Tevfik adlı birisi soluk soluğa gelerek: “— Aman yetişin! Bir kadın kor- kudan çocuğunu düşürdü. Hayatı tehlikededir!” demiştir. Polis komi- ser muavini, derhal telefonla can- kurtaran otomobilini çağırtarak Da- rüşşafaka enddesinde Havrettin med» resesinde oturan Tevfiğin karısını hastaneye kaldırtmıştr. Saat on bu- kinci bir taarruz beklemeğe başla- mışlardı. Fakat on dakika sonra tsy- yare filosunun Beyoğlu İstikametin- den avdet ettiği haberi geldi. Dü dükler tehlikenin zail olduğunu bil dirirlerken gaz ekipleri de terden sır» sıklam bir halde kauçuk elbiseleri nin içinden çıkmışlardı. Denizde alınan tedbirler Tehlike işareti verilir verilmez H- man reisliğinin bir motörü hemen denize açılarak limanda seyir halinde bulunan irili ufaklı bütün merakibe, derhal en yakın sahile çekilmeleri lü» zumunu bildirmiştir. Evvelce de ve. rilmiş olan emir mucibince limanda ve rıhtımda bağlı ve seyir halindeki İbütün gemilerin yolcuları da derhal ambarlara ve alt kat salonlara indis rilmiş ve gemilere boş oldukları manzarası verilmişti. Bu arada İzmire hareket etmiş © mana girmekte olan Mersin vapuru da bütün yolcuların güverteden çekmişlerdir. Şirketi Hayriyenin Boğezicinde seyir halinde bulunan vapurları da işareti alır almaz derhal en yakın İt kelelere gelip bağlamışlar ve içlertin- deki yolcuları alt kat salonlara ak mışlardır. Yolcuların vapurlardan dışarıya çıkmalarına meydan verjis | memiştir. Bu arada Şirketi Havriye- | nin 64 numaralı vapuru Çubuklu, 75 | Saat ona bir dakika vardı. Trakya filo Fa. Yeniköy, 59 Tarabya. 53 Yenimahal. | (Sonu Sa: 10; Sö: 4) | çukta ekipler işlerini bitirmişler, İ- | lan Denizyollarının Eçe-vapurile Ik |