14 Ağustos 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14-8-939 İBUGÜN Macaristanın Vaziyeti Yazan: Ömer Rıza DOĞRUL u mihver devletlerinin düş. manlığı derecesinde dostlu- ğunun da tehlikeli olduğunu göste. ren bir misal de Macaristanın vazi. yetidir. Macaristan — mihvercilerin dostudur. Macar ricali nice nice de- falar Macaristanın milli Almanyanın müzahereti sayesinde tahakkuk ettirmeyi — umduklarını açıkça söyliyerek mihverin baş dev- leti olan Almanyaya karşı besledik. leri itimadı göstermişlerdi. emellerini Almanyanın Çekoslovakyayı pay- laşma sırasında Macaristana bir his- se ayırması ise Macarları fevkalâde sevindirmiş, birçok muhabirler, bu hâdiseyi Macarlarla meskün olan bü- tün toprakların Macaristana iadesi- ne başlangıç saymışlar ve mihvere sarılmayı adeta milli bir vazife san- mışlardı. Gel zaman git zaman vaziyet de- ğişti ve mihverin hakiki maksatları bütün açıklığile sırıttı. Çünkü mih- verciler Macaristanı kendi emelleri uğrunda kullanmayı onun iç ve dış siyasetine hâkim olarak istedikleri yola sürüklemeyi istihdaf ediyorlar- dı yani bir taraftan —Macaristanın rejimi faşistleşecek, Macaristanda da faşistler hâkim olacak ve bu faşist. ler de Berlin ve Romadan aldıkları emirler dairesinde hareket edecek- lerdi. Fakat iş bu kadarla da kalmı- yacaktı. Çünkü Macaristanın ordu.- su da, bütün kaynakları da mihverci- lerin emelleri ve hedefleri uğrunda istismar edilecek, Macaristan mace- radan maceraya sürüklenecek ve za- hirde hürriyet ve istiklâl sahibi ol- duğu halde, bütün ip uçları başka- larının ellerinde bulunacak ve bunlar onu istedikleri gibi oynatacaklardı. Mihver dostluğunun bu mahiyette olduğu bes belli idi. Ve bu dostluğun hakiki çehresile bir gün tezahür ede. a l1 L REZUERU N Son haberlere bakılırsa, mihverci- ler Danzig tarafında bir şey yapmak. tan ümidi keserek Cenubi Şarki Ay. rupa ile meşgul olmak, hiç olmazsa Ayvrupanın bu tarafında yeni bir si. nir harbi açmak niyetindedirler. Bu- nun için de evvelâ Macaristanı ele geçirmek ve onun mu- kadderatına hâkim olmak, sonra bu yoldan daha başka sahaları tehdit etmek plânı takip olunuyor. Gerçi Macar makamatı Almanya tarafından tazyik gördüklerini tek- zip ediyorlar. Fakat bu tekziplerin ifade ettiği bir manâ varsa, o da per- de arkasında bir takım maneyvraların ecereyan ettiğidir. Mihver dostluğunun hakiki çehre- sini gösteren bu hâdiseler, mihverci. lerin emellerinden ve hedeflerinden şüphe edenleri kat'i bir ibret dersi teşkil eder. Fakat mihvercilerin Şarki Avru. padaki emelleri nasıl akamete uğra- dıysa, Cenubi Şarki Avrupadaki €. melleri ve plânları da ayni âkibete mahkümdur. Bir Tren Kazasında 15 Kişi Öldü Bükreş, 13 (A.A) — Bir yolcu treni, bir makasçının fena manev. rası yüzünden yoldan çıkmış ve bu fena kaza neticesinde 15 kişi ölmüş- tür. 25 de yaralı vardır. * İtalyanın Madrit Sefirliği Roma, 13 (A.A.) — Resmen bildi- rildiğine göre, İtalyanın Burgos bü- yük elçisi Kont. Viola Di Campalto geri çağrılmış ve yerine İspanyada- ki askeri İtalyan heyeti reisi bulu- nan; General Cambara tayin olun- muştur. —H Dir Kamyon Dereye Yuvarlandı İzmir, 13 (Tan Muhabirinden) — İzmir belediyesine ait, şoför Rahmi Çeliğin idaresindeki kamyon Işıklar köyündeki köprüden yuvarlanmıştır. Kamyonun ön kısmı kuma saplan- mış, arka tekerleklerinden de köp- rüye asılı kalmıştır. Kamyonda şo- förden başka kimse bulunmadığın- dan nüfusça zayiat olmamıştır. İngiliz Kralı son günler içinde İngiliz ihtiyat fil: Bllı ef tiş et mürettebatın, Kral önündeki rumı:eçıdı gorulmelıtedır. de, ihtiyat filoya mensup bir gemide Ziraat Vekili Karabükte —— Vekil, Ormanları Tetkik Ediyor Safranbolu, 13 (A.A.) — Ziraat Vekili Muhlis Erkmen beraberinde orman umum müdürü Fahri, işletme şefi Rıdvan bulunduğu halde Kara- bük orman işletmesini ve ormanları tetkik etmiş ve işletme işleri hak- kında direktifler vermiştir. Ziraat Vekili bağlarla; mıntakanın mevvarılık islerile de alâkadar - ol- muş ve buraya bir muıe nassıs gon- dereceklerini bildirmişlerdir. Almanya, İrlandadan At Alıyor Dublin, 13 (A.A.) — Almanya, son zamaâanlarda İrlândadan bir çok at satın almıştır. Bu hafta Dublin at- pazarında bir çok Alman satıcı bu- lunmuştur. Alınan atların Alman su- varisi için olduğu sanılmaktadır. ——0 Dokuz Bin Sandık İspanyol Malı Larochelle, 13 (A.A.) — Monte AlL. bertia İspanyol vapurü saat 17 de Bilbaoya hareket etmiştir. Bu va- purda, 1937 haziranında Bilbao vi. lâyeti mali müesseseleriyie mahalli idaresinin buraya göndermiş olduğu dokuz bin sandık vardır. Malüm ol. duğu üzere, bu sandıkların geri ia- desi için son zamanlarda mahkeme kararları çıkmıştı, ŞB AF KYY Göbels Venedikte Venedik, 13 (A.A.) — Goebbels, dün akşam yemeğinde Prens de Pie- mont'un misafiri olmuştur. ROMANYADA ALMAN PROPAGÂNDASI Almanya Her Cihetten RomanyaUzerine Tesir Yapmak İçin Çalışıyor inin Bükseş 1 uzun vadeli bir tediyeye bağ muhabirl ”Romınyıdu Alman pro. pağandası,, başlığı altında yazdığı bir yazıda Alman propagandasının Romanyadaki çalışma şeklini izah e. diyo îâu yazının mühim kısımlarını ah- yoruz: Almanların Romanyadaki propa- ganda vasıtaları tek cepheli değil- dir, birkaç kanaldan çalışır. İktısadti, içtimal ve kültürel sahalardaki faa- liyetlerile mihverciler propagandala- rının esasını kurmuşlardır. — İktısadi propaganda Markın karşılığı 41.50 ley olarak tesbit olunmuştur. Hiç bir tahavvül mevzuubahis olmadan tediye bu had üzerinden yapılır. Rumen ithalâtçı- ları, Rümen parasnın marka nazaran tayin edilen âzami haddinden istifa. de ederek evvelâ Alman markalarıni tercih eder. Bunun gibi bir kaç koldan Rumen piyasalarına işliyen Almanya bu piya sayı ellerine almak için çalışırlar. Bu gün 2500 Alman tüccari daimi olarak Romanyada çalışmakta ve Alman mallarile piyasayı doldurmaktadır. Diğer taraftan Alman hükümeti, uzun vadeli satışlardan ve krediler. den de istifade etmektedir. Alman- yadan alınan malların' yüzde -30 - 50 si tediye edildiği takdirde mütebaki lanabiliyor.' Çünkü bankalar ihracat eşyasının yüzde 75- bedelini tüccar- lara uzun vadeli avanslarla derhal kavatmaktadırlar. Kültürel propagarnlu Almanyaya tahsile giden talebeye gösterilen kolaylıklar yüzünden Ru- men talebe hep Almanyayı tercih e- diyor. Alman mekteplerine devam e- den Rumen talebe bir markı 25 leye alabiliyor. Bu fiyatın borsa farkı Al. man hükümeti tarafından veriliyor. Almanlarin Romanyada açılan her sergiye zengin bir şekilde iştirakleri de Romanyadaki kredilerini yüksel. tiyor. Alman -propagandasının' bu şekil- de işlediği bir yerde İngiltere ile Fransa vaziyeti uzaktân seyir ile ik- tifa ediyorlar. Halbuki Romanya hü- kümeti memlekette İngiliz ve Fran- sız sermayesine, Almaniardan daha fazla avantaj temin edebileceğini çok defalar ihsas etmistir. Zaman geçirmeden böyle bir ha- rekete girişmek sulh cephesinin var- liğı bakımından lüzumludur. Aksi takdirde bir gün bütün ne. ticeleri elde edilmiş nihai bir vaziyet karşısında çok gecikmiş olmanın ver- diği çaresizlikle kollarımızı bağlayıp kalmak mukadderdir. Uzakşarktaki Müzakereler İngiliz Sefirine Yeni Talimat Gönderildi . Londra, 13 '(A.A.) — Yarı resmi bir membadan öğrenildiğine göre, Tokyodaki İngiliz sefirine yeni tali. mat gönderilmiştir. Bu talimat, he. men hemen münhasıran Tiençindeki imtiyazlı İngiliz mıntakasında nizam ve asayişin muhafazasına müteallik olan siyasi mesele hakkındadır. İngiliz sefirine iktısadi mesele müteallik olarak yeni talimat veril- memiştir. Fakat sefirin yapacağı gö- Tüşmeler esnasında bu meselelere de telmihde bulunması ihtimal dahilin- dedir. İktısadi meseleler Londra, 13 (A.A.) — Hükümet ile sıkı münasebetleri bulunan mahafil, Japonya hükümetinin nakdi ve iktı- sadi meselelerin mahalli inzibat ve idare meselelerile birlikte ayni za- manda halledilmesine teşebbüs edil- memesi halinde yeniden müzakere. lere girişmekten imtina etmekte ol. duğuna dair haberlerin doğru olup ol madığı hakkında bir güna malümat almış değildir. İngiliz aleyhtarı nümayişler Pekin, 13 (A.A.) — Cumartesi gü- nü akşamı Pekinde elli bin kişinin iştirak ettiği İngiliz aleyhtarı bir mi- ting yapılmıştır. Bu mitingten son. ra binlerce Çinli ve bin kadar Japon, sokaklarda alay halinde dolaşmış ve ellerinde İngiliz aleyhtarı cümleler yazılı bayrakar olduğu halde İngiliz büyük elçiliği binası önünde teza- hürlerde bulunmuşlardır. HÂDİSELERİN © — Moskovada müzakere halinde bulunan askeri he- yetler İngiliz ve Rus donanmalarının Karadeniz ve Baltık Denizinde müştereken nasıl çalışacak- Danzigdeki son hâdiselerden sonra Hitlerin ha- rekete geçmemesi Londrada, henüz harbe hazır olmadığı şeklinde telâkki edilmektedir. Hitler larını tesbit etmektedir. Gerek İngiltere ve ge- rek Rusya bir harp vukuunda iki tarafın en ziya- de denizlerde beraber çalışmaları lâzımgeldiğin- de ittifak etmişlerdir. Bu anlaşmaya göre Roman- ya ve Polonyaya yardım için İngiliz donanması- nın Karadenize geç lü kalmıyacak, bu vazifeyi Sovyet donanması görecektir, * Yugoslavya bu sene, her vakitkinden büyük bir kuv- vetle Arnavutluk ve Alman hudutları üzerinde geniş . mikyasta manevralar yap ktadır. ,Bu hazırlık üzerine İtalyanlar, Arnavutlukta ve Alman- lar. Avusturya bududunda tahşidatı arttırmışlardı Bu faaliyet Yugoslavları sinirlendirmeğe başlamiştır. Almanların Danzig'i siper olarak kullanmak sureti- le Yugoslavyaya hücum etmelerinden korkulmakta- dır. Avusturya'da askeri nakliyat yüzünden münaka. lâttaki intizam bozulmuştur. h J hazır .- Nt rica etmiştir. Bundan da anlaşılıyor ki Hitler " İtalya'da Faşist Liderteri arasındı i “setine muhaliftirler. İtalyan orduları kumandanların- , dan General Badoglio, bu yüzden bu defaki manevra- Danzigdeki Milletler Cemiyeti murahhasına Dan- zig meselesinin sulhen halli için bir yol bulması- harbi bir müddet daha tehir etmeğe karar ver- miştir. Nitekim matbuata, Polonyaya hücuma ni- hayet vermelerini emretmiştir. * ikilik başlamıştır ı Kont Ciano'nun harici siya- K ” ÇA SAA di e lara iştirak etmemiş ve Mussolini tarafından da kabul dil iştir. Mussolini'nin ilk defa olarak manevra- ları yarıda bırakıp Romaya dönmesi bir çok dediko. dulara sebebiyet vermiştir. Duce'nin mide kanserinden muztarip olduğu tahmin edilmektedir. #FELEK Bir İşin İçi.. Ve Dışı Yazan: B. FELEK ir işe, bir vaziyete hâkim ola. bilmek için ilk şart onun dı- şında kalmayı bilmelidir. Bunun için olmalı ki; doktorlar kendilerini ve ailelerini tedavi et. mezler. Hükimler de kendilerinin ve ailelerinin davalarına bakmaktan menedilmişlerdir. Bir âmir maiyetine çocuğunu ve yakınını alamaz, Ateş hattına giden kumandan, kumandayı kaybeder di- ye bir askeri kaide vardır ki; hep bu sözü teyit eder. Her hangi bir meselede doğru dü. rüst bir karar vermek ve işi idare etmek istiyorsanız, o işin içine ka, rışmayınız, Bir kavgada döğüşe karışan, tara- feynden biri veya kendi hesabına hiddetlenen polisten o kargaşalıkta hayır beklenmez. Bir futbol maçında tarafeyden bir güreş müsabakasında güreşçilerden birini tutan veya sadece seven ha« kem, o bakayı idare ed Müşteriler arasına karışan kaptan- lar, gemi sevkedemez. Onun için “Kaptanla görüşmek yasaktır,, diye levhalar asarlar. Bir maslahatın iyi idare edilmedi. ğini görürseniz, derhal bu noktaya bakınız; Yüzde doksan beş idaresiz. liğin, işin üstüne çıkılamamaktan doğduğunu görürsünüz. Bu nasihati vermek kolaydır. İşte böyle benim gibi eline kalemi alır, kâğıdın üzerine dökersiniz. Gece mü- rettip ustaları bu yazıyı dizerler, ertesi günü de gazetede çıkar. Lâkin tatbik etmesi o kadar kolay değil. dir. Onun içindir ki; çok defa bir işi hal ve fasletmek, bir maslahatı ida- re, ve bir müşkülü izale etmeğe me«. mur edilmiş olanlar, kalablığa karış. mış görünürler, çok defa mevcudi- yetlerini hissettiremezler. Idareciler, hakemler, müdürler ve — — reisler her nerede olursa olsun, bu vaziyete düşmekten hazer etmelidir. ler. ; yAN Ve hükmedecekleri şeyin ten ve manen dışında ve feyvkinde kalmıya dikkat etmelidirler. Bunun için yegâne yol, infialleri. mizi susturmayı, sindirmeyi bilmek. tir. Bu da nefsine hâkim olmakla kabildir, Bir eski darbımesel vardır: man içinde elmas kaybolur. gibi parlamak için, mamağa dikkat ister. Sözünü dinletmek, sesini işittir- mek ve vaziyete hâkim olmak İsti. yenlere en canlı nümune meyzindir. Minareye çıkmasa, onu kim alır, kim satar, da Sa- Elmas samana karış. Bir Genç, Bomba ' İle Öldü Kozan ,(TAN) — Çanaklı mev. kiindeki bağda oturan Kozan telgraf hat bakıcısı Abdullahın oğlu İsmail Hakkı bağda bulduğu bir eski el bom basının patlaması neticesinde parça.. lanarak ölmüştür. 17 yaşındaki İsma- il Hakkı bulduğu bambayı yağlamak için kız kardeşinden yağ istemiş ve yağlarken de bomba birdenbire pat- lamıştır. İsmail Hakkı parçalanarak ölmüş, kız kardeşi de muhtelif yer- lerinden ağırca yaralanmıştır. —— —— Midyatın Su İhtiyacı Midyat — Yeni kaymakam Meh- met Ali Durusoy işe başlar başla. maz, kasabanin su ihtiyacı ile meş. gul olmıya başlamıştır. Kasabanın belli başlı beledi ihtiyaçlarının da tesbitiyle meşgul olmaktadır. AÂsa.- yiş bakımından kayda şayan bir sü- künet içinde bulunan ve jandarma kumandanı Rifat İlterin aldığı tedbirler sayesinde huzur içinde ya- şıyan halk, beledi ihtiyaçları da tat. min edildiği ve suya kavuştukları takdirde belli başlı isteklerinde tat. min edilmiş olacaklardır. ğ Kazanda Boğuldu Bursa (TAN) — Bedrettin mahal. sinde oturan Eşrefin bir buçuk ya. şındaki çocuğu Yüksel, evinin av- lusunda oynarken, içi su dolu kaza. —— na düşmüş ve boğulmuştur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: